Amazon Nehrinde Dört Gün

Yıllar önce takip ettiğim seyahat bloglarından birinde yan yana hamaklarda yatılan ve günlerce süren bir yolculuk yazısına denk gelmiştim. Kendi kendime o zaman düşünmüştüm "Acaba ben günlerce böyle bir hamakta kalabilir miyim?" diye.

Güney Amerika yolculuğuna çıkmadan önce eşimle kabataslak bir plan yaparken, konu ülkeler arasını nasıl geçeceğimize geldi. Daha önce bu tarz uzun soluklu Güney Amerika turu yapan yerli ve yabancı blogların yazılarını okumaya başlayınca yine o hamaklı fotoğrafı yıllar sonra gördüm ve eşime böyle bir yolculuğun ilginç ve maceralı olacağını, yıllar önce içimden geçtiğini söylemiştim. Bu bahsettiğim yolculuk Amazon nehrinde bir şehirden farklı şehirlere hatta ülkelere gitmek için yapılıyordu. 

Haritayı önümüze aldık. Kolombiya'nın Amazon bölgesinden, Brezilya'nın Amazon bölgesine geçişte bu yolculuğu yapabileceğimizin mantıklı ve hesaplı olduğunu gördük. Çünkü dört gün boyunca her şey dahil çok uygun bir fiyata yemek yiyip, konaklayıp, gitmek istediğiniz şehre gitmiş oluyorsunuz ve inanılmaz bir deneyim. Araştırmaya başladık ve rotamızı buna göre yaptık. Eğer isterseniz bu yolculuğu duraklamalarla birlikte aylar boyunca da yapabilirsiniz ama biz bot seçeneklerini üçe düşürdük. 

Birincisi hızlı bot denilen ve 12 saatte Brezilya'nın Amazonas eyaletinin en büyük şehri olan  Manaus'a giden feribot idi. Diğer seçenek yavaş olan ve 4 günlük yolculukla Manaus'a ulaşılan bir feribot idi. Üçüncü seçenek ise arada Manaus'ta bot değiştirerek 7 gün boyunca süren ve Belem'e kadar uzanan bir feribot yolculuğu idi. 

İlk etapta farklı bir deneyim olsun ve çok da kendimize yüklenmeyelim diye, turistler tarafından da en çok tercih edilen 4 günlük yavaş bot seçeneğini tercih etmeyi uygun gördük. Erdem her ne kadar "acaba 1 haftalık botla Belem'e kadar gitsek mi?" önerisini öne sürse de ben günlerce bir botta olmanın nasıl bir duygu ve yaşam olacağını bilmediğimiz için aşırıya kaçmayalım dedim :)

Velhasıl Kolombiya Amazonlarında geçirdiğimiz 5 günün sonunda Kolombiya'nın Amazon bölgesinin büyük şehri olan Leticia'ya tekrar gelip, kalan bir günümüzde 1200 kmlik bu feribot yolculuğu için hazırlık yapmaya başladık. Gemi yolculuğu hazırlıkları ve gemi seyahatini anlatmaya  başlayayım 😉

Gemi seyahati öncesi hazırlıklar

1-Öncelikle nereden nereye gideceğinizi belirleyebilmeniz için aşağıya şöyle bir harita bırakıyorum. Biz rotamıza göre bir şehirden, diğer ülkenin büyük şehrine gitmeyi uygun gördük. Dileyen Amazon köyleri arasında duraklayıp, başka günler de yolculuğa devam edebilir ve dilediği kadar uzatabilir. Tabi burada bot seçenekleri standard değil. Mesafeye göre ufak teknelerle de seyahat olabiliyor. Ayrıca bu yolculuğu bizim gibi Tabatinga'dan Manaus'a doğru yapacaksanız 4 gün, tam tersi istikamette yapacaksanız 7 gün sürdüğünü belirtmek isterim. Ters istikamette Amazon nehri akış yönüne karşı gittiğiniz için yolculuk daha yavaş ve uzun sürüyor.


2- Daha sonra Amazon bölgesine gelmeniz gerekiyor. Bu yolculuğu Kolombiya Amazonlarından ya da tam ters istikamet Brezilya Amazonlarından yapabilirsiniz. Her iki ülke için de bu bölgelere ulaşımın tek yöntemi uçak, çünkü karayolu buralara kadar yok. Kolombiya için Leticia, Brezilya için Manaus'taki havalimanlarını kullanabilirsiniz.

3-Hangi şehirden hangi köye veya şehre gideceğinizi belirlediğinizde gideceğiniz günü/tarihi ve feribot türünü de kontrol edip, karar vermeniz gerekiyor. Çünkü feribotlar her gün hizmet vermiyor ve türüne göre de tarih ve fiyat değişiyor.


4- Feribotlar maalesef standard ve birbirinin aynısı değil. Güne ve rotaya göre feribot seçeneği değiştiği için önceden araştırıp, hatta zamanınız varsa bilet satan acentaya gidip feribotun özelliklerini görüşmeniz daha iyi olur. Feribotlarda konaklama olarak iki seçenek var. Birincisi tek veya iki kişilik kamara dediğimiz, banyosu, balkonu olan fakat çok da lüks olmayan odalar. Maalesef fiyatları epey yüksek. (Sanki cruise gemisi)
Diğer seçenek ise bizim ve çoğu yerlinin tercih ettiği güvertede hamaklarınızı kurarak konaklamak. Fiyatları aşağıda yazacağım.

5- Eğer bizim gibi Kolombiya'nın Leticia şehrinde olup bu yolculuğu Manaus'a doğru yapacaksanız öncelikle bir gün öncesinde pasaportunuza Kolombiya ülkesinden çıkış damgası vurdurmanız gerekiyor. Çünkü bu yolculuk Leticia ile komşu olan ve arada herhangi bir kara sınırı olmayan Brezilya'nın Tabatinga şehrinden yapılıyor. Yani feribota binmeden önce orada herhangi bir sınır işlemi yok. Çünkü resmi olarak Brezilya toprağındasınız ve yine Brezilya içerisinde seyahat edeceksiniz. Amazonlarda herhangi bir kara sınırı olmadığı için bu giriş, çıkış işlemlerini bizzat kendiniz yaptırmanız gerekiyor. 


Öncelikle önerim bu yolculuktan bir gün önce Leticia limanındaki Sınır Polis ofisine gidip (çalışma saatlerine mutlaka bakın) , çıkışınızı yaptırmanız. Bazı bloglarda Leticia havalimanına gidip yaptırmanız gerektiği söyleniyordu ama limandaki sınır polisi ofisinin açık olduğunu görünce oraya gittik. Damgadan sonra 48 saat içinde çıkış yapmanız gerekiyor o yüzden bir gün önce bu işlemleri yapmanızı öneririm. Sonrasında ise bir tuktuk şoförü ile anlaşıp, feribot biletinizi almanız için Tabatinga limanındaki geminin kalktığı yere gidip feribot bileti satın almanız gerekiyor. (Tuktukla maksimum 10 dakikada gidiyorsunuz) Aslında bileti feribota bineceğiniz gün erken gidipte alabilirsiniz ama biz riske atmak istemediğimiz ve Brezilya giriş damgası işlemini de yapacağımız için bir gün önce satın aldık.

Henüz işlemimiz bitmedi. Sonrasında tuktuk şoförüne sizi Brezilya sınır polis ofisine götürmesini isteyip, Pasaportunuza Brezilya'ya giriş damgasını vurdurmanız gerekiyor. Bunlar birbirine yakın mesafelerde değil maalesef, o yüzden bir araç şart. Zaten polis bir kaç basit soru soruyor ve damgayı hemen basıyor. Bu damga ile Brezilya'ya girmiş oluyorsunuz. Ertesi gün feribota binerken bu damgalar polis tarafından kontrol ediliyor, aman atlamayın.Yoksa feribota binemezsiniz. 


Bu arada feribotun kalktığı gün bu işlemleri yapmanızı  önermem çünkü feribot öğlen 12.00 civarı kalkıyor ama 2 saat öncesinde limanda olmanızı istiyorlar kontrol için. O yüzden en ideali bir gün önce gerçekleştirmek.

6- Geldik alışveriş listemize. Şimdi dört günü feribotta geçireceğimiz için ilk alınması gereken eğer kamarada gitmeyecekseniz, bir hamak. Leticia'da limana inen ve dükkanların olduğu caddede sağlı, sollu bu hamaklar satılıyor. Eğer hatıra olarak alıp, yurda götürmek istiyorsanız kaliteli ve havalı bir hamak alabilirsiniz. Bizim gibi sadece ihtiyaca yönelik alıp, sonra feribotta bırakacaksanız en ucuzunu alabilirsiniz. Biz bir teyzeden 2 tane satın alacağımız için indirimli aldık. Pazarlık yapmanızı öneririm. Ve unutmayın hamakla birlikte asılması için ip/halat satın almanız gerekiyor!


Feribotta içme suyu ve günde 3 öğün yemek mevcut. Ama yemekler pek lezzetli ve farklı şeyler değil. Eğer yemeğe, beslenmenize önem veriyorsanız, sizi dört gün idare edecek ve bozulmayacak yiyecek, abur cubur, meyve alabilirsiniz. Biz ilk gün öğle yemeği olmadığı için (gemiye öğlen biniyorsunuz ve ilk yemek akşam 19.00'da veriliyor) biraz ekmek ve konserve almıştık. Bir de muz ve kuruyemiş güzel oluyor ve tok tutuyor. Ayrıca günde 2 defa kahve servisi var ama oldukça kötü ve şurup kıvamında şekerli. Brezilya'da maalesef şekerli kahve tüketildiği için servis bu şekilde oluyor.

İçme suyu gayet temiz ve sürekli vardı. Sadece mataranızı mutlaka yanınıza alın derim.Bu arada ilk gün feribotta plastik bir bardak veriliyor herkese. Hem su hem de yiyecekler yanında verilen meşrubatı içebilmek için. Kullan at plastikler yerine bunu düşünmeleri güzel olmuş.


Güvertede kalacağınız için hava gündüz sıcak, akşamları ve gece ise baya serin oluyor. O yüzden bir ince battaniye veya kalın bir şal, çorap, kalın ve uzun giyecek almanızı öneririm. Biz akşamları üzerimizi bir tık daha kalın giyip, havlularımızı battaniye olarak kullandık :)

Gemide tuvaletlerde tuvalet kağıdı var. Çıkışta ise lavabolar ve sabun vardı. Ama bazen bittiğinde hemen yenilemiyorlardı. O yüzden yanınıza sıvı sabun, dezenfektan, peçete, ıslak mendil, el havlusu alabilirsiniz. Duşlar ise  pek hijyenik değildi. Tuvalet ve duş bir arada , ufacık ve karanlıktı. Yani aynı yerde duş alıp, sonra orada giyinmek zorundasınız. Ama insanoğlu mecbur kalınca her yere ayak uyduruyor. Tuvalet ve duşlar neyse ki kadın ve erkek olarak ayrı. Feribotta ise her akşam temizlik hem güvertede hem de tuvaletlerde yapılıyor.

7-Güvenlik için ufak veya büyük kilit. Nedenini aşağıda anlatacağım. 


Yolculuk günü ve sırasındaki durumlar

#Öncelikle feribot sabahı, kalkıştan 2 saat önce alanda olmanız isteniyor. Burada sıraya girip, önce polis ofisine girip giriş&çıkış damgası kontrolleri yapılıyor ve biletinize feribota biniş için onay veriliyor.

#Feribota binerken sırayla biniliyor, polis rastgele bavul kontrolü yapıyor. Bizim çantalarımız girişte aranmadı fakat sanırım bir gün sonra, durduğumuz bir limandaki sınır polisi tarafından rastgele arandık. Bunun da sebebi uyuşturucu ticareti bu hatta çok fazla yapıldığı içinmiş. Ama dediğim gibi rastgele arama yapıyorlar.

#Biz Aralık ayının başında bu yolculuğu yaptık ve turistik sezon olmadığı için turist çok fazla yoktu. Altını çizmek isterim bu yolculuk turistik bir olay değil. Yerlilerin kullandığı ve Amazon içerisinde tercih ettiği bir yolculuk. O yüzden o kadar yerli insan içerisinde turist olarak dikkat çekebiliyorsunuz ;)


#Güvenlik nedeniyle epey uyarı vardı okuduğumuz bloglarda. Her ne kadar yerlilerin ulaşım aracı olsa da herkesin eşyasının her yerde gelişi güzel durması nedeniyle hırsızlık durumları olabiliyormuş. Bunun önüne geçmek  için okuduğumuz bloglarda sizin gibi turistleri gördüğünüzde gidin tanışın, konuşun, güvertede beraber, aynı yerde hamaklarınızı kurmak için anlaşın diyordu. En azından 4 gün boyunca birbirinize göz kulak olur, hem de sohbet edersiniz ve feribotta günler daha eğlenceli geçebilir demişlerdi.


Biz eşimle beraber olduğumuz için şanslıydık, birbirimizi kollarız dedik. Sıra beklerken Arjantin'li bir çocuk bizle gelip tanıştı ve yukarıda belirttiğim durumu aktardı ve beraber, aynı yerde hamaklarımızı kuralım dedi. Biz de durumu biliyoruz, bize uyar dedik. Sonrasında sıraya gelen bir Polonya'lı, Bir Portekiz&Çin karması kızımız, Bir İspanyol ve en son da Kamara'da kalacak olan Lüksemburglu teyzemizle ufak turist grubumuzu oluşturduk. 

#Feribot zemin kat, birinci kat ve İkinci kat olmak üzere üç kattan oluşuyordu. Tavsiye edilen birinci kattı çünkü zemin kat hem karanlık, hem büyük kargo yüklerinin, hem de geminin bazı makine ekipmanlarının olması nedeniyle önerilmiyordu. İkinci kat ise hem kamaraların kapladığı alan, hem bangır bangır kafeterya müziği, hem de çok fazla rüzgar alması nedeniyle önerilmiyordu. Biz de feribota turist arkadaşlarla biner binmez birinci kata yöneldik ve ortalarda durarak, hamakları kurmaya başladık. Kenarlarda tuvalet ve merdiven var o yüzden ortalar ideal.


#Feribotta kurulu hamak veya hamak alanı yok. Güvertede aralıkları sık tutularak herkes hamağını kuruyor. Kurmak çok zor değil ama feribot ekibi sağolsun hemen yardıma geliyor. Hamakları rahat edebileceğimiz aralıklarla kurdurduk ama ben kenarda kaldım. Dolayısıyla benim yanıma hatta dibime hamak kuranlar oldu. Buradaki mesafe çok önemli. Çünkü yerlilerin çok umrunda değil, ufak bir boşluk bulunca hemen dibinize kurabiliyorlar. Benim dört gün boyunca sürekli yan komşum değişti mesela😀

#Gemi dört gün boyunca farklı limanlarda duruyor. O yüzden sürekli birileri inip, biniyor. Bu değişime de dikkat etmek gerekli. Her zaman eşyalarınızdan haberdar olmak bu yüzden önemli.

#Bizim gibi güvertede hamaklarda yolculuk yapacaksanız, tüm çantalarınızı kitleyip, gözünüzden ayırmamanız gerekiyor. Eşyalar için herhangi bir "güvenli" alan yok. Biz bir çok blog yazısı okuduk ve yine de hırsızlık olaylarının olduğunu yazmışlardı. Bir de turist iken daha fazla dikkat çekiyorsunuz. Biz bunun için çantalara kilit almıştık ve bir de uzun bir zincirimiz vardı.İki büyük sırt çantalarımıza kilit vurup, uzun zincirle birbirine, sonrasında kendi hamağımıza geçirip, hamağın altına koyduk. Para, pasaport, elektronik eşya vb. önemli olan eşyalarımızı bir çanta yapıp, hamak içine aldık. Gündüz beraber bir şey yapacağımızda bu çantayı yanımıza alıyorduk. Ya da diğer arkadaşlar hamaklarındaysa göz kulak olmalarını söylüyorduk. Gece uyurken ise para vs ufak şeyleri ufak, çapraz çantama koyup, tshirtün de içine takıyordum. Kamera çantasını ise omzumdan, vucuduma geçirip, bacak altıma koyarak uyuyordum. Çok şükür bu yöntemlerle hiç birimizin başına bir şey gelmedi.

#Günde üç öğün yemek çıkıyor. Sabah kahvaltısında genelde çay/şekerli kahve, ekmek, bazen peynir bazen de patates servis ediliyordu. Öğle ve akşam yemeği genelde aynı menüydü ve mutlaka pilav/spagetti, tavuk/domuz etinden yapılan bir yemek, bazen salata ve bazen de çorba oluyordu. Yemekler kötüydü ama artık ikinci gün alışmıştım. Yemek için çok sıra oluyor çünkü yemek servis edilen yer çok ufak ve sınırlı sayıda insanın oturacağı masa&sandalye var. Fakat Kendi yemek kabınız varsa bu sırayı beklemeden direk servis alanına gidip, yemeğinizi alabiliyorsunuz ve dışarda istediğiniz yerde yiyebiliyorsunuz.


#Feribotta tepelerde prizler var ve çalışıyor. Cep telefonu vb. elektroniklerinizi şarj edebilme imkanı var. Yerlilerin çoğu üçlü priz getirmişti mesela. Sebebi hamakta uzanırken telefonlarıyla rahatlıkla haşır neşir olabilmek ;) Bu arada  Amazon nehri boyunca ne sinyal ne internet var o yüzden cep telefonsuz dört gün geçirmeye hazırlanın.

#Feribotta seyahat edenler önceki maddelerde belirttiğim gibi yerli insanlar. Ailelerini, akrabalarını, eşini dostunu ziyaret eden veya iş için büyük şehre giden insanlar. Genel olarak güleryüzlü, sıcakkanlı ve yardım severlerdi. Kötü bir durumla hiç karşılaşmadık. Portekizcemiz olsaydı sohbetlerimiz daha derin olurdu.

#Amazon nehrinin su yüksekliği bazen feribotları güvenli şekilde taşıyamayacak şekilde olabiliyor ve feribot yeterli su seviyesine gelmesi için yolculuk öncesi veya yolculuk sırasında bekleyebiliyor. Biz böyle bir durum yaşamadık ama doğa ananın sürprizlerine hazırlıklı olmakta fayda var.

Gelelim bu dört günün bizim açımızdan nasıl geçtiğine...



Açıkçası ben bota binmeden önce oldukça endişeli, heyecanlı ve biraz da kaygılıydım. Bota binerken bizim gibi turistlerin olduğunu görünce biraz daha rahatladım. Hamakları kurup, yolculuk için demir aldığımızda baya baya rahatlamıştım. İlk saatler diğer turistlerle sohbet ederek geçti. Sonrasında feribotta ne var ne yok diyerek feribotun içini keşfetmekle devam ettik. Arada terasa çıkmak güzel olur diyerek akşamları günbatımında terasta vakit geçirdik. Gün içerisinde kitap okuyarak, müzik dinleyerek, sohbet ederek, feribotun durduğu limanlarda feribottan inen ve binen insanları izleyerek, feribotun yanaştığı köyleri inceleyerek, akşamları biraz üşüyerek, uyuyarak, şekerleme yaparak, bazen horlayan insanlar yüzünden uyuyamayarak, günde üç öğün için yemek sırası bekleyerek, Lüksemburglu Rosi teyzemizin kamarasındaki balkonunda "Almanların" bu coğrafyada neler yaptığına dair sohbetler ederek, Çin&Portekiz vatandaşı olan Anna'nın hayat hikayesini dinleyerek bu dört gün hızlıca fakat ilginç bir şekilde keyifle geçip, gitti. Bu yolculuk için konfor alanınızı dört günde olsa terk etmeniz ve beklentilerinizi minimuma düşürmeniz önemli. Yoksa kabus gibi gelebilir. Bulunduğunuz ortama ayak uydurarak, anı yaşamanızı öneririm.


Dördüncü günün akşamında, henüz hava kararmamışken Brezilya'nın Amazonas Eyaletinin en büyük şehri olan Manaus'a varmıştık. Turist arkadaşlarla vedalaşırken öğrendik ki Manaus oldukça tehlikeli bir şehirmiş. Feribot görevlileri akşam 17.00'den sonra her yerin kapandığını ve şehrin ıssızlaştığını, bu yüzden dışarı çıkmamaları gerektiğini söylemiş. Biz önceden kalacağımız oteli ayarladığımız için hemen yola koyulalım dedik çünkü saat 16.00 idi ve daha yemek yiyecektik. Onlar ise hostel ayarlamamış ve birinin işaretlediği hostele hep birlikte gitme planı yapmışlardı. Herkesle öpüşüp, vedalaşarak dört gündür bize ev sahipliği yapan botumuzdan ayrıldık.

Manaus şehrinde üç gün kaldık ve gerçekten gördüğüm en kötü ve cazibesiz şehirlerden biriydi. Dedikleri gibi 17.00 civarı her yer kapanıyor ve şehir daha da sevimsiz hale geliyordu. Gündüz hava sıcaklığı çekilir gibi olmadığı için bir kaç kere markete gitmek ve yiyecek almak dışında bir şey yapmadık. Bir sonraki şehir Salvador için dinlenmekle ve uçağı beklemekle geçti Manaus günleri. Zaten yazılanlar da pek parlak bir şehir olmadığı yönündeydi.

Velhasıl geriye dönüp baktığımızda bol bol anılarımızı hatırlayıp, yaşadıklarımızı andığımız bir yolculuk olması nedeniyle iyi ki yapmışız diyoruz. Hatta Salvador şehrine önceden uçak bileti almamış olsaydık, Belem için de bir bota daha binerdik, dedik. "Yapamam, edemem!", "Nasıl olacak?" kaygıları ne kadar yersizmiş, onu da tecrübe etmiş olduk ;)


Not: Kolombiya’da Kolombiya Pezosu, Brezilya’da ise Brezilya reali para birimi olarak kullanılıyor. Leticia ve Tabatinga iki sınır şehri olduğu için para alışverişinde iki tarafta birbirinin para birimlerini kabul ediyor. Biz Leticia’da biraz Brezilya reali alarak yolculuğa hazırlandık. Bu arada 20 günlük Brezilya gezimizde en iyi gördüğümüz kur Leticia’daydı. 

Maliyetler:
(İki kişilik)

Hamak fiyatı; 55.000 COP (15 Usd)
Bot bileti; 440 Real (89 Usd)
Leticia Konaklama; 35.000 COP (10 Usd)
Manaus Konaklama; 51 Usd ( 3 gece)
Leticia-Tabatinga Tuktuk bedeli; 20.000 COP (5,5 Usd)



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Norveç'i ucuza çıkarmanın yolları

Küba Nasıldı?

Güney Amerika Kıtası Hazırlık Rehberi