tag:blogger.com,1999:blog-89980018000182778902023-12-25T01:35:14.652-08:00GezmeninsonuyokDreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.comBlogger143125tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-15600140648920553732022-07-07T09:31:00.007-07:002022-07-07T14:35:48.994-07:00 Kaş 2022 Yaz Tatili Rehberi<p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf3PFg-MqGq40ZYuX7to_KsTnEUm3wGZ3BS8oZ6p9VeRCsaR_XDbWPNcL7Gay8iXQDDl7mAjKm8Ep2dUM_M88LbWPyaJJmZXtK_S3xWEIP0eZmfM2QB6fNJczf0oR5TQDiOaCaKQE1XEiMR4Viu211UOijED1vnk1YQ6ff5ykjbCY9hVXu7sexMYvKsQ/s1080/Ka%C5%9F%20merkez%20sokaklar%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1080" data-original-width="1080" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf3PFg-MqGq40ZYuX7to_KsTnEUm3wGZ3BS8oZ6p9VeRCsaR_XDbWPNcL7Gay8iXQDDl7mAjKm8Ep2dUM_M88LbWPyaJJmZXtK_S3xWEIP0eZmfM2QB6fNJczf0oR5TQDiOaCaKQE1XEiMR4Viu211UOijED1vnk1YQ6ff5ykjbCY9hVXu7sexMYvKsQ/s320/Ka%C5%9F%20merkez%20sokaklar%C4%B1.jpg" width="320" /></a></div><br />Yaklaşık 12 yıldır aktif olarak Türkiye’yi geziyorum. Deniz-Kum-Güneş üçlüsü ile aramız pek iyi olmadığı için yaz mevsiminde bu zamana kadar tercih ettiğim yerler genelde yaylalar, dağlar, yürüyüş rotaları ile bezeli Kuzey ülkeleri veya Türkiye’nin kuzey noktaları oluyordu. Pandemi ile birlikte zorlaşan seyahatler, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik koşulları da düşündüğümüzde bizi iyice bilinmezliğe itti. Bu nedenle yurt dışı seyahat planlarını kısa süreli de olsa rafa kaldırmışken Türkiye içinde gitmediğim, gezmediğim rotalara yöneldim bu sene. Hazır henüz sıcaklar çok bastırmadan ve yüksek sezon başlamadan Antalya’nın incisi konumunda olan Kaş’a bir seyahat planlamak istedim. <p></p><p>Yıllardır Kaş'a giden, güzelliklerini gören arkadaşlarımın ''Mutlaka git, Kaş tam senlik!'' önerilerini dinleyerek 5 günlük güzel, doyurucu ve aklımın ''Kaş’ta'' kaldığı bir seyahatin sonuna geldim bile.. Taze taze 2022 Kaş önerilerimi eskisi gibi blogumda paylaşmak, ''Kaş Nasıl bir yer?'', ''Kaş’ta Ne Yapılır?'', ''Kaş’ın en güzel plajları nerelerdir?'', ''Kaş kaç günde gezilir?'' gibi sorularınıza yanıt vermeye, en güncel Kaş bilgilerini, Kaş mekanlarını bu yazıda derlemek istedim. Hazırsanız güncel Kaş Rehberi 2022 önerilerimi sırayla paylaşayım.</p><p><span style="color: red;"><b>Kaş Nasıl Bir Yer?</b></span></p><p>Kaş, Antalya’ya bağlı, Likya ve Karia yolları arasında bulunan, Muğla-Dalaman ile Antalya Merkez’in tam ortasında yer alan, gerek su altı dünyasındaki deniz canlıları ile, gerek muhteşem koyları ile, gerekse bir dönemin en güçlü antik dönemine ev sahipliği yapması ile bence herkesin görmesi ve de keşfetmesi gereken her tür tatilciyi mutlu edecek zengin bir tatil beldesi. Yılın yaklaşık 6-7 ayı aktif kalan, ister bahar mevsimiyle, isterseniz yaz mevsimi ile gezip görebileceğiniz, her zaman akıllarda kalacak, sizde farklı bir tat bırakacak, oldukça zevk alacağınız bir tatil beldesi.</p><p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZVm40KPKvKDbhMBJyutQCibDHwn_k-PS9Bwda8u_8CtCiVnaUSLaNqoMPUEAoWAwJPUaRx_22g731dQqs8WBmD3IWGHtwfnL_ubp5sUHomS9l6xdJLDNN-L9sXvz5db15KwkrXZ2ABwONjs03Np1QnBYifmzNaB0KBw5tf8njj4_plfY19uG2wPZNaA/s4000/IMG20220627195854.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="4000" data-original-width="3000" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZVm40KPKvKDbhMBJyutQCibDHwn_k-PS9Bwda8u_8CtCiVnaUSLaNqoMPUEAoWAwJPUaRx_22g731dQqs8WBmD3IWGHtwfnL_ubp5sUHomS9l6xdJLDNN-L9sXvz5db15KwkrXZ2ABwONjs03Np1QnBYifmzNaB0KBw5tf8njj4_plfY19uG2wPZNaA/s320/IMG20220627195854.jpg" width="240" /></a></div><span style="color: red;"><b>Kaş’ın Tarihçesi</b></span><p></p><p>Kaş, M.Ö. 2000 ‘li yıllardan itibaren birçok medeniyete ev sahipliği yapan, Likya birliği döneminde en güçlü zamanlarını yaşayan, dönemin deniz ticareti üssü olarak kullanılan, her yeri antik dönemden eserlerle günümüze kadar ulaşan bir bölge. Eski antik adı Antiphellos yani Andifli olan Kaş, yakın dönemde sırasıyla Roma İmparatorluğu, Bizans imparatorluğu sonrasında ise Osmanlı İmparatorluğu himayesi altına girmiştir. Zamanında Rum asıllı Osmanlı vatandaşlarının yaşadığı, balıkçılık ve tarım faaliyetleriyle geçimini sağlayan oldukça küçük bir yerleşim yeri olan Kaş'ta, 1930’larda Rumların zorunlu göçleri sonrası bölgedeki evler zamanın toprak ağaları tarafından satın alınmış ve Cumhuriyet Dönemi sonrası bölgeye yerleştirilen Türklere tekrar satılarak türk nufusu Kaş’a yerleştirilmiştir. Kaş geziniz sırasında karada, deniz altında, dağlarda kısacası her yerde yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan medeniyetlere ait izler göreceğinizden emin olabilirsiniz.</p><p><span style="color: red;"><b>Kaş’ta Gezilecek Yerler</b></span></p><p>Antalya Kaş Gezilecek Yerler düşünüldüğünde gerçekten zengin bir bölge. Deniz tatili, dalış tatili, antik kent gezileri, sadece merkezde takılayım yiyeyim, içeyim diyeceklere de hitap edecek bir sürü gezilecek ve yapılacak şeyler mevcut. Kaş’ta yapılacak şeyleri ve Kaş’ta gezilecek yerleri bu başlık altında birleştirmek istedim.</p><p><span style="color: #0b5394;"><b></b></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #0b5394;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgvYnnQykoNeI4d0dDyjOsTCce4ckBHHYEE14x9UVwQ-xwjEQ5BEWAqBKI65x4qeQ6zFYAHUsz0qgag1Ahe20DBO5gH6iA6dpLEW_4eLxM5Ngx1wUccYgvcqWXPLiMHseG43xtSoxXhOSeNJXwmrWyE__uL0JYfkWPsUGSJHQaCsd1xlcD10G_GLn7OZQ/s4000/IMG20220630072639.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="4000" data-original-width="3000" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgvYnnQykoNeI4d0dDyjOsTCce4ckBHHYEE14x9UVwQ-xwjEQ5BEWAqBKI65x4qeQ6zFYAHUsz0qgag1Ahe20DBO5gH6iA6dpLEW_4eLxM5Ngx1wUccYgvcqWXPLiMHseG43xtSoxXhOSeNJXwmrWyE__uL0JYfkWPsUGSJHQaCsd1xlcD10G_GLn7OZQ/s320/IMG20220630072639.jpg" width="240" /></a></b></span></div><span style="color: #0b5394;"><b>1-Kaş Merkez</b></span><p></p><p>Antalya Gezilecek Yerler içerisinde ilk akla gelen yerlerden birisi olan Kaş, ufacık ama her şeyi rahatlıkla bulabileceğiniz bir merkeze sahip. Kaş merkezde kaldığınızda birçok yere yürüme mesafesinde gezebileceğiniz bir rota çıkarabilirsiniz. Kaş Merkez’de yer alan Antiphellos Antik Tiyatro’ya gün batımı saatine doğru gidebilir, Kaş uzun çarşıda yer alan birbirinden güzel takı ve giysi dükkanlarını, Kaş butiklerini ziyaret edebilir, kendinize ve sevdiklerinize güzel hediyeler alabilir, Kaş merkezde bulunan Küçük çakıl ve hizasında denize girilecek plaj işletmelerinde denize girebilir veya güneşlenebilir, Kaş merkezde bulunan birbirinden güzel mekanlarda lezzetli ve güzel yemekler yiyebilir, bölgenin bağlarında yetişen üzümlerden yapılan şarapları tadabilirsiniz. Antik dönemden kalan kral mezarları ile yürürken karşılaşabilir, tatlı mı tatlı rengarenk kaş evleri önlerinde birbirinden güzel fotoğraflar çektirebilirsiniz. Kaş merkez bölümü Andifli mahallesi olarak geçiyor. İhtiyacınız olan her şeyi bu mahallede bulabilirsiniz. Kişisel olarak önerim sabahın erken saatlerinde yarım saatlik bir keşifle Kaş’ın sessiz ve tenha sokaklarını gezebilir, dilediğinizce henüz kimse uyanmamışken güzel Kaş sokaklarının, evlerinin fotoğraflarını çekebilirsiniz.</p><p><span style="color: #0b5394;"><b>2-Kaş Yeme&İçme Mekanları, Kaş Meyhaneleri</b></span></p><p>Kaş yeme içme anlamında oldukça zengin bir mutfağa sahip. Bulunduğu konum nedeniyle deniz canlıları açısından zengin olması nedeniyle her daim taze olan deniz mahsüllerini servis eden kaliteli, güzel yeni ve eski bir çok meyhane ya da restoranı deneyebilirsiniz. Son yıllarda İstanbul’dan kariyerini bırakarak buraya göçen ve restoran ya da bar açan, başarılı olan oldukça fazla mekan da mevcut. Hangi birini deneyeceğimize biz bile şaşırdık. Detaylı olarak bizzat denediğim Kaş Yeme içme mekanlarını ''Kaş’ta Ne Yenir?'', ''Kaş’ın En iyi yeme&içme mekanları nerelerdir?'' sorularını kişisel zevklerim doğrultusunda bir sonraki başlıkta yanıtlayacağım.</p><p><b><span style="color: #0b5394;">3-Kaş Antik Kentleri</span></b></p><p>Hem kültür hem de deniz tatili olan ender yerlerden biri olan Kaş ve çevresinde Antik kent zenginliği mevcut. Kaş Tarihi Antik kentler denilince akla gelenler; Patara, Xanthos, Myra, Sebeda, Antiphellos, Phellos, Aperlai, Simena(Kaleköy), Batık şehir… Daha da sayamayacağım kadar antik kent mevcut Kaş sınırları ve çevresinde. Elbette tek seferde gezebileceğiniz kadar zamanınız olmayabilir. Bu antik kentleri gezmek için bana kalırsa hem araba hem de zaman şart.</p><p><span style="color: #0b5394;"><b></b></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #0b5394;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1wkPFbr1AXCy-ACsx6hqDe5w0SSe3TyZxJ7TsKMTwHg8ToAS2POy-9NbvHE6n6ox-1MgXEQicWyqRDgT3zdBqemNDvNJK2mg2rYEOG-kWgeusea1bKEy6QGxq_h5wDt7kbHgbRJv9P-M3D2c0HeeYXWw4Twm6SolWlZkh6qwYUQ5pDFp_rXcwyUdsKA/s4000/IMG20220630152956.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="4000" data-original-width="3000" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1wkPFbr1AXCy-ACsx6hqDe5w0SSe3TyZxJ7TsKMTwHg8ToAS2POy-9NbvHE6n6ox-1MgXEQicWyqRDgT3zdBqemNDvNJK2mg2rYEOG-kWgeusea1bKEy6QGxq_h5wDt7kbHgbRJv9P-M3D2c0HeeYXWw4Twm6SolWlZkh6qwYUQ5pDFp_rXcwyUdsKA/s320/IMG20220630152956.jpg" width="240" /></a></b></span></div><span style="color: #0b5394;"><b>4-Kaş Plajları</b></span><p></p><p>Hangi birini saysam bilemeyeceğim kadar çok fazla koya ve plaja sahip olan Kaş’ta gittiğim ve gitmediğim halde merak ettiğim bana önerilen plajları alt başlıkta sıralayacağım. </p><p><span style="color: #0b5394;"><b>5-Kaş ve Çevresi</b></span></p><p>Kaş merkez dışında gidebileceğiniz yerler Kalkan, Demre, biraz daha uzaklaşayım diyorsanız Fethiye, Olimpos Kaş’a yakın gezilecek yerler arasında. Biz Demre'de bulunan Myra Antik kentine gitmeyi tercih ettik. Bir sonraki yazıda bu muhteşem antik kenti anlatacağım.</p><p><span style="color: #0b5394;"><b>6-Kaş Tekne Turu ve Kaş Dalış Aktivitesi</b></span></p><p>Kaş’ta yapılacaklar arasında olmazsa olmaz şeklinde önerilen Kaş tekne turu ve Kaş dalış aktiviteleri mevcut. Kaş merkezde bulunan bir sürü tur firması bu hizmeti sağlıyor ve sabah 08.00’den gece 24.00’e kadar açık olmaları nedeniyle her daim bilgi alabileceğiniz bir hizmet şekline sahipler. Genel olarak Kekova tekne turu olarak adlandırılan Kaş tekne turları rotası hemen hemen her firmada aynı. Yaklaşık 30-40 kişilik tekne turları sabah 09.30 gibi başlayıp, akşam 19.00 gibi Kaş’a dönerek sona eriyor. Kaş tekne turlarının gittiği koylar Akvaryum Koyu, Simena(Kaleköy), Tersane Koyu, Kekova Batık şehir, Korsan Mağarası, Burç Koyu gibi koylar oluyor. Üç aşağı beş yukarı tüm firmaların tekne tur rotası aynı. Kaş tekne turu fiyatları 2022 için kişi başı 500 TL, pazarlıkla 400 TL’ye kadar iniyorlar. Kalkan tekne turu fiyatları 2022 için de aynı. Maalesef artan pahalılık, ekonominin aşağıya doğru gitmesi her yerde her kaleme yansımış durumda. Geçen sene 200 TL civarı olan bu tekne turları bu sene 500 TL. Kaş dalış noktaları düşünüldüğünde de oldukça zengin bir bölge. Profesyonel ekipler tarafından yapılan Kaş Dalış turları fiyatları firmadan firmaya değişiyor. Biz daha önce giden arkadaşlarımız tarafından önerilen birkaç firmadan fiyat aldık. Öncelikle Kaş Dalış rotaları hemen hemen firmalarda aynı ve iki türlü dalış programı mevcut. Kaş deneme dalış fiyatları 2022 için kişi başı 500 TL’den başlıyor ve genelde yarım gün sürüyor. Sertifikalı dalış programları ise genelde 3-4 gün tüm gün dalış şeklinde veriliyor ve sertifikalı Kaş Dalış fiyatları 2022 için 4.500-6.000 TL bandında değişiyor. Fiyatlar bizim bütçemizi aştığı için biz bu deneyimi başka bir zamana erteledik. Bu fiyatlara bir öğün açık büfe yemeği dahil. Kaş’ta yapılacak aktivitelerden birisi de Sea kayaking denilen deniz üzerinde bireysel kürek çekerek ilerlediğiniz kano turları. Bunlar da maalesef kişi başı 750 TL gibi bir fiyata gerçekleşiyor. Özellikle Simena-Kaleköy bölgesinde yapmak istediğimiz bu aktiviteyi de başka bir bahara erteledik.</p><p><span style="color: #0b5394;"><b>Kaş En iyi Plajlar ve Koylar listesi, 2022 Güncel bilgiler ve Kaş Plajları giriş ücretleri</b></span></p><p><span style="color: #351c75;">1- Büyükçakıl Plajı</span></p><p>Kaş’ta denize girebileceğiniz plajlar arasında yer alan, Kaş merkezde iken deneyebileceğiniz fakat herkese göre olmayan küçük bir plaj Büyükçakıl Plajı. Tam 90’lar ruhunda olan plajda yer alan birçok yerel işletme mevcut. Büyükçakıl’da deniz suyu soğuk, deniz genelde oldukça dalgalı, çakıllı bir plajı mevcut. Hassasiyeti olanlar için mutlaka deniz ayakkabısı öneririm. 6-7 işletme tarafından bu ufak plaj esir alınmış. Her işletmenin de hizmeti farklı. Kimi şezlonga/şemsiyeye para alıyor, kimisi harcama karşılığında almıyor… Biz Mehmedin Yeri adında işletmeye oturduk, şezlong ve şemsiyeye para almıyor, yeme içme karşılığında kullanabiliyorsunuz ve bir limit yok. Genel olarak yeme içme fiyatları da oldukça uygundu. Örneğin papates kızartması 50 TL, biralar 60-80 TL arası,Hamburger veya pizzalar 90-120 TL arasında idi. Bu plaja giriş elbette ücretsiz, dediğim gibi işletmelerin hizmetini kullandığınızda ödeme yapıyorsunuz. Kendi havlunuzla, şemsiyenizle, sandalyenizle gelerek plajın kenarını kullanabilir, ücretsiz olarak denize girebilirsiniz. Plajda duş, W.C. mevcut. Bana göre Kaş’ın en iyi plajları arasında değil maalesef. </p><p><b><span style="color: red;"><u>Büyükçakıl Plajı’na Nasıl Gidilir?:</u> </span></b>Kaş merkezden yarım saatlik yürüyüşle gidebilirsiniz ya da Kaş belediyesi veya Carreforusa marketi karşısından kalkan minibüslerle 10 dakikalık bir mesafe sonrası Kaş Büyükçakıl plajına ulaşabilirsiniz. Güncel minibüs fiyatı tek yön ve kişi başı olarak 9 TL. Binmeden önce minibüsün gidiş-dönüş saatlerine bakmanızda fayda var. Kaş minibüs saatleri duraklarda güncel olarak asılmakta.</p><p><span style="color: #351c75;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #351c75;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgeCX14eSP6zFueilpb1XCZJrsoBMl6p1298AsJmUZyc64fgUDZORlw-NOrcfX04rA2ojhEZBwkrqQV0_o2OTt0S-mWG1jVWG0cHDpi10kkPsuXs4YuCs0Zdokq9eQ8XJD5WxmhKrGRY82rWLCBbTaodOlzAfz2yfY0TVHqaMHSx3inURsBz-jVdkgw8w/s3223/IMG_20220702_164007.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="3223" data-original-width="2826" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgeCX14eSP6zFueilpb1XCZJrsoBMl6p1298AsJmUZyc64fgUDZORlw-NOrcfX04rA2ojhEZBwkrqQV0_o2OTt0S-mWG1jVWG0cHDpi10kkPsuXs4YuCs0Zdokq9eQ8XJD5WxmhKrGRY82rWLCBbTaodOlzAfz2yfY0TVHqaMHSx3inURsBz-jVdkgw8w/s320/IMG_20220702_164007.jpg" width="281" /></a></span></div><span style="color: #351c75;">2- Küçükçakıl Plajı</span><p></p><p>Kaş plajları arasında ilk akla gelen, merkezde olması sebebiyle de oldukça tercih edilen Kaş Küçükçakıl plajı girişi ücretsiz. Çevresinde yer alan beachler tarafından da kullanılan Küçükçakıl’a gelerek direk denize girebilirsiniz. Sabah ve akşam saatlerinde tenha oluyor ama gündüz saatlerinde bir hayli kalabalık. Oldukça ufak bir plaj olması nedeniyle kalabalık gözünüze batabilir. Deniz suyu soğuk, biraz dalgalı ama oldukça berrak ve turkuaz renkte bir denizle karşılaşacaksınız. Civarında bulunan Derya Beach’i veya diğer beach işletmelerini kullanarak Duş ve yemek imkanlarından ücretli olarak yararlanabilirsiniz. W.C. olarak ise Derya Beach’in tuvaletini ücretsiz olarak kullanabilirsiniz. Deniz ayakkabısı burada da şart bence. Zaten genel olarak Kaş plajları kayalık ve çakıllı. Kum plajı olan pek yok.</p><p><span style="color: red;"><b><u>Küçükçakıl Plajı’na Nasıl Gidilir?:</u> </b></span>Kaş merkez’de olması sebebiyle yürüyerek gidebilirsiniz. Derya Beach’in hemen yanında, Kaş Valilik binasının az ilerisinde yer alıyor.</p><p><span style="color: #351c75;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #351c75;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh_Sn3rJCfgfa_4-qTf-5zlWDUSMM-QSGGlN57vKhVKQcKGhBYlbpImwoc7ssnA6Uv9ybeDjW77dOMjg5_k2uGFeH1yDBAq688kRLFaLsgbic6l-pZ4Jk59-RwhJp-Q7-pKTuthQUOlWT9X8E58X0sKEiwvqdlE9NE5OojV-Q_pxWAVRe6pqB9oNEM7LA/s4000/IMG20220630144540.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3000" data-original-width="4000" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh_Sn3rJCfgfa_4-qTf-5zlWDUSMM-QSGGlN57vKhVKQcKGhBYlbpImwoc7ssnA6Uv9ybeDjW77dOMjg5_k2uGFeH1yDBAq688kRLFaLsgbic6l-pZ4Jk59-RwhJp-Q7-pKTuthQUOlWT9X8E58X0sKEiwvqdlE9NE5OojV-Q_pxWAVRe6pqB9oNEM7LA/s320/IMG20220630144540.jpg" width="320" /></a></span></div><span style="color: #351c75;">3- Kaş Derya Beach</span><p></p><p>Küçük Çakıl Plajının komşusu, aynı bölgeyi paylaşan Derya Beach Kaş'ın en eski işletmelerinden ve bir klasik olarak görülüyor. 1960’lardan beri hizmet veren restoran ve beach işletmesi ile Derya Beach’in denize girilecek bir kaç alanı mevcut. Ya Küçükçakıl tarafına merdivenlerden inerek yürüyerek girebilir ya da ön tarafın kayalık olması nedeniyle atlayarak veya denize doğru inen merdivenlerinden girebilirsiniz. Ayağım yere değsin diyenler için ön taraftan denize girmek pek uygun değil çünkü direk derin. Küçükçakıl tarafından denize girmenizi öneririm. Kaş Derya beach giriş ücreti 2022 için kişi başı minimum 200 TL harcama sözü karşılığında. Plaja giriş yaptığınızda istediğiniz şezlongu seçiyorsunuz ve size bir numara veriliyor. İçerde yemek yeseniz de yemeseniz de kişi başı 200 TL ücret alınıyor. Yemek ve içecek seçenekleri oldukça fazla, fiyatlar geçen senelere göre epey artmış ama şu an Kaş’ın ortalama fiyatlarına sahip. Yediğimiz ara sıcaklar ve içtiğimiz kokteyller oldukça lezzetli idi. Pizzaları da güzelmiş duyduğuma göre çünkü taş fırını mevcut. W.C., duş hizmeti de var.</p><p><span style="color: red;"><u><b>Derya Beach’e Nasıl Gidilir?:</b></u></span> Küçükçakıl plajı ile yan yana olduğu için merkezden yürüyerek bu</p><p>işletmeye de ulaşabilirsiniz.</p><p><span style="color: #351c75;">4- Kaputaş Plajı</span></p><p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyNepzM-k_No3hUZNDjx7UiI0I21QZ_mWOrkDOcCXuGmjnVCzsUb1hQngRm6MwR0N4KHWg0zwSLteHJCWKWqYPQJhcnpt-pLSQK9rntGVTXekHDc_RraxPA5xA32oyGIoygJgzANud0Hse90GiAFg2ALpWBxEQH_glY1vczUrnpTOmrGfSvuSgV9pn0A/s3264/IMG20220627140257.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="2448" data-original-width="3264" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyNepzM-k_No3hUZNDjx7UiI0I21QZ_mWOrkDOcCXuGmjnVCzsUb1hQngRm6MwR0N4KHWg0zwSLteHJCWKWqYPQJhcnpt-pLSQK9rntGVTXekHDc_RraxPA5xA32oyGIoygJgzANud0Hse90GiAFg2ALpWBxEQH_glY1vczUrnpTOmrGfSvuSgV9pn0A/w320-h240/IMG20220627140257.jpg" width="320" /></a></div>Gelelim Kaş’ın en iyi plajları arasında gösterilen ve tatilciler tarafından en çok tercih edilen Kaş Kaputaş Plajı’na. Yukarıdan bakıldığında turkuaz rengi denizi, şezlongların yerleşimi ile çok güzel fotoğraf kareleri yakalayabileceğiniz Kaputaş plajı da bence herkese göre değil. Öncelikle taşlık ve çakıllı, genel olarak dalgalı bir denize sahip ve 4-5 adım sonrası da hemen derinleşiyor. Çocuklu aileler için pek uygun değil ama çocuklu aileler tarafından yine de tercih ediliyor. Çocuklarını yanlarından ayırmıyorlar tabi :) Kaputaş plajı yüzme bilmeyenler için pek uygun değil çünkü genel olarak deniz dalgalı. Bu plaj için eleştirim ise Kaş belediyesi tarafından işletilmesine rağmen yerli ve yabancı turistler tarafından çok tercih edildiği için fiyatlarının anlamsız derecede pahalı olması. Fiyatları görünce oldukça şaşırdım çünkü Kaş merkezde bulunan birçok restoran veya meyhaneye göre fiyatları oldukça yüksek. Biralar 75 TL’den başlıyor, Patates kızartması 75 TL, basit ve eminim ki lezzetsiz gözlemeler 65-70 TL bandında. Küçük su bile 10 TL! Menüde en ucuz şey çay idi 5 TL ile. Açıkçası o kadar sinir oldum ki kendi ülkemde turistlerden daha pahalıya tatil yaptığıma. Bu arada İngiliz ve Rus turist akını olduğu için turistlere göre oldukça uygun ve adamlar deli gibi para harcıyor. 3 kişilik bir aile yanımda dondurma aldı ve adam 450 TL ödedi! Hiç bir şey yemeden buradan ayrıldık. Kaputaş Plajı çok kalabalık oluyor önerim sabah erken saatlerde gelmeniz ve denizi kullanmanız. ''Kaputaş Plajı giriş ücreti 2022 ne kadar?'' diye soracak olarsanız Kaputaş plajı şezlong ücreti 50 TL, Şemsiye ücreti ise 50 TL şeklinde. Giriş aslında ücretsiz, şezlong ve şemsiye kullanacaksanız bu hizmet ücretli. Yine kendi ekipmanınızla gelerek plajın sağ ve sol kenarlarına konumlanarak ücretsiz olarak Kaputaş plajını kullanabilirsiniz. Kaputaş plajı halka açık olarak hizmet vermekte.<p></p><p><span style="color: red;"><u><b>Kaputaş Plajı Nerede, Kaputaş Plajı’na Nasıl Gidilir?:</b></u></span> Kaputaş Plajı esasında Kalkan beldesine bağlı. Kaş merkez eski ufak otogardan Kalkan’a giden minibüslerle Kaputaş plajı’na gidebilirsiniz. Kaputaş minibüs saatleri sezona göre değişiyor, Kaş merkezde bulunan eski otogara giderek önceden Kaputaş minibüs saatlerini öğrenmenizi tavsiye ederim. Genel olarak saatte bir var. Kaş-Kaputaş arası yaklaşık olarak yarım saat sürüyor ve yolculuk ücreti kişi başı tek yön 27,5 TL. Kaputaş plajı girişi önünde minibüsten inerek, Kaputaş plajı merdivenlerini inmeniz gerekiyor plaja ulaşmak için.</p><p><span style="color: #351c75;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #351c75;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaysMXcgm_oBLnjtD74WRAdzSUG4z53buhIiqF9lqAMNb_O3s3BbzIBg1jcFbr9UC08JRX4dBrxMLP8y2l1NwIUbRZ-BrfhvCgnvXrD00pcc-xpg8YnwsusYzr2HgBaKVZwZwLdz0IK79tofkA10T2dA2vM6TdcO5ixqPAIXWeT5pMkgAoNwVFNJrshw/s4000/IMG20220628144013.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="4000" data-original-width="3000" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaysMXcgm_oBLnjtD74WRAdzSUG4z53buhIiqF9lqAMNb_O3s3BbzIBg1jcFbr9UC08JRX4dBrxMLP8y2l1NwIUbRZ-BrfhvCgnvXrD00pcc-xpg8YnwsusYzr2HgBaKVZwZwLdz0IK79tofkA10T2dA2vM6TdcO5ixqPAIXWeT5pMkgAoNwVFNJrshw/s320/IMG20220628144013.jpg" width="240" /></a></span></div><span style="color: #351c75;">5- Akçagerme Plajı</span><p></p><p>Kaş plajları arasında en çok tercih edilen plajlardan biri olan Akçagerme plajı özellikle çocuklu aileler tarafından tercih ediliyor. Girişin sığ olması, koyda dalga olmaması, epey ilerlediğinizde bile denizin boyunuzu geçmemesi tercih edilme sebeplerinden. Akçagerme Plajı sosyal tesis konumunda olduğu için Kaş belediyesi tarafından işletiliyor ve halka açık. Akçagerme plajı kum değil, yine çakıllı. Bu nedenle deniz ayakkabısı tercih edebilirsiniz. Suyu oldukça güzel, berrak ve dalgalı değil. Buraya da eğer çocuksuz iseniz sabah saatlerinde gelip henüz çocuklu aileler plajı işgal etmeden deniz keyfini doyasıya yaşamanızı öneririm. Akçagerme plajı girişi ücretli değil, dediğim gibi halk plajı esasında burası. Akçagerme plajı şezlong fiyatı 2022 için 30 TL, şemsiye ise 30 TL. Plaj oldukça büyük, çok fazla şezlong var. Aileler için loca var 6-7 kişi iseniz oldukça hesaplı bu localar, fiyatları 200 TL. Bir de hep gölgede durmak isteyenler için üstü kapalı şezlong alanı mevcut. Buradaki şezlong fiyatı ise 50 TL. Kendi havlunuzla, saldalyenizle gelip buradaki ağaç altı bahçeleri, deniz kenarını ücretsiz kullanabilirsiniz. Ayrıca Akçagerme plajında tenis kortu ve çocuklar için su kaydırak alanları mevcut. Akçagerme su kaydıraklarının elbette ayrı ücretleri var. Duş, soyunma kabinleri ve W.C. mevcut. Dışarıdan gelenler de ücretsiz olarak kullanabilir. Ben oldukça temiz buldum bu plajı ve tesisi.</p><p><span style="color: red;"><u><b>Akçagerme Plajı’na Nasıl Gidilir?: </b></u></span>Kaş merkezden kalkan minibüslerle yaklaşık 10-15 dakikalık bir mesafe sonrası Akçagerme plajına ulaşabilirsiniz. Tek yön kişi başı 9 TL. Çok sıcak olmayan bir günde Kalkan yoluna doğru yapacağınız yarım saatlik bir yürüyüşle de bu plaja ulaşabilirsiniz.</p><p><span style="color: #351c75;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #351c75;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjM77kZHdoqC99p_33oj2rwCKDk3sjpoTdyiXPhLtVk5we3988e8JRsZI2u-qCChhKBLXOXYhygOkCr4CDxIkXLSldAovy7MWeOKWyF_mAf5F3RtUUJJp2VtjB4yVZ2WjFFgXSyw1e09yqSx3pZrYsIM6pCnprEALBrzDBBZ62fCVpbRAs7GxsdEv_JQA/s4000/IMG20220629101336.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="4000" data-original-width="3000" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjM77kZHdoqC99p_33oj2rwCKDk3sjpoTdyiXPhLtVk5we3988e8JRsZI2u-qCChhKBLXOXYhygOkCr4CDxIkXLSldAovy7MWeOKWyF_mAf5F3RtUUJJp2VtjB4yVZ2WjFFgXSyw1e09yqSx3pZrYsIM6pCnprEALBrzDBBZ62fCVpbRAs7GxsdEv_JQA/s320/IMG20220629101336.jpg" width="240" /></a></span></div><span style="color: #351c75;">6- Hidayet Koyu</span><p></p><p>Geldik Kaş’ın en iyi plajları arasında olan Hidayet Koyu’na. Kesinlikle Kaş plajları arasında kişisel favorim de Hidayet Koyu oldu. Hidayet koyu, özel bir işletme tarafından işletilen fakat yine de halka açık olan bir plaj. Deniz altı canlıları bakımından oldukça zengin olan bu koya gelirken gözlüklerinizi ve şnorkellerinizi getirmeyi sakın unutmayın. Dalış teknelerinin de uğrak noktası olan Hidayet Koyu’nda balıklarla birlikte yüzüyorsunuz. 2022 yılı itibariyle işletmesi değişen Hidayet koyu artık Blanca Beach ve Hotel adından özel bir işletme tarafından işletiliyor. Genel olarak kayalık ve çok az çakıllı girişi yanında berrak, turkuaz denizi ve su altı canlılığı bakımından Kaş’ın en iyi plajları arasında yer alıyor Hidayet Koyu. Blanca beach işletmesi koyun %99’unu ele geçirmiş durumda, kendi havlunuzla, sandalyenizle gelmek istediğinizde ücret ödemiyorsunuz fakat zaman geçirebileceğiniz bir alan da bulunmuyor açıkçası. Fotoğraflarda göreceğiniz kayalıklar üzerinde anca zaman geçirebilirsiniz. Plaj işletmesini kullanmayanlar genelde direk denize girip, bir iki saat geçirip sonra dönüyorlar. Hidayet Koyu plajı giriş ücreti aslında yok, işletmenin şezlong ve şemsiyesini kullanmak istediğinizde ücret ödüyorsunuz. Hidayet koyu fiyatları işletme için Şezlong 100 TL, şemsiye ise 20 TL. Duş ve WC mevcut, dışarıdan gelenler de ücretsiz olarak bu hizmeti kullanabiliyor. Size bir kart veriyorlar ve ne sipariş ederseniz bu karta yazıyorlar ve çıkışta hesabı ödüyorsunuz. Tüm gün plajda vakit geçirmek isteyenler için yine de burayı öneririm. Yemekler de genel olarak güzel. Biz taş fırını olduğu için pizza söyledik ve oldukça lezzetli idi. Biralar 0,33 litrelik hep ve fiyatları 60-80 TL arası, pizza ise 120 TL idi.</p><p><span style="color: red;"><u><b>Kaş Hidayet Koyu Nerede?, Hidayet Koyu’na Nasıl Gidilir?: </b></u></span>Hidayet Koyu, Kaş’ın yarımada olarak bilinen bölgesinde yer alıyor. İsterseniz Kaş merkezden 30-40 dakikalık bir yürüyüşle gidebilir, isterseniz yine merkezden kalkan yarımada minibüsleriyle 10-15 dakikalık bir yolculuk sonrası Hidayet Koyu’na ulaşabilirsiniz. Hidayet koyu ulaşımında minibüs ücreti 2022 için kişi başı 12 TL. 30-40 dakika aralıklarla minibüs mevcut. Hidayet koyu önünde indiğinizde koya ulaşmak için yokuş aşağı doğru 3-4 dakikalık bir yürüyüş yapmanız gerekiyor. Yol deniz seviyesinin biraz üzerinde kalıyor.</p><p><span style="color: #351c75;">7- İnceboğaz Plajı</span></p><p>Yine Kaş yarımada bölgesinde bulunan ve oldukça tercih edilen Kaş’ın en iyi plajları arasında yer alan bir plaj İnceboğaz Plajı. Kaş merkezden minibüslerle Hidayet Koyu’na doğru giderken, hemen plaj önünde inebilirsiniz. Kaş İnceboğaz giriş ücreti uygulanmıyor çünkü halka açık ve herhangi bir tesis, işletme plajda mevcut değil. İnceboğaz Plajı da çakıllı, kendi ekipmanlarınızla gelip girebileceğiniz bir plaj. Bizim vaktimiz olmadığı için malaesef buraya gidemedik.</p><p><span style="color: #351c75;">8- Diğer Kaş Plajları</span></p><p>Bunlar dışında önerilen ama zaman olmaması nedeniyle gidemediğim birçok Kaş plajları mevcut. Zamanınız varsa Kaş’ın en iyi plajları arasında yer alan Kaş merkezden teknelerle gidilen Liman Ağzı, Kaş Seyrek Plajı, Tekne turu yaparak gezebileceğiniz bir çok Kaş koyu, Patara Plajı, Kaş Belediyesi Halk Plajı (Yarımada’da, Hidayet Koyu’na çok yakın), Kalkan merkezden girilen plajlar mevcut. Kaş merkezde Derya beach sırasında ve diğer taraf Asma6 restoran sırasında da birçok beach de mevcut. Merkeze mesafesi olan Kaş Setur Yat Limanı Plajı, aynı yol üzerinde Olympos Kamp Plajı gibi işletmeler mevcut. Buraların plajları yok, kayalıklar üzerinden atlayarak veya merdivenlerle girebiliyorsunuz. Her işletmenin de fiyat politikası, giriş ücretleri farklı.</p><p><span style="color: red;"><u><b>*Önemli Not: </b></u></span>Kaş koyları ve plajları genel olarak kayalık, çakıllı ve taşlı. Kum girişi olan plaj benim bildiğim bir tek Patara plajı’nda mevcut. O yüzden Kaş’a gelirken hassasiyeti olanlar deniz ayakkabısı getirmeli.</p><p><span style="color: red;"><b>Antalya Kaş Neyi Meşhur?</b></span></p><p>Özet gibi olacak ama ilk akla gelenleri sıralamak istedim:</p><p>*Muhteşem Kaş Koyları</p><p>*Kaş’ın Yöresel Yemekleri</p><p>*Kaş Meyhaneleri, Kaş Yeme&İçme Mekanları</p><p>*Kaş Tava Dondurma ve Kaş Yanıksı Dondurma</p><p>*Kaş Antik Kentleri,</p><p>*Kaş Dalış Noktaları Turları</p><p><b><span style="color: red;">Kaş’ta Ne Yenir?</span></b></p><p><b></b></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEeNfIkbRygOp72iyQfiHZC4vXnO3Vv-UsH3qYo-_1Skluev_CbNenSWFq2tL7Slx6xVTS0E4HswIzMzq3eJq3Fj8TL-lKeIIbivXoxpMLeL65_25mzr-fFfV-bqPVgLM4FI8snjpncAEExKjLd1i0CdpUMe51vJ36tE37OrErkGkKNNkSDJa7Dm1aig/s1080/Ka%C5%9F%20Yemek%20Mekanlar%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1080" data-original-width="1080" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEeNfIkbRygOp72iyQfiHZC4vXnO3Vv-UsH3qYo-_1Skluev_CbNenSWFq2tL7Slx6xVTS0E4HswIzMzq3eJq3Fj8TL-lKeIIbivXoxpMLeL65_25mzr-fFfV-bqPVgLM4FI8snjpncAEExKjLd1i0CdpUMe51vJ36tE37OrErkGkKNNkSDJa7Dm1aig/s320/Ka%C5%9F%20Yemek%20Mekanlar%C4%B1.jpg" width="320" /></a></b></div><p>''Kaş’ta Nerede, Ne Yenir?’'' diye soracak olursanız mükemmel ve taze deniz ürünleri yanında farklı ve hiç alışık olmadığınız mezeler akla geliyor. Son yıllarda İstanbul’dan buraya taşınan beyaz yakalı insanların açmış olduğu çok tatlı ve farklı lezzetleri deneyebileceğiniz restoranlar, kafeler ve barlar mevcut. Gitmeden önce yazılan, giden arkadaşlarımın önerdiği çok fazla kafe, bar ve restoran vardı. 4-5 gün olunca açıkçası seçimlerimizi üzülmemek adına dikkatlice yapmak istedik. Açıkçası 5 gün boyunca yediğimiz ve tattığımız her şeyden %90 oranında memnun kaldık. 2 kişi ortalama olarak bir akşam yemeği 400-100 TL arası değişebiliyor. Biz çok yiyen bir çift olmadığımız için bu rakamlar çerçevesinde verdik akşam yemeklerini. 2-3 meze, birer kadeh içki fiyatı bunlar. Kişisel favorilerimi sıralayacak olursam:</p><p><b><span style="color: #cc0000;"><br /></span></b></p><p><b><span style="color: #cc0000;">Öğle Yemeği için:</span></b></p><p>*<span style="color: #e06666;">Oburus: </span>Kaş’ta Vegan ve Vejeteryan seçenekler üzerine ilk akla gelen mekan, Oburus. Ağaç gölgesi altında güzel ve geniş bir mekanda hizmet eden Oburus, güzel ve sağlıklı bir menüye sahip. Akşam yemeği için de gelebileceğiniz mekana öğle yemeği için tercih ettiğinizde güzel ve doyurucu lezzetler sizi bekliyor olacak. Akşam yemeğine gidecek olursanız rezervasyon yaptırmanızı öneririm. Alkol ve koktely menüzü de mevcut</p><p>*<span style="color: #e06666;">Dudu Mutfak: </span>Burası kahvaltı ve öğle yemek menüsü ile oldukça meşhur ufak kafelerden biri. Bir gün deneyelim dedik ama tam da öğle yemeği servisi saatinin bitimine denk gelmişiz. Siz Kaş’a gittiğinizde mutlaka gitmek istediğiniz restoranların google üzerinden çalışma saatlerine, kapalı olduğu günlere bakın.</p><p>*<span style="color: #e06666;">Beach İşletmeleri:</span> Tüm gün denizde olacağınızı düşünürsek öğle yemeklerinizi gittiğiniz beach işletmelerinde de değerlendirebilirsiniz.</p><p> *Mantı, Döner, Çiğköfte, Belediye işletmesi, Tostçu, Kebapçı ve merkezde ufak birçok ev yemeği yapan işletmeler mevcut. Bildiğimiz Köfteci Yusuf markası burada en ucuz alternatifler arasında olduğu için akşamları epey sıra oluyor. Yarım ekmek arası köfte 50 TL idi. Açıkçası Kaş'ta her bütçeye ve damak tadına göre yeme&içme alternatifleri mevcut.</p><p><span style="color: #cc0000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #cc0000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSAJooElECDNhqukHeuPauUosShbi4K1JlvcFH0W86vwb5qY4e-QgrXlnZ5to2qmu9AclSczcAgbH3jBZiGAZpbv8mzRJ3Vs5CgFZGLPjUkeZKpVaFB04AXbdq8Hhka_hnFo6VFjw5noVfLIlAkaNGSyqmNcHSWQmwFDni7hHQZlRHIyO_cS6CcmdEdA/s4000/Ka%C5%9F%20koktely%20mekan%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3000" data-original-width="4000" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSAJooElECDNhqukHeuPauUosShbi4K1JlvcFH0W86vwb5qY4e-QgrXlnZ5to2qmu9AclSczcAgbH3jBZiGAZpbv8mzRJ3Vs5CgFZGLPjUkeZKpVaFB04AXbdq8Hhka_hnFo6VFjw5noVfLIlAkaNGSyqmNcHSWQmwFDni7hHQZlRHIyO_cS6CcmdEdA/w400-h300/Ka%C5%9F%20koktely%20mekan%C4%B1.jpg" width="400" /></a></span></div><span style="color: #cc0000;"><b><p><span style="color: #cc0000;"><b><br /></b></span></p>Akşam Yemeği için;</b></span><p></p><p>*<span style="color: #e06666;">Demeti Kaş:</span> Kaş merkezde bulunan, eski bir konağın restorana dönüştürülerek, üzüm salkımlı avlu içerisinde hizmet veren Demeti Kaş, Kaş’ın eskilerinden… Kendine ait deniz ürünleri spesiyallerinin yanı sıra klasik meze çeşitleri de mevcut. Özel tereyağlı karides güveç, kocaman ahtapot, sıcak ege otları tabağı, salata ve birer kadeh şarap ortalama 700 TL civarında tuttu. Fiyatlar Kaş ortalamasında, lezzetli ve taze lezzetleri yiyip, güzel bir atmosferde akşamınızı geçirmeniz için burayı öneririm. Yoğun sezonda gidiyorsanız bir gün önceden rezervasyon yaptırmanızda fayda var.</p><p><span style="color: #e06666;">*Voyn Meyhane: </span>Kaş denilince ilk akla gelen meyhanelerden biri olan Voyn, yine Kaş’ın en eskilerinden. Deniz manzaralı konumu ile genel olarak gelenler tarafından tercih edilen mekanın çok geniş bir deniz mahsulleri menüsü var. Fiyatlar Kaş ortalamasının üstünde. Ambiyans olarak çok sevmesem de yediğimiz çıtır kabak, özel karides güveç, pancarlı meze oldukça lezzetli idi. </p><p>*<span style="color: #e06666;">Zühtü Kokteyl&Meze: </span>Burası da Kaş'ın yeni mekanları arasında. Oldukça ufak bir bahçede hizmet veren ve sınırlı ama ilginç menüsü ile kesinlikle denenmesi gereken mekanlar arasında. Kokteyl menüsü oldukça geniş ve başarılı, yemekler ise çok aç değilseniz sizi tatmin edecek türde güzel ve gerçekten farklı mezeleri mevcut. Taze balık servisleri de var bu arada. Kokteyller 160-190 TL bandında. Yediğimiz enginar, pancarlı kuru cacık ve adını hatırlayamadığım bir meze oldukça başarılı idi.</p><p>*<span style="color: #e06666;">Deja Vu: </span>Bir Kaş klasiği olarak bu mekanda günü batırmak önemli imiş... Biz de Voyn'da yemek yedikten sonra hemen karşısında olduğu için birer kokteyl içmek için Deja vu'ya uğradık. Mekan deniz manzarası, güzel müzikleri ile ve tabi ki eski Kaş mekanı olması ile havalı. Kokteyller başarılı idi. Atıştırmalık tabakları da mevcut. Karın doyurmaya değil de bir şeyler atıştırmak ve bir şeyler içmek için uğrayabilirsiniz.</p><p>*<span style="color: #e06666;">Mezeteryan:</span> Yine Kaş'ın yeni mekanlarından biri olan, kaş merkezde bir dükkanın teras katında yer alan mekan oldukça sade ve mütevazi görüntüsü ile deniz manzarasına konumlanmış durumda. Geniş şarap çeşitliliği ve yanına eşlik eden zeytintağlı ve deniz mahsülleri ile bizden ortalama bir not aldı. Mantarlı börek, Kumlu isli midye, patlıcanlı peynirli bir meze yedik. Ben vauuw şahane olmadım lezzetler karşısında. Çalışanlar son derece nazik, kibar ve hızlıydı. Geniş şarap menüsü için gelinebilecek bir mekan kanımca.</p><p>*<span style="color: #e06666;">Kaş Türk Kahvecisi: </span>Kaş Kahve mekanları arasında mutlaka uğramanız, soluklanmanız gereken bir mekan. Güzel bir karışım sonucu oluşan aromalı Kaş kahvesini tavsiye ederim. Ağaçlar arasında biraz sesli bir sokakta hizmet veriyor. Sunumu çok güzel ve çalışanlar oldukça nazikti.</p><p>*<span style="color: #e06666;">Linckia Roastery Cafe:</span> Kaş kahve mekanları arasında 3. nesil kahveci mekanları içerisinde yer alıyor. Tesadüf eseri görüp bir akşam soğuk kahvesini denediğimiz mekan iç tasarımı olarak çok güzel. Kahvesi de kaliteliydi fakat fiyatlar fenaydı. Iced Americano'ya 42 TL vermek biraz koydu...</p><p>*<span style="color: #e06666;">Kaştavadondurma:</span> Sokak lezzeti olarak değerlendirebileceğim ve Tayland'dan transfer edilen bu dondurma tarzı Kaş'ta oldukça popüler. Aslında dondurma değil serinleten bir yiyecek gibi. Seçtiğiniz malzemeleri karıştırarak ipincecik şekilde açıyorlar ve sonra rulo yaparak bir kaseye koyuyorlar. Bir kasede 4 adet rulo var ve fiyatı 50 TL. Bence iki kişi bir tane alıp, deneyebilirsiniz.</p><p>*<span style="color: #e06666;">Diğer Kaş Mekanları:</span> Bunlar dışında Kaş Bunbun, Kaş Ruhi Meyhane, Bi Uğra, Mavi, Pell's önerilen mekanlardı ama ne bütçe yeterdi ne de zaman buralara...</p><p><span style="color: red;"><b>Kaş’a Nasıl Gidilir?</b></span></p><p><span></span></p><div class="separator" style="clear: both; color: red; text-align: center;"><span><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYRSX5jIWMy6x_oyf2KFJoxR6hMhjGGPmp1k7ub4MWQQzGsGjF-SJ0r-I-kgpLCoAklAA587rA5OmtZ0n1YhdOR6FJ2vkhNIbSGoxElzLrEiqPRjmnnjEtSgOFHXvoyucx_Dan56Ro7wKUHIvuNpK_nHUQSzBbZJux9J18-FF9e9cCIYQSIFAZDVWozg/s4000/Ka%C5%9F%20manzaras%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3000" data-original-width="4000" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYRSX5jIWMy6x_oyf2KFJoxR6hMhjGGPmp1k7ub4MWQQzGsGjF-SJ0r-I-kgpLCoAklAA587rA5OmtZ0n1YhdOR6FJ2vkhNIbSGoxElzLrEiqPRjmnnjEtSgOFHXvoyucx_Dan56Ro7wKUHIvuNpK_nHUQSzBbZJux9J18-FF9e9cCIYQSIFAZDVWozg/s320/Ka%C5%9F%20manzaras%C4%B1.jpg" width="320" /></a></span></div><p><span>Yıllardır buralara gitmeme veya gidişimi erteleme sebebim bölgeye ulaşım zorluğu olmasını nedeniyle idi, kabul ediyorum. Çünkü öncelikle uçakla bölgeye en yakın havalimanına gelip sonrada 2-3 saat karayolu gitmek bana ızdırap gibi geliyordu. Kaş’a plan yapmadan önce Antalya Kaş Nereye yakın sorusunu kendime sordum ve Muğla Dalaman Havalimanı ile Antalya Gazipaşa Havalimanlarına hemen hemen eşit uzaklıkta olduğunu gördüm. O yüzden uçakla Kaş’a gelmek istiyorsanız Antalya yerine Kaş’a en yakın havalimanı olan Muğla Dalaman Havalimanını kullanmanızı öneririm. Neden diye soracak olursanız öncelikle Kaş-Dalaman Havalimanı arası 152 km ve bu mesafe yaklaşık olarak 2,5 saat sürüyor. Genellikle Kaş’a gidecek olanlar Dalaman Havalimanını kullandığı için Dalaman Havalimanı Kaş arası ulaşım daha kolay bir şekilde oluyor. </span></p><p><span>Güncel bilgi olarak Dalaman Havalimanından Kaş Merkeze veya Kalkan’a Havaş gibi toplu taşıma aracı maalesef yok. Çünkü Dalaman Muğla Belediyesine bağlı ve Kaş ise Antalya Belediye’sine. Muğla Belediyesi Kaş’a ulaşım aracı koyamıyor. Antalya Belediyesi de Muğla Dalaman’a ulaşım aracı koyamıyor. Hal böyle olunca Dalaman Havalimanı Kaş arası ulaşım sadece özel tur firmalarının paylaşımlı shuttle servisleri ile mümkün oluyor. Biz bu bilgiyi bilmeden direk Dalaman Havalimanına indik ve paylaşımlı shuttlerın en azından önceden rezervasyon yapılarak kullanılabildiğini öğrendik. Şansımıza Kaş-Dalaman arası shuttle servisi yapan Gümüş Travel firmasında yer mevcuttu ve Dalaman Havalimanı Kaş arası ulaşım tek yön 2022 fiyatı bir kişi için 300 TL. Maalesef benzin fiyatlarına gelen zamlardan sonra fiyatlar biraz uçmuş durumda. Kaş’a Antalya Havalimanı üzerinden gelmek isterseniz maalesef havalimanından direk olarak bir ulaşım söz konusu değil. Öncelikle Gazipaşa Havalimanından Antalya Merkez otogara gitmeniz, Otogardan da Kaş’a giden otobüslere binmeniz gerekiyor. Antalya sıcağında hiç uğraşılacak dert değil açıkçası… Yani kısaca Kaş’a uçakla gelecek olursanız Dalaman Havalimanı’nı kullanmalı ve önceden shuttle rezervasyonu yaparak Kaş’a ulaşmanız gerekmektedir. Kalkan’a gidecekler için de durum aynı, yol üzerinde olduğu için Kalkan’a da aynı servisle ulaşabilirsiniz.</span></p><p></p><p><span style="color: red;"><b></b></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: red;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbww_9x2TzMYffv00SwReYNQ5ADHB_l_94D9RLCAmm9uC6--VbEiEV3mTo12pW_4jyb2Jh2N4MI5yKjaz5nCuItGtWo4gpcRu7xMqiWVVG-4ypsZYLR4oy8RsvFZ2WnYbQ0n-dUUkrRKENTSo3JYhcJoNgLrWi2kirHFB3ueJcgIgU0Ocnq2SUeYhI1g/s1080/Square%20black%20four%204x4(4).jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1080" data-original-width="1080" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbww_9x2TzMYffv00SwReYNQ5ADHB_l_94D9RLCAmm9uC6--VbEiEV3mTo12pW_4jyb2Jh2N4MI5yKjaz5nCuItGtWo4gpcRu7xMqiWVVG-4ypsZYLR4oy8RsvFZ2WnYbQ0n-dUUkrRKENTSo3JYhcJoNgLrWi2kirHFB3ueJcgIgU0Ocnq2SUeYhI1g/s320/Square%20black%20four%204x4(4).jpg" width="320" /></a></b></span></div><span style="color: red;"><b>Kaş’tan Ne Alınır?</b></span><p></p><p>Kaş hediyelik dükkanları ve kendine özgü butikleri ile meşhur. Ailenize, sevdiklerinize akşamları sokak aralarında kurulan tezgahlardan küpe, kolye vb. rengarenk takılar alabilir, deniz turizmi nedeniyle ihtiyacınız olan veya hatıra olarak alıp, deniz tatillerinizde kullanabileceğiniz peştemal, deniz havlusu, deniz çantası, deniz kıyafeti veya şortu, plaj elbisesi gibi giysiler alabilir, özgün butiklerinden yine takı, hediyelik eşya ve ham ketenden yapılan yazlık elbiseler satın alabilirsiniz. Ayrıca yöreden çıkan ürünleri satan yerel kadınlardan bal, reçel, dönemin meyve&sebzelerini ya da otlarını satın alabilirsiniz. Butiklerin biraz pahalı olduğunu söyleyebilirim.</p><p><span style="color: red;"><b><br /></b></span></p><p><span style="color: red;"><b>Kaş’ta Nerede Kalınır?</b></span></p><p><span></span></p><div class="separator" style="clear: both; color: red; text-align: center;"><span><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8K3T5KBk1O_6Gbvn3e3TZCS0RUID77fZ3-lSqa4FefKN-YGBZVg2RbVJCObbGAwEdlbGdYJIfGeZDbeEWJjMK_SNs_ISCcbRzRdzBlQgKKYXNpnu6fWwmTKjcR-FJK2Sj4TSAUvSZE95kuTpyxWiz-2ZIw8wQowk05HvFPgdjJEs8HF6qTCTXjQQGKw/s4000/Ka%C5%9F%20otel.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="3000" data-original-width="4000" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8K3T5KBk1O_6Gbvn3e3TZCS0RUID77fZ3-lSqa4FefKN-YGBZVg2RbVJCObbGAwEdlbGdYJIfGeZDbeEWJjMK_SNs_ISCcbRzRdzBlQgKKYXNpnu6fWwmTKjcR-FJK2Sj4TSAUvSZE95kuTpyxWiz-2ZIw8wQowk05HvFPgdjJEs8HF6qTCTXjQQGKw/s320/Ka%C5%9F%20otel.jpg" width="320" /></a></span></div><span>Kaş merkez oteller bakımından oldukça zengin. Daha çok butik otel, aile pansiyonu, apart otellerle çevrili olması yanı sıra Kaş şehir merkezi üzerinde konumlanan Kaş villalarında konaklamak da oldukça popüler. Kaş'ta 5-6 arkadaş olarak büyük villa kiralamak son yılların vazgeçilmez bir kuralı gibi. Kaş villalarının geceliği genellikle 2000 TL'den başlıyor., kimisini önünde sonsuzluk havuzu var. Bu villalar Kaş tepelerinde konumlandığı için kaş merkeze ulaşım biraz sıkıntılı olabilir. Merkezdeki butik otellerde veya pansiyonlarda ise gecelik ücretler verdiği hizmete göre değişiyor. Yüksek sezon olduğu için şu an Kaş otelleri geceliği 700-2.500 TL arasında değişiyor. Biz nerede kaldık diye merak ediyorsanız hemen kaş merkez girişinde, otogara yakın olan Kaş Çobanoğlu Otel'de kaldık. Aileler tarafından daha çok tercih edilen otel aile pansiyonu havasında. Büyük beklentileri olmayan temiz, düzgün, kahvaltı dahil merkezde kalacak yere ihtiyacı olanlar için tavsiye ederim. Biz kaldığımızda geceliği 1000 TL civarında idi. Bu rakamlar sezon ortası, hafta sonu olması, bayram günlerine göre tüm Kaş'ta değişiklik gösteriyor.</span><p></p><p>Velhasıl güzel bir 5 günü geride bırakarak Türkiye'de görmeyi istediğim bir yerin daha üzerini çizmenin mutluluğunu yaşıyorum. Mutlaka Ekim aylarında tekrar gelip, yapmak istediğim Kaş aktivitelerini yapacağıma dair Kaş ile serin havalar için sözleştik</p>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0Kaş, Andifli, 07580 Kaş/Antalya, Türkiye36.199913 29.639557.8896791638211567 -5.5167 64.510146836178848 64.7958tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-83804191522543013522022-04-06T06:42:00.058-07:002022-06-12T14:14:14.121-07:00Trabzon Gezi Rehberi<p><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Yarı Karadenizli bir birey olarak Trabzon Gezi Rehberi'nin blogta olmamasını daha fazla içime sindiremedim v güncel bir Trabzon Gezi Rehberi hazırlamak istedim. Hem bildiğim eski bilgileri tazeledim, hem de güncel bilgilerle gezilecek yerleri şöyle bir elden geçireyim istedim.</span></p><p style="border: 0px; color: #434d51; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: inherit; margin: 15px 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="font-family: arial;">Şimdi gelin bu yazıda Trabzon'da ne yapılır? Trabzon'da Nerelere gitmeli? Trabzon'da nerede kalmalı? Trabzon'un güzel yemekleri nelerdir? Trabzon'dan ne alınır? gibi soruların cevaplarını detaylı olarak bu yazıda bulabilirsiniz. Hazırsanız, Trabzon keşfine başlıyoruz!</span></p><h3 style="border: 0px; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: 26px; margin: 15px 0px; padding: 0px; text-align: left; vertical-align: baseline;"><span style="color: red; font-family: arial; font-size: medium;"><u>Trabzon Gezilecek Yerler</u></span></h3><h3 style="border: 0px; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: 22px; margin: 15px 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="color: #800180; font-family: arial; font-size: small;"><u>Sümela Manastırı</u></span></h3><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Maçka ilçesinin Altındere Vadisi sınırları içerisinde bulunan, 1. yy'da inşa edildiği varsayılan bir dini yapı Sümela Manastırı. Hala o yamaca nasıl inşa edildiği merak konusu... Kayalıklar arasında sizi selamlayan Manastır, yıllardır restorasyon sürecinde olması nedeniyle bazı bölümleri kapalı olarak ziyarete açıktı. Geçtiğimiz yıl restorasyonlar tamamlanınca artık manastırın büyük bir kısmı ziyaret edilebilir hale geldi. Kapadokya kiliseleri stiline sahip olması nedeniyle muhteşem freskleri var. Her ne kadar bölgedeki halk tarafından zamanında bu freskler zarar görse de, restorasyon sırasında bu zararlar telafi edilmeye çalışılmış.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span style="font-family: arial;"><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51;">Sümela Manastırı'na nasıl gidilir diye sorarsanız ya özel aracınızla gidebilirsiniz ya da Trabzon merkezde bulunan turizm ofislerinden günlük tur paketi satın alarak Sümela Manastırı'na çıkabileceğinizi söyleyebiliriz. </span><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51;">Sümela Manastırı'nda müzekart geçerli, müzekartı olmayanlar için giriş ücreti </span><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="border: 0px; color: #434d51; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">75 TL</span><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51;">.</span></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><b><br /></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><u><b>Trabzon Ayasofya Camii</b></u></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Trabzon'un Ayasofya mahallesinde bulunan, 1250 ile 1260 yılları arasında yaptırılan Ayasofya, önce kilise olarak inşa edilmiş. 1584 yılından itibaren ise camiye dönüştürülmüş. Geç Bizans dönemi mimarisine sahip olan Ayasofya, 1964 yılında müze halini alarak ziyaretçilere kapılarını açmıştır. 2013 yılından itibaren ise ufak bir bölümü ile tekrar Camii görevini yerine getirmeye başlamış ve günümüzde camii aktif olarak kullanılmaktadır.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><u><b><br /></b></u></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;">Trabzon Kalesi</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Trabzon'un en tarihi mahallesi Ortahisar'da yer alan Trabzon Kalesi, günümüze kadar korunarak gelen ender yapılardan birisi. Trabzon'un meşhur Tabakhane vadisi içerisinde yer alan Kale, kayaların üzerine yapılmıştır. Merkez konumda olması sebebiyle rahatlıkla ulaşabileceğiz bir ziyaret noktası.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u><br /></u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u>Trabzon Bakırcılar Çarşısı</u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Türkiye'de hemen hemen her ilde yer alan bakırcılar çarşısı Trabzon'da da mevcut. Tarih boyunca bölgede yer alan bakır madenlerinden çıkarılan bakırın kullanılması nedeniyle birbirinden güzel el işi bakır ürünler ortaya çıkıyor.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u>Hamsiköy</u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Zigana Dağı eteklerinde, 1300 metre rakımda bulunan Hamsiköy'ün, günümüzdeki önemi leziz bir sütlaca sahip olması. Sulu bir kıvama sahip olması ve doğal ortamda yetişen ineklerin sütü kullanılarak yapılması nedeniyle, Hamsiköy sütlacının tadı oldukça leziz. Bulunduğu konum nedeniyle ayrıca trekking sevdalıları tarafından da tercih edilen bir bölge, Hamsiköy.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u>Trabzon Uzungöl</u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Trabzon'un Of ilçesinde bulunan, eskiden şahane bir doğa içerisinde huzur bulabileceğiniz bir göl iken, son 15 yıllık bir dönemde içler acısı hale gelen bir doğa katliam yeri, Uzungöl. Sanki tüm oteller, restoranlar ordayken "şuraya da bir yapay göl yapıverelim" demişlercesine bir hal alan bölgeye aslında gitmeseniz de olur. Yine de en güzel görülecek yer göl kenarı kısmı değil, tepede bulunan seyir terası.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u>Trabzon Atatürk Köşkü</u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Trabzon denilince ziyaret edilmesi gereken bir müze, Trabzon Atatürk Köşkü. Yemyeşil bir tepede, bembeyaz ve sade bir mimarisiyle göz dolduran köşk, 1890 yılında Kostantin Kabayanidis tarafından yazlık olarak yaptırılmış. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Trabzon ziyaretlerinde genelde bu köşkte kaldığı için ve ölümünden bir yıl önce vasiyetini de burada yazdığı için tarihi açıdan önemli bir köşk. Buraya toplu taşıma ile kolayca merkezden gelebilirsiniz. Gelmişken güzelim bahçesini mutlaka gezmeden, dönmeyin.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><b><br /></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><u><b>Trabzon Boztepe</b></u></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Eskiden insanların yaz akşamlarında biraz serinlemek amacıyla ailecek gittikleri, çay bahçelerinde saatlerini geçirdikleri ve mesire alanlarında pikniklerini yaptıkları, Trabzon manzarasına karşı çaylarını yudumladıkları Trabzonun semtleri içerisinde en popüler olan Boztepe, son 10 yıl içerisinde büyük bir değişime uğradı. Dönüşüm içerisinde yer alan Boztepe'de şu an ev dışında pek bir şey yok gibi ama ufak bir alanda kalan çay bahçelerine çıkıp, manzaraya karşı çay içmenizi yine de tavsiye ederiz.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u><br /></u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u>Hıdırnebi Yaylası</u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Merkezden rahatlıkla gidebileceğiniz kolaylıkta ve yakınlıkta bir yayla, Hıdırnebi. Bölgede yer alan piknik alanlarını kullanabilir, bungalov otellerde konaklama yapabilirsiniz. Manzarası ise hava açık olduğunda muhteşem. Son dönemlerde turistik olması nedeniyle yaz aylarında özellikle bir hayli kalabalık bir yayla.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #800180; font-family: arial;"><b><u>Akçaabat - Ortamahalle</u></b></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Merkezden minibüslerle çok rahat ulaşabileceğiniz Akçaabat, Osmanlı döneminden kalan güzel ve tarihi konakları ile meşhur bir bölge. 1988 yılında Sit alanı ilan edilmesi nedeniyle, mistik ve fotojenik görüntüsünü hala koruyor. Buraya adeta Doğu Karadeniz'in Safranbolu'su desek, abartmış olmayız.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: red; font-family: arial; font-size: medium;"><u><b><br /></b></u></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: red; font-family: arial; font-size: medium;"><u><b>Trabzon'da Ne Yenir?</b></u></span></div><div><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;">Karadeniz'in kısıtlı mutfağında çok güzel lezzetler bulunmakta. Trabzon'a gelmişken mutlaka denemeniz gereken lezzetler; Tarihi Kalkanoğlu Pilavcısı'nda Tereyağlı Pilav, her köşe başında bulacağınız Trabzon sokak simidi, Trabzon merkezde yer alan tarihi helvacılarda Beton Helva, Akçaabat'ta köfte, Herhangi bir yerde kahvaltı niyetine Kuymak, Rüştü'nün fırınında özellikle sabah kahvaltısında Peynirli veya Kıymalı olarak tabir edilen ağır ve bol tereyağlı Trabzon Pide, Akçay Döner'de Trabzon Döner, Tatlı olarak Nejla Hanım'da Laz Böreği, Hamsiköy'de sütlaç, Bir de sahil şehrindesiniz tabi ki Balık yemeden dönmek olmaz! Son olarak evinize dönerken meşhur Vakfıkebir ekmeğinden alabilirsiniz.</span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span style="font-family: arial;"><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: red; font-size: medium;"><b><u>Trabzon'a Ne Zaman Gidilir?</u></b></span><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51;"><br /></span><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51;">Karadeniz'de Karasal iklim hakim olduğu için yaz mevsimi en fazla 30 derecelerde, kış mevsimi ise genel olarak karlı ve soğuk geçmektedir. Trabzon hava durumu söz konusu olduğunda her dönem bölgede yağmur yağma özelliği nedeniyle de aslında her mevsim gidilebilecek bir iklime sahiptir. Bu nedenle bir mevsim belirlemek doğru olmaz. Siz Trabzon'u hangi mevsimde görmek isterseniz, planınızı ona göre yapmalısınız. Yaz aylarında serin yaylalarda, köylerde olmak isteyebilirsiniz ya da kış mevsiminde gidip Sümela'yı karlar altında da görmek isteyebilirsiniz. Tercih sizin, bizce her mevsim güzel.</span></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51; font-family: arial;"><br /></span></div><div><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: red; font-family: arial; font-size: medium;"><b><u>Trabzon'a Nasıl Gidilir?</u></b></span></div><div><span style="font-family: arial;"><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="border: 0px; color: #434d51; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Karayolu ile ulaşım:</span><span face="Arial, Tahoma, sans-serif" style="color: #434d51;"> Birçok şehirden otobüs firmalarının Trabzon seferleri ile Trabzon'a ulaşabilirsiniz. Trabzon Otogarı şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alıyor.</span></span><p style="border: 0px; color: #434d51; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: inherit; margin: 15px 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="font-family: arial;"><span style="border: 0px; font-stretch: inherit; font-style: inherit; font-variant: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Havayolu ile ulaşım:</span> Birçok firmanın her gün Trabzon'a uçuşları mevcut. Özellikle Rize'de havalimanı olmaması sebebiyle, yaz ve kış turizminde Trabzon havalimanı yoğun olarak kullanılıyor. Trabzon Havalimanı oldukça küçük bir havalimanı ve şehir merkezine uzaklığı ise sadece 6 km. Özel aracınız yoksa şehir merkezinden kalkan minibüslerle havalimanına rahatlıkla ulaşabilir ya da tam tersi yönde, havalimanı önünden geçen minibüslerle şehir merkezine rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Havalimanına veya şehir merkezine Havaş otobüsleri ile de ulaşmak mümkün.</span></p><p style="border: 0px; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: inherit; margin: 15px 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="font-family: arial;"><b><u><span style="color: red;">Trabzon'da Nerede Kalınır?</span></u></b></span></p><p style="border: 0px; color: #434d51; font-stretch: inherit; font-variant-east-asian: inherit; font-variant-numeric: inherit; line-height: inherit; margin: 15px 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="font-family: arial;">Her yeri gezebileceğiniz ve her yere kolaylıkla ulaşabileceğiniz yer olarak Trabzon şehir merkezini kesinlikle tavsiye ederim. Herkese hitap edecek otel veya pansiyon vari işletme mevcut. Eski şehir merkezi bölgesindeki otellere bakarak, Trabzon seyahatinizde konaklayacağınız oteli seçebilirsiniz.</span></p></div>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-81097807910236905872021-01-02T04:52:00.001-08:002021-01-05T03:14:32.977-08:00Güney Amerika Kıtası Hazırlık Rehberi<p> Bu yazı Güney Amerika kıtasına uzun dönemli seyahat etmek isteyen, yıllardır kıtada olmanın hayalini kuran ama nereden ve nasıl başlayacağını bilemeyen, ya da yola çıkma kararını vermiş ama hazırlık aşamasında gözden kaçırılabilecek şeyleri detaylıca araştıranlar için gelsin. Ek olarak başka bir ülke/kıtaya uzun süreli seyahatler öncesinde de atlanmaması gereken konuları önemli başlıklar altında toplayacağım. </p><p>Hazırsanız, başlıyorum!</p><p style="text-align: center;"><u><b><span style="color: #38761d;">HAZIRLIK AŞAMASI</span></b></u></p><p style="text-align: center;"><u><b><span style="color: #38761d;"><br /></span></b></u></p><p><u><span style="color: red;"><b></b></span></u></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><u><span style="color: red;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvAUPUbjZR_gz-IGITPcWtHsc26Ip1-RcpazClAlBtlXreJOYacEBRzYGnFfGXkFysHi1-c2BFoAhzsQOtD_trBCoBFSdEFSK-J4p0fSWTU8G4hoYBg1lvB7br-bd9zHgbTE4SHBE6LomA/s1494/belize-g%25C3%25BCney-amerika-haritas%25C4%25B1.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1494" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvAUPUbjZR_gz-IGITPcWtHsc26Ip1-RcpazClAlBtlXreJOYacEBRzYGnFfGXkFysHi1-c2BFoAhzsQOtD_trBCoBFSdEFSK-J4p0fSWTU8G4hoYBg1lvB7br-bd9zHgbTE4SHBE6LomA/w321-h400/belize-g%25C3%25BCney-amerika-haritas%25C4%25B1.jpg" width="321" /></a></b></span></u></div><u><span style="color: red;"><b>1-Güney Amerika Rotası planlamak</b></span></u><p></p><p>Öncelikle seyahati planlarken nereden başlayıp, nerede bitireceğinize karar vermeniz gerekiyor. Çünkü bu plana göre seyahati gerçekleştirmenin ilk kuralı tek yön/çift yönlü uçak biletini satın almak olacak!</p><p>Planı yaparken iki önemli konu var. Birincisi yola çıktığınız/çıkacağınız mevsimde gezeceğiniz bölgelerin durumu ve ülkelerin hem iklimsel, hem siyasi, hem de resmi/ulusal tatil gibi hangi koşullarda olacağı. Siyasi diyorum çünkü bu durum bu kıta için çok önemli. Her daim ülkelerde yürüyüşler, protestolar, yol kapamalar, olaylar oluyor. Bu da sizin planlarınızı etkiliyor. </p><p>İkincisi ise ucuz uçak bileti bulmak. Çünkü bazen bulduğunuz uygun uçak bileti yönünüzü belirleyici etmen oluyor ki bizim öyle oldu.</p><p>Gelelim iklim koşullarına. Güney Amerika'da aslında iki mevsim var. Yüksek rakımlar (4.000 küsür metrelerde kar da var tabi) haricinde durum böyle... Aslında kıtayı yağmurlu ve yağmursuz sezon diye ikiye ayırabiliriz.Eylül ayında yola çıkmakla Mayıs ayında yola çıkmak çok çok farklı durumlar. Örneğin Peru'da Macchu Picchu'ya çıkmak için Haziran-Kasım ayları arası daha uygunken, Amazonlara gitmek istiyorsanız Aralık-Ocak ayları, Patagonya için Ocak-Nisan ayları daha uygun... Yani ne önceliğinizde ise aslında yola çıkma zamanınızı ona göre ayarlamanız gerekiyor. Mesela Brezilya'daki Rio karnavalını görmek istiyorsanız Şubat'ta mutlaka Brezilya'da olmanız gerekiyor. O zaman planı ona göre şekillendirmeniz lazım. Biz kendi şartlarımız nedeniyle Kasım ayında yola çıktık. Biraz daha erken ayarlayabilseydik evlilik işlerini Eylül gibi yola çıkmak daha güzel olacaktı... Kasım'da yola çıktığımız için biz kabaca bir plan yapıp yolda gitmek istediğimiz yerlere göre bekleme yapacaktık veya ilerleyecektik. </p><p><span style="color: #0b5394;">Planımız:</span></p><p>1-Kolombiya--Kasım</p><p>2-Brezilya--Aralık</p><p>3-Arjantin-Ocak</p><p>4-Şili-Ocak</p><p>5-Tekrar Arjantin-Şubat</p><p>6-Tekrar Şili-Şubat</p><p>7-Bolivya-Mart</p><p>(Gerçekleşen kısım)</p><p>---------------------</p><p>(Hayaller)</p><p>8-Peru-Mart&Nisan&Mayıs</p><p>9-Ekvador-Haziran</p><p>Rotayı Kutsal kitap gibi görülen Lonely Planet, yerli&yabancı blog yazıları, giden arkadaşlarımın tavsiyeleri, kaldığımız bazı hostellerde olan ve Lonely Planet'a göre daha iyi olan Moon Rehberleri ve yolda tanıştığımız insanların tavsiyeleri sayesinde oluşturduk. Zaten kabaca bir plan oluşturmanız yeterli. Yolda ve gittiğiniz yerlerde duruma göre rotanızı detaylandırabilirsiniz.</p><p><u><span style="color: #cc0000;"><b>Dip Not:</b> </span></u>Surinam, French Ginesi, Guyana hem pahalı hem de gerçekten çok da görülecek çekici noktaları olmadığı için biz plana dahi almadık. Venezuela bildiğiniz üzere hem siyasi hem de ekonomik olarak karışık o yüzden orayı da plana dahil etmedik. Paraguay'a gidip gitmemeye yolda karar veririz dedik. Ama bizi cezbeden bir tarafı olmadığı için bizim için hem para hem de zaman kaybı olacaktı o yüzden yoldayken de plana dahil etmedik.</p><p>Bana sorarsanız Eylül ayında yola çıkmak çok isabetli bir karar olacaktır.</p><p><span style="color: red;"><u><b>2-Uçak Bileti almak (Tek yön!)</b></u></span></p><p><span style="color: #800180;"><i><b>a)Avrupa üzerinden</b></i></span></p><p><span style="color: #660000;">Artısı--> </span>Öncelikle kıtaya uygun yollarla gitmek istiyorsanız Avrupa üzerinden en az 2 aktarmayla gitmeniz gerekiyor. Para sorun değilse THY'nin Arjantin ve Brezilya'ya direk uçuşları da mevcut. Genel olarak Türkiye'den uygun bilet fiyatları Avrupa üzerinden Brezilya'ya oluyor. Ama gideceğiniz mevsime göre sürekli farklı ülkelerden bakmanızda fayda var. Ben Kasım ayı için baktığımda aktarmalı olarak Kolombiya ve Brezilya uçuşları daha uygundu. Avrupa üzerinden gitmenin avantajı hem uçuş bol hem de farklı kombinasyonlarla uygun uçuş karşınıza çıkabiliyor. 3-4 aktarmayla giden çok arkadaşım var.</p><p><span style="color: #660000;">Eksisi--></span>Aktarma yapacağınız bazı Avrupa ülkelerinin transit vize istemesi... O yüzden siz, hava yolları uçuşlarını gösteren ekranlarda aktarmalı uçuşlara baktığınızda mutlaka aktarma yapan ülke/ülkelerin transit vize isteyip/istemediklerinden emin olun. Emin değilseniz hava yolu firması veya ilgili ülkelerin konsolosluklarına sorabilirsiniz. Bu hatayı yapan çok insan oluyor aman dikkat diyeyim! Daha İstanbul'dan uçağa binemeden tüm biletleri yanmış oluyor. (Aynı durum dönüş uçuşu için de geçerli tabi) Ayrıca bağlantılı uçuş veya yolcu sorumluluğunda aktarma durumlarını göz önünde bulundurarak biletinizi almanızı tavsiye ederim. Bu adımda bagaj konusu da çok önemli...</p><p><span style="color: #674ea7;"><b><i>b) A.B.D. üzerinden</i></b></span></p><p><span style="color: #660000;">Artısı--> </span>A.B.D. üzerinden gitmenin artısı kesinlikle daha uygun ve daha çok uçuş seçeneği ile uçak bileti bulabilmek. A.B.D. ile Güney Amerika'nın bir çok ülkesine ve bir çok şehrine uyguna ve çok fazla uçuş bulabilirsiniz.</p><p><span style="color: #660000;">Eksisi--> </span>Tabi ki A.B.D. vizesi almak! A.B.D.'ye girebilmek için ya da uçuşunuz transit olsa dahil A.B.D. vize istiyor. Bunun yanında bir de vize almanız ülkeye gireceğiniz anlamına gelmiyor. A.B.D. gümrük polisi 11 Eylül olaylarından sonra hava limanlarındaki güvenlik tedbirlerini arttırdığı için maalesef ince eleyip sık dokuyor. Genelde girişte yabancı iseniz sizi sorguya tutuyorlar. Neden geldiğinizi, ne yapacağınızı, kaç gün kalacağınızı, planlarınızı, kendinizi, ne iş yaptığınızı anlatmak ve kanıtlamak durumundasınız. Biz yarım saat boyunca sorgulandık ama şansımıza çok tatlı latino bir polis kız çıktı. Sohbet havasında geçti sorgu odasındaki dakikalarımız. Hatta bize bazı tüyolar verdi :) </p><p><b><u><span style="color: #cc0000;">Dip Not:</span> </u></b> A.B.D. vizesi için Ankara ve İstanbul'daki A.B.D. konsoloslukları sitelerinden online randevu alınarak ilk adım gerçekleşiyor. Öncelikle online başvuru formunu doldurarak, size sorulan sorulara doğru cevaplar vererek ve başvuru sonunda vize ücretini online ödeyerek randevu gerçekleşiyor. A.B.D. üzerinden gitmeye karar verirseniz, yolculuğunuzdan en az 1-2 ay önce başvurmanızda fayda var, konsolosluklar oldukça yoğun. A.B.D. vizesi başvurusu Shengen ülkelerindeki başvuru gibi değil. Aslında A.B.D. uçak biletinizle, konaklama belgelerinizle ilgilenmiyor. Siz kişisel bilgilerinizle başvuru yaptığınızda onlar online olarak sizinle ilgili tüm güvenlik ve kişisel bilgilere ulaşıyor. Randevu günü konsolosluğa gittiğinizde aslında vizenizin çıkıp, çıkmayacağı çok önceden belli. Bazı durumlarda soru sorabiliyor yetkililer ama 2-3 dakika için de sonucu size söylüyorlar. O yüzden uçak bileti satın almayıp, ücretsiz olarak bazı sitelerden rezervasyon çıktısı alarak bileti ibraz edebilirsiniz ne olur ne olmaz diye. Biz de randevudan hiç bir belge istenmedi. Neden gittiğimiz soruldu, daha önce hangi ülkelere gittiğimiz soruldu ve 2 dk içinde ''Vizeniz onaylanmıştır'' dendi.</p><p>Biz her iki opsiyonun artı ve eksilerini değerlendirerek A.B.D. üzerinden gitmenin daha mantıklı olduğunu gördük. İkimiz de hazır son işlerinde çalışıyorken, sicilimiz düzgünken, bir çok ülkeye giriş/çıkış yapmışken, sigortalı çalışanken ayrıca Avrupa üzerinden gidiş ücreti ile ABD üzerinden gidiş ücreti tüm maliyetler dahil edildiğinde daha uygunken, ek olarak New York şehrini de neden görmeyelim dedik ve New York üzerinden Güney Amerika biletimizi almış olduk.</p><p><span style="color: #990000;">Rotamız:</span></p><p>İST-Kiev-New York--> Ukrayna Havayolları (Kötü bir uçakla gittik ama söz konusu bütçe olunca katlandık)</p><p>New York-6 gün gezmece</p><p>New York-Cartagena/Kolombiya</p><p>Ne zaman uçak bileti alınır sorusuna bir cevabım yok çünkü 6 ay önceden alsanız bazen 2-3 ay kala daha uygun bir bilet bile çıkabiliyor o yüzden tavsiyem 5-6 ay öncesinden bir iki ay bilet fiyatlarını gözlemleyip, almanız.</p><p><u style="color: red;"><b>3-Güney Amerika ülkeleri vize istiyor mu?</b></u></p><p>Bu kıtaya adım atmanın güzelliği hiç bir ülke (Surinam'dan emin değilim) Türk vatandaşlarından vize istememesi. Hemen hemen tüm ülkelerde giriş tarihi itibariyle 90 gün boyunca vize olmadan gezebiliyorsunuz. Daha fazla kalmak istiyorsanız ilgili ülkeden bir çıkış yapıp, tekrar girmeniz gerekiyor.</p><p><span style="color: red;"><u><b>Dip not:</b> </u></span>Bolivya'ya karadan girecekseniz örneğin sınırda sadece 30 gün veriyorlar. Sonrasında sizin yabancılar ofisine gidip uzatmanız gerekiyor.</p><p><u><span style="color: red;"><b>4-Pasaport</b></span></u></p><p>Geçerli bir pasaportunuzun olması gerekiyor. Bitiş tarihine 1 sene vs. kalmış bir pasaportla bence gitmeyin. Şöyle en azından 2 yıllık bir pasaportunuz olsun.</p><p><b><u><span style="color: red;">Dip Not: </span></u></b>Benim gibi yeni evlenen ve soyadı değişen kadınlar için önerim mutlaka yeni pasaport almanız. Çünkü benim de daha önce okuduğum bloglarda bir şekilde soyisim nedeniyle hep sorunlar yaşadıkları idi. Sadece defter bedeli vererek yeni bir pasaport alabilirsiniz. İşlem zaten 1-2 gün içinde hallediliyor. Önceden almış olduğunuz bir bilet varsa problem değil, yanınızda Evlilik cüzdanınızı taşıdığınız takdirde sorun olmuyor.</p><p><span style="color: red;"><b><u>5-Sağlık sigortası yaptırmak gerekir mi?</u></b></span></p><p>Biz Sağlık sigortası konusunu ciddi şekilde araştırdık. Hani Shengen vizesine başvururken yaptırdığımız klasik sigortadan farklı bir şey yaptıralım mı, başımıza bir şey gelirse ne yapacağız şeklindeki düşüncelerimiz sonrası yaptığımız araştırmalarda ciddi ve kapsamlı bir sağlık sigortasının bize pahalıya patlayacağını gördük ve vazgeçtik (Yaklaşık aylık 5000-7000 TL) 6 aylık normal Tüm dünyada geçerli olan standard bir sağlık sigortası yaptırarak, allaha emanet yola çıktık :) Çok şükür başımıza bir şey gelmedi...</p><p><u><span style="color: red;"><b>6-Aşı durumları</b></span></u></p><p>Güney Amerika'ya gitmeden önce olmanız gereken tek aşı<span style="color: #660000;"> <u>Sarıhumma. </u></span>Bu aşı sizi hiç alışkın olmadığınız o coğrafyaya özel sivrisineklerden bulaşan hastalıklardan koruyor. Seyahatinizden yaklaşık 10 gün kadar önce olmanız gerekiyor ki koruyuculuğu başlasın. O yüzden bu aşı için randevunuzu mutlaka seyahatinizden en az 10-15 gün önce almakta yarar var. Hemen hemen her ilçede bulunan Seyahat Sağlığı kurumlarından randevu alabilirsiniz. Size bir aşı kartı da veriliyor, bunu seyahatiniz boyunca yanınızdan ayırmamanız tavsiye ediliyor. (Eskiden bazı ülke girişlerinde veya Amazonlara seyahat ederken girişte soruluyormuş ama bize hiç bir yerde sorulmadı) Daha önceden bu aşıyı olduysanız tekrar olmanıza gerek yok. Ücretsiz olarak bu aşıyı olabilirsiniz.</p><p>Detaylı bilgi: https://www.seyahatsagligi.gov.tr/site/asilar</p><p>Bir de doktor bize Tetanoz aşısı önerdi fakat zamanımız olmadığı için yaptıramadık. Seyahat öncesi mutlaka araştırın, güncellemeler olabilir, yeni aşılar da gerekebilir.</p><p><span style="color: red;"><b><u>7-Kredi Kartı/Banka kartı/Para Pul durumları</u></b></span></p><p>Geldik en önemli konuya. Biz yine gitmeden önce okuduğumuz yerli bloglarla bu konuyu ince eleyip, sık dokuduk. İnsanlar neler öneriyor, başlarına neler gelmiş, biz neyi yapalım/neyi yapmayalım diye epey düşündük. Her ne kadar hazırlıklı gidelim desekte, yoldayken de öğrendiğiniz acı tecrübeler oldu.</p><p>*Öncelikle kıtada her ülkenin kendi para birimi mevcut. USD ile ödeme kabul eden yerler/ülkeler var fakat genelde kazıklamaya çalışıyorlar. O yüzden her ülkeye girişte para çevireceğinizi bilin ve ilgili ülkede ilgili para birimini harcamaya özen gösterin. İçlerinde sadece Ekvador'un resmi para birimi USD.</p><p>* Önereceğim ilk şey kişi başı en az iki banka kartı, iki kredi kartı ile yola çıkmanız. Tabi farklı bankalar olmasında fayda var. Çalınma/para çekerken kartın yutulması/kaybolma/bazı bankalarda para çekerken bir kartı kabul etmemesi gibi durumlar için özellikle. Ayrıca birinin Visa, birinin Master kart olmasına dikkat edin çünkü bazı yerlerde her ikisi de geçmiyor (örneğin Arjantin'de çok sık karşılaştığımız bir durumdu)</p><p>*Yurtdışı atmlerde her yaptığınız işlemde bankalar (hem trdeki hem yurtdışındaki) komisyon alacağı için hangi bankadan kart çıkarılması gerektiğinin de önemi yüksek. Yine yaptığımız araştırmalarda TEB ve Akbank'ın bu konuda en iyi alternatif olduğunu gördük. TEB yabancı ortaklı olduğu için bir çok ülkedeki banka ile anlaşması var ve Güney Amerika'da bazı ülkelerde KOMİSYONSUZ para çekebiliyorsunuz. Akbank ise sabit 3 USD alıyordu bir çok banka ile kıyaslandığında çok iyi bir rakam. Siz yine de yurtdışına çıkmadan önce her bankayı araştırın, bu bilgiler sürekli değişebiliyor.</p><p>Teb'in Yurtdışındaki ortakları için <a href="https://www.teb.com.tr/sizin-icin/yurtdisi-atm-kullanimi/?keyword=yurtdisi%20para%20cekimi" target="_blank">link</a> bırakıyorum. Ayrıca aşağıda bu kıtada komisyon ücreti veya kesinti olmadan para çekebileceğiniz ülke/bankalar;</p><p><b style="border: 0px; color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px; margin: 0px; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Fransız Guyanası</b><span style="color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px;"> BNP Paribas Guyane</span></p><p><b style="border: 0px; color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px; margin: 0px; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Guyana </b><span style="color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px;">Scotiabank</span></p><p><b style="border: 0px; color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px; margin: 0px; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Şili </b><span style="color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px;">Scotiabank</span></p><p><b style="border: 0px; color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px; margin: 0px; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Peru</b><span style="color: #333333; font-family: arial; font-size: 12px;"> Scotiabank</span></p><p>*Eğer gitmeden önce biriktirebiliyorsanız paranızı USD olarak biriktirip, kıtaya gitmekte fayda var. Çünkü kıtada USD ve EUR değerli ve harcama yaparken her ülkenin kendi para birimine çevirmeniz gerektiği için USD'den o ülke para birimine çevirmekle, TL'den o ülkenin para birimine çevirmek arasında epey değer farkı var. Biz bir yıl boyunca USD biriktirdik ve en son gitmeden önce elimizde olan TL'yi de USD'ye çevirip Döviz hesabımıza yatırıp, gittik. TL hesabımda da bir miktar para vardı tabi. O yüzden TL hesabı yanında bir de USD/EUR hesabı tanımlatıp, Ana hesap olarak döviz hesabınızı tanıtmanız gerekiyor. Ayrıca kartlarınızı yurtdışı kullanıma açtırmayı unutmayın.</p><p>Elinizde Türk Lirası varken döviz bürosuna gidip ilgili ülkenin para birimine maalesef dönüştüremiyorsunuz. USD veya EUR yanında bir kaç yabancı döviz kabul ediyorlar. Eğer sadece Türk lira hesabınızla gidiyorsanız o zaman döviz büroları yerine atmlerden ilgili ülkenin para birimini çekeceksiniz. Bu da dediğim gibi epey değer kaybı demek oluyor. Ama USD biriktiremiyorsanız, başka çare de yok...</p><p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjTSDS97ao1lmbN80XnreecVNsUin-g6hLbVeKa9UNj8moKVdHpJp5eweK-d0yHLtkigbUfREQEEdknlLvDu7zQuv0iYrYw7wlxpYRWXtXEff9_PrCvkF88c_OJJruNt6KkoHcKzyE_wihF/s840/DSC_1027.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="840" data-original-width="630" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjTSDS97ao1lmbN80XnreecVNsUin-g6hLbVeKa9UNj8moKVdHpJp5eweK-d0yHLtkigbUfREQEEdknlLvDu7zQuv0iYrYw7wlxpYRWXtXEff9_PrCvkF88c_OJJruNt6KkoHcKzyE_wihF/s320/DSC_1027.JPG" /></a></div>*Nakit para taşımak ile ilgili önerim ise biz ilk iki ay bizi idare edecek kadar nakit USD ile gittik kıtaya. Bilseydik biraz daha alırdık yanımıza çünkü Arjantin'e geldiğimizde nakit paramız bitmek üzereydi ve Arjantin'de çoğu yerde kredi kartı geçmediği ve nakit ihtiyacı daha fazla olduğu için, Arjantin bankaları da devülasyon nedeniyle inanılmaz komisyonlar aldığı için biz orada nakitsiz kaldık ve bir an önce ülkeyi terketme yolları aradık. O yüzden yola çıkarken bir miktar nakit para mutlaka yanınızda taşımanızı tavsiye ederim. Güvenli yerlerde parayı bölerek taşıyın mutlaka.<p></p><p>*Bazı ülkelerde Kredi kartı ile alışveriş etmek nakit para harcamaktan daha tasarruflu oluyor. O yüzden bir kaç harcama yapıp, ilgili bankanın kuruna bakarak, nakitte bozdurduğunuzda ne kadar kur farklı oluyor görmek lazım. Sürekli bu kıyaslamaları yaparak gezdik biz :)</p><p>*USD/EUR hesabınız var ve bu şekilde harcama yapmayı planlıyorsanız, Kredi kartı ekstrelerinizi de TL'den dövize çevirmenizde fayda var. Banka boşuna kurdan da sizi kazıklamasın.</p><p>*Bir ülkeden bir diğer ülkeye geçiyorsanız ve elinizde çıkış yapacağınız ülkenin parası epey kaldıysa, çıkmadan önce mutlaka bozdurun. Geçeceğiniz diğer ülkede daha düşük kurdan bozabiliyorlar. Bu arada her ülkede her ülkenin para birimini bozdurabiliyorsunuz ama dediğim gibi epey düşük kurlarla bozuyorlar o yüzden elinizde minimum para kalacak şekilde bir ülkeyi terketmenizde fayda var.</p><p><span style="color: red;">Yani toparlarsam:</span></p><p>*En az iki banka kartı ve en az iki kredi kartı ile gidin.Bu kartlar farklı bankalara ait olsun. Kartlarınızın biri Visa, biri Master olsun.</p><p>*Hem USD hem de TL hesabınız olsun her iki Banka kartında da. Bazı ülkelerden USD çekebiliyorken, Usd çekin. Her ülke USD çekimine izin vermiyor. O yüzden TL hesabınızda da bir miktar para olsun.</p><p>*USD hesabınızdan harcama yapacaksanız, Kredi kartı ekstrenizi de gitmeden önce USD yaptırın, kurdan kazıklanmayın.</p><p>*USD/EUR ile harcama yapacaksanız mutlaka ''Ana hesap'' olarak tanımlatın.</p><p>*Banka kartlarınızın çipli olmasına dikkat edin. Bazı ülkelerde çipsiz kartı atmler kabul etmiyor ve para çekim işlemini gerçekleştiremiyorsunuz.</p><p>*Bankalardan para çekerken dikkat edin, mutlaka işlek caddelerde olan, bankanın önündeki atmlerden işlemlerinizi yapmaya özen gösterin. Şifreyi girdiğinizde her daim şifrenizi elinizle gizleyerek işleminizi yapın. Güney Amerika'da kart kopyalama çok sık görülen bir durum. O yüzden ücra köşelerde, tek başına olan atmlerden işlem yapmamanızı öneririm. Bazen kart yutma durumuna karşın bankanın önündeki atmlerden işlem yapmanızda fayda var. Her zaman planlı olmaya özen gösterin para konusunda. ''Nasılsa şurada çekerim'' vs. demeyin. Öyle olmayan, beklenmedik durumlarla bu kıtada çok karşılaşabiliyorsunuz.</p><p><span style="color: red;"><u><b>Dip not: </b></u></span>Bazı ülkelerde USD çekebiliyorsunuz, bazı ülkelerde de yasak. Bizim deneyimlerimize göre Şili ve Arjantin'de devlet yasaklamış döviz çekimini o yüzden TL hesabınızdan işlem yapmak durumundasınız. Bolivya ve Peru'da ise bazı bankalardan döviz çekebiliyorsunuz. Bolivya'da mesela Banco Mercantil Santa Cruz'da biz sadece USD çekebildik. Her bankadan da çekemiyorsunuz. Ekvador'da ise para birimi USD. O yüzden bence USD biraz biriktirip, gidin. Brezilya ve Kolombiya'da durum nasıl bilmiyorum çünkü hiç banka ile işlem yapmayıp nakit dövizimiz ile gezdik.</p><p><span style="color: red;"><u><b>8-Önemli evraklar,yanınızda taşımanız gereken belgeler</b></u></span></p><p>Sizin kimliğiniz olan ve en önemli olan şey Pasaport. Mutlaka gitmeden önce pasaportunuzun fotoğrafını çekip email adresinize veya dropbox gibi bulut teknolojisi sitelere yüklemenizde, yedeklemenizde fayda var. Hatta fotokopisini de edinip, her daim yanınızda taşıyabilirsiniz. Biz gitmeden önce Pasaport, TC kimliği, Evlilik cüzdanı, varsa Shengen veya ABD vize fotoğraflarını, sigortaların pdf versiyonunu çekip, hem email hem de Dropbox klasörümüze yüklemiştik. Bazı ülkelere girerken bir form dolduruyorsunuz ve çıkarken bu formu istiyorlar. (Şili, Bolivya gibi) O yüzden bu formları da kaybetmemeniz gerekiyor, fotoğraflarını yolda çekip yine görüntülerini depolayabilirsiniz.</p><p><span style="color: red;"><u><b>9-Eşya Hazırlığı</b></u></span></p><p><span style="color: #660000;">''Hafif'' olunuz!</span></p><p><span style="color: #2b00fe;"><u><b>*Sırt Çantası: </b></u></span>Öncelikle olmazsa olmazınız bir Sırt çantası veya bavul. Sırt çantalı bir gezginseniz önerim 40 LT'yi aşmayan, sağlam, sırt desteği olan ve sizin ihtiyaçlarınıza uyan bir çanta satın almak. Sırt problemi olan, sırtında çanta taşıyamayanlar için elbette bir bavul gerekecek. Ağırlık olarak 7-8 kiloyu geçmemeye özen gösterin. Böylece hafif bir sırt çantası yolda uçakla seyahat ettiğinizde genelde kabin bagajı ile seyahat etmenizi sağlıyor ve ekstra bagaj parası vermenizi ayrıca bagaj bırakma/alma işlemlerine harcayacağınız zamandan kurtarıyor.</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrldHfFVzRAJi2uwbWcqo8x1gLPYFlrX0TLTK_n1MY8GzOXIsaqs-Yg6YqOjyua8KbaoHCyT6Q-gq4qcT3rQg4nxItQ-sxKccbK6VsHK8UF8mbcn-8eFxlV6cY1JAF6HxSPn06lctyF3te/s2048/DSC_0031.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="2048" data-original-width="1152" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrldHfFVzRAJi2uwbWcqo8x1gLPYFlrX0TLTK_n1MY8GzOXIsaqs-Yg6YqOjyua8KbaoHCyT6Q-gq4qcT3rQg4nxItQ-sxKccbK6VsHK8UF8mbcn-8eFxlV6cY1JAF6HxSPn06lctyF3te/s320/DSC_0031.JPG" /></a></div><p></p><p>Kadın okuyucularım için tek önerim Kadın ve Erkek vücudu farklı olduğu için Kadınlar için özel üretilen çantalara bakmak olacaktır. Ben bu seyahat öncesi epey araştırma yaptım, gittim Outdoor firmalarında ve Decathlon'larda çantaları denedim ve en sonunda Karaköy'deki Kar sporda satıcının önerisi ile Salewa marka, sırt desteği süper olan ve alttan da fermuarı olduğu için pratik olan 40 LT'lik bir sırt çantası satın aldım. Neden 40 LT diyorsanız bu seyahatte ''hafif'' olmanız önceliğiniz olmalı. Çünkü her daim o çantayı sırtınızda 5-6 ay belki de 1 sene boyunca taşıyacaksınız ve 60-70 LT'lere çıktığınızda sırtınızdaki ağırlık giderek tonlarca yük taşıyormuşsunuz gibi olacak. O nedenle bu geziye çıkmadan önce ''hafif'' olmak önceliğiniz olsun. Parasına değil rahatlığına, kullanılabilir olmasına bakın lütfen.</p><p>Çantamın linki (Oha demek istiyorum! Ben 600 TL'ye almıştım 2019 Ağustos'ta. Şu an çanta fiyatı 1300 TL :/)</p><p>https://www.karspor.com.tr/urun/salewa-alptrek-35-l-kadin-sirt-cantasi-mavi</p><p>Ek olarak genelde insanlar bir de ufak 20 LT civarında özel eşyalarını koymak için bir çanta taşıyor. Ben önümde de bir çanta ile gezmeyi sevmediğim için bir çok gözü olan ufak çapraz bir çanta satın almıştım. Tüm kişisel eşyalarım+kameram kolaylıkla sığdı ve o şekilde gezdim.</p><p><span style="color: #2b00fe;"><u><b>*Mont:</b></u></span> 6 aylık bir seyahate çıkıyorsunuz, zaman gelecek sıcaktan bunalacaksınız, zaman gelecek soğuktan donacaksınız. O yüzden 4 mevsimi yaşayakmışsınız gibi yola çıkmanız gerekiyor. Nasıl bir mont almalıyım diyorsanız mutlaka katlanabilir, sıcak tutan ve hafif olan şişme montları tavsiye ederim. Sıcaktan bunaldığınızda montu kendi cebine katlayıp, çantanıza asmanız süper bir yöntem olacaktır. Benim bütçem sınırlı olduğu için ben Decathlon'dan aldım ve gerçekten bir defa bile üşümedim. O yüzden kendi cebine katlanabilir, kaz tüylü montları öneririm. Diğer markaların da bu özellikte montları var. Bu montu alınca polar vs getirmeme gerek kalmadı.</p><p>Aldığım mont şu linktekine benzerdi; Ben 300 TL'ye almıştım.</p><p>https://www.decathlon.com.tr/trek100-sisme-mont-id_8558326.html</p><p><u style="color: #2b00fe;"><b><br /></b></u></p><p><u style="color: #2b00fe;"><b></b></u></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><u style="color: #2b00fe;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEix0UFfojxhY6pNeqWJmCJcvRx0W8MNXu_trCZKizYflfM30neg854mY3nDFd_wIG2jLVM6enqUdj1IiuMXxAj75tGwRhYhpCq2tIWqo7Tgo66vI1wQ5UTF1hohf0IxErT6PP8wCxUPr-fF/s840/DSC_0813.JPG" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="840" data-original-width="630" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEix0UFfojxhY6pNeqWJmCJcvRx0W8MNXu_trCZKizYflfM30neg854mY3nDFd_wIG2jLVM6enqUdj1IiuMXxAj75tGwRhYhpCq2tIWqo7Tgo66vI1wQ5UTF1hohf0IxErT6PP8wCxUPr-fF/s320/DSC_0813.JPG" /></a></b></u></div><u style="color: #2b00fe;"><b>*Ayakkabı: </b></u>Ben kaba olan, bilekten boğazlı yürüyüş ayakkabıları giyemediğim için kendime hem şehirde hem de uzun yürüyüşlerde giyebileceğim, spor ayakkabı görünümlü, tabanı rahat ve su geçirmez özelliği olan bir trekking ayakkabısı aldım. Fiyatı 300 TL idi.<p></p><p>https://www.reebok.com.tr/astroride-trail-gtx-20-ayakkabi_81514</p><p>Memnun kaldım mı? Evet kaldım! Hem rahattı, hem su geçirmedi, tek ayakkabı ile 6 ay boyunca gezdim neredeyse. Tırmanış vs. yapmayacaksanız veya daha fazla doğada olacaksanız bu tercih değişir tabi ki..</p><p></p><p>Tek kötü tarafı üst kısmı kısmen kumaştan yapıldığı için yaptığımız taşlı bölgelerdeki yürüyüşlerde, taşların hasar vermesi nedeniyle yanlardan kesildi ve yırtıldı.Ama altında deri olduğu için deri yırtılmadı.</p><p>Ek olarak bir Parmak arası terlik ve bir de rahat , spor bir sandalet getirdim ben yanımda. İkisi de çok yer kaplamadığı için bu üç ayakkabı ile ben 6 ay boyunca iyi idare ettim. Açıkçası bu gezide çok süse, püse, uyumlu ve şık giyinmeye önem vermediğim için ihtiyaç fazlası hiç bir şey getirmedim :) Bu arada parmak arası terlik Kolombiya'da çok ucuz. Oldukça kaliteli markaları 30-40 TL'ye alabiliyorsunuz. O yüzden orada da alabilirsiniz ki ben öyle yaptım :)</p><p><span style="color: #2b00fe;"><u><b>*Yağmurluk?: </b></u></span>Açıkçası Amazon'lar için çok uyarılmıştık ve yola çıkmadan önce Decathlon'dan vakti zamanında Karadeniz seyahatlerim için almış olduğum Naylon panço getiririm diyordum ama baktım çok ağır ve yer kaplıyor, onun yerine basit 5-10 liralık olan şu <a href="https://www.trendyol.com/ankashop/tek-kullanimlik-poset-yagmurluk-5-adet-p-39998170">yağmurluklardan</a> alarak seyahate çıktım. Açıkçası 1 kere kullandım ve 6 ay boyunca yanımda taşımış oldum :S Bu yağmurluklar her yerde satılıyor o yüzden kıtada gezdiğinizde ihtiyacınız olduğunda da alabilirsiniz.</p><p>*Ama mutlaka çantanıza bir yağmurluk alın. Bu yağmurluk hem yağmurdan hem de çantanızı alacak darbelerden, toz, kir, çamurdan koruyacaktır. Her daim bu koruyucuyla gezdim ben.</p><p>Link bıraktım: https://www.decathlon.com.tr/sirt-cantasi-yamur-kilifi-id_8303438.html</p><p><span style="color: #2b00fe;"><b><u>*Geri kalan Kıyafetler:</u></b></span></p><p>Öncelikle yukarıda da belirttiğim gibi 4 mevsimi yaşayacağınız bir yolculuğa çıktığınızı hiç bir zaman göz ardı etmeyin. Bazı malzemeleri, kıyafetleri yoldan alabilirsiniz. Her şeyi buradan yüklenip, gitmek faydasız ve mantıklı değil. Önceliğiniz ''hafif'' ve ''fayda sağlar'' seçimler olsun.</p><p>Yukarıda tek tek yazdığım ekipmanlar kalitesine ve size uygunluğuna dikkat etmeniz, olmazsa olmaz olan ekipmanlar. Kalanlar ise sizin rahat ettiğiniz ve tercihinize kalacak olan giyecekler. Ama önerilerim şu şekilde olacak:</p><p><u><span style="color: #e06666;">Üst: </span></u>Dört-beş adet kısa kollu/kolsuz tshirt (bunlardan birisi yürüyüş için hemen kuruyan, teri hapseden bir tshirt olsun), bir uzun kollu nispeten kalın bir tshirt, bir hırka veya oduncu gömleği, iki-üç adet iç çamaşırı (biri spor sütyen olursa iyi olur), iki-üç adet şal (kadınlar için her daim kurtarıcı), Buff, hafif ve ince olan bir iki adet elbise ve tabi ki deniz/havuz/kaplıcalar için mayo! Unutmayın yük her zaman omuzlarınızda olacak o yüzden bazı şeyleri yolda da alabilirsiniz. Çok soğuk yerlerde gezerken ince katmandan kalın katmana doğru 3-4 şey giymek her zaman daha sıcak tutmaktadır. Rotanıza göre bu kıyafetleri gözden geçirebilirsiniz.</p><p><u><span style="color: #e06666;">Alt: </span></u>Ben yürüyüş için su geçirmez bir yürüyüş pantolonu, ince tiril tiril olan iki adet şalvarımsı pantolon, bir tayt, iki eşofman, bir kot pantolon getirdim. Mesela kot pantolonu getirdiğim için çok pişman oldum. Çünkü gezdiğimiz ilk iki ay boyunca hiç ihtiyacım olmayacaktı ve aşırı yer kaplıyordu. Bir kaç gün giyip, 4-5 yıllık pantolonumda olunca bir yerde bırakmaya karar verdim. 4-5 tane iç çamaşırı, 3-5 çorap, giyiyorsanız bir iki şort/etek yeterli olacaktır. Çorap ve iç giyim gittiğiniz yerlerde ucuza alabileceğiniz şeyler o yüzden bol bol getirmeyin.</p><p><span style="color: red;"><u><b></b></u></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: red;"><u><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQR3QwrEvd4FOzV_2dJFgwnFvR2vLg5Outhba-PO9z4lPOpynM05d2grpcEuW4529tEu-Sd3WTifXeKnp0pNasZcL_9i3TyuNrHAFqxRqGRlcqj1TpdKUUScSLmhB1TD28v1kQvmQhC-4U/s840/DSC_1217.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="840" data-original-width="630" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQR3QwrEvd4FOzV_2dJFgwnFvR2vLg5Outhba-PO9z4lPOpynM05d2grpcEuW4529tEu-Sd3WTifXeKnp0pNasZcL_9i3TyuNrHAFqxRqGRlcqj1TpdKUUScSLmhB1TD28v1kQvmQhC-4U/s320/DSC_1217.JPG" /></a></b></u></span></div><span style="color: red;"><u><b>10-Diğer ekipmanlar, ıvır-zıvır</b></u></span><p></p><p>*Öncelikle mutlaka dağcılık ekipmanları olarak satılan şu <a href="https://www.hepsiburada.com/climbing-technology-ct-renkli-anahtarlik-karabina-p-hbv00000kazft">karabinalardan </a>4-5 tane satın alın. Kesinlikle en çok kullandığım, hayat kurtaran bir eşya oldu. Çantanıza sığmayan veya hemen ihtiyacınız olduğunda kullanacağınız bir şeyler varsa çanta önüne bunlarla asabilirsiniz.</p><p>*Eşyalarınızı, sıvılarınızı organize edeceğiniz kumaş torbalar, Kilitli Naylon poşetler, ufak buzdolabı poşeti mutlaka yanınızda olsun. Eşyaları torbalara organize ederek daha kolay toplanabilir, aradığınız şeyi anında bulabilirsiniz.</p><p>*Güneş gözlüğü, Seyahat yastığı, Güneşten koruyacak bir şapka, soğuk havalar için bir bere ve eldiven, Mikrofiber havlu, Kafa lambası veya ufak fener, kamp çatal/bıçak/kaşık seti, 2-3 tane çantanız veya eşyalarınızı yeri gelince koyacağınız bir dolap için ufak kilitler, Tarak, Ufak sırt çantası veya şehri gezmeye çıktığınızda bir kaç eşyanızı koyacağınız ufak çapraz çanta, bez çanta, para-pasaport gibi eşyalarınızı güvende tutacağınız gizli bir cüzdan, Katlanabilir su matarası, Kahve&Çay için bir termos ve belki bir ufak bardak, katlanabilir ufak bir şemsiye ilk aklıma gelenler.</p><p>*Pasaport gibi önemli evraklarınızı sudan, yağmurdan, darbelerden koruyacak bir kılıf edinmenizde de fayda var.</p><p>*Şampuan, Duş jeli/sabun, Nemlendirici krem, Güneş kremi (Güney Amerika'da yanınızdan ayırmamanız gereken bir şey), Tırnak makası, Lens, Lens solüsyonu, Seyahat boyu 100 mllik kaplar (hayat kurtarıcı), Diş fırçası ve macunu, diş ipi, günlük bakım kremleri vb. kozmetik ürünleri buradan ilk aylarda size yetecek kadar getirebilirsiniz. Bittiğinde oralardan da alabilirsiniz elbette ama bazı kremlerin oralarda oldukça pahalı olduğunu söylemem gerekiyor. Olmazsa olmazlarınızı buradan getirmekte fayda var. Ben yoldayken şampuan, duş jeli, diş macunu ve fırçası, vucut losyonu ve saç boyası aldım çoğunlukla. Amazonlara gidiyorsanız veya tropik yerlere uğrayacaksanız mutlaka sivri sinek koruyucu ama gittiğiniz ülkeden almakta fayda var. Çünkü burdaki sivrisinek kovucular burda görülen sinekler için. Güney Merika'daki sivrisinekler farklı olduğu için daha etkili koruyucular ilgili ülkelerde satılanlar.</p><p>*Ayrıca yolda yemek kabına, kahve süzgecine, çatal/bıçağa ihtiyaç oluyor mutlaka. Bunları oralardan da alabilirsiniz.</p><p><u><span style="color: red;"><b>11-Medikal Durumlar/Ekipmanlar</b></span></u></p><p>*Yola çıkmadan en az bir ay önce mutlaka bir kan tahlili olup kan değerlerinize baktırmanızda fayda var. Herhangi bir şikayetiniz varsa vücudunuzla ilgili gitmeden önce tedavisini mutlaka olun. Sonra seyahatiniz eziyete dönmesin.</p><p>*Dişçiye mutlaka gidin. Dişle ilgili oluşabilecek sıkıntıları minimuma indirin. Ben her ne kadar acil yapılması gereken dişleri yaptırsam da Bolivya'dayken bir dişimin enfeksiyon kapması nedeniyle 2 hafta kadar çok çektim. En sonunda bir dişçiye giderek ağrıyı geçirecek bir antibiyotik aldım.</p><p>*Ufak İlk yardım setlerinden mutlaka yanınızda bulundurun. İçeriğine ihtiyacınız olabiliyor. Watsons ve Gratis gibi mağazalardan bulmak mümkün.</p><p>*Yolda karnınız, başınız, dişiniz ağırdığında, midenizle ilgili bir sorun olduğunda alacağınız ilaçlar mutlaka; Ağrı kesiciler, Kabız ilacı, Midenizi üşüttüğünüzde alacağınız bir ilaç, Kas gevşetici, Ateş düşürücü, Nezle/Grip başlangıcı için Pastil ilk aklıma gelen ilaçlar.</p><p><span style="color: red;"><u><b>12-Elektronik Ekipmanlar</b></u></span></p><p>*Akıllı Telefon, Şarj aleti, Kulaklık, IPad/Tablet, Dönüştürücü Priz, bir kaç tane USB kablo, Hafif bir Powerbank olmazsa olmaz. Kitap okumayı seven biriyseniz Kindle gibi elektronik bir kitap okuyucu alabilirsiniz.</p><p>*Fotoğraf makinesi ve ekipmanları, yedek bataryalar tabi ki seyahatin olmazsa olmazı. Ben yıllardır Aynasız ekipman kullandığım için çok az yer kaplıyor fotoğraf makinem. O yüzden kullanabileceğim bir çapraz çanta edinerek önemli eşyalarımla birlikte fotoğraf makinemi her daim yanımda taşıdım.</p><p><u><span style="color: red;"><b>13- İspanyolca öğrenmek!</b></span></u></p><p>Bu kıtada geçerli olan iki dil var. Birisi İspanyolca, Brezilya'da ise Portekizce. O yüzden İngilizce'yi unutun! Yola çıkmadan önce basit, bazı konuşma kalıplarını ve cevaplarını öğrenmenizde fayda var. Kıtada karşılaştığınız 100 insandan belki 1-2 tanesi İngilizce biliyorsa biliyordur o yüzden hayatta kalmak, yola devam edebilmek, anlaşabilmek, kazıklanmamak adına bu konu önemli. Google translate veya benzeri offline çeviri programlarından da faydalanabilirsiniz. Ya da zamanınız varsa gittiğiniz ülkede 1-2 haftalık kurslara katılarak biraz da olsa İspanyolca öğrenebilirsiniz. Kolombiya, Peru ve Bolivya İspanyolca'yı hem düzgün hem de ucuza öğrenebileceğiniz yerler. Gönüllülük esasına dayalı çalışmalar yapan bazı kuruluşlarla da iletişime geçerek ücretsiz İspanyolca öğrenebilirsiniz.</p><p><span style="color: red;"><u><b>14- Kıtanın Tarihi hakkında okumak/izlemek/dinlemek</b></u></span></p><p>Benim en sevdiğim ve önem verdiğim hazırlık aşamalarından birisi gittiğim ülke/şehir hakkında detaylı araştırma yapmak, tarihi hakkında bilgi edinmek. Bunun için de kitaplar okuyup, belgesel veya filmler izlerim. Bu kıta ile ilgili bilgi edinmek çok önemli çünkü her ülkenin bambaşka bir tarihi, kültürü, insanı var. Önerilerim aşağıdaki gibi;</p><p><span style="color: #990000;">Kitap:</span> Eduardo Galeno'nun tüm kitapları, Gabriel Garcia Marquez, Pablo Neruda, Borges, Alejandro Zambra</p><p><span style="color: #990000;">Film:</span> Motorsiklet Günlükleri, No, City Of God, Pixote the Law of the Weakest, Minimal Stories, Elite Squad, Machuca, La Nana, </p><p><span style="color: #990000;">Belgesel: </span>The Salt of the Earth, Street Food: Latin Amerika(Netflix), </p><p><span style="color: red;"><u><b>15- Telefon Ayarları</b></u></span></p><p>Yola çıkmadan önce akıllı telefonunuzu bir gözden geçirin. Mümkünse kullanmadığınız uygulamaları temizleyin, telefonunuzu resetleyin, galerinizi temizleyin. Yola çıkmadan önce kullanışlı olacağını düşündüğüm uygulamaları sıralamak isterim;</p><p>*<span style="color: #660000;"><u>Google maps-Offline Harita:</u></span> Herkesin telefonunda Google'ın harita uygulaması muhakkak vardır. Bir yere gitmeden önce ''çevrimdışı'' kısmına girerek gideceğiniz ülke/şehrin haritasını indirerek, internet olmadan haritayı detaylı olarak çevrimdışı kullanabilirsiniz.</p><p>*<u><span style="color: #660000;">Alternatif ''çevrimdışı harita: </span></u>Yıllardır kullandığım Maps.me bu konuda önerebileceğim ikinci harita. Aynı şekilde bir yere gitmeden önce ''çevrimdışı'' olarak haritayı indirirseniz, internet ihtiyacı olmadan haritaları kullanabilirsiniz. Yürüyüş rotalarında, patikalarda maps.me uygulaması google'a göre daha başarılı.</p><p>*<span style="color: #660000;"><u>Google translate Offline:</u></span> Yine daha öncesinde seçtiğiniz dil seçeneklerinin bilgilerini telefona indirerek, çevrımdışı olarak bu uygulamayı kullanabilirsiniz. Gerçekten hayat kurtarıyor. İspanyolca-İngilizce/İngilizce-İspanyolca, Türkçe-İspanyolca/İspanyolca-Türkçe çeviriye göre daha iyi çalışıyor.</p><p>*<span style="color: #660000;"><u>Trip Expense Manager: </u></span>Benim gibi bütçe hesaplamayı yapmayı seviyor ve sürekli mali olarak ne durumda olduğunuzu görmek istiyorsanız bu uygulama oldukça başarılı. Gideceğiniz ülkelere ait klasör oluşturduktan sonra yaptığınız harcamaları kategori bazlı olarak istediğiniz para birimi cinsinden girebiliyorsunuz ve harcamalarınızı takip edebiliyorsunuz.</p><p>*<u><span style="color: #660000;">Dropbox:</span></u> Çevrimdışı olarak erişmek istediğim veya çevrim içi olduğumda belge ve fotoğraf depolayabildiğim en sevdiğim depolama sitesi. Alternatifleri elbette var ama ben kullanışlı olması nedeniyle dropboxı seviyorum.</p><p>*<u><span style="color: #660000;">Google Photos/Drive:</span></u> Aynı amaca hizmet ediyorlar hatta gmail hesabınızla senkronize ettiğinizde telefonla çektiğiniz tüm fotoğraflar otomatik olarak google Photos'a her gün depolanıyor. Ayrıca yoldayken çektiğim fotoğrafları her daim günlük olarak Drive'a kaydediyordum. Ücretsiz ve yeterli alan sunması güzel.</p><p>*Kullandığınız bankaların mobil şube uygulamaları</p><p>*<span style="color: #660000;"><u>Ereader Prestigio : </u></span>Telefonunuzda döküman açmak veya pdf-epub gibi uzantılarda olan kitapları, dökümanları okumak için güzel bir uygulama.</p><p>*<span style="color: #660000;"><u>Shazam: </u></span>Nereye gidersem gideyim, güzel bir müzik duyduğumda hemen bu uygulama sayesinde çalan şarkının kime ait olduğunu öğreniyorum. Şahane uygulama!</p><p>*<span style="color: #660000;"><u>Evernote:</u></span> Yoldayken unutmamanız gereken notlar almak istiyorsanız ve dijitalde olmasını istiyorsanız bu da oldukça güzel bir uygulama. Biz genelde ülke/şehirler adına bir şeyler öğrendiğimizde bu not alma programını kullanıyorduk.</p><p>*<u style="color: #660000;">Airbnb, Hostelworld, Couchsurfing, Booking:</u><span style="color: #660000;"> </span>Bunlar konaklama uygulamaları. Mutlaka olmazsa olmazınız olmalı!</p><p>*<u><span style="color: #660000;">Skyscanner, turna.com, kiwi vb.:</span></u> Bunlar da uçak bileti bulma uygulamaları. Mutlaka skyscanner olsun telefonunuzda.</p><p><span style="color: #660000;"><u>*Smart Traveler: </u></span>Bu uygulamada gideceğiniz ülkelerde ne gibi kısıtlamalar olduğu, siyasi herhangi bir karışıklık olup olmadığını güncel olarak gösteren bir uygulama. Bizim en çok kullandığımız uygulamalardan biriydi. Bir de 5 ay Covid nedeniyle Bolivya'da kalınca her 10-15 günde bir takip ettiğimiz ülkelerle ilgili seyahat kısıtlamaları hakkında güncelleme geliyordu.</p><p><span style="color: #660000;"><u>*XE Currency:</u></span> Gittiğiniz ülkede para birimini hesaplama, güncel kuru öğrenmek adına epey faydalanacağınız bir uygulama.</p><p>*Çeşitli Fotoğraf düzenleme programları. Ben snapseed ve Instagram kullanıyorum sadece. Ipad'de ise Lightroom mevcut.</p><p><span style="color: #660000;"><u>*Foursquare: </u></span>Gittiğiniz şehirdeki en iyi, tavsiye edilen kafe/bar/restoranlara ulaşmak için çok faydalı. Bazı ülkelerin kendi yerel uygulamaları da mevcut. Onları da indirebilirsiniz.</p><p>*İletişim konusuna gelince buradan Yurtdışında geçerli bir paketle yolculuğa çıkmak çok mantıklı değil. Çünkü buradaki operatörlerin oradaki ülkelerle bir anlaşması yok. Eğer ihtiyacınız olursa gittiğiniz her ülkeden bir sim kart almak daha mantıklı olacaktır. Fiyatları gerçekten çok çok uygun. Biz bir kaç durum dışında pek ihtiyaç duymadığımız için hiç sim kart almadık. Kaldığımız yerlerde, gittiğimiz kafe/restoranlarda genellikle wi-fi olduğu için işlerimizi, iletişimimizi hep wifi üzerinden hallettik.</p><p><span style="color: red;"><u><b>16-Yemek yapmayı öğrenin!</b></u></span></p><p>Bütçenizi her daim önemseyen biriyseniz ve hayatta kalmak adına yemek yapmayı öğrenmek önemli. Gitmeden önce basit, pratik ve doyurucu yemekleri yapmayı mutlaka öğrenin. Hayat makarna ve yumurta ile geçmiyor maalesef :)</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilL4YpTebDs6DLIrntGSPyRjEgSaC9jIxQSDV9UNJCuUh7wzgTZbaeCvzRGcwr_8dgBFG8pCk6Z7hEuh-kuG5PLbMT1NSwrhtlysnRyLN123lGriODmDXG7wLpvmOhXxmJpWB4k45pjMbe/s2048/DSC_1297.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1536" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilL4YpTebDs6DLIrntGSPyRjEgSaC9jIxQSDV9UNJCuUh7wzgTZbaeCvzRGcwr_8dgBFG8pCk6Z7hEuh-kuG5PLbMT1NSwrhtlysnRyLN123lGriODmDXG7wLpvmOhXxmJpWB4k45pjMbe/s320/DSC_1297.JPG" width="320" /></a></div><p>Velhasıl Uzun bir yolculuğa çıkmadan önce hazırlık aşaması önemli. Her ne kadar yolda bir çok sürprizle karşılaşacak olsanız da gitmeden önce önlemleri almak, zor durumda kalmamak adına araştırma yapmak ve hazırlanmak önemli.</p><p><br /></p><p>Umarım verdiğim bilgiler faydalı olur. Benden bu kadar şimdilik. Adios Amigos!</p>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-90956734268954406542020-10-21T12:47:00.020-07:002022-06-12T14:19:39.022-07:00Brezilya Gezi Bütçesi<p>Sırada ki ülke Brezilya...</p><p>8,5 milyon karelik coğrafyada nereleri gezmeli, hangi şehirlere ağırlık vermeli adlı araştırmayı yaparken ülkenin çok büyük olduğu gerçeği hep aklımızdaydı ve bir çok açıdan pahalı bir ülke olduğu için genel hatlarıyla gezebileceğimiz ve ülke adına bir şeyler öğrenebileceğimiz bir rota yaptık. Zaman ve en önemlisi bütçeniz varsa hakkıyla 1 yıl hatta belki 2 yılda gezilebilecek bir ülke Brezilya. Biz Kolombiya sonrası mevsim de hazır uygunken Amazon coğrafyasından en uygun yol olan botla Brezilya'ya geçmeyi uygun bulduk. 4 gün süren bu bot yolculuğunu <a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com/2020/06/amazon-nehrinde-4-gun.html" target="_blank">şurada </a>anlatmıştım.</p><p>Aslında önceden okuduğumuz bloglar ve yorumlar eşliğinde ilgimizi çeken şehirler için bu rotayı oluşturduk ve bazı yerlere illaki uçakla gitmek zorunda olduğumuz için (ülke çok büyük, karayolu ile ilerlemek daha maliyetli oluyor) uyguna da gelsin diye önceden uçak biletlerimizi almıştık. Gittiğimizde ise keşke bu kadar keskin ve kısa plan yapmasaymışız dedik. Çünkü abartıldığı kadar pahalı bir ülke ile karşılaşmadık biz. Brezilya gezdiğimiz 5 ülke arasında sadece konaklama ve şehiriçi/şehirlerarası ulaşım kalemlerinin pahalı olduğu bir ülkeydi. Şili ile karşılaştırdığımda epey uygun kalıyordu açıkçası ama bir kere arada alınmış biletler de olunca plana uymak zorunda kaldık. Bütçeniz kısıtlı ama zamanınız da varsa aslında siz kabaca 1 ay ayırabilirsiniz Brezilya için.</p><p><u><span style="color: red;"></span></u></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><u><span style="color: red;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFqcCZnHb77y1QWUiJCm1OIiNCGYD40ZoxRZruOVYd2VxrszraW4HuAZutAUnE3E4UrWc16lpiELkU6zdu6yDX53dURrcUKNK2PiSkczyPkL0KpQ6DopSXuvHl2uUqzcQJq8pzcuWR_KlG/s2048/DSCF9627.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFqcCZnHb77y1QWUiJCm1OIiNCGYD40ZoxRZruOVYd2VxrszraW4HuAZutAUnE3E4UrWc16lpiELkU6zdu6yDX53dURrcUKNK2PiSkczyPkL0KpQ6DopSXuvHl2uUqzcQJq8pzcuWR_KlG/w400-h266/DSCF9627.JPG" width="400" /></a></span></u></div><u><span style="color: red;"><b><br /></b></span></u><p></p><p><u><span style="color: red;"><b>Brezilya'ya Ne Zaman Gidilir?</b></span></u></p><p>Biz Aralık ayı başında gittik ve 21 gün kadar kaldık. Aralık ayı Amazon bölgesi için ideal. Rio de Janeiro ve güney şeridi için güzel ve sıcaktı. Açıkçası biz Aralık'ta gittiğimiz için memnunduk. Şubat ayında gerçekleşen karnavala kalmak isterdik ama o kadar zamanı orada geçiremezdik. Bir de karnaval zamanı Rio'da özellikle her şeyin fiyatının iki katına çıktığını düşünürsek tercih edeceğimiz bir zaman değildi. O yüzden Aralık-Şubat ayları arası bence ideal mevsim(Oranın yaz başlangıcı). Brezilya'da kış yok. Her daim sıcak iklim var, sadece yağmurlu mevsimi var. Ona dikkat etmek gerekiyor.</p><p><b><u></u></b></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><b><u><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaL0wY0DsKnuBlLGuQYUuemz28fgdgE1iBNnDFJ8xlu15D2p0Uxum1sVDiWKXynUjK0guXZhPp_K-v8Ri7fujiq1TJFMZxqHWONdIai7NldZABh8PxkTyidHyP3HMJEizP_l2T1yi0aR05/s2048/DSCF9832.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaL0wY0DsKnuBlLGuQYUuemz28fgdgE1iBNnDFJ8xlu15D2p0Uxum1sVDiWKXynUjK0guXZhPp_K-v8Ri7fujiq1TJFMZxqHWONdIai7NldZABh8PxkTyidHyP3HMJEizP_l2T1yi0aR05/w400-h266/DSCF9832.JPG" width="400" /></a></u></b></div><b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b><p></p><p><b><u><span style="color: red;">Brezilya Para Birimi</span></u></b></p><p>Brezilya'nın resmi para birimi Real. Biz ordayken 1 USD, 4,2 Real civarındaydı. Nakit Usd ile gittiğimiz için Döviz büroları içinde en iyi kur uygulayan yerleri bularak bozdurduk. Brezilya ekonomisi hem kıtada en gelişmiş, hem de Dünyada ilk 10 sırada yer aldığı için zorluk çekmedik. Bankadan hiç para çekmediğimiz için banka işlemlerini bilmiyorum ama kredi kartı kullanımı çok fazla yaygın ve her yerde her daim geçiyor. Sokakta 2 tane meyve veya 1 maydonoz alacağınız zaman bile sokak satıcısına kredi kartı ile ödeme yapabiliyorsunuz. Çok fazla nakit USD bozduracaksanız pazarlık etmekte fayda var. 100 usd ile 300 usd kuru aynı olmuyor :)</p><p><span style="color: red;"><u><b></b></u></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: red;"><u><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiolhCJc5GdCv0ElP63aAJ0Vt0Ny0t383uuBnqXpIAbz2lUyyqjb6LGOp02TxsheyjhehQwmuL2HH5_WZO-7PPbxE2NqmhNeWahJbVQVVuENl8FOX6fwMsVIi52f9u-t9g0o8OBFIRNOoAL/s2048/DSCF9642.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiolhCJc5GdCv0ElP63aAJ0Vt0Ny0t383uuBnqXpIAbz2lUyyqjb6LGOp02TxsheyjhehQwmuL2HH5_WZO-7PPbxE2NqmhNeWahJbVQVVuENl8FOX6fwMsVIi52f9u-t9g0o8OBFIRNOoAL/w400-h266/DSCF9642.JPG" width="400" /></a></b></u></span></div><span style="color: red;"><u><b><br />Brezilya Güvenli Mi?</b></u></span><p></p><p>Yine giden arkadaşlarımdan, okuduğum bloglardan, izlediğim youtuberlardan ne kadar tehlikeli olduğunu, kapkaç, saldırı, bıçakla sıkıştırma, yankesicilik vs. her şeyin olduğunu öğrendiğim bu ülkede biz açıkçası hiç bir şey yaşamadık... Tedbirimizi aldık, olabilecek tehlikeyi her daim minimuma indirdik. Özellikle Rio sokakları ve plajları için uyarılmıştık. Hatta Rio'da kaldığımız evin sahibi bizi plaja giderken epey tembihledi. Rio'da sahile giderken yanınıza hiç bir şekilde değerli bir şey almamanız gerekiyor. Biz evi sahile yakın tutunca sadece güneş gözlüğü, havlu alıp gidiyorduk. Bir şey yiyip, içeceksekte o kadar para alıp, su geçirmeyen kılıfa koyduk. Sahil çok geniş, insan da epey fazla ama adım başı satıcı var. Sürekli çevrenizde size bir şeyler satmaya çalışan yerliler olduğu için gözler sürekli sizin eşyalarınızda. Bunu çok net şekilde görebiliyorsunuz... O yüzden önerim eşyalara bakacak biri olması ya da minimum eşya ile gelip, değerli eşyalarınızı su geçirmez kılıflara koyarak yüzmeniz. En iyi iki çözüm bunlar :) Bunlar dışında gece geç saatlerde ıssız yerlerde kalmamanız, gece plajların ıssız bölgelerinde olmamanız, yanınızda çok fazla para taşımamanız veya altın gibi değerli takı takmamanız gerekiyor. Biz evlilik yüzüklerimizi bile getirmedik. Çünkü Youtubeda gezgin bir Amerikalı'nın izlediğim videosunda, Rio'da güpegündüz plajda yürürken, birden arkasından gelen biri boynundaki altın zincir kolyesini koparmaya çalışıyor ve koparamayınca anında kaçıyor. Adamın boynu kıpkırmızı kalıyordu :S Rio karnavalı zamanında bu hırsızlık olayları daha fazla oluyormuş, o yüzden dikkat.</p><p><span style="color: red;"><u><b></b></u></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: red;"><u><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjncUtBfvEPuTDA7zweihndJjWhvJ38A1ppEla8NOobUGzSY53mmUSPb2pRz8B6r1VPgZTq4suN76O3IJJ5EmHjgRCL_1T9d25zJutPjp1eFAsGhQOaaNJUnFEvSVz_HyJYIkWg-yYTKS9u/s2048/DSCF9541.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjncUtBfvEPuTDA7zweihndJjWhvJ38A1ppEla8NOobUGzSY53mmUSPb2pRz8B6r1VPgZTq4suN76O3IJJ5EmHjgRCL_1T9d25zJutPjp1eFAsGhQOaaNJUnFEvSVz_HyJYIkWg-yYTKS9u/w400-h266/DSCF9541.JPG" width="400" /></a></b></u></span></div><span style="color: red;"><u><b><br />Brezilya Tatil Maliyeti, Bütçe Hesaplamaları</b></u></span><p></p><p>Yazının girişinde belirttiğim gibi Brezilya çok büyük bir coğrafya. Bunu gittiğinizde daha net bir şekilde idrak ediyorsunuz. Bir şehirden diğerine harita üzerinde kısa gibi görünen bir çok nokta 36 saat, 48 saat, iki veya üç otobüs ile gidilebilecek bir yer olarak çıkıyor. Hal böyle olunca maliyeti düşürmek adına önceden uçak bileti alarak ara geçişlerin maliyetlerini düşürebilirsiniz. Örneğin biz planı 1 ay önce Kolombiya'da iken yapıp, Manaus'tan Salvador'a uçak bileti almıştık. Manaus'a giden botta tanıştığım Anna, ''Maalesef ben plan yapamadan bu yolculuğa çıktığım için hiç bir bilet bakamadım ve az önce sizin uçak biletine baktığımda 400 USD idi'' dedi... Biz ise İki kişi için 260 USD'ye almıştık.</p><p><u style="color: red;"><b>Brezilya Gezilecek Yerler ve Brezilya Rotamız:</b></u></p><p><span style="color: #990000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #990000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiqFSdojiJQUHiiBHotnwUGgCN5kLW-biYdB1Ak8DGiq9ZzGwztbu5qvyzEz7ZXUCNnLe94XvvfhS5TyoOaeRhj21Ig9kqwjifg7PUo9yXICXEyZln3q47hW3FuiFPCx1z4VPyIcOQCBYDw/s2048/DSCF9909.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiqFSdojiJQUHiiBHotnwUGgCN5kLW-biYdB1Ak8DGiq9ZzGwztbu5qvyzEz7ZXUCNnLe94XvvfhS5TyoOaeRhj21Ig9kqwjifg7PUo9yXICXEyZln3q47hW3FuiFPCx1z4VPyIcOQCBYDw/w400-h266/DSCF9909.JPG" width="400" /></a></span></div><span style="color: #990000;"><b><br /></b></span><p></p><p><span style="color: #990000;"><b>Tabatinga:</b></span> Burası Kolombiya Amazonlarındaki Leticia şehrinin bitişiğindeki ilk Brezilya şehri. Arada bir sınır yok ama polis bürosuna gidip pasaportunuza giriş damgası vurdurmanız gerekiyor. Bu şehri Manaus botuna binmek için kullandık ve sadece 1 saat bulunduk. Keşmekeş, hiçbir albenisi olmayan ve oldukça tehlikeli bir şehirdi. Leticia'da kaldığımız hostelin sahibi bu şehirde hiç gezmememiz konusunda bizi uyardı...</p><p><span style="color: #990000;"><b>Manaus:</b></span> Dört gün süren bot yolculuğundan sonra bu şehirde sadece dinlenmek için 2 gün kaldık. Manaus, Amazonas eyaletinin en büyük şehri. Brezilya'da Amazonlara erişmek için kullanılan ve deniz ticareti de epey gelişmiş olan bir şehir. Ama yine albenisi olmayan ve epey tehlikeli bir şehir. Biz daha bottan inmeden, bottaki yetkililer ''Hemen otellerinize gidin, Akşam 5'ten sonra dışarı çıkmayın. Kesinlikle kapkaça uğrarsınız'' dediler. Saat 16.00 olmuş ama neyseki otelimiz 15 dakikalık bir yürüyüş mesafesinde ''ama yemek yiyecektik biz!''... Apar topar oteli bulup, çantaları bıraktık ve market arayışına girdik. Gerçekten her yer 17.00'de kapanıyordu ve sokaklar birden ıssızlaşıyordu. Kaldığımız 2 gün boyunca gündüz aşırı sıcak nedeniyle dışarı çıkıp çok gezemedik Manaus'u. Ama çok da üzülmüyorum. En azından 2 gün boyunca dinlendik ve Salvador için hazırlandık. Salvador'a ise uçakla gittik.</p><p><span style="color: #990000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #990000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRZpwQOyrmc1AEN6l_UaVpIbvYLA9mqfhh1zyHI5aGtGg26QyFELkaTjBonwaShY9XvF0bkK97t__-M76ZcDjfFIhhh8pnyMuSijDxLXeSB7dJeIhCkyagqH-EdFf3p4ER3iDPymzuu-6M/s2048/DSCF9865.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRZpwQOyrmc1AEN6l_UaVpIbvYLA9mqfhh1zyHI5aGtGg26QyFELkaTjBonwaShY9XvF0bkK97t__-M76ZcDjfFIhhh8pnyMuSijDxLXeSB7dJeIhCkyagqH-EdFf3p4ER3iDPymzuu-6M/w400-h266/DSCF9865.JPG" width="400" /></a></span></div><span style="color: #990000;"><b><br /></b></span><p></p><p><span style="color: #990000;"><b>Salvador:</b> </span>Salvador Bahia eyaletinin başkenti. Belem-Rio de Janeiro arası Brezilya'nın Atlas Okyanusuna açılan ve en güzel plajlara sahip tatil beldeleri. Biz de bu arada bir şehre gidip, deniz tatili yapalım dedik ve Salvador'u seçtik. Salvador Afrika kültürünün ağırlıklı hakim olduğu, daha çok Afrika kökenli Brezilyalıların yaşadığı bir şehir. Sebebi Brezilya keşfedildiğinde Afrika'dan getirilen köleler ilk buraya getirilmiş. Şimdi ise bu şehir ''Afrika Kültürünü Salvador'da'' yaşayın denilerek pazarlanıyor, ne kadar garip...</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdMXHdMNJQt3ga6IolPIBKogfXkARPbyv1y4X4UkstVC-MMrKMgTz0MeTA8s97DIdomH8XECo8haAQPP5L-Aiu0IXukO3EmyY28OredaP-bdDmB6sooSLX4NQoJ5Hv1o0FloOigcFgVwqQ/s2048/DSCF9629.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdMXHdMNJQt3ga6IolPIBKogfXkARPbyv1y4X4UkstVC-MMrKMgTz0MeTA8s97DIdomH8XECo8haAQPP5L-Aiu0IXukO3EmyY28OredaP-bdDmB6sooSLX4NQoJ5Hv1o0FloOigcFgVwqQ/w400-h266/DSCF9629.JPG" width="400" /></a></div><p>Salvador turistik bir şehir olduğu için biraz pahalı. Şehir içi ulaşımlarda eski otobüsler var ve maalesef kart gibi bir sistemleri olmadığı için nakit para ile bir yerlere gidiyorsunuz ve ücret tek yön yaklaşık 8-9 TL idi. Biz tarihi turistik merkezde iki kişilik bir odası olan hostelde kaldık. Çok güzel bir kahvaltı dahildi ve turistik olan bir çok yere yürüme mesafesindeydi. Deniz sizin için önemli ise tarihi merkez uzak kalıyor. O yüzden denize yakın bir yerde kalmanızı tavsiye ederim. Biz denize ulaşım için her gün otobüse biniyorduk, çünkü yaklaşık 20 dakikalık bir mesafe vardı.</p><p>Salvador plajları oldukça kalabalıktı. Halk zaten deniz-kum-alkol birlikteliğinde her gün takılıyor. Plajlara kendi ekipmanınızla gelip ücretsiz oturabildiğiniz gibi, yeme-içme karşılığında işletmelerin sandalyelerini de kullanabildiğiniz yerler var. Şezlong olan yerler var ama genelde kamp sandalyesi olan yerler fazlaydı. Gündüz plajlar çok renkli, gelen geçeni izlemek çok zevkli. Brezilya'da deniz bir kültür olduğu için herkes her yerde mayo&bikinisi ile dolaşıyor. Hayatımda bu kadar ten renginin çok fazla olduğu bir yerde bulunmamıştım. Çok zengin bir ülke Brezilya bu anlamda. Otobüse bikinisi ile binen Brezilyalı genç kızlarımız oldukça fazlaydı. Evinden hemen mayosu ile çıkıp, bir denize girip sonra evine dönen çoktu mesela. Acayip özendim :)</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6f_0IyQYTCzshqs_NlrOQjsV2lmpq4t0tojk4Pe7KRfbrH42wHw-GJyuBk3W6ZZbweStiWEplKSgj-ymK8nUM0YLsA1pBWkVSGfMmzqA5Yg36zgIARVb0YO7tGliZXKm9lumAmkY8EVUh/s1776/2019_1219_11430100.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1184" data-original-width="1776" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6f_0IyQYTCzshqs_NlrOQjsV2lmpq4t0tojk4Pe7KRfbrH42wHw-GJyuBk3W6ZZbweStiWEplKSgj-ymK8nUM0YLsA1pBWkVSGfMmzqA5Yg36zgIARVb0YO7tGliZXKm9lumAmkY8EVUh/w400-h266/2019_1219_11430100.jpg" width="400" /></a></div><p>Yeme&içme sokaklarda ucuz ama restorana/bara gideyim derseniz fiyatlar epey artıyor. Ama yine de her bütçeye uygun yerler var. Akşamları sokaklar karnaval havasında. Sürekli dans eden kızlar, davul çalarak sokak sokak gezen gruplar var. Renkli ve eğlenceli bir şehir. Bu şehirde yine kapkaç için çok uyarıldık ama çok şükür başımıza bir şey gelmedi. Zaten hemen hemen her köşede polis vardı. Bu şehirde 3-4 gün kadar kalmak yeterli geliyor. Son olarak Dondurmaları çok güzel.</p><p><span style="color: #990000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #990000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEily4h4ntQzEZgVZ4w5fUkzpbDnfp2v7PzfLggt8VHCgKgCjSsMXnUfuo-3K2qpN8axRXCBlCpAP6_CHA0sZ2M7MaIS9y-PdRp3nft6ja31uZN0SOaC75cnmgWc9iiH6RMqTcjfZ4KIKFzO/s1776/2019_1219_12283100.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1184" data-original-width="1776" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEily4h4ntQzEZgVZ4w5fUkzpbDnfp2v7PzfLggt8VHCgKgCjSsMXnUfuo-3K2qpN8axRXCBlCpAP6_CHA0sZ2M7MaIS9y-PdRp3nft6ja31uZN0SOaC75cnmgWc9iiH6RMqTcjfZ4KIKFzO/w400-h266/2019_1219_12283100.jpg" width="400" /></a></span></div><span style="color: #990000;"><br /><b><br /></b></span><p></p><p><span style="color: #990000;"><b>Rio de Janeiro:</b></span> Sanırım Brezilya denilince akla gelen ilk şehir Rio de Janeiro... Biz konaklama fiyatlarının absürdlüğünü görünce airbnb'den oda baktık ve en uygunlardan birinde, Yaşlı bir amcanın evinde, meşhur Cobacabana Sahiline çok yakın bu evde oda kiraladık. Adamın evi biraz ufak olmasına rağmen 2 odasını da kiralıyordu, biz kaldığımızda ise şansımıza diğer oda boştu. O yüzden evde rahat bir hafta geçirdik. Cobacabana Sahili yakın olunca hemen hemen her gün denize gittik. Denize girmeseniz bile plajda oturup Brezilyalıları izlemek şahane bir etkinlik. Bu kadar etnik farklılığı, insan çeşitliliğini, rengarenk atmosferi dünyanın başka yerinde bulmak çok zor. LGBT bireylerinin en özgür olduğu ama bir o kadar da özellikle Trans cinayetlerinin olduğu bir ülke Brezilya. </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivDbSlJHYibp1vEjrWzFi1k18IPT_zUECuPHFMrHNcREgMUJjRPcXJpl6_YELx2ppfyAsAtdeEzJncLkTrGXXBaklm5bO4u5gmaN1uXzINCaU_lwHUcrwAusi124A93tIL0n8l2bbfPUZn/s2048/DSCF9663.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivDbSlJHYibp1vEjrWzFi1k18IPT_zUECuPHFMrHNcREgMUJjRPcXJpl6_YELx2ppfyAsAtdeEzJncLkTrGXXBaklm5bO4u5gmaN1uXzINCaU_lwHUcrwAusi124A93tIL0n8l2bbfPUZn/w400-h266/DSCF9663.JPG" width="400" /></a></div><p><br /></p><p>Bu şehri hakkıyla gezmek için bir hafta şart. Şehir çok pahalı o yüzden her yere gitmek, her şeyi yapmak bütçe istiyor. Biz de ilgimizi çeken şeyleri seçerek sınırlı olarak turistik aktiviteleri yaptık. Yemek işini daha çok evde yaptık ama dışarda da yerdiğimiz zamanlar oldu. Portekiz kültürü hakim olunca Portekiz'e özgü yemek ve tatlıları bulabiliyorsunuz. Kişisel gezilecek yerler önerim: Christo Heykelinin olduğu Corcovado Dağı, Selaron merdivenleri, Tomorrow Müzesi ve çevresi, Cobacabana ve Ipenama Plajları, Rio Katedrali (İç mimarisi acayip), Lage Parkı (Biz önüne kadar girdik ama saçma bir şey yüzünden giremedik), Caraico Geçidi, Portekiz Kraliyet Kütüphanesi... Vallahi çok fazla gezilecek yer var o yüzden dediğim gibi sizin ilginizi ne çekiyorsa önceden araştırın. Hakkı ile 1-2 hafta diyorum. Ama bütçe diyorsanız 1 hafta diyorum yine de :) Ulaşım çok pahalı. Şehirde geçen 2-3 farklı kart var ama çok saçma bir sistemleri var. Bir kart tüm raylı ulaşım için yapılmış, bir kart sadece tekerlekli taşıtlar için... Aktarma indirimi, indirimli paket vs. diye bir şey yok. Brezilyalılar da turistler de bir şehir kartı alıp içine bakiye dolduruyorlar. Tek biniş 10 TL civarında... </p><p><span style="color: #990000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #990000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0eDw-g9DAwth8ImqKVlzwO5gxw_dHu70VWpS8HceT76ThaDPoyIdFuQFNrRToCFFucRTxjSXVoSs2yKod7r-CINziOeTnuuU6UmABEt7WP0dui6s80ifSsuW79hpdYrvlT6CwuPLI-s_n/s1776/2019_1223_11133800.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1184" data-original-width="1776" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0eDw-g9DAwth8ImqKVlzwO5gxw_dHu70VWpS8HceT76ThaDPoyIdFuQFNrRToCFFucRTxjSXVoSs2yKod7r-CINziOeTnuuU6UmABEt7WP0dui6s80ifSsuW79hpdYrvlT6CwuPLI-s_n/w400-h266/2019_1223_11133800.jpg" width="400" /></a></span></div><span style="color: #990000;"><b><br /></b></span><p></p><p><span style="color: #990000;"><b>Ilha Grande: </b></span>İşte önceden günü gününe plan yapınca biraz tatsız geçen yerlerden birisi bu adaydı. Gittiğimiz haftasonu maalesef Brezilya'lıların Christmas tatiline denk geldi ve Cuma-pazar arası bu ada gezisini ayarladığımız için tüm fiyatlar abartıydı ayrıca her yer çok kalabalıktı. İkinci kötü sürpriz ise havanın biraz soğuk ve yağışlı olmasıydı. Ilha Grande, Rio de Janeiro eyaletine bağlı, Rio şehrinden de otobüs+tekne ile gidebileceğiniz yakın bir ada. Adada bir sürü koy var. Bu koylara yürüyüş yapılarak gidilebiliyor ya da ada içinden tekneler var ama biraz pahalı.Yollar orman içi, çamurlu ve kaygan zemine sahip patikalardan oluşuyor. Hava da yağmurlu olunca her yer balçıktı o yüzden biz en yakın koya gittik. O bile 1 saat sürdü, her yerimiz çamur oldu. Bu sebeple hiç bir şey anlamadan 2 gece kalıp, Pazar günü döndük adadan. Bir gün gidersem daha uzun kalmak isteyeceğim yerlerden. 2 gece 3 tam gün yeterli.</p><p><span style="color: #990000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #990000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidYa08H_K5vBIfwQQsTXqdxRLZueJsXS_BeYdLXXR8ZC0Dn85i3kDcEHXL24l8dnWUyCQq3Xk2wA5Mz7pOt7tn0lf8uPW72YpDM_Nh17OQLW-9PyGeq9VgXq2K2qFXhQhkqX3UHKfbYsMn/s1776/2019_1223_11202300.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1184" data-original-width="1776" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidYa08H_K5vBIfwQQsTXqdxRLZueJsXS_BeYdLXXR8ZC0Dn85i3kDcEHXL24l8dnWUyCQq3Xk2wA5Mz7pOt7tn0lf8uPW72YpDM_Nh17OQLW-9PyGeq9VgXq2K2qFXhQhkqX3UHKfbYsMn/w400-h266/2019_1223_11202300.jpg" width="400" /></a></span></div><span style="color: #990000;"><b><br /></b></span><p></p><p><span style="color: #990000;"><b>Sao Paulo</b></span>: Plan yaparken herkesin ''Ankara gibi şehir'' benzetmelerini görünce bu şehre hiç uğramadık. Sadece iki defa aktarma şehri olarak kullandık ve Havalimanı, metro haricinde bir şey görmedim. Tek gördüğüm her yerde Japonların olmasıydı fakat tek farkla... Portekizce konuşan Japonlar! Öğrendim ki 1900'lü yılların başında ilk olarak Kahve çiftliklerinde çalışmaya gelen ve yeni bir hayat arayan Japon kardeşlerimiz meğersem kaç kuşaktır Brezilya'da yaşıyormuş... Asimile oldukları için birer Brezilya'lıdan farksızlar artık. Bu arada Güney Amerika'da epey Çinli ve Japon nufus var. Genelde 1. dünya savaşı sonrası bu göç hareketi başlamış kıtaya.</p><p><span style="color: #990000;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #990000;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHDeL-CNaS6vfl4C_uhhX8I5gKVwFPzADq4Z_LRXcZ5eYm2QAdC3PJ3TL1SENv9B9gjFJeaMwzdjgKGYWUGF3m1zPt6LX9hhFgXzCpKhu7sKJv5F2_Zihhu0TFKT9mXRjwJrMQWKsn5EuU/s1776/2019_1223_09154900.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1184" data-original-width="1776" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHDeL-CNaS6vfl4C_uhhX8I5gKVwFPzADq4Z_LRXcZ5eYm2QAdC3PJ3TL1SENv9B9gjFJeaMwzdjgKGYWUGF3m1zPt6LX9hhFgXzCpKhu7sKJv5F2_Zihhu0TFKT9mXRjwJrMQWKsn5EuU/w400-h266/2019_1223_09154900.jpg" width="400" /></a></span></div><span style="color: #990000;"><b><br /></b></span><p></p><p><span style="color: #990000;"><b>Paraty: </b></span>Yine önceden plan yapmanın azizliğini daha çok bu ve bir sonraki şehirde yaşadık... Bu şehre geldiğimizde Christmas günüydü ve HER YER ama HER YER iki gün boyunca kapalıydı! Bomboş sokaklarda 1-2 defa gezip, hostelden pek çıkmadığımız bir şehir oldu Paraty. Halbuki Brezilya'nın en güzel, en maceralı şehri burası imiş. Kısmet başka bir zamana artık... Bu şehirde doğa aktivitesi oldukça fazla. 2-3 gün vakit geçirmek ideal olabilir. Çok cezbetti beni derseniz 5-6 gün de kalınabilir.</p><p><span style="color: #990000;"><b>Foz do Iguaçu:</b></span> Gelelim Iguazu maceramıza... Hem Brezilya hem de Arjantin tarafından görmek için karar vermiştik. Karayolundan da ilerlediğimiz için iki taraftan da görelim dedik. Bu şehir Brezilya'nın Arjantin ile olan sınır şehri. Maalesef çok turistik bir şehir olmasının verdiği dez avantajları gördük. Konaklama baya pahalıydı, zar zor airbnbde bir teyzenin odasını bulduk uygun fiyata. Neyse ki teyzemiz çok tatlıydı. O portekizce, biz biraz İspanyolca ve biraz da el kol hareketleri ile anlaştık. Bize epey misafirperverlik gösterdi sağolsun. Maalesef yineliyorum Christmas zamanı bu kıtanın en popüler, turistik yerlerinden uzak durmak gerekiyor. Tüm Brezilyalılar ve Arjantinliler Igauzu yollarına düşmüşlerdi. Brezilya tarafındaki şelaler için çok erken gitmemize rağmen inanılmaz bir sıra vardı. Sıcak hava ve insan kalabalığı asla ve asla bir arada çekilmiyor maalesef. Bir de Brezilya tarafındaki şelaler de hayal kırıklığı yaşayınca komple pişman olduk! Şelaleleri Brezilya'dan mı Arjantin'den mi görmek adlı yazımı yakında yazıp, yayınlayacağım. Ama havada karada Arjantin diyorum! Bu arada Arjantin tarafına Belediye otobüsü ile geçtik :) Aynı günde iki tarafı görmek zor. O yüzden planı 1 gece, 1,5 gün gibi yapabilirsiniz bu şehir için.</p><p><span style="color: #38761d;"><b></b></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #38761d;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2mbYsexq4N9c45Zx9sQdD73vl1riUM0IDOx2YL63gjM1E0uDS176PCjamM-35kudyD7YpJn43FYLKLy5pzXseAA3xv4R52Yh0PNFJrxYPvoIj_-dI04UM-eUX0BNaO968WR2fHQ-ugSUG/s2048/DSCF9721.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2mbYsexq4N9c45Zx9sQdD73vl1riUM0IDOx2YL63gjM1E0uDS176PCjamM-35kudyD7YpJn43FYLKLy5pzXseAA3xv4R52Yh0PNFJrxYPvoIj_-dI04UM-eUX0BNaO968WR2fHQ-ugSUG/w400-h266/DSCF9721.JPG" width="400" /></a></b></span></div><span style="color: #38761d;"><b><u><br /></u></b></span><p></p><p><span style="color: #38761d;"><b><u>Brezilya Gezi Maliyeti:</u></b></span></p><p><span style="color: #38761d;"><b>Ulaşım: </b></span>Brezilya ulaşım konusunda oldukça pahalı bir ülke. Hem şehiriçi hem de şehirlerarası kıta genelinde en pahalısı. Uçakla bazı yerlere gitmek avantajlı olabiliyor ama en az 1-2 ay önceden satın almakta fayda var. Ülke çok büyük, o yüzden bir yerden bir yere gitmek maliyetli. Kolombiya'dan sonra karayolları oldukça düzgün gelmişti bize. Brezilyadaki ulaşım harcamalarımız:</p><p><u>Uçak:</u> 400 USD (Manaus-Salvador, Salvador-Rio)</p><p><u>Şehirlerarası+Deniz yolu: </u>378 USD</p><p><u>Şehiriçi ulaşımlar: </u>56 USD</p><p><span style="color: #38761d;"><b>Brezilya Konaklama:</b></span> Brezilya'da toplam 21 gün kaldık. Konaklama bakımından da kıtanın en pahalı ikinci ülkesiydi diyebilirim. (Birinci Şili) 3 gün botta, kalan günlerde ise ya hostelde özel odada, ya yatakhanede, bir kaç yerde de airbnbde odada kaldık. Burada lüksümüz yemek dışında hiç olmadı. Sadece 1 gece otobüs yolculuğu yaptık. Ona rağmen harcamamız 18 gece konaklama için iki kişi 285 USD. Bot yolculuğunu katmadım. O ulaşıma dahil.</p><p><span style="color: #38761d;"><b>Brezilya Yeme&İçme: </b></span>Brezilya her keseye hitap eden bir yer. Sokak yemeği oldukça yaygın. Tropikal meyve cenneti ve her köşe başında meyve satılıyor. Muazzam yiyecek Acai meyvesi ve bu meyveden yapılan dondurma/içecek ile tanıştım. Mutlaka ama mutlaka Brezilya'da bu meyvenin ürünlerini deneyin. Pişman olmayacaksanız. O sıcakta ne kadar güzel gidiyor bir bilseniz... Bir kaç defa kendimizi dışarda yemek adına şımartmak dışında genelde alışverişimizi marketten yaparak evde yemek yaptık. Market fiyatları normaldi. Turistik yerler oldukça pahalı. Tatlı kültürü Portekiz etkisinde . Yemek adına deniz mahsulü önerebilirim. Onun dışında bence zengin ve lezzetli bir mutfakları yok. Her şeyde siyah veya kırmızı fasülye var. Kahvesi oldukça kötü. Brezilyalılar temelde şekerli içiyorlar kahveyi. Nescafe tarzında instant kahveler çok yaygın. Bu arada Instant kahve fikri Dünyada Brezilya'dan Avrupaya yayılmış. Fakat Kötü kahveye rağmen Dünyanın da en büyüğü Brezilya....</p><p>Dışarda yeme&içme: 240 USD</p><p>Market alışverişi: 140 USD</p><p><span style="color: #38761d;"><b><br /></b></span></p><p><span style="color: #38761d;"><b></b></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #38761d;"><b><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIGKsosVG8veW_I4y14nuzbrBcyU9tWVHxpLuP3Bu7YcqObjjoYMHdHJwZQUaQCX2tTLLApJzpUSKWLGWqtoR0pYmCx9DlS2XdKMFp95rx9lDbgxNTrc2f24Tm7LiOc57Qd23-0tZv4UXv/s2048/DSCF9860.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIGKsosVG8veW_I4y14nuzbrBcyU9tWVHxpLuP3Bu7YcqObjjoYMHdHJwZQUaQCX2tTLLApJzpUSKWLGWqtoR0pYmCx9DlS2XdKMFp95rx9lDbgxNTrc2f24Tm7LiOc57Qd23-0tZv4UXv/w400-h266/DSCF9860.JPG" width="400" /></a></b></span></div><span style="color: #38761d;"><b><br />Brezilya Turistik Aktivite: </b></span>Bu konuda da biraz pahalı bir ülke Brezilya. O yüzden Rio'ya gittiğinizde ne yapacağınıza, nereleri gezeceğinize önceden karar verin dedim. Christo heykelini görmek iki kişi için 40 USD, Igauzu girişi iki kişi için 35 USD... Şimdiki aklımız olsa Igauzu yerine Brezilya tarafındaki Kuş kurtarma ve gözlem parkına giderdik diyoruz.<p></p><p>Toplam: 90 USD</p><p><span style="color: #38761d;"><b>Hediyelik:</b> </span>Çok bir şey almayıp, ufak tefek anılar için 20 USD harcadık. </p><p><span style="color: #38761d;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="color: #38761d;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7Hosve4M-8AJuJGAOEjQuyzELP9S2CcDjNg6idY-c2ITuYdwRsNn0cwb9gtlq-o08JFaEzmCANn2Pv1vQTM4luCvORHY7yqvAwj4yrgN6tBfG3ZvpEEzkpCyAL205ecstWgBVQVvvc3wJ/s2048/DSCF9773.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7Hosve4M-8AJuJGAOEjQuyzELP9S2CcDjNg6idY-c2ITuYdwRsNn0cwb9gtlq-o08JFaEzmCANn2Pv1vQTM4luCvORHY7yqvAwj4yrgN6tBfG3ZvpEEzkpCyAL205ecstWgBVQVvvc3wJ/w400-h266/DSCF9773.JPG" width="400" /></a></span></div><span style="color: #38761d;"><b><p><span style="color: #38761d;"><b><br /></b></span></p>BREZİLYA TOPLAM MALİYET:</b></span><p></p><p>21 günlük Brezilya harcamamız iki kişi için 6.682 Real yani o zamanki kurla 1.590 USD yapıyor.</p><p>Brezilya güzel bir ülke. Rio de Janeiro'yu acayip beğendim. Yani biraz kalıp, yaşamak isterdim. Kısmet belli mi olur, bir gün yine gideriz belki...</p>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com1Brezilya-14.235004 -51.92528-42.545237836178842 -87.08153 14.075229836178845 -16.76903tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-60078600873813239782020-09-14T12:13:00.000-07:002020-09-21T04:27:10.557-07:00Kolombiya Gezi Bütçesi<p><span style="-webkit-text-size-adjust: auto;">11 Kasım 2019'da Cartagena şehri ile başlayan Kolombiya gezimiz 26 gece, 27 gün sürdü. Genel olarak araştırdığımız ve bizim ilgimizi çeken yerlere gittik, yapmak istediğimiz aktiviteleri yaptık. Yalnızca kayıp şehir olarak bilinen ve 4 günlük bir yürüyüşle gezebildiğiniz Ciudad Perdida'ya uygun mevsim olmaması nedeniyle gidemedik. Onun dışında gayet keyif aldığımız turun başlangıcı olan bu ülkede, güzel anlarımız ve maceralarımız oldukça fazlaydı. Geçirdiğimiz 27 günün dolu dolu geçtiğini gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. </span></p><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><b><span style="color: red;"><u><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4_Cz8xU8g4rNzn6TSI355GUrj4lj-RJoIfnFYFwDADE6BaeyHaWq0qzQm5bcTA5zr8zT0FzVLZUAUtHIRgeUzJK1qp3jKEFnutWbxjnrQaZ3QhnRG3__k34nYNjfThWwDnLfHlwgFeNU0/s2048/DSCF4481.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="2048" data-original-width="1365" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4_Cz8xU8g4rNzn6TSI355GUrj4lj-RJoIfnFYFwDADE6BaeyHaWq0qzQm5bcTA5zr8zT0FzVLZUAUtHIRgeUzJK1qp3jKEFnutWbxjnrQaZ3QhnRG3__k34nYNjfThWwDnLfHlwgFeNU0/s320/DSCF4481.JPG" /></a></div><br />Ne zaman gidilir?</u></span></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Aslında bizim Kolombiya'ya gittiğimiz aylar Amazon bölgesi hariç "yağmurlu mevsim" olarak tabir edilen dönemdi. Okuduğumuz bloglarda biraz küresel değişim etkileri, biraz da işin şansa kaldığı ay Kasım'da gitmenin bir problem olmayacağını düşündük. Şehirden şehre değişen bir iklim hakim ülkede. Mont giydiğimiz anlar da oldu, sıcaktan bunaldığımız anlarda. Amazon bölgesi için Aralık ayı ideal aylardan biriydi. Biz 27 günlük sürede 3-4 defa yağmurla karşılaştık ama bizim gezimizi etkileyen bir durum olmadı. </div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><u><b>Para işleri nasıl?</b></u></span></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Kolombiya'nın yerel para birimi Kolombiya Pesosu. Bizim gezdiğimiz ay 1 Usd, 3300-3400 Peso civarında olmasına rağmen (banka kuru) döviz büroları ağırlıklı olarak 3100-3200 Peso civarında bozuyordu maalesef. Şehirden şehre de bu oran değişiyordu.Biz gezi öncesi 2-3 ay bize yetecek kadar nakit Usd çekip, gittik. Bir kere bankadan Usd bozdurmak istedik kur iyi olduğu için ama yabancılara bozmadıklarını, bunu döviz bürolarının yaptıklarını söylediler. Bazen Kredi kartından harcama yaparak kur karşılaştırması yaptık. Kurun İyi olduğunu gördüğümüzde bazen nakit, bazen kredi kartı ile harcama yaparak kaybımızı minimuma indirmeye çalıştık. Tavsiyem nakit Usd ile gelmeniz:) Usd geçen yerler elbet var ama bazı yerler maalesef o zaman da kazıklamaya çalışıyor.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><b><u><span style="color: red;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-nMUpLZ7Wls_sgPqRXJEql4-2X5Mej1UR897jMOyIUGvnTrAh7bH4L3EEEHbyS0wqN9MXKl6Hqo5df01Gbl1pJyzoXJW3bsnP2DI8j62zYZ-eORiVbzykGxqhahdp3M_g_DFQ0flhnP9K/s2048/DSCF4555.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="2048" data-original-width="1365" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-nMUpLZ7Wls_sgPqRXJEql4-2X5Mej1UR897jMOyIUGvnTrAh7bH4L3EEEHbyS0wqN9MXKl6Hqo5df01Gbl1pJyzoXJW3bsnP2DI8j62zYZ-eORiVbzykGxqhahdp3M_g_DFQ0flhnP9K/s320/DSCF4555.JPG" /></a></div><br />Güvenlik sorunu var mı gerçekten?</span></u></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Geziye ilk başladığımız ülke olmasının yanı sıra Kolombiya için "şöyle tehlikeli, böyle dikkat etmeniz gerekiyor" uyarıları sürekli kulağımdaydı ve kendimizce bazı önemleri almıştık. Açıkçası geziye çıkarken zaten şatafatlı ve ilgi çekici kıyafet pek getirmemiştik. Pahalı veya kaybolduğunda üzüleceğimiz bir eşya, takı vb. bir şey de getirmedik. Her zaman dışarı çıkarken minimum para ile dışarı çıktık. Para bozduracağımızda gizli cüzdan veya gizli bilek cüzdanı taşıdık. Ulu orta fotoğraf makinalarımızı çıkarmadık. Gece geç saatlerde dışarlarda pek gezmedik. Genelde kalabalık ve işlek caddelerde olmayı tercih ettik. Fakat yine de Medellin metrosunda iş çıkış saatine denk geldiğimiz için hiç bir şekilde farkında olmadan kapkaçtan kıl payı kurtuldum. Maalesef bunlar biraz şans işi. Kendi önlemlerinizi aldığınızda yine de minimuma indirebilirsiniz güvenlik sorununu. Her zaman dikkatli olmak gerekiyor.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><b><span style="color: red;"><u>Bütçe ve Maliyetler nasıl?</u></span></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Güney Amerika kıtasında gezdiğimiz 5 ülke içerisinde her açıdan ucuz olan ülke idi Kolombiya. Konaklama ortalama 10-12 usd gecelik. Sokak yemeği oldukça fazla ve uygundu. Keza market alışverişi yaparken de fiyatlar genel olarak uygundu. Bol meyve seçeneğini de eklersek kıtadaki en uygun ülke olduğunu söyleyebilirim. Detaylı olarak maliyetlere aşağıda değindim.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Kısa kısa Kolombiya'da gezdiğimiz yerler için bir özet yazı hazırlamak istedim. Tüm gezdiğimiz ülkeler için de bunu yapacağım. En azından hem plan hem de bütçe için sizlere yardımı dokunursa ne mutlu bana.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Hadi Buyrunuz;<br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwvq9wLkFrprnrPqF4KINpUMvxhwRr5nPDzOMNtm3A840QKeLNZHC6nMjoG2z8K8864JldR02r6c5mMiv2mGWFi144yFO-3KJdB4NsCqswqth4a5_ikIJSiI_LFc6bk2BjIOK-GV_JD3VL/s1080/1605247.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1080" data-original-width="732" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwvq9wLkFrprnrPqF4KINpUMvxhwRr5nPDzOMNtm3A840QKeLNZHC6nMjoG2z8K8864JldR02r6c5mMiv2mGWFi144yFO-3KJdB4NsCqswqth4a5_ikIJSiI_LFc6bk2BjIOK-GV_JD3VL/s320/1605247.jpg" /></a></div><br /><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><u><b>Cartagena:</b></u></span> Geziye kolonyal ve oldukça turistik bir şehirden başlayarak aşağıya doğru inmeye karar verdik. Renkli, tarihi binalar, rengarenk sokaklar, murallarla dolu duvarlar. Deniz, kum, güneş arayan ayrıca sokak fotoğrafı çekmek isteyenler için ideal bir turistik ve tatil şehri, Cartagena. Turistik olduğu için konaklamasından, yemesine, içmesine oldukça pahalı bir şehir. Bir hafta kalın diyorlardı ama biz hayat pahalılığı nedeniyle 3,5 gün kaldık. Para ve zamanı olan çevresindeki ada turlarına bakabilir. Hava oldukça sıcak ve nemli. Şehirde gündüz biraz hayat ölü, akşam hava serinliyordu ve hareketleniyordu o yüzden akşamları dışarı çıkmakta fayda var. Ayrıca dışarı çıkarken değerli bir şey almamaya dikkat edin, kapkaç ve soyulma oranı yüksek yer. Dip not; Kolombiya gezinizin başlangıcı bu şehir ise Usd bozdurmak için kötü bir yer. Kolombiya gezimiz sırasında en kötü kurdan bozan şehir burasıydı. O yüzden az bozdurmakta fayda var. Çevresinde biraz uzakta plajı güzel olan yerler var. Tur satın alarak gidilebiliyor. Kendiniz gitmek isterseniz çok meşakkatli. O sıcakta pek tercih edilecek bir yöntem değil.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><b><u>Santa Marta: </u></b></span>Tayrona Milli Park'ına gitmek için gelinen ve bir gece kalınan, pek de cazibesi olmayan bir şehir. Haftasonu baya kalabalık oluyor. Yerel turist deniz tatili için buraya geliyor. Santa Marta'dan Tayrona'ya geçmek için 1 gece kaldık.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj3f5m4IcvcqLgUYwojTq4e1xliXLSit08a-iFD652vBCJTmoJ5CZXsJvxn7LrmhR-J1m3BXUnD0PC3vh4MqyT6y9T3mp3N0eDUTXZ1ydjr4E7C0A8MrsaV0he7xhJ4K8PTLmcK-bRIS2sV/s2048/DSC01155.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj3f5m4IcvcqLgUYwojTq4e1xliXLSit08a-iFD652vBCJTmoJ5CZXsJvxn7LrmhR-J1m3BXUnD0PC3vh4MqyT6y9T3mp3N0eDUTXZ1ydjr4E7C0A8MrsaV0he7xhJ4K8PTLmcK-bRIS2sV/w500-h333/DSC01155.JPG" width="500" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><u><span style="color: #800180;"><b>Tayrona Milli Parkı:</b></span></u> Santa Marta'dan otobüslerle Milli Park önüne kadar gidip, kendi imkanlarınızla parkı gezebiliyorsunuz, tura vs gerek yok. Bu park baya büyük. Giriş ücretli. İçerisinde farklı uzunluklarda yürüyüş rotaları, bu rotalar üzerinde görebileceğiniz yaban hayat ve de plajlar var. Her plajda denize girilmiyor. Önceden rotalara bakıp, konaklamalara ve girilecek plajları belirlemekte fayda var. Kendi çadırınla gelip, kamp yapmak yasak. Park içerisinde var olan kamp alanlarında konaklama yapabiliyorsunuz. İsteyen parkın dışında olan hostellerde de kalabilir ama o zaman ulaşım aracı veya park içerisinde olan otobüslere para vermeniz gerekiyor. Park içinde yer alan Çadırlarda, bungolovlarda, hamaklarda kalabilirsiniz. Park içinde istediğiniz kadar kalabilirsiniz bu arada, herhangi bir sınırlama yok. Biz iki gece hamakta kaldık ama farklı yerlerde. 2&3 gün genel olarak yetiyor. Bir hafta kalanlar da var. Sıcak havada yürümek zaman zaman yorucu olabiliyor ama orman içerisinde ilerlediğiniz için katlanılıyor. Ucuz bir park değil. Yeme&içme, konaklama pahalı sayılır. O yüzden yanınızda bizim gibi yemek getirebilirsiniz. Dönüşte tekrar Santa Marta'ya dönüp, buradan aynı gün Medellin'e gittik.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCuqB8dKBn0hOFmVmFcd1MRTLwSiQ-O71-IbM9PU_Ehyphenhyphenpo47_y5aNIkaF_AGV3P0B1b19P_i5ebzoLzmmhEJgZ0G7vNYjB6-0iMYX0JC6bLpiLcIm2UXNu7BYkKcQ2SUMor9Mstebt1-2g/s2048/DSCF4617.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCuqB8dKBn0hOFmVmFcd1MRTLwSiQ-O71-IbM9PU_Ehyphenhyphenpo47_y5aNIkaF_AGV3P0B1b19P_i5ebzoLzmmhEJgZ0G7vNYjB6-0iMYX0JC6bLpiLcIm2UXNu7BYkKcQ2SUMor9Mstebt1-2g/w500-h333/DSCF4617.JPG" width="500" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><b><u>Medellin:</u></b></span> Escobar dizisi ile yıldızı parlayan ve son yılllarda turizm patlaması yaşayan şehir. Benim için kocaman bir gecekondu şehriydi. Şöyle ki bir şehir düşünün etrafı dağlarla çevrili, vadi gibi bir şehir. Bu dağlarda bilmem kaç milyon insan yaşıyor ve vadiyi de şehir merkezi olarak kabul edelim. Dağlardan şehir merkezine inen insanların bir noktada toplanması, hatta sıkışması kabusu ile örtüşen bir gerçeklik. Böyle bir kalabalık, keşmekeşlik yok. İstanbul'da yaşanan metrobüs kalabalığına bence şükredelim. Yoğun saatlerde burada metroya binme gafletinde bulunduk, ne siz sorun ne ben anlatayım. Ayrıca eve döndüğümde çantamın 7-8 yerden falçata ile kesildiğini gördüğümde şok oldum. Medellin hakkında söylenen "güvenli değil" gerçeğini de yaşamış oldum. Neyse ki içinden bir şey alamamışlar. Velhasıl 6 gün kaldığımız Medellin'i çok beğenmedim. Niye 6 gün kaldınız diye sorarsanız birincisi çok ucuza güzel bir yerde kaldık. (geceliği 10 USD ve kahvaltı dahil) İkincisi ise biraz dinlenelim demiştik zaten her gün de dışarıya çıkmadık. Ücretsiz walking turlarla bir dönem çete savaşlarının yaşandığı, her gün genç çocukların öldüğü, günümüzde kültürel bir değişim geçiren Comuna 13 mahallesini ziyaret ettik. Medellin dağlarla çevrili bir şehir olduğu için teleferik ulaşımı çok yaygın. Bir biletle teleferiklere binerek şehri tepeden izleyebilirsiniz. Bunlar dışında az zamanınız varsa şehir için 2 gün yeterli. Bir gün de Guatepe'ye gidersiniz 3 gün ideal.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Medellin'deyken günübirlik Guatepe şehri gezisi mutlaka öneririm.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCenbrJO3DFQ0Jvsmo4cWTf9-puGsHwYjKJBa4jRJgtP1qVqCjqmZQCcuMkPA90ovxM1bTtccyhaY_uI15XQ_Vv74nlFTTH4rfu7GeSqrdUEryV1UCQ5zKPvTIv-756IGNvkVVjiIt_QUA/s2048/DSCF9011.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCenbrJO3DFQ0Jvsmo4cWTf9-puGsHwYjKJBa4jRJgtP1qVqCjqmZQCcuMkPA90ovxM1bTtccyhaY_uI15XQ_Vv74nlFTTH4rfu7GeSqrdUEryV1UCQ5zKPvTIv-756IGNvkVVjiIt_QUA/w500-h333/DSCF9011.JPG" width="500" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><u><b>Guatepe:</b></u></span> Medellin'den 2-3 saat süren bir otobüs yolculuğu ile önce Piedra del Penol'e gittik. 750 basamak sonrasında güzel bir manzara sizi bekliyor. Sonrasında tekrar minibüslere binerek, Guatepe kasabasına gittik.Kasaba çok tatlı, rengarenk duvarlara sahip olan evlerin olduğu küçük bir yer. Güzel hediyelik eşya dükkanları var. İsteyen bir gece de kalabilir ama bizce gerek yoktu.Kolombiya'da bu tarz renkli ve turistik kasaba oldukça çok. Bize birine gitmek yetti.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiClLb7I7DrnbWltbFCD1T80xJ2nidjJ7R8hD8_uRV6Sdnx4wfQOw6weQW75NeTz1SyXifRYHxQF3x0LoXmwvrJV-1mjpy9GNwzb82-PJs2dI3vPJjNG5GkLjVNbyf2DVJBmkr3YVaUH5sQ/s2048/DSCF9091.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiClLb7I7DrnbWltbFCD1T80xJ2nidjJ7R8hD8_uRV6Sdnx4wfQOw6weQW75NeTz1SyXifRYHxQF3x0LoXmwvrJV-1mjpy9GNwzb82-PJs2dI3vPJjNG5GkLjVNbyf2DVJBmkr3YVaUH5sQ/w500-h333/DSCF9091.JPG" width="500" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><u><b>Salento:</b></u></span> Ah canım kasabam... Kolombiya'da en beğendiğim yer burasıydı ve Kolombiya'da geçirdiğimiz en güzel zamanlar burada oldu. Cocora vadisi yürüyüşü, kahve çiftlikleri gezisi... Çok çok tatlı bir kasaba. Kasaba içerisinde yer alan, sabah yürüyüşü sonrası ulaşabileceğiniz kahve çiftlikleri var. Çiftliklerin düzenlediği ücretli turlar var. Mutlaka katılın. Bizim için çok güzel bir deneyimdi, turun sonunda güzel kahvelerini de içiyorsunuz. Cocora vadisi yürüyüşü de buraya gelinmişken yapılmalı. Biraz zorlu ama sonundaki manzaraya değiyor. Dünyanın en uzun ve doğal palmiye ağaçları burada. 4 gün kaldık biz burada ama 5-6 gün de kalınır. Kolombiya ortalamasında fiyatların biraz yüksek olduğu bir yer. Kahve Çiftliği deneyimi yazım için <a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com/2020/04/kahve-diyar-salento.html" target="_blank">tık tık.</a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><u><b>Armenia:</b></u></span> Salento bu şehre bağlı. Son gün bir gidelim ne varmış bakalım dedik ama hiç önermiyorum. Hayatımda bu kadar kötü ve sıkıcı bir şehir görmedim. Akşam otobüsümüz olduğu için 3-4 saatimizi burada geçirmek zorunda kaldık.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYcM25nGqFarm8b7T7j9dd2lL9w-5L7dNghyjD2OybM0FcyXsi11NDQgBMyIgofXTwL450Iwi4U3rd32JaqJ79kBkmf_GLYx1SPv5V4_gTX5AIeyItS3BTK_5kqGJ6PGC96l7PciWzKcxl/s2048/DSCF9340.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYcM25nGqFarm8b7T7j9dd2lL9w-5L7dNghyjD2OybM0FcyXsi11NDQgBMyIgofXTwL450Iwi4U3rd32JaqJ79kBkmf_GLYx1SPv5V4_gTX5AIeyItS3BTK_5kqGJ6PGC96l7PciWzKcxl/w500-h333/DSCF9340.JPG" width="500" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><u><b>Bogota:</b></u></span> Burayı genelde sıkıcı, gri bir başkent olarak anlatmışlardı ama ben tam tersi çok beğendim. La candeleria denilen eski şehir merkezi sokaklarında günlerce gezip, fotoğraf çekebilirsiniz o derece güzel. Bogota sokakları sürpriz murallarla, duvar resimleri ile dolu. Her gün bambaşka sokaklardan kaldığımız hostele gittik ve her gün çok güzel şeylerle karşılaştık. Biz 3 gün kaldık. Bize yetti ama bir iki gün daha kalınabilir. Bogota da tehlikeli şehirler arasında. Bizi tedirgin edecek bir şey yaşamadık, gece de sokağa çıktık. Fakat ıssız yerlerde değil, ana caddelerde gezdik hep. Bu arada her yerde devriye gezen polisler var biraz güven vermedi değil. Yeme ve içme mekanları ile çok popüler bir şehir. Mutlaka bir kaç mekanı deneyin.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWxmBDZXmDpbldARhYEHSqW8MHiqXQYkY6zm7AHeKUKmpsUyRnLPY8koJV2ARWb_ADUOX7AmMkN2PcMv1cSDCAndWtkNrQFBnAbn4c3GisMwTtxQtuBEXaoBll1YVzUXD4wy-wHLexrx27/s2048/DSCF4557.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWxmBDZXmDpbldARhYEHSqW8MHiqXQYkY6zm7AHeKUKmpsUyRnLPY8koJV2ARWb_ADUOX7AmMkN2PcMv1cSDCAndWtkNrQFBnAbn4c3GisMwTtxQtuBEXaoBll1YVzUXD4wy-wHLexrx27/w500-h333/DSCF4557.JPG" width="500" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #800180;"><u><b>Leticia:</b></u></span> Amazonlara gidecekler için gidiş kapısı gibi bir şey bu şehir. Amazon gezisi için bu şehre geldik ve sadece iki gün kaldık. Pek bir çekiciliği yoktu. Klasik tropik iklimin hüküm sürdüğü, bol motorsiklet ve tuktukun olduğu, kalabalık bie şehir. Meydandaki parkta binlerce yeşil papağını izlemek güzel :) Bu arada güvenlik uyarıları da hat safhadaydı. Burada da gezerken dikkatli olmak gerekiyor. Amazın deneyimimizi yazdığım yazı için<a href="https://gezmeninsonuyok.blogspot.com/2020/08/amazon-maceras.html" target="_blank"> tık tık.</a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><div dir="auto">Velhasıl Kolombiya'da geçirdiğimiz 27 gün, bu turun başlangıç ülkesi olması nedeniyle ilginç, şaşırtıcı, sürpriz ve zorluklarla dolu bir etap oldu. Geriye dönüp baktığımızda dolu dolu geçen, bir çok farklı aktiviteyi yaptığımız ülke oldu. Giderken çok büyük bir beklentim yoktu bu ülkeden, fakat gezi sonunda büyülendik diyebilirim. Meğersem hiç bir şey bilmiyormuşuz :)</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">Maliyetlere gelecek olursak;</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">Öncelikle 26 Gece, 27 gün kaldık Kolombiya'da.</div><div dir="auto">(İki kişi toplam olarak belirtiyorum)</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><span style="color: #38761d;"><u><b>Ana ulaşım; </b></u></span>Biz 11 kasım 2019'da New York üzerinden Miami aktarmalı Cartagena'ya ulaştık. Güney Amerika'ya Abd üzerinden oldukça fazla ve uygun uçuş oluyor. Sanırım geziden 2 ay önce satın almıştık. İst-Nyc biletini Güney Amerika Maliyetleri yazısında belirteceğim.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">NYC-Cartagena Uçak bileti: İki kişi; 363 USD</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><span style="color: #38761d;"><u><b>Konaklama; </b></u></span>Biz ağırlıklı olarak mutfak ve banyonun paylaşımlı olduğu hostellerde kaldık. Kolombiya'da 17 gecelik işletme konaklaması yapmışız.Kalan 9 günlük konaklama ise gece otobüsleri ile yolda geçmiş. Öncelikle bir rezervasyon yapmadan önce her zaman airbnb ve booking kıyaslaması yaparak bütçemizi aşmayan ve temiz&güvenli olan yerleri seçmeye çalıştık. Bütçeyi arttıran konaklama tercihlerimiz Tayrona Milli Parkındaki iki gecelik hamak ve Amazon turu paketi satın almak oldu açıkçası. Onun dışında bütçemize göre tercihler yaptık. Kaldığımız yerlerden genel olarak memnunduk. Sadece Bogota'da kaldığımız yer temizlik açısından çok kötüydü ama 2 gün ve bu fiyata başka yerde kalamayız diyerek, dayandık :)</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">İki kişi; 348 Usd</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><span style="color: #38761d;"><u><b>Yeme&İçme:</b></u></span> Kolombiya yeme ve içme bakımından oldukça ucuz olduğu için biz genelde dışardan yemeyi tercih ettik. Uzun kaldığımız yerlerde market alışverişi yaparak evde de epey yemek yaptık veya kahvaltılarımızı evde yaparak dışarı çıktık. Yollardayken dışarda yedik. Güzel restoran veya bara gitme şımarıklığını da yaptık. Bütçemizi dengelemek için de şımarıklıkları dozunda yaptık. Kolombiya'da sokakta kahve içmek bile çok lezzetli olduğu için bol bol kahvecilere gidip kahve içtik :)</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">İki kişi; 416 Usd</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><span style="color: #38761d;"><u><b>Ulaşım:</b></u></span> Ülke içerisinde bir çok ulaşım aracını kullandık. Şehirlerarası ulaşımlarda otobüs kullandık. Şehirler içinde ağırlıklı olarak metro, metrobüs, minibüs, tuktuk vb. toplu taşıma araçlarını kullandık veya yürüdük. Kolombiya'da Uber bir çok şehirde aktif kullanılıyor ve oldukça ucuzdu. Havalimanına giderken veya otobüs terminaline giderken/terminallerden şehir merkezine gitmek için internet bağlantısı bulabildiğimiz her yerde Uber kullandık. Bir kaç kere zorunlu olarak taksi kullandık. Kolombiya Amazonlarına giderken sadece Uçak kullandık. Ayrıca orada tekne ana ulaşım aracı olduğu için 3 kere tekne/bot kullandık.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">İki kişi: 308 Usd</div><div dir="auto">Bogota-Leticia Uçuşu: 105 Usd</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><u><b><span style="color: #38761d;">Turistik aktiviteler/girişler: </span></b></u>Kolombiya'da tur satın almak zorunda kaldığımız aktiviteler oldu. Onlar da zaten zorunlu olan turlardı. Örneğin Cartagena'da temiz plajlara gitmek için tur satın aldık, Piedra del Penol girişi ücreti, Tayrona Milli Park girişi ücreti, Cocora Vadisi yürüyüşü girişi ücreti, Kahve çiftliği gezileri tur olmadan olmuyordu. Bunlar dışında bir kaç yerde turist vergisi ödemek zorunda kaldık ve son olarak Amazon turu satın aldık. Amazon turunu ayrı belirtiyorum. Çünkü 4 günlük ayrı bir harcama kalemiydi.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">İki kişi: 165 Usd</div><div dir="auto">Amazon turu:467 Usd (3 gece, 3 gün)</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><span style="color: #38761d;"><u><b>Kişisel Harcamalar: </b></u></span>Her şeyi Türkiye'den getirmediğimiz ve gezerken ihtiyacımız olan şeyleri satın almak zorundaydık. Örneğin şapka, kulaklık, Brezilya'ya geçerken kullanacağımız Hamaklar vb. şeyler için harcama yaptık.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">İki kişi: 90 Usd</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><b><u><span style="color: #38761d;">Diğer harcamalar:</span></u></b> Bu harcama kaleminde pek bir şey yok ama yine de yazayım dedim. Bir kere çamaşır yıkama, tuvalet mola paraları vb şeyler de diğer harcamalar.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">İki kişi: 8 Usd.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto"><span style="color: #990000;"><u><b>Toplam maliyetimiz</b></u></span>: Uçaklar ve Amazon turu hariç bizim bütçemiz dahilinde kişi başı günlük 25 Usd oldu. Ortalama bütçeye uçaklar koyulmuyor. Çünkü çok değişken bir maliyet o. Siz bütçe çalışırken günlük yeme, barınma ve gezme ihtiyaçlarınıza göre belirlemek durumundasınız. Bu maliyette Amazon turu yok.Tur 3 günü kapsayan özel bir tercih olduğu için günlük maliyetlere koymadım. </div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">Yola çıkmadan önce son bir kaç yıldır bu kıtayı gezmiş olan ve bloglarına güncel bilgileri yazan yabancı gezginlerin bloglarında orta bütçeli gezgin bütçesini hedeflemiştik. Böylece bütçemiz Kolombiya'da tutmuş oldu.</div><div dir="auto"><br /></div><div dir="auto">Bir sonraki yazı Brezilya Gezisi için olacak, görüşmek üzere :)</div></div>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-26914031155419611872020-08-17T00:34:00.000-07:002020-08-17T00:34:41.658-07:00Amazon Macerası<p><span style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Eğer Güney Amerika gezisi planlıyorsanız, Amazon ormanları gezisi için bütçe ayırmanız muhakkak gerekiyor. Bu kadar zaman bulmuşken, bir daha ne zaman, nasıl buralara kadar gelip bu deneyimleri yaşayacağız değil mi?</span></p><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Amazvon bölgesi Brezilya, Ekvador, Bolivya, Kolombiya, Venezuela, Guyana, Surinam, Fransız Guyanası ve Peru tarafından paylaşılan Dünyanın en büyük yağmur ormanları havzasıdır. Kapladığı alan yaklaşık beş buçuk milyon kilometrekare. Hal böyle olunca hangi ülkeden gitmek gerekir, ne kadar süre ayırmak lazım araştırmalarımıza başladığımızda öğrendiğimiz ve deneyimlediğimiz tüm bilgileri bu yazıda paylaşacağım.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWEfy6xr4orixPY5YoNh7v63o7km28bdAmJ2BxWAsLBXp5LOaHVb7GVlt-fc5W2mZfqitXPu4yw1b7sknqfLMiSY4aJDjBSL0RRChdpkor_2vDl9tX3iZJNydAhTYCtHs-vmQ0VIwXJNd3/s2048/DF3D3E59-A16F-4C87-8AEC-560D52CD68DA.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWEfy6xr4orixPY5YoNh7v63o7km28bdAmJ2BxWAsLBXp5LOaHVb7GVlt-fc5W2mZfqitXPu4yw1b7sknqfLMiSY4aJDjBSL0RRChdpkor_2vDl9tX3iZJNydAhTYCtHs-vmQ0VIwXJNd3/s640/DF3D3E59-A16F-4C87-8AEC-560D52CD68DA.jpeg" width="640" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><b style="text-align: left;"><span style="color: red;"><br /></span></b></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><b style="text-align: left;"><span style="color: red;">Amazonlara nasıl ve neyle gidilir?</span></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Hangi ülkede olursanız olun, Amazonlara ulaşmak kolay değil. İllaki bir uçak, sonrasında bot veya tekne yolculuğu yaparak Amazonlarda bulunan büyük şehirlere gelmeniz gerekiyor öncelikle.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Amazonları gezmek, bitki örtüsünü tanımak, hayvanlar, hava durumu, köyleri, orada yaşayan insanlar hakkında bilgi almak, bir iki gün de olsa deneyimlemek için tur satın almak gerekiyor. Buralar öyle elinizi kolunuzu sallayarak gidip, kendinizin keşfedebileceği yerler değil.O yüzden tur ve yerel rehber mutlaka şart. Hal böyle olunca fiyatlar da biraz yüksek oluyor.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><b><span style="color: red;">Hangi ülkede gitmek gerekir?</span></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bizim araştırmalarımızda karşımıza çıkan, turların nispeten ucuz olduğu ve görülmesi gereken, deneyimlenmesi gereken yerler bakımından ülke olarak Kolombiya ve Peru öneriliyordu. Hatta Kolombiya'nın Amazon şehri olan Leticia'ya geldiğinizde buradan Peru Amazon bölgesine de geçip, Peru'ya buradan devam edebiliyorsunuz. (Aynı şekilde Brezilya'ya ya da.)</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Brezilya ise Amazon bölgesi içinde en pahalı turlara sahip olan ülke. Zaten yeme, içmeyi de karşılaştırırsak bütçe bakımından Peru ve Kolombiya'ya göre epey pahalı kalıyor.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Biz Kolombiya'yı tercih ettik. Tercih etmemizin iki nedeni vardı. Birisi yukarıda bahsettiğim gibi turların nispeten daha uygun olması, ikincisi ise Kolombiya'da bulunduğumuz Kasım ayı sonu ve Aralık aylarının Amazon bölgesini hava nedeniyle gezebilmek için elverişli olması.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj918b8NDZR1q6NA6evmgLJvJys2QTEUG69J-6VkPYZRGrnKafelB5Vtc8JaDWmqahoV0JU3QRjBZ8DIO-zjciyjL3dBkvo2ORS9UXthhPd004qgzB0xdc09sXAhzSaJzb23EyY7HIFa9Qb/s2048/E57B4826-8F9C-41E7-826A-7B38C69CAA0C.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1152" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj918b8NDZR1q6NA6evmgLJvJys2QTEUG69J-6VkPYZRGrnKafelB5Vtc8JaDWmqahoV0JU3QRjBZ8DIO-zjciyjL3dBkvo2ORS9UXthhPd004qgzB0xdc09sXAhzSaJzb23EyY7HIFa9Qb/s640/E57B4826-8F9C-41E7-826A-7B38C69CAA0C.jpeg" width="640" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><b><span style="color: red;">Planımız Nasıldı?</span></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Öncelikle Kasım ayında Kolombiya'yı gezerken Amazonlardaki tur firmalarını araştırmaya başlamıştık. Hem yabancı gezginlerin bloglarını okuduk hem de Tripadvisor'da çıkan turların yorumlarına baktık. Hemen hemen tur içerikleri aynıydı. 5-6 firmaya mail atarak hem program, hem de fiyat talebinde bulunduk. Bu arada bu tarz turlarda fiyat isterken her zaman Avrupalı veya Amerikalı olmadığımızı, Türk olduğumuzu, bu gezi sırasında iki defa kur çevirdiğimizi belirterek pazarlık yaptık. Gelen fiyatlar oldukça pahalıydı. Çünkü hepsi dolara endekslemişti. En son Casa Gregorio diye bir firmadan fiyat aldık ve içlerinde gerçekten en avantajlı fiyat burası olduğu için bu firmayı seçtik.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiordFoTPU6z4o4bfCzYUwMc4lpTjEf9ofTE7tyaqmEjhiGprcDu5QK0PzBVf2p-Yo4D2XAswBFi9MYPoZgXG39k_U3lFXAOCl59dPhxDkfmijOTCkIGwoigzO7NaIp4C9gX_xWm0t42H1X/s2048/85B051A7-E8CB-4B56-AABE-134B23B316E8.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1142" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiordFoTPU6z4o4bfCzYUwMc4lpTjEf9ofTE7tyaqmEjhiGprcDu5QK0PzBVf2p-Yo4D2XAswBFi9MYPoZgXG39k_U3lFXAOCl59dPhxDkfmijOTCkIGwoigzO7NaIp4C9gX_xWm0t42H1X/s640/85B051A7-E8CB-4B56-AABE-134B23B316E8.jpeg" width="640" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Öncelikle Kolombiya'daki Amazonlara ulaşım için Kolombiya içindeyseniz uçakla Leticia şehrine gelmeniz gerekiyor. Leticia Kolombiya Amazonlarının başkenti gibi, her şeyin olduğu bir şehir. Gezilecek bir şeyi yok. Havalimanında Turizm vergisi alınıyor. Maalesef uçaktan inince bunu ödemek zorundasınız. Leticia, Amazon turu öncesi ve sonrası uğramanız gereken zorunlu bir durak sadece. Biz bu şehre gelerek, bir gece ormanlık arazide olan bir hostelde kaldık ve Amazonlara hazırlık yapmış olduk. Şehir merkezinden baya uzak olduğu için tek gece konaklama yapacaksanız burayı önermiyorum. Havalimanı-şehir merkezi arası mesafe biraz var. Taksi yerine, havalimanından çıkıp, biraz yolu yürüdüğünüzde daha uygun bir fiyata tuktuk çevirebilirsiniz.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Leticia klasik tropikal bir iklimin hakim olduğu, sıcak, nemli, sivrisineği bol, motorsiklet ve tuktuk kullanımının hat safhada olduğu, tehlikeli olduğu söylenen ufak bir şehir. Çok şükür bizim başımıza bir şey gelmedi ama hostel sahibinin uyarıları hala kulağımda. Gece tenha sokaklara girmemeye özen gösterin.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOzyyCS9rXANVAiMWbako7eqsf9YHn8YP2OeDbDO_eDg-qvf7_Zqr6y4b5eyNBuz-CRmJu6Xcs6tZzcEZTrC0Ie8CI9cenb3XK88vBgEbYR4OiTSVF-T8OLGOkU3ICEbFj3THxt2YteVjW/s2048/20B9AF4D-0657-4801-AAA4-CEEDCA6CDCD9.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOzyyCS9rXANVAiMWbako7eqsf9YHn8YP2OeDbDO_eDg-qvf7_Zqr6y4b5eyNBuz-CRmJu6Xcs6tZzcEZTrC0Ie8CI9cenb3XK88vBgEbYR4OiTSVF-T8OLGOkU3ICEbFj3THxt2YteVjW/s640/20B9AF4D-0657-4801-AAA4-CEEDCA6CDCD9.jpeg" width="640" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Biz tur ayarlamalarını yaptığımız sırada Casa Gregorio'nun kapasitesi sınırlı olduğu için yerleri çoktan dolmuştu. O yüzden tur tarihlerini bir gün kaydırmamız gerekti. Hal böyle olunca ilk aşamada tura dahil olan bir köye (Puerto Narino) kendimiz gidelim, bir gece orada kalalım dedik ve turu 3 gece, 4 güne indirdik. Bu arada Amazonları anlamak ve biraz deneyimlemek için en az 3 gün şart. O yüzden turlar 3 ile 7 gün arasında değişiyor.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Öncelikle şunu belirteyim bizim anlaştığımız firma aynı zamanda otel olan(lodge) Casa Gregorio Amazon ormanında bir köyde bulunuyor. İşleten kişi bir Amazon yerlisi olarak görünüyordu. Bir sürü farklı tur seçeneği olduğu için sizinki Leticia şehrinden sizi alıp, tekrar Leticia'ya bırakabilir. Bizim firma ise "kendin köye gelebilirsin" kategorisindeydi.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: #2b00fe;"><b>Amazon Macerası başlasın!</b></span></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Leticia'da bir gün geçirdikten sonra, Leticia limanına gidip, köylere giden tekneye binecektik. Planımız ilk olarak turdan çıkardığımız ve kendimizin gidebileceği köye, Puerto Narino'ya gitmekti. Ama ilk şansızlığımızı burada yaşadık. Daha önce gidenlerin blog yazısını okumuştuk ama hiçbiri biletin en az bir gün önceden alınmasından bahsetmiyordu!</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Biz saat 10.00 civarı limana vardık ve ilk tekneyi beklemeye başladık. Günde 4 sefer vardı ve biz de ilkine binip, köye öğlen varırız diye düşünüyorduk. Bu arada limana bakıyoruz bilet filan alınabilecek bir gişe de yok. Herhalde teknede ödüyoruz diye düşündük.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRBCUMczE2Y5QwQ2zL3gDXvE2ocuYuCCzwPfQ-4xUiSOxzyJu0b2sRt4ctmBGdUf7MHA_Yv28x4ILftl4mPHFrN0ZRPQ9johRYBMD5cyHwkFRQJQmvar5KLzwl69tKeBitZZUv6Etbyuw1/s2048/CAD2F8C8-2410-4F5C-A073-D163E3E3C814.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRBCUMczE2Y5QwQ2zL3gDXvE2ocuYuCCzwPfQ-4xUiSOxzyJu0b2sRt4ctmBGdUf7MHA_Yv28x4ILftl4mPHFrN0ZRPQ9johRYBMD5cyHwkFRQJQmvar5KLzwl69tKeBitZZUv6Etbyuw1/s640/CAD2F8C8-2410-4F5C-A073-D163E3E3C814.jpeg" width="640" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9IxY1MSUDJSm2NyOZLEEqzUJdARm8xvGd8I3Gi_rAHkgSHAl7CXKLwyJBd3v1Qp3y-kTp53GEYPQyNwZ2UXdYRO2c2RIqrdE8YNb9QixbO6hMiwtX_oMgDgZwKdOZqPF5bXj7EKQmwngZ/s2048/EBEB1675-F578-45BB-B269-D490A5D22072.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9IxY1MSUDJSm2NyOZLEEqzUJdARm8xvGd8I3Gi_rAHkgSHAl7CXKLwyJBd3v1Qp3y-kTp53GEYPQyNwZ2UXdYRO2c2RIqrdE8YNb9QixbO6hMiwtX_oMgDgZwKdOZqPF5bXj7EKQmwngZ/s640/EBEB1675-F578-45BB-B269-D490A5D22072.jpeg" width="640" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Tekne geldi ve birden insanlar ellerindeki bavullarla sıraya girmeye başladı. Teknedeki görevlinin elinde bir kağıt, kağıttaki isimleri okuyarak içeriye almaya başladı. Bu arada bizden başka sadece 4-5 turist vardı bekleyen. Bu ulaşımı kullanan %98 oranında köylerde yaşayan yerliler. Çünkü teknenin güzergahında bir sürü köy var ve bu insanların şehre gidebilmeleri için tek yol bu tekneler. Biraz bekleyelim ve sonunda gidip soralım dedik. Sona yaklaştığımızda sorduk ve teknede yer olmadığını, ofislerinden bilet almamız gerektiğini söyledi. Böylelikle ilk tekne kaçmış oldu. Bir sonraki tekne iki saat sonraydı.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Sonrasında eşim ofisi buldu ama o gün tüm teknelerin dolduğunu ve bilet olmadığını, anca yarına bilet bulabileceğimizi söylemişti görevli. Sonrasında ne yapsak, ne etsek diye düşünürken beklemeye karar verdik. Çünkü ilk tekne için bizim gibi bileti olmadığını düşündüğümüz İspanyol çifti görevli en son tekneye almıştı. (daha sonra o günün akşamında aynı köyde aynı evde kalacakmışız da haberimiz yokmuş :))</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAnthECBtV4OXjUX_WsWAjCbZ-vOaS1TNHMnXySFmWpRQevSJWw5C4U7fZT1CImkX5eGWzROAkhRR4M7MxM0GMzbMOLEKFdFVXQbbiMCZ6JmsKC0eGrCWs5ZED-jJ1YWuu0ncwRIlsrBEU/s2048/F54E33E5-2278-4FAF-AD83-A96238AD04B9.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1375" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAnthECBtV4OXjUX_WsWAjCbZ-vOaS1TNHMnXySFmWpRQevSJWw5C4U7fZT1CImkX5eGWzROAkhRR4M7MxM0GMzbMOLEKFdFVXQbbiMCZ6JmsKC0eGrCWs5ZED-jJ1YWuu0ncwRIlsrBEU/s640/F54E33E5-2278-4FAF-AD83-A96238AD04B9.jpeg" width="640" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bir sonraki tekne için de maalesef başarılı olamadık. Görevli yer yok diye bizi almadı. Yılmadık iki saat daha bekledik. Sonrasında sanırım 14.00 teknesiydi. Artık buna da yer bulamazsak bu köy gezisini iptal edip, bir sonraki güne bilet alıp, Casa Gregorio'nun bulunduğu köye gidecektik. Neyse efendim duruma o kadar gıcık olduk ki yarım yamalak İspanyolcamla tekne geldiğinde yüzü hiç gülmeyen ciddi görevli ablaya durumu anlattım. Saat 10.00'dan beri burada beklediğimizi, önceden bilet alınması gerektiğini bilmediğimizi, köyde rezervasyonumuz olduğunu ve bu tekneye binmemiz gerektiğini söyledim. Tamam bekleyin, haber vereceğim dedi. Önce tüm biletlileri yerleştirdi. Sonra en sonunda bize "gelin" diyerek, bizi tekneye aldı. Meğersem tekneye bu son alınan biletsizler tabure üzerinde teknenin ortasında yolculuk yapıyorlarmış <img alt="😀" data-goomoji="1f600" data-image-whitelisted="" goomoji="1f600" src="https://mail.google.com/mail/e/1f600" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" />Aslında kurallara aykırı bir durum. Çünkü bu tekneler/ botlar su seviyesine çok yakın ve Amazon nehri durgun bir suya sahip değil. Batma veya devrilme riskine karşı herkes şişme yelek giyiyor. Biz bindiğimizde bize bir şey verilmedi tabi. Neyse Türke bir şey olmaz deyip, 2 saat sürecek olan yolculuğumuza başladık.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Yer yer dalgalar arasında ilerleyerek, uçsuz bucaksız görünen Amazon nehrini seyre daldık. 6-7 farklı köyde durarak yolcu indiren tekne, giderek boşalmaya başlamıştı bile. Bir saat sonunda normal koltuklara oturabildik. İkinci saatin sonunda köye varmıştık.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Köye indiğimizde, iskelede "turizm" adı altında köye ayak bastı parası alıyorlar. Bu nerden çıktı derken, parayı ödemek durumunda kalıyoruz. Çünkü burası koruma altında ve her gelen turistten para alarak bir gelir yöntemi elde etmişler. Sonra ismim yazılı bir kağıt görüyorum bir gencin elinde. "Allah allah ne alaka" derken az ingilizcesiyle bizim konaklayacağımız evin sahibinin bu çocuğu bizi karşılaması için gönderdiğini öğreniyoruz.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Öncelikle airbnbden odasını kiraladığımız eve gidip ev sahibi ile tanışıyoruz ve eşyaları bırakıyoruz. Allahtan havanın kararmasına daha var en azından çevreyi gezebilmek için yeterli zamanımız var. Sabah ilk tekneye binen İspanyol çifti görüyoruz meğersem onlar da burada kalacaklarmış, diğer odayı tutmuşlar. Tanışıp, sonrasında biz yemek için dışarıya çıkıyoruz. Sabahtan beri ağzımıza lokma girmemiş:( Açıkçası köyün bir olayı yokmuş, bir hayal kırıklığı oluyor bizim için. </div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bu köy ekolojik olarak önemli, koruma altında ve hiç motorlu araç yok.(Motorsiklet dahil) Zaten ufacık, 5-6 sokağı olan bir yer. Burada acı bir gerçekle daha karşılaşıyoruz köyde wifi yok. Yalnızca 30-60-90 dk para karşılığında alabileceğin şifreli bağlantılar mevcut ve sadece köy meydanında çekiyor. </div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">İnternet bir sonraki gün Casa Gregorio'ya gidebilmek ve oradaki yetkili ile iletişime geçebilmek için bize lazım. Burda da maalesef ikinci sıkıntımızı "iletişim" de yaşıyoruz. Akşam saati olduğu için, tüm gün de dışarda olduğumuzdan dikkat etmemişim telefonumun şarjı direk sıfırlandı. O yüzden o akşam iletişime geçemedik. Ertesi gün sabahtan bu ücretli internet satılan yere gidip, bir saatlik bağlantı alıp, öyle halledeyim dedim ama onda da yarım saat internete bağlanmadı. İleticilerde problem olduğunu söyledi çocuk. O arızanın gitmesini bekledim ve sonrasında bağlantı geldiğinde hemen Casa Gregorio'ya yazdım. Allahım cevap gelmedi. Bizi nasıl, ne şekilde alacaklarını söylememişlerdi. Sadece bizden o köyde hangi otel veya airbnb evinde kalacağımızın bilgisini almışlardı o kadar...<br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">3 saat boyunca stres ve sıkıntıyla geçti... Yazdığım mesajı bir türlü görmemişti tur firması. Bu sürede iki kere de bağlantı satın aldım. Bu arada ev sahibinin telefonundan aramayı deneyelim dedik adamın kontörü yokmuş. Sonra telefon edebileceğimiz bir yer aradık o arada derdimizi de anlatmaya çalışıyoruz. Hat satan bir bakkal bulduk ve telefon edeceğimizi söyledik. Sonra bu bakkalın karşısında bulunan evin sahibinin de tur yaptığını ve bizim gideceğimiz köye gittiğini söyledi. Onunla iletişime geçin, o halleder dedi. Bu sefer o evin kapısını çaldık ama malesef açan olmadı.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjRJfN1iiEXmnS7IMZSXJUQ3nREoMBP_wxVCFSnf79YsM_tnjkOCVHisWzPDD0BRYOputFhmnke6L79wyLeAsTDD8ZgzZtHehWIJfqYZK74OLJlKaCGU6gDtvcEFLP0CDCVPYpcUx49QGJf/s2048/DA5D1E7E-9CFE-407C-837C-6946F132F7AF.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjRJfN1iiEXmnS7IMZSXJUQ3nREoMBP_wxVCFSnf79YsM_tnjkOCVHisWzPDD0BRYOputFhmnke6L79wyLeAsTDD8ZgzZtHehWIJfqYZK74OLJlKaCGU6gDtvcEFLP0CDCVPYpcUx49QGJf/s640/DA5D1E7E-9CFE-407C-837C-6946F132F7AF.jpeg" width="640" /></a></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Artık saat öğlen 12.00 olmuştu. Bizim sinirler iyice gerildi. Son bir kez internet satın alıp, mesaj gelmiş mi diye bakayım dedim. Sonrasında yüzlerimiz güldü. Turun yetkilisi sabahtan beri toplantıda olduğu için anca görmüş. Elemanlarından birini göndermiş ve sizi şurada bekliyor dedi... O arada kapısını çaldığımız tur yapan kişi bizi buldu ve derdimizi anlattığımızda siz burda bekleyin ben elemanı buraya getireceğim dedi. Meğersem o da tur sattığında Casa Gregorio ile işbirliği yapıyormuş. O yüzden elemanlarını tanıyormuş.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Çok şükür en sonunda elemanla buluştuk ve çantaları kaldığımız evden alarak tekneye bindik. Yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuk sonrası çileli saatlerin ardından Amazon Ormanları derinliklerinde bulunan Amayacu köyüne varmış olduk. </div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Köye geldiğimizde bizi sarışın, mavi gözlü bir abla karşıladı. İlk şaşkınlığım bu oldu çünkü biz yerli bir firma olduğunu düşündüğümüz için burayı tercih etmiştik. Odaya yerleştik ve sonrasında tanışma faslına geçtik. Meğersem abla Hollandalı imiş. Yıllar önce üniversitede yazdığı tez gereği karıncaları araştırıyormuş ve sonra kendini Kolombiya'da, Amazonlarda bulmuş. Kolombiya'daki üniversite hocası bu köydeki yerlilerden biri olunca aralarında bir ilişki başlamış ve Kolombiya'ya yerleşmiş. Sonrasında birlik olarak köyde bu ufak işletmeyi kurup, kadının da ingilizcesi ve çevresi sayesinde Amazon'larda tur yapmaya başlamışlar.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><b>Amazon Turu içeriği Nasıldı?</b></span></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bu işletmede şöyle bir şey güdülmüş. Her deneyim size özgü oluyor. Aynı anda kalacak kişi sayısı 12 ama gün içerisinde her kişi veya grup ayrı ayrı tura götürülüyor. Tek kişiyseniz tek kişi gidiyorsunuz. Bazen gruplar kaynaştığı için aynı tura gitmek istiyorlar ama genelde gruba veya kişiye özgü oluyor turlar.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Tur rehberleri köyden, doğma büyüme oralılar. Hepsi her konuda bilgili ve deneyimli. İspanyolca oluyor rehberlik. Eğer çat pat İspanyolcanız varsa anlaşılıyor. Çünkü çok düzgün ve yavaş konuşuyorlar. İngilizce rehberli isterseniz de her dönem çalıştıkları orada kalan yabancı biri oluyormuş o da yerli rehberlerin dediklerini çeviriyor zaten. Akşam merak ettiğinizi Hollandalı ablaya sorabiliyorsunuz, o anlatıyor. Buradaki turizm de yaklaşık 6 ay yapılabiliyor. Yağışlı mevsim olan ilkbahar ve sonbahar mevsimleri arasında burası kapalı.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjDagVDSz8LNtndNB5F8gRzcGyWObUd47CTb3Kzl5CXEXgS8-3pv4wUwOkoYObTNcsFIbBZfFDWoIzgGxgoLmSOZTFJo7OxQ-KXvVNobpTG33SO2WfHVHkLjORo4TQUKH1daevQKzV6fLJ6/s2048/63B39026-D769-4863-8686-CAA48729F724.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1269" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjDagVDSz8LNtndNB5F8gRzcGyWObUd47CTb3Kzl5CXEXgS8-3pv4wUwOkoYObTNcsFIbBZfFDWoIzgGxgoLmSOZTFJo7OxQ-KXvVNobpTG33SO2WfHVHkLjORo4TQUKH1daevQKzV6fLJ6/s640/63B39026-D769-4863-8686-CAA48729F724.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bizim tur içeriğimiz şöyle idi. Geldiğimiz gün 2 saat kadar köyü gezmek, köyde yetişen ürün ve meyveleri gözlemlemek, ordaki yerel insanların nasıl yaşadıkları ile bilgi almak ve çevrede ne gibi faaliyletler olduğunu anlamak. Burası artık modern bir köy. Elektrik ve doğal su var. Herkeste cep telefonu ve evlerde genelde TV var. Herkes kot, tshirt giyiniyor. Yerli kıyafetler içerisinde olan ve yerli kültürü ile yaşayan artık oldukça az. Onlar da turistik köyler olmuşlar ve fena paralar istendiği için biz tercih etmedik. En azından doğal bir köy gördük diyelim:)</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYK6Do84JX4A2IBCW8oBDBYMR1koSJYbwVFVkmm1B8vUXXiDASBy_B2Mb1MpvjTfoD_8qnewzEw7I46AaB3PFJoPerZAkGrphlyTi87uc7IRRGr7RB2oD9bW-vhHXeOPA7RlxeN9O8_BXn/s2048/2F06EB72-4C51-402F-A74C-AFE91B5169A0.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1224" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYK6Do84JX4A2IBCW8oBDBYMR1koSJYbwVFVkmm1B8vUXXiDASBy_B2Mb1MpvjTfoD_8qnewzEw7I46AaB3PFJoPerZAkGrphlyTi87uc7IRRGr7RB2oD9bW-vhHXeOPA7RlxeN9O8_BXn/s640/2F06EB72-4C51-402F-A74C-AFE91B5169A0.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bir gün Amazon nehrinde ilerleyerek bitki örtüsünü ve su seviyesinin nasıl değişken olduğunu gözlemledik. Gerçekten balta girmemiş ormanlara yerli rehber eşliğinde gittik ve yürüyüşler yaptık. Kuş gözlemi yaptık fakat şans işi olduğu için kuş göremedik ama seslerini çok duyduk. Tukan görmek istiyorduk en çok ama nasip değilmiş. Ormanda gezmek inanılmaz bir deneyim. Filmlerde gördüğümüz gibi ama her an karşına bir sürpriz çıkacağından da endişeleniyorsun. Biz bir gün taze puma ayak izi gördük. Kendisi ile karşılaşmak istemezsiniz.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2RmvApYhiNUXbMvsF09OB28ht3mDEimOLHiZ26u5UD98jpTttOE5C4kRVBx50h7wwuwqkbYmbREngy7mtZ5L0hjG9GnCTKCMa5VWhUkkTfInuaEJIBmSzWRPyd4aHtErbsqGZ1u1iMdaN/s2048/B05528F4-DE66-4BAA-9313-BF69BC310B09.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2RmvApYhiNUXbMvsF09OB28ht3mDEimOLHiZ26u5UD98jpTttOE5C4kRVBx50h7wwuwqkbYmbREngy7mtZ5L0hjG9GnCTKCMa5VWhUkkTfInuaEJIBmSzWRPyd4aHtErbsqGZ1u1iMdaN/s640/B05528F4-DE66-4BAA-9313-BF69BC310B09.jpeg" width="640" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRBbJl5nOZunGOSP-2RqB227fCmDgF1hX6831TGjL2BDg66L5GSY8lHaltzi23n_MBrtjqDnDwDOxXYyJLluYXcjOYkWgRjmec8xoSd1s76exsci0LAODjupX2H3jUW0nDq8xKHz984sn-/s1080/FE346F28-8B93-4781-8C36-BBA791824087.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1080" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRBbJl5nOZunGOSP-2RqB227fCmDgF1hX6831TGjL2BDg66L5GSY8lHaltzi23n_MBrtjqDnDwDOxXYyJLluYXcjOYkWgRjmec8xoSd1s76exsci0LAODjupX2H3jUW0nDq8xKHz984sn-/s640/FE346F28-8B93-4781-8C36-BBA791824087.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bir gün Peru tarafına geçtik. Ordaki ormanlarda yürüyüş yaparak, bir kaç hayvan gördük. Meşhur tembel hayvanı görürüz diye çok heyecanlandık ama kendisi ağaçların en tepesinde uyuduğu için sadece kıçını görebildik. Peru tarafında gittiğimiz köyde Macaw papağını yaşadığı için bol bol onlardan gördük. Sivrisinek ormanına gittik ve o gün resmen 20-30 yerimden ısırılışımla geri döndük. </div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bir akşam köyde gece yürüyüşü yaptık. Köyde yaşayan ve çoğunlukla gece çıkan kertenkele, çekirge türlerini ve tarantulaları gördük.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXpgguuo7tJCIlb37hiLQY99RFpG0VYJwUrzqG7T8ZcEwaQBXND3FXHyIlBcePEI6ZskYA7AVR7PJv-kEqrNRFTX812-pJIWBojypmmMU4YuquwJjF7IUHbBVLinWeXwsZot1LZkfx_RQO/s2048/50B455DC-BA07-412A-A912-3ED1427139E7.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1385" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXpgguuo7tJCIlb37hiLQY99RFpG0VYJwUrzqG7T8ZcEwaQBXND3FXHyIlBcePEI6ZskYA7AVR7PJv-kEqrNRFTX812-pJIWBojypmmMU4YuquwJjF7IUHbBVLinWeXwsZot1LZkfx_RQO/s640/50B455DC-BA07-412A-A912-3ED1427139E7.jpeg" width="640" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifi9KyiDPK0P0Xm1rr5EJyUb1ZW8cklC9m2uwSrRzJKr5LIKV4zK4qiZ7IzrNGnEcIfog-MEtbxkLey0Zec-yhsN87JIzYpf_raDbwIF8mNshLoqAyAVWoN6jHoo6VRr3xiiFesxlm4s6l/s2048/438FFF21-E6D0-4774-A27D-B8C7FE6ACF4F.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifi9KyiDPK0P0Xm1rr5EJyUb1ZW8cklC9m2uwSrRzJKr5LIKV4zK4qiZ7IzrNGnEcIfog-MEtbxkLey0Zec-yhsN87JIzYpf_raDbwIF8mNshLoqAyAVWoN6jHoo6VRr3xiiFesxlm4s6l/s640/438FFF21-E6D0-4774-A27D-B8C7FE6ACF4F.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Son gün ise biraz amazon nehrinde tekne ile gezip sonra nehirde Piranha avlayacaktık ama tam avlanmaya doğru dönerken bir yağmur bastırdı, şiddetini size anlatmam imkansız. Üzerimizde yağmurluklar olmasına rağmen yine ıslandık ve köye geri dönmek durumunda kaldık.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8gC8YuqE-xqK5ibTDwVAdgKf1wQmHufsFWmE2XY9NgS7LwUDfUUBfUhmvLXMEo3v1HpNw3udy33t6yqLKZGDNY2_LDxaxCgT6_JA08NorWUQp4oXWQX6QyXmNOnsL5rl_qtDdR41LfZRI/s2048/B788D893-1248-4D06-970E-A5D1E1D37B4F.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8gC8YuqE-xqK5ibTDwVAdgKf1wQmHufsFWmE2XY9NgS7LwUDfUUBfUhmvLXMEo3v1HpNw3udy33t6yqLKZGDNY2_LDxaxCgT6_JA08NorWUQp4oXWQX6QyXmNOnsL5rl_qtDdR41LfZRI/s640/B788D893-1248-4D06-970E-A5D1E1D37B4F.jpeg" width="640" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyqge4ZK2G5KZoj0yIcyO6fRRGveqMSkvQ8OkorINZINlSu9Qfwkbu9S6SqLaN4KIN_Gt1MjPezfElzzUJUXWbdRrP1hXXTMT_V_RxwsSPUx911sTKd_9F-Z_qAOaFAk4lfw8SnwVKoNHh/s2048/DCE259CF-7DF3-4349-8A33-7F8A309D6C59.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyqge4ZK2G5KZoj0yIcyO6fRRGveqMSkvQ8OkorINZINlSu9Qfwkbu9S6SqLaN4KIN_Gt1MjPezfElzzUJUXWbdRrP1hXXTMT_V_RxwsSPUx911sTKd_9F-Z_qAOaFAk4lfw8SnwVKoNHh/s640/DCE259CF-7DF3-4349-8A33-7F8A309D6C59.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgXu4QHatPU3hoOR7jmFqn6kClnz4kYINHTDVyu9Yln1Kt7-WG48PW2J79G4bYqTKQnQVQx8xNxKJvDDYlPT_aviJzjXy0LPyGEenjfiv6fcR2TshXg0eUpo6u77yOQsMbDjgJxoq_PUA1D/s2048/26F619AE-7F05-4B92-B979-BD79F4BFEA8B.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgXu4QHatPU3hoOR7jmFqn6kClnz4kYINHTDVyu9Yln1Kt7-WG48PW2J79G4bYqTKQnQVQx8xNxKJvDDYlPT_aviJzjXy0LPyGEenjfiv6fcR2TshXg0eUpo6u77yOQsMbDjgJxoq_PUA1D/s640/26F619AE-7F05-4B92-B979-BD79F4BFEA8B.jpeg" width="640" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2nqlj8rkBsVMUUsXHq79RqD1iJ6j2eMaF264IdGr377V5EHapESbA1oFtqOrvCM8LMglMSXcllq7KknEv11bQum_ghIKJ420YUYSJXFsZbVCXQmMLHdJJjxu2DlBkzuyLOm0NK-78uZJM/s2048/06D25019-2280-4329-A2F0-D6894423BD51.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2nqlj8rkBsVMUUsXHq79RqD1iJ6j2eMaF264IdGr377V5EHapESbA1oFtqOrvCM8LMglMSXcllq7KknEv11bQum_ghIKJ420YUYSJXFsZbVCXQmMLHdJJjxu2DlBkzuyLOm0NK-78uZJM/s640/06D25019-2280-4329-A2F0-D6894423BD51.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Gezi sonunda açıkçası inanılmaz deneyimler yaşamadık. Maalesef hayvan ve kuş görme isteği ile bu turu gerçekleştirmek istemiştik ama hayal kırıklığı oldu. Sadece Amazon ormanlarını yıllardır duyup, içerisinde 3 gün de olsa yaşamak güzel ve farklı bir deneyimdi. Şansssızlık işte...</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuGb-KZg7i3_Atf64_nHkqaVe1yr_nA7H6j5lnU2wdbv4s6l7z6mPktjKTnBeqkBt2VTv61eiJsqQ_9hSr-ytos98Xj4QZSZk0jn4F3WgSkoG5N826lx7Vc43ZniMGe3IoS3DP5macvBmt/s2048/160CF942-8255-4063-980B-0EBB9546C8BF.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuGb-KZg7i3_Atf64_nHkqaVe1yr_nA7H6j5lnU2wdbv4s6l7z6mPktjKTnBeqkBt2VTv61eiJsqQ_9hSr-ytos98Xj4QZSZk0jn4F3WgSkoG5N826lx7Vc43ZniMGe3IoS3DP5macvBmt/s640/160CF942-8255-4063-980B-0EBB9546C8BF.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Bu arada oraya gelen turistlerin hepsi Avrupalı idi. Bizim kaldığımız günler boyunca farklı 3-4 grup geldi ve hepsi Almanya, Avusturya, Hollanda veya İngiltere'dendi. Bizim Türkiye'den geldiğimizi duyan baya şaşırıyordu çünkü Türk gezginleri oralarda görmeye alışık değiller. Hollanda'lı abla ile bu coğrafyada az rastlanan Türk gezginleri konusuna değindik. Tam Kasım- Aralık aylarında Türkiye'nin güney sınırında sıkıntılar yaşandığı için Türklerin seyahat edemediğini, iç savaş tehlikesi nedeniyle yerlerinden kıpırdamadıklarını düşünüyormuş. Ben de gülerek yok abla ne iç savaşı, siz çok yanlış anlamışsınız konuyu dedim. Gel sana neden Türklerin çok gezemediğini anlatayım dedim ve ekonomik kriz, TL'nin Usd karşısında değer kaybetmesi, Tr'deki maaşların düşüklüğü ve seyahat özgürlüğünün diğer ülkelerdeki kadar rahat olamaması(döndüğünde iş bulma garantisi olmaması vb.) ve en önemlisi böyle bir yolculuk için Avrupalı kişinin bir sene para biriktirerek rahatça 6 aylık geziye çıkabilmesi karşısında Türklerin en az 5-6 yıl çalışması gerektiğini epey anlattım. Kendisi ağzı açık dinledi. Ve son olarak en basiti ben gezebilmek için para birimini iki kez değiştirmek, para çevirmek ve bu arada kaybettiğim kuruşları hesaplamak zorundayım dedim. Çok şaşırdı :(</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><b>Amazon'da yaşam nasıl?</b></span></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><b><br /></b></span></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg90KII_dREmQ_oOEC_msPSCtnA_lvR79QbM4KZQQJ5J9RzDjEkbzWpcZuNxu3jE_tY7ti6DhpdG9ZiAwhttEwuYP1OF0WCF4cshvYO31AMnFN67Bxgv4qoxXcEYMb_7VXTL3RkqMiVN4eP/s1080/96BB0EEE-4C17-4D75-BEF7-0F23543C3DB5.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1080" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg90KII_dREmQ_oOEC_msPSCtnA_lvR79QbM4KZQQJ5J9RzDjEkbzWpcZuNxu3jE_tY7ti6DhpdG9ZiAwhttEwuYP1OF0WCF4cshvYO31AMnFN67Bxgv4qoxXcEYMb_7VXTL3RkqMiVN4eP/s640/96BB0EEE-4C17-4D75-BEF7-0F23543C3DB5.jpeg" width="640" /></a></div><b><br /></b></span></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Kaldığımız yer öyle lüks bir yer değildi. Zaten bu bölgeye geliyorsanız lüks beklentiniz olmayacak. Özel banyosu olan oda çok azdı ve çoğu ortak banyo kullanıyordu. Su ise burada her evin üstüne yerleştirilmiş kocaman variller vasıtasıyla evlere geliyor. Variller de yağmur yağdıkça doluyor. Ufak bir filtre ile temiz su elde ediliyor ve musluktan su içilebiliyor. O yüzden banyo yaparken veya mutfakta yemek yaparken suyu idareli kullanmanız gerekiyor. Çamaşırı evde yıkamak yasak. Böyle bir ihtiyacınız varsa nehre gidip, nehirde yıkamanız gerekiyor. Yemek konusuna gelirsek, yemekler 3 öğün olarak tura dahildi o yüzden biz bir kaç atıştırmalık dışında yanımıza bir şey almadık. Arada atıştırmalık ve meyve de var. Gün içerisinde bunları rehberlerimiz bizim için getiriyordu. Gece yatarken her daim sineklikle yatmak zorundasınız yoksa sinekler her yerinizi inanılmaz yiyor. Böcek veya sinek alerjisi olanların bu geziden uzak durmasında fayda var. Bunlar dışında bol bol su tüketmek gerekiyor. Gündüz aşırı sıcak ve nemli. Farketmeden susuz kalıp, bayılabilirsiniz. Gezide her daim uzun kollu ve uzun pantolonlar giymekte fayda var. Hatta mümkünse kalın şeyler giyin çünkü her türlü ısırıyorlar. Bu arada sinek ilacı olmazsa olmaz ama bizim yaptığımız hatayı yapıpta Türkiye'den getirmeyin. Çünkü Tr'de yaşayan sivrisineklerle oradaki sivrisinekler aynı değil. Daha etkili bir koruma olması açısından Kolombiya'da veya gittiğiniz ülkeden almanızda fayda var. Benim mesela bir gün göz kapağımdan ısırmışlardı 2 gün gözüm şiş gezdim :(</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifH8Kl_jYfl3nHZs88fC2lrsOZ9vz69d1Cta7X3ig0s78clk-AvOLiikT6R8Xw18V53F3akK6XlPsQujRrccLmeF51EKAW0QMVsQmWy-FQlA8bJJXwleaD7NyA8Hk6oFVohyphenhyphen0OoWhcnDyY/s1080/D6BAC737-F9E3-4D9D-B254-236FBAB4E81B.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1080" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifH8Kl_jYfl3nHZs88fC2lrsOZ9vz69d1Cta7X3ig0s78clk-AvOLiikT6R8Xw18V53F3akK6XlPsQujRrccLmeF51EKAW0QMVsQmWy-FQlA8bJJXwleaD7NyA8Hk6oFVohyphenhyphen0OoWhcnDyY/s640/D6BAC737-F9E3-4D9D-B254-236FBAB4E81B.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div>Yerli halka gelecek olursak evleri ahşap ve palmiye ağaç yapraklarından yapılma. Minimum eşya ile yaşıyorlar. Evlerin çoğunda yatak yerine hamak var. Yatak olsa bile yer yatağı var. Gündüz toplanıyor, akşam seriliyor. Yerli halk cana yakın ve güleçti. Turist diye sizin peşinizde koşan veya para isteyen insanlar yoktu. Bu arada Kolombiya'da genel olarak fazla çocuk yapmak makbul. Köylerde de durum böyle idi. Köyde okul var. İlkokula kadar bu okula gidiyorlarmış, sonra taşımalı sistemle en yakındaki büyük köye gidiyorlar. Çamaşırlar nehirde yıkanıyor. Çoğu insan nehirde banyosunu yapıyor. Hatta yağmur yağdığında banyo yapmak daha kolay olduğu için bir sürü insan nehirde banyosunu yapıyordu.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwArWicz4-l74PQaqU9d-KH-ngevkHXH13aSJq0l2kkRYPsG3Gkym-4bMfCxqxCx2Oe3qOI2cWW6zfBeufHR-5IOqf4Z8xje7HKPLLgdsKyZfEJ5KyPD2zzLztaWJ7lMx6nT9aDUnbZaHN/s2048/C29AAB7E-01D6-4D8F-A0C3-668654DAFCC1.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwArWicz4-l74PQaqU9d-KH-ngevkHXH13aSJq0l2kkRYPsG3Gkym-4bMfCxqxCx2Oe3qOI2cWW6zfBeufHR-5IOqf4Z8xje7HKPLLgdsKyZfEJ5KyPD2zzLztaWJ7lMx6nT9aDUnbZaHN/s640/C29AAB7E-01D6-4D8F-A0C3-668654DAFCC1.jpeg" width="640" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikkkzpN6twI-Xgy_dcF21Yeg5czJXLEFgdg9kIu59kzg6BNwpa0-2WqTqOtEvgVMyOa3UKyDtvIfl6N5igP41S-D36nZiqWFvmVIlFbbYBU4lRAyL2LRqGwPXijuVOtwKKizTHechYHjuj/s1776/EF72CE4A-B533-4EBD-9E40-72E31F4EBC6D.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1184" data-original-width="1776" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikkkzpN6twI-Xgy_dcF21Yeg5czJXLEFgdg9kIu59kzg6BNwpa0-2WqTqOtEvgVMyOa3UKyDtvIfl6N5igP41S-D36nZiqWFvmVIlFbbYBU4lRAyL2LRqGwPXijuVOtwKKizTHechYHjuj/s640/EF72CE4A-B533-4EBD-9E40-72E31F4EBC6D.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Yiyecek konusuna gelirsek köyde bir çok ürün ve meyve yetişiyor ve tüm köye yetecek kadar da ürün var. Hasat yapılıyor ve köy halkına dağıtılıyor. Amazon nehrinde balık tutuyorlar ve balık da hem taze hem kurutulmuş olarak tüketiliyor. Ananas, mango, muz köyde çok fazla yetişiyor. Biz de gezerken dalından koparıp, güzelce yedik :) Köyde ufak bir bakkal haricinde başka bir şey yok. En yakın büyük köylerden evlerde yapamadıkları ihtiyaçlarını alıyorlar. Köylere gıda ve temizlik ürünleri de botlarla Leticia’dan sağlanıyor. O yüzden mesafe nedeniyle fiyatlar şehre göre bir tık daha pahalı.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><b><span style="color: red;">Amazonlara giderken ne getirmeli?</span></b></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJlLfGk9KaYHtmFnlpJ5zsV43KF5Zx8ew0jgFB6pzMLqdKnGrHCVxTODMvJGYRyGiHpZt0kuLMneJYQLDIKTNFlTbigdtPu09ENSdbpnbZKK10JH61VnEmL-HzJAbMJH48pw5UNv2EgXXC/s2048/52F9C038-7B80-4834-80AA-5BA2A0DB206C.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="2048" data-original-width="1365" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJlLfGk9KaYHtmFnlpJ5zsV43KF5Zx8ew0jgFB6pzMLqdKnGrHCVxTODMvJGYRyGiHpZt0kuLMneJYQLDIKTNFlTbigdtPu09ENSdbpnbZKK10JH61VnEmL-HzJAbMJH48pw5UNv2EgXXC/s640/52F9C038-7B80-4834-80AA-5BA2A0DB206C.jpeg" /></a></div>*Olmazsa olmaz sivrisinek koruyucu, gittiğiniz ülkeden alın mutlaka.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Gece yürüyüşü için kafa lambası</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Gündüz orman derinliklerinde gezerken uzun kollu, mümkünse kalın ve teri emen sentetik tshirt veya ince mont. aynı şekilde alt için kalın yürüyüş pantolonu.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Sizi yormayacak bir ayakkabı veya yürüyüş botu. Fakat bizim turda uzun lastik çizme verildi. Hayat kurtarıcı çünkü orman yürüyüşlerinde hemen hemen her yer balçık olabiliyor.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Su şişesi</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Güneş için kesinlikle şapka ve güneş gözlüğü,</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Yanınıza bol bol tshirt ve iç çamaşırı getirin. Çünkü gün içerisinde terden sırılsıklam olunuyor ve hızlı kuruyan bir şeyleriniz yoksa o nemde kuruması çok zor oluyor.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Her gün aniden bastıran yağmura karşı uzun ve sağlam yağmurluk. Bunu bizim tur firması sağlamıştı.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Fotoğraf makinesi</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Alternatif Amazon gezisi: İllaki buraları göreyim ama tura param yok diyorsanız önerim Leticia'da yine aynı bota sabah binip Puerto Narino köyüne kadar gitmek(en son durak orası çünkü) Köyde 1-2 saat vakit geçirip aynı gün botla dönmek olabilir. Mutlaka bot saatlerine bakın. Dediğim gibi karşılıklı olarak günde 4 sefer bazen 3 sefer oluyor. Ya da gün içerisinde Peru tarafına geçip bir kaç saat geçirip yine botla dönebilirsiniz Leticia'ya.</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><b>Maliyet ne kadar?</b></span></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">(Fiyatlar iki kişi dahil)</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Bogota- Leticia uçuşu: 116 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Leticia Havalimanı Turizm vergisi: 18 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Havalimanı-Şehir merkezi tuktuk: 1,4 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*2 gece Leticia konaklama: 20 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Amazon tekne ulaşım(gidiş&dönüş): 33 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Puerto Narino köyü giriş ücreti: 5,5 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*1 gece Ekolojik köyde konaklama: 18 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*3 gece 4 gün Amazon tur paketi: 385 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">*Yemek vs diğer harcamalar: 15 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">5 günlük Amazon gezisinin toplam maliyeti: 612 Usd</div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyGt5Udy_cO25USZpmSMj81_bjPuxITD2oUDJAx0ThNgrECxnzEvVserdSEw9HgwfQsSVca_lyMUhrjAhRMZbU0nEiww-QJOGlQj93pO8khQ6eu6kD10xtzTiJSf1M-Ixw-EkVUk-SoLRb/s2048/9B929D02-BBC0-4D00-A25B-E557045FF124.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1365" data-original-width="2048" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgyGt5Udy_cO25USZpmSMj81_bjPuxITD2oUDJAx0ThNgrECxnzEvVserdSEw9HgwfQsSVca_lyMUhrjAhRMZbU0nEiww-QJOGlQj93pO8khQ6eu6kD10xtzTiJSf1M-Ixw-EkVUk-SoLRb/s640/9B929D02-BBC0-4D00-A25B-E557045FF124.jpeg" width="640" /></a></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;"><br /></div><div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Velhasıl yine de güzel ve ilginç bir deneyimdi. İki farklı kuşta görseydik tadından yenmezdi ama kısmet bir gün tekrar Amazonlara gelirsek, Peru tarafında bir deneyim yaşamak :)</div>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-53131656707695890082020-06-30T10:27:00.002-07:002020-06-30T10:27:18.892-07:00Buenos Aires Günleri<span style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Buenos Aires ... Güney Amerika'nın en "Avrupai" şehrine hoşgeldiniz...</span><br />
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Bu geziye çıkmadan önce en çok görmek istediğim şehir Buenos Aires, ülke ise Peru idi. Buenos Aires, bu kıtaya giden tüm arkadaşlarımı büyüleyen, hemen hemen hepsinin yaşamak istediği bir şehirdi. Hal böyle olunca bu şehirden beklentim olağanüstü derecede fazlaydı. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Erdem'le yılbaşını Rio de Janerio'da mı yoksa Buenos Aires'te mi geçirsek diye konuşurken, benim isteğim üstün gelmişti ve planımızı 30 Aralık itibariyle Buenos Aires'te olacak şekilde yapmıştık. Fakat bunun ne kadar yanlış bir karar olduğunu sonradan anlayacağımızı nereden bilecektik... Deneyimler böyle böyle hatalardan oluşuyor maalesef... Gelin neden yılbaşını Buenos Aires'te geçirmenin hatalı olduğunu anlatayım. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Yanlış zaman? Neden?</span></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: purple;"><b>1- Noel zamanı ve her yerin ana baba günü olması</b></span>...</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Kasım'ın 15'inde Kolombiya'ya ayak basınca bir aylık Kolombiya planı bize yetmiş ve Aralık ayının bir kısmını Brezilya'da geçirip duruma göre uzatıp, uzatmayacağımıza bakacaktık. Fakat Brezilya- bizim ana gider kalemlerimizi düşündüğümüzde- epey pahalı olunca (Konaklama ve Ulaşım özelinde) rotayı Arjantin'e çevirmiştik. O yüzden Brezilya'da az kalıp, Arjantin'e şans vermeyi uygun görmüştük. Hatalı olmamızın ilk nedeni geliyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Aralık ayı özellikle Noel zamanı Güney Yarım Kürede yaz mevsiminin başlangıcı. (Noel zamanını hep kar ve soğuk ile ilişkilendirdiğim için bu yarım kürede yılbaşını sıcacık bir iklimde kutlamayı bir türlü kabullenemedim.) Okullar da yaz tatiline giriyor. Hal böyle olunca iç turizm hareketleniyor. 23 Aralık itibariyle gezdiğimiz hiçbir yerden keyif alamadık. Brezilya'nın en turistik ve güzel sahil şehirlerinden biri olan Paraty'e gittik ve 25 Aralık olması nedeniyle (Noel günü) hiç bir şey yapamadık. Süpermarketler de dahil her yer 2 gün boyunca kapalıydı. Boş ve terkedilmiş hayalet bir kasabada 2 gün geçirip, Igauzu şelalesinin bulunduğu Foz do Iguaçu şehrine geldik. Şelalenin Brezilya ayağını gezmek için 27 Aralık'ı seçmişiz bilmeden. Tüm Brezilyalılar ve hatta Arjantinliler tatili fırsat bilip buraya gelmişti. Nefes alınamayan bir sıcaklığın hakim olduğu şehirde, şelaleleri izleyebildiğiniz ufacık seyir teraslarında 28840402037 insanla gezmeye çalıştık. Her yerde sıra, her yerde kaos durumu oldu ve burada daha fazla vakit geçirmek istemedik, şelale keyfini bile yaşayamadan oradan ayrıldık. Ertesi gün Arjantin tarafına geçip, aynı kalabalığı da orada yaşayınca biz ne yaptık dedik. Durun daha bitmedi.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: purple;"><b>2- Yılbaşı Tatili+Yaz mevsimi başlangıcı</b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Yaklaşık 20 saat süren Igauzu-Buenos Aires otobüs yolculuğu sonrası, 30 Aralık günü Buenos Aires otogarına vardık. Kalacağımız daireyi Airbnb'den ayarlamıştık. İlk olarak 1 hafta ayarladık, duruma göre uzatırız demiştik. Ev sahibimiz de meğerse airbnb'ye yeni geçmiş ve kendisi seyahat ettiğinde yaşadığı evi kiralayan genç bir akademisyendi. O da yılbaşını fırsat bilip, arkadaşlarıyla bir hafta Arjantin'in Cordoba şehrine tatile gidecekti. Bize anahtarı verip, evden çıkacağı için merakla ve telaşla bizi bekliyordu...</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Öncelikle kalacağımız ev Buenos Aires'in turistik bölgesi veya merkezi bölgesi ile alakası olmayan bir yerde olduğu için toplu taşıma ile nasıl gidileceği konusunda hiçbir fikrimiz yoktu. Otobüsten inince deli gibi wi-fi aramaya başladım ki ya toplu taşıma alternatiflerine bakayım ya da uber çağırarak şu işi halledeyim dedim. Yana yakıla 15 dk. boyunca wi-fi aradım ve sonunda buldum. Uber daha mantıklıydı çünkü uğraşmadan hemen 20-25 dakikada eve gidecek ve ev sahibini de daha fazla bekletmeyecektik. Üstelik baya da ucuzdu.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Yağmurlu bir günde Buenos Aires sokaklarını ilk defa taksi penceresinden gördüm. O kadar heyecanlıydım ki... Yeni bir ülke, yeni bir şehir, yeni bir kültürü yaşayacaktık önümüzdeki günlerde.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Kalacağımız Apartmana geldik. Eski ama tatlı bir apartmanın üçüncü katındaydı daire. Ev sahibimiz Sonia kısaca ev hakkında bize bilgi verdi ve "haftaya görüşürüz" diyerek sırt çantasını alıp çıktı. Onun da bizim gibi sırtçantalı biri olması nedense çok sevindirdi beni. Hell yeah \m/</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEginRG6VaziNqiJkbrxhfQC9CSAwz40zaL250KgW6Ygx3Qz6KRdTEVOAQkurg7cv-bSAaONuNAlogtV2XJGOWhiJeD-aior8rMJWtqDQ4C7YfY9OomNJqzdCua-9eqCbu-5rli3sgLBiqWl/s1600/03ADA97B-977E-4D79-90A1-7F098A3C78C0.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEginRG6VaziNqiJkbrxhfQC9CSAwz40zaL250KgW6Ygx3Qz6KRdTEVOAQkurg7cv-bSAaONuNAlogtV2XJGOWhiJeD-aior8rMJWtqDQ4C7YfY9OomNJqzdCua-9eqCbu-5rli3sgLBiqWl/s320/03ADA97B-977E-4D79-90A1-7F098A3C78C0.jpeg" width="240" /></a></div>
Ev 1+1 idi ama o kadar tatlı ve minimal döşenmişti ki hayran kaldık. Bir hafta yaşayacağımız bir ev değil de sanki hayatımızın bundan sonraki evresini geçireceğimiz bir ev gibi gelmişti bize. O kadar sıcak, o kadar bizdenmiş gibi...</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Ertesi gün biraz kaldığımız mahalleyi gezelim ve hem akşam için hem de bir hafta kalacağımız için market alışverişi yapalım dedik. 31 Aralık günü dışarda bir insan evladı bile yoktu! Önce anlam veremedik. Gerçekten dışarda olan insan sayısı iki bilemedin üçtü, sokaklardan geçen araba sayısı yok denecek kadar azdı. Hadi yılbaşı günü dedik, insanlar ya bir yerlere gitmiştir ya da evlerinde akşamı bekliyorlardır dedik ve alışverişimizi yaparak eve geçtik ve akşam için hazırlık yapmaya başladık.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Buenos Aires'te kutlamaların yapıldığı bir kaç yer var. Onlardan en önemlisi Puente de la Mujer yani Kadınların Köprüsü olarak bilinen yerdi. Bu köprü bizim kaldığımız eve çok uzak olunca ve dönüşte taksi ile dönmek zorunda kalacağımız için (taksi ücretleri inanılmaz kazık) yılbaşı saatlerini evde geçirmeye karar verdik.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiXuL0rbWT5jGFSGhuobIRPukLeBlD1H0hCr2FBEs21uKE8aZQwjoWanzRUu-E83LTo1c7mGpBF2814-hvxBGKYp0Qwp4iKI1AZGDD3f1XTnjWEQ8d8jbq2vBWwTg0FORjgPY-iF6LBCQZc/s1600/F8AB4126-86DE-4BCA-8DBC-F21F9539524B.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="997" data-original-width="1600" height="248" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiXuL0rbWT5jGFSGhuobIRPukLeBlD1H0hCr2FBEs21uKE8aZQwjoWanzRUu-E83LTo1c7mGpBF2814-hvxBGKYp0Qwp4iKI1AZGDD3f1XTnjWEQ8d8jbq2vBWwTg0FORjgPY-iF6LBCQZc/s400/F8AB4126-86DE-4BCA-8DBC-F21F9539524B.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Ama arkadaşlar 31 Aralık'taki sokaklardaki manzara bizim şehirde kaldığımız 1 hafta boyunca devam etti. Şehir adeta Corona günlerinin stajını yapmışta haberimiz yokmuş. Çoğu restoran, bar, alışveriş dükkanları kapalıydı. Sokaklarda çok az insan, turistik bölgelerde çok az sayıda turist vardı. Hani bu şehrin havası, ritmi, sokaklarda tango&vals yapan insanlar? Hepsi neredeydi? Erdemle hemen hemen her gün turistik bir bölgeye gittik ama nafile. Her yer böyleydi. Çok ünlü bir restorana gidip, "iki kişilik yeriniz var mı?" dediğimizde, adamın hiç düşünmeden içeri almasıyla gördüğümüz manzara şok edici idi. Normalde rezervasyon ile gidilebilecek bir restorana akşam yemeği için, rahatça elimizi kolumuzu sallayarak gidebilmiştik. Peki ama şehrin böyle olmasının sebebi neydi? Allahım biz nerede yanlış yapmıştık?<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6UaArnsbuk4z5-DxpXlaGW4bKbV4j-xfBhwEEDd2HnyCKua-_l-su70u_EdMzUDUq2D2_hvngP3aKDhuHiWj_gQ3Va332ApmVFaj8qj-nsKLoJvBrOJ3dAjvEn7fMzsQ-KEScxTpoRep3/s1600/6E3CF9B3-AFCE-46F2-B227-3C51590CD107.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1058" data-original-width="1600" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6UaArnsbuk4z5-DxpXlaGW4bKbV4j-xfBhwEEDd2HnyCKua-_l-su70u_EdMzUDUq2D2_hvngP3aKDhuHiWj_gQ3Va332ApmVFaj8qj-nsKLoJvBrOJ3dAjvEn7fMzsQ-KEScxTpoRep3/s400/6E3CF9B3-AFCE-46F2-B227-3C51590CD107.jpeg" width="400" /></a></div>
<span id="goog_518174776"></span><span id="goog_518174777"></span><br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Aralığın son haftası, Noel kutlamaları ile birlikte Güney Yarım Küre'de yaz mevsimi başlıyor ve okullar 2 ay boyunca tatil oluyor. Yılbaşı tatili+okulların tatil olması nedeniyle tüm Buenos Aires halkı işi gücü bırakıp tatile gidiyormuş. Çoğu restoran veya barın kapalı olma sebebi de buymuş. Adamlar nereden baksanız 2 hafta boyunca kapalı olacaklarını yazmışlardı dükkan pencerelerine. Ben ülkenin bulunduğu ekonomik kriz nedeniyle böyle bir sonuç hiç beklemiyordum ama gerçekten şoka uğradım. Ramazan veya Kurban bayramında "boşalan" İstanbul görüntüleri yerine bence Buenos Aires görüntülerini TV kanalları vermeleri lazım. Boş büyük şehir nasıl oluyor, millet görsün <img alt="😀" data-goomoji="1f600" data-image-whitelisted="" goomoji="1f600" src="https://mail.google.com/mail/e/1f600" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" /> Bir de Buenos Aires'liler şehrin çok sıcak olduğundan yakınıp, tatil için Cordoba civarındaki dağlık bölgeye, yüzülebilen göller bölgesine veya Bariloche'ye kaçıyorlarmış. Ocak ayı ülkenin en sıcak ayı bu arada. Bizi ise 4-5 gün boyunca serin, arada yağmurlu ve bunaltmayan havası ile karşıladı Buenos Aires.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Velhasıl kötü zamanda gittiğimizin sebepleri yukarıda anlattığım gibi.. Şehrin canlanmaya başlama zamanı Mart ayı başında oluyormuş. Bu bilgiyi de ev sahibinden öğrendik tabi ki. Siz siz olun Arjantin'e, özellikle Buenos Aires'e gidecekseniz Aralık-Şubat ayları arasından kaçının.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Gelelim şehir hakkında görüşlerime; </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b>Önce biraz Buenos Aires hakkında bilgi</b></span><br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Buenos Aires Arjantin'in başkenti ve kocaman bir eyalet. Nüfusu, Arjantin nüfusunun neredeyse yarısından fazlasını oluşturuyor. Son yıllarda yaşanan ekonomik krizler, yeni hayatlar arayan ve kırsal kesimde yaşayan insanları başkente taşımış. Normalde şehrin kalabalık olduğunu duyduk ama bizim kaldığımız sürede açıkçası kentin boş sokaklarının tadını da çıkardık.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Ülkenin resmi dili İspanyolca. Ama çok fazla İtalyan asıllı Arjantinli olduğu için İtalyanca&İspanyolca karışımı bir İspanyolca konuşuluyor. Kıtada en kötü İspanyolcaya sahip ülke olarak biliniyor. Biz çat pat İspanyolcamızla gerçekten pek anlaşamadık Arjantinlilerle.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEicgRwffIUcVRS5Cc-aEXGKoDCJuAHdc2jD5ooqTJHUQgNcPHe6vLejHhkfYqVNBIbpXre1XFlbPPwZ4T9PVaf29LjyY1kDXx8cqPfReGTNVYidwsisEF9sC9hDemED6UMiIOkbjqVcN_0W/s1600/A3CD6090-F7BF-4814-85F1-148AC29CE72A.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEicgRwffIUcVRS5Cc-aEXGKoDCJuAHdc2jD5ooqTJHUQgNcPHe6vLejHhkfYqVNBIbpXre1XFlbPPwZ4T9PVaf29LjyY1kDXx8cqPfReGTNVYidwsisEF9sC9hDemED6UMiIOkbjqVcN_0W/s320/A3CD6090-F7BF-4814-85F1-148AC29CE72A.jpeg" width="320" /></a></div>
*Arjantinliler iyi ve sıcak insanlar. Konuşmayı, muhabbet etmeyi ve yardımcı olmayı seviyorlar. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Tango ile özdeşleşmiş bir ülke. Normalde sokaklarda her daim dans eden insanları, gösteri amaçlı dans eden çiftleri ve tango barlarının tıklım tıklım olduğunu görürsünüz demişlerdi. Biz kaldığımız bir hafta boyunca sadece iki çifti para kazanma amaçlı sokakta dans ederken yakaladık. Özellikle pazar günü San Telmo Pazarının sonundaki bit pazarının olduğu meydanda gösteri yapanları göreceksiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Güney Amerika'da çok fazla köpek besleyen insan var. Arjantin ve özellikle Buenos Aires şehri bu anlamda ünlü. Sokağa çıktığınızda iki kişiden birinde köpek olduğunu göreceksiniz. Buenos Aires'te köpek bakıcılığı, gezdiriciliği yapan ve bu işten para kazanan insanlar var. 5-6 köpek gezdiren insanlarla özellikle parklarda çok karşılaşıyorsunuz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFRPN5F7oczJeyYJE6JOLIGF-oydA76zMuCEcp4nJihd9Tp0Kp9smO4GhyphenhyphenqYqnBVUo2IBiPIB74sl6ehsb5DJ0kyYRyVZChJUyPSW8DeTWipDU5M85dFNii4HdN8wKCBVdBZlkzs6izM54/s1600/B21CF893-CD12-46C8-95EA-73E048E8E665.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFRPN5F7oczJeyYJE6JOLIGF-oydA76zMuCEcp4nJihd9Tp0Kp9smO4GhyphenhyphenqYqnBVUo2IBiPIB74sl6ehsb5DJ0kyYRyVZChJUyPSW8DeTWipDU5M85dFNii4HdN8wKCBVdBZlkzs6izM54/s320/B21CF893-CD12-46C8-95EA-73E048E8E665.jpeg" width="240" /></a></div>
<br />
*Ülke Dünyaya kazandırdığı bir çok dalda ünlü ile çok övünüyor. Efsane liderleri Eva Peron, Maradona, Messi, Papa ile çok övünüyorlar. Bu ünlülerin resimleri, grafitilerini, hediyelik eşyalara malzeme olan ürünlerini de her yerde görebilirsiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhJ456Gq2JQC38INkI-uoDof7prEcFeT9b1QCr0KpPUZk0tVket3Gq4vVLDpr2UJmM6u1Yf9aQyv_9le75LBlyF8_kVel7GGU85k1gXoV4FKYeNf_0BPtDOInOaDJ83lHz8YfHwn0M2jF5/s1600/EF237805-0091-4A7E-9BBB-45E904FE6B6B.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhJ456Gq2JQC38INkI-uoDof7prEcFeT9b1QCr0KpPUZk0tVket3Gq4vVLDpr2UJmM6u1Yf9aQyv_9le75LBlyF8_kVel7GGU85k1gXoV4FKYeNf_0BPtDOInOaDJ83lHz8YfHwn0M2jF5/s400/EF237805-0091-4A7E-9BBB-45E904FE6B6B.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
*Buenos Aires, herhangi bir Avrupa şehrinden farksız binaları, geniş caddeleri ve koskocaman parkları ile Güney Amerika'nın adeta göz bebeği şehri. Buenos Aires'te zamanında İtalya'dan göçmüş olan göçmenler oldukça fazla. Nüfusun çoğunu İtalya ve İspanya kökenli Arjantinliler oluşturuyor. İtalyanların yaşadığı bölgeler resmen küçük İtalya şehirleri gibi. Sokak isimleri İtalya şehirlerinin adları, adım başı İtalyan restoranları vb. işletmelerle çevrili. Ayrıca Arjantin'de çok fazla Arap, Yahudi, Ermeni ve Gürcü, Çin kökenli göçmenler de var. Amerika ve Kanada'dan sonra en fazla Yahudi'nin yaşadığı ülke olarak aklımda yer etti Arjantin.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Güney Amerika'da yapılan ilk metro buraya aitmiş. Biz hiç kullanmadık çünkü bizim ev metrobüs hattına daha yakındı. Bol bol metrobüs kullandık.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Ülkede ucuz olan yegane şeyler;</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Şarap, Bira</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Market veya kasaplarda Et ve et ürünleri</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Ortalama bir yerde dışarda yemek yiyebilme</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Şehiriçi ulaşım (Tek yön 1,5 TL civarında idi)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Bunlar dışında konaklama, şehirlerarası ulaşım(Kıtanın en pahalısı), markette meyve&sebze, alışveriş, kıyafet, kitap vs.oldukça pahalı. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
*Arjantin son yıllarda büyük bir ekonomik buhranın eşiğinde. Ülkede bir yıl içinde kaç defa devalüasyon oldu. Hükümet Dolar kurunu sabitlemekle bulmuş çareyi ama giden turist için oldukça kötü. Ben gezi sırasında takip ettiğim bir kaç yabancı blogun plan ve bütçelerine bakarken bir yıl içerisinde her şeyin ikiye katlandığını gözlerimle gördüm. Turizm sektörü devalüasyon oldukça fiyatları arttırmış. Ulaşım, konaklama, bazı turistik yer giriş biletlerinin fiyatları artmıştı. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Biz neler yaptık?</span></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGI-eaZHtbW6Fi2sgF5U7SCDninV52qSHOsDnPQ0m3DIy9PGWyjK6mELz75XSZWDCU9HMidzw8NvNM6J-SrsKmonW0NLnptwRPsXeNr_AAa-gAg9hMi0YAruoI3OaE58-jXb-_h7AuqMo6/s1600/EDDA3200-EA87-435B-89C8-C4EB9EBFD06C.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGI-eaZHtbW6Fi2sgF5U7SCDninV52qSHOsDnPQ0m3DIy9PGWyjK6mELz75XSZWDCU9HMidzw8NvNM6J-SrsKmonW0NLnptwRPsXeNr_AAa-gAg9hMi0YAruoI3OaE58-jXb-_h7AuqMo6/s400/EDDA3200-EA87-435B-89C8-C4EB9EBFD06C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Açıkçası kaldığımız bir hafta boyunca hiç bir müzeye gitmedik. Zaten çok özellikli olmadıkça ve ilgi alanımıza girmedikçe müze gezmiyorum(z). Yaz tatili olduğu için çoğu sanat faaliyetleri de durdurulmuş ve yeni sezonda kapılarını açacaklardı. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Biz şehri bölge bölge ayırarak, daha çok sokaklarını, açıksa kitapçılarını, farklı tasarım dükkanlarını ve açık bulduğumuz lezzet dükkanlarını gezdik. Kısaca keyif aldığım şeyler aşağıdaki gibi oldu.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Gezilecek yerler;</span></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: blue;">El Alteno Grand Splendid</span></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgN5f6ROHm8qjCmPpn0UN1wiLweS_oJCOqeivdMeI4G8s9rICMbg33qN120WmLEGcSb3Ux19pjtLJGuuCFmOJ6hkgCNJpFB8-5mnO5k1ACeEu8iA9dpnbGuDbMWhGTa83dvt9MSpe-zKxty/s1600/710FBF39-607A-4581-9D81-C2005952758F.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgN5f6ROHm8qjCmPpn0UN1wiLweS_oJCOqeivdMeI4G8s9rICMbg33qN120WmLEGcSb3Ux19pjtLJGuuCFmOJ6hkgCNJpFB8-5mnO5k1ACeEu8iA9dpnbGuDbMWhGTa83dvt9MSpe-zKxty/s400/710FBF39-607A-4581-9D81-C2005952758F.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgITjPey3ipdvcYObMUb-I0m7-FjCnmN098t8JR4e9ouoQtO928dwgGGgbFhbhl6fLyNxne4Rt1l6YypwDy7GDVd2mZ3v8f4iHZZ7VXiogIqNSUJNdBc-w-ddtsJlJeHZMavAcseh1dvULN/s1600/5A6849C3-D4B7-4AC3-845D-8820BB5BE2F6.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgITjPey3ipdvcYObMUb-I0m7-FjCnmN098t8JR4e9ouoQtO928dwgGGgbFhbhl6fLyNxne4Rt1l6YypwDy7GDVd2mZ3v8f4iHZZ7VXiogIqNSUJNdBc-w-ddtsJlJeHZMavAcseh1dvULN/s400/5A6849C3-D4B7-4AC3-845D-8820BB5BE2F6.jpeg" width="266" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Burası 1900'lerin başında Tiyatro ve Opera sahnesi olarak inşa edilmiş ve yıllarca oyunlar, gösteriler olmuş. 2000'li yıllarda Kitapevine çevrilmiş şahane bir kitapçı. Dört katlı, geniş bir kitap koleksiyona sahip olmasının yanı sıra, Dünyadan da seçkin örnekler mevcut. Yalnız kitap fiyatları epey pahalıydı. İçinde bulunması, vakit geçirmesi çok keyifli bir yapı. İç mekan fotoğrafı açısından müthiş bir yer.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: blue;"><b>Villa Crespo Bölgesi</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiU7Yv9V3pyp5lAzcEVLcravIfQA0UenGYM3cS3F1Xs7zrdYCxi4WUvSmFLDzGvI3r-y81NA9Q0Pr1Kjco5T0waLxI-IYQxVJNn8toHECZ6kk5aKvYtdadYL-pjV0N6qLFWN52ZnWo990K1/s1600/23B71593-4FB6-43B7-9792-C6737F51DAEC.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiU7Yv9V3pyp5lAzcEVLcravIfQA0UenGYM3cS3F1Xs7zrdYCxi4WUvSmFLDzGvI3r-y81NA9Q0Pr1Kjco5T0waLxI-IYQxVJNn8toHECZ6kk5aKvYtdadYL-pjV0N6qLFWN52ZnWo990K1/s400/23B71593-4FB6-43B7-9792-C6737F51DAEC.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiTVw2WdpZvg1lY6wJSEoPq2-0ILifcZ51SZmlpBP3AcZXHISDoXkTr1wnr6tq9kqS9DdBT1eNsvAaQsFxvmNWFXgJdwLaGzJ4vqy6GdKhEcHd57qGFXTjQS_3lZt7TKbMkbOqxeQi9WkPa/s1600/28ECD9B9-3888-444B-AE15-C685131A000C.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiTVw2WdpZvg1lY6wJSEoPq2-0ILifcZ51SZmlpBP3AcZXHISDoXkTr1wnr6tq9kqS9DdBT1eNsvAaQsFxvmNWFXgJdwLaGzJ4vqy6GdKhEcHd57qGFXTjQS_3lZt7TKbMkbOqxeQi9WkPa/s400/28ECD9B9-3888-444B-AE15-C685131A000C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Burası İstanbul'un Yel değirmeni ile Karaköy semtinin sentezi niteliğinde. Grafitilerin bolca olduğu, duvarlara sanatın her dalının icra edildiği, çeşit çeşit kafe ve barın olduğu, sahafların yer ettiği, ilginç tasarım dükkanların bulunduğu ve ikinci el giyim ve aksesuar dükkanlarının art arda sıralandığı bir bölge. Tarz şeyler olmasına rağmen fiyatlar ikinci el olduğunu düşündüğünüzde bile pahalıydı. Ama dediğim gibi gezmesi keyifli bir bölge. Ayrıca enteresan barlarına da göz atmanızı tavsiye ederim.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: blue;">San Telmo Pazarı</span></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRJugZAJyuHi4JoMwWfp4EOkdwqtftA78mqT37_on6dI20TLqBMW_5QZASRCypQIaDcod7zAQ6XwwkaS8rjOfbhKoqQ7Hr9BBQuRSZiEmQMPl186OVab5XPCHgFHEAGmAM7ufjULUPFkMr/s1600/082537C2-A3B4-41E7-95EF-47CED4DD42DA.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1265" data-original-width="1600" height="316" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRJugZAJyuHi4JoMwWfp4EOkdwqtftA78mqT37_on6dI20TLqBMW_5QZASRCypQIaDcod7zAQ6XwwkaS8rjOfbhKoqQ7Hr9BBQuRSZiEmQMPl186OVab5XPCHgFHEAGmAM7ufjULUPFkMr/s400/082537C2-A3B4-41E7-95EF-47CED4DD42DA.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Buenos Aires'in merkez konumundaki San Telmo bölgesinde her Pazar günü kurulan, el işi hediyeliklerin, kıyafetlerin, takıların satıldığı upuzun bir açık pazar burası. Hem kendinize, hem sevdiklerinize hatıra almak isterseniz doğru adres burası. Hem inanılmaz güzel şeyler var hepsi de gerçekten el emeği. Mutlaka pazarlık edin. Bu arada kaldığımız bir hafta boyunca en kalabalık gün bu pazarın olduğu gündü.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: blue;"><b>Puente de la Mujer(Kadınların Köprüsü)</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7ZskoU1zFtim2ZpkLoUablOvQb2GNp2Bw6PxNLdnCMXkdPodnXEvUMMEaSEL5-nxa3UOz7CF_S0EsA-qkzznX1be9DlvSaKI91bdL28LJao8LPlN1JQTHZ672FYsP_FFBN9JPQ-bkzkiH/s1600/D587BD3B-FF1E-4487-9AC3-3B2936814A7F.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="958" data-original-width="1600" height="191" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7ZskoU1zFtim2ZpkLoUablOvQb2GNp2Bw6PxNLdnCMXkdPodnXEvUMMEaSEL5-nxa3UOz7CF_S0EsA-qkzznX1be9DlvSaKI91bdL28LJao8LPlN1JQTHZ672FYsP_FFBN9JPQ-bkzkiH/s320/D587BD3B-FF1E-4487-9AC3-3B2936814A7F.jpeg" width="320" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Bu köprünün bulunduğu bölge Puerto Madero adında ufak bir liman bölgesi. Bir çok şirketin iş kuleleri veya modern binaları burada o yüzden hafif bir maslak&levent vari havası var. Ayrıca turistlere yönelik kafe&restoranlarda mevcut. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: blue;"><b>La Boca</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimQP5z-EqYTZ8T6dJDLRs6-ThOoZgczidQjfh7NXuO57j5hEcEOp4uQjU8uq54LXpdahTyF93OMAHeZueCR2QGCf_U4PBNmJT4LQs4aPWwsZO43lqx9yhLkhPLk7kaW0VGnWJeIxsaK-Sv/s1600/A10D8B6D-312C-4257-8469-4022EC5FCBD8.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimQP5z-EqYTZ8T6dJDLRs6-ThOoZgczidQjfh7NXuO57j5hEcEOp4uQjU8uq54LXpdahTyF93OMAHeZueCR2QGCf_U4PBNmJT4LQs4aPWwsZO43lqx9yhLkhPLk7kaW0VGnWJeIxsaK-Sv/s400/A10D8B6D-312C-4257-8469-4022EC5FCBD8.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj3C-3P6jx-l3MHDMHgPAVfRD53lmlz8VdL8Kdh6td5ZvyKB1hg3FmDFNcrFXG2VVL_IkfsliS-lq3pWRkGAzDOVvN2_8JhenW6ZWWXQda61YdVnCzb_QsXg2tvl7r-mc9rKaplUt34A18B/s1600/ACAE680E-39AB-47C1-AEEF-42DF580972B7.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj3C-3P6jx-l3MHDMHgPAVfRD53lmlz8VdL8Kdh6td5ZvyKB1hg3FmDFNcrFXG2VVL_IkfsliS-lq3pWRkGAzDOVvN2_8JhenW6ZWWXQda61YdVnCzb_QsXg2tvl7r-mc9rKaplUt34A18B/s400/ACAE680E-39AB-47C1-AEEF-42DF580972B7.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Futbolla ilgilenenler bilir. Burası ünlü Boca juniors adlı meşhur futbol takımının mahallesi ve stadları La Bombonera da bu mahallede. Maça gitmedik çünkü yaz mevsimi nedeniyle sezon sona ermişti. Ayrıca artık turistik bir eylem olduğu için biletlerin turistlere epey pahalıya satıldığını da duydum. Esasında yoksul insanların yaşadığı ve "banliyö" olarak tabir edilen bu mahalle son yıllarda bir değişim geçirerek, rengarenk ev ve sokaklara sahip, turistik bir bölge haline gelmiş. Buraya gitmeden önce epey uyarılmıştık "Aman çantalarınıza sahip çıkın" diye ama hiç öyle bizi tedirgin edecek bir durum dahi yaşamadık. Ev sahibimiz bile "İyi soyulmadan gelmeyi başarabilmişsiniz" dedi <img alt="😀" data-goomoji="1f600" data-image-whitelisted="" goomoji="1f600" src="https://mail.google.com/mail/e/1f600" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" /> Burası fotoğraf çekmek için çok güzel bir mahalle. Özellikle sokak fotoğrafı çekmeyi sevenler için <img alt="😉" data-goomoji="1f609" data-image-whitelisted="" goomoji="1f609" src="https://mail.google.com/mail/e/1f609" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" /><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghvNmwwZ7p9ItcMs3UWlJfuclwT0w3TO_JQcqk7EzlwyrL1Qq_buCHhbKcJe1ln5o0tHvF4F-FnlcxVLMdLfQYLGMtebBOSb1z6Uk38nokU0cRXlM8FZeMp498ZaUvVpHEn2ESnQOvZvpU/s1600/EC8F4EA3-60DC-4D6B-85D0-E4FCB2AF9300.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghvNmwwZ7p9ItcMs3UWlJfuclwT0w3TO_JQcqk7EzlwyrL1Qq_buCHhbKcJe1ln5o0tHvF4F-FnlcxVLMdLfQYLGMtebBOSb1z6Uk38nokU0cRXlM8FZeMp498ZaUvVpHEn2ESnQOvZvpU/s400/EC8F4EA3-60DC-4D6B-85D0-E4FCB2AF9300.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiaOxGeOUodnuJubnNFkSLokVnah5y210D1PwVAyuGLjWksrWakUSYxkjiGOtLJMOmVb4ua5nF2MHi2WpOGTt093OfCvAAWEVHLpIa5sH4nxkYxC7ZzeGXgyleoKWXwu0QvodxFBIBIQO7k/s1600/F529ECB2-C8DC-4DA7-9C17-4838521859B1.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiaOxGeOUodnuJubnNFkSLokVnah5y210D1PwVAyuGLjWksrWakUSYxkjiGOtLJMOmVb4ua5nF2MHi2WpOGTt093OfCvAAWEVHLpIa5sH4nxkYxC7ZzeGXgyleoKWXwu0QvodxFBIBIQO7k/s400/F529ECB2-C8DC-4DA7-9C17-4838521859B1.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: blue;"><b>Recoleta Mezarlığı</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-PXCeTsRdHtekgkUqGwRvv10hvjfsY_5pYgAlRzPh-zmI7ltvPwxmyfKsIG3i0bjKFHORRMOzTKn5RHw2fclhL3qSeMxtfsh58LaEgwyJcz0ztqEUj2XZwEw_d7X-ITHIwONHHvcR1aCB/s1600/45C75DA2-267C-41C5-AB05-E5B39868047E.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-PXCeTsRdHtekgkUqGwRvv10hvjfsY_5pYgAlRzPh-zmI7ltvPwxmyfKsIG3i0bjKFHORRMOzTKn5RHw2fclhL3qSeMxtfsh58LaEgwyJcz0ztqEUj2XZwEw_d7X-ITHIwONHHvcR1aCB/s400/45C75DA2-267C-41C5-AB05-E5B39868047E.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKxcZxeH4Hw5ur9IVgP1t4ylvVkAe3257R73S1YTzAHhFkvBZ3lRDeMmHLzm4sjBNw_L336sZxo6B_bE9R97UI_gu3nH3QpdL4MxTY-XY3Ci8qfA9zxlDxtelI-L76kz-VbrT8nEYsB78p/s1600/8333C080-2432-4947-A13B-5503CF18001C.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKxcZxeH4Hw5ur9IVgP1t4ylvVkAe3257R73S1YTzAHhFkvBZ3lRDeMmHLzm4sjBNw_L336sZxo6B_bE9R97UI_gu3nH3QpdL4MxTY-XY3Ci8qfA9zxlDxtelI-L76kz-VbrT8nEYsB78p/s400/8333C080-2432-4947-A13B-5503CF18001C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjc0AqSzRKJfuYwsar7etXxnDaioBPvCeSE1GD94dOPFKH5zwLxgGGdZKFiR9BaGNSR-9Q4d-dXsg3ZHh48PpoxWdYpkbw6RQKfJsqOqmrDvuRUkTBmqi97J-XrKuxPhQT7wOdJYiRhxQ52/s1600/F70A5D6C-160D-4804-BF78-C3D69B36FFA1.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjc0AqSzRKJfuYwsar7etXxnDaioBPvCeSE1GD94dOPFKH5zwLxgGGdZKFiR9BaGNSR-9Q4d-dXsg3ZHh48PpoxWdYpkbw6RQKfJsqOqmrDvuRUkTBmqi97J-XrKuxPhQT7wOdJYiRhxQ52/s200/F70A5D6C-160D-4804-BF78-C3D69B36FFA1.jpeg" width="133" /></a></div>
Güney Amerika'da mezarlıklar oldukça farklı ve enteresan. Recoleta da onlardan birisi. Burada çok ünlü insanların, siyasetçilerin, iş adamlarının ve bir çok zengin ailelere ait mezarlıklar var ama bildiğiniz gibi bir mezarlık değil. Burada mezar yeri alabilmek için servet ödemek gerekiyor. Ayrıca tüm mozelyumlar "lüks ve ihtişam" içerisinde birbiriyle yarıştığı için burada mozelyum için de ayrıca para dökmek lazım. Mozelyumlar heykellerle, kabartmalı tasvirlerle örülmüş. Ayrıca geçmişte çok fazla hırsızlık olayı olduğu için her mozelyum zincir ve kilitlerle kilitli. Bunun yanında hiç bakılmayan, kaderine terkedilmiş mozelyumlar da mevcut. Öldüğünde bile hala "gösteriş" veya "statü" peşinde olan insanoğlunun bu Dünyaya ait olmadığını bu mezarlığı gezerken tekrar hissettim. Mezarlığın olduğu bölge Recoleta'da adeta bir Nişantaşı. Gitmişken gezmenizi öneririm.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Bunlar dışında Plaza de Mayo, Casa Rosada, Teatro Colon, 9 de Julio Caddesi, Botanik bahçesi var. Zaten hepsi birbirine yakın. Tercihinize göre bu bölgeyi ücretsiz yürüyüş turları ile de gezebilirsiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Happy Together Filminin geçtiği bar; Bar Sur<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhSchO7OinSeRdF7zYcHFHUObY4y83xbd4kqxUJaBT9djGKBLPTJ_vp4LzZGsFpn5UvRvKYfg34ZQ98uQzRNCjuVSPVrVewPqcFiM-KhbwPjlnDlw3P_SRs3vL_6SfNLkLPRG7O97CbuAC5/s1600/D5D1CD0E-109D-49DB-B8A3-BB14FB21ACEC.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhSchO7OinSeRdF7zYcHFHUObY4y83xbd4kqxUJaBT9djGKBLPTJ_vp4LzZGsFpn5UvRvKYfg34ZQ98uQzRNCjuVSPVrVewPqcFiM-KhbwPjlnDlw3P_SRs3vL_6SfNLkLPRG7O97CbuAC5/s320/D5D1CD0E-109D-49DB-B8A3-BB14FB21ACEC.jpeg" width="240" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Benim için en güzel aşk filmlerinden biri olan “Happy Together” filminin çekildiği bara da gittik ama maalesef kapalıydı. Dışardan görmek ise yine de beni sevindirdi. Burası tango gösterileriyle her akşam tıklım tıkış olan ünlü bir bar.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b>Yeme&İçme Nasıl?</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEQZpKs6jv4gKmU72fL_ZFrBSj9CcmzwFYA69qpyDmdjazJjz8EUnn3VmL3UuiwT2XjlcRGiVypCOqhSJZsjgprY_z0iHkazHHxzoPwIznDHiNCoLfFp6lwwTfwxsu-d1CCEs2j0EN5Z9L/s1600/13927DC5-4FD2-42BE-B7C1-6D97560A5A8B.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1172" data-original-width="1600" height="292" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEQZpKs6jv4gKmU72fL_ZFrBSj9CcmzwFYA69qpyDmdjazJjz8EUnn3VmL3UuiwT2XjlcRGiVypCOqhSJZsjgprY_z0iHkazHHxzoPwIznDHiNCoLfFp6lwwTfwxsu-d1CCEs2j0EN5Z9L/s400/13927DC5-4FD2-42BE-B7C1-6D97560A5A8B.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Arjantin, Güney Amerika ülkeleri içerisinde yemek açısından en rahat edilecek ülke. Buenos Aires gibi bir metropolde asla aç kalmazsınız. Çok fazla et restoranı, pizza restoranı, sandwich yapan yerler, her şeyi bulabileceğiniz (bizdeki Cookshop, midpoint gibi) kafe&restoranlar, istediğiniz ev yemeğini alıp, tartma usulü ile yani kg başına bir fiyatı olan konsept mekanlar vb. çokça yer var. Arjantin Sığır eti ile meşhur bildiğiniz üzere. O yüzden adım başı et, sucuk, sosis pişirilen bir yere denk gelebilirsiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Kahvaltı bakımından zengin bir yer değil. Kruvasan ve kahve kahvaltı biçimi. Belki bazı yerlerde reçel ve yağ da görebilirsiniz ama o kadar.Biz her gün evde kendi kahvaltımızı kendimiz yaptık. Marketler eritme peynir ve bisküvi bakımından zengin. Arjantinliler sürmelik peynir ve kıtır kıtır galetaları çok seviyorlar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf1aZCn1-Yv7t6eyPnRavD_LQBoqgMxBnsZDEQUCQNE5-M4h2GJKfwOWEyJPuFbUzDFJNYbV5XHbn4vDHAI-JAo7IU3pAISR9QGxS41gGemUjMJUJkRIw1TkrBNN8ahyphenhyphenQ2fXj1KjFEd9Mm/s1600/A33ED5D3-D95F-424B-ACBA-F9F83F2C488B.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf1aZCn1-Yv7t6eyPnRavD_LQBoqgMxBnsZDEQUCQNE5-M4h2GJKfwOWEyJPuFbUzDFJNYbV5XHbn4vDHAI-JAo7IU3pAISR9QGxS41gGemUjMJUJkRIw1TkrBNN8ahyphenhyphenQ2fXj1KjFEd9Mm/s320/A33ED5D3-D95F-424B-ACBA-F9F83F2C488B.jpeg" width="320" /></a></div>
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheGVgXPHWUtaMZwbNh8bGsCZkf0ODqk1HjV78waALF5AGqiA_Dy4cI125IodO6mK9s9InNwiuulLXwwuWddxWiQcNkI_52QDmDWNmcTncOpbaHVYJBQ3Ml2Q50XR3pFrtOSWSY8KCvWZ7K/s1600/BB553E06-D871-47CF-AEB8-5EC61CEDE17C.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheGVgXPHWUtaMZwbNh8bGsCZkf0ODqk1HjV78waALF5AGqiA_Dy4cI125IodO6mK9s9InNwiuulLXwwuWddxWiQcNkI_52QDmDWNmcTncOpbaHVYJBQ3Ml2Q50XR3pFrtOSWSY8KCvWZ7K/s400/BB553E06-D871-47CF-AEB8-5EC61CEDE17C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Fiyatlar restoranlarda çok abartılı değil. Güzel bir restoranda et yemek Türkiye'ye göre epey ucuz. Biz turistik bir restoranda 2 kadeh kırmızı şarap+kocaman bir et, patates kızartması+salata menüsüne 100 TL verdik. Not; Eğer İki kişiyseniz menüler baya büyük, her zaman bir menü sipariş etmenizde fayda var.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEslcyDWBSErIRhyphenhyphenh4AqQHIwdOeb6WCIFuErg09mrLlDvnPTy5D84TYVZ5r7ZqXcvg82nNx2s0jrLcjN6blWAgSTlVj3njQtnlEedRs2RIKNkdDHdqy7ztZevm1kp9ZfwDDWIUg0gUKdMu/s1600/C557C63C-79FD-495C-8852-845066A9D0F5.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEslcyDWBSErIRhyphenhyphenh4AqQHIwdOeb6WCIFuErg09mrLlDvnPTy5D84TYVZ5r7ZqXcvg82nNx2s0jrLcjN6blWAgSTlVj3njQtnlEedRs2RIKNkdDHdqy7ztZevm1kp9ZfwDDWIUg0gUKdMu/s320/C557C63C-79FD-495C-8852-845066A9D0F5.jpeg" width="240" /></a></div>
Güney Amerika'nın atıştırmalık olarak en yaygın yiyeceği "Empanada". Bir nevi içi farklı malzemelerle hazırlanan tuzlu, hamur işi bir yiyecek. Kıtada en güzel Empanadalar bence Arjantin'deydi. Hamuru gerçekten güzel ve diğer ülkelerden farklıydı. Ayrıca oldukça ucuz ve doyurucu bir sokak yemeği olarakta aklınızda yer etsin. Na Serapia adında en eski empanada dükkanlarından birini tavsiye ederim, oldukça lezizdi.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Buenos Aires'in dondurmaları meşhur. Mutlaka ama mutlaka Villa Crespo bölgesindeki Rapanui'yi tavsiye ederim. Hem çok güzel bir tadı var hem de kafenin kendisi ve bahçesi çok güzel. Bir topu genelde 15-20 Tl civarı ama gerçekten değiyor. Bir kaç dondurmacı daha denedik hepsi güzeldi ama diğerlerinin ismini hatırlamıyorum.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Gelelim şarap ve bira kültürüne. Arjantin bildiğiniz üzere Şaraplarıyla ünlü bir ülke. Eğer alkol seviyorsanız, tam da vatanınındasınız. En güzel şarabı 7-12 TL arasına alabiliyorsunuz. Tabi 60-70 TL'ye de şaraplar var ama dediğim gibi kaliteli şarapları baya uygun fiyatlara alabiliyorsunuz. 1 LT'lik güzel ve lezzetli biralar 9-12 TL arasında. Market reyonları çeşit çeşit şaraplarla dolu. Markette alkol reyonunda sakin olmanızı tavsiye ederim <img alt="😉" data-goomoji="1f609" data-image-whitelisted="" goomoji="1f609" src="https://mail.google.com/mail/e/1f609" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" /> Mekanlarda ise çok pahalı değil. Gözlemlediğim kadarıyla market fiyatlarının neredeyse 1,5-2 katı civarında idi fiyatlar.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqG_4oJmP4mHod9-tyl88A2VvM2MWQYmSRxYDS0ky4Z6aDkop0vDjTVnyE_ENCFaHYHcHwUM7GRSy8C59-e-6HiGjUjZsHKEjlA8zdbew6GxIbOsYmpctPqsnyStzR7wI9ArAn2idUudAg/s1600/FEB622C5-30BE-4AB1-AE9F-9CAD2D2B59D9.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqG_4oJmP4mHod9-tyl88A2VvM2MWQYmSRxYDS0ky4Z6aDkop0vDjTVnyE_ENCFaHYHcHwUM7GRSy8C59-e-6HiGjUjZsHKEjlA8zdbew6GxIbOsYmpctPqsnyStzR7wI9ArAn2idUudAg/s320/FEB622C5-30BE-4AB1-AE9F-9CAD2D2B59D9.jpeg" width="240" /></a></div>
Ve sırada Mate çayı çılgınlığına. Mate bitkisi yeşil çayı andıran, kafeini yüksek, sindirim sistemine yardımcı olduğu gibi, iştahı kesen özelliği olan bir çay. Başta Arjantin olmak üzere Uruguay, Paraguay ve Brezilya'da da tüketiliyor. Diğer Güney Amerika ülkelerinde de bulunuyor ama Arjantin ve Urugay'daki gibi hastalık derecesinde tüketilmiyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Mate için özel bir bardak ve pipeti var. Termos Arjantinliler için olmazsa olmaz. Herkes sokakta gezerken, otobüse binerken, parkta otururken bir elinde bardak, bir elinde termos mate çayını içtikçe içiyorlar. İçme şekli ise özel bardağına ağzına kadar çayla doldurup, sıcak suyu biraz(mateden yer kalmadığı için) üzerine gezdiriyorsunuz. Yapraklar biraz suyu emiyor ve demlenince içiyorsunuz. Termosla gezme nedeni de bu. Çünkü su çok az koyulabildiği için 2 nefeste bitiyor ve mateye tekrar su koymanız gerekiyor. Ben çok sevmedim tadını. Bir kaç çeşitte denedik ama acı bir tadı vardı.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b>Para mevzuları</b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Ülkenin para birimi Arjantin Pesosu. Öncelikle Arjantin'e gelirken mutlaka ama mutlaka yanınıza nakit Usd alın. "Bankadan çekerim" demeyin çünkü banka masrafları inanılmaz yüksek. Biz bu durumu bilmediğimiz için cebimizde kalan son 400 Usd'nin, 300 Usd'sini döviz bürosunda bozdurmuş, gerekirse de bankadan çekeriz demiştik. Velhasıl Buenos Aires'i bir hafta boş görünce, hadi bir hafta daha kalalım dedik ve bankadan para çekmek istedik öncelikle Dolar veya Usd hesabınızdan ülkedeki herhangi bir bankadan yine Usd veya Eur çekilemeyeceğini öğrendik. Devlet döviz vermeyi yasaklamış. Anca kendi hesabınızdan Arjantin Pesosu olarak çekebiliyorsunız. Bunun da günlük 500 TL gibi komik bir limiti var ve 100 TL civarında da banka sizden komisyon kesiyor. Bu şoku yaşayınca para çekmedik ve acil olarak Arjantin'den ayrılma isteği duyduk. Aslında para çekemedik ve hesap hareketime baktığımda Banka anında komisyonunu kesip, sonra iade etmiş. Böylece masrafı bu şekilde teyit etmiş olduk. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Gelelim para bozdurma işine. Devlet son bir yıldır dolar kurunu 60 Pesoya sabitlemiş.Yani 1 Usd=60 Peso=6 TL. Hal böyle olunca "Black Market" piyasası oluşmuş. Sokaklarda el altından Usd bozanlar, döviz bürolarında bozmak istediğinizde "Ne kadar bozduracaksınız?" diyip " Şu kadar Usd olursa şu kadar peso. Artarsa kuru da yükseltiyoruz" diyen insanlar vardı. Biz de 70 Peso'dan bozdurduk. Black Market piyasasında 90 Pesoya kadar bozanlar varmış ama ne kadar güvenilir olduğu muallakta. Çünkü sahte çıkma olasılığı yüksek diyenlerle de karşılaştık.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Para mevzusunu halledemeyince artık kredi kartı ile yaşarız diyerek Buenos Aires'ten sonra, Arjantin'in Cordoba şehrine uğrayarak 2-3 gün kalıp (Cordoba da bir hayli boştu ve hiç uğramaya gerek olmayan bir şehirdi), oradan da Mendoza şehri üzerinden Şili'nin Santiago şehrine karayolu ile geçmeyi uygun gördük. Esasında kafamızda Mendoza'ya da uğrayıp, 3-4 gün kalma planı vardı ama nakit işini halledemediğimiz bir de Mendoza'nın Mart başında yani üzüm hasatı zamanı güzel olduğunu öğrendiğimiz için bir an önce ülkeden çıkmayı uygun gördük.</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Geriye dönüp baktığımızda bu planı bugün yapsaydık kesinlikle Brezilya'da biraz daha fazla kalarak, Noel ve yılbaşı haftasını Rio de Janeiro'da geçirip, Buenos Aires'te Ocak ayının sonlarına doğru olacak şekilde yapardık. Kısmet artık, belki bir daha gideriz Arjantin'e kim bilir...</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Maliyetler;</span></b></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
(2 kişi içindir)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
-1 hafta Airbnb konaklaması: 870 TL (Normalde 1000 TL idi biz pazarlık yaparak indirim istedik)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
-Igauzu•Buenos Aires Otobüs Bileti: 650 TL </div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
-Buenos Aires-Cordoba Otobüs Bileti: 370 TL</div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0Buenos Aires, Arjantin-34.6036844 -58.3815591-34.8127694 -58.7042826 -34.3945994 -58.058835599999995tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-54242616362509299392020-06-12T20:00:00.000-07:002020-06-12T20:02:50.648-07:00Amazon Nehrinde Dört Gün<span style="-webkit-text-size-adjust: auto;">Yıllar önce takip ettiğim seyahat bloglarından birinde yan yana hamaklarda yatılan ve günlerce süren bir yolculuk yazısına denk gelmiştim. Kendi kendime o zaman düşünmüştüm "Acaba ben günlerce böyle bir hamakta kalabilir miyim?" diye.</span><br />
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Güney Amerika yolculuğuna çıkmadan önce eşimle kabataslak bir plan yaparken, konu ülkeler arasını nasıl geçeceğimize geldi. Daha önce bu tarz uzun soluklu Güney Amerika turu yapan yerli ve yabancı blogların yazılarını okumaya başlayınca yine o hamaklı fotoğrafı yıllar sonra gördüm ve eşime böyle bir yolculuğun ilginç ve maceralı olacağını, yıllar önce içimden geçtiğini söylemiştim. Bu bahsettiğim yolculuk Amazon nehrinde bir şehirden farklı şehirlere hatta ülkelere gitmek için yapılıyordu. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCzcle7T4YEOlK9DGJ6YlcKjW1FiRdv3fMdlBDTF2uaG69jvmDPbqyDJQJ3q1pcl3ayFZYKA-HwGL_vA5t9_wJTK6zs2yEvL5_A1uWXquzN-mxP_aeQn6z9Dx9PTn1bnIPPaBDvX9F7v-d/s1600/1F36D24D-76BC-45C2-B21C-33A96B552233.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="971" data-original-width="800" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCzcle7T4YEOlK9DGJ6YlcKjW1FiRdv3fMdlBDTF2uaG69jvmDPbqyDJQJ3q1pcl3ayFZYKA-HwGL_vA5t9_wJTK6zs2yEvL5_A1uWXquzN-mxP_aeQn6z9Dx9PTn1bnIPPaBDvX9F7v-d/s320/1F36D24D-76BC-45C2-B21C-33A96B552233.jpeg" width="263" /></a></div>
Haritayı önümüze aldık. Kolombiya'nın Amazon bölgesinden, Brezilya'nın Amazon bölgesine geçişte bu yolculuğu yapabileceğimizin mantıklı ve hesaplı olduğunu gördük. Çünkü dört gün boyunca her şey dahil çok uygun bir fiyata yemek yiyip, konaklayıp, gitmek istediğiniz şehre gitmiş oluyorsunuz ve inanılmaz bir deneyim. Araştırmaya başladık ve rotamızı buna göre yaptık. Eğer isterseniz bu yolculuğu duraklamalarla birlikte aylar boyunca da yapabilirsiniz ama biz bot seçeneklerini üçe düşürdük. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Birincisi hızlı bot denilen ve 12 saatte Brezilya'nın Amazonas eyaletinin en büyük şehri olan Manaus'a giden feribot idi. Diğer seçenek yavaş olan ve 4 günlük yolculukla Manaus'a ulaşılan bir feribot idi. Üçüncü seçenek ise arada Manaus'ta bot değiştirerek 7 gün boyunca süren ve Belem'e kadar uzanan bir feribot yolculuğu idi. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
İlk etapta farklı bir deneyim olsun ve çok da kendimize yüklenmeyelim diye, turistler tarafından da en çok tercih edilen 4 günlük yavaş bot seçeneğini tercih etmeyi uygun gördük. Erdem her ne kadar "acaba 1 haftalık botla Belem'e kadar gitsek mi?" önerisini öne sürse de ben günlerce bir botta olmanın nasıl bir duygu ve yaşam olacağını bilmediğimiz için aşırıya kaçmayalım dedim :)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Velhasıl Kolombiya Amazonlarında geçirdiğimiz 5 günün sonunda Kolombiya'nın Amazon bölgesinin büyük şehri olan Leticia'ya tekrar gelip, kalan bir günümüzde 1200 kmlik bu feribot yolculuğu için hazırlık yapmaya başladık. Gemi yolculuğu hazırlıkları ve gemi seyahatini anlatmaya başlayayım <img alt="😉" data-goomoji="1f609" data-image-whitelisted="" goomoji="1f609" src="https://mail.google.com/mail/e/1f609" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Gemi seyahati öncesi hazırlıklar</span></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
1-Öncelikle nereden nereye gideceğinizi belirleyebilmeniz için aşağıya şöyle bir harita bırakıyorum. Biz rotamıza göre bir şehirden, diğer ülkenin büyük şehrine gitmeyi uygun gördük. Dileyen Amazon köyleri arasında duraklayıp, başka günler de yolculuğa devam edebilir ve dilediği kadar uzatabilir. Tabi burada bot seçenekleri standard değil. Mesafeye göre ufak teknelerle de seyahat olabiliyor. Ayrıca bu yolculuğu bizim gibi Tabatinga'dan Manaus'a doğru yapacaksanız 4 gün, tam tersi istikamette yapacaksanız 7 gün sürdüğünü belirtmek isterim. Ters istikamette Amazon nehri akış yönüne karşı gittiğiniz için yolculuk daha yavaş ve uzun sürüyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLV5BBeod9yOMZJU_sDbyvum38j8Plyhum-8ErY7kX2yTnfg-9Xi8bfdwq9re5BpEMyxfaQomZV_Pw9ujqzp5xnEGwYbAD-b3QqqZotSQ6334W3ctXn3C_iw0mQc2LzlP7U8PfzQ7ihmn7/s1600/B78B5FCC-3F94-4386-B00C-8D972D5C6C1A.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="579" data-original-width="928" height="199" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLV5BBeod9yOMZJU_sDbyvum38j8Plyhum-8ErY7kX2yTnfg-9Xi8bfdwq9re5BpEMyxfaQomZV_Pw9ujqzp5xnEGwYbAD-b3QqqZotSQ6334W3ctXn3C_iw0mQc2LzlP7U8PfzQ7ihmn7/s320/B78B5FCC-3F94-4386-B00C-8D972D5C6C1A.jpeg" width="320" /></a></div>
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
2- Daha sonra Amazon bölgesine gelmeniz gerekiyor. Bu yolculuğu Kolombiya Amazonlarından ya da tam ters istikamet Brezilya Amazonlarından yapabilirsiniz. Her iki ülke için de bu bölgelere ulaşımın tek yöntemi uçak, çünkü karayolu buralara kadar yok. Kolombiya için Leticia, Brezilya için Manaus'taki havalimanlarını kullanabilirsiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
3-Hangi şehirden hangi köye veya şehre gideceğinizi belirlediğinizde gideceğiniz günü/tarihi ve feribot türünü de kontrol edip, karar vermeniz gerekiyor. Çünkü feribotlar her gün hizmet vermiyor ve türüne göre de tarih ve fiyat değişiyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiESvLBzk9UpMCUR0pk4mQPUDEPk2L7msfcYlN6HiyvhJQ4KFeFCtG_s8Lkxx8LmiurXBhSgjOtTm-iKouJXyup8akr1cD7RvCVSVCxtvcdiFkRT-zG4XRGjd3iRmEFd_AFZsnQRkUffMN3/s1600/EAF541B1-FB22-4559-8F75-A5F7B066C3BA.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiESvLBzk9UpMCUR0pk4mQPUDEPk2L7msfcYlN6HiyvhJQ4KFeFCtG_s8Lkxx8LmiurXBhSgjOtTm-iKouJXyup8akr1cD7RvCVSVCxtvcdiFkRT-zG4XRGjd3iRmEFd_AFZsnQRkUffMN3/s400/EAF541B1-FB22-4559-8F75-A5F7B066C3BA.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
4- Feribotlar maalesef standard ve birbirinin aynısı değil. Güne ve rotaya göre feribot seçeneği değiştiği için önceden araştırıp, hatta zamanınız varsa bilet satan acentaya gidip feribotun özelliklerini görüşmeniz daha iyi olur. Feribotlarda konaklama olarak iki seçenek var. Birincisi tek veya iki kişilik kamara dediğimiz, banyosu, balkonu olan fakat çok da lüks olmayan odalar. Maalesef fiyatları epey yüksek. (Sanki cruise gemisi)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Diğer seçenek ise bizim ve çoğu yerlinin tercih ettiği güvertede hamaklarınızı kurarak konaklamak. Fiyatları aşağıda yazacağım.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
5- Eğer bizim gibi Kolombiya'nın Leticia şehrinde olup bu yolculuğu Manaus'a doğru yapacaksanız öncelikle bir gün öncesinde pasaportunuza Kolombiya ülkesinden çıkış damgası vurdurmanız gerekiyor. Çünkü bu yolculuk Leticia ile komşu olan ve arada herhangi bir kara sınırı olmayan Brezilya'nın Tabatinga şehrinden yapılıyor. Yani feribota binmeden önce orada herhangi bir sınır işlemi yok. Çünkü resmi olarak Brezilya toprağındasınız ve yine Brezilya içerisinde seyahat edeceksiniz. Amazonlarda herhangi bir kara sınırı olmadığı için bu giriş, çıkış işlemlerini bizzat kendiniz yaptırmanız gerekiyor. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKs-dm1tT0NP2snh2yfbZ3TfDve6ZH0Ez-kysWcdzOA8IMIkO2cGYLaHGBYaoEdMe6lh4yC2RfKIgxjRnqa9K2WhdUag5nNwtlKF4fMvCjEWgWOmtpWZ4yKx1Q7cv0iyP3oUo5ZQCrkDSm/s1600/A546C817-DE8D-4B5C-B2DC-404BF553FFDB.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="854" data-original-width="1280" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKs-dm1tT0NP2snh2yfbZ3TfDve6ZH0Ez-kysWcdzOA8IMIkO2cGYLaHGBYaoEdMe6lh4yC2RfKIgxjRnqa9K2WhdUag5nNwtlKF4fMvCjEWgWOmtpWZ4yKx1Q7cv0iyP3oUo5ZQCrkDSm/s400/A546C817-DE8D-4B5C-B2DC-404BF553FFDB.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Öncelikle önerim bu yolculuktan bir gün önce Leticia limanındaki Sınır Polis ofisine gidip (çalışma saatlerine mutlaka bakın) , çıkışınızı yaptırmanız. Bazı bloglarda Leticia havalimanına gidip yaptırmanız gerektiği söyleniyordu ama limandaki sınır polisi ofisinin açık olduğunu görünce oraya gittik. Damgadan sonra 48 saat içinde çıkış yapmanız gerekiyor o yüzden bir gün önce bu işlemleri yapmanızı öneririm. Sonrasında ise bir tuktuk şoförü ile anlaşıp, feribot biletinizi almanız için Tabatinga limanındaki geminin kalktığı yere gidip feribot bileti satın almanız gerekiyor. (Tuktukla maksimum 10 dakikada gidiyorsunuz) Aslında bileti feribota bineceğiniz gün erken gidipte alabilirsiniz ama biz riske atmak istemediğimiz ve Brezilya giriş damgası işlemini de yapacağımız için bir gün önce satın aldık.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Henüz işlemimiz bitmedi. Sonrasında tuktuk şoförüne sizi Brezilya sınır polis ofisine götürmesini isteyip, Pasaportunuza Brezilya'ya giriş damgasını vurdurmanız gerekiyor. Bunlar birbirine yakın mesafelerde değil maalesef, o yüzden bir araç şart. Zaten polis bir kaç basit soru soruyor ve damgayı hemen basıyor. Bu damga ile Brezilya'ya girmiş oluyorsunuz. Ertesi gün feribota binerken bu damgalar polis tarafından kontrol ediliyor, aman atlamayın.Yoksa feribota binemezsiniz. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZmFiZBb0ZkfCYJZJgxy_SrD2Rz9RBtn6VdD6vdJImmHwnM2H0M5VRfHAAJH_fUptmM7N7XIBTVCO9Uuvunle9tE5e5bn0J658aThpUikifpn0PlMtT8hDN79FfDwIuqY5bYpm-Ofujndd/s1600/9AD33BFF-65F0-4C8A-B611-D8B5CE14FA6A.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="840" data-original-width="1190" height="281" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZmFiZBb0ZkfCYJZJgxy_SrD2Rz9RBtn6VdD6vdJImmHwnM2H0M5VRfHAAJH_fUptmM7N7XIBTVCO9Uuvunle9tE5e5bn0J658aThpUikifpn0PlMtT8hDN79FfDwIuqY5bYpm-Ofujndd/s400/9AD33BFF-65F0-4C8A-B611-D8B5CE14FA6A.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Bu arada feribotun kalktığı gün bu işlemleri yapmanızı önermem çünkü feribot öğlen 12.00 civarı kalkıyor ama 2 saat öncesinde limanda olmanızı istiyorlar kontrol için. O yüzden en ideali bir gün önce gerçekleştirmek.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
6- Geldik alışveriş listemize. Şimdi dört günü feribotta geçireceğimiz için ilk alınması gereken eğer kamarada gitmeyecekseniz, bir hamak. Leticia'da limana inen ve dükkanların olduğu caddede sağlı, sollu bu hamaklar satılıyor. Eğer hatıra olarak alıp, yurda götürmek istiyorsanız kaliteli ve havalı bir hamak alabilirsiniz. Bizim gibi sadece ihtiyaca yönelik alıp, sonra feribotta bırakacaksanız en ucuzunu alabilirsiniz. Biz bir teyzeden 2 tane satın alacağımız için indirimli aldık. Pazarlık yapmanızı öneririm. Ve unutmayın hamakla birlikte asılması için ip/halat satın almanız gerekiyor!<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhohjCesSIqfe-2vB3vM-5rTP4QId2fMszCwLfvF1LV0wjA-vdItHoYX-_UPJqYwqYOuLGj3irmeEMIyfk4XJLOfkqrsC9IeQnZwsG2pS9gz-KiMIKchJHmsuhyphenhyphen4YFCrk2zaG9XmuiA3mlS/s1600/A66FA628-6A44-466E-853A-08CF84AC00F6.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhohjCesSIqfe-2vB3vM-5rTP4QId2fMszCwLfvF1LV0wjA-vdItHoYX-_UPJqYwqYOuLGj3irmeEMIyfk4XJLOfkqrsC9IeQnZwsG2pS9gz-KiMIKchJHmsuhyphenhyphen4YFCrk2zaG9XmuiA3mlS/s400/A66FA628-6A44-466E-853A-08CF84AC00F6.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Feribotta içme suyu ve günde 3 öğün yemek mevcut. Ama yemekler pek lezzetli ve farklı şeyler değil. Eğer yemeğe, beslenmenize önem veriyorsanız, sizi dört gün idare edecek ve bozulmayacak yiyecek, abur cubur, meyve alabilirsiniz. Biz ilk gün öğle yemeği olmadığı için (gemiye öğlen biniyorsunuz ve ilk yemek akşam 19.00'da veriliyor) biraz ekmek ve konserve almıştık. Bir de muz ve kuruyemiş güzel oluyor ve tok tutuyor. Ayrıca günde 2 defa kahve servisi var ama oldukça kötü ve şurup kıvamında şekerli. Brezilya'da maalesef şekerli kahve tüketildiği için servis bu şekilde oluyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
İçme suyu gayet temiz ve sürekli vardı. Sadece mataranızı mutlaka yanınıza alın derim.Bu arada ilk gün feribotta plastik bir bardak veriliyor herkese. Hem su hem de yiyecekler yanında verilen meşrubatı içebilmek için. Kullan at plastikler yerine bunu düşünmeleri güzel olmuş.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnnOebdWNtDVHP2PLIDqrvjK86eKdjVj4-LeQy2XzvDvsjoqWEjC9ZTti5euHSnvxALDzRP9yjtfZo1pHqj-6RZZ6saqeQdsdTs72ZF1B6JZ1USMoqNuupfP_0GGfFUEiMZIFQw3dVL87e/s1600/7ACB8DBF-F9C0-4076-A69B-7439F3F617C2.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="854" data-original-width="1280" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnnOebdWNtDVHP2PLIDqrvjK86eKdjVj4-LeQy2XzvDvsjoqWEjC9ZTti5euHSnvxALDzRP9yjtfZo1pHqj-6RZZ6saqeQdsdTs72ZF1B6JZ1USMoqNuupfP_0GGfFUEiMZIFQw3dVL87e/s400/7ACB8DBF-F9C0-4076-A69B-7439F3F617C2.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Güvertede kalacağınız için hava gündüz sıcak, akşamları ve gece ise baya serin oluyor. O yüzden bir ince battaniye veya kalın bir şal, çorap, kalın ve uzun giyecek almanızı öneririm. Biz akşamları üzerimizi bir tık daha kalın giyip, havlularımızı battaniye olarak kullandık :)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Gemide tuvaletlerde tuvalet kağıdı var. Çıkışta ise lavabolar ve sabun vardı. Ama bazen bittiğinde hemen yenilemiyorlardı. O yüzden yanınıza sıvı sabun, dezenfektan, peçete, ıslak mendil, el havlusu alabilirsiniz. Duşlar ise pek hijyenik değildi. Tuvalet ve duş bir arada , ufacık ve karanlıktı. Yani aynı yerde duş alıp, sonra orada giyinmek zorundasınız. Ama insanoğlu mecbur kalınca her yere ayak uyduruyor. Tuvalet ve duşlar neyse ki kadın ve erkek olarak ayrı. Feribotta ise her akşam temizlik hem güvertede hem de tuvaletlerde yapılıyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
7-Güvenlik için ufak veya büyük kilit. Nedenini aşağıda anlatacağım. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi83V3uEMLu31VXIwfrCbUD6SrBh2gEGNwoWoy7PA50tpHtJ_JgSxmN4GODzIPZ9xzbUL-P1RXsWTyzoMHWqCmdHyUGXrV_lCBs4zt_vJbtkEk1hs1WTE_MiFkcshuU0rXBRRK5yVYnuEDn/s1600/7707ED56-4088-4A40-B6E8-C7BD747FFBA0.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi83V3uEMLu31VXIwfrCbUD6SrBh2gEGNwoWoy7PA50tpHtJ_JgSxmN4GODzIPZ9xzbUL-P1RXsWTyzoMHWqCmdHyUGXrV_lCBs4zt_vJbtkEk1hs1WTE_MiFkcshuU0rXBRRK5yVYnuEDn/s400/7707ED56-4088-4A40-B6E8-C7BD747FFBA0.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Yolculuk günü ve sırasındaki durumlar</span></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Öncelikle feribot sabahı, kalkıştan 2 saat önce alanda olmanız isteniyor. Burada sıraya girip, önce polis ofisine girip giriş&çıkış damgası kontrolleri yapılıyor ve biletinize feribota biniş için onay veriliyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Feribota binerken sırayla biniliyor, polis rastgele bavul kontrolü yapıyor. Bizim çantalarımız girişte aranmadı fakat sanırım bir gün sonra, durduğumuz bir limandaki sınır polisi tarafından rastgele arandık. Bunun da sebebi uyuşturucu ticareti bu hatta çok fazla yapıldığı içinmiş. Ama dediğim gibi rastgele arama yapıyorlar.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Biz Aralık ayının başında bu yolculuğu yaptık ve turistik sezon olmadığı için turist çok fazla yoktu. Altını çizmek isterim bu yolculuk turistik bir olay değil. Yerlilerin kullandığı ve Amazon içerisinde tercih ettiği bir yolculuk. O yüzden o kadar yerli insan içerisinde turist olarak dikkat çekebiliyorsunuz<span style="-webkit-tap-highlight-color: rgba(0, 0, 0, 0);"> ;)</span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDc-xZfLbaUeM5Y_WZCtLZyJw2BqMDqdKXz95D18cY9KT7fDITee9_fz_34nz1mThNEhFGxJCB5cPXALie-J5mfl4K0ZwtQLHQOz3N0pMsnpQ5m0hz51KIdjeLgP0r3zJe61iNSPU5Phbs/s1600/9A81F6FC-95EE-4B21-9108-5FD69781B76C.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="903" data-original-width="1600" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDc-xZfLbaUeM5Y_WZCtLZyJw2BqMDqdKXz95D18cY9KT7fDITee9_fz_34nz1mThNEhFGxJCB5cPXALie-J5mfl4K0ZwtQLHQOz3N0pMsnpQ5m0hz51KIdjeLgP0r3zJe61iNSPU5Phbs/s400/9A81F6FC-95EE-4B21-9108-5FD69781B76C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Güvenlik nedeniyle epey uyarı vardı okuduğumuz bloglarda. Her ne kadar yerlilerin ulaşım aracı olsa da herkesin eşyasının her yerde gelişi güzel durması nedeniyle hırsızlık durumları olabiliyormuş. Bunun önüne geçmek için okuduğumuz bloglarda sizin gibi turistleri gördüğünüzde gidin tanışın, konuşun, güvertede beraber, aynı yerde hamaklarınızı kurmak için anlaşın diyordu. En azından 4 gün boyunca birbirinize göz kulak olur, hem de sohbet edersiniz ve feribotta günler daha eğlenceli geçebilir demişlerdi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQ5kPHFF1bvQAWTJqHoRUZEG_x84d02WBjToN9QTeLYcdxzCxhgswkQPvW37BB2yvVBlc-vKA5YFi8dP7l0ICeUrEDpL3RFaIIAf_z1lIqoyiyBl37u9lzhsk3R3aIpuqcL5jtOv9sAlJ0/s1600/582C4C4F-411B-464B-9447-106F88EE926E.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQ5kPHFF1bvQAWTJqHoRUZEG_x84d02WBjToN9QTeLYcdxzCxhgswkQPvW37BB2yvVBlc-vKA5YFi8dP7l0ICeUrEDpL3RFaIIAf_z1lIqoyiyBl37u9lzhsk3R3aIpuqcL5jtOv9sAlJ0/s400/582C4C4F-411B-464B-9447-106F88EE926E.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Biz eşimle beraber olduğumuz için şanslıydık, birbirimizi kollarız dedik. Sıra beklerken Arjantin'li bir çocuk bizle gelip tanıştı ve yukarıda belirttiğim durumu aktardı ve beraber, aynı yerde hamaklarımızı kuralım dedi. Biz de durumu biliyoruz, bize uyar dedik. Sonrasında sıraya gelen bir Polonya'lı, Bir Portekiz&Çin karması kızımız, Bir İspanyol ve en son da Kamara'da kalacak olan Lüksemburglu teyzemizle ufak turist grubumuzu oluşturduk. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Feribot zemin kat, birinci kat ve İkinci kat olmak üzere üç kattan oluşuyordu. Tavsiye edilen birinci kattı çünkü zemin kat hem karanlık, hem büyük kargo yüklerinin, hem de geminin bazı makine ekipmanlarının olması nedeniyle önerilmiyordu. İkinci kat ise hem kamaraların kapladığı alan, hem bangır bangır kafeterya müziği, hem de çok fazla rüzgar alması nedeniyle önerilmiyordu. Biz de feribota turist arkadaşlarla biner binmez birinci kata yöneldik ve ortalarda durarak, hamakları kurmaya başladık. Kenarlarda tuvalet ve merdiven var o yüzden ortalar ideal.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjybYO7C3JzwptWPrBeJEV-4A0BACmZRyGgJNSd9F2GqaB_a-fouOnOfIciiflHuNrxmrQWuZYARUTLdaM7rHx9encdFAWxU4uPTjPctfWfovKxBKPm6cv3tjfkGuRWucWJRZaUMdBI1QX3/s1600/85692B97-88AE-41A6-A00E-D19D009265C7.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="854" data-original-width="1280" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjybYO7C3JzwptWPrBeJEV-4A0BACmZRyGgJNSd9F2GqaB_a-fouOnOfIciiflHuNrxmrQWuZYARUTLdaM7rHx9encdFAWxU4uPTjPctfWfovKxBKPm6cv3tjfkGuRWucWJRZaUMdBI1QX3/s400/85692B97-88AE-41A6-A00E-D19D009265C7.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Feribotta kurulu hamak veya hamak alanı yok. Güvertede aralıkları sık tutularak herkes hamağını kuruyor. Kurmak çok zor değil ama feribot ekibi sağolsun hemen yardıma geliyor. Hamakları rahat edebileceğimiz aralıklarla kurdurduk ama ben kenarda kaldım. Dolayısıyla benim yanıma hatta dibime hamak kuranlar oldu. Buradaki mesafe çok önemli. Çünkü yerlilerin çok umrunda değil, ufak bir boşluk bulunca hemen dibinize kurabiliyorlar. Benim dört gün boyunca sürekli yan komşum değişti mesela<img alt="😀" data-goomoji="1f600" data-image-whitelisted="" goomoji="1f600" src="https://mail.google.com/mail/e/1f600" style="margin: 0px 0.2ex; max-height: 24px; vertical-align: middle;" /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Gemi dört gün boyunca farklı limanlarda duruyor. O yüzden sürekli birileri inip, biniyor. Bu değişime de dikkat etmek gerekli. Her zaman eşyalarınızdan haberdar olmak bu yüzden önemli.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgy6_IQfexzqTk4T1_UHyJMVjNaVHve49oaPxCsBICYy5iImEydGZ9qy6alJe9OA8AN7AlcflHry6Kz8XbsoGbhfnaZRohaQfAO3vMN3mPnB31nJmzfWu4F7OKWJxUgxG4XZKIH0evIgKVs/s1600/22ED1B72-3328-4735-9B04-FBF495A19EFC.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="854" data-original-width="1280" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgy6_IQfexzqTk4T1_UHyJMVjNaVHve49oaPxCsBICYy5iImEydGZ9qy6alJe9OA8AN7AlcflHry6Kz8XbsoGbhfnaZRohaQfAO3vMN3mPnB31nJmzfWu4F7OKWJxUgxG4XZKIH0evIgKVs/s320/22ED1B72-3328-4735-9B04-FBF495A19EFC.jpeg" width="320" /></a></div>
#Bizim gibi güvertede hamaklarda yolculuk yapacaksanız, tüm çantalarınızı kitleyip, gözünüzden ayırmamanız gerekiyor. Eşyalar için herhangi bir "güvenli" alan yok. Biz bir çok blog yazısı okuduk ve yine de hırsızlık olaylarının olduğunu yazmışlardı. Bir de turist iken daha fazla dikkat çekiyorsunuz. Biz bunun için çantalara kilit almıştık ve bir de uzun bir zincirimiz vardı.İki büyük sırt çantalarımıza kilit vurup, uzun zincirle birbirine, sonrasında kendi hamağımıza geçirip, hamağın altına koyduk. Para, pasaport, elektronik eşya vb. önemli olan eşyalarımızı bir çanta yapıp, hamak içine aldık. Gündüz beraber bir şey yapacağımızda bu çantayı yanımıza alıyorduk. Ya da diğer arkadaşlar hamaklarındaysa göz kulak olmalarını söylüyorduk. Gece uyurken ise para vs ufak şeyleri ufak, çapraz çantama koyup, tshirtün de içine takıyordum. Kamera çantasını ise omzumdan, vucuduma geçirip, bacak altıma koyarak uyuyordum. Çok şükür bu yöntemlerle hiç birimizin başına bir şey gelmedi.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Günde üç öğün yemek çıkıyor. Sabah kahvaltısında genelde çay/şekerli kahve, ekmek, bazen peynir bazen de patates servis ediliyordu. Öğle ve akşam yemeği genelde aynı menüydü ve mutlaka pilav/spagetti, tavuk/domuz etinden yapılan bir yemek, bazen salata ve bazen de çorba oluyordu. Yemekler kötüydü ama artık ikinci gün alışmıştım. Yemek için çok sıra oluyor çünkü yemek servis edilen yer çok ufak ve sınırlı sayıda insanın oturacağı masa&sandalye var. Fakat Kendi yemek kabınız varsa bu sırayı beklemeden direk servis alanına gidip, yemeğinizi alabiliyorsunuz ve dışarda istediğiniz yerde yiyebiliyorsunuz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwEXc2yr2RzddF0fWj0c3d3y45aHRgKdh-sOqrHN4UGcBd6o7ye-qmqDsDRW5Cmklo-EyJomyF4cKmFacucHk_qn-0DXwDP-Be7KzU7C-rpLY4kSaBqq4t0z57HdWRfv2bik2z7w2GiPFI/s1600/83A388E1-58D7-40B0-8CE3-C58798EED88E.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="854" data-original-width="1280" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwEXc2yr2RzddF0fWj0c3d3y45aHRgKdh-sOqrHN4UGcBd6o7ye-qmqDsDRW5Cmklo-EyJomyF4cKmFacucHk_qn-0DXwDP-Be7KzU7C-rpLY4kSaBqq4t0z57HdWRfv2bik2z7w2GiPFI/s400/83A388E1-58D7-40B0-8CE3-C58798EED88E.jpeg" width="400" /></a></div>
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Feribotta tepelerde prizler var ve çalışıyor. Cep telefonu vb. elektroniklerinizi şarj edebilme imkanı var. Yerlilerin çoğu üçlü priz getirmişti mesela. Sebebi hamakta uzanırken telefonlarıyla rahatlıkla haşır neşir olabilmek ;) Bu arada Amazon nehri boyunca ne sinyal ne internet var o yüzden cep telefonsuz dört gün geçirmeye hazırlanın.</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
#Feribotta seyahat edenler önceki maddelerde belirttiğim gibi yerli insanlar. Ailelerini, akrabalarını, eşini dostunu ziyaret eden veya iş için büyük şehre giden insanlar. Genel olarak güleryüzlü, sıcakkanlı ve yardım severlerdi. Kötü bir durumla hiç karşılaşmadık. Portekizcemiz olsaydı sohbetlerimiz daha derin olurdu.<br />
<br />
#Amazon nehrinin su yüksekliği bazen feribotları güvenli şekilde taşıyamayacak şekilde olabiliyor ve feribot yeterli su seviyesine gelmesi için yolculuk öncesi veya yolculuk sırasında bekleyebiliyor. Biz böyle bir durum yaşamadık ama doğa ananın sürprizlerine hazırlıklı olmakta fayda var.</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b>Gelelim bu dört günün bizim açımızdan nasıl geçtiğine...</b></span><br />
<span style="color: red;"><b><br /></b></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhF5Y8G4BK30R3t7EySb_B5oIl4Zp28zEb9Xz51IVpyLMdpMipMexemHYDObls_87AXs1O56VM4ceYmCMS6xOuEUgZ_5g2zVnxmUgl95DzI45g75cg-9pJH1xsd-YGnQnqK7-1JgQfqlg4/s1600/E10B7154-DCB9-47B3-9E52-8E1B5841A732.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="854" data-original-width="1280" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhF5Y8G4BK30R3t7EySb_B5oIl4Zp28zEb9Xz51IVpyLMdpMipMexemHYDObls_87AXs1O56VM4ceYmCMS6xOuEUgZ_5g2zVnxmUgl95DzI45g75cg-9pJH1xsd-YGnQnqK7-1JgQfqlg4/s400/E10B7154-DCB9-47B3-9E52-8E1B5841A732.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Açıkçası ben bota binmeden önce oldukça endişeli, heyecanlı ve biraz da kaygılıydım. Bota binerken bizim gibi turistlerin olduğunu görünce biraz daha rahatladım. Hamakları kurup, yolculuk için demir aldığımızda baya baya rahatlamıştım. İlk saatler diğer turistlerle sohbet ederek geçti. Sonrasında feribotta ne var ne yok diyerek feribotun içini keşfetmekle devam ettik. Arada terasa çıkmak güzel olur diyerek akşamları günbatımında terasta vakit geçirdik. Gün içerisinde kitap okuyarak, müzik dinleyerek, sohbet ederek, feribotun durduğu limanlarda feribottan inen ve binen insanları izleyerek, feribotun yanaştığı köyleri inceleyerek, akşamları biraz üşüyerek, uyuyarak, şekerleme yaparak, bazen horlayan insanlar yüzünden uyuyamayarak, günde üç öğün için yemek sırası bekleyerek, Lüksemburglu Rosi teyzemizin kamarasındaki balkonunda "Almanların" bu coğrafyada neler yaptığına dair sohbetler ederek, Çin&Portekiz vatandaşı olan Anna'nın hayat hikayesini dinleyerek bu dört gün hızlıca fakat ilginç bir şekilde keyifle geçip, gitti. Bu yolculuk için konfor alanınızı dört günde olsa terk etmeniz ve beklentilerinizi minimuma düşürmeniz önemli. Yoksa kabus gibi gelebilir. Bulunduğunuz ortama ayak uydurarak, anı yaşamanızı öneririm.</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFAq7WPe-bMQ1_lrz3U2l5Pn1COG2MkKeCWflnylU7xK_qYQMJMvP6QbCMKbS8rMeRLrkHB926_11Le_U4b68ffyOdpu5pv9cBye-iCjitnKR0gG1_DSVD54L2d2vkHDyStBrQU6MtNgoW/s1600/5814311F-9C41-4B57-ABDD-D49F42A760D4.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFAq7WPe-bMQ1_lrz3U2l5Pn1COG2MkKeCWflnylU7xK_qYQMJMvP6QbCMKbS8rMeRLrkHB926_11Le_U4b68ffyOdpu5pv9cBye-iCjitnKR0gG1_DSVD54L2d2vkHDyStBrQU6MtNgoW/s400/5814311F-9C41-4B57-ABDD-D49F42A760D4.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Dördüncü günün akşamında, henüz hava kararmamışken Brezilya'nın Amazonas Eyaletinin en büyük şehri olan Manaus'a varmıştık. Turist arkadaşlarla vedalaşırken öğrendik ki Manaus oldukça tehlikeli bir şehirmiş. Feribot görevlileri akşam 17.00'den sonra her yerin kapandığını ve şehrin ıssızlaştığını, bu yüzden dışarı çıkmamaları gerektiğini söylemiş. Biz önceden kalacağımız oteli ayarladığımız için hemen yola koyulalım dedik çünkü saat 16.00 idi ve daha yemek yiyecektik. Onlar ise hostel ayarlamamış ve birinin işaretlediği hostele hep birlikte gitme planı yapmışlardı. Herkesle öpüşüp, vedalaşarak dört gündür bize ev sahipliği yapan botumuzdan ayrıldık.</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Manaus şehrinde üç gün kaldık ve gerçekten gördüğüm en kötü ve cazibesiz şehirlerden biriydi. Dedikleri gibi 17.00 civarı her yer kapanıyor ve şehir daha da sevimsiz hale geliyordu. Gündüz hava sıcaklığı çekilir gibi olmadığı için bir kaç kere markete gitmek ve yiyecek almak dışında bir şey yapmadık. Bir sonraki şehir Salvador için dinlenmekle ve uçağı beklemekle geçti Manaus günleri. Zaten yazılanlar da pek parlak bir şehir olmadığı yönündeydi.</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Velhasıl geriye dönüp baktığımızda bol bol anılarımızı hatırlayıp, yaşadıklarımızı andığımız bir yolculuk olması nedeniyle iyi ki yapmışız diyoruz. Hatta Salvador şehrine önceden uçak bileti almamış olsaydık, Belem için de bir bota daha binerdik, dedik. "Yapamam, edemem!", "Nasıl olacak?" kaygıları ne kadar yersizmiş, onu da tecrübe etmiş olduk ;)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb7oAgurL6RpsesFs0Yj-wvWXFzu-Od3vfi6yRDFkO92ZHnvrKe2kCtIXI9cDjGQ3n1iaA6zGWXxMCWnSxq5blkAvLZ2tXXktwB3s-__whLXqi7Tlmaosa8OWsnIqOddWqlKDi7TkUtp4-/s1600/C21F5730-3C6B-46D1-8957-829429F6289C.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb7oAgurL6RpsesFs0Yj-wvWXFzu-Od3vfi6yRDFkO92ZHnvrKe2kCtIXI9cDjGQ3n1iaA6zGWXxMCWnSxq5blkAvLZ2tXXktwB3s-__whLXqi7Tlmaosa8OWsnIqOddWqlKDi7TkUtp4-/s400/C21F5730-3C6B-46D1-8957-829429F6289C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Not: Kolombiya’da Kolombiya Pezosu, Brezilya’da ise Brezilya reali para birimi olarak kullanılıyor. Leticia ve Tabatinga iki sınır şehri olduğu için para alışverişinde iki tarafta birbirinin para birimlerini kabul ediyor. Biz Leticia’da biraz Brezilya reali alarak yolculuğa hazırlandık. Bu arada 20 günlük Brezilya gezimizde en iyi gördüğümüz kur Leticia’daydı. </div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: #38761d;"><b>Maliyetler:</b></span></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<span style="color: #38761d;"><b>(İki kişilik)</b></span></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Hamak fiyatı; 55.000 COP (15 Usd)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Bot bileti; 440 Real (89 Usd)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Leticia Konaklama; 35.000 COP (10 Usd)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Manaus Konaklama; 51 Usd ( 3 gece)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
Leticia-Tabatinga Tuktuk bedeli; 20.000 COP (5,5 Usd)</div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div style="-webkit-text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<br class="Apple-interchange-newline" style="-webkit-text-size-adjust: auto;" />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0Brezilya-14.235004 -51.92528-67.731367 -134.5424675 39.261359 30.6919075tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-45567259190437602342020-04-28T09:17:00.004-07:002020-04-28T09:17:58.492-07:00Kahve Diyarı Salento<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Medellin'de bir hafta kaldıktan ve başımıza bir şey gelmediğine şükrettikten sonra, kaldığımız yere veda edip, Uber çağırdık. Salento şehrine gitmek üzere otobüs garına doğru gidecegiz. Gar, araba mesafesiyle 20 dk uzaklıkta. Uber, Kolombiya'da çok yaygın ve ucuz olduğu için genelde Uber tercih ettik şehir içi ulaşımda.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Medellin'de iki otogar var. Kuzey ve Güney Kolombiya'ya doğru gidecekseniz, ona göre ayrılıyor. Hangi şehre gidecekseniz, hangi otogarı kullanmanız gerektiğini, internetten kontrol etmenizde yarar var.</span><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Yaklaşık 7 saat sürecek yolculuk için biletimizi aldık ve bu sefer gündüz seyahat edeceğiz. Önceden otobüs bileti almaya gerek yok çünkü zaten hem sık, </span></span>hem de farklı firmaların servisleri var.Kolombiya'da maalesef pek düz bir yol veya otoban yok. Dağlarla çevrili bir ülke olduğu için şehirlerarası yollar hep inişli, çıkışlı, kıvrımlı yollardan oluşuyor. Bu yüzden çok uzunca süren bir otobüs yolculuğu sonrası ufacık otogarı ile bize hoşgeldin diyen Salento'dayız.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "Trebuchet MS", sans-serif;">Salento'ya geldiğinizde yapılacak iki şey var. Birisi bölgede bulunan ve ücretli olan kahve çiftliklerini ziyaret etmek, ikincisi ise uzun palmiye ağaçları ile ünlü Cocora Vadisinde trekking yapmak. Bu yazıda Kahve çiftliğinden bahsedeceğim. Cocora vadisi yürüyüşü bir sonraki yazıda olacak.</span><br />
<br />
<div style="-webkit-text-stroke-width: 0px; font-variant-caps: normal; font-variant-ligatures: normal; letter-spacing: normal; margin: 0px; orphans: 2; text-align: start; text-decoration-color: initial; text-decoration-style: initial; text-indent: 0px; text-transform: none; white-space: normal; widows: 2; word-spacing: 0px;">
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"></span></div>
<span style="color: black; font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<span style="clear: left; color: red; float: left; font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;">Kahve Ciflikleri Diyarina hosgeldiniz!</span><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-1825AlLAki0eft587OEXJN05iLpU-fQDEP-ccm32TQvVqxURdJZoty6ZGMLq9-iwxoXUS859-vx01s8ejlI0uJbU8_4BwnqIZ03Kzn-LtjmCVU3Ld_DgMrnlYVtEzdBFd1PvgLnctk09/s1600/_20200427_115621.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="clear: right; float: right; font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></span></a><br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBAoe5OZAayNwlAC_DFpgVVrev5N1PpKxo_4hY7xVCxeSncfRrRb1TIk4MmPKr5CJ17mAfI2sbS-jkG-HCB4BW_eUpbYzmaxAyqXEDKSe7zQ_P0bgN5GpEgWtK3B1qN538XPB7LUeon48d/s1600/_20200427_011914.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"></span></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0EsxOKbQjnGrAW7m9_-6KdBSIAQECsKYFYGEw_DfW_8tTOfA29Zk-V8Z2H7YiFZcxx1baPHf0Krxw-tXbuZYDizaljOU_mqDVlgGiV21ApI2NsfNLruBkOx76qkmxdMwX7teivUKui-y5/s1600/DSCF9078.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0EsxOKbQjnGrAW7m9_-6KdBSIAQECsKYFYGEw_DfW_8tTOfA29Zk-V8Z2H7YiFZcxx1baPHf0Krxw-tXbuZYDizaljOU_mqDVlgGiV21ApI2NsfNLruBkOx76qkmxdMwX7teivUKui-y5/s320/DSCF9078.JPG" width="320" /></span></a><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"></span></span></span><br />
<div style="font-family: "Times New Roman";">
</div>
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"> </span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span></span></span></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"> Salento, kahve çiftlikleri ve yemyeşil vadileri ile ünlü ufak ve şirin bir kasaba. Oldukça da turistik olmasi sebebiyle Kolombiya ortalamasına göre bir gezgin icin yüksek maliyetlerde olan bir kasaba. Booking.com üzerinden uygun ve nispeten rahat edeceğimiz bir yer ayarlamıştık. Salento ufak bir yer olduğu için nerede kaldığınızın bir önemi yok. En uzak mesafeye 15 dakikalık yürüyüş ile ulaşabilirsiniz. Kaldığımız yer bir aparttı. 3 odalı, paylaşımlı mutfak ve banyosu olan bir yerdi. 4 gün boyunca açıkçası bir sorun yaşamadan, rahat bir şekilde kaldık.</span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Salento'da iki, üç tane kahve çiftliği var. Biz ünlü ve yorumları iyi olan El Ocaso'ya gittik. Dilerseniz Salento kasabasının ufak meydanından 4X4 jeeplerle gidebilirsiniz, dilerseniz bizim yaptığımız gibi yaklaşık 1 saat süren (5 km) bir yürüyüşle bu kahve çiftliğine ulaşabilirsiniz. Sabah saatlerinde, pek az kişi varken güzel manzaralar eşliğinde, kolay bir yürüyüşle çiftliğe varmak şahane idi. Yürüyüş yolu toprak bir yol ve jeeplerin bu yolu kullanması nedeniyle biraz çamurlu bir yol. Ayrıca bu bölge bisikletleriyle gezenler tarafından da kullanıldığı için yolda bisikletiyle gezen de çokça insan görebilirsiniz ama bisiklet ile pek kolay bir parkur değil, belirteyim. Yürüyerek gidecekseniz tavsiyem bot veya yürüyüş ayakkabısı giymeniz ve yağmurluğunuzu mutlaka yanınıza almanız. Bölge yağmurlarıyla ünlü.Yürüyüş yolu üzerinde diğer çiftlikleri de görebilirsiz. Onların tur ücretleri Ocaso'ya göre daha uygun ama biz hangi blogu okusak Ocaso'yu tavsiye ettikleri için tercihimizi bu yönde yaptık.</span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"></span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></span>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ocasa'da İsterseniz ücretli olan kahve turuna katılabilirsiz, isterseniz çiftliğin pansiyon kısmında kalabilirsiniz veya çiftlikte gönüllü olarak çalışabilirsiniz. Web sitelerinde tüm detaylar mevcut-> <a href="https://www.fincaelocasosalento.com/tours/reservations/premium?lang=EN">Link</a> Normalde her saat başı kahve turları var. Turlar İngilizce ve İspanyolca olarak ayrı yapılıyor. Biz gitmeden önce araştırdığımızda web sitesi aracılığıyla rezervasyon yaptırılmasının zorunlu olduğunu okumuştuk. Tura gitmeden önce email attık ve şu an sezon olmadığı için yoğun olmadıklarını ve rezervasyona gerek olmadığını belirttiler. Siz gitmeden önce email atarsanız, iyi olur. Biz gittiğimizde Kasım ayı sonuydu.Çiftliğe geldiğimizde bizim gibi tur için gelen insanlar vardı. Yarım saat kadar bekleyip, yaklaşık 12 kişilik bir ekiple tura başladık. Tur rehberimiz İngilizceye pek vakıf olmayan ve daha o gün çiftlikte rehberliğe başlamış olan öğrenci bir çocuktu. Tur neredeyse 1,5 saat kadar sürüyor ve önce çiftliğin işlevi hakkında daha sonra da uygulamalı olarak kahvenin prosesi hakkında bilgi veriyorlar. El Ocaso bölgenin en eski ve kaliteli kahvesini üreten bir çiftlik. Oldukça geniş bir alanı var ve kahvelerin yetişmesi için şahane bir ortamı var. Pansiyon kısmı da pek güzel. Doğanın ortasında, sadece kuş seslerini duyacağınız bir yer. Web sitesinden fiyatlarına bakabilirsiz, biraz tuzlu fiyatları var. </span><br />
<br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Gelelim bu gezide Kolombiya kahvesi hakkında öğrendiğim ilginç bilgilere;</span></span></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span></span></span></span>
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiddvhvqPW87M8-9BnMgdKaAHupNx6_5uVYK6sk-7pgtuccGGIzATWaKRMGI0Jo-ZhMGVIwa40C_I4-9Rm5f6UF3ZSS1hO5KhxKbwa9ifVIwbciUBDC9gm_xT4yQKREeu51o90Vn-Bav-HD/s1600/DSC_0749.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiddvhvqPW87M8-9BnMgdKaAHupNx6_5uVYK6sk-7pgtuccGGIzATWaKRMGI0Jo-ZhMGVIwa40C_I4-9Rm5f6UF3ZSS1hO5KhxKbwa9ifVIwbciUBDC9gm_xT4yQKREeu51o90Vn-Bav-HD/s200/DSC_0749.JPG" width="112" /></a><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">*Kolombiya kahveyle 1700 yıllarında tanışıyor ve ihracat tabi ki sömüren ülke ABD'ye 1800'lü yıllarda gerçekleşiyor.</span><br />
<br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">*1930'lu yıllarda Brezilya'dan sonra ikinci Kahve üreticisi ülke olarak Dünyada biliniyor.</span></span><br />
<br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">*Şu an Kolombiya ekonomisinin en büyük kaynağı ihraç ettiği Kahve. Çoğunluğu ABD'ye ihraç ediliyor.</span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">*And dağlarında, yüksek irtifada güneşle birlikte yetiştiği için kaliteli ve lezzetli kahve çekirdeği oluşuyor</span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">*Öncelikle 3. Kalite çekirdeğe kadar kahve çeşidi var. Kaliteli çekirdekler ihraç ediliyor, Kolombiya içerisinde ise genelde 2. ve 3. Kalite kahve çekirdeklerinden öğütülmüş kahveler tüketiliyor. Gezi sonrasında kaliteli kahveyi buradan satın alabilirsiniz;)</span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"></span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">*En elverişli Kahve ağacı türü Arabica ve Kolombiya'da da bu ağaç türünden kahve üretiliyor. Ağaçlara iyi bakmak gerekiyor hasta veya böceklenmemesi adına sürekli bakımları yapılıyor</span></span><br />
<br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: inherit;"><b><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Proses;</span></b></span></span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: inherit;"><b><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span></b></span></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif; margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhoetbSYkffehJ7Jz_LWijCmwD9JVMvL8eYgwyzJXJu93affhpINxkPM7-n72EiGIkvQKjsscSmrv78wYvjyEZkRi2QlsqUi_GEZtPi_qCQ1QtO1iCYSPNBwNffmQd-1T48YbXZizSh6GQU/s320/DSCF9091.JPG" width="320" /></span></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Kahve meyvesinin kırmızılaşması sonrasında toplama işlemi ile başlıyor proses. Biz 10-15 dk kadar kahve meyvesi topladık ama belirtmek isterim ki pek kolay bir iş değil. Korular oldukça sık ve aralara girip toplamak gerekiyor.</span><br />
<br />
<span style="font-family: "Helvetica Neue", Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span>
<br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">
</span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiS2taxpswQ0rrQcaTX_H8GjTP5hL69X3-9LTbgMEVZC0rrJJZWM58BQvScgZ8vLPMkpAGwXctLVMNSFctDvJISa2W1swiyFptgg836KiOXnFNm0SahBPqPClDSR7FvOuJ9_OToBtR8rHSP/s1600/DSCF9042.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="265" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiS2taxpswQ0rrQcaTX_H8GjTP5hL69X3-9LTbgMEVZC0rrJJZWM58BQvScgZ8vLPMkpAGwXctLVMNSFctDvJISa2W1swiyFptgg836KiOXnFNm0SahBPqPClDSR7FvOuJ9_OToBtR8rHSP/s400/DSCF9042.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">
</span>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Kırmızı meyve kabuğunu ayıran ve içindeki çekirdeği alan bir makinede tüm çekirdekler, kabuklarından ayıklanıyor.</span></span></span></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsVHOm99Sq9jTQmjBpRGla-axBoArPu7k7yvwc0magM9hgiIejKE2uwcLLohb6mtN_cZZaCHtvnF86F4ahRS5jwOTO-AJVU6VgsF-y7Yf4FC3106HIsKbYqKRtcn7MHlufpfyBR_lGt4o5/s1600/Captura.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="345" data-original-width="645" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsVHOm99Sq9jTQmjBpRGla-axBoArPu7k7yvwc0magM9hgiIejKE2uwcLLohb6mtN_cZZaCHtvnF86F4ahRS5jwOTO-AJVU6VgsF-y7Yf4FC3106HIsKbYqKRtcn7MHlufpfyBR_lGt4o5/s400/Captura.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Sonrasında bu seralarda kurutmaya bırakılıyor. Bölge çok yağış aldığı için açık havada kurutma işlemi gerçekleşmiyor yoksa mahsul direk çöp oluyormuş.</span></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><br /></span></span>
</span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Daha sonra alıcılara satılmak üzere kuru şekliyle çuvallanıyor. Alıcılar kavurma işlemini kendileri yapıyorlarmış. </span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgh2C5clLMtjqYtiA4Y7L5CrSlmDCpwu14fUIJk5DndJ4q2aUx9NF1h_oBbE7viEkCLemjhmM3dbDy3K0H3yqtKhilXobRKPZrXLuTxCasSFQeJRPJ7bELN7e3NBz9ERSC0qpjGmaEqOee1/s1600/DSC_0757.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgh2C5clLMtjqYtiA4Y7L5CrSlmDCpwu14fUIJk5DndJ4q2aUx9NF1h_oBbE7viEkCLemjhmM3dbDy3K0H3yqtKhilXobRKPZrXLuTxCasSFQeJRPJ7bELN7e3NBz9ERSC0qpjGmaEqOee1/s400/DSC_0757.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><br /></span></span>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Tur bittiğinde oluşan çekirdeklerin nasıl kavrulduğunu ve demlendiğini de öğrendik. </span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></span>
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxtfRCrbal0UokSpPHBdOQr2cYPLq9q5Zd3zjlr_C2_yNFhKQHhyphenhyphen20LTbc4ZgG8U3umtvtH8PdZbazJc9qVLy2ABi88z6BFciEqMAIMxxV2IEQ8OYjbw9JO1OtDoUFhliloSc5vIc-iNfM/s1600/DSC_0779.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><span style="color: black; font-family: Times, Times New Roman, serif;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxtfRCrbal0UokSpPHBdOQr2cYPLq9q5Zd3zjlr_C2_yNFhKQHhyphenhyphen20LTbc4ZgG8U3umtvtH8PdZbazJc9qVLy2ABi88z6BFciEqMAIMxxV2IEQ8OYjbw9JO1OtDoUFhliloSc5vIc-iNfM/s200/DSC_0779.JPG" width="112" /></span></a><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Öncelikle kavurma işlemi 3 şekilde oluyor. Az, orta ve çok olarak. Kolombiya'da az kavrulmuş makbulmüş.Sonrasında kavrulan çekirdekler öğütme işleminden geçiyor. Bu da ince, orta ve iri taneli olarak üçe ayrılıyor. Yanlış hatırlamıyorsam orta taneli olarak kavuruyorlardı.Demleme yöntemine gelirsek Kolombiya'da tercih edilen yöntem çok basit. Tülbenti andıran bez bir süzgeç yardımıyla kahvenin üzerinden sıcak su, kahveyi yavaş yavaş ıslatacak şekilde dökülüyor. Su bir anda boca edilmiyor. Görüntüsü çok koyu olmasına rağmen tadı çok yumuşak, meyvemsi. Biz ikram edilen kahveyi çok sevdik.Tur bittiğinde kahve bilgini olmuştuk :)</span><br />
<br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">
</span>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">İsterseniz çiftliğin kafesinde farklı kahveleri tadarak, günü o güzel manzara eşliğinde geçirebilirsiniz. Kafesi akşama kadar açık ve bir takım atıştırmalıklar, tatlılar da servis ediliyor. Kendinize farklı aromalarda olan kahveler de satın alabilirsiniz. Biz henüz Güney Amerika turumuzun 15. gününde olduğumuz için ve fazla eşya taşımamak adına maalesef satın alamadık ama aklım hala o kahvelerde :(</span></span></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Dönüşe geçerken tavsiyem 4X4 jeeplere binerek merkeze gitmeniz. Çünkü gelirken bayır aşağı geliyorsunuz, çıkarken maalesef tırmanmanız gerekiyor o dik yolları. O yüzden çiftlik girişinde beklerseniz 10-15 dakikada bir yeni gruplar gelirken, siz de o arabalarla dönebiliyorsunuz. </span></span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEjykCjpX_thqsXMqIU1xW0jUqpqKMrmSTbjyjai-8tpQ-5LqZaFhOmAVPxdWj84o2lnlFIHyfzOqSkLwhHOG3u_in8zRBg-sYtv3p-5QzLtOpw25TJ6hBY5WNVmbJcPJHm-NZwNgEplXZ/s1600/DSCF9196.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="color: black; font-family: Times, Times New Roman, serif;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEjykCjpX_thqsXMqIU1xW0jUqpqKMrmSTbjyjai-8tpQ-5LqZaFhOmAVPxdWj84o2lnlFIHyfzOqSkLwhHOG3u_in8zRBg-sYtv3p-5QzLtOpw25TJ6hBY5WNVmbJcPJHm-NZwNgEplXZ/s400/DSCF9196.JPG" width="400" /></span></a></div>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></span></span>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Salento'da kaç gün kalalım diye soracak olursanız ben en az 3, bütçeniz varsa 4-5 gün kalmanızı tavsiye ederim. Bir gün kahve çiftliği, bir gün Cocora vadisi, bir gün de hem dinlenme hem de merkezi gezme ile geçirebilirsiniz. Biz 3 gece, 4 gün kaldık ama sadece Kolombiya gezisine çıkmış olsaydık sanırım bir hafta bu güzel kasabada kalabilirdik :) Merkezde yapılacak pek bir şey yok. Ufak bir meydan ve bu meydan restoran, hediyelik eşya satan dükkanlar ve kafelerle çevrili. Restoranlar biraz pahalı, meydanda bir market var büyükçe. Biz ordan alışveriş yaparak kendi yemeğimizi hostelde yaptık. Sadece bir gece dışarda yemek yedik. Ayrıca Günbatımı için tepe bir yer var. Oraya çıkıp, günü Kasaba manzarasıyla kapatabilirsiz.</span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span></span></span></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBvCo5yCYGiZOtVv7bQBsAoBfiwl52SETB4ymhQhkuSRZ8NVGWAO8hzEiOqshdNydbs8Dnl2DTZtLgEtx4ttfglci3J02vJ30hKIBdJyaS-UNFMVIoVFzp2qwKvoLCO_-OsBOlOhdkZujh/s1600/DSCF9198.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBvCo5yCYGiZOtVv7bQBsAoBfiwl52SETB4ymhQhkuSRZ8NVGWAO8hzEiOqshdNydbs8Dnl2DTZtLgEtx4ttfglci3J02vJ30hKIBdJyaS-UNFMVIoVFzp2qwKvoLCO_-OsBOlOhdkZujh/s400/DSCF9198.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Ayrıca merkezde sakın kaçırmayın diyeceğim bir kafe daha var. Jesus Martin Coffee -> <a href="https://www.tripadvisor.com.pe/Restaurant_Review-g1580963-d6022499-Reviews-Cafe_Jesus_Martin-Salento_Quindio_Department.html">Link</a> Buradaki kahveler inanılmaz lezzetli idi. Hem çekirdek kalitesi, hem de demleme yöntemleri ile eşsiz lezzetli kahve içmek ve satın almak istiyorsanız, doğru adres burası ;) Iki tane dukkanlari var Calle Real uzerinde. Birisi ufak ve sadece paketli kahve satiyorlar. Siz digerine, cafe olana gidersiniz ;)</span></span><br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span></span></span>
</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9csebusXxEvzndmnbr-x3C2000vtRgFFYITr-95PEbkhGp-LqoCYfCpA2-bKWxIkETj66RJLlLRgj3AMZKlyVj7TUXlihOTulH-Eya69YUg6YGIJ3KxppmQnjh9ALhN1BwupwVi3rB_I3/s1600/DSCF9206.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9csebusXxEvzndmnbr-x3C2000vtRgFFYITr-95PEbkhGp-LqoCYfCpA2-bKWxIkETj66RJLlLRgj3AMZKlyVj7TUXlihOTulH-Eya69YUg6YGIJ3KxppmQnjh9ALhN1BwupwVi3rB_I3/s320/DSCF9206.JPG" width="213" /></span></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1amTZI8M7sAoB6J9DnLTlNtn-YM1WRiMauiN-ZIBKU0Cm_DKpTcvbplXHBCRCPEq-Pmd1lQ99yqLe96jjXrwjOo4Jx70Flol4Yg8BkRaXYjhweXBXQrh3HK8ymeBmvGBXkR9qBi5G2_4c/s1600/_20200427_011833.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1amTZI8M7sAoB6J9DnLTlNtn-YM1WRiMauiN-ZIBKU0Cm_DKpTcvbplXHBCRCPEq-Pmd1lQ99yqLe96jjXrwjOo4Jx70Flol4Yg8BkRaXYjhweXBXQrh3HK8ymeBmvGBXkR9qBi5G2_4c/s320/_20200427_011833.JPG" style="cursor: move;" width="213" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;">
<span style="font-family: inherit;">
</span>
</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZKxoYWkkDwX0-HDxGFBXOoi2DUJ7cs_6JASV0Sgq_BaaXHnzUQcuMPl7avbZbIe3UGmBT9G9DR_VG4CS9yoNvzsBXuk-JQnTWLrzj2qywu2GsKJvnkag4VEpqezXd1HcqgMRrg_r1hmTM/s1600/DSCF9285.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Helvetica Neue, Arial, Helvetica, sans-serif;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZKxoYWkkDwX0-HDxGFBXOoi2DUJ7cs_6JASV0Sgq_BaaXHnzUQcuMPl7avbZbIe3UGmBT9G9DR_VG4CS9yoNvzsBXuk-JQnTWLrzj2qywu2GsKJvnkag4VEpqezXd1HcqgMRrg_r1hmTM/s400/DSCF9285.JPG" width="400" /></span></a></div>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><br /></span></span></span>
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: #274e13; font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><span style="color: black;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b>Maliyetlere gelecek olursak;</b></span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: #274e13; font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><span style="color: black;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b>(Toplam Iki kisilik maliyetler)</b></span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: #274e13; font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><span style="color: black;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: red; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><b><br /></b></span></span></span></span></span></span>
<br />
<span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;"><span style="color: #274e13; font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="color: red;">Medellin-Salento otobüs;</span><span style="color: #274e13;"> </span><span style="color: #274e13;">108.000 COP (27 USD)</span></span></span></span></span><br />
<br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="color: red; font-family: inherit;">Salento konaklama</span><span style="color: #274e13; font-family: inherit;">; 204.000 COP(50 USD, 3 gece)</span></span><br />
<span style="font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="color: red; font-family: inherit;">Kahve turu;</span><span style="color: #274e13; font-family: inherit;"> 50.000 COP (13 USD)</span></span><br />
<span style="color: #274e13; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;"><span style="color: red;">Dönüş Jeep ulaşım fiyatı</span><span style="color: red;">;</span><span style="color: #274e13;"> 6.000 COP (1,5 USD)</span></span><br />
<span style="color: #274e13; font-family: inherit;"><span style="color: #274e13; font-family: Trebuchet MS, sans-serif;">Disarda yemek fiyatlari ise en dusuk tek kisi icin 4 ile 6 USD arasinda degisiyor. Meydandaki restoranlarda bu akam 10 USD'ye kadar cikiyor. Kafelerde kahve fiyatlari ise 2-3 usd arasi degisiyor.</span></span>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-19824459604124037702020-04-14T17:07:00.000-07:002020-04-14T17:08:41.567-07:00Uyuni Tuz Gölü MacerasıŞili'de geçirdiğimiz 1,5 aydan sonra artık yeni ülkemiz Bolivya'ya geçmek için hazırız. Şili'deki son şehrimiz San Pedro de Atacama'da iki gece geçirdikten sonra otobüsle Bolivya'nın Uyuni şehrine geçeceğiz. Son iki yıldır bu şehirden Uyuni'ye direk otobüslerin olduğunu çeşitli bloglardan öğrenmiştik. Eskiden en yakın Calama şehrine geçip, oradan otobüse binmeniz gerekiyormuş. Son günümüzde gidip otobüs biletini bir sonraki gün için alalım dedik. Şili'de şimdiye kadar teknoloji her alanda karşımıza çıkmıştı ve açıkçası buradaki otobüs biletini de kredi kartıyla alırız diyip, cebimizdeki Şili pesosunu mimimunda tutmuştuk.<br />
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiN2-g3k0LacnzdU1gViO-0BMujZh8zKJgwAQqGS0v2Taz118RmJ0JkT8nJlpEAzkjtvQdV01Gb0wB5bzZCu1nJ4Gkj8rW9lUGroJftFbl6IRCs7WqwzSWudeotumOwof-pDBj2pVIKoN2G/s1600/DSC05463.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiN2-g3k0LacnzdU1gViO-0BMujZh8zKJgwAQqGS0v2Taz118RmJ0JkT8nJlpEAzkjtvQdV01Gb0wB5bzZCu1nJ4Gkj8rW9lUGroJftFbl6IRCs7WqwzSWudeotumOwof-pDBj2pVIKoN2G/s400/DSC05463.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
Otogara gittiğimizde ufacık bir yerle karşılaştık ve sadece iki firma gidiyordu Atacama'ya. İkisinin de saatleri benzerdi fakat bir sorunumuz vardı. İkisi de kredi kartı kabul etmiyor ve nakit istiyordu. Bu duruma hazırlıklı değildik tabi ki. Saat ise akşam olmuştu bile. Bilet almak için bir saatimiz vardı. Koşa koşa kaldığımız otele geçip, kartlarımızı ve Santiago'dayken ne olur ne olmaz diye aldığımız Bolivya pesosunu yanımıza aldık. Yolda da düşündük bankadan komisyonlu şili pesosu mu çekmek mantıklı yoksa elimizdeki Bolivya pesosunu bozdurmak mı?</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Bolivya pesosunu, otobüs bileti miktarı kadar bozdurmayı daha uygun gördük ve Atacama merkezindeki açık olan, döviz bozan bir dükkanda işimizi halledip, tekrar gara yürüdük. Atacama küçük ama hepsi ayrı yerlerde olunca, yetişiceğiz diye koştur, koştur baya yorulduk. Gara geldiğimizde bir firma kapatmıştı. Diğeri ise kapatmak üzereydi, rica ettik ve ertesi sabah saat 11.00'e biletimizi aldık.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Ertesi gün gara gittiğimizde 11-12 saat sürecek yolculuktaki otobüsü görünce "Bolivya'ya şimdiden hoşgeldik!" dedik. Otübüs oldukça eski, dışı da içi de dökülüyordu. Kişi başı yaklaşık 18 usdyi, bu parayı hak etmeyen otobüse vermiş olduk. Otobüste bizden başka sadece bir Fransız çift vardı. Uyuni'den 7-8 lokal insan daha bindi ve 2 saat süren yolculukla Calama şehrine vardık. Burada şoför, tüm otobüsü dolduracak şekilde yolcu almak için baya bekledi. Hatta 2 kişi fazla aldı ve o kadar saati ayakta gitti insanlar :(<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPZq87BpNitBHcjGNeQbnkcxS7pRf3Nj8KJdRXdzHJU_-1W8VQsDrkwY2xw4F2WtwZ22FSuY9XVI8bC9TgOJmAoG5vONZG4-nKCEF1vn-5LhupUx3TozRM8YgEBxTm_-c_-ZSB8NO3PpWi/s1600/A101621C-1E7D-471C-8CD1-6C918EA72A9B-7066-00000382C0FF6B95.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPZq87BpNitBHcjGNeQbnkcxS7pRf3Nj8KJdRXdzHJU_-1W8VQsDrkwY2xw4F2WtwZ22FSuY9XVI8bC9TgOJmAoG5vONZG4-nKCEF1vn-5LhupUx3TozRM8YgEBxTm_-c_-ZSB8NO3PpWi/s400/A101621C-1E7D-471C-8CD1-6C918EA72A9B-7066-00000382C0FF6B95.jpg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
Şili sınırına kadar yol güzeldi, asfalttı. Çıkış işlemleri epey hızlıca oldu. Şili'ye girişte size bir göçmen kağıdı (PDI deniliyor) veriliyor, onu kaybetmeyin, çünkü çıkışta o kağıdı alıyorlar.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Şili sınırını geçtikten sonra yol bozuluyor ve toprak yol olarak bilmem kaç km gitmek zorunda kalıyoruz. Sonrasında Bolivya sınırına geliyoruz ve yeni bir ülkeye giriş yapacağınız için tüm eşyalarınızla aşağıya inmeniz gerekiyor. Sadece bir otobüs insanız, o yüzden hemen burdaki işlemler de hızlıca bitiyor. Ama yine de nereden baksanız bir saat sürüyor. Girişte bir takım doldurulması gereken formlar veriyorlar. Sonrasında başka küçük bir binaya gidip, pasaporta giriş damgası vurdurmak gerekiyor. İçerisi çok amatör görünüyor. Yani çalışanlar bile gümrük görevlisi, polis gibi durmuyor. Burada önemli bir not vereyim. Bolivya'ya vizesiz olarak girip, 90 gün kalabiliyorsunuz ama karayolu girişinde 30 gün kalış izni veriyorlar. 30 günden fazla kalacaksanız, belirli şehirlerdeki yabancılar ofisine gidip uzatmanız gerekiyor. Bizim planımız 28-29 gün gibi ama La Paz'a geldiğimizde duruma bakıp, gerekirse uzatacağız. Uzatmazsanız, çıkış yaparken her kaldığınız fazla gün başına 1 Usd ceza kesiyorlar. Bu ücret nakit tahsil ediliyor ayrıca bir sürü de evrak işi istiyorlar sizden. Uğraşmamak adına, önceden planlı olun derim.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Sonrasında güzel manzaralar ve kıvrımlı yollarda kalan 8 saatlik yolculuğumuz, son 2 saatinde eziyete dönüşüyor. Daha da kötü bir yola geliyoruz, hava kararmış, ortalıkta nadiren geçen araçların farlarından başka bir ışık yok, arkamızda fırtına kopuyor. Bu yollar şimdi midemizi mahvetmese diyorum çünkü içimiz, dışımıza çıkıyor bozuk yoldan dolayı. Bu arada Bolivya asfaltsız bozuk yolları, süratlı ve alkollü araç kullanan şoförleri ile meşhur. Dualar okuyarak, Uyuni'ye sağsalim varalım istiyorum.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Nihayet gece 11.00'de Uyuni'de oluyoruz. Bu arada burayla ilgili de kötü şeyler okumuştum "aman dikkatli olun, tekinsiz insanlar var, kapkaça dikkat edin" gibi ama gece beklediğimden kalabalıktı. Bir sürü sokak satıcısı ozellikle kadın saticilar dışarda idi. Otelimiz 300 metre görünüyor ve hemen çantaları bagajdan alıp, yola koyuluyoruz. O kadar saat bozuk yoldan geldiğimiz ve deniz seviyesinden 3.653 metre yukarda olduğumuz için başım çatlayacak gibi. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Otele vardığımızda bir sürprizle karşılaşıyoruz. Özel oda tutmamıza rağmen, resepsiyon görevlisi oda müsait değil, bir karışıklık olmuş diyor ama size 4 kişilik oda önereyim diyor. O saatte 10 kişilik oda önerse bile umrumuzda olmaz diyoruz ve tamam diyoruz." Fiyat ne kadar?" diye sorduğumuzda bize bookingteki özel oda fiyatından daha fazla bir rakam söylüyor. Bu arada bookingteki fiyat 18 USD. Biz kabul etmiyoruz tabi ki. Sonra başka bir otellerinin olduğunu ve oranın daha iyi, daha rahat olduğunu söylüyor. Bu arada orada geçirdiğimiz zaman en az 15 dakika ve adam bir şeyler karıştıyor, farkındayız. Aynı şeyleri söyleyip duruyor, bizi konuşturmuyor. Sonra bu yeni otele bizi göndermek istediğini defalarca söylüyor. "Aynı fiyat ise tamam" diyoruz ve bize eşlik ederek, Salcantay adındaki otele gidiyoruz. Bu arada İngilizce bilmiyor kimse, İspanyolca çat pat anlaşmaya çalışıyoruz. Geldiğimiz yeni otelde resepsiyonda suratsız bir kadın var. Bize eşlik eden adam, onunla İspanyolca ve epey sıkıntılı bir şekilde konuşup sonunda bize dönüp, odanızın anahtarı buyrun diyorlar. "Fiyat 18 usd değil mi?" diyorum, "Evet" diyorlar. Burada dip not vereyim, Şili'de de Bolivya'da da Tax muhabbeti var. Bir yabancı olarak bunu biz ödemek zorunda değiliz kendi vatandaşları ödüyor. Ama bazı çakallar bizden bu parayı istediklerinde hep yabancı olduğumuzu vurgulayıp, İspanyolca bu vergiyi ödemememiz gerektiği konusunda olan yazıyı gösteriyoruz. Bazıları da "booking benden komisyon kesiyor ama" uyanıklığı yapıyor o zaman da "tamam bookingten rezervasyonu iptal edeyim ve sana parayı nakit vereyim" diyoruz. O zaman da kaçamıyorlar. Sanırım burda da "nasıl bu fiyattan olur" adlı tartışmaya denk geldik. Çünkü ertesi gün bu oteldeki fiyatlara bookingten baktık, 25 Usd görünüyordu.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Neyse odaya geçtik, fena değildi. En azından kahvaltı bu fiyata dahildi ne olsun. Meyve, peynir, ekmek, çay&kahve, reçel ve yağ, bizim için süper. Normalde Uyuni'deki planımız üç gün kalmaktı ama biz bir gece ayarlayalım bir duruma bakalım demiştik.</div>
<div dir="auto">
Oteli beğeniyoruz ve ertesi gün iki gece daha kalacağız diyerek bilgi veriyoruz.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Uyuni'deki ilk günümüzde biraz çevreyi gezelim diyoruz. Otelde kaldığımız için mutfak yok. Pratik şekilde yiyebileceğimiz bir şeyler bakıyoruz ama yok. Her yer tavuk kızartması. Sokaklarda lama ve inek eti de kızartıyorlar ama şartlar oldukça kötü, almayalım diyoruz. Markette ise fiyatlar oldukça pahalı. Ürünlerin çoğu Şili malı ve fiyatlar Şili ile aynı. Meyve&Sebze haline gidip bir şeyler bakalım diyoruz ama hiç bir şeyin üzerinde fiyat yok. Her şeyde pazarlık yapılan ülkeye hoşgeldiniz! Meyve ve sebzede de pazarlık yapacağımızı bilmiyorduk vallahi. Bu arada yükseklik nedeniyle iki adım attığınızda nefes nefese kalıyorsunuz. İki merdiven basamağı çıktığınızda kalbiniz küt küt oluyor. O yüzden yavaş olmak, az yemek, hatta hazmı zor olan şeyler yememek lazım. Ayılanlar, bayılanlar, mideyi ya da bağırsakları bozan çok oluyormuş.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgesqN74Idt0bTrx-IqLFbit1XRv5rUbsOxBnMYT2gYY5s2eJjkqdGAxxPrqO510zdstaOwjLgKTejdAJq10qfH2vElYp1LZp0AOXxIjcdvAIt8iAWd_o5nhG_UrZzbABJjPYl3knLqYoGi/s1600/_20200413_102505.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgesqN74Idt0bTrx-IqLFbit1XRv5rUbsOxBnMYT2gYY5s2eJjkqdGAxxPrqO510zdstaOwjLgKTejdAJq10qfH2vElYp1LZp0AOXxIjcdvAIt8iAWd_o5nhG_UrZzbABJjPYl3knLqYoGi/s320/_20200413_102505.JPG" width="240" /></a></div>
Uyuni sokaklarında gezerken ilginç şapkaları, örgülü uzun saçları, balon etekleriyle tontiş kadınlar hemen dikkatinizi çekiyor. Bolivya'nın neredeyse %20 nüfusunu yerliler oluşturuyor. Güney Amerika'nın gerçek sahipleri aslında bu insanlar. İspanyolların gelişiyle yaşanan katliamlar nedeniyle kıtada yerli nüfusu günümüzde oldukça az. Peru ve Bolivya ülkeleri ise yerli kültürü hala yaşatan ülkeler. Bolivya'da Aymara ve Quechua (evet Decathlon markası) yerlileri yaşıyor. Bu etnik kıyafetler içerisinde gördüğümüz kadınlar da bu yerliler. Cholita deniliyor kendilerine.<br />
<br />
Uyuni'de ilk gün pek bir şey yapmadan, yükseliğe kendimizi alıştırarak geçiyor günümüz. Akşama doğru ise şehrin çıkışında bulunan zamanında aktif olarak kullanılan sonra kaderine terkedilen trenlerin olduğu tren mezarlığına gidiyorum. Otelden yaklaşık yarım saat yürüme mesafesinde. Erdem'in ilgisini çekmediği için ben yalnız gidiyorum. Of geçtiğim yollar çok kötü. Şehirden çıktıkça şehir daha da çirkinleşiyor. Tren mezarlığına geliyorum. 4-5 kişi haricinde kimsecikler yok. Biraz fotoğraf çekip, hava kararmadan dönüşe geçiyorum.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfWuAcr9HY6puoVrhTYdHAmeEz7e1f9CUPBFUPEnDr2hiFK1cf9ksPRZPXgAzJMxrEFVbDrnZPLmdpGIT7rZGuofhYv5kVYf34LGH6IKt5JEahhxVPNMycFDrG9fqr-s-mDB61O-NNAo1T/s1600/320F1924-2EA3-49DE-903B-374AD3DD932B-7066-00000382E983ECE5.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfWuAcr9HY6puoVrhTYdHAmeEz7e1f9CUPBFUPEnDr2hiFK1cf9ksPRZPXgAzJMxrEFVbDrnZPLmdpGIT7rZGuofhYv5kVYf34LGH6IKt5JEahhxVPNMycFDrG9fqr-s-mDB61O-NNAo1T/s400/320F1924-2EA3-49DE-903B-374AD3DD932B-7066-00000382E983ECE5.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPc34IEkvv4OYMASA1kqMbP_BkwTPFEq53JUMQ8yGdjs7fen-SEeRFz38NkRAWUtwtLOIGy3nJrdPefak25ny6U2l-0m0MicRdf0g19AzPfVVSRnwEjIxDad1eumYAq32PScqnYvNGFHR2/s1600/5AF9148B-05FE-4EA3-99D5-598C2D889804-7066-00000382F83A1D1D.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPc34IEkvv4OYMASA1kqMbP_BkwTPFEq53JUMQ8yGdjs7fen-SEeRFz38NkRAWUtwtLOIGy3nJrdPefak25ny6U2l-0m0MicRdf0g19AzPfVVSRnwEjIxDad1eumYAq32PScqnYvNGFHR2/s400/5AF9148B-05FE-4EA3-99D5-598C2D889804-7066-00000382F83A1D1D.jpg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
Biraz Uyuni şehri ve Tuz gölü hakkında bilgi vereyim.<br />
<br />
Uyuni, Dünyanin en büyük Tuz Gölüne sahip şehrin adi. Göl, 10.582 km2 ile Dünyanin en büyük ve en düz alanina ait unvanına sahipligini koruyor.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Uyuni şehrinden ayarlanan 4X4 araçlarla göle yapılan turlar baya meşhur. Günübirlik olduğu gibi, bir kaç "turistik" nokta da koyup 2-3 günlük turlar bile düzenlemişler. Fiyatları görünce biraz gereksiz olduğunu gördük. Günübirlik turlar 70 Usd, çoklu günlü turlar ise 200 Usd civarına kadar çıkıyordu. Okuduğumız bir çok yabancı blog 2-3 günlük turları övmüştü ama görülen noktaların fotoğraflarını görünce 200 Usd'yi hak edecek yerler değil diye düşündük. Araştırma yaparken Uyuni Tuz Gölü'ne kendi imkanlarınızla da gidilebileceğini öğrendik. Üstelik kişi başı sadece 1 Usd'ye. E madem yolu varmış biz de öyle yapalım dedik </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhllGptyaFPs30nkD-ybpFi7paDm3tPWCH3wO1e34k3n5nYZxdfIAV6VmEczSEC6DogdPFTG10a-mpRBv8-8M9SPbrVJNGqdoMwGL0JU2TLJTxZv2VTtnOEa0b7boLHVdai7hAMZAG3nMmY/s1600/_20200413_102409.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhllGptyaFPs30nkD-ybpFi7paDm3tPWCH3wO1e34k3n5nYZxdfIAV6VmEczSEC6DogdPFTG10a-mpRBv8-8M9SPbrVJNGqdoMwGL0JU2TLJTxZv2VTtnOEa0b7boLHVdai7hAMZAG3nMmY/s320/_20200413_102409.JPG" width="240" /></a></div>
Öncelikle Uyuni şehrinde her gün belli saatlerde kalkan Oruro'ya giden otobüsler var. Bunlara sabah saatinde binip, Tuz gölünün bulunduğu Colchani kasabası girişinde iniyorsunuz. Haritadan takip ederek, şoförü uyarın, yol kenarında indiriyor. Uyuni'den bu yolculuk yaklaşık yarım saat sürüyor. Yol asfalt, sorunsuz geliyoruz. Yolculuk ücreti kişi başı 5 Bob yani 5 tl civarinda.</div>
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4jmt6huZfgQbCFYRWVviFibFdRxjxCiirAcUwoPLG75Uuiy6njpPpuMlaK6qGqgkYblplZk7avz4NgXsY_1EcpzCt5M1xPahKXORP4wMWlL6bx_bUR-T5bLjq28EhCKlyvamoGV6IEDud/s1600/DSC_3472.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4jmt6huZfgQbCFYRWVviFibFdRxjxCiirAcUwoPLG75Uuiy6njpPpuMlaK6qGqgkYblplZk7avz4NgXsY_1EcpzCt5M1xPahKXORP4wMWlL6bx_bUR-T5bLjq28EhCKlyvamoGV6IEDud/s320/DSC_3472.JPG" width="320" /></a></div>
Sonrasında sadece Tuz gölünde çalışan ve buraya gelen turistlerden para kazanan halkın yaşadığı Colchani köyü içerisinden dümdüz Tuz gölü başlangıcına kadar 6 Km yürümeniz gerekiyor. Bizi düşündüren hava sıcaklığı veya yağmurdu. Şansımıza yürüdüğümüz saatler serindi, güneş bulutların arkasında idi. Yine de müthiş bir rüzgar vardı. Bu coğrafyada güneş kremsiz ve şapkasız dışarı çıkmamak gerektiğini bol bol okumuştuk. Güneşe yakın olduğunuz için farketmeden sizi kavurabiliyor.</div>
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQwcmW_F7fjXCWeiUAN2KrAteoastQzvHBte2sjXsGXN42ldqa1e9Qie14JxeVqW7DSFyFgkMX5b5ZuBFF2jBdWP_KFu-Z8kY5HbbyWQXOwNsVpup6w257dNCjZDYS1F6Uwjn79F81E_VN/s1600/_20200413_102352.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQwcmW_F7fjXCWeiUAN2KrAteoastQzvHBte2sjXsGXN42ldqa1e9Qie14JxeVqW7DSFyFgkMX5b5ZuBFF2jBdWP_KFu-Z8kY5HbbyWQXOwNsVpup6w257dNCjZDYS1F6Uwjn79F81E_VN/s320/_20200413_102352.JPG" width="240" /></a></div>
Biz yürümeye başladık. Saat sabah 11 civarı. 2-3 km yürüdük ve yanımızdan döküntü bir kamyon geçti ve ilerde durdu. Kendi imkanlariyla giden iki blog yazarini okumuştuk ve ikisi de eğer Tuz gölünde çalışan işçilerin kamyonları geçerse, mutlaka durup sizi alıyorlar şeklindeydi. Arabadan tontiş bir teyze indi ve "atlayın kamyonetin arkasına, sizi bırakayım."dedi. Allah razı olsun dedik ve kamyonetin arkasında oturan çocuk ve köpeğe katılarak kalan 4-5 km yolu böyle gittik. Teyze, Tuz gölü başlangıcına gelince durdu ve bizi indirdi. Kendisi de meğersem gelen turistler için hediyelik eşya satıyormuş, tezgahını her gün oraya açıyormuş.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg45lciL9wtpY369aui-CX6LvEHm5OpPk8yAQcDGEc85tf_C-Xt45B5av5E3QRcqrqNmWtd9Z5Lo8my8RQvcRiY7j5VAeDdLmVMQW3OEWLi1RMcvSziwcr_Xufb-oy_RKRLJ018TmjpUJV8/s1600/E93ED1A2-237F-43C4-AA92-70E385C12B88-7066-0000038439821F39.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg45lciL9wtpY369aui-CX6LvEHm5OpPk8yAQcDGEc85tf_C-Xt45B5av5E3QRcqrqNmWtd9Z5Lo8my8RQvcRiY7j5VAeDdLmVMQW3OEWLi1RMcvSziwcr_Xufb-oy_RKRLJ018TmjpUJV8/s400/E93ED1A2-237F-43C4-AA92-70E385C12B88-7066-0000038439821F39.jpg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
Tuz gölü bizim gittiğimiz saatlerde oldukça suluydu. Ayakkabılar ıslanmasın diye çıkarttık ve başladık çıplak ayaklarla şıpşıp suyun içerisinde yürümeye. Tuz gölü o kadar büyük ve beyaz ki bir an için biz başka bir dünyaya geldik diye düşündük. Sabah saatlerinde olan tur grupları bir bir gelip, arabalarıyla yanımızdan geçerken içindeki insanlar bize bakıyorlardı."Napalım biz fakiriz, sizin gibi Avruplardan, Avustralyalardan gelmedik" diyen bakışlarımızı atarak yürümeye devam ettik. Fotoğraf açısından en güzel noktayı bulana kadar yürüdük. Sanırım Tuz gölü içerisinde de bir 4-5 km yürüdük. Sonra herkesin çektiği, saçmasapan perspektif fotoğraflarından biz de deneyelim dedik ama epey zormuş. Birincisi her yer bembeyaz, objektif ise parlıyor ve kamerayı zemine koyarak çekmek gerekiyor. Ne çektiğimi göremiyorum bile. Netleme problemleri ve doğru açıyı bulana kadar canımız çıktı ama en azından aşağıdaki fotoğrafları çekebildik:)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzgj1zCTSQ7z9M-8wCQ4ZKoW-JuM5EVGYTGc8qWVAfErOvDNthruK4g-ZK0lbt8BwZ1ieh1K8UVdXXx9IVZpyMMUFRSnpV7eE1UXgXOxzu-u6BLVbKFuIkqAxjZkBQexLBOW-hkVx3VGyn/s1600/92A48D2A-4F5C-4059-9064-946AC09FBA68-7066-0000038367DDD447.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzgj1zCTSQ7z9M-8wCQ4ZKoW-JuM5EVGYTGc8qWVAfErOvDNthruK4g-ZK0lbt8BwZ1ieh1K8UVdXXx9IVZpyMMUFRSnpV7eE1UXgXOxzu-u6BLVbKFuIkqAxjZkBQexLBOW-hkVx3VGyn/s400/92A48D2A-4F5C-4059-9064-946AC09FBA68-7066-0000038367DDD447.jpg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgapj7tyWmfDSKl3BhMKKMHzAWo5nROjhB7pPPeY__4NBrR5H-EGHrOo_g-Rai-v0vPhJiJR-EG97FhK5TXaO_eIiWkiawKeLOtObmetn1hhNooAH5_NzvcLKKbpJ2Pobjf4YdffT5fgAvH/s1600/7AC43005-6106-42FE-81F6-6E1B44985A19-7066-00000383E6380EE7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgapj7tyWmfDSKl3BhMKKMHzAWo5nROjhB7pPPeY__4NBrR5H-EGHrOo_g-Rai-v0vPhJiJR-EG97FhK5TXaO_eIiWkiawKeLOtObmetn1hhNooAH5_NzvcLKKbpJ2Pobjf4YdffT5fgAvH/s400/7AC43005-6106-42FE-81F6-6E1B44985A19-7066-00000383E6380EE7.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuNGiRgc12raQ_qtMGj-S5cOyxs8gltK8_cAFPY0_nNwwy0wO_uJebAtuN7moAWA0eKh-cTa8xY_x3ol-XcDRY2AvHPD3anGkJfRCQK1i9REJVgndtwBmruLuADNe6Y2700zr6_BtuGrXy/s1600/DC068EF5-9984-4A23-AF82-0692EDBECFB1-7066-00000383449AA413.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuNGiRgc12raQ_qtMGj-S5cOyxs8gltK8_cAFPY0_nNwwy0wO_uJebAtuN7moAWA0eKh-cTa8xY_x3ol-XcDRY2AvHPD3anGkJfRCQK1i9REJVgndtwBmruLuADNe6Y2700zr6_BtuGrXy/s400/DC068EF5-9984-4A23-AF82-0692EDBECFB1-7066-00000383449AA413.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div dir="auto">
Sonrasında biraz da "Dünyanın aynası" denilen Uyuni'nin hakkını vermek adına daha sulak alana geçtik. Burada da güzel fotoğraflar çekerek, artık dönüşe geçelim dedik. Çünkü saat neredeyse 14.00 olmuştu ve biz 10 km yürüyüp, bir de otobüs bekleyecektik. Dönüşe geçtiğimizde daha fazla araç gelmeye başlamıştı bile. Günbatımı için gelen araçlardı bunlar. Ben de kalmak isterdim günbatımına ama dönüşümüz baya sıkıntılı olacaktı. Bu arada bu kasabada ev pansiyonculuğu yapan çok ev de mevcut. Çoğu Uyuni'den ayarlanan tur firmaları ile anlaşmalı. Eğer bu yöntemi düşünüp, günbatımına da kalayım diyorsanız bu köyde kalmak daha mantıklı. </div>
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-vscz0UUDvW4HoMJIXkXSS2Eord4Swd2jo9E63XbXOtlrxt2BiBYD3iIkLgIhgGZSradghCGBV_l4jEWe70fdGOGAEQH-Bef12k5JGWmDQEq9UWxNtEPvzU0f29C2zl2hB_3SJdrSfAzZ/s1600/F2698254-0AF9-4FE8-ACC3-2FE6F84324B8-7066-00000383B346E1AE.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-vscz0UUDvW4HoMJIXkXSS2Eord4Swd2jo9E63XbXOtlrxt2BiBYD3iIkLgIhgGZSradghCGBV_l4jEWe70fdGOGAEQH-Bef12k5JGWmDQEq9UWxNtEPvzU0f29C2zl2hB_3SJdrSfAzZ/s400/F2698254-0AF9-4FE8-ACC3-2FE6F84324B8-7066-00000383B346E1AE.jpg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
Dönüş yoluna geçerken güneş tepemizde idi. Gelirken su olan çoğu yol artık kurumuştu. Güneş etkisini göstermişti. Daha yolun başında yolda bizim gibi yürüyen bir Alman amca ile karşılaştık, selamlaştık. Göle doğru gidiyordu. Sonra 10 km yürüyerek (maalesef dönüş yolunda kimse durmadı :(), yol kenarına gelip otobüs beklemeye başladık. Bakalım dönebilecek miyiz derken 10-15 dakika sonra Alman amca yanımıza geldi, bu ne hız dedik. Gölde biraz ilerleyip, geri dönmüş. Sohbet etmeye başladık. Her sene 3 ay seyahate çıkıyormuş. Bu sene de Peru ve Bolivya'ya gelmiş. Aslında eşi ile çıkmış seyahate ama "5 hafta Peru ona yetti, eve döndü" dedi. Sohbet ederken collectivo denilen minibüs geldi ve yol kenarında bekleyen Bolivyalılar bir anda üşüştü. Ne oluyor yahu derken bir baktık 2 kişilik yer kalmıştı. Alman amca siz binin, siz önceden geldiniz, ben sonraki araçla gelirim dedi. Ben de yok yok ben arkaya sıkışırım siz de eşimle önde oturun dedim ve öyle yaparak Uyuni'ye döndük.</div>
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtKF5Fi36ykJqYdkBGkYDUXic72MPCA_cSaztuKh0c7a65SlWCiP8jKJHiYqzb11ED1RJ_JssjYO3T3qLEW7Jk_Uxv4ZqWLNiBnmBzKI-kBKDChXliZTdjBbqRcpPXm2MpWcfsSkM-P4E-/s1600/FCB3332A-52E0-46DA-9B3A-C9454E8C0945-7066-00000384057647C3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtKF5Fi36ykJqYdkBGkYDUXic72MPCA_cSaztuKh0c7a65SlWCiP8jKJHiYqzb11ED1RJ_JssjYO3T3qLEW7Jk_Uxv4ZqWLNiBnmBzKI-kBKDChXliZTdjBbqRcpPXm2MpWcfsSkM-P4E-/s400/FCB3332A-52E0-46DA-9B3A-C9454E8C0945-7066-00000384057647C3.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiG-Q_1Rz6IzvKPCMQ55gy8_3h-eN-vTraVeSZfYengPi5ALUy9yiGOnYGO1TzbYbfzs6gXtNH8Wbt5USQqo7H-BlNZwJgxU1JqpLmaybLaEx09e6IPze6Ryl4iOIAYXWyFItQFmUGEO6Tg/s1600/_20200413_102254.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiG-Q_1Rz6IzvKPCMQ55gy8_3h-eN-vTraVeSZfYengPi5ALUy9yiGOnYGO1TzbYbfzs6gXtNH8Wbt5USQqo7H-BlNZwJgxU1JqpLmaybLaEx09e6IPze6Ryl4iOIAYXWyFItQFmUGEO6Tg/s320/_20200413_102254.JPG" width="240" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
Tuz Golu sonrasi mahvolan ayakkabilarimiz. Siz siz olun ya sandalet ya da terliginizle golde yuruyun.</div>
<br /></div>
<div dir="auto">
Uyuni şehrini hiç sevmedik. Köy gibi bir yer şehre dönüştürülmek istenmiş. Bir kaç ana cadde haricinde yollar inanılmaz kötü. Evler zaten hep kiremit, sıvasız. Şehir oldukça çirkin. Sokağa terkedilmiş bir sürü başıboş cins köpek var. Turistlerle döndürülmeye çalışan bu şehir gelen herkesi kazıklamak üzerine kurulmuş resmen. Her şeyin fiyatı iki katı. Ortalama otel/hostel odası 15-20 Usd. Dışarda uyduruk bir restoranda yemek yiyeyim deseniz kişi başı fiyat 30 bob yani 5 Usd. Bu fiyat Bolivya gibi bir ülke için çok fazla. Bolivya diğer ülkelere göre ucuz denirken biz bu fiyatlarla karşılaştığımızda şok olduk. Velhasıl minimum harcama yaparak şehirde 3 gün geçirdik.</div>
<div dir="auto">
<br />
<br /></div>
<div dir="auto">
<span style="color: red;"><b>Uyuni icin onerim</b></span><b>;</b> İlk günü tüm bloglarda yazdığı gibi yükseklik hastalığına yakalanmamak, o havaya alışmak için hiç bir şey yapmadan geçirmek. İkinci gün Uyuni Tuz Golu, üçüncü gün ise zaten yarım gün, bir sonraki şehir Potosi'ye geçmek için kullanabilirsiniz. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Otelden çıkarken ise şöyle bir şey başımıza geldi. Gecelik 17 usdye anlaşmış ve 2 gece daha uzatmak istediğimizi bir gece kaldıktan sonra söylemiştik. Çıkış yaparken de parayı öderiz demiştik. 300 küsür bolivya pesosu ödemeyi beklerken, "ne kadar?" soruma , ilk günkü suratsız abla "131 BOB" diyince şöyle kafamda bir döndürdüm rakamı. "Allah allah" derken Erdem çaktırma ver 131 dedi. 131 verip, otelden ayrıldık. Bizden fazla para almaya çalışırken hatalarının kurbanı olduklarını farkettik. Kadının önünde bir excel tablosu, giriş çıkışlar yazıyor. Benim ismimim yanında 1 gece ve 131 bob yazıyordu. Yani 2 gecelik talebimizi oraya yazmamışlardı. Bir sevindik anlatamam. Oh olsun, kazıklamaya çalışırsanız böyle aptallığınızın da kurbanı olursunuz. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
3 gece 17 usd'ye kalarak, mutlu şekilde Potosi otobüsüne doğru yola koyulduk :) </div>
<div dir="auto">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBamTjmE5JBoiczqXJOss1Ly4Z3kpj7sXGXlQngQkKV-obcZFBWi-Cq5kzzJjsfvJZXu32UqsUk5ptpXCl8Mvyr3Ue8qKQxoRfkNHWqIJfY-_Yp9751cwo2oZin3UHDFNs_vgwjtOz7q6x/s1600/DSC05639.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBamTjmE5JBoiczqXJOss1Ly4Z3kpj7sXGXlQngQkKV-obcZFBWi-Cq5kzzJjsfvJZXu32UqsUk5ptpXCl8Mvyr3Ue8qKQxoRfkNHWqIJfY-_Yp9751cwo2oZin3UHDFNs_vgwjtOz7q6x/s400/DSC05639.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto">
<b><u><span style="color: red;">Uyuni maliyetlerimiz;</span></u></b></div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
<span style="background-color: white;"><b><span style="color: #93c47d;">San pedro-Uyuni otobüsü;</span> </b>15.000 Şili pesosu ( yaklaşık 18 Usd kişi başı)</span></div>
<div dir="auto">
<span style="background-color: white;"><b><span style="color: #93c47d;">Uyuni otel;</span></b> </span>131 BOB (iki kişilik oda gecelik 18 Usd)</div>
<div dir="auto">
<span style="color: #93c47d;"><b>Tuz gölü gidiş-dönüş; </b></span>11 Bob (1.5 Usd tek kisi)</div>
<div dir="auto">
<span style="color: #93c47d;"><b>Yeme&İçme;</b></span> Bu size kalmış ama biz çok bir şey harcamadık. 3 gün için 17 Usd gibi bir şey harcadık.</div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com1Unnamed Road, Uyuni, Bolivia-20.47221192450198 -66.7955016609375-21.421164424501981 -68.0863951609375 -19.52325942450198 -65.504608160937508tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-17912155296805204652020-03-31T09:42:00.067-07:002022-06-11T02:20:16.398-07:00Torres Del Paine Macerası- W Trek Rehberi<span style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">Güney Amerika yürüyüş rotaları arasında en popüler destinasyon olan, Şili Patagonya'sının en gözde ulusal parkı Torres Del Paine'de nihayet aylar öncesinden planladığımız, aylarca kamp yeri bulma peşinde koştuğumuz günler geride kalmışken, 5 günde 75 km yürümüşken detaylıca bu geziyi nasıl yaptığımızı anlatayım istedim. Bu yürüyüşün planlaması konusunda yabancı kaynak oldukça fazla. Biz planlama yaparken onlardan faydalandık hep. Ben de bilgiler taze iken bir Türkçe kaynak yaratmak istedim. Patagonya Gezi Rehberi'nin ilk ayağı, Şili'den olsun. Umarım Ateş Toprakları olarak bilinen Patagonya'ya gitmek isteyenlere, Patagonya W trek yürüyüşünü yapmak isteyenlere faydalı olur. Hazırsanız Patagonya Gezi Notları'na geçelim.</span><br />
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVMUyQs9dYvBQrKEzxe8itYPq9BkR3ednOAXDZnOM_wlpoSN3RGMWE9hFqHaGlL2vS4siLJL4fQRDooKhrMAcR_GcC7WR_AbmeQYbA2nuflBkVOoI3YTo2zaNKcZvh4xBqwgl5r-AXEsOs/s1600/83E01147-0118-4715-AA9F-1B8833F1F245.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVMUyQs9dYvBQrKEzxe8itYPq9BkR3ednOAXDZnOM_wlpoSN3RGMWE9hFqHaGlL2vS4siLJL4fQRDooKhrMAcR_GcC7WR_AbmeQYbA2nuflBkVOoI3YTo2zaNKcZvh4xBqwgl5r-AXEsOs/s320/83E01147-0118-4715-AA9F-1B8833F1F245.jpeg" width="240" /></a></div>
<span style="color: red;"><b><u>Torres Del Paine Ulusal Parkı Nerede?</u></b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Şili'de, Şili Patagonyasında yer alan Torres Del Paine Ulusal Milli Parkı, adını içerisinde bulunan ve gökyüzüne doğru uzanan 3 kayadan alıyor. 1959 yılında Milli park olarak düzenlenen bu yer, 1978 yılında Unesco tarafından doğal biosfer alanı ilan edilmiş.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Parkın içerisinde doğal ortamda yaşayan bir sürü kuş türü, puma, deve kuşu ile alpaca arası olan ve bu bölgeye özgü olan guanakolar ve tilkiler yaşamaktadır. Yürüyüşümüz sırasında puma hariç diğer hayvanları gördük :) Puma atakları ise genelde hava karardıktan sonra olabileceği için, gündüz vakti pek Puma göremiyorsunuz. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Bu milli park içerisinde bir sürü yürüyüş rotası mevcut. Bu yürüyüş rotaları bazen catamaran denilen botlarla veya kara yolu ile de bağlantılı olabiliyor. Yürüyüş haricinde içeride atlarla yapılan rota, kano ve buzul yürüyüşü gibi ücretli yapabileceğiniz aktiviteler de mevcut. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><u><b>Patagonya Nerede?</b></u></span></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">Patagonya haritasını önünüze aldığınızda Şili ve Arjantin ülkeleri tarafından paylaşıldığını göreceksiniz. ''Patagonya hangi ülkeye aittir?'' sorusu çok kafa karıştırıcı bir soru çünkü bunun tek bir cevabı yok. Patagonya, Şili ve Arjantin ülkelerinin güney bölgesine verilen bir isimdir. Ünlü Macellan Boğazı'nın kuzeyinde bulunuyor. Hal böyle olunca Patagonya bir ülke değildir, Patagonya'nın başkenti ya da Patagonya para birimi diye bir kavram da yok. Patagonya nüfusu en son 2 milyon üzerinde olarak biliniyor. Patagonya'yı gezebilmek için her iki ülkeye sürekli giriş ve çıkış yapmak durumunda kalıyorsunuz. Patagonya Gezi Rehberi de bi sonraki yazı konumuz olsun madem.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><span style="color: red;"><u><b>Patagonya Yerlileri</b></u></span></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><br /></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">Zamanında çok farklı gelenek ve görenekleri olan yerli kabilelerin yaşadığı ''Ateş toprakları'' olarak bilinen Patagonya'da, günümüze kadar gelen yerli insanlar pek fazla değil. Şili bölgesinde her ne kadar yerli nüfus gelenek ve göreneklerini yaşatmaya çalışsa da, Arjantin tarafında günümüze kadar gelen hiç bir Patagonya yerlileri bulunmuyor. Bölgeyi ziyaret ettiğinizde ''Selk'nam'' topluluğuna dair izler göreceksiniz. Selk'nam'lar soyları tüketilen, günümüzde maalesef yaşamayan bu toprakların sahibi olan Patagonya Yerlileri. Selk'nam'ların tarihini bir başka yazıda detaylı olarak anlatacağım.</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><u><span style="color: red;">Patagonya'ya Nasıl Gidilir?</span></u></b></div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;"><b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPycmqkLIJcN3eOmnM9RtnZhdlOz7pi0C2YTT4D9mrL8wndFXaMKTY4lCMz2k5lZnIVqKaAkaM_KGMStropMoB8UQYL__kQKF0fPj97FeW8nL2sgKcZt8mQ9de1CgS1s_xqhK5lILIFynP/s1600/F6E21D00-4ABF-4B77-8A2E-10257F2E0B42.png" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="859" data-original-width="800" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPycmqkLIJcN3eOmnM9RtnZhdlOz7pi0C2YTT4D9mrL8wndFXaMKTY4lCMz2k5lZnIVqKaAkaM_KGMStropMoB8UQYL__kQKF0fPj97FeW8nL2sgKcZt8mQ9de1CgS1s_xqhK5lILIFynP/s320/F6E21D00-4ABF-4B77-8A2E-10257F2E0B42.png" width="298" /></a></div>
</div><div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">Öncelikle Şili ülkesine gelmeniz lazım :) </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Patagonya bölgesinde bulunan bu milli parka en yakın şehir Puerto Natales. Şili'nin başkenti Santiago'dan Patagonya bölgesinde bulunan bir çok şehre çok uygun uçak biletleri mevcut. Biz geziyi planladığımız aylar için yaklaşık 2 ay öncesinden 2 kişi için toplam 50 usd'ye bilet bulmuştuk. Puerta Natales'e olan uçuşlar bazen biraz pahalı olabiliyor o yüzden 2 saat uzaklıkta olan Punta Arenas şehrinden de uygun uçuşlara bakabilirsiniz. Aradaki mesafeyi otobüsle aşıp Puerta Natales'e gelebilirsiniz ki biz öyle yaptık.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Puerta Natales kasabası tam bir turistik kasaba. Her şey turizm adına açılmış ve işliyor. Her sabah 07.00'de farklı otobüs firmalarının milli parka seferleri var. Terminalden park 2,5 saat sürüyor. Otobüs firmalarının fiyatları değişkenlik gösterebiliyor o yüzden bilet almadan önce firmalara fiyat sormanızda fayda var. Misal 2 firmanın ücreti gidiş dönüş tek kişi için 20.000 Şili pesosu iken biz bir firmadan 15.000 şili pesosuna aldık. Adamlar tam sezonlarında kampanya yapmış, daha ne olsun :) Biletlerinizi gidiş, dönüş almanızda fayda var. Yürüyüş bittiğinde otobüsünüz sizi bekliyor olacak. Yüksek sezonda yer bulunamayacağını yazan çok blog vardı. Fakat Eylül&Ekim ayında Şili'de hükümete karşı olan protestolardan dolayı bu sene beklenenden az turist geldiğini duyduk. Açıkçası tüm kamp yerleri doluyken, nasıl az turist olduğunu pek anlayamadık. Sanırım günübirlik gelen turist sayısında düşüş varmış. Son olarak Patagonya Turu düşünenler kendi imkanları haricinde Patagonya turu düzenleyen firmalarla hem Şili hem de Arjantin üzerinden iletişime geçebilir. Türkiye'den düzenlenen Patagonya turları da mevcut fakat maliyetler oldukça yüksek olduğu için bütçenizin yüksek olması gerekiyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><u><span style="color: red;">Patagonya'ya Ne Zaman Gidilir?</span></u></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Patagonya'nın yüksek sezonu Kasım-Nisan ayları arasında. Ulusal parkın en çok turistler tarafından ziyaret edilen ayları ise Ocak ve Şubat. Bu aylar Patagonya için yaz mevsimi o yüzden bu aylar tercih ediliyor. Siz benim yaz dediğime bakmayın, Patagonya iklimi aynı İzlanda'daki gibi. Beş dakikada bir değişen havası, oldukça güçlü ve sert rüzgarı bir an olsun peşinizi bırakmıyor. Bu aylarda hava da 22.00-23.00 civarı kararıyor. Patagonya soğuk mu? derseniz, vallahi her daim soğuk!</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Biz Ocak ayının sonunda bu yürüyüşü yaptık. Dağlar çevresinde bulunduğumuz için hava sıcaklığı 7-8 dereceyi hiç geçmedi. Buzulların eridiği ve bu nedenle sürekli sert rüzgarın olduğu bir aydı. Genelde Şubat ayı ortası itibariyle Mart ayı da dahil daha iyi olduğu söyleniyor ama bu artık biraz da şans işi maalesef. Siz plan yaparken Ocak-Mart ayları içerisinde olmasına özen gösterebilirsiniz. Diğer aylar oldukça soğuk ve de Patagonya iklimi düşünüldüğünde de pek önerilmiyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b><u>Şili Torres Del Paine Ulusal Park'ında Rota Oluşturmak</u></b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">Şili hakkında bilgi edinmek isterken ilk akla gelen ve Güney Amerika'nın en iyi yürüyüş rotaları arasında yer alan Toores Del Paine Milli Parkı'nda yürüyebileceğiniz bir sürü rota var. En planlı ve organize olanlar "W" ve "O" trek denilen rotalar. Gelin bu rotalara detaylı olarak yakından bir göz atalım.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: #cc0000;">“W“ trek;</span> Bir noktada başlanıp, başka bir noktada biten bir rota. Hakkını vermek için en az 3/4 gece, 4/5 gün ayırmak gerekiyor. Çünkü bu rota toplam 80 km. Ben iyi yürürüm diyorsanız 3 gece, 4 günde de yapılabiliyor. W denmesinin sebebi rotanın W şeklinde inişli ve çıkışlı olması. Bu rota turistler tarafından en çok tercih edilen rota. Sebebi diğer rotaya göre daha yapılabilir olması. Yani insanlar normal yürüyüşlere göre kendini zorlayacaksa da bu rota ile zorluyor :)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8MVdV3itaqzmp1p76LvOGauYmbqL3TfXMl4GHkJemQRjy2E42I4PDpd912IwwaVJZKIPa3J_a16aYr_yFuRa-5QIgTK9hGg355ooxcsDxdvz07QaX0vqMzMKk_Kr21spWkKphAZHqFZH2/s1600/66327455-3592-4C0B-BA13-73B1AE8506D4.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="888" data-original-width="1332" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8MVdV3itaqzmp1p76LvOGauYmbqL3TfXMl4GHkJemQRjy2E42I4PDpd912IwwaVJZKIPa3J_a16aYr_yFuRa-5QIgTK9hGg355ooxcsDxdvz07QaX0vqMzMKk_Kr21spWkKphAZHqFZH2/s400/66327455-3592-4C0B-BA13-73B1AE8506D4.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: #cc0000;">“O” trek;</span> Bu rota başladığı yerde bitiyor. Yani adı üzerinde bir "O" çizmiş oluyorsunuz. Bu rotanın hakkı da 7 veya 8 gece/gün ayrılarak veriliyor. Rotanın toplamı 120 km. Bu rota yürüyüşte iddialı olan, dinamik, çevik insanlar için öneriliyor. W'ya göre rotası bir tık daha zor ayrıca daha uzun sürmesi nedeniyle daha zorlayıcı. Bu rotayı yapan az insan var o yüzden bu rota çok kalabalık olmuyor. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Her iki rotanın farklı "cazibe noktaları" olmasına rağmen aynı noktalar da birleştiği ve aynı kamp alanlarının kullanıldığı bölümler de var. Yani O trek yapan birileriyle bazı bölümlerde karşılaşabilirsiniz. İkisi tamamen ayrı rotalar değil.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Aşağıdaki haritada Patagonya W Trek ve O Trek için detaylı olarak rotaların başlangıcı, bitişi, geçtiği noktalar belirtilmiş. Bu arada iki rota da çok güzel oluşturulmuş, her yerde rotaya ait işaretler, hangi yolun hangi yöne gideceği belirtilmiş. Bu yürüyüşü kendi başınıza ya da arkadaşlarınızla rahatlıkla yapabilirsiniz. Rotadan sapmak pek mümkün değil :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNCb1xPAPSHPseEu0n27AptOr-rn1ezGPIbF5gxcDCWf_PxXF-R7UCU_MkOipMDbp6AeWQn50jHKLh1PbJIiAqZjHU-b7Co0_iv-iGLiLTLbWXh21L3LxczG7z2iWQ0HImkn7bnUWPWR4r/s1600/C59232D8-A06D-43AC-8551-1F9DB6EFE273.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="939" data-original-width="1458" height="206" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNCb1xPAPSHPseEu0n27AptOr-rn1ezGPIbF5gxcDCWf_PxXF-R7UCU_MkOipMDbp6AeWQn50jHKLh1PbJIiAqZjHU-b7Co0_iv-iGLiLTLbWXh21L3LxczG7z2iWQ0HImkn7bnUWPWR4r/s320/C59232D8-A06D-43AC-8551-1F9DB6EFE273.jpeg" width="320" /></a></div>
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Planlama yapmak çok önemli. İlk adım rota çalışmak. Çünkü önce rotaya çalışıp, nereden başlayacağınıza karar vermeniz, hangi kamp alanlarında kalacağınızı belirlemeniz lazım. Bunu belirlemeden sonraki adımlara geçemiyorsunuz. Rotaya tersten de başlayabilirsiniz ama bunu önermiyorum. Çünkü 4-5 gün boyunca parkın en güzel manzarasına yürümek varken, en başta en zor ve en görülecek şeyi yaptığınızda diğer günlere mecaliniz ve isteğiniz kalmayabilir. Ayrıca tüm heyecanı da gitmiş oluyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Ek bilgi vermem gerekirse Torres Del Paine Milli parkı günübirlik ziyaret eden ve günübirlik yapılabilecek rotalarla da gezen var. Milli parkın gözdesi Las Torres'e genelde günübirlik çıkılıyor. Yani ben 3-4 gün yürüyemem derseniz Las Torres'e günübirlik yürüyüşle de çıkabilirsiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><u><span style="color: red;">Torres Del Paine Ulusal Parkı'nda Kamp Alanı Belirleme ve Ödeme Adımı</span></u></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Rotamızı oluşturduk, aşağı yukarı günde kaç km yürüyeceğimizi de belirledik, sıra geldi kamp alanı rezervasyonu ve ödeme kısmına.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Torres del Paine içinde kalacaksanız öyle elinizi kolunuzu sallaya sallaya parka giremiyorsunuz. Parkta her adım için para alıyorlar maalesef. Eğer kamp yapacaksanız, park içerisinde belirlenen ve ücretli olan kamp alanları dışında hiç bir alanda kamp yapamazsınız, yasak. Kendi kamp ekipmanlarınızla gelebilirsiniz ama kalacağınız her gece için en azından "kamp alanı" rezervasyonu yaptırmış ve parasını ödemiş olmanız gerekiyor. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Şimdi sistem şöyle. Park içerisindeki kamp alanlarını işleten üç firma var;</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Vertice Patagonia</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Fantastico Sur</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*CONAF (ücretsiz kamp alanı sunuyor ve sadece bir tane mevcut ama önceden rezervasyon istiyor yine de)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Rotanızı ve kalacağınız kamp alanlarını belirledikten sonra bu firmaların web sitelerine girip, sizin bu yürüyüşü yapacağınız tarihlerde ve konaklayacağınız türe göre uygun yer olup olmadığını kontrol edip, rezervasyonları ondan sonra yapmanız gerekiyor. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;">Konaklama türleri;</span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Kamp alanı (Boş alan)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Kamp alanı+çadır</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Kamp alanı+çadır+mat+uyku tulumu</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Paylaşımlı oda</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Lüks olmayan basic 2 kişilik refugio denilen evlerde konaklama</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
*Lüks olan refugio(Sadece bazı kamp alanlarında mevcut)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Rotalar üzerinde bu firmaların işlettiği kamp alanları dışında otel seçenekleri de mevcut. Fakat hem sınırlı hem de oldukça pahalı. Yine haritadan bakabilirsiniz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Normalde bu yürüyüş rotaları için iki sene öncesine kadar rezervasyon yapma gibi bir durum yokmuş. Rotanı belirleyip, milli parka gidebiliyormuşsun ve denk gelen kamp alanında kalabiliyormuşsun. Son bir kaç yıldır Amerikalılar nedeniyle çok popüler bir rota haline geldiği ve bu talebi de karşılayacak kadar kamp alanı olmadığı için bu rezervasyon sistemi gelmiş. Bazı bloglarda bir yıl öncesinden rezervasyonların dolmaya başladığı bile yazıyordu. Biz de 3-4 ay öncesinden yer bakmaya başladık ve gerçekten zar zor yer bulmayı başardık. İnsanlar bir yıl önceden rezervasyon yapıp, paralarını ödeyebiliyorlar. 30 gün öncesine kadar iptal edip, parayı iade alma hakkın var. Ayrıca maalesef tur firmaları da bu kamp alanlarına rezervasyon yaptırdığı için de yer bulmak önceden zor olabiliyor. Herkes tarihler yaklaştıkça iptaller daha fazla olabiliyor o yüzden son 10 gün mutlaka sistemden her gün kontrol edin diyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Nasıl yer bulduk gelin anlatayım:)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Biz rotayı kabaca yapmıştık ve Patagonya'da olacağımız tarihleri az çok belirlemiştik. Bu plana göre Vertice Patagonya ve Fantastico Sur'un web sitelelerine girerek tek tek o tarihlerde yer var mı yok mu inceledik, günlerce baktık. Bu arada her şey pahalı olduğu için ve biraz da macera olsun diye biz kamp alanı+çadır kiralayarak kalmaya karar verdik. Saatlerce çadırla yürü, yürüdükten sonra bir de çadır kur, ertesi sabah tekrar çadırı kaldırmakla uğraşmamak için çadırlı kiralama opsiyonunu seçerek mat ve uyku tulumunu dışardan kiralayalım dedik. Çünkü bunların günlük kirası da kamp alanlarında çok yüksekti. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Öncelikle planladığımız tarihlere yer bulamadık epeyce baktıktan sonra. Vertice patagonya bizim ilk iki günlük rotadaki kamp yerlerini işleten firma idi. Onlara mail attık ve yardımcı olmaları konusunda ricada bulunduk. 3-4 yazışmadan sonra ilk iki günlük rota için biraz ilerleyen tarihlerde yer buldular ve biz son iki günlük rotada yer bulamamamıza rağmen tamam dedik. Nasılsa 3 ay var illa ki iptaller olur, yer açılır dedik. Sıra geldi ödemeye. Web sitelerinde gördük ki tek yol Paypal. E paypal Türkiye'de yasaklı bildiğiniz üzere. E napalım yine mail atalım, durumu anlatalım kredi kartı bilgilerimizden parayı çeksinler dedik. Neyse ki firma anlayışlı çıktı. Mail order yöntemi ile kredi kartı bilgilerimizi göndererek ödemeyi gerçekleştirdik. İki kişi, iki gece sadece kamp alanı+iki kişilik çadıra 100 usd verdik. Yabancı olduğunuz için USD Cinsinden ödeme talep ediyorlar, böylelikle vergiden muaf oluyorsunuz. Yok ben Şili pesosu ödeyeceğim derseniz + vergimvermek durumunda kalıyorsunuz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Gelelim rotanın son iki gününe. Bu sefer Fantastico sur'un web sitesinden yer ayarlamamız gerekiyordu. Onlara da mail attık ama Vertice kadar yardımcı olmadılar. "Web sitesinde ne görüyorsanız, biz de onu görüyoruz ve müdahele edemiyoruz dediler." Bakmaya devam ettik, bir ay kala yer bulduk istediğimiz tarihlerde ve kamp alanlarında. Bu sefer yine paypal engeline takıldık. Ama bu firma burnundan hiç kıl aldırmayan bir firma, yardımcı olamadıklarını söylediler. Defalarca yazdım ama nafile... Son çare Puerto Natales'teki ofislerine yürüyüşten 2-3 gün kadar önce gidip, yüz yüze görüşmekti. (Bir çok yabancı kaynaklı blog yazarları bu yöntemle yer bulabildiklerini söylemişlerdi) Biz de öyle yaptık. Sistemde yer görünüyordu bir kamp yerinde şansımıza. Diğerinde ise yer yoktu. Aynı şeyi orda da söylediler, yani sistemdeki neyse oymuş. Neyse ofiste üçüncü gün için tamam dedik, dördüncü günkü kamp alanında yer olmadığı için bize normalde kalmak istediğimiz kamp alanına 2 saat kadar uzaklıkta olan başka bir kamp yeri önerdi. Boynumuz kıldan ince, rotayı da yapmak istiyoruz e ne diyelim, tamam dedik. Bu firmaya aynı şartlar altında 120 Usd verdik. Gerçi önerdiği kamp alanı bizim için daha iyi oldu, son gün bunun farkına vardık :)<br />
<br />
<span style="color: red;">Önemli not; “</span>Rotaları yürürken çok sık kontrol var, kamp alanlarına check in yaptığınızda sizden mutlaka rezervasyon kağıdını istiyorlar bu yüzden internetten yaptığınız rezervasyonları mutlaka kağıda yazdırın, yanınızda olsun” diyen çok blog vardı. Biz Firmaların Puerto Natales’teki ofislerine gidip bu durumu sorduk. Gerek olmadığını, telefondan ekran görüntüsünü göstermemizin yeterli olduğunu söylediler. Zaten sistemden ilgili kişi ad ve pasaport numarasından rezervasyonu görebiliyor dediler, aklınızda olsun.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Burada eleştirdiğim çok konu var. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Birincisi birlik olup tek bir site yapamamışlar, insanları boş yere o kadar uğraştırıyorlar. Kendileri de bir sürü o kadar kişiyle, emaille uğraşmak zorunda kalıyorlar.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
İkincisi kamp alanı konusunda iki firmanın fiyatlarının neden bu kadar farklı olduğunu da anlayamadım. Fantastico sur'un 4 kamp yerini görüp, ikisinde kalmış biri olarak neden Vertice'den pahalı olduğunu çözemedim... Üstelik Vertice'in hizmeti ve kamp alanları daha güzeldi.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Üçüncüsü tek ödeme seçeneğinin Paypal olması nedir ya... Tek ödeme seçeneği sunmak uluslararası çalışan kurumlar için çok saçma. Neyse stresli günleri böylece atlaşmış olduk.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiacJrqFweP-FcXE-1xGSMiVNqCd097O_WhVDHrl48n2dzcTopzzw4sRQGeBYyVNSI3U7jE2J2Y5sfm6FcZqbNxv-l77F9dwfdBZWA29M-upzXXB0OMTZuc5Dt6cFBzDuqhEpdX5hWohxaR/s1600/165BFC3C-E3CB-4E21-8232-5B7CE4BAFDDF.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiacJrqFweP-FcXE-1xGSMiVNqCd097O_WhVDHrl48n2dzcTopzzw4sRQGeBYyVNSI3U7jE2J2Y5sfm6FcZqbNxv-l77F9dwfdBZWA29M-upzXXB0OMTZuc5Dt6cFBzDuqhEpdX5hWohxaR/s400/165BFC3C-E3CB-4E21-8232-5B7CE4BAFDDF.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhMoApVTDDOE6NYl3olV82cnP-tEqpVHby38tFm9bbUoNGp_3ypFhyRNNms-Wq6aDXiPnLeFxlWi22P9OhoLXO-gLlUiMlDBvFSz2CVkuoUpEKxX1xr61bsXagNsju2gzqdPpIfWczmLuxn/s1600/B0533435-3FD4-45D6-B0F3-BEB2AD90086D.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhMoApVTDDOE6NYl3olV82cnP-tEqpVHby38tFm9bbUoNGp_3ypFhyRNNms-Wq6aDXiPnLeFxlWi22P9OhoLXO-gLlUiMlDBvFSz2CVkuoUpEKxX1xr61bsXagNsju2gzqdPpIfWczmLuxn/s200/B0533435-3FD4-45D6-B0F3-BEB2AD90086D.jpeg" width="150" /></a></div>
<span style="color: red;"><b><u>Puerto Natales’te Konaklama</u></b></span><br />
<br />
Bu yürüşe başlamadan önce yukarıda da belirttiğim gibi öncelikle en yakın şehir olan Puerto Natales’e gelmeniz gerekiyor. Önerim yürüyüşten önce en az 2 gün bu şehirde kalmanız. Hem yürüyüş öncesi dinlenmek hem de ekipman&gıda alışverişini yapmanız için zamana ihtiyacınız var. Dönüşte de en az bir gece kalmanızı öneririm. O yüzden en az 3 gece kalınmalı.<br />
<br />
Nerede kalalım derseniz aslında ufak bir turistik kasaba burası. Fiyatlar oldukça yüksek. Hem çok turistik hem de yüksek sezonda geldiğiniz için fiyatlar abartılı. Burada airbnb çok pahalı. O yüzden biz booking.com üzerinden en ucuz ve nispeten otogara daha yakın olan eski ama süper işletmecisi ve hizmeti olan bir hostelde dorm odada kaldık. Otogara yakın bir otel/hostelde kalmanızı tavsiye ederim. Bu arada kasaba içinde yeme içme de oldukça pahalı. Genelde insanlar alışveriş yapıp, hostelde yemeğini pişiriyor. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b><u>Torres Del Paine Ulusal Parkı'nda Yürüyüşe Başlamadan Önce Yapılacaklar;</u></b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: #8e7cc3;"><b>1- Yemek alışverişi</b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
4-5 gün doğada olacağınızı ve herhangi bir süper market olmayacağını düşünerek alışveriş yapmanız gerekiyor. Biz Puerto Natales'te bulunan Unimarc'a giderek çoğunlukla kuru ve bizi doyuracak 5 günlük alışveriş yaptık. Zaten herkes öyle yapıyor. Gerçekten her gün ne yapacağımızı, hangi saat ne yiyeceğimizi adeta bir diyet listesi yaparak yazdık ve bu listenin alışverişini yaptık. Bu yürüyüşte 200 gram fazlalığın bile acısı sizi günler sonra vurabiliyor o yüzden planlamakta fayda var.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Biz bol bol ton balığı, iki paket makarna, 3-4 adet avokado (hayat kurtarıyor!), bir tuzlu ve bir tatlı bisküvi, ceviz&fıstık&üzüm gibi enerji veren atıştırmalıklar, 5 güne yetecek ekmek, ve bir paket lavaş, 3-4 adet hazır çorba, pirinç, çikolata, 2-3 adet muz, sallama çay, hazır kahve, bitki çayı aldık. Peynir vs dayanmaz, bozulur diye almadık. Ama yanında peynir taşıyanlar vardı. Biz bu konuda baya tasarruflu çıktık. Kamp alanlarında yemek yapanların getirdiklerini görünce maşallah dedik. Millet üşenmemiş, neler getirmiş. Kendi ülkelerinden 10-15 dakikada yemek yapılabilecek hazır karışımlar getirenler çoktu ayrıca.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Su satın almanıza gerek yok. Büyük bir suluk veya şişeniz olması yeterli. Doğada her yerde çok güzel berrak sular var. Kamp yerlerinde de su dağlardan geldiği için rahatlıkla musluklardan doldurabilirsiniz.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Bu arada kamp alanlarında ufacık marketler var ve temel şeyleri satıyorlar ama aşırı pahalı, söylemeden edemeyeceğim. Kamp alanlarında restoranlar da mevcut. Yine tabi ki fiyatlar aşırı pahalı! O yüzden o seçeneği hiç değerlendirmedik bile. Ama restoranlar maşallah epey doluydu her kamp alanında.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Ek olarak kamplarda çöpler var gün içerisinde biriken çöplerinizi buraya atabilirsiniz. Gün içerisinde yediğiniz yemek veya atıştırmalıkların çöpleri için yanınızda poşet mutlaka bulundurun. Milli park içerisinde çöp bidonları vs yok. Çöpünüzü Puerto Natales şehrine tekrar götürmenizi istiyorlar hatta :)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: #8e7cc3;"><b>2- Ekipman alışverişi</b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Eğer sadece Patagonya gezisi için Türkiye'den geliyorsanız bir çok malzemeyi kendiniz buraya getirebilirsiniz. Bizim gibi uzun süre gezenler ve yanında ekipman olmayanlar için ise Puerto<br />
Natales'te bir sürü ekipman kiralayan şirket var. Çadır, mat, tulum, yemek pişirme malzemelerinden tutun da monta, ayakkabıya, çantaya, pantolana kadar her şeyi kiralıyorlar. Kiralama ücretleri günlük olarak hesaplanıyor ve her malzemenin fiyatı farklı. Biz çadırı taşımamaya karar verip, diğer malzemeleri kiralamak için 3-4 firmanın kapısını çaldık. Herkes oldukça yardımsever ve yıllardır bu sektörün içinde, deneyimli insanlardı. Malzemelere bakmanıza, incelemenize izin veriyorlar. Kendileri de önerilerde bulunuyorlar. Bizim ihtiyacımız iki mat, iki uyku tulumu, yemek pişirme malzemeleri idi. Bir firmanın malzemeleri çok eskiydi ve kirliydi. Kendisi de itiraf etti ve alırken sağına soluna iyice bakın dedi :) Fiyatları ucuzdu ama ekipmanların iyi olmasına dikkat ettiğimiz için başka yere sorduk. Orası da çok pahalıydı. En son bir hostele girdik ve kiralama işi de yapıyorlardı. Çalışan kız sağolsun bizimle baya ilgilendi ve önerilerde bulundu. Yola çıkmadan önceki akşam gelip alacağımızı söyledik ve malzemeleri bizim için ayırdılar. Burası temizliğe de oldukça önem veriyordu. Kiralamadan gelen uyku tulumlarını her gün yıkadıklarını ordayken de görmüş olduk. Uyku tulumlarımız -7'ye karşı dayanıklı idi ki bu da o zamanki hava için gayet uygundu. Buradaki hatamız uyku tulumlarını yuvarladıktan sonra çok büyük ve ağır olduğunu son gün farketmemiz. Neredeyse 4-5 kg idi. Bu konuda acemi olunca ağırlığına dikkat edememiştik. Çünkü daha sonra yolda yürüyenlerde -15'e kadar daha hafif ve pratik olan uyku tulumları gördük :( Ha bir de baton kiralamama gafletinde bulunduk ki büyük hata yapmışız. Çok sonradan rehberli yaptığımız bir yürüyüşte rehber bana baton verince aydınlandım ;) </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Mont, bere, su geçirmez ayakkabı, su geçirmez pantolon, tayt, hatta termal tayt, bol çorap, eldiven, polar, yağmurluk, sağlam ve sırt desteği olan bir çanta, çabuk kuruyan giysiler, buff bu yolculukta olmazsa olmazlar. 5 dakikada bir değişen, çoğunlukla rüzgar ve yağmurun önünüzden ve arkanızdan ayrılmadığını düşünürsek ekipman önemli. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Pişirme malzemeleri, kaşık&çatal&bıçak, kamp tüpü ve ateşi de mutlaka unutmayın.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: #8e7cc3;">3-Kişisel malzeme alışverişi</span></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Şampuan, Duş jeli, sabun, havlu, tuvalet kağıdı/peçete, ıslak mendil, diş macunu ve fırçası antibakteriyel jel, vs gibi kişisel hijyen malzemelerinizi getirmelisiniz. Kamp alanlarındaki tuvaletlerde sabun ve kağıt oluyor ama gün içerisinde yürürken tuvalet ihtiyacınız olduğunda rotalarda tuvalet yok. Doğayla başbaşasınız ve bu malzemelere ihtiyaç oluyor. Ayrıca güneş gözlüğü, güneş kremi, cilt ve dudak nemlendiricisi oldukça önemli. Kadınlar ise mutlaka pedlerini yanlarına alsınlar. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Değişken havaya karşı vitamin, soğuk algınlığı ilaçları/tabletleri, yara bandı, krem, merhem, kişisel ilaçlarınızı unutmayın.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: #8e7cc3;">4-Elektronikler</span></b></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Fotoğraf makinesi ve telefon olmazsa olmaz. Telefon hatları hiç bir rotada çekmiyor ve internette hiç bir kamp alanında ücretsiz değil. Ama telefonunuz yanınızda olsun, fotoğraf çekmek ve saati kurmak adına kullanabilirsiniz. Makinenizin ekstra bataryalarını mutlaka dolu olarak getirin. Kamp alanlarında sadece ortak alanlarda sınırlı sayıda priz var. Hatta kaldığımız bir kamp alanında ortak alan bile yoktu, prizler bir kaç tane ve sadece tuvalette vardı. Tabi özel odada kalıyorsanız, o başka. Ek olarak power bank mutlaka olmalı.<br />
<br />
<span style="color: #8e7cc3;"><b>5- Milli parka ulaşım</b></span><br />
<br />
Otobüsle gideceğiniz için en azından bir gün önce gidiş&dönüş olarak biletinizi almanız gerekiyor. Otogar oldukça küçük ve bir sürü firma Milli parka gidiş biletini satıyor. Her firmaya gidiş&dönüş biletini sorarak, en uygunundan almakta fayda var. Ayrıca dönüşte 2 saat olarak otobüs bileti satıyorlar. Birisi 14-14.30 arası. Diğer saat ise 18.00 civarı. Bizim için o çok geç bir saat olacağı için biz öğlene bilet aldık. Ama günübirlik gidiyorsanız zaten 18.00’den sonra olan otobüslerle dönmeniz gerekli.<br />
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">W TREK Rotası</span></b><br />
<b><span style="color: red;"><br /></span></b>
<b><span style="color: red;"><br /></span></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7JGqWh3YltkkLKg92CilHM85YxEqv_VUQI-oX7fxZ_r5qKrNEQY1kQfBFeXcf0VjBweXjT44TDdg3mhKQV6oSwWbau24hb-IVH6SFAsMouY0aRcL-G9fBzY35ZeCmRV4HYSx-WQeqqyOb/s1600/CB34ED15-A5F6-42D2-B6B0-0C5048396F3D.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7JGqWh3YltkkLKg92CilHM85YxEqv_VUQI-oX7fxZ_r5qKrNEQY1kQfBFeXcf0VjBweXjT44TDdg3mhKQV6oSwWbau24hb-IVH6SFAsMouY0aRcL-G9fBzY35ZeCmRV4HYSx-WQeqqyOb/s400/CB34ED15-A5F6-42D2-B6B0-0C5048396F3D.jpeg" width="400" /></a></div>
</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Biz ufak bir planlama hatasıyla başladık rotaya. Bunu da her şeyi ayarlamışken yürüyüşe 1 gün kala farkettik :) </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<span style="color: red;"><b>1.gün; Paine Grande-> Grey Campsite - 11 KM </b></span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Öncelikle erken kalkıp 07.00'deki otobüsümüze bindik. Terminal o kadar kalabalıktı ki herkes Milli Parka gidiyor tabi :) Yol 2,5 saat sürüyor ve Torres del Paine giriş kapısındayız. Herkes otobüsten iniyor Milli Park giriş ücretini ödemek için. Şili bu konuda oldukça pahalı bir yer. Tüm milli parklarının girişi ücretli ve Torres Del Paine yabancı turistler tarafından çok tercih edildiği için giriş ücreti daha pahalı. Bizim gibi günübirlikçi olmayan ve W veya O trek yapacak olanlar giriş ücretini ödedikten sonra otobüse tekrar biniyor çünkü bizim başlangıç noktamıza ulaşmaya daha var. Ücreti ödedikten sonra ücretsiz harita veriliyor ve 2 dakikalık parkta uyulması gereken kuralları gösteren bir video izletiliyor.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><u><span style="color: red;">Torres Del Paine Milli Parkı Giriş Ücreti 2020 yılı</span></u></b><span style="color: red;">;</span></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Eğer nakit ödeyecekseniz, Milli park girişinde ödeyebilirsiniz. Zaten girişte sadece nakit geçerli.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Yabancılar için; 25.000 Şili Pesosu(3 gün geçerli bu giriş türü) (Yaklaşık 30 USD)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Bizim gibi 3 günden daha fazla kalıyorsanız 35.000 Şili Pesosu (Yaklaşık 42 USD)</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Eğer kredi kartı ile ödeyecekseniz, Puerto Natales otobüs garı içerisinde Milli park yönetiminin bir Masası var. Ücret farkı almadan yalnızca orada kredi kartı ile ödeme yapabilirsiniz. </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<b><span style="color: red;">Dip not</span></b>; Yanınızda Şili Pesosu olmasını tavsiye ederim. Yoğun sezonda USD ile de ödemeyi kabul ediyorlar ama komisyon alıyorlar.Giriş bedeli 30 USD’ye tekabül ediyor ise 35 USD alıyorlar.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Sonra otobüse binip, yarım saat kadar daha gidip, catamarana binmemiz gerekiyor. Catamaran sizi 4-5 gün yürüyeceğiniz rotanın başlangıcına götürüyor. Biz burada planlama hatası yaptık. Grey'e giden catamaranın olduğunu bilmiyorduk ve biz ilk günün kamp yerini Grey’de ayarlayıp, başlangıcı Paine Grande’den planlamıştık. Siz planlarken İlk gün Grey’e kadar catamaran ile gidip, Grey’de kalın, ertesi gün Paine Grande’ye yürüyün.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPh9iXgjT3rluGArt8yZZ6JaFzUl0AyQ920jXoWrI0algRMiha9k9Ay2gh3nvF2LY8InFAUY_srSWiTehqMFBN3QD2QT4OLNuqQ7XxSVep9ClC72r5KOj4xYdJ7Ev2dzPUSSbi7zr23KDE/s1600/6121ADFF-662E-42AE-94D8-2ED3C118B71B.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPh9iXgjT3rluGArt8yZZ6JaFzUl0AyQ920jXoWrI0algRMiha9k9Ay2gh3nvF2LY8InFAUY_srSWiTehqMFBN3QD2QT4OLNuqQ7XxSVep9ClC72r5KOj4xYdJ7Ev2dzPUSSbi7zr23KDE/s200/6121ADFF-662E-42AE-94D8-2ED3C118B71B.jpeg" width="150" /></a></div>
<br />
Neyse efenim bir gün fazla ve aynı rotayı yürürüz artık napalım diyerek saat 13.00 gibi rotanın başlangıcına ulaştık. Hava oldukça soğuk ve rüzgarlı. Hemen yemek yiyip, rotaya başlamamız lazım. İlk günün rotası 11 km ve önerilen süre 4-4,5 saat arası. Yarım saatlik mola ile önce sandiviçlerimizi yiyip, cevizlerimizi kemiriyoruz. Artık yolculuk başlasın. Başlamadan önce, çekeceğim acıları adım gibi biliyorum ve eşime diyorum ki "halbuki her şey çok güzel başlamıştı" adlı bir hatıra fotoğrafımı çek bakayım :) </div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjaUNZPnlY4Xayq1_i_GyJohov864KKBt-37K47STDWAW-g0Pcw41AeQf6GIId4jEASx-ZOqXStCqKxL6E7n6RjglzuZKYMMvS9NmMV7mmaYyL9Gcrycg_3ggRPySVbpdOb459UmCHu4Mbw/s1600/7F61FE2E-2EE7-4C17-A442-B13DD4B081B0.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="232" data-original-width="309" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjaUNZPnlY4Xayq1_i_GyJohov864KKBt-37K47STDWAW-g0Pcw41AeQf6GIId4jEASx-ZOqXStCqKxL6E7n6RjglzuZKYMMvS9NmMV7mmaYyL9Gcrycg_3ggRPySVbpdOb459UmCHu4Mbw/s400/7F61FE2E-2EE7-4C17-A442-B13DD4B081B0.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
Başlıyoruz yola koyulmaya. Rüzgar zorluyor. Lahana gibi giyinmişiz, sırtımızda en az 8-9 kiloluk çantlarla ilk yarım saat sonrası çetin çünkü tırmanıyoruz. Tempoyu bozmadan ilerliyoruz. Arada bilgilendirici tabelaları görüyoruz. "Aa ne kadar kalmış" diyerek yolu yarıladığımızı görüyoruz. Karşıdan gelenlerle "Hola" laşa "Hola" laşa karşımızda Grey buzulunu puslu şekilde görüyoruz. Buzul görününce hava buz gibi oluyor, buzuldan kopan parçalar yüzümüze yüzümüze vuruyor, bir yandan da açıklıkta yürümeye başladığımız için rüzgar yürüme hızımızı kesmeye başlıyor. Allahım donuyorum ve nasıl bitecek bu kalan yol diyorum. Neyse bu buzulun göründüğü açıklık alan sonrasında kayalar arasında kayboluyor ve her şey normale dönüyor. 4,5 saatin sonunda ilk günkü kamp alanımızdayız. "Vay be düşündüğüm kadar da zorlanmadım yahu diyorum." Kampın resepsiyonuna pasaportları vererek çadırımız için beklemeye koyuluyoruz. Kamp alanlarındaki çadırlar hazır kurulu. Hemen çadıra yerleşip, yemek yeme hayali kuruyorum. İlk gün menüde hazır çorba ve makarna var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRbAdwXIrQovRUo-7oulu2it4lWPfWnfuSFzHNCWSCBqfwmpIhAg6hCm0_ODPYoYIm4R0Wnz7N0QAnyZVJgGXGm2sY24h0ANuK9yyqfo1-GZkJ5osvYQl2q-BGBLjrB-eNRi-x_vE9HHb_/s1600/A8D947DF-3011-4DA6-BB26-A88AE7A3D5D1.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="188" data-original-width="250" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRbAdwXIrQovRUo-7oulu2it4lWPfWnfuSFzHNCWSCBqfwmpIhAg6hCm0_ODPYoYIm4R0Wnz7N0QAnyZVJgGXGm2sY24h0ANuK9yyqfo1-GZkJ5osvYQl2q-BGBLjrB-eNRi-x_vE9HHb_/s400/A8D947DF-3011-4DA6-BB26-A88AE7A3D5D1.jpeg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Bu kamp alanı hoşuma gidiyor. Çadırlar çok dip dibe değil, ortak yemek alanı var ve kapalı. Tuvalet biraz uzak ama ne yapacağız artık, kabulleneceğiz diyorum.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfUJNANRJQS2313DKPxbkiVZSPvWz3mIOe8boT6pNCAQJNPWEQ0n6DH3fzEUJjFL9HjvzpixHueJiao8f-3nehDGL0D9FrOMu4QN7d0vVG1Ys8XqVXBKPNiDgoXhgU9TpA2xEDRf-uyM2t/s1600/D28E7326-4A76-422E-86DE-B9E033291A53.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfUJNANRJQS2313DKPxbkiVZSPvWz3mIOe8boT6pNCAQJNPWEQ0n6DH3fzEUJjFL9HjvzpixHueJiao8f-3nehDGL0D9FrOMu4QN7d0vVG1Ys8XqVXBKPNiDgoXhgU9TpA2xEDRf-uyM2t/s320/D28E7326-4A76-422E-86DE-B9E033291A53.jpeg" width="240" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Milli parkın içerisinde ateş yakmak, yemek pişirmek yasak. Sadece bu kamp alanlarının kapalı olan ortak alanında yemek için kamp ocağını yakabiliyorsunuz. İlk gün heyecanlı, biraz zorlu, sorunsuz bir şekilde bitiyor ve yemek yedikten sonra kamp alanına yakın olan Grey Buzulunu daha yakından görmek için 2-3 kmlik bir yürüyüş daha yapıyoruz ve havanın 23.00 gibi kararmasını avantaj olarak kullanarak buzulda epey zaman geçiriyoruz.<br />
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></b>
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">2.gün; Grey Campsite -> Paine Grande Campsite - 11 KM</b><br />
<br />
Sabah erken kalkıp, yol almamız lazım. Çünkü ters rotada 3-4 km yürüyüp Grey Buzulunu başka açıdan görebileceğiniz bir başka nokta var. Sabah yürüyüşü yapalım diyoruz ve yola koyuluyoruz. Bu rotayı isterseniz biraz daha uzatabilirsiniz ama biz zaten 11 km daha yürüyeceğimiz için hiç uzatmıyoruz. Toplam 6 km yürüdükten sonra kamp alanına gelip, eşyalarımızı alıp yola koyuluyoruz. Bu arada çadırları boşaltma saati 09.00. Bu kamp alanında çantaları koyabileceğiniz ücretsiz bölüm olduğu için bahsettiğim uzun rotayı sabah yapmak isterseniz, çantalarınızı rahatlıkla bırakabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3K_Ix5ElODwRFzX_npbMYU9ketz1muRSaffGA77KQBWo0mVE3-AX_dFKKzQN4opzjC8BaapnZzFHyJaxOqJ7icUQV8CrWL3xRzYJzAFvWwVHP0FMIoy8x9ZLpt0OoJ6s5YxawOL5i4xLV/s1600/17A88F67-02FE-4677-8164-A927613A3516.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3K_Ix5ElODwRFzX_npbMYU9ketz1muRSaffGA77KQBWo0mVE3-AX_dFKKzQN4opzjC8BaapnZzFHyJaxOqJ7icUQV8CrWL3xRzYJzAFvWwVHP0FMIoy8x9ZLpt0OoJ6s5YxawOL5i4xLV/s400/17A88F67-02FE-4677-8164-A927613A3516.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigRcpTv-byWPhTuTYfgof8FbIFO-pm0vlgmq1ghJh6K3A7dbcMqXX03Xllxg1F0JMXeAfyzS8PpNIOPpWJ8MSaTmTkH-l2oF-_upOvv1aQsK39QcnFLW56aIXKvQPV3xxVY60mZWqM0FRO/s1600/AF136D5B-A0A1-4151-B6CA-E4127FDAA0E5.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1280" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigRcpTv-byWPhTuTYfgof8FbIFO-pm0vlgmq1ghJh6K3A7dbcMqXX03Xllxg1F0JMXeAfyzS8PpNIOPpWJ8MSaTmTkH-l2oF-_upOvv1aQsK39QcnFLW56aIXKvQPV3xxVY60mZWqM0FRO/s400/AF136D5B-A0A1-4151-B6CA-E4127FDAA0E5.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Bugün geldiğimiz yolu geri dönüp, başladığımız noktadaki kamp alanında kalacağımız gün. Öğle saatlerinde yola çıktığımızda hava güneşli. Yol bu sefer aynı yol ama ilk bir saati tırmanmalı olacak. Neyse acelemiz yok diyerek, yavaş yavaş tırmanışa geçiyoruz. Yolda yine bir sürü insanla selamlaşıyoruz ve bizi dün zorlayan, Grey buzulunun bulunduğu açıklığa geliyoruz. Allahım yürümek mümkün değil. Rüzgar dün önden önden esiyordu, bugün ise arkadan arkadan. O kadar şiddetli ki... Üstümdeki ağırlığa rağmen beni uçuruyor, resmen yürüyemiyorum. Karşıdan gelenler de uçmak üzere ve o anda uzak doğulu bir kız grubu ile karşı karşıya geliyorum ve herkes birden çareyi yere çömelmekte buluyor. Ben de öyle yapıyorum çünkü uçup gideceğim... Biraz bekledikten sonra daha temkinli olarak adımlarımı atıp, o açıklığı bir an önce geçmek istiyorum. Gerçekten bu yürüyüşte rüzgarın bizi olumsuz anlamda etkileyeceğini ve aşırı yoracağını anlıyorum.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgeUN-hLngKD5t3haSc6REDhia6YOdk2VPAuBR9a5MKL_VeyZNWVLJUtqkTaCeOf3EsJ1DtLl8y8v1mxkNa6jB04EwalVhWK-rzowSRiXbNLyAUd7hItm-PxU-VIun-dBE0TIi3RfmRC77/s1600/940AA504-FFD9-49B5-97EF-E3FD502D12B0.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="203" data-original-width="271" height="299" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgeUN-hLngKD5t3haSc6REDhia6YOdk2VPAuBR9a5MKL_VeyZNWVLJUtqkTaCeOf3EsJ1DtLl8y8v1mxkNa6jB04EwalVhWK-rzowSRiXbNLyAUd7hItm-PxU-VIun-dBE0TIi3RfmRC77/s400/940AA504-FFD9-49B5-97EF-E3FD502D12B0.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWWhMiZNAcdTTdMS1Zt8BNWiQMxnQpjGC2RzWFqj5dC8HlPTYnZfkKMKl0p_uGnmIKiW07cKi3AkNggm2JiFn9a3EiE0HNE8I12HHJLkivwrQSR17u7IvAqCnikZ953tmn3OJg0ShFkNNF/s1600/B0F76BB3-15D4-4DD7-9B16-A2201A29BD41.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWWhMiZNAcdTTdMS1Zt8BNWiQMxnQpjGC2RzWFqj5dC8HlPTYnZfkKMKl0p_uGnmIKiW07cKi3AkNggm2JiFn9a3EiE0HNE8I12HHJLkivwrQSR17u7IvAqCnikZ953tmn3OJg0ShFkNNF/s400/B0F76BB3-15D4-4DD7-9B16-A2201A29BD41.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Dönüş yolunda bir sürü insanla karşılaşıyoruz. Herkes birbirine selam veriyor, hal hatır soruyor. Dünyanın her yerinden insan var. Özellikle Çinli gruplar dikkatimi çekiyor. Corona haberlerini görüyoruz ve hepsi de Çin yarıyıl tatilini değerlendirmek için buraya gelmiş.<br />
<br />
Bu sefer 5 saatlik yolculuk sonrası dün başladığımız yere, Paine Grande kamp alanına geliyoruz. Çadırımıza yerleşiyoruz ve biraz dinlendikten sonraki planımız duş alıp, yemek yapmak.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguldaDmt1w3GT0LFpliyNG572ozoi16NM0oDERbvTxAmuCTmYDFdtGhnxu5irjDUrBntxVv59US7xaA3B8ZYJCpl8eWS1LY59OXR_E4xMf62ABE3UN7Vt_XC6CS76ZMKPyzJ7PbsukEG2M/s1600/1587C986-D6BD-47E4-A947-FC6EB041454A.jpeg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguldaDmt1w3GT0LFpliyNG572ozoi16NM0oDERbvTxAmuCTmYDFdtGhnxu5irjDUrBntxVv59US7xaA3B8ZYJCpl8eWS1LY59OXR_E4xMf62ABE3UN7Vt_XC6CS76ZMKPyzJ7PbsukEG2M/s320/1587C986-D6BD-47E4-A947-FC6EB041454A.jpeg" width="240" /></a></div>
Duşlar fena değil, askeri düzende, kamp hali işte ;) Allahtan sıcak su var. Hasta olmamak adına bere ve montumu giyerek duş alanından çıkıyorum. Buranın kamp alanı da baya güzel. Yemek pişirme alanı daha geniş. Pişirme alanlarında sadece bulaşıklarınızı yıkayacağınız su, sünger ve deterjan var. Onun dışında ekipman olarak bir şey yok. Bazı yürüyüşçüler bu rotayı ters yaptıkları için bu kamp alanı son kamp alanı oluyor. O yüzden dönüşte yanlarında getirmek istemedikleri çoğu yiyeceği veya yarım kalmış tüpleri burada bırakıyorlar. “Free” yazan kasalara bakmakta fayda var;) Yemeği yapmak üzere alana gidiyoruz ve karşımıza tek başına bu yürüyüşü yapan Japon Teyze denk geliyor. O kadar telaşlı ve heyecanlı yapıyor ki yemeği bir ara elinin titremesi nedeniyle kaynar su dolu tencere düşme tehlikesi geçiriyor ve korkuyoruz. Bu teyze bizi yakmadan bir an önce yemeğimizi yiyelim diyoruz.<br />
<br />
Bu arada bir şey öğreniyoruz ki burada çok fazla İsrailli sırtçantalı insan var. İsrail’de zorunlu askerlik sonrası çoğu insanın sırt çantasını alıp dünya turuna çıktığını önceden biliyordum ama Güney Amerika’nın onlar nezdinde bu kadar popüler olduğunu bilmiyordum. O kadar ay/yıl sonra özgürlüklerine ulaştıkları için aşırı derecede sesliler, hareketliler, parti yapmak için can atıyorlar ve saygısızlar... Bir de grup olarak dolaşıp, kalıyorlar... Hatta bir kamp alanında İbranice dilinde uyulması gereken kuralları bile asmışlardı. Çoğu yerde istenmiyorlar davranışlarından dolayı. Maalesef bir kaçı bu kaldığımız kamp alanında çadırlarını gelip, bizim dibimize kurunca sabaha kadar yaptıkları sesler yüzünden pek uyuyamadık. Bilimum küfürlerimi ederek, umarım bir başka İsrailli vatandaş denk gelmez umuduyla ertesi günkü yürüyüşe hazırlandık.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggFJNZAC5eCaVKD5KLR_8kIjxM94vJPC1EwJ9H27rdcZVYaqNvsajt5JKOaZ-FwmcWGwTViWKznoUkNfv2QfqjGtVjBMzOFaluJ-OKnJlkx0-cd8FQmC4iznOrcYp8X_YAdryNz8-nm2N8/s1600/A45F4869-6126-4E56-A657-741985DEDDC4.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggFJNZAC5eCaVKD5KLR_8kIjxM94vJPC1EwJ9H27rdcZVYaqNvsajt5JKOaZ-FwmcWGwTViWKznoUkNfv2QfqjGtVjBMzOFaluJ-OKnJlkx0-cd8FQmC4iznOrcYp8X_YAdryNz8-nm2N8/s320/A45F4869-6126-4E56-A657-741985DEDDC4.jpeg" width="240" /></a></div>
<br />
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">3.gün; Paine Grande Campsite -> Frances Campsite- 16 KM</b><br />
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg41E9lK1S3n0wg3lSmszHi9p72y5iaZYebOcxWsjYNz_Oqc3uDJKiNLXL36LAK-ooh5lhEtMg4_j3hd4yGezcXilvMrTTtYSj2jnHCP5ASe5mQeFR_wlPMSD41VhjFPPm4nRZ9_XJYnixU/s1600/411A35D8-0741-426D-A936-44ED2D038C32.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg41E9lK1S3n0wg3lSmszHi9p72y5iaZYebOcxWsjYNz_Oqc3uDJKiNLXL36LAK-ooh5lhEtMg4_j3hd4yGezcXilvMrTTtYSj2jnHCP5ASe5mQeFR_wlPMSD41VhjFPPm4nRZ9_XJYnixU/s400/411A35D8-0741-426D-A936-44ED2D038C32.jpeg" width="400" /></a></div>
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></b>
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0);">Geldik üçüncü güne. Bugün diğer günlere göre yolumuz daha uzun. Sabahın erken saatlerinde başlıyoruz yürümeye. İlk etapta yine çıkmalı bir rota var. Yaklaşık 1 saat kadar çıkarak göl kenarına geliyoruz ve 7,5 km yani Camp Italiano’ya kadar olan manzaramız böyle. Hava puslu. Bugünkü rota pek zevkli değil. Rotada dünkü kadar çok fazla insanla da karşılaşmıyoruz. 3 saat gibi bir sürede Camp Italiano’ya varıyoruz. Esasında 2 km daha uzakta olan Frances kamp alanında kalacağız ama Italiano bir dinlenme alanı. Ve ayrıca burada çantaları bırakıp, rotamızın tersinde olan Mirador Frances’e çıkacağız. Bu çıkışın zor olduğunu okumuştum o yüzden eşime sen beni bekleme, ben yavaş yavaş çıkacağım diyorum. Herkes çantaları bu kamp alanında bırakıyor, öğle yemeğini yiyor ve tırmanışa geçiyor. </span><br />
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0);"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjOQtDlscUHJtzGXQuCGu5sGL7dxFQSmPqPcoh06jqzm4YUgaWoEeAOs9xZ1hXD8Dq_JaW-vUT3Y6ZSyVMzalVZMakzN-e8r1uYFAdKkJxcvWMOyG4ncDKr9tz95Az17WJEhgvjca6a33Gg/s1600/2BFDD240-20D2-4C52-B4B3-DB25439DB37C.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjOQtDlscUHJtzGXQuCGu5sGL7dxFQSmPqPcoh06jqzm4YUgaWoEeAOs9xZ1hXD8Dq_JaW-vUT3Y6ZSyVMzalVZMakzN-e8r1uYFAdKkJxcvWMOyG4ncDKr9tz95Az17WJEhgvjca6a33Gg/s320/2BFDD240-20D2-4C52-B4B3-DB25439DB37C.jpeg" width="240" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTS1MwcmSViXmKs5xlMQElNuuLno0hZoS8bSy8l0NpyD2VlvAj4HhcnsFtuR714oQDBz4ooLIakFt-o_lWDV04qBxUr8x3YE4rUcYWFvS03VpjgvWiFh_usgEIKbD6IafUvpQTZmCP3D_I/s1600/D98A6C65-B6FE-40B6-95E7-B2E3084BC648.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTS1MwcmSViXmKs5xlMQElNuuLno0hZoS8bSy8l0NpyD2VlvAj4HhcnsFtuR714oQDBz4ooLIakFt-o_lWDV04qBxUr8x3YE4rUcYWFvS03VpjgvWiFh_usgEIKbD6IafUvpQTZmCP3D_I/s320/D98A6C65-B6FE-40B6-95E7-B2E3084BC648.jpeg" width="320" /></a></div>
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0);"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Beni bir yürüyüşte en zorlayan şeyler bir merdiven basamakları, iki dik çıkışlar. Gerçekten içimden sürekli “Ne gerek vardı ki, bunu yapıyorum” diye söylenerek, yavaş yavaş çıkıyorum ;) Yaklaşık 3-4 km keçi gibi taşlı zeminin üzerinde seke seke çıkarak Mirador Frances ‘e eşimden yarım saat sonra çıkıyorum ;) Manzara oldukça güzel. Daha da yukarıda Mirador Britanico var ama ben çıkmayacağımı zaten yolda kesinleştirmiştim. Eşim de çok kararsız kaldı ama giderek kapanan hava ile birlikte vazgeçerek biraz daha Mirador Frances’ın tadını çıkartarak aşağıya inişe başladık. Biz yukarı çıkarken pek insan yoktu. Aşağıya inmeye başladığımızda insanlar akın akın çıkmaya başlamıştı. Daracık yollardan, kaya parçalarının üzerinden tek yolda iniş ve çıkış gerçekleştiği için trafik birden yoğunlaştı ve karşıdan gelenleri bekleyerek, bazen de onlar bize yol vererek çıktığımız 4 kmlik yolu tamamlayarak Camp Italiaono’ya tekrar geliyoruz. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitmGpjWdIZaVuNqrj47MzIo1kuGa8NS_MuTVp4MHQ5ZmTdRGDoXSsNd4Zn77UKlGj-eoeYO0hjrOS19G-N53Mqcf_zymM3sscrVUVjjDKTg80xsa6Vwo88KKOuHBVM99KuZQunOue8jpX0/s1600/E724D8DE-8AA2-46DC-8DE0-6F14DF6DC722.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitmGpjWdIZaVuNqrj47MzIo1kuGa8NS_MuTVp4MHQ5ZmTdRGDoXSsNd4Zn77UKlGj-eoeYO0hjrOS19G-N53Mqcf_zymM3sscrVUVjjDKTg80xsa6Vwo88KKOuHBVM99KuZQunOue8jpX0/s400/E724D8DE-8AA2-46DC-8DE0-6F14DF6DC722.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Biraz bu kamp alanında dinlenip, sandwichlerimizi yedikten sonra bugün kalacağımız Frances Kamp alanına yürümeye başlıyoruz. 2 kmlik yolu yaklaşık 40 dakikada yol alıp, kamp alanına geliyoruz.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Bu kamp alanı Fantastico sur tarafından işletiliyor. İlk iki günün kamp alanı firması Vertice idi ve biz gayet memnun kalmıştık. Frances kamp alanı sık ağaçların olduğu bir orman içerisinde ve eğimli bir arazide kurulmuş. Hiç bir şekilde güneş almadığı için kamp alanı bölgesi oldukça serin ve soğuktu. Kamp alanı aşağıdaki fotoğrafta göreceğiniz gibi yerden yükseltilerek, platformlar kurulmuş ve çadırlar bu platformlar üzerine kurulmuş. Bu kamp alanında her şey birbirinden uzaktı. Tuvalet taa yamacın aşağısında idi yaklaşık 6-7 dakika yürümeniz gerekiyordu.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDG6lzk7RsBVxLSHqFMg5cqIaj4EoIv4hPGfHIsVObdiCI1mo6R5q76xKLFn-1hw4XA8W3m-H216Bd7HEmuBPPwm_kpkp2WPS8v50VASPVQVs_OWOauo2YQKrebyE8-aoiPluvTqYJBOHt/s1600/3DA1481E-1270-4239-8358-CD7FB68FB804.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDG6lzk7RsBVxLSHqFMg5cqIaj4EoIv4hPGfHIsVObdiCI1mo6R5q76xKLFn-1hw4XA8W3m-H216Bd7HEmuBPPwm_kpkp2WPS8v50VASPVQVs_OWOauo2YQKrebyE8-aoiPluvTqYJBOHt/s320/3DA1481E-1270-4239-8358-CD7FB68FB804.jpeg" width="240" /></a></div>
Diğer kamp alanlarındaki gibi büyük ve kapalı bir yemek alanı da yoktu. Tuvalet ve duşların bulunduğu yerin hemen karşısında ufacık, anca 5-6 kişinin sığabileceği büyüklükte bir oturma alanı yapmışlar o kadar. Ek olarak çok alakasız bir yerde, aşağı tarafta, göle yakın bölgede lüks bungolovların olduğu bölge vardı. Oralara bir kaç tane piknik masaları koymuşlar ve oralarda yemeklerinizi pişirebiliyorsunuz. Açıkçası lojistik açıdan oldukça kötü bir kamp alanı yerleşimine sahipti. Biz de tuvaletlere yakın olan alana giderek yemek yapmayı denedik. Bir Avustralyalı çocuk, bir Alman ve bir Hollandalı kız ile sohbet etmeye başladık. Hepsi de kısmi Dünya turuna çıkmışlardı ve bizim “Türk” olduğumuzu duyunca önce bir şaşırdılar çünkü Türklere buralarda “pek rastlanmıyor” değil mi adlı konuşmayı gezimiz süresince çok fazla duyduğumuz için bu tepkiyi normal karşılayarak “ekonomik ve alışkanlıklar” sebebiyle pek rastlanmıyor dedik :) Torres Del Paine’de çok fazla Alman, Fransız, Avustralyalı, Amerikalı ile karşılaştık ve tabi çoğunun tuzu kuru ;(<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjF_mlyjGuohUzJjo5kRmoAoi-VcqAdElYyZ0a4GZxnv8EVktZecZxL-yuiXhVON0uKxli3wqxckW21glNoFo56Orv0-ZqW0XKM6A7XLUmv1RUh7XwGjBGcEhBqPzOg864RQizAa32iwa-w/s1600/6E4D20DC-460E-4532-BE97-233706345B33.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjF_mlyjGuohUzJjo5kRmoAoi-VcqAdElYyZ0a4GZxnv8EVktZecZxL-yuiXhVON0uKxli3wqxckW21glNoFo56Orv0-ZqW0XKM6A7XLUmv1RUh7XwGjBGcEhBqPzOg864RQizAa32iwa-w/s320/6E4D20DC-460E-4532-BE97-233706345B33.jpeg" width="240" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN6mbMQioRBAVw6gcjEs5Y4HS4Vt-mkWiWhdLD6G04kJ6YVlIhuJMVPd4YcpcR2MINwQ1HqQuPfshIZ-srusQ9dG9kwvK6vRJZ2uLjZNAXUgECofCvWDv_0iHk1577UqYd-C-cPrz8IPhp/s1600/F8E3AFB0-F944-43A8-B96D-33BCFCE04F60.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN6mbMQioRBAVw6gcjEs5Y4HS4Vt-mkWiWhdLD6G04kJ6YVlIhuJMVPd4YcpcR2MINwQ1HqQuPfshIZ-srusQ9dG9kwvK6vRJZ2uLjZNAXUgECofCvWDv_0iHk1577UqYd-C-cPrz8IPhp/s400/F8E3AFB0-F944-43A8-B96D-33BCFCE04F60.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
Neyse efenim güzel sohbet devam ederken, herkes kendi macerasını anlatırken yemekler bitti, bulaşıklar yıkandı. Havanın da soğuk olması ve ertesi gün yaklaşık 18 km yürüyeceğimiz gerçeği de bizi kuşatınca gidip, dinlenelim dedik. Herkesle vedalaşıp, çadırımızın yolunu tuttuk. Yetkililer, orman içerisinde bu çadırları art arda koyarak resmen bir rüzgar koridoru yaratmışlar, haberleri yok sanırım. Bu platform da hiç iyi bir şey değilmiş. Resmen alttan alttan rüzgar geliyor, çadır da sürekli uçmaya yakın titriyordu. Gece pek iyi geçmedi ama yine de az buçuk uyuyarak ertesi güne hazırdık.</div>
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></b>
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">4.gün; Frances Campsite -> Central Campsite - 18 KM</b><br />
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></b>
Sabah buz gibi bir havaya kalkıyoruz. Acele acele kahvaltı malzemelerimizi alıp, kahvaltıya geçiyoruz. Dün konuştuğumuz tek başına O trek rotasını yapan Alman kızla karşılaşıyoruz. Herkes yürüyüş hazırlığında. Selamlaşıp, yola koyulmak için çadıra geçiyoruz. Eşyalarımızı zaten akşamdan toparlamıştık. Hemen hazırlanıp, yola koyuluyoruz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikBI0xP4CmTsI0CIuyVfglQH7li2CX63TU9GJIRrBgAUnDXngJzn2XkY8cPxUAxp7aa9rqAiABNZva9p7ZXVsW_8Q1JWx2JUMRN8d7hBLivLmMFnJ-koDbIqBT2_71SLRrVJkd42zeDbnc/s1600/D9996777-8DCD-4E8D-A610-5048FC8CFA1B.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikBI0xP4CmTsI0CIuyVfglQH7li2CX63TU9GJIRrBgAUnDXngJzn2XkY8cPxUAxp7aa9rqAiABNZva9p7ZXVsW_8Q1JWx2JUMRN8d7hBLivLmMFnJ-koDbIqBT2_71SLRrVJkd42zeDbnc/s400/D9996777-8DCD-4E8D-A610-5048FC8CFA1B.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDjSKIIefHhDecKa8-ZzL7Fyyrc9dDgxQaDHjSVHOsxzVUkHS91Pg2LmsEfWVBc_uFoU_klal4Mv6oLsU0KPBjgzULgWOTsuDUHrStENjEWLbUo0TNhDEAyUW54MBFL5L-NJJctl1515-L/s1600/D99782CB-65F6-4B31-B188-E3BAE4D209AE.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDjSKIIefHhDecKa8-ZzL7Fyyrc9dDgxQaDHjSVHOsxzVUkHS91Pg2LmsEfWVBc_uFoU_klal4Mv6oLsU0KPBjgzULgWOTsuDUHrStENjEWLbUo0TNhDEAyUW54MBFL5L-NJJctl1515-L/s400/D99782CB-65F6-4B31-B188-E3BAE4D209AE.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrCQnTY_bKW3d7k59UHLQM9XpDPuyFbwYFKP9Znt4Y9aAtvp4r9Ojg9JWnpWlZ-s9uJd6P1yHN6d6vufoUtQMdYpQhYj6eJj7_CAfAY6VTBrasykskyG2kW31tRzVt4_Zdhjsn60f8XR6v/s1600/C3BBDE18-69B0-4ACE-801C-E9BBA33FDD93.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrCQnTY_bKW3d7k59UHLQM9XpDPuyFbwYFKP9Znt4Y9aAtvp4r9Ojg9JWnpWlZ-s9uJd6P1yHN6d6vufoUtQMdYpQhYj6eJj7_CAfAY6VTBrasykskyG2kW31tRzVt4_Zdhjsn60f8XR6v/s400/C3BBDE18-69B0-4ACE-801C-E9BBA33FDD93.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
Öncelikle Los Cuernos kamp alanına kadar 5 kmlik bir yürüşümüz olacak. Güzel manzaralar eşliğinde 2,5 saat kadar yürüyüp, bu kamp alanında dinleniyoruz. Sanırım 4 gündür en güzel manzara yanında yürüdüğümüzü kabul etmem lazım. Buzulların erimesi nedeniyle mavi mavi görünen göl ve arkasındaki manzara harika. Su buz gibi, cesareti olan girsin ;)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrwz2oxSh5mgaZaZbYW_GWyGOTbM5Hntz_uGievWoqJuWdjwkIb6_HRkK17YA3B34PkHoNaPgJnOaXizvc3UH4q3-9mD6N1-rdreK2Kpcm4DXGFhP1hyphenhyphenRN5THG3uwGMin2sROIaaT7Of54/s1600/85F3A9A9-B1B3-429C-A46C-8FA3F1C1DE73.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrwz2oxSh5mgaZaZbYW_GWyGOTbM5Hntz_uGievWoqJuWdjwkIb6_HRkK17YA3B34PkHoNaPgJnOaXizvc3UH4q3-9mD6N1-rdreK2Kpcm4DXGFhP1hyphenhyphenRN5THG3uwGMin2sROIaaT7Of54/s200/85F3A9A9-B1B3-429C-A46C-8FA3F1C1DE73.jpeg" width="150" /></a></div>
Bu arada bu kamp alanı da aynı firmaya ait yeni ama daha ufak bir kamp alanı. Burada yer olduğunu bilseydik, burada kalırdık. En azından Frances kadar dağınık değil. Dinlenmeye geçerken,yine dün yemek yerken konuştuğumuz insanlara rastlıyoruz. Demek bugün bol bol karşılacağız diyoruz. İlk başta bahsetmiştim. O ve W trek rotalarının kesiştiği bölgeler var. Bu son iki günkü rota da onlardan bir kaçı. Alman kızla O trek hakkındaki tecrübelerini konuşuyoruz. Kendisine bir başarma hedefi koyduğu için bu rotayı yapıyormuş. Bir kaç rota dışında çok da yürümeye değer bir rota olmadığını, bazı günler sadece anlamsızca, hiç bir güzel görüntü olmadan yürüdüğünü söyledi. W trek’in daha fazla “görülecek” noktası olduğu için daha mantıklı olduğunu belirtti. Sandwichlerimizi yiyerek, yola koyulmaya devam ettik. Sonuçta önümüzde 13 km ve neredeyse 5 saat sürecek bir rota vardı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgh_l56EviaC44_ZfzmGa3A7Y045FENkToepaJ_a9aKC9vdSfnl5UTRIibswa_yngwR7XLBOTMTkr16g6BPr7oW-eNb7dnr9eRUntWxkCmJkX9TCSqxdfQCMFw9QJyRNe8ImoOZ0DHhsh6E/s1600/B0A758ED-FD21-4D7E-BBFE-A88D27CB22C4.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="269" data-original-width="359" height="298" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgh_l56EviaC44_ZfzmGa3A7Y045FENkToepaJ_a9aKC9vdSfnl5UTRIibswa_yngwR7XLBOTMTkr16g6BPr7oW-eNb7dnr9eRUntWxkCmJkX9TCSqxdfQCMFw9QJyRNe8ImoOZ0DHhsh6E/s400/B0A758ED-FD21-4D7E-BBFE-A88D27CB22C4.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg556HcnzjDznjuHwpOnH6iG6FUeOG9VH4KPXgAoKbZbYFOVNXxIgyA1f8pwtNn4VGYduvHpyd2-NKTUOY93hnLMCyCUPvYQVvJuhg0HjbAQkUD_BLVOWxpf2lgw3q5vU0m4b70-CD3o_ck/s1600/FA678F4A-FCFD-4B41-B1B1-02C026A3105D.jpeg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg556HcnzjDznjuHwpOnH6iG6FUeOG9VH4KPXgAoKbZbYFOVNXxIgyA1f8pwtNn4VGYduvHpyd2-NKTUOY93hnLMCyCUPvYQVvJuhg0HjbAQkUD_BLVOWxpf2lgw3q5vU0m4b70-CD3o_ck/s200/FA678F4A-FCFD-4B41-B1B1-02C026A3105D.jpeg" width="150" /></a></div>
Bundan sonraki yolumuz baya sıkıcı geçti. Günlerin vermiş olduğu yorgunlukla adımlarımız daha yavaşçaydı. Yolun geri kalan kısmında bol bol dinlenerek, nasılsa acelemiz yok diyerek yavaşça yol aldık. Sonunda bitmeyen yol 6 saat sonra bitti ve Central denilen ve esasında günübirlik rota yapacak olanların başlangıcı olan bölgeye gelmiş olduk. Bu kamp alanı tam bir festival havasındaydı. Geldiğimizde resepsiyonda Pink Floyd çalıyordu ve müziği de biraz dışarı vermişti. Hava nispeten gündüze göre daha ılımandı. Çadıra yerleşip, bir duş alıp, yemek yedikten sonra etrafı gezelim dedik.<br />
<br />
Central kamp adı üzerinde merkezi bir konumda olduğu ve karayolu ile de bağlantılı olduğu için daha büyük bir kamp alanı. Burada çadır alanı dışında, lüks bir otel (geceliği 400 USD), kamp firmasına ait güzel bir otel, yukarıda ise daha lüks iglo denilen kulübelerin olduğu yapılar da var. Ayrıca bir kafeterya ve hediyelik eşya satılan bir dükkan da var. Atla yapılabilen rotalar da buradan başlıyor. Aynı zamanda burası yürüyüşün bittiği ve otobüs bağlantısı yapacağınız yer. Ya da dediğim gibi rotayı tersten yapacaksanız, rotanın başlangıcı olarak da sayabiliriz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0Bq-1ZJe1E0TxATghVSYhRALToAzY9gWmFgjlTa7OVaEoLpjqrYLetUJFkm8VyYmpMEGH4ffGSGv1EJC9a5jRnySS8FQeCRva-bmtSZvgdG9sP6VgU4l4BuAdl39vbpz9Iih7HxbqricD/s1600/AADCA3D0-3135-4DB1-BF6D-B5B6BDC92D0C.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0Bq-1ZJe1E0TxATghVSYhRALToAzY9gWmFgjlTa7OVaEoLpjqrYLetUJFkm8VyYmpMEGH4ffGSGv1EJC9a5jRnySS8FQeCRva-bmtSZvgdG9sP6VgU4l4BuAdl39vbpz9Iih7HxbqricD/s400/AADCA3D0-3135-4DB1-BF6D-B5B6BDC92D0C.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
Biz esasında bu son kamp gününde Chileno denilen kamp alanında kalmak istiyorduk. 4. Günün yürüyüşünün son 2 kilometresinde yol Chileno ve Central olarak ayrılıyor. Chileno için tırmanıyorsunuz, Central için aşağıya doğru inişe geçiyorsunuz. Chileno, son günkü rota Las Torres‘e 5 km daha yakın olduğu için daha avantajlı. Sabah gün doğumunu Las Torres’te karşılamak isteyenler<br />
için özellikle. Biz de gün doğumunda çıkmak istiyorduk ama maalesef bu kamp alanı oldukça küçük ve popüler olduğu için her zaman dolu. Son iki gün şansımızı zorlayıp, iptal edenler varsa kamp alanını değiştirelim diye çabalasakta, Frances’taki yetkili kişi yer olmadığını belirtti. Neyse dedik en azından son güne başka bir kamp alanında yer bulabildiğimize şükredelim dedik.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOQ0cvW8O4LCpkXGEadjmHUG5_zDCmzGCpKPIJJFlOH85Uqpksdk9Iv361kZ7aezTr3Afx0HQj72BoAflfJg5mEeUnE-ESfq6H5_gjygOTnQybDybjRacFvCGn01yMV5p3ijr0JyY_feKp/s1600/457F9D78-9D95-4F6D-B29A-41F786733DE2.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOQ0cvW8O4LCpkXGEadjmHUG5_zDCmzGCpKPIJJFlOH85Uqpksdk9Iv361kZ7aezTr3Afx0HQj72BoAflfJg5mEeUnE-ESfq6H5_gjygOTnQybDybjRacFvCGn01yMV5p3ijr0JyY_feKp/s400/457F9D78-9D95-4F6D-B29A-41F786733DE2.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;">Chileno’da kalmanın artıları</span>; 4. Gün bu kamp alanına yürüyüp, yerleştikten sonra ertesi sabah gün doğumundan 2-3 saat önce yola çıkabiliyorsunuz ve gün doğumunu izleyip, erkenden dönüşe geçebiliyorsunuz. Sabah yürüyeceğiniz yol sadece 4,5 km ve bunun sadece 1,4 kilometresi zorlu. Dönüş ise 5 km, kısmen zorlu. Dönüşle ilgili bilgi aşağıda vereceğim ve ne demek istediğimi anlayacaksınız erken dönüşle ilgili;)<br />
<br />
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">Chileno’da kalmanın eksileri; </span>Tek eksisi Las Torres’e çıktıktan sonra, kamp alanına gelip eşyalarınızı toplamanız ve biraz zorlu çıkışları olan 5 kmlik Central Kamp alanına kadar olan yolu sırt çantasıyla yürümeniz. Zaten zorlu bir Las Torres çıkışı sonrası bir de çantayla 5 km yürümek biraz zorlayabilir insanı.<br />
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></span>
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">Central’de kalmanın artıları; </span>Puerta Natales şehrine döneceğiniz otobüslere sizi götürecek olan shuttle otobüsler, bu kamp alanına çok yakın olan kafeteryanın önünden kalkıyor. O yüzden tüm eşyanızı kamp alanında bırakıp, yaklaşık 19 kmlik rotayı yüksüz olarak yürüyüp, kamp alanına geldiğinizde eşyalarınızı alıp, shuttle otobüse 5 dk sonra binebilirsiniz.<br />
<br />
<span style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">Central’de kalmanın eksileri; </span>En büyük eksisi Las Torres’e gün doğumundan önce çıkacağım illaki göreceğim diyorsanız, gece 12 gibi yola çıkmanız gerekiyor. Çünkü bu yolun ilk 1 saatlik yani yaklaşık 2-3 kmsi oldukça dik ve zorlayıcı. Buradan Las Torres’e yürüyeceğiniz yol toplam tek yön 9,5 km ve 4-5 saat kadar sürüyor. Gece yola çıkacağınızı düşünürsek bir tık daha zor. Bizim dönüş otobüsümüz öğlen 14.00 civarı olduğu için Ve ben biraz yavaş yürüdüğüm için biz sabaha karşı 04.30 gibi yola koyulduk. Yani burada kaldığınızda sadece Las Torres’e fazladan 5 km daha yürümüş oluyorsunuz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKnGoDXibl9RXdqOwu6Ao6ONGE0qWhaHiTcUL2Mx0q6L05tSaUhEVWyla1LUbS5iMwRIXpWjDFTXqDe0VviBxAAm42o3rlbJ2xbBgb1e58OOO8wDlaAykGA2I2QCQuPZjvR3eKFu2-L-08/s1600/11E8450E-1581-4E7E-AE8C-1266720412E3.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1330" data-original-width="998" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKnGoDXibl9RXdqOwu6Ao6ONGE0qWhaHiTcUL2Mx0q6L05tSaUhEVWyla1LUbS5iMwRIXpWjDFTXqDe0VviBxAAm42o3rlbJ2xbBgb1e58OOO8wDlaAykGA2I2QCQuPZjvR3eKFu2-L-08/s320/11E8450E-1581-4E7E-AE8C-1266720412E3.jpeg" width="240" /></a></div>
<br /></div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
Neyse efenim kampa geldiğimizde, duşlarımızı alıp, ertesi gün otobüse gidebilmek için kullanacağımız shuttle otobüs biletini kafeteryadan alıyoruz ve yemek yapmaya koyuluyoruz. Etrafta biraz gezip, çıkan akşam güneşine karşı biraz güneşleniyoruz. Çünkü dört gündür 2 kere filan güneşi görmüştük ;) Ertesi gün sabah 04.30 sularında yola çıkacağımız için yiyecek hazırlıklarımızı da yaparak erkenden yatıyoruz.</div>
<div dir="auto" style="-webkit-text-size-adjust: auto; text-size-adjust: auto;">
<br />
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;">5.gün; Central Campsite -> Las Torres -> Central Campsite 20 KM</b><br />
<b style="caret-color: rgb(255, 0, 0); color: red;"><br /></b>
Sabahın 04.00’ünde çalar saatin sesiyle uyanıyorum. Hava buz gibi, tuvalete gitmem lazım ama gitmeden önce de montumu ve beremi giymem lazım. Yine “ya ne gerek vardı ki” söylemlerimle uyku tulumundan çıkıp, tuvalete gidiyorum. Yine Alman kızla karşılaşıyorum. Bir gün önce konuştuğumuzda o da hava daha aydınlanmadan kalkıp, tırmanacağından bahsetmişti. Umarım güzel geçer ve otobüslerimize yetişiriz diyip, çadıra doğru yöneliyorum. Günlük ufak bir çanta yapmıştık akşam. Ona eklenecekleri ekleyip, büyük çantaları toparlıyoruz ve çantaları kamp alanında gösterdikleri yere koyarak yola koyuluyoruz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuUe-JHyQMIQD4QAO4E_QbdG7Ylz9hRe7TBiFozValCysu8_w2Q1HI_vLvKYJwAAneis-W9rvX5YXGvhxcHDtXavdtA-EO_-GDiX6ZmJ19OyzUbRxkfdU4nBsukaVz0XSOM1zL96sd-vxH/s1600/FAB7AFAA-DA84-48CF-B254-8AE7F912B5F8.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="283" data-original-width="377" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuUe-JHyQMIQD4QAO4E_QbdG7Ylz9hRe7TBiFozValCysu8_w2Q1HI_vLvKYJwAAneis-W9rvX5YXGvhxcHDtXavdtA-EO_-GDiX6ZmJ19OyzUbRxkfdU4nBsukaVz0XSOM1zL96sd-vxH/s400/FAB7AFAA-DA84-48CF-B254-8AE7F912B5F8.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
Bizden başka kimse yok ortalarda. Hava zifiri karanlık, gökyüzünde binlerce yıldız ve ufak da olsa bir samanyolu var. Kafa fenerlerimizle rotaya girmeye çalışarak başlıyoruz yürümeye. Yarım saat sonra zorlu parkurun başladığı noktadayız. İlk bir saat yani neredeyse 2 km tırmanış olacak. Nefesimi kontrol ederek yavaş yavaş çıkıyorum. Erdem yavaşlığıma dayanamayıp önden gidiyor, ilerde buluşuruz diyor. Arada “acaba geri mi dönsem, sanırım yapamayacağım” diyorum ama 5 dk yürüyüp, 2 dk dinlenerek yol aldığım bu etapta kendime söz verdiğimi hatırlıyorum ve “yavaş yol alırsın ama yapabilirsin” diyorum kendime. Velhasıl efsane vadiye geldiğimde artık yol düzleşiyor. Vadiye vardığımda hava artık aydınlanmıştı. Koşar adımlarla yokuş aşağı iken yol gidiyorum ve Erdem’e yetişiyorum. Bundan sonra Chileno kamp alanına kadar yol gayet rahat. Sonunda 5 km bitiyor ve Chileno kamp alanına geliyoruz. Burada biraz dinlenip, su içtikten sonra yola koyuluyoruz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhjZhyQZPbIe0YPjdLpRNT_JbRj6q8ojIPHWRmMG_kfyGlBSNjHnp2obC5oYFmXX2gAQFKxbS7xIvmcHNVKMHECuW-qrMCukJ9AY6qyKkod8rbRIwKvZfg77Wyuoyn53d0RlSDTQZ15-V-/s1600/9EF13AE1-9CB0-49D0-937A-F7626CD6335C.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="283" data-original-width="377" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhjZhyQZPbIe0YPjdLpRNT_JbRj6q8ojIPHWRmMG_kfyGlBSNjHnp2obC5oYFmXX2gAQFKxbS7xIvmcHNVKMHECuW-qrMCukJ9AY6qyKkod8rbRIwKvZfg77Wyuoyn53d0RlSDTQZ15-V-/s400/9EF13AE1-9CB0-49D0-937A-F7626CD6335C.jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Bundan sonraki 3 kmlik yol gayet rahat, orman içerisinden geçerek yol alıyoruz. O dik tırmanışa ne zaman geleceğiz açıkçası merak ediyorum. Yolda gün doğumuna çıkanlar artık yavaş yavaş iniyor. Saat 07.30 civarı. İki gün önce Frances kamp alanında tanıştığımız Avustralyalı çocukla karşılaşıyoruz. O da gün doğumuna çıkmış ve dönüşe geçmiş. Manzaranın çok güzel olduğundan bahsediyor :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhqQcAk-JLrAzAxL-2RUQkwujBfX-8sUVUU9_iErlUEez7JF9XENXYKEs6gf378qsW01pXuHKHZuOD8PmmWD7T1ukWIK67zJUaBcLqQLLLwbRs4fJzbMhalFZVY_m9DDxxv5eL1Vxm-Yw7R/s1600/1526AB60-C675-4A33-AEF3-245718F34BA6.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="268" data-original-width="358" height="298" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhqQcAk-JLrAzAxL-2RUQkwujBfX-8sUVUU9_iErlUEez7JF9XENXYKEs6gf378qsW01pXuHKHZuOD8PmmWD7T1ukWIK67zJUaBcLqQLLLwbRs4fJzbMhalFZVY_m9DDxxv5eL1Vxm-Yw7R/s400/1526AB60-C675-4A33-AEF3-245718F34BA6.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
Torres ana kampına geliyoruz. Burası eskiden düzenli bir kamp alanı iken sonra kamp alanı kapatılmış. Şu an sadece ormanlık bir arazi. Ama Las Torrese gün doğumunda çıkmak isteyen gelip, kamp kuruyor. Bu kamp alanında biraz dinlenelim diyoruz ama bir yandan sert rüzgar, bir yandan soğuk hava bizi zorluyor. Şimdi önümüzde 1,4 km var ama oldukça zor ve dik bir tırmanış. Neyse diyoruz yavaş yavaş çıkarız. Normalde bu çıkışın 1 saat sürdüğünü söylüyorlardı kendimi psikolojik olarak hazırlamıştım vallahi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg3IVHROZzEFiddOeRl7LBWFAHT4IxF2Ey2w0ihfwB4KAV9QpQvBjT7K8yswBFi0x_FLsjUp_JeXNDwAUlLj53HCX2E8_UpbxENW0Ry3WMKVxcbsPcMEK7gIgGjsl0rpVil5xvVAnNhs6uh/s1600/B96977CC-F83A-4A3B-88F7-3D98325C726F.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="269" data-original-width="202" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg3IVHROZzEFiddOeRl7LBWFAHT4IxF2Ey2w0ihfwB4KAV9QpQvBjT7K8yswBFi0x_FLsjUp_JeXNDwAUlLj53HCX2E8_UpbxENW0Ry3WMKVxcbsPcMEK7gIgGjsl0rpVil5xvVAnNhs6uh/s1600/B96977CC-F83A-4A3B-88F7-3D98325C726F.jpeg" /></a></div>
Başladık tırmanmaya. Önce kayaları merdiven gibi çıkıyorsunuz sürekli. Kısmen ormanlık, bazen açıklık alanda keçi gibi o kayadan o kayaya tırmanıyorsunuz. Sonra ağaçlar bitiyor ve gerçek manzara ile karşılaşıyorsunuz. Daha yolumuz uzun! Bu saatlerde çok kalabalık değil çünkü günübirlikçiler henüz çıkışa başlamadılar. Genelde otobüsle veya turla gelen firmalar 10.00 gibi bizim başladığımız yerden başlıyorlar. O yüzden bu tehlikeli yollarda sakin sakin ilerliyoruz. Çıkacağımız eğim 900 metre civarında. Benim nefesim her zamanki gibi zorlanıyor. Derin derin nefes alarak, yavaş yavaş çıkıyorum ama yol bir türlü bitmiyor. İnen bir kaç kişi zorlandığımı görünce “ İyi misin, su ister misin?” gibi sorularla sağolsunlar yardımcı da oldular. Hatta bir kız “Hadi az kaldı, neredeyse başardın” diye gaz bile verdi ;)<br />
<br />
İşaretleri takip ederek sonunda Las Torres karşımda gözüktü. Yolda çıkarken zirveye vardığımda en az yarım saat oturup, dinleneceğim dedim ama öyle olmadı. Çünkü sabah saatleri (biz zirveye vardığımızda 09.00 idi) olduğu için biraz bulutlu ve kapalıydı hava ve oldukça rüzgarlıydı. O rüzgarda şöyle 5 dk oturayım demek bile yürek istiyor. Korunacağınız bir alan da olmayınca bari bir kaç fotoğraf çekelim diyip, dönüşe koyulalım dedik. Yukarı erken varmamızın avantajı o saatlerde çıkan insanlar sizin gibi kamp alanlarında kalanlar ve dolayısıyla oldukça az insan oluyor. Günübirlik geldiğinizde sizinle aynı saatlerde yürüyüşe başlayan yüzlerce insan olduğu için ortam çok kalabalık oluyormuş. Biz çıktığımızda sadece 3 kişi vardı. Bizden 5 dk sonra da 2-3 kişi daha geldi o kadar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisnCdOT1ZNEC8tnrEQsfA01sZj2L-OCvecXSH2w9ymS7UbGwNseQGpS2M3VWAEEOSUtJSuQoWtU812qvQLbSywnbnXjmEmY3WHUbYF8ivKO8Me08gs7lal6oj2FFpFdkw6XhSJe3snUK3t/s1600/D7310350-F9CA-413E-B718-D9F7C4D01F02.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="242" data-original-width="323" height="298" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisnCdOT1ZNEC8tnrEQsfA01sZj2L-OCvecXSH2w9ymS7UbGwNseQGpS2M3VWAEEOSUtJSuQoWtU812qvQLbSywnbnXjmEmY3WHUbYF8ivKO8Me08gs7lal6oj2FFpFdkw6XhSJe3snUK3t/s400/D7310350-F9CA-413E-B718-D9F7C4D01F02.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHZTQkfxb9Tyi0OpByMwk0kGSitN4TgXau3NBmtwfAtUV4svpUSR1g-4jjpqLu8QTPrnwv9LjDgEUz_zsWByNpRkRLfi949exw4XcorPFt3fihKmsUdpb45biU1JDBteG78HsAwkxb4vgU/s1600/85161110-74F1-4ECA-9D6C-C4C0CE0E71CC.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1461" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHZTQkfxb9Tyi0OpByMwk0kGSitN4TgXau3NBmtwfAtUV4svpUSR1g-4jjpqLu8QTPrnwv9LjDgEUz_zsWByNpRkRLfi949exw4XcorPFt3fihKmsUdpb45biU1JDBteG78HsAwkxb4vgU/s400/85161110-74F1-4ECA-9D6C-C4C0CE0E71CC.jpeg" width="365" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidsB3zSgmLqZUs8Ut92DE4_EzOrRtJkW4Aq2txfobPqf6gJd9sAbJpS2ECXrGdR3B3s_qLFqBTnGDcxzyTYWePyN4esDMTkSkNkvicjimTv-Kb2MLA19G5eRH3PfF_Wty9S3Kgo85Xvgvc/s1600/B0D06B8F-367A-4036-921D-4F65FC312267.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="242" data-original-width="323" height="298" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidsB3zSgmLqZUs8Ut92DE4_EzOrRtJkW4Aq2txfobPqf6gJd9sAbJpS2ECXrGdR3B3s_qLFqBTnGDcxzyTYWePyN4esDMTkSkNkvicjimTv-Kb2MLA19G5eRH3PfF_Wty9S3Kgo85Xvgvc/s400/B0D06B8F-367A-4036-921D-4F65FC312267.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
Neyse efenim güzelim Las Torres karşımızda, 5 gündür çektiğimiz çilelere değecek bir güzellikle karşılaşıyoruz. Çok acayip duygular içerisindeyiz. İkimiz için de ilk olan bu tecrübeyi başarılı, kazasız bir şekilde başarmanın mutluluğu ile fotoğraf çekiyoruz ve dönüşe geçiyoruz.<br />
<br />
Dönüş nispeten daha kolay olacak diyoruz ama pek de öyle olmuyor. Keçi gibi tırmandığınız yerlerden dikkatlice inmek gerekiyor. Yorgunluk nedeniyle bir dikkatsizlik sonucu ayağınız kayabilir ya da oynayan bir taşa denk gelebilir ve takla atarak aşağıya yuvarlanabilirsiniz o yüzden dikkatlice aşağıya inmekte fayda var. Dönüş yolunda artık bir sürü insanla, tur grubuyla karşılaşıyoruz. Özellikle son 4 kmde çok çok fazla insan vardı. 12.30 gibi kamp alanına koşar adımlarla gelerek hemen çantalarımızı alarak, bizi Puerto Natales’e götürecek olan otobüslerin kalktığı yere götürecek olan shuttle otobüslerin bulunduğu yere gidiyoruz. Shuttle otobüsler 10 dakikalık bir yolculuk sonrası sizi otobüslerin beklediği yere ulaştırıyorlar. Bizi bekleyen otobüslere binerek, 2 saatlik bir yolculuk sonrası Puerto Natales’e, her şeyin başladığı yere varıyoruz. “Vay bee” diyoruz geçen hafta buraya geldiğimizde bakalım bu rotayı yapabilecek miyiz, uygun kamp yeri bulabilecek miyiz, nasıl yapacağız şeklindeki endişelerimizi birbirimize anlatarak “ bak bir şey yokmuş ya, yaptık, başardık!” diyoruz ;)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCWFV1k8YbXf1R0YiCFTQSYWunyD-FdQvv9liN0MUG8eoJr9ZkI3A6eUZCsyz-Z-YsD0SKZbP8zbZu36hOl30lAWSUaZDUyUtR9kE780SAca5xiqPFj1B6YcmaxuA2IhPa6gt49T6P58YD/s1600/118ABFB5-E00F-4782-9EBD-9C9D12376344.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="919" data-original-width="1600" height="228" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCWFV1k8YbXf1R0YiCFTQSYWunyD-FdQvv9liN0MUG8eoJr9ZkI3A6eUZCsyz-Z-YsD0SKZbP8zbZu36hOl30lAWSUaZDUyUtR9kE780SAca5xiqPFj1B6YcmaxuA2IhPa6gt49T6P58YD/s400/118ABFB5-E00F-4782-9EBD-9C9D12376344.jpeg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1mKlB3ymxxbngkqVkISXxsHxkwe_7RVm8B-DJn6LMzYZVywadb7cYgqBTQZpSz0gglhvD4J6UGN4_ab4m1jM3c-HhGitu1O1KDHgnyGxW7xT6eKVHyhaIKsODpCJLIL19NcIiDZ_mRkgX/s1600/08CDFE13-C098-4C4C-B5A9-FB82BC99360A.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="283" data-original-width="377" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1mKlB3ymxxbngkqVkISXxsHxkwe_7RVm8B-DJn6LMzYZVywadb7cYgqBTQZpSz0gglhvD4J6UGN4_ab4m1jM3c-HhGitu1O1KDHgnyGxW7xT6eKVHyhaIKsODpCJLIL19NcIiDZ_mRkgX/s320/08CDFE13-C098-4C4C-B5A9-FB82BC99360A.jpeg" width="320" /></a></div>
<br />
Bundan sonra yapacağımız şeyler bitmiyor tabi. Acayip açız. Sabahtan beri sadece 2 sandwich, bir kaç kuruyemiş yemişiz. Hostele varınca hazır hostel boşken duş alıyoruz, temiz şeyler giyiyoruz. Hostele emanet ettiğimiz çantalarımızı alıyoruz ve hemen büyük çantalarımızdan kamp ekipmanlarını boşaltarak çantalarımızı yerleştiriyoruz. Kiraladığımız kamp ekipmanlarını toparlayarak, kiraladığımız hostele bırakmak için yola koyuluyoruz. Sonrasında da kendimizi ödüllendirerek güzel bir yemek ziyafeti yaparak bu macerayı noktalıyoruz.<br />
<br />
Gelelim maliyetlere...Patagonya bölgesi doğası itibariyle oldukça büyüleyici ve bu yüzden iyi korunduğunu söyleyebilirim. Çünkü her adım atmanıza Şili hükümeti para istiyor. Böylelikle elini kolunu sallayan pek gelemiyor. Gerçekten doğayı seven, bu bölgeyi görmek isteyen biriyseniz bütçe ayırmak zorundasınız. 2-3 gün geçirmek bile bir başka ülkede geçireceğiniz 10-15 günlük maliyete denk gelecektir, o yüzden gerçekten gitmek istiyorsanız düşünün derim.<br />
<br />
<b><span style="color: #990000;">Patagonya Torres Del Paine W Trek yürüyüş maliyetleri;</span></b><br />
<b><span style="color: #990000;">(2 kişi üzerinden Usd olarak belirtiyorum. Kamp alanı ödemeleri hariç tüm ödemeler Şili pesosu üzerinden yapıldı)</span></b><br />
<br />
Puerto Natales konaklama; 100 USD ( 4 gece)<br />
Torres del paine otobüs gidiş&dönüş; 40 USD<br />
Torres del paine giriş ücreti; 84 USD<br />
Milli park içindeki Catamaran ücreti; 60 USD<br />
Kamp yeri ücreti(4 gün); 220 USD<br />
Kamp için yapılan alışveriş; 30 USD<br />
Ekipman Kiralama; 60 USD<br />
Dönüş shuttle bus; 8 USD<br />
<br />
Sadece 5 günlük bu maceranın maliyeti; 602 USD<br />
<br />
Yapmak ve gitmek istediğimiz bir rotaydı. Yıllardır çalışıyoruz ve bu hayalin gerçekleşmesi için katlandığımız bir maliyet oldu ama sonuna kadar değdiğini kesinlikle söyleyebilirim ;)<br /></div>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0Torres Del Paine Millî Parkı, Magallanes y la Antártica Chilena, Şili-50.9423262 -73.4067879-76.4643607 -114.7153819 -25.420291699999996 -32.0981939tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-87841408729993837792020-02-03T08:12:00.000-08:002020-02-03T08:13:09.738-08:00Güney Amerika Kıtası yolculuğuGüney Amerika'ya uzun süreli gitme hayali ile yaşıyorum yıllardır. Etrafım gezginlerle çevrili olduğu için çok normal bir davranış gibi geliyordu istifa edip, minimum ihtiyaçlarını bir çantaya sığdırıp Dünyanın diğer ucuna gidebilmek...<br />
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Gel gör kendim için bir türlü aksiyona geçemiyordum taa ki "hayat arkadaşım" ile tanışana kadar.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Aynı hayallere sahip olduğunuz, seyahat tutkusu olan ve hayata sizinle aynı yörüngede bakan bir insan ile tanıştığınızda konfor alanından hızlıca vazgeçebiliyorsunuz. Erdem ile tanıştığımda, dünyadan ve de yapmak istediğimiz şeylerden bahsetmeye başlayınca bu seyahate çıkmamız artık kaçınılmaz sondu. Evlilik kararı almıştık zaten ve bu geziyi hemen evlendikten sonra, ev kurmadan yapmanın mantıksallığı üzerinde konuşmaya başlarken buldum kendimi.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Şimdi Kolombiya'dayım. 7-8 aylık belki de daha uzun sürecek bu maceraya hayat arkadaşımla çıkmanın heyecanı ile kıta hakkında ilk gözlemlerimi yazmaya karar verdim.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Geziye Kolombiya'dan başlama sebebimiz kasım ayında yola çıkacağımız için mevsim olarak da nispeten en uygun ülkeler arasında olmasıydı. Aslında Kolombiya bu aylarda yağmurlu ama Bir de ABD üzerinden Kolombiya'ya genelde uygun uçak bileti olunca gezinin ilk durağı Kolombiya oldu. Geziden mnce ufak bir New York maceramız oldu. Onu da başka bir yazı da paylaşacağım ama fotoğraflar hazır olduğunda 🙄</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Cartagena</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Gezinin ilk şehri. Karayip kıyılarının incisi, turizmin gözde kenti. Okuduğumuz bloglarda genelde 5-6 gün geçirin diyorlardı. Ama konaklama fiyatlarına bakınca pek de öyle olmayacağını gördük. 3,5 gün kaldığımız Cartagena bize yetti. Tabi daha fazla kum&güneş yaparım ben derseniz daha fazla kalabilirsiniz. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Bu arada kur;</div>
<div dir="auto">
1 usd-> 3100~3200 COP. Kolombiya pesosu kullanılıyor ülkede. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Bu fiyata herhangi bir bakkaldan 1,5 LT su alınıyor. Cartagena'da bir kaç büyük süper market var. Onları bulun ve ihtiyaçlarınızı oradan alın. En azından aynı su 1.000 COP.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Hiç bir şey sunmayan, sadece yatmaya gittiğimiz pansiyon neyse ki eski şehrin ortasında. Geceliğine 30 USD vermişiz. Gezi bizim için pahalı başladı! Bu para Kolombiya için hele ki pansiyon için çok para.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Cartagena turistik bir yer olduğu için epey pahalı. Eski şehir kısmında 1 tam gün geçirmek yeterli. Kolonyal tarihi evlerle sarılı, rengarenk sokaklar tam fotoğraflık. Bir kaç gün de civarda bulunan ada veya plajlara gidebilirsiniz. Havası çok nemli dikkat edin. Güneşi bildiğimiz güneş değil acayip yakıcı. O yüzden sabah çok erken saatlerde veya akşam 16.00'dan sonra dışarı çıkmak için ideal saatler. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Turistik yer olduğu için çevrenizde sürekli size bir şey satmaya çalışanlar, para isteyenler, yankesicilik için uygun zaman kollayanlar olacak. Bunlara dikkat ederek gezmek şart. O yüzden genellikle yanımıza ufak miktar para alarak akşamları kalabalık olan sokaklarda dolaştık. Şehir merkezi haricinde bir gün 2 saatlik uzaklıktaki Playa Blanca plajına gittik. Allahım bu macera tam bir kaostu. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Nasıl gidileceğine dair yazılar okurken sıcağı da düşünerek eziyet çekmeyelim dedik ve bizim pansiyona yakın olan bir hostelin turuna katıldık. Sabah 08.30, 11.00, 15.00'te otobüs kaldırıyorlar. Dönüşler de 15.00 ve 20.30'da. Biz günübirlik gittik fakat tercih eden bir gece de orada kalabilir. Kendi imkanlarınızla da gidebilirsiniz ama o kadar kolay bir yöntem değil. Hem uzun sürüyor hem de epey uğraştırıcı.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Playa Blanca bir milli park içerisinde yer alıyor. Turistik yer olmasına rağmen yolun son 15-20 kmsi çok bozuk. Araçlar, otobüsler art arda durmuşken çevremizi bir sürü Kolombiyalı genç kuşatıyor. Henüz arabadan inmedik! Hepsi camlara tıklatarak oturan herkese bir şeyler diyor. Tahmin ettiğim gibi hepsi deniz kenarındaki işletmelere müşteri kapma peşinde. Otobüsten iniyoruz ve çevremiz sarılı. Herkes ispanyolca ve hızlı hızlı bir şeyler söylüyor, peşimizden geliyor. "No, gracias" sözcüğünü 20 kere filan kullanarak sahile iniyoruz. Bir genç bizi hala takip ediyor. Neyse bari onu takip edelim diyoruz. Şezlonglara 2 kişi 15.000 COP (5 Usd) verebiliriz diyerek anlaşıyoruz. 30.000, 40.000 diyenler de vardı tabi...</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Playa Blanca'ya indiğimizde görüyorum. Acayip uzun bir plaj... Ve tabi bir sürü yan yana işletme var. Hepsinde şezlong paralı. Üzerine yiyip, içtiğinizi ödüyorsunuz. Biz kendi yiyeceğimizi de getirdiğimiz için bir şey satın almadık. Su bile 4.000 COP...Uzun süreli bir geziye çıktığımız için açıkçası her daim bütçemizi düşünmek zorundayız.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Deniz ılık, epey dalgalı ve gittiğimiz gün de rüzgarlıydı. Ben plajı beğenmedim. Çünkü dakikada en az 3 satıcı yanınıza gelip bir şey satmaya çalışıyor. Ayak masajcıları ayağınızı elleyip masaj satmaya çalışıyor. Şu an Kolombiya'nın pek yoğun turizm mevsimi olmamasına rağmen yerli turistler sayesinde plaj epey kalabalık.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Velhasıl, bana Havana günlerini anımsatan Cartagena'yı pek de sevmeyerek yeni bir şehre doğru yola çıktık. </div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Bu kıtada İngilizce bilme oranı 100 kişiden 1 kişi olduğu için zorlanacağız gibi ama bakalım google translate ve Erdem'in daha önceden almış olduğu 2 kur İspanyolca dersleri ile günlük iletişimi çözüyoruz gibi.</div>
<div dir="auto">
<br /></div>
<div dir="auto">
Şimdilik Adios!</div>
<div dir="auto">
<br style="font-family: sans-serif; font-size: 12.8px;" /></div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-34119444925150195072018-09-12T11:32:00.090-07:002022-06-11T02:45:53.690-07:00İzlanda Gezi Notları<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg52GjgjViA14fAlKzHKWkUKieZQLa0C3s5ylPv2eDvLbZ-UszVcfqWI_JYRJh2LIcrlPpbJiTRIaPTAEoAgSebwU8q3Faf6uuEuzzEZ1VaRWyxCUYh3u2-PgIFuP37keWRNTCDcwTaz24X/s1600/DSCF0902.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg52GjgjViA14fAlKzHKWkUKieZQLa0C3s5ylPv2eDvLbZ-UszVcfqWI_JYRJh2LIcrlPpbJiTRIaPTAEoAgSebwU8q3Faf6uuEuzzEZ1VaRWyxCUYh3u2-PgIFuP37keWRNTCDcwTaz24X/s400/DSCF0902.JPG" width="400" /></a></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Yıllardır hayalini kurduğum, iki kere niyetlenip, bir seferinde biletin ilk ayağını yaktığım, kuzey sevdamı maalesef noktalamak zorunda kaldığım İzlanda'dan taze döndüm. EUR ve USD'nin TL karşısında bu kadar şaha kalkacağını bilseydim bu geziyi yapmazdım ama tee Aralık 2017 yılında uçak biletini ve araç kiralamayı halledince bu seyahatten vazgeçmek için artık çok geçti... Battı balık yan gider diyerek içimde nedense bu geziyi bu sene yapamazsam bir daha hiç yapamayacakmışım hissi de olduğu için İzlanda seyahatini gerçekleştirmek istedim.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Gelelim İzlanda hakkında biraz sizleri bilgilendirmeye... İzlanda'ya gitmeden önce neler yapmanız gerektiğine veİzlanda'ya gittiğinizde neler yapmanız gerektiğine, İzlanda Gezilecek Yerler'den tutun da İzlanda Araç Kiralama detaylarına kadar her şey bu İzlanda Gezi Yazısı'nda!..</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<u><b><span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;">İzlanda'ya Nasıl Gidilir?</span></b></u><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRt92bZY7wJSWA4XkkiyOb9RlFF6B41ETMj2Kw3idLHT_6tD5C77ra8iYzlqr3x2ky0TdTatSsPtoD5WjOERbhO9k0eE-j0TAyQsy5ZRMzGfu-kWjtFHVxF0bagdoC6ubs3HzuKy65qwED/s1600/DSC_2980.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRt92bZY7wJSWA4XkkiyOb9RlFF6B41ETMj2Kw3idLHT_6tD5C77ra8iYzlqr3x2ky0TdTatSsPtoD5WjOERbhO9k0eE-j0TAyQsy5ZRMzGfu-kWjtFHVxF0bagdoC6ubs3HzuKy65qwED/s320/DSC_2980.JPG" width="240" /></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda'ya Türkiye üzerinden direk olarak uçuş yok. İlla ki bir aktarma ile gitmeniz gerekiyor. Uygun aktarma olan ülkeler ağırlıklı olarak Norveç, Danimarka, İsveç,Almanya bir de diğer yandan İngiltere var. İngiltere vizeniz yoksa bu dertle hiç uğraşmadan diğer ülkelerin opsiyonlarına yönelebilirsiniz.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Ben bir kaç ay bilet kovalayarak en sonunda İST-Kiev-Kopenhag olmak üzere iki aktarmalı uçak biletimi Ukrayna Havayolları üzerinden satın aldım. Sonrasında ise Kopenhag-İzlanda arasını Icelandair Havayollarından satın aldım. Danimarka'ya daha önceden gitmediğim için 2 günümü de orada geçirmek istedim. O yüzden aktarma saatlerini biraz uzun tutarak biletimi Aralık ayında Temmuz 2018 ayı için 1.400 TL'ye satın aldım. Aynı bilet kur farkları nedeni ile seyahat öncesi epey pahalı idi. Danimarka'dan İzlanda yaklaşık 3 saat sürüyor. Kuzeyin en ucundaki Avrupa ülkesine gidiyorsunuz, heyecanlanmıyor değil insan :)</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Dip not: İzlanda'ya Haziran-Ağustos arası gitmeyi düşünüyorsanız en popüler dönemi olduğu için her şey pahalı. Kış mevsiminde gidecekseniz uçak bileti ve araç kiralama fiyatlarının yaz aylarına göre epey düşük olacağını göreceksiniz. Ama kış mevsiminin bir çok dezavantajı var gezmek açısından. Bunu da göz ardı etmeyin. </span>İzlanda Kışı oldukça soğuk ve sorunlu olduğu için bu geziyi bireysel olarak da yapmak istediğim için ben Yaz mevsimini tercih ettim. Kış mevsiminde gitmek isteyenler için eksilerin yanında artı olabilecek en güzel şey İzlanda Kuzey Işıkları görüntüleri olacaktır.<br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda Türkiye saat farkı yaz mevsiminde 3 saat geri. Güneş, Ağustos ayında 22.30 gibi kararıp, 04.30 gibi aydınlanıyor. Haziran ve Temmuz aylarında giderseniz günler daha uzun olacaktır.</span><div><br /></div><div>İzlanda Para birimi İzlanda Kronu'dur. İzlanda'ya gelriken USD veya EUR ile gelmenizi ve şehir merkezinden bozdurmanızı tavsiye ederim.</div><div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><span style="color: red;"><u>İzlanda Vizesi</u></span><br /></span><div><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda Avrupa Birliği'nde değil fakat Shengen bölgesine dahil bir ülke olması nedeniyle İzlanda Shengen vizesine tabidir. Shengen vizeniz varsa İzlanda'ya rahatlıkla gidebilirsiniz. İzlanda için geçerli bir Shengen vizeniz yoksa İzlanda vize başvurusu için İstanbul'da bulunan VSF Global adlı aracı firmaya başvurmanız gerekiyor.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;"><u><b>İzlanda nasıl gezilmeli?</b></u></span><br />
<b><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span></b>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: orange;"><i><u><b>1. yöntem: İzlanda Araç Kiralama</b></u></i></span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Öncelikle 2-4 kişi arasında bir topluluk iseniz kesinlikle araba kiralamanızı öneririm. Böylece yol masrafları ne kadar bölünürse o kadar iyi olur. İzlanda diğer Avrupa ülkelerinden oldukça pahalı ve de coğrafi özellikleri nedeni ile bir takım farklı uygulamaları olduğu için her şey oldukça pahalı. Araç kiralama, sigorta seçenekleri, benzin vs... her şey bir Avrupa ülkesine göre 2-3 tık daha yüksek.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Kısacası iki ve daha fazla kişi iseniz araç kiralamak en iyi çözüm olacaktır.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Araç kiralamayı ne kadar önceden hallederseniz, o kadar maliyet düşecektir. İzlanda'da çok çeşitli araçlar kiralanabiliyor. Maliyetler ise Ortalama yaz aylarında şöyle:</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">a- Bildiğimiz ufak tipli binek araçlar: günlük150 TL'den başlıyor.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">b- B sınıfı denilen biraz daha konforlu, sedan araçlar günlük 200-250 TL.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">c- Camper denilen minivan tarzı araçlar İzlanda'da çok yaygın. Bunların arka tarafında iki kişilik yatak ve eşyaları düzenleyici organizerler mevcut. Oteller çok pahalı olduğu için arabada konaklayarak gezmek isteyen ve konfor arayanlar için ideal. Fiyatlar ise 400-450 TL'den başlıyor günlük olarak.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">d-F türü yollarda seyahat edecekseniz (aşağıda bahsediyorum) 4X4 araçlar. Bunların fiyatları ise çok değişken. Çünkü İzlanda araç çeşitliliği bakımdan çok zengin bir ülke.</span><br /><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZMuN8-zJNmeX5HIEBGD11ZOMgSsU9JTn4AElPxMr0XuUan-4I20HId6hNT6IHUF2s7N3DUpBpEHE2LbeYY5npGygsEqf62Ksukzcxf-qcF3AMqdaKK2utXPrSYclJqREER0Fs3LK4T67V/s1600/DSC_3003.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZMuN8-zJNmeX5HIEBGD11ZOMgSsU9JTn4AElPxMr0XuUan-4I20HId6hNT6IHUF2s7N3DUpBpEHE2LbeYY5npGygsEqf62Ksukzcxf-qcF3AMqdaKK2utXPrSYclJqREER0Fs3LK4T67V/s320/DSC_3003.JPG" width="240" /></span></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Bu arada kur arttıkça maalesef bu fiyatlar değişiyor. Benzin pahalı olduğu için dizel ve mümkünse az yakan bir model seçmenizi tavsiye ederim. Ben bu seçimde biraz hata ettim. Otomatik ama benzinli çekiç gücü yüksek bir araba aldım ve maalesef benzin masrafımız çok oldu. Ülkede benzin şu an 2,1 USD civarında olduğu için her kuruş çok değerli oluyor :(</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Araç kiralarken bir de sigorta konusu var. İzlanda'da bu bir handikap. Ben biraz kiralama firmalarını araştırdım. Öncelikle bir sigorta satın almayacaksanız sizden 500- 2000 EUR arası kadar kredi kartınıza bloke koymak istiyorlar. Bunun sakat yanı şu. Oldu da araca ufak bir şey oldu. Çizildi, geldi biri çarptı. Ne bileyim çoğu yol taşlı İzlanda'da. Araba ile giderken lastikten seken taş geldi araba camını çatlattı. Arabayı teslim edip, ülkenize döndükten sonra kredi kartınızda 1-2 hafta sonra astronomik rakamlar çekildiğini görebilirsiniz. Bunu yapan firmalar çokmuş maalesef. Ben bu riski alamayacağım için full sigorta yaptırdım. En azından kafam rahat, bir tek teker patlarsa masraf olacağını biliyordum. Neyse ki sorunsuzca 8 gün arabayı kullandım ve bir şey gelmedi başımıza.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Araç kiralarken şuna dikkat edin. İzlanda'da yollar ikiye ayrılıyor. Birincisi normal binek araçlarla gidebildiğiniz yollar. Yer yer asfalt, taşlı, hafif toprak-taş karışımı yollar. Bunlarda sorunsuzca gidebilirsiniz. Bir de F yol denilen ve yollarda F olarak belirtilen sadece arazi tipi 4X4 araçların gidebildiği yollar var. Rotanızı oluşturup araba kiralamanızı öneririm. Bir çok güzel ve de ulaşması meşakkatli yerler maalesef hep F Road. ''Ben binek aracımla giderim ya'' demeyin. Polis sizi o yola girdiğinizde görürse direk ceza yazıyor. Zaten F yolların çoğunda yol yok. Ya kumdan ya da her yeri taş olan arazide gidiyorsunuz. Ya da yolları nehirler kesiyor, suyun içerisinden gitmek zorundasınız. Normal binek araçla suyun içinde kalabilirsiniz. Aracınız saplandığında zaten yapacak bir şeyiniz olmayacak, geçmiş olsun :) İzlanda kuralları bu konuda oldukça katı.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Yollar ücretli değil İzlanda'da. Bir kaç köprü-tünel geçidi sadece ücretli. Onların da peşin ödeme gişesi var, merak etmeyin.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<i><span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: orange;">2. yöntem: İzlanda Gezi Turları- Tur firması ile İzlanda'yı gezmek</span></i><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Eğer tek kişi iseniz bence iki seçeneğiniz var. Ya oradan tur satın alacaksınız artık kaç gün gidiyorsanız. Ya da otostop çekerek ülkeyi gezeceksiniz. Açıkçası gezerken otostop çeken çok vardı ama hava koşulları çok zorlayıcı. O yüzden bu seçeneği düşünüyorsanız iyice düşünmenizi öneririm. Saatlerce yollarda bekleyebilirsiniz.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Tur satın almaya gelirsek neden tur diyorum çünkü ülkede gezilecek yerlerin hepsi şehir merkezi dışında olan ve araba ile gidilecek yerler. Zaten İzlanda şehirleri oldukça ufak ve açıkçası görülecek bir şeyleri yok. Uğrandığında şöyle 5-10 dk yürüyerek bitebilecek şehirler başkent Reykjavik hariç. Kendiniz otobüsle bir şehirden diğer şehre gittiğinizde bile yine günlük turlara ihtiyacınız olacak. Tur fiyatlarının ne kadar olduğunu bilmiyorum ama gezi planı yaparken 1 haftalık fotoğraf turlarının satıldığını gördüm. Fiyatlar 1000 küsür USD üzerinde idi. Buna ne dahildir ne değildir bilmiyorum. Bu arada TR'den olan turlar da var ama muhtemelen onlar daha pahalıdır. Fiyatları hiç bilmiyorum.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Rotam çok uzun olduğu için masraflar da biraz kabardı. 8 günde 2700 km yaptık araba ile ve maliyetler aşağıdaki gibi oldu.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Kiraladığım firma ise https://www.icerentalcars.is/ idi. Bilinen global kiralama şirketlerien göre fiyatları epey uygundu. Filosu ise oldukça büyük.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Araç Kiralama 2.200 TL/8 gün</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Benzin masrafı: 2.000 TL/8 gün</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Sigorta: 250 EUR: Yaklaşık 1.500 TL.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Yol Masrafı: 10 USD (Batı'dan Reykavik'e inerken su altından giden tüneli tercih ettik. Yoksa dolaşmak isterseniz, para vermeyebilirsiniz ama bu sefer benzinden gideceğini hesaba katın :) Bunun dışında aman aman paralı yol veya geçişler pek yok.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;"><b><u>İzlanda Gezilecek Yerler & İzlanda Rota Oluşturma</u></b></span><br />
<br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda görülmesi gerekenler denilince aslında yapılacak turistik iki rota var. Gelin detaylıca bu rotalardan bahsedeyim:</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><b><span style="color: orange;">1-Golden Circle</span></b> </span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Reykjavik'ten hareketle bir günde tamamlayacağınız aşağıdaki rota. Bu rota üzerinde Thingvellir Ulusal Parkı, Gullfoss Şelalesi, meşhur patlayan Geysir, Kerid Krater gölü var. Aşağıdaki haritada bu rota çevresinde gidebileceğiniz farklı doğal ziyaret edilecek alanları da yazmışlar. Ama ana hatları ile esasında 4 şey var bu rotada. İsterseniz İzlanda seyahatinize bu rota ile başlayabilir ya da dönüşte son gün yaparak Reykjavik'e dönebilirsiniz.</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgngnMdQcgQRXmk54USa5NM_SXHxTYhyphenhyphenLWFbIUjntxbqHaCZY9yz_c00odbfS9JOWe91w9vUbl2wpcV1Y_nSZuiuT7JuP-WV1Bn46woUgflyrv_AYhEafWFw4f6Y4KCwnvUgWes6e8IVTHh/s1600/Golden-Circle-Iceland-Map-Things-to-do.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="500" data-original-width="800" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgngnMdQcgQRXmk54USa5NM_SXHxTYhyphenhyphenLWFbIUjntxbqHaCZY9yz_c00odbfS9JOWe91w9vUbl2wpcV1Y_nSZuiuT7JuP-WV1Bn46woUgflyrv_AYhEafWFw4f6Y4KCwnvUgWes6e8IVTHh/s320/Golden-Circle-Iceland-Map-Things-to-do.jpg" width="320" /></a></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: orange;"><b><br /></b></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: orange;"><b>2-Ring Road</b></span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: orange;"><b><br /></b></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda'ya ne kadar zaman ayırmalıyım derseniz hakkı ile 7 gün, F road denilen arazileri de gezi rotasına katarsak 10-15 gün gibi bir süre yeterli olacaktır. Ring road denilen rota aşağıda göreceğiniz üzere tüm ülkeyi baştan başa geziyor oluyorsunuz. Yollarda</span><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"> bol bol şelaleler, dağlar, nehirler, yer yer deniz kıyısı, ıssız ve yer yer sisli dağ yolları, ucu bucağı belli olmayan gökyüzü, terk edilmiş evler, çayır çimenlerde otlayan Atlar, koyunlar, inekler eşliğinde ilerliyorsunuz.Manzaralar enfes!</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0X-yz52fxM3Ygnv6WWTGp-J5r3zBOJH8hr-RHvUchp-LKf5DuCKMz3BIis8nVDIfnVFrjDf5OBFNBbR0QmHow6eCp1AoGOXfqkZUfHHs1V9HOq8IkWoYACaL2Xv_hlTGcDo7IkMiYnD0l/s1600/Iceland+map.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="585" data-original-width="842" height="277" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0X-yz52fxM3Ygnv6WWTGp-J5r3zBOJH8hr-RHvUchp-LKf5DuCKMz3BIis8nVDIfnVFrjDf5OBFNBbR0QmHow6eCp1AoGOXfqkZUfHHs1V9HOq8IkWoYACaL2Xv_hlTGcDo7IkMiYnD0l/s400/Iceland+map.JPG" width="400" /></a></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Ring Road'u çeşitlendirmek size kalmış. İsterseniz biraz daha kuzeye, ıssızlığın adresi olan fjordlara gidebilirsiniz. İsterseniz daha içlere kıvrılarak macera dolu yollarla tanışabilirsiniz. Dediğim gibi uçak bileti aldıktan sonra ilk iş rotayı oluşturmak. Gezilecek çok yer var fakat mesafeler biraz uzun ve de 90 km hız sınırı olunca yol almak günlerinizi alabiliyor. Bu arada rotanın dolu dolu geçeceği yer Reykjavik-Egilsstadir arası. Ondan sonra daha çok ıssızlık ve doğa sizi bekliyor olacak.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Benim rotam ise aşağıdaki gibiydi. Bazı merak ettiğim yerler için birazcık sapmalar yaptım. Sonra baktım her km demek benzin demek, son 2 gün ''biz neden daha yavaş gezmiyoruz, anın tadını çıkarmıyoruz ya'' dedik ve iyice yaydık:) Bir sonraki yazımda gezdiğim noktalara değineceğim.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjP-hD00Ei5-vydXK8w6G0OPGZVcQQJuGHChVVVKQoqTfv1kkD7P9kmIGSm16GLubq8V-JXoC-ocqB4JXGM8zAtZ5L1Q_IUORcgMd2r_5eXm4fzaYIYXlLBdkN7PLqVscKHU5tzqKYyVaoK/s1600/Screenshot_20180827-085406.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="863" data-original-width="1064" height="259" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjP-hD00Ei5-vydXK8w6G0OPGZVcQQJuGHChVVVKQoqTfv1kkD7P9kmIGSm16GLubq8V-JXoC-ocqB4JXGM8zAtZ5L1Q_IUORcgMd2r_5eXm4fzaYIYXlLBdkN7PLqVscKHU5tzqKYyVaoK/s320/Screenshot_20180827-085406.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">8 günde bu rotada 2700 km yol giderek, İzlanda'ya doymuş olduk.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<b><u><span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;">İzlanda'ya Giderken Ne Götürmeli?</span></u></b><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Öncelikle bir kredi kartı :) Adamlar her şeyi kredi kartına bağlamış. Çoğu yerde nakit para geçmiyor. Tuvalete bile çoğu yerde kredi kartı ile girebiliyorsunuz. Temassız ödeme ile işlemler hemen 3-4 saniyede hallediliyor.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-İzlanda'nın para birimi İzlanda Kronu. 1 USD 106 ISK civarında idi biz ordayken. Nakit para olarak USD ile gidebilirsiniz. Orada bir miktar USD bozdurarak biraz ISK yanınızda bulundurabilirsiniz. Konaklama yerleri USD kabul ediyor, para üstü olarak ISK verebiliyor. Tavsiyem çok fazla ISK almayın çoğu şeyi kredi kartı ile halledebiliyorsunuz.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Ülkede her daim hava kapalı, şiddetli rüzgarlar eşliğinde yazın seyahat edeceksiniz. Bizim bildiğimiz yaz mevsimi orada geçerli değil :) 5 dakikada bir değişen İzlanda hava durumu olduğu için mutlaka yanınızda yağmurluk, mont, bere, kalın bir polar veya kazak, su geçirmeyen bir bot, bol çorap getirilmeli. Çok üşüyen biriyseniz daha kalın mont, eldiven vs. de getirilebilir. Ben oradayken hava 10-12 derece aralığında idi. Ama sıcaktan bunaldığımı hiç hatırlamıyorum :) Güneş arada çıkıyordu ama 5 dakika sonra bulutlar arasına gizlendiği için sorun olmuyordu, yine üşümeye devam ediyorduk.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAi_O5fOAzTG0oQJh0hVVrhnzK7CLfDVwGXFIeAuBo17Q3wzeYK0TJZ9ITwlhLtRCQfVyF-EBe2wG1RUOvRDWESLmCkTJJLpO-6_Z5gsoU_cal3F7uIXKsAm00VDZT1UrPTBoXLcvMrse6/s1600/39086629_10155964583683732_5944618252473729024_o+%25281%2529.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1440" data-original-width="1072" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAi_O5fOAzTG0oQJh0hVVrhnzK7CLfDVwGXFIeAuBo17Q3wzeYK0TJZ9ITwlhLtRCQfVyF-EBe2wG1RUOvRDWESLmCkTJJLpO-6_Z5gsoU_cal3F7uIXKsAm00VDZT1UrPTBoXLcvMrse6/s320/39086629_10155964583683732_5944618252473729024_o+%25281%2529.jpg" width="238" /></span></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Ülkede her şey pahalı demiştim. Maliyet kalemlerinden birisi de yiyecek olduğu için ben yine </span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Norveç'te yaptığım gibi 1 koca bavulu yiyecek ve malzemelerle doldurup, İzlanda'ya gittim. İyi ki de öyle yapmışım. Çünkü gittiğimde bir cipsin bile 2 USD olduğunu görünce bavulumdaki bademlere yöneldim hep :) Bavulun başına çok şükür bir şey gelmedi. 17 kg ağırlığında tıka basa dolu olan bavulumla çok güzel 10 gün geçirdim :) Neler götürmeli derseniz hazır nooedle'lar, makarna, hazır çorbalar, çeşitli konserveler, ceviz-fındık-fıstık-badem gibi enerji veren ve tok tutan kuruyemişler, bol vakumlanmış peynir ve zeytin, fıstık ezmesi, ekmek :) Orada en ucuz ekmek bile 2-3 USD arası değişiyor. Bir de yemek yapmak için kamp malzemeleri götürürseniz süper olur. Orada bir tüp aldığınızda her şeyiniz tam olur. Bu arada dip not her markette bir kamp bölümü var. İhtiyacınız olan her malzeme oralarda mevcut. Turistik malzemeler satan yerlerden alırsanız biraz daha pahalı olacaktır.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGcZ6DMz61w77H5c5c8it4AovhQ3I4kqF6PkBOZnwgABju1Hq8oV2NiASX0NUZQTVLxA4TXEMu1q7JUKQUdw1jGI_-ACENWJEh5dW4o7fe4vJJHOq0sHcyQRCzcLQGk9JqwTRf_Fsm1Lt7/s1600/DSC_3126.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGcZ6DMz61w77H5c5c8it4AovhQ3I4kqF6PkBOZnwgABju1Hq8oV2NiASX0NUZQTVLxA4TXEMu1q7JUKQUdw1jGI_-ACENWJEh5dW4o7fe4vJJHOq0sHcyQRCzcLQGk9JqwTRf_Fsm1Lt7/s200/DSC_3126.JPG" width="150" /></span></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Koca bir suluk, katlanabilir şeffaf suluklardan alırsanız, İzlanda'da gördüğünü doğal su kaynaklarından su doldurabilirsiniz. İzlanda'da suya para vermeyin. Hem pahalı hem de dört bir yanı su olduğu için gerek yok. Çeşmelerden de içilebiliyor.Ama bazı yerler direk sıcak su kaynağını kullandığı için sülfür kokabiliyor. İçmeden önce ona dikkat edin.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Ülkenin haritasını maps.me üzerinden indirip ücretsizce kullanabilirsiniz En ücra köşeleri bile maps.me sayesinde bulduk, hiç adres sormadık.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Tuvalet kağıdı, rulo kağıt, ıslak mendil. Bunlar önemli. Bizim gibi arabada kalacaksanız özellikle çok önemli :)</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Çadır-Kamp olayına girecekseniz tüm malzemelerini getirebilirsiniz.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Kendi kahve çayınızı yapmak için Mug şart. Kahve benzin istasyonlarında 2 USD.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;"><u><b>İzlanda Yolları'nı İzlanda Görüntüleri eşliğinde keşfedin!</b></u></span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRtx2vtEi61vf9yQf-GZ1c0xn_vQeEyeGBegv9atfvwiGaKq0DJ8fxdEihl_xiXLp-12TGwCkgLPl2-AJAvaBkNh8E_vOuiSjrQWItzsJx7qS9HpQg_xlDACl2ZA25pP6df1fDCR_uDDH2/s1600/DSC_2986.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRtx2vtEi61vf9yQf-GZ1c0xn_vQeEyeGBegv9atfvwiGaKq0DJ8fxdEihl_xiXLp-12TGwCkgLPl2-AJAvaBkNh8E_vOuiSjrQWItzsJx7qS9HpQg_xlDACl2ZA25pP6df1fDCR_uDDH2/s400/DSC_2986.JPG" width="400" /></span></a></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Yollar genel olarak asfalt, Reykjavik sonrası tek şerit gidiş, tek şerit geliş şeklinde tüm ülkede. Reykjavik civarı ve şehir içinde ise 2-3 şerit arasında. Asfalt dışında hafif taşlı, topraklı yollar da mevcut. Zaten tek tip yolları yok. Ülkede kaya çok fazla var. O taşları öğütüp yolda kullanılıyorlar.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Yollar ise oldukça ıssızi boş. Göreceğiniz araçların çoğu da turistler tarafından kiralananlar. Bazı kesitrme, dağ yollarından gittik. Dakikalarca araba ile karşılaşmadığımız anlar oldu.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Coğrafi yapıya göre yollar dümdüz de olabiliyor ya da dağları aşarak sürekli bir çıkıp, bir inebiliyorsunuz. Kuzeye giderken sahil kenarına yapılmış yolu kullandık. Sürekli kıvrımla birlikte inip inip, çıktık.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgT0osWRYWNnvmWgLbHf4ysDZbkYvYNtqfjo9U_Br10I24rloeLKWFMsoWZbBDGR3QcphpVjTDEXEmfC1Yf1v7LIJ7KVHkEYVM9JdiTGkyt9U88LKYBWXqC4aewhN6Ms8NN4X1WBKg2fthn/s1600/DSCF1038.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgT0osWRYWNnvmWgLbHf4ysDZbkYvYNtqfjo9U_Br10I24rloeLKWFMsoWZbBDGR3QcphpVjTDEXEmfC1Yf1v7LIJ7KVHkEYVM9JdiTGkyt9U88LKYBWXqC4aewhN6Ms8NN4X1WBKg2fthn/s400/DSCF1038.JPG" width="400" /></span></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDLYB7djzMJ3_5-dXrxB9X87lAgoZpzR0_fVGKfKxC41uiLaGH6saYiKoLkpiBSsyD0m1N9ykDeBD-D3uS503TgZQ5SOfw7NcQ3Z8bHV1t8WQ01zHDq7orB8OpTAnlhDfbusmut4m1IZQQ/s1600/DSCF0713.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDLYB7djzMJ3_5-dXrxB9X87lAgoZpzR0_fVGKfKxC41uiLaGH6saYiKoLkpiBSsyD0m1N9ykDeBD-D3uS503TgZQ5SOfw7NcQ3Z8bHV1t8WQ01zHDq7orB8OpTAnlhDfbusmut4m1IZQQ/s400/DSCF0713.JPG" width="400" /></span></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Hız sınırı 90 KM. Şehir içinde ise 50 KM. Şehirlere yaklaşırken radar işaretleri var ama yollarda çok sık değil. Özellikle Reykjavik civarında var radar. Fakat yollarda hız sınırını aştığınızda Polis sizi görürse hemen durdurup ceza kesiyor. Yollarda bir kaç defa şahit olduk. Polis bu konuda acımasız. Bomboş yollar 90 km ile gidilmiyor tabi arada 100-110 km yaptığım oldu ama ortalama 100 km hızla gittim. Bu arada çok hızlı giden çok araç var. Ama siz yine de çok hız yapmayın, polisin nereden çıkacağı belli olmaz.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<u><b><span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;">İzlanda Konaklama Önerileri</span></b></u><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhE6Rg_npWNtjA-d_fObprEMumL011FHvAy33_kByPJNF4SxWNSSJh3aSCE9aIoUpj1KJroGvsWvj4UJ1OAJgGv-n8nmMKqs_V6FXe09mphmo2UXtlABDfWovmejrlAYNE5Tq6W5Dt2N-Ro/s1600/DSC_3174.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhE6Rg_npWNtjA-d_fObprEMumL011FHvAy33_kByPJNF4SxWNSSJh3aSCE9aIoUpj1KJroGvsWvj4UJ1OAJgGv-n8nmMKqs_V6FXe09mphmo2UXtlABDfWovmejrlAYNE5Tq6W5Dt2N-Ro/s320/DSC_3174.JPG" width="240" /></span></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda'da diğer kanayan yara konaklama fiyatları. Ülke 2008 yılında oldukça sarsıcı bir ekonomik krize maruz kalmıştı, hatırlayanlar vardır. 3 tane bankası batmış, onlarca insan işsiz kalmıştı. Toparlanma sürecinde gözler İzlanda'ya çevrilmiş, birden Avrupa'nın güzide, gezilecek ülkelerinden bir olma yolunda ilerlemiş. Krizi fırsata çevirerek ülkeyi ziyaret eden turist sayısı da artınca halk turizmden para kazanma yolları aramış ve çareyi evi/çiftliği olanlar konuk evine dönüştürmekte bulmuş.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda'da hostel kültürü başkent haricinde yok gibi bir şey. Genelde konuk evi veya arazilerde bulunan kütük ev modeli konaklamalar var. 100 EUR'nun altında pek bir seçenek olmadığı için çareyi arabada konaklamada bulduk. İki kişiydik ve daha önceki deneyimlerime göre kalabilirdik. Uyku tulumlarımızı da getirmiştik. Böylelikle 5 gün arabada, 1 gün konuk evinde, 1 gün çiftlik evinde, 1 gün de havalimanında kalarak bütçemizi düşük tutmayı başardık. </span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiizSGEanUbm03PJcUPQHi0EBhtS-hL5GLSVslLl8-WRgeBbbR4Aag_1KJpTseCkH3JZcOTT-vximihxVDIoDFxrpa17k1XVPH7y77jX2zBbrfJDCemOucf129FjfFU3YxjzvELe630MpTT/s1600/DSC_3303.JPG" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiizSGEanUbm03PJcUPQHi0EBhtS-hL5GLSVslLl8-WRgeBbbR4Aag_1KJpTseCkH3JZcOTT-vximihxVDIoDFxrpa17k1XVPH7y77jX2zBbrfJDCemOucf129FjfFU3YxjzvELe630MpTT/s320/DSC_3303.JPG" width="240" /></span></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda'da boş arazi çok ama öyle istediğiniz yere park edip veya çadır kurup kalamıyorsunuz. Yol kenarlarında dinlenmek için park alanları mevcut ama buralarda konaklamak yasak. Polis gördüğünde yine ceza yazıyor. Ayrıca şehir içlerinde de kamp yapmak, arabada kalmak yasak. Anca kuytu köşeler bulacaksınız veya çevrede ev varsa ev sahibinden izin alarak kamp vs. yapacaksınız. Devlet yükselen turist sayısını kontrol altına alabilmek, çevreye fütursuzca davrananları bir yere toplayabilmek adına ücretli kamp alanları yapmış. Buralarda her hizmet var fakat her şey para ile. Otoparka bile para verdiğimiz milli parklar vardı... Bir gece sadece otoparkını kullanacağız diye kişi başı 16 USD isteyen yerler bile oldu. Biz de hafif şehrin dışına çıkarak hep kuytu yollarda bir giriş bulup, arabayı park ederek arabada kaldık. Hiçte bir sorun olmadı... Hah tuvalet olayını nasıl yaptınız diye soruyorsanız, doğa ana kucağını açarak bizi bekliyordu :)</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS7eSBpN3h26Ar3PHdFGr0yR44fkv-ft2b5_MnBh5tHR2b6mChzHL2W4gA2Asx_mu6_iV4h4m7ASTaBPFVzNo7YhpHK9Nx3VmgvlzHY_yOwSCQ4usi0NBGZ_SjXujRpHYbrvCaSpZgfsSc/s1600/DSC_3221.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS7eSBpN3h26Ar3PHdFGr0yR44fkv-ft2b5_MnBh5tHR2b6mChzHL2W4gA2Asx_mu6_iV4h4m7ASTaBPFVzNo7YhpHK9Nx3VmgvlzHY_yOwSCQ4usi0NBGZ_SjXujRpHYbrvCaSpZgfsSc/s200/DSC_3221.JPG" width="150" /></span></a><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Velhasıl kalabalık iseniz yine ev kiralayarak, kirayı bölüşmenizi tavsiye ederim. Gittiğimde her gece bir yerde kaldığımı ve en az 400 TL verdiğimi varsayalım, 3200 TL sırf konaklamaya gidecekti...</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Konaklama için bir yere 110 USD, bir yere de 97 EUR verdik sadece. Arada yatak yüzü görmek, duş almak, yemek yapmak bizim de hakkımızdı ama değil mi...</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Ek olarak araba kiralamada bahsettiğim gibi mini vanlar, camper denilen arkası yatak olan modifiye araçlar var. Onlar bir tık rahatına düşkünler için bulunmaz nimet. Kiralama fiyatları da günlük olarak 150-200 USD civarı değişiyor. </span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Şöyle bir siteden de araçları inceleyebilirsiniz: <a href="http://www.campervaniceland.com/">İzlanda Karavan Kiralama</a></span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXO0K6LoPaL7nZrtX-EZ947uJbdkzEC1-UJ1mpdZ5GEtpIE2T8UBwmoTgw7EmZppWV5cZ0uKKfdwarYC9kHyPWLd3XNoW-AUr3iHkJTMtHuz6YcquVnF0JKoKSCwcIKrhe-zRP16LOXGjm/s1600/DSC_3186.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXO0K6LoPaL7nZrtX-EZ947uJbdkzEC1-UJ1mpdZ5GEtpIE2T8UBwmoTgw7EmZppWV5cZ0uKKfdwarYC9kHyPWLd3XNoW-AUr3iHkJTMtHuz6YcquVnF0JKoKSCwcIKrhe-zRP16LOXGjm/s320/DSC_3186.JPG" width="240" /></span></a></div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<br />
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Başka bir seçenekte Karavan ile gezmek. Onun maliyetlerine hiç girmeyeyim...</span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><b><span style="color: red;"><br /></span><u><span style="color: red;">İzlanda'nın Meşhur Yemekleri Nelerdir? İzlanda Yeme&İçme Tüyoları</span></u></b></span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><u><span style="color: red;"><br /></span></u>Kuzey ülkelerinin mutfağı ağırlıklı olarak balık çeşitlerinden ibaret olduğu için çok merak etmemekle birlikte gitmeden önce de yine bir araştırdım. İzlanda'da da bol çeşit balık var. Salamura, kurutulmuş versiyonları ile geniş. Ama restoranlar oldukça el yaktığı için herhangi bir yere gitmedik ve oraya özgü de bir şey yemedik.</span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Ülkede hemen hemen her şey ithal olduğu için marketleri gezerken gözlerim fal taşı gibi açılıyordu. Az çok fiyatlar hakkında bilgi vermem gerekirse:</span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br />Su: 2-4 USD arasında (0,33 ml) (Doğal kaynaklar her yerde olduğu için suya hiç para vermedik)<br />Kahve: Benzincilerde 2 USD, kafede oturursanız 5-7 USD arasında.<br />Kola: 2 USD<br />Benzin: Litresi 2-2,5 USD bandında.<br />Meyve: Çok değişken ama aşırı pahalı. Karpuzun 30 USD'ye satıldığını gördüm.<br />Cips: 2 USD<br />Bira: 2-3 USD market fiyatı, aynı bira bir kafe/barda 10-15 USD arasında.<br />Somon: Market fiyatı 2 fileto için 15-20 USD.<br />Ekmek: 2-6 USD arasında değişiyor.</span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<br /></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Yemek fiyatlarına hiç değinmek bile istemiyorum. İzlanda Başkenti olan Reykjavik'te restoranların önlerinden geçerken menülerini inceledim ve şöyle orta karar bir restorana gidip 2 çeşit yemek+içecek söylediğinizde kişi başı 50-60 USD'ye çıkıyorsunuz.<br />Yemek olarak en ucuz şey Amerikalılardan kalan Hot dog. O da sokak yemeği olarak geçiyor ve fiyatı 4 USD.</span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px; text-align: center;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Kendi yemeğimizi kendimiz yaptık.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQUEtIYwWVK1hEWo3W_0IIZ6K06dkPpdAgCgUZ91vRDC6w7XGYOaft2QSeA4r5gMGE-Lav_rj5gunHEok5PUapMZgVpaYBRJym1ZgAYBCsJXXHi4Qgrw21AvM7Cl311nekgAvXrxebPAjG/s1600/DSC_3320.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQUEtIYwWVK1hEWo3W_0IIZ6K06dkPpdAgCgUZ91vRDC6w7XGYOaft2QSeA4r5gMGE-Lav_rj5gunHEok5PUapMZgVpaYBRJym1ZgAYBCsJXXHi4Qgrw21AvM7Cl311nekgAvXrxebPAjG/s320/DSC_3320.JPG" width="240" /></a></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br />Kısacası markete girdiğinizde 2 USD altına bir tek sakız olduğunu göreceksiniz. Siz siz olun gelin beni dinleyin. Türkiye'den alışveriş yaparak ne ihtiyacınız varsa oraya götürün. Orada tabi ki bir şeylere ihtiyacınız oluyor ama en azından maliyeti epey düşürmüş oluyorsunuz bir bavulla gittiğinizde. Bakın biz bir bavul yiyeceğe TR'de 300 TL harcadık. İzlanda'da gerçekten ufak bir market alışverişi için ise 500 TL! (Domates, ekmek, bir kaç sos, bira, Somon, Kamp için tüp )</span></div><div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span></div><div style="margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="color: red;"><u><b style="background-color: white;">İzlanda Seyahat Maliyeti</b></u></span></div>
<div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">İzlanda Gezi maliyeti en çok merak edilen konular arasında. Açıkçası o kadar araştırmama rağmen, bütçeyi minimumda tutma girişimlerimizle maliyetleri kabaca toparlarsam aşağıdaki gibi bir tablo çıkıyor. Kabaca 6.000 TL'ye kişi başı mal olduğunu söyleyebilirim.</span></div><div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhITGLy40OTUbpVTFSxINfrsUEd-ipViProoNDGFZ5FashUcH2r3mvL2GINzyyb4nvNXB5UpG8m24A51My4PA-07UDIrhzB32xvmvCbWDnAUd9qm04NEFI0tVs_1A_afDTtienqmT0IkuLI/s1600/Capture.JPG" style="clear: left; display: inline !important; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span face=""trebuchet ms" , sans-serif" style="clear: left; display: inline !important; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="127" data-original-width="241" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhITGLy40OTUbpVTFSxINfrsUEd-ipViProoNDGFZ5FashUcH2r3mvL2GINzyyb4nvNXB5UpG8m24A51My4PA-07UDIrhzB32xvmvCbWDnAUd9qm04NEFI0tVs_1A_afDTtienqmT0IkuLI/s1600/Capture.JPG" /></span></a></div></div><div style="background-color: white; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;"><br /></div><div>Şu ana kadar gittiğim en pahalı ülke olmasına rağmen değdi mi değdi diyebilirim. Memleket çok güzel ama oldukça soğuk. Benim için bir Norveç değildi ama bu seyahatin bana öğrettiği çok güzel şeyler olmadı değil. İzlanda'da yolda olmak güzel bir histi. Issızlığın ortasında o görkemli doğa karşısında aslında ne kadar çaresiz olabileceğini hissettirmesi bile yeter. Çok çok ıssız. Moğolistan'ın Avrupa versiyonu diyebilirim çok rahatlıkla. Yollarda geçireceğiniz günlerde insandan çok at, inek ve koyun göreceğinize emin olabilirsiniz. İnsanın kendi ile baş başa kalması gereken zamanlar için bu seyahat oldukça yerinde bir karar olacaktır.</div><div>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Kurlar böyle giderse buralar gitmek artık zor gibi ama çok çok istiyorsanız da genel harcamalardan kısarak bu seyahati gerçekleştirmemeniz için hiç bir sebep yok!</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjO5heYKb2g94BkHOHWh7DPBmDQIPLeDci0wTUUr7dBahWKZLvLm2hTl4eKqX1TLxGgU_GomyKzBp6WmmmnWuttXNW0tgV9_xal4Tfp9QB7e1N79KS4XZb3lbBkrI5xiQHLK0-Ri1dxsZNL/s1600/DSCF1347.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjO5heYKb2g94BkHOHWh7DPBmDQIPLeDci0wTUUr7dBahWKZLvLm2hTl4eKqX1TLxGgU_GomyKzBp6WmmmnWuttXNW0tgV9_xal4Tfp9QB7e1N79KS4XZb3lbBkrI5xiQHLK0-Ri1dxsZNL/s400/DSCF1347.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">Son olarak bir kaç İzlanda Gezisi Notları üzerine öneride bulunmak istiyorum:</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Alkolsüz yapamam ben diyoranız İzlanda'da inince duty free'ye girerek alkol stoğu yapabilirsiniz. İzlanda içerisinde alkol Vinbudin adlı alkol satan dükkanlarda satılıyor. 2-3 USD arası şişe fiyatları değişiyor.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Blue Lagoon girişine 55 EUR vereceğinize bir sonraki yazımda da bahsedeceğim ücretsiz doğal termal göl ve nehirlere gidin. Burası tam bir turist kazığı.</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Restoran ve barlara girmekten kaçının, el ve de cep yakabilir!</span><br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif"><br /></span>
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Gitmeden önce çevrimdışı haritaları indirin ve mutlaka gideceğiniz yolların durumuna bakın. Yollar bakımda olabiliyor ve kapanmış bir yol için kilometrelerce boşa gitmeyin!</span><br />
<br />
<span face=""trebuchet ms" , sans-serif">-Son olarak konfor alanınızın dışına gerçekten çıkın :)</span><br />
<br /></div></div>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-22981637300703536512018-06-22T03:09:00.097-07:002022-06-12T04:23:30.038-07:00Komşu'da Güzel Bir Tatil: Sakiz Adasi Gezi RehberiŞu güzelim ama sıcak! yaz ayları gelmişken uygun ve Türkiye'ye yakın olan deniz-kum-güneş ve tarihle dolu dolu bir tatil yapmak istiyorsanız, Yunan Adaları dahilinde olan, Sakız Adası'nı bu kurlara rağmen yine de şiddetle tavsiye ederim.<br />
<br /><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifAo4NxS_KMEMjJYFMvocsxK8YdpOfYJw4aIxUnjpUo_ToWvzHdbjGbPnGnQPj8LOWNtqcllx2HkJUCBvRgBYqjngR1Cv4hgAXE6L4XGw4yRcF6gyaPWomwLMGLLX9_-4VvC5lpWyc0q0-/s1600/Capture.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="495" data-original-width="745" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifAo4NxS_KMEMjJYFMvocsxK8YdpOfYJw4aIxUnjpUo_ToWvzHdbjGbPnGnQPj8LOWNtqcllx2HkJUCBvRgBYqjngR1Cv4hgAXE6L4XGw4yRcF6gyaPWomwLMGLLX9_-4VvC5lpWyc0q0-/s400/Capture.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="color: red;"><b><u><br /></u></b></span><span style="color: red;"><b><u>Sakız Adası Nerede?</u></b></span><div><span><span style="color: black;">Sakız adası, Yunanistan sınırları içerisinde, İzmir'in Çeşme ilçesinin hemen karşısında yer alan turistik bir Yunan Adası. Sakız Adası'nın Ynanca adı ise ''Chios Island''.</span><b style="color: red;"><u><br /></u></b></span><div><span style="color: red;"><b><u><br /></u></b></span></div><div><span style="color: red;"><b><u>Sakız Adası'na Ulaşım Nasıl?, Sakız Adası'na Nasıl Gidilir?</u></b></span><br />İki alternatif güzergah ile Sakız Adası'na ulaşım sağlayabilirsiniz. </div><div><br /></div><div>İlk alternatif Çeşme üzerinden Sakız Adası'na geçmek. Öncelikle Çeşme'ye hava ya da karayolu ile gelmeniz sonrasında Çeşme Limanından kalkan Sakız Adası Feribotları ile adaya ulaşım sağlayabilirsiniz.<br />
<br />İkinci alternatif ise Sakız Adası'na havayolu ile gelmek. İster Türkiye ister Atina üzerinden uçuşlara bakarak, Sakız Adası'na havayolu ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Havayolu ile gelmek isteyenler arama motorlarından uçuşlara bakabilirler.<br />
<br /><span style="color: red;"><b><u>Sakız Adası Feribot ile Ulaşım</u></b></span></div><div><br />
Sakız Adası'na Çeşme'den giden iki tip feribot mevcut. Birincisi hızlı katamaranlarla yaklaşık 20 dk. süren bir yolculuk. Gidiş-geliş yolculuk bedeli 30 EUR. İkinci tip feribotlar ise normal feribotlar ve yaklaşık 40 dk. kadar sürüyor. Gidiş-geliş yolculuk bedeli ise 25 EUR. Bu arada gidiş-geliş olarak bilet almanızı tavsiye ederim. Çünkü tek yön bilet aldığınızda 20 EUR bedeli var.<br />
<br />
Çeşme Ulusoy Limanından Turyol, Ertürk, Sunrise firmalarının seferleri mevcut. Sabah 2-3 sefer, akşam ise 2-3 sefer şeklinde karşılıklı seferler mevcut. Eğer bayram gibi yoğun zamanlarda gidiyorsanız gecikmeler maalesef yaşanabiliyor. Size tavsiyem Sunrise veya Turyol firmalarını tercih etmeniz. Ben Ertürk firması ile gittim. Gidişimiz fazla bilet satılmaya çalışılması nedeniyle 1,5 saat kadar gecikti. Ayrıca kendi aracınız ile de adaya gidebiliyorsunuz fakat feribot firmalarından yer ayırtmanız ve de araç için biraz daha fazla para vermeniz gerekiyor. Kendi aracınızla Sakız Adası'na ulaşım konusunda bu firmaların web sitelerinden güncel bilgileri alabilirsiniz. Sakız Adası'na gidiş açık mı diye soracak olursanız 2022 yazı için giriş açık ve feribotlar çalışıyor.</div><div><br /></div><div><span style="color: red;"><b><u>Sakız Adası'na Pasaport Gerekli Mi?</u></b></span></div><div>Sakız Adası Ulaşım konusunda pasaport ve vize en merak edilen konular arasında yer alıyor. Yunanistan Shengen bölgesi içerisinde olduğu için Yunan Adaları da maalesef Shengen vizesine tabii. Sakız Adası'na gitmek için vize gerekli, geçerli bir Shengen vizesi almanız öncelikli olmalıdır. Sakız Adası için kapıda vize uygulaması da mevcut fakat gezinizden en az 1-2 gün önce ilgili yerel acentelerden yardım alarak evraklarınızı tamamlamalı ve kapıda vizeye başvurmanız gerekmektedir. Sakız Adası'na gitmeden önce geçerli bir Shengen vizesi ve 6 aya kadar geçerli bir pasaportunuzun olması gerekmektedir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpPHh2p83HM3jHmHSDi-hf4Ue6APdBirGkAFvp6NiLk8p2v6UbY7hs3oTaw86L7g8qTp8Qr9Wia_g0IqeaIzYmmBRD1jc-KCiXvYaTtkk7btpNBdXh9aJsmWA-4PFcpqDsOJDA-BGoIuoy/s1600/DSCF0027.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpPHh2p83HM3jHmHSDi-hf4Ue6APdBirGkAFvp6NiLk8p2v6UbY7hs3oTaw86L7g8qTp8Qr9Wia_g0IqeaIzYmmBRD1jc-KCiXvYaTtkk7btpNBdXh9aJsmWA-4PFcpqDsOJDA-BGoIuoy/s400/DSCF0027.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<u><b><span style="color: red;">Sakız Adasında Ulaşım Nasıl?</span></b></u><br />
<u><b><span style="color: red;"><br /></span></b></u>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9psbaXqcrE5jeJn5BAOkdjzCkW_Jv_zs1vGdtr0vNPYyuqyZCPSE7HgaWhy9KaOjMbHTCHQtbkT76PW3-RwytAKeQ3VJ9tKvA-y4xY6cZqcy6iikArzqpGuWRKiwVKfGcy9612A-JLUE3/s1600/DSC_2408.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9psbaXqcrE5jeJn5BAOkdjzCkW_Jv_zs1vGdtr0vNPYyuqyZCPSE7HgaWhy9KaOjMbHTCHQtbkT76PW3-RwytAKeQ3VJ9tKvA-y4xY6cZqcy6iikArzqpGuWRKiwVKfGcy9612A-JLUE3/s320/DSC_2408.JPG" width="320" /></a></div>
Ada oldukça büyük. Güzelim koyları, tarihi köyleri gezmek için mutlaka araba şart. Kendi arabanızla gelmiyorsanız adadan araba kiralayabilirsiniz. Sakız Adası araç kiralama için bilinen araç kiralama firmaları dışında size adada yerel hizmet veren araba kiralama firmalarını öneriyorum. Ben <a href="https://rentacar-chios.com/">Vassilakis</a> 'ten kiraladım. Gitmeden önce kiralarsanız daha iyi olur. Manuel arabalar 25 EUR, otomatik arabalar ise günlük olarak 35 EUR'dan başlıyor ve başka bir masraf yok. Basit bir sigorta bu hizmete dahil. Firma sahibi Peter oldukça yardımsever, hiç bir sorun yaşamadan arabayı teslim aldık ve de bıraktık.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSpwA4SWRJhuJ8SbV5FDQBQEVt28oEcfdnspjX0dNwc7dD4CvJUewVN2rqRAQPUlzdtq8d9V6wzNnYJVYCqkeoyxobzMUJ8ng83FTqVoi8ViU-tbwH9Tf-fz9NwXEcnz4Kf00ICivYAWCU/s1600/DSC_2514.JPG" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSpwA4SWRJhuJ8SbV5FDQBQEVt28oEcfdnspjX0dNwc7dD4CvJUewVN2rqRAQPUlzdtq8d9V6wzNnYJVYCqkeoyxobzMUJ8ng83FTqVoi8ViU-tbwH9Tf-fz9NwXEcnz4Kf00ICivYAWCU/s320/DSC_2514.JPG" width="240" /></a></div>
Araba haricinde adada sınırlı sayıda otobüs seferleri mevcut. Koylara giden bir otobüs seferi veya servis yok. Kendi başına gelen biri için otostop veya taksi haricinde maalesef başka bir ulaşım alternatifi yok. Bir de motorsiklet kullanmak yaygın. Ehliyetiniz varsa ada içerisinde güzel ve alternatif bir ulaşım aracı olacaktır.<br />
<br />
<br />
Ek olarak Sakız Adası dağlık ve büyük. O yüzden yollar güzel olmasına rağmen oldukça virajlı. Çoğu koya veya köye gitmek isterken biraz zaman alabiliyor. Plan yaparken bunu da göz önünde bulundurun.<br />
<br />
Adada offline haritalar güzel çalışıyor. Harita+tabelalar yardımı ile gideceğiniz yerleri kolaylıkla bulabilirsiniz. Bazı yerlerde tabelalar yanıltıcı olabiliyor. Harita ile eş zamanlı takip etmenizi tavsiye ederim.<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>Sakız Adası Otelleri</u></b></span><br />
<br />
Sakız Adasında hem düşük bütçeliler için hem de lükse düşkün olanlar için çeşitli konaklama seçenekleri mevcut. Booking.com ve Airbnb'den seçeneklere bakabilirsiniz. Sonrasında bulduğunuz otelleri arayarak özel fiyat da alabilirsiniz. Kalabalık bir grupla/aileyle gidiyorsanız yazlık ev kıvamında kiralık evler mevcut ve fiyatları oldukça uygun.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Otelin girişi</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj69_H51_z0t7bjycVQ71ZISjXM6jTEgls75S2_LOlSi2r2AKKHPPmS_alewVY7j_aOfTWNWgqGqLpYTuwLcxiRGdXDwaFahg6J413VxYkacRuj5swa3SG0AMxc7PI5nJxLNgdElChfyHbL/s1600/DSCF0012.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj69_H51_z0t7bjycVQ71ZISjXM6jTEgls75S2_LOlSi2r2AKKHPPmS_alewVY7j_aOfTWNWgqGqLpYTuwLcxiRGdXDwaFahg6J413VxYkacRuj5swa3SG0AMxc7PI5nJxLNgdElChfyHbL/s400/DSCF0012.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
Kaldığımız daire</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZcfll66haUmDawPSwHsE_GNDhsDzITdR_seakPHCT_zt-fCGsHHNZ3D-_rmH6Cr9BJRjf8RcuDGcWMIYhE6vGRS84DnysB-riATK57QjIKlfxxDt1KENdgtoGux92iMHR70uBbTeKs9BK/s1600/DSC_2487.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZcfll66haUmDawPSwHsE_GNDhsDzITdR_seakPHCT_zt-fCGsHHNZ3D-_rmH6Cr9BJRjf8RcuDGcWMIYhE6vGRS84DnysB-riATK57QjIKlfxxDt1KENdgtoGux92iMHR70uBbTeKs9BK/s320/DSC_2487.JPG" width="240" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
Otelin bahçesi, gün batımı manzarası için güzel yer</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2s_fOfUzt2PXTijpVmCHGQq4G275V9jn5KJcuP32PpPTzw0GkHyAWbwdgAZLPZR7YkRG0B-ejWIaTxLW_ButCQgVWfNgBN6BM-jcd-4kPPZO6A3gmIBt_ixpFkjaIyIi5UtHGHOdjerM4/s1600/DSCF0017.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2s_fOfUzt2PXTijpVmCHGQq4G275V9jn5KJcuP32PpPTzw0GkHyAWbwdgAZLPZR7YkRG0B-ejWIaTxLW_ButCQgVWfNgBN6BM-jcd-4kPPZO6A3gmIBt_ixpFkjaIyIi5UtHGHOdjerM4/s400/DSCF0017.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgksQMpM7k5CVDpSe_1gxiCkfWZIu9eg0Xe7jjfJQRp9DxCwasgEyjixvKKkk9t_Z0bs_qVaqx5U5351qHTuqTfXIvkJ5rTtFkIw0_UHMh-hnlfY-JF8Y7dlTop1NerTOBNT1oR9K6jXVhy/s1600/DSC_2418.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgksQMpM7k5CVDpSe_1gxiCkfWZIu9eg0Xe7jjfJQRp9DxCwasgEyjixvKKkk9t_Z0bs_qVaqx5U5351qHTuqTfXIvkJ5rTtFkIw0_UHMh-hnlfY-JF8Y7dlTop1NerTOBNT1oR9K6jXVhy/s320/DSC_2418.JPG" width="240" /></a>Ben nerede kaldım diye soracak olursanız güneyde <a href="http://chioslouiza.com/">Louiza Apartments</a> adında tatlı bir Yunan çift tarafından işletilen mükemmel bir tesiste kaldığımızı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Booking'de hem uygun hem de oldukça güzel göründü gözüme.Yorumlar da oldukça iyiydi. Tesis adanın güney bölgesinde, yerleşimden biraz uzakta, saklı bir koyda hizmet veriyor. Kafa dinlemek, huzuru arayanlar için birebir. Villa 2 katlı ve 4 odadan oluşuyor. 2+1 veya 1+1 şeklinde evler ve ihtiyacınız olan her şey dairelerde mevcut. Tesisin bahçesi çok büyük ve güzel. Hemen yanı başında 2 adet koy mevcut. Plaj taşlı ama deniz oldukça güzel ve pırıl pırıl. Bu koylarda herhangi bir şezlong hizmeti de yok ama otele yakın olduğu için (yürüme mesafesi ile 2 dk) oteldeki şezlongları veya şemsiyeleri kullanabiliyorsunuz.<br />
<br />
<br />
Eğer burada kalacak olursanız iki uyarım olacak. Birincisi Otel Karinta Koyunda yer alıyor. Bu koya giden yol oldukça virajlı ve inişli, çıkışlı. Son 2 kilometresinde ise yol bozuk ve taşlı. Gece özellikle araba kullanmak oldukça zor olacaktır. Hiç bir yerde sokak lambası, yol lambası vs. de yok. O yüzden gece eğlence arayanlar için bu otel pek uygun değil. İkinci uyarım ise başta da belirttiğim gibi tesis saklı bir koyda. En yakın market 4-5 km uzaklıkta araba ile. O yüzden tesise gelmeden önce kesinlikle alışveriş yapılması gerekiyor.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Otelin yanında bulunan koylar</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisvPcKuf92HNFHtrnoG0pCPY-pzOwtBXy4zcrHv4MK25baCh9m0hbt9HUrz-_A7dWM0Cgb9Fh6yJI0HwEBYVrfGFWTF5z0I58nz4RRAnvE_q27vneJvoiI59TFISEO5QRtTIsn1IAp3F0a/s1600/DSC_2422.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisvPcKuf92HNFHtrnoG0pCPY-pzOwtBXy4zcrHv4MK25baCh9m0hbt9HUrz-_A7dWM0Cgb9Fh6yJI0HwEBYVrfGFWTF5z0I58nz4RRAnvE_q27vneJvoiI59TFISEO5QRtTIsn1IAp3F0a/s400/DSC_2422.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxjzLYxJYFDLYasn-Ac3tvJzdUi4sZrBCWuzeNpCtrXdnIQQFdeJBoR3dEf_bnyEkycM2r5IEQn9diJKXWWsprkCxlDY8wdLFs8snIpOydjTMZ5wDRuG3XUaSzqJJNW3pwTJKlwZDmil77/s1600/DSC_2610.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxjzLYxJYFDLYasn-Ac3tvJzdUi4sZrBCWuzeNpCtrXdnIQQFdeJBoR3dEf_bnyEkycM2r5IEQn9diJKXWWsprkCxlDY8wdLFs8snIpOydjTMZ5wDRuG3XUaSzqJJNW3pwTJKlwZDmil77/s400/DSC_2610.JPG" width="300" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4YZ8SFN5LRolerqWGrw94DGwOM2B2y02gFaY_EIogmKDmbBdwJIZ2AnUZ6YbnCvDMnosnIg7CLNFirA5Y4QMrz8gmSHjyhIm9gBiGLqaGit7sOu1vL9lJ7-UQ9RitOWZw5pRP5v9W3f0n/s1600/DSC_2619.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4YZ8SFN5LRolerqWGrw94DGwOM2B2y02gFaY_EIogmKDmbBdwJIZ2AnUZ6YbnCvDMnosnIg7CLNFirA5Y4QMrz8gmSHjyhIm9gBiGLqaGit7sOu1vL9lJ7-UQ9RitOWZw5pRP5v9W3f0n/s400/DSC_2619.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<u><b><span style="color: red;">Sakız Adasında Nerede Konaklanır?</span></b></u><br />
<br />
Sakız Adasını Güney ve Kuzey olarak ikiye ayırmak lazım. Gezmek istediğiniz yerleri çıkardığınızda aslında kalacak yer şekillenmiş oluyor. Güneydeki sahiller oldukça popüler olduğu için çoğu insan ilk olarak güneyi gezmeyi tercih ediyor. Benim de tavsiyem Pyrgi köyü civarında konaklamanız olacaktır. Çünkü nereye giderseniz gidin, yolunuz Sakız Adası Pyrgi Köyü ile kesişiyor. O yüzden orta nokta olarak orayı düşünürseniz herhangi bir koya veya köye gitmek istediğinizde yol ortalama 15-20 dk sürecektir. Pyrgi köyünde kalmayın turistik bir köy olduğu için oldukça pahalı. Köye yakın 1-2 km civarında tesis/ev bakabilirsiniz.<br />
<br />
Merkez veya merkeze yakın Karfas bölgesinde de kalmayı tercih eden oldukça fazla. Karfas cazibe merkezi gibi. Beach partiler, gece eğlenceleri, tavernalar bu bölgede yoğun. Ek olarak çok fazla kalabalık bir bölge olduğunu söyleyebilirim. Böyle bir tatil geçirmek istiyorsanız Karfas bölgesini tercih edebilirsiniz.<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Sakız Adası Gezilecek Yerler</b></u></span><br />
<br />Sakız Adası Gezi Rehberi oluşturmadan önce adayı Kuzey ve Güney olarak ikiye ayırmakta fayda var.<br />
<br />
Kuzey bölgesi pek tercih edilmeyen ama oldukça bakir kalmış koyları ile meşhur. Belki bir kez daha bu adaya gelirsem bu bölgeyi gezmek isterim.<br />
<br />
Güney bölgesi ise daha fazla tercih edilen, çok fazla koya ve turistik köye sahip olan bölge. Aşağıdaki haritada benim gezdiğim veya geçtiğim yerler yer alıyor. Açıkçası Japonya seyahati sonrasında dinleneceğim ve huzurlu bir tatil geçirmek istediğim için ben haldır haldır gezmek istemedim. O yüzden her gün 2 koya gidelim, akşam da otele dönerken bir köye uğrayalım dedik.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0HD-U16zTEkbZCMFcaokFqSE0JOF4YWM7jjPVdwfE-mWTY6mI5WguxEwymN6GZSgikbEBZm02-WN1e2p6wgdO7ixjfIOwuri7MQVYBvZxQVK6eQU-IIQrFJLZ25pllmlxB2nzuE6FYkQs/s1600/harita.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="589" data-original-width="744" height="253" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0HD-U16zTEkbZCMFcaokFqSE0JOF4YWM7jjPVdwfE-mWTY6mI5WguxEwymN6GZSgikbEBZm02-WN1e2p6wgdO7ixjfIOwuri7MQVYBvZxQVK6eQU-IIQrFJLZ25pllmlxB2nzuE6FYkQs/s320/harita.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<u><b><span style="color: blue;">Lithi Plajı</span></b></u><br />
<br />
Çocuklu aileler için biçilmiş, derin deniz sevmeyen, kum sevdalısı herkes için tavsiye edeceğim bir plaj. Plajda şezlonglar, şemsiyeler mevcut ve ücretsiz. Hemen plaj arkasında kafeler, restoranlar mevcut. Burada yediğiniz, içtiğiniz şeylere para ödüyorsunuz sadece. Zaten Yunanistan'ı bu yüzden seviyorum. Türkiye'deki gibi plajlar tesisler tarafında işgal edilip, fahiş fiyatlar istenmiyor. Plajlara herkes giriyor, ücretsiz olarak kullanabiliyor. Bu arada adanın en güzel denizi diyebilirim burası için.<br />
<u><b><span style="color: blue;"><br /></span></b></u>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEht6aD_jl3RbrqlkZVOLLbwpjaLGdXXW3MG3fqhParscObjEDDAA1nS8oUF5EjolpGi6jtVn9_jX5y4XRnW7Fs2xtImC820iZu23qKyHzAO9QMQzVkzkNG_NJum0paVd3DC6ChaNUINGBcx/s1600/DSC_2436.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEht6aD_jl3RbrqlkZVOLLbwpjaLGdXXW3MG3fqhParscObjEDDAA1nS8oUF5EjolpGi6jtVn9_jX5y4XRnW7Fs2xtImC820iZu23qKyHzAO9QMQzVkzkNG_NJum0paVd3DC6ChaNUINGBcx/s200/DSC_2436.JPG" width="150" /></a><u><b><span style="color: blue;">Karinta Plajı</span></b></u><br />
<br />
Burası bizim otelin olduğu plaj. Bakir koy, kimseler yok. Kumsal taşlı. Kendi sandalye&şemsiyenizi getirmelisiniz. Bu arada bu koy gibi yüzlerce koy var Sakız Adasında.<br />
<br />
<br />
<br />
<span style="color: blue;"><b><u>Karfas Plajı</u></b></span><br />
<br />
Ben gitmedim ama giden arkadaşlarım oldukça kalabalık ve denizine girmenin zevksiz olduğunu söylemişti. O yüzden o tarafa hiç gitmedik.<br />
<br />
<span style="color: blue;"><u><b>Emporios Plajı</b></u></span><br />
<br />
Burası oldukça küçük bir plaj. İki gün buradan geçtik ama burada denize giren yoktu. Pek de girilesi bir yer değildi. Arkasında hemen restoranlar mevcut.<br />
<br />
<b><span style="color: blue;"><u>Mavra Volia Plajı</u></span></b><br />
<b><span style="color: blue;"><u><br /></u></span></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKWuAwj87W08iI65rIRukOTRi_HUECv_OsxQOS79NfvdY4wglhVX5OVXcGDgMxQReONfSgWecx51Q3UBgHZsPIXtT1EAdi5EDUnTx4fgC5D14gPyeeYwslb15FTdPaATW9PeW_LqcY4tCK/s1600/DSC_2523.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKWuAwj87W08iI65rIRukOTRi_HUECv_OsxQOS79NfvdY4wglhVX5OVXcGDgMxQReONfSgWecx51Q3UBgHZsPIXtT1EAdi5EDUnTx4fgC5D14gPyeeYwslb15FTdPaATW9PeW_LqcY4tCK/s320/DSC_2523.JPG" width="180" /></a></div>
<b><span style="color: blue;"><u><br /></u></span></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLUocDB33oDMGBNvX0me-Xy3yVa9NqypruN_V5J3tQoNxsEKyancDJxq0utadjXMlDAu0TKgh-_d7SbwJEwy3gniLq_sHTu8g2kR9PjDjHiO7KBL0b9xrn7OFlNdRMMsjWGqORRjBdodqO/s1600/DSC_2529.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLUocDB33oDMGBNvX0me-Xy3yVa9NqypruN_V5J3tQoNxsEKyancDJxq0utadjXMlDAu0TKgh-_d7SbwJEwy3gniLq_sHTu8g2kR9PjDjHiO7KBL0b9xrn7OFlNdRMMsjWGqORRjBdodqO/s320/DSC_2529.JPG" width="240" /></a></div>
<br />
Emporios'u geçtiğinizde hemen karşınıza çıkıyor. Adanın en güzel denizlerinden birisi. Volkanik patlamalar sebebiyle siyah çakıl taşlarıyla özel bir plaj. Bu yüzden deniz inci gibi görünüyor. Ayaklara dikkat, taşlar batabilir. Yine tesis vs. yok. Sadece soyunma kabini ve duş mevcut.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiftvwGrRBFvMm2R6PfoM4xM6iyYQCzGo6oW8v3nIehVDX-Mz8DDsYO9lqj6ZMB9254DrvGZ1OygyT7tDjyF4NAjcxaChKA80qqjz_NbqUCWYr3ZnoHmjgE41W9Ev98yWkIuou1UZ1E_iyD/s1600/DSC_2625.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiftvwGrRBFvMm2R6PfoM4xM6iyYQCzGo6oW8v3nIehVDX-Mz8DDsYO9lqj6ZMB9254DrvGZ1OygyT7tDjyF4NAjcxaChKA80qqjz_NbqUCWYr3ZnoHmjgE41W9Ev98yWkIuou1UZ1E_iyD/s320/DSC_2625.JPG" width="240" /></a></div>
<br />
<u><b><span style="color: blue;">Komi Beach</span></b></u><br />
<br />
Emporios'a doğru giderken göreceğiniz tabeladan sola döndüğünüzde karşınıza çıkacak organize plaj. Burada tesisler ve plaj olanakları mevcut. Yine yediğinize, içtiğinize para ödüyorsunuz. Plaj kalabalık, ufak ve bizim gittiğimiz gün deniz çok dalgalı idi. Şezlonglar çok bitişik olduğu için buradan pek keyif almadık. Restoranlar ise diğer plajlardaki tesislere göre bir tık daha pahalı idi burada.<br />
<br />
<u><b><span style="color: blue;">Pyrgi Köyü</span></b></u><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCLTnjcSZCWCH7EZUd-HDecDx8Y_aFibYwf-26s0TIe34I3rSR_KojJbI3OGTyYDTNYp1TZKIrO1MDjdrOqpA-7kSvDfFq4hGMqArsKndwaCLuaXL8GmGP3_6_D5pcFtgssZ9J9boIHgCC/s1600/DSCF0025.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCLTnjcSZCWCH7EZUd-HDecDx8Y_aFibYwf-26s0TIe34I3rSR_KojJbI3OGTyYDTNYp1TZKIrO1MDjdrOqpA-7kSvDfFq4hGMqArsKndwaCLuaXL8GmGP3_6_D5pcFtgssZ9J9boIHgCC/s320/DSCF0025.JPG" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjI3aODIGQS8GNM5GLyM3l_yDgffZdeqHb1jSQP7e5jl2YJpbfPkScB5AfRtvs6lZfIPsyW5eSEA8N2vUt3R6S9w3Vx3zosir5oJID-QZkFsGT0m4GZFZOCP4xpw-ZZ2ojSpmqiN-TET81d/s1600/DSCF0060.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjI3aODIGQS8GNM5GLyM3l_yDgffZdeqHb1jSQP7e5jl2YJpbfPkScB5AfRtvs6lZfIPsyW5eSEA8N2vUt3R6S9w3Vx3zosir5oJID-QZkFsGT0m4GZFZOCP4xpw-ZZ2ojSpmqiN-TET81d/s320/DSCF0060.JPG" width="213" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEha-oKiWDyTRbTSK0CSsHythzHExTcRME4KcxWZzg6V7mXSa_loQxgHR9PakiWynEIYNtQp1DqWeZnBoidP7vrU-Tqgj1rmvh9b8_fVzbsq85O45vK_Hn8XTHb3BQ47bVu-coaSHJgP7AD9/s1600/DSCF0057.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1150" data-original-width="1600" height="230" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEha-oKiWDyTRbTSK0CSsHythzHExTcRME4KcxWZzg6V7mXSa_loQxgHR9PakiWynEIYNtQp1DqWeZnBoidP7vrU-Tqgj1rmvh9b8_fVzbsq85O45vK_Hn8XTHb3BQ47bVu-coaSHJgP7AD9/s320/DSCF0057.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Adanın damla sakızı üretiminde başı çeken köyü olarak biliniyor. Cenevizliler döneminde sıkça olan korsan saldırıları nedeni ile bir çok köy saldırılara karşı korunaklı, kale vari şekilde inşa edilmiş. Pyrgi de dar ve adeta labirenti andıran sokaklarıyla tam fotoğraflık. Köyde yaşlı nüfus oldukça fazla. Bir saatlik bir yürüyüşle köyü gezip, fotoğraflamak mümkün. Köy içinde bulunan turistik dükkanlardan da köye ve yine adaya özgü bir sürü tat bulmak ve hediyelik eşya almak mümkün. Adaya çok fazla türk geldiği ve de yaşadığı için türkçe konuşan yunan da oldukça fazla :) Gezmesi ve vakit geçirmesi keyifli bir köy. Diğer köylerden ayrılan özelliği ise evlerin siyah beyaz geometrik taşlarla süslenmiş olması.Köyde Bizans döneminden günümüze kadar korunan St. Apostles Kilisesi görülmeye değer. 14. yy'da inşa edildiğini düşünürsek gerçekten günümüze kadar bu şekilde ayakta durması oldukça şaşırtıcı.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPTLuvBvrQFH7EkbYLBOA_6YOC9qsdiIMzQmHGCnBZnjto7G2_iRXAJnDKNbwYjMN2Rom84gd0jO9XCOan7cDr2taSomKHKSdZg7flf1IIQtTUQRCsq4M460u_c8etLlOTHc83IHE7mK8y/s1600/DSCF0059.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPTLuvBvrQFH7EkbYLBOA_6YOC9qsdiIMzQmHGCnBZnjto7G2_iRXAJnDKNbwYjMN2Rom84gd0jO9XCOan7cDr2taSomKHKSdZg7flf1IIQtTUQRCsq4M460u_c8etLlOTHc83IHE7mK8y/s320/DSCF0059.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
<br />
<span style="color: blue;"><u><b>Mesta Köyü</b></u></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtSVz7Olz_yY9_H3ZsSSk4GanQyl7ZMQauNz01ao2b283pptwgyqjmUOrV-D37Nc01vtz06qdVdAhMGQMAH_0PO3soKMrLrE7G3jGeZW6IoL1ZA-SvpvqEUig-NuOAvN7_jDzgswJSpoY_/s1600/DSCF0117.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtSVz7Olz_yY9_H3ZsSSk4GanQyl7ZMQauNz01ao2b283pptwgyqjmUOrV-D37Nc01vtz06qdVdAhMGQMAH_0PO3soKMrLrE7G3jGeZW6IoL1ZA-SvpvqEUig-NuOAvN7_jDzgswJSpoY_/s320/DSCF0117.JPG" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyJN555uB7VrY3cT7-UfCsNqPCQViYgeRQO5uAXKd56oXbgVKRksBifd02orEQ9JeCQaJqaUbwj1amgMGA-MoAiSgaJiZ6L6I1eNAgYxC3wPa4qw88T3YqhZ1XbMCBLjIFs7IJ_O4v_4MO/s1600/DSCF0081.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyJN555uB7VrY3cT7-UfCsNqPCQViYgeRQO5uAXKd56oXbgVKRksBifd02orEQ9JeCQaJqaUbwj1amgMGA-MoAiSgaJiZ6L6I1eNAgYxC3wPa4qw88T3YqhZ1XbMCBLjIFs7IJ_O4v_4MO/s320/DSCF0081.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Koylar haricinde hangi köyleri gezmek gerekiyor diye baktığımda Pyrgi ve Mesta turistik olması nedeni ile en çok ziyaret edilen köyler arasında başı çekiyordu. Diğer köylere baktığımda ise Adanın sıcak olması nedeni ile sanırım çoğu tarihi köydeki evler taş ev olarak inşa edilmiş. Hal böyle olunca Vessa, Olimpi gibi köylere çok da gitmeye gerek olmadığını gördüm. O yüzden rotayı sadece Mesta Köyüne çevirdim çünkü köyler birbirine benzer.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaQx8FlWN_-0MhNCuNWDa6HfiBsLs14k5VMkXrUIP_uOGB_OO-Xtohy36ekjIDNqIsNWIXxLWqkHGdAHFBtImxdhy-9B90ptlEhHEytSIPULrbOcFS4xpq0psGsyJw_pcIc5oKGA_CcNUM/s1600/DSCF0106.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaQx8FlWN_-0MhNCuNWDa6HfiBsLs14k5VMkXrUIP_uOGB_OO-Xtohy36ekjIDNqIsNWIXxLWqkHGdAHFBtImxdhy-9B90ptlEhHEytSIPULrbOcFS4xpq0psGsyJw_pcIc5oKGA_CcNUM/s320/DSCF0106.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3lGCLaM67tM4P5uybsyMPas_2q-9xJh_gtDTHWx5ryjaZWhQ8Tawe_lm_5nbmaDfIGfsV9E9sHFqYVq07MNNfBzxK0GO1nMs2cSoHI3ssRcL6rfGwFHMsRZ0-0w5syTzIS0jDy2awW5Ou/s1600/DSCF0111.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3lGCLaM67tM4P5uybsyMPas_2q-9xJh_gtDTHWx5ryjaZWhQ8Tawe_lm_5nbmaDfIGfsV9E9sHFqYVq07MNNfBzxK0GO1nMs2cSoHI3ssRcL6rfGwFHMsRZ0-0w5syTzIS0jDy2awW5Ou/s320/DSCF0111.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Mesta adeta Ortaçağ köyü. 14.-15. yy'da Bizans döneminden günümüze kadar gelen köy, Pyrgi gibi korsan saldırılarından korunmak için kale dizaynında inşa edilmiş. Mesta şehrine bir kapıdan girip, bir kapıdan çıkıyorsunuz. Bu yüzden gezerken adeta labirenti andıran sokaklarında kaybolabilirsiniz. Çünkü çoğu sokak bir evin avlusuna çıkıyor. Çıkışı bulmak için epey kayboldum ben :) Bu arada yaşlı nüfusun kapı önü sohbetlerine hep denk geldim, selam verip başka sokağa döndüm :)<br />
Köy tertemiz ve tam anlamıyla bir ege köyü. Rengarenk çiçekler, muazzam bir estetik hakim köyde. Her yer fotoğraflık gerçekten, mutlaka uğramanızı tavsiye ederim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggApTeiBp_76v35mtwkn9_c-QwqYIBCwHbupSgwHo6sC7I8oHukodPpYvgJnc4Cqc6SLepSyI5itlk_c5YfodAKsqZ4cTEUncPZuYTn1b_VV-SGqnrj2VG918dvqsD6c-n5OX8FctQOq0-/s1600/DSCF0128.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggApTeiBp_76v35mtwkn9_c-QwqYIBCwHbupSgwHo6sC7I8oHukodPpYvgJnc4Cqc6SLepSyI5itlk_c5YfodAKsqZ4cTEUncPZuYTn1b_VV-SGqnrj2VG918dvqsD6c-n5OX8FctQOq0-/s320/DSCF0128.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Sakız Adası Ne ile Meşhur?, Sakız Adası'ndan Ne Alınır? </b></u></span><br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhZL7LTU3D5373mq89hmXF5brokBuOLcIoJoO7fzWgaqO4v2en6TaqCcW6ZzRQ0qSdVJHe9BP6hVuLFWKoLYeTvuTRevXgRr3d-SWtLOiQvjHzrop_8BPG4TxSunKCWgKrSv2XSMxMbi3h/s1600/DSC_2607.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhZL7LTU3D5373mq89hmXF5brokBuOLcIoJoO7fzWgaqO4v2en6TaqCcW6ZzRQ0qSdVJHe9BP6hVuLFWKoLYeTvuTRevXgRr3d-SWtLOiQvjHzrop_8BPG4TxSunKCWgKrSv2XSMxMbi3h/s320/DSC_2607.JPG" width="240" /></a></div>
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<br />
Ada Sakız üretimi ile meşhur. Hal böyle olunca yemek ve içecek ürünlerinin çoğu sakızlı. Adaya özel Sakız Likörü, Sakızlı maden suyu, Sakızlı Lokumu, Reçeli, Kahvesi, gerçek damla sakızı ve de Sakızlı Uzosu var. Liste daha da uzar gider :)<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Sakız Adası Yeme&İçme Fiyatları</b></u></span><br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEja9JkqOP55sRfRCOJZ6LkUfda4JR2JreofwTKHe1RgFL6gIoI3lSGfmDLNxbdJpvY0TIy6pKKx1HiGpKVLsxe1uC4ciGwBYJRYBBGo18bPNfWg4YAd44GKf46TnQjiJ-hTw6kP8yJe7Rsv/s1600/DSC_2400.JPG" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEja9JkqOP55sRfRCOJZ6LkUfda4JR2JreofwTKHe1RgFL6gIoI3lSGfmDLNxbdJpvY0TIy6pKKx1HiGpKVLsxe1uC4ciGwBYJRYBBGo18bPNfWg4YAd44GKf46TnQjiJ-hTw6kP8yJe7Rsv/s320/DSC_2400.JPG" width="240" /></a></div>
Euro'nun 5,5 TL olmasına rağmen gerçekten Türkiye'de tatil yapmanın yanında burası cennet kalır demek istiyorum. Buraya seyahat etmeden önce şu an Türkiye'de popüler olan bir kaç bölge için maliyet çalışması yapmıştım. Neredeyse 2 katı olarak karşıma çıkan maliyetler karşısında Sakız Adasını tercih etmiştim. Şimdi diyorum ki iyi ki de etmişim. Türkiye'deki tesisler böyle davranmaya devam etsinler. Umarım para kazanamaz duruma gelirler...<br />
<br />
Genel olarak fiyatlar şöyle:<br />
<br />
Bira: 0,70-1,5 EUR (market)<br />
2-3 EUR (mekan/plaj)<br />
<br />
Frappe: 2 EUR (plaj)<br />
2-3 EUR (mekan)<br />
<br />
<br />
<br />
Ekmek: 0,8 EUR (market)<br />
1,2-1,5 EUR (mekan)<br />
<br />
Kalamar: 9-10 EUR<br />
<br />
Ahtapot: 9-10 EUR<br />
<br />
Grek Salad: 4-6,5 EUR (mekan)<br />
<br />
Su: 0,2-0,5 EUR (market<br />
1 EUR (mekan)<br />
<br />
Kabaca bir restorana gittiğinizde bir kaç ara sıcak+balık+içki söylediğinizde 2 kişi için fiyat 20-30 EURO arasında değişkenlik gösteriyor.<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Sakız Adası Gezi Maliyetleri:</b></u></span><br />
<br />
Gelelim önemli konuya. Ben 3 gece 4 gün için gitmiştim. Maliyetlerim ise aşağıdaki gibi oldu;<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzXzFtvv9iN33xhh-449q_41OfhyH-CRaiqS6pV1Nnyiik-i0pKf3wZMpWf6iqVll18Amjfw92iusZXm5SOW_d-ZOGT_RYIoDIgw0dHc-XZ8nu5dcJ7CUgeyHcXTKcR1VHpy-JYzds61MO/s1600/DSC_2568.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzXzFtvv9iN33xhh-449q_41OfhyH-CRaiqS6pV1Nnyiik-i0pKf3wZMpWf6iqVll18Amjfw92iusZXm5SOW_d-ZOGT_RYIoDIgw0dHc-XZ8nu5dcJ7CUgeyHcXTKcR1VHpy-JYzds61MO/s320/DSC_2568.JPG" width="240" /></a><br />
<u><span style="color: #e06666;">İst-İzmir-Çeşme Otobüsü: </span></u>123 TL (Bayram olması nedeni ile otobüsler 20 TL kadar zamlı idi)<br />
<u><span style="color: #e06666;">Çeşme-İst Otobüs: </span></u>120 TL (Bayram olması nedeni ile otobüsler 20 TL kadar zamlı idi)<br />
<span style="color: #e06666;">Çeşme-Sakız-çeşme Feribot: </span>25 EUR<br />
<span style="color: #e06666;">Konaklama: </span>40 EUR x 3 gece: 118,5 EUR (2 kişi)<br />
<span style="color: #e06666;"><u>Araç Kiralama: </u></span>35 EUR X 3 gün: 105 EURO (2 kişi)<br />
<span style="color: #e06666;"><u>Benzin: </u></span>34 EURO (2 kişi)<br />
<span style="color: #e06666;"><u>Market Alışverişi:</u></span> 30 EURO (Hem TR'den hem de oradan aldıklarımız vardı)<br />
<span style="color: #e06666;"><u>Yeme&İçme: </u></span>130 EURO<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>Önemli Not:</b></u></span><br />
Adalılar rahat ve tam tipik Akdeniz İnsanları. O yüzden Pazar günleri hemen hemen her yer kapalı. Ne süpermarket, ne fırın ne eczane açık değil. Fakat Liman boyunca bulunan bir çok kafe, restoran, hediyelik eşya satan dükkan açık. Çarşı için de ise bir kaç tane kafe açık. Adada ihtiyacınız olan her şey ise var. Geldiğinizde eksik bir şeyiniz varsa çarşıyı gezip, eksiklerinizi giderebilirsiniz. Yaz ve Kış aylarında yaşayan bir ada olduğu için her şey mevcut.<br />
<br />
<br />
Velhasıl 3-4 günlük uzatmak isterseniz de 1 hafta için hem uygun hem de güzel bir tatil geçirmek istiyorsanız Sakız Adasını şiddetle tavsiye ederim.<br />
<br />
<br /></div></div>Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0Chios, Greece38.368182399999988 26.1310055999999837.571508899999991 24.840112099999981 39.164855899999985 27.42189909999998tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-77723765919827155192018-02-23T05:15:00.001-08:002018-02-23T05:15:12.047-08:00Kuzey Romanya keşfine var mısınız?Romanya denilince sanırım ilk akla gelen şehir Bükreş, sonrasında ise ünlü şatoları ve Kont Drakula'nın bölgesi ile Transilvanya...<br />
<br />
Size şimdi önereceğim yer aklınızdaki Romanya algısını değiştirecek türden. Bambaşka kültüre ve doğaya sahip güzelim Maramureş Bölgesini anlatacağım.<br />
<br />
Öncelikle şu haritadan Maramureş bölgesinin nerede olduğuna bakalım. Görüldüğü üzere Ukrayna ve Macaristan sınırına komşu. Bu üç ülkenin sentezini Maramureş'i gezerken göreceksiniz...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjmhbIPWO8JvQN6s2UT4dlphiPjMbmsrMR0ab_AGUWaEest8m8tnPagQOzlNsRn3dYJVB4Sl9f_iww13GpydgT4U1lSWGkStrQVZBQ_D3IJCNPHw3qO94GHKf_KM_HrpOxyOguzwZfCkFVn/s1600/romania-regions-map.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="476" data-original-width="700" height="271" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjmhbIPWO8JvQN6s2UT4dlphiPjMbmsrMR0ab_AGUWaEest8m8tnPagQOzlNsRn3dYJVB4Sl9f_iww13GpydgT4U1lSWGkStrQVZBQ_D3IJCNPHw3qO94GHKf_KM_HrpOxyOguzwZfCkFVn/s400/romania-regions-map.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<u><b><span style="color: red;">Ulaşım</span></b></u><br />
<br />
Maramureş bölgesini güzelce gezmek için ilk yapılacak şeylerden birisi araç kiralamak. O yüzden en yakın büyük şehir olan Cluj'a gelerek, buradan araba kiralayabilirsiniz. Bu bölgeyi ise hakkı ile gezmek için iki güne ihtiyacınız olacak. Cluj ile Maramureş arası yaklaşık 3-3,5 saat sürüyor fakat yollar dağlık ve tek şerit git-gel olduğu için bu mesafe biraz daha uzayabilir.<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8QhXT_nneEFrNkKzH6RmAsN0z_9NZw5vu3_XJl-8KezHU3r0tHDUZ6ZH60fguqHMNv16Xxab6OHvB3KiTRqwTNpWxaWcDQyPHCSLw2lnBXlyCO-qmI5-We04Zc0C1kY7av4WcweStwFjX/s1600/Capture.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="351" data-original-width="463" height="241" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8QhXT_nneEFrNkKzH6RmAsN0z_9NZw5vu3_XJl-8KezHU3r0tHDUZ6ZH60fguqHMNv16Xxab6OHvB3KiTRqwTNpWxaWcDQyPHCSLw2lnBXlyCO-qmI5-We04Zc0C1kY7av4WcweStwFjX/s320/Capture.JPG" width="320" /></a><span style="color: red;"><b><u>Konaklama</u></b></span><br />
<span style="color: red;"><b><u><br /></u></b></span>
Bu bölgede evler ağırlıklı olarak tek katlı, yer yer iki katlı evler de mevcut. Aileler evlerini konuk evi olarak kullanıyor çoğunlukla. Booking.com üzerinden rahatlıkla gideceğiniz bölgeler için rezervasyon yapabilir, çok tatlı evlerde kalabilirsiniz. Geceliği ise kahvaltı hariç, kişi başı 50-70 TL arası.Biz <a href="https://www.booking.com/hotel/ro/casa-muntean.tr.html?aid=356938;label=metagha-link-localuniversalTR-hotel-357971_dev-desktop_los-1_bw-5_dow-Sunday_defdate-1_room-0_lang-tr_curr-TRY_gstadt-2_rateid-0_cid-;sid=f8cc6d43ce37b8f17687506cbb7ac685;all_sr_blocks=35797101_104209439_0_34_0;bshb=2;checkin=2018-02-25;checkout=2018-02-26;dest_id=-1173496;dest_type=city;dist=0;group_adults=2;hapos=1;highlighted_blocks=35797101_104209439_0_34_0;hpos=1;room1=A%2CA;sb_price_type=total;srepoch=1519153796;srfid=766544b4fa4cb14eb3ac414e0f6680d64633083fX1;srpvid=114486c0210a028c;type=total;ucfs=1&#hotelTmpl">Casa Muntean</a> adında çok güzel bir konuk evinde kaldık. Civardaki konaklama seçenekleri de bu tarzda zaten. Biraz daha lüksleri var tabi ki ama 5 yıldız lüksünde otel hizmeti beklemeyin.<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">Gezelim, görelim</span></b></u><br />
<br />
Maramureş bölgesinde iki tane büyük şehir var; Baia Mare ve Sighetu Marmatiei. Bu bölgelere bağlı bir sürü köy ve kırsal bölge mevcut. Şehir merkezlerinde dükkanlar, büyük süper marketler mevcut. İhtiyaçlarınızı buralardan alabilirsiniz. Gezerken bu bölgelerde pek fazla restoran veya kafe seçeneği olmadığını göreceksiniz, o yüzden hazırlığınızı iyi yapmanızı öneririm. Biz iki gün boyunca acıktıkça peynir-ekmek ve yan ürünlerden oluşan kahvaltı yaptık :)<br />
<br />
Ve gelelim yolculuğumuza...<br />
<br />
Fotoğraflarla anlatmaya çalışacağım ama o kadar çok sürpriz görüntülerle karşılaştık ki anlatamam...<br />
<span style="color: purple;"><b><br /></b></span>
<span style="color: purple;"><b>1-Sapanta Köyü, Merry Mezarlığı</b></span><br />
<br />
Sabah saatlerinde bu köye olan yolculuğumuzda amacımız sadece bu köye özel olan Merry mezarlığını görmekti. Pazar sabahı buraya geldiğimiz için kilisede ayin vardı. Dışarıdan güzel görünen kilisenin içi alıştığımız şekilde görkemli değildi. Burada bahsetmek istediğim iki konu var.<br />
<br />
Birincisi insanların giyim tarzı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo7F4ei1Bm9-dEKvSaSMN9mC_K9To5GJTNujgCYGkPTFfw_Ll2tZBeiBankxQRCf6CnDEERXBhlpNbfis352jhJlpneNflg0pJPCAOK8_CLdGA1y4NiweFIrLoWQsUpQ-CsHdOryhwqjGV/s1600/DSCF6112.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo7F4ei1Bm9-dEKvSaSMN9mC_K9To5GJTNujgCYGkPTFfw_Ll2tZBeiBankxQRCf6CnDEERXBhlpNbfis352jhJlpneNflg0pJPCAOK8_CLdGA1y4NiweFIrLoWQsUpQ-CsHdOryhwqjGV/s400/DSCF6112.JPG" width="266" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHFXSG9tZYalC8HJQTCmHkhtacxaER23qcD5RRSXbVhi_MpyVt5odxlRBC1lXT4XdqXosuUd9sQyod3KcYwTE6e_xbLVkTfql7URukUJGat2OsGTYPKn2Pa9n0TGsSeJYr6DN2OhqZad-r/s1600/DSCF6031.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHFXSG9tZYalC8HJQTCmHkhtacxaER23qcD5RRSXbVhi_MpyVt5odxlRBC1lXT4XdqXosuUd9sQyod3KcYwTE6e_xbLVkTfql7URukUJGat2OsGTYPKn2Pa9n0TGsSeJYr6DN2OhqZad-r/s400/DSCF6031.JPG" width="265" /></a></div>
<br />
İnsanlar Pazar ayinlerine kendi yerel kıyafetlerini büyük bir özenle giyerek geliyorlar. Gencinden yaşlısına herkes süslü, rengarenk... Ben özel bir şey olduğunu düşünmüştüm ama meğersem Pazar günleri buralarda böyle yerel kıyafetler giyiliyormuş. Kültürlerine hala sahip çıkıyorlar. İnsanların fotoğraflarını çekmeye çalıştığımda hiç olumsuz tepki ile karşılaşmadım hatta hepsi bana poz vermeye başlamıştı bile :)<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Yas tutan insanlar ise siyah giyiniyordu.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjUVvphhX07dmE6er_FvkHqXT3SxmAtoCkjZf7hWwbdgGMUCV14oIlukLHWzNzlJw6oVrhqOYRUwMUqqAzw3eeP25KFn_QfDM_Q_7ToYF30iE6Gy5SpK1VpqRgoOmg8wUicyPaBNzGTtCPP/s1600/DSCF6061.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjUVvphhX07dmE6er_FvkHqXT3SxmAtoCkjZf7hWwbdgGMUCV14oIlukLHWzNzlJw6oVrhqOYRUwMUqqAzw3eeP25KFn_QfDM_Q_7ToYF30iE6Gy5SpK1VpqRgoOmg8wUicyPaBNzGTtCPP/s400/DSCF6061.JPG" width="266" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuEZdd2buUTIh15MV74uPK3Jc3K1GI4gru3sSPE3rNfqRuOUL0k4BgnDhpmB5FXCi3bsNQT2ZKY00lIOKGBowEhfG90Ru4TF-LJXDdVeUBZRdfRbtAsMg-713F6WyPE0mLM7jclnuZjnXe/s1600/DSCF6054.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuEZdd2buUTIh15MV74uPK3Jc3K1GI4gru3sSPE3rNfqRuOUL0k4BgnDhpmB5FXCi3bsNQT2ZKY00lIOKGBowEhfG90Ru4TF-LJXDdVeUBZRdfRbtAsMg-713F6WyPE0mLM7jclnuZjnXe/s400/DSCF6054.JPG" width="266" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bir de yaşlı teyzeler...</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4BN2Z5qgyWLwH-i_1Y5FNau1uyC0lL1GFs_STz52OxA6NoPxPe7OeLU204s5bR6RIo0qxnSH_YDTih7enJOuFrVm_AR5RZsoVQd-PMFrKt-vZF_DlXg6grodzfW4SZS8YlqIXscQiCg1T/s1600/DSCF6114.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1147" data-original-width="1600" height="286" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4BN2Z5qgyWLwH-i_1Y5FNau1uyC0lL1GFs_STz52OxA6NoPxPe7OeLU204s5bR6RIo0qxnSH_YDTih7enJOuFrVm_AR5RZsoVQd-PMFrKt-vZF_DlXg6grodzfW4SZS8YlqIXscQiCg1T/s400/DSCF6114.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
İkinci olarak bahsetmek istediğim ise rengarenk ahşap mezar anıtları...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNsRauvjF4jKmimqRhAU-0F-BClB8Lrvw9P8K0xt6f3qGYLKP-Qnd8f5IWt6y6BRREojJhzVwT6j5_EwVVBAHsJm3ySlSYX7jWz7IILUBxkDeXf1_3zHhBJMdtZwSM3iyspfjlR-gfz3bR/s1600/DSCF6042.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNsRauvjF4jKmimqRhAU-0F-BClB8Lrvw9P8K0xt6f3qGYLKP-Qnd8f5IWt6y6BRREojJhzVwT6j5_EwVVBAHsJm3ySlSYX7jWz7IILUBxkDeXf1_3zHhBJMdtZwSM3iyspfjlR-gfz3bR/s400/DSCF6042.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Sadece bu köye özgü olan bu gelenek 1935 yılından beri var ve günümüzde de devam ediyor. Bu köyde yaşayan insanlar ölümü bir son olarak değil, bir başlangıç olarak gördükleri için mezar anıtlarına yazılacak şeyleri yakınlarına vasiyet olarak bırakıyorlarmış. Mezar taşlarında yaşadıkları süre zarfında yaşamından kesitleri mezar taşlarına yazdırıyorlar. Tabi ölümden sonra inanılan hayata dair bir şeyler de yazdıran var... Ya da ölen kişinin ailesinin ölen kişi hakkında karakterine dair betimlemeler de...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisx2gGDxPjvCKc0hiQkinQX0qKYC3Zlq6manJ0V2FpyyL6vