Halfeti

Geçtiğimiz hafta sonu Şanlıurfa'daydım. Yine bir pegasus kampanyası ile Nisan ayında Urfa için bilet almıştım. Gidiş-dönüş toplam 80 TL idi. Bundan güzel fiyat olur mu diyerek 3-5 arkadaş bilet almıştık.Gel gör tarih yaklaşınca 2 kişi kaldık :)

Neden Urfa derseniz, Güney Doğu'ya gezi yazılarından da anlaşılacağı üzere 3 defa ayrı ayrı gittim. Bir tek gezmediğim Urfa kalmıştı. Sonbahar'a da onu sıkıştırayım demiştim o zaman.İyi ki de öyle yapmışım.Fena mı bir bölgeyi bitirmiş oldum bir sene içerisinde hem de sindire sindire, detaylıca gezerek.

2 günümüz vardı dolu dolu. Gezilecek bölgeler öncelikli olarak belliydi. Halfeti, Urfa merkez, Göbeklitepe, Harran. Diğer ilçeleri çok araştıramadım ama ilk akla bunlar geldiği için, daha pratik şekilde gezebileceğimiz için bunları rotaya aldım.Olur da bir kere daha gidersek diğer şehirlerine de uğrarım Urfa'nın. Kısmet...

Ben bu gezide couchsurfing sitesinden bize yardımcı olabilecek Urfa'lı bir rehber buldum.Tüm masraflarını karşılamak koşulu ile anlaştık kendisi ile. Geziye 3 kişi olarak katıldık. Tüm masraflar 3'e bölündü o yüzden çok aşırı maliyetlerle karşılaşmadık. 2 arkadaşımız daha gelecekti esasında onlarda gelseydi epey ucuz olurdu gezi. Ahmet sağolsun bizi Cuma gecesi havalimanından aldı, kalacağımız yere bıraktı yolda tanışmış olduk.İyi biri olduğu, yardımsever olduğu belliydi. Couchsurfingteki referansları onaylanmıştı bile.Ertesi gün erken saatlerde buluşmak üzere otel önünde Cuma gecesi ayrıldık.

Cumartesi günü 08.00 sularında Ahmet bizi arabası ile aldı. Kahvaltı salonuna götürdü, sağolsun bize kahvaltı ısmarladı jest olsun diye. Urfa merkez dolaylarında bir çok kahvaltı salonu bulabilirsiniz.Fiyatlarını biz ödemediğimiz için bilmiyorum ama eminim çok uygundur.Ortaya 5-6 çeşit kahvaltılık geliyor, bir de çay söyleyin yanına oh mis.

Sonra arabanın deposunu doldurduk iki gün boyunca bize yetsin diye. (Kişi başı 65 TL) Ahmet yolları daha doğrusu Urfa'yı çok iyi bildiği için ilk durağımız olan Halfeti'ye doğru yola koyulduk.

Halfeti merkezden yaklaşık olarak 120 km. Bu da takriben 1,5-2 saat yapıyor. Yollar bomboş, sohbet ede ede Halfeti'ye varıyoruz.

Halfeti neden popüler bir yer derseniz kısaca bilgi vermek isterim.Yaklaşık 12-13 yıl önce Fırat nehri üzerine kurulan Birecik barajı nedeni ile bu bölgedeki bir çok köy, daha doğrusu yaşam sular altında kalmıştı.Sular altında kaldıktan sonra Yeni Halfeti ve Eski Halfeti olarak bölge ikiye bölünmüş.Yaşam artık Yeni Halfeti tarafında.Aralarında çok bir mesafe yok ama turizm açısından dikkatleri çeken tabii ki sular altında kalmış olan kısmı.Yeni yaşam da bu bölgeden uzakta kalınca Eski Halfeti biraz hayalet şehir kıvamında kalmış.

Yakın tarihe sahip olması sanırım beni baya etkiledi.Sonuçta orada yaşayanların yerinde ben olsam ne yapardım diye çok düşündüm.Köylüler Devlet ile anlaşmış, hayatlarında göremeyecekleri paraları bir arada görmüş, evlerini kamulaştırma karşılığında vermek zorunda bırakılmış.Gel gör ki bir süre sonra o verilen paralar suyunu çekince herkes mağdur olmuş.Eski fotoğraflarına bakıyorum da güzelim bağlar, bahçeler sular altında kalmış.Ortada sadece bozkır olan dağlık bölgeler kalmış. Suyun ne kadar yükseldiğini eski fotoğraflarla kıyaslayınca görebiliyorsunuz. Ara ara sular çekiliyor bu arada.Kayalarda, meşhur savaşan köyündeki cami minaresinde su seviyesinin değiştiğini görebilirsiniz.

Gelelim turizm açısından önemine. Dediğim gibi sular altında kalınca birden turizm bölgesi oluvermiş burası. Sahil kıyısından sular altında kalan bölgeyi, boşaltılmış olan köyleri size gezdirecek olan tekneler var.Tekneler ikiye ayrılıyor. Ufak tekneler; Bunlarda tekne başına 60-80 TL arasında fiyat biçiliyor. Dilerseniz bir kişi binin, dilerseniz 5-6 kişi. Kalabalık giderseniz maliyet düşer.Büyük Tekneler; Bunlar ise kişi başı 10 TL olan ve belli bir sayıya ulaşınca kalkan tekneler. Sanırım 50-60 kişiye kadar alabilme kapasitesi var.Tekne turu 1 saat kadar sürüyor. Dilerseniz Savaşan köyündeki ufak çardakta çay molası verebiliyorsunuz 15-20 dk kadar. Tamamı ile size kalmış bir şey. Büyük teknelerde uğramıyorlar ama ufak tekneleri siz kiraladağınız için komutan sizsiniz :) Rumkale, Savaşan Köyü, Çekem Mahallesini gezdiriyorlar tekne ile.

Halfeti'de Melih Gökçek'in doğduğu evi de gösterdiler.Meğersem oralı imiş. Apo'nun memleketi

olarak da biliniyor Halfeti. Halkı çok iyi bu arada söylemeden geçemeyeceğim.Eski Halfeti tarafında yaşayan yok gibi bir şey.Tek tük tepelerde yaşayanlar var. Elektriklerini de kendileri getirmiş. Artık yerleşim Yeni Halfeti'de. Eski Halfeti tekne turları ile, çeşitli spor faaliyetleri ve de sahilde sonradan dubalar üzerinde konumlandırılmış restaurantlar ile geçimini sağlıyor. Belli dönemlerde ise jet ski, dalış, su kayağı, yüzme yarışları gibi aktivitelerle bölgede turizm oluşturulmaya çalışılıyor.Dağlık alanların üstlerine doğru ise apart oteller yapılmaya başlanmış.E ne dedim turizm bölgesi oluyor.Artık terör olayları da durduğu için bölgeye olan ilgi ve alaka da artmış durumda. Şanlıurfa yetkilileri ise su sporu ve doğa faaliyetlerinin bu bölgede yapılması için epey çaba sarfediyormuş. Aktivite çılgınlarına duyurulur.

Yemek için biz burayı tercih etmedik ama dediğim gibi sahil kenarında bulunan restaurantları deneyebilirsiniz.Haşhaş kebabı meşhurmuş ben tatmadım.

Tekne gezisi sırasında bol bol fotoğraf çektim.Şansımıza işte biraz hava kapalıydı yağmur yoktu çok şükür. Geziden sonra sahil şeridinde yürüdük biraz.Barajı solunuza aldığınızda sonuna kadar yürüyerek devam edin asma köprüye geliyorsunuz.Asma köprüden geçerek diğer tarafta terkedilmiş evleri gezebilirsiniz.Sakin, ufak bir kasaba olarak düşünün burayı.


Halfeti bir de siyah renkte olan gül çiçeği ile meşhur.Bakındım onu da hiç göremedim.Mevsimi değil galiba :S

Velhasıl Halfeti gezisi çok güzeldi. 2-3 saat vakit ayırarak bu bölgeyi gezebilirsiniz.Dilerseniz kafa dinlemek için de birebir olan bir ilçe. Tüm gününüzü de geçirebilirsiniz. İnanın ki değecek. Biraz hüzünlü, biraz ilginç bir manzaraya hazır olun derim.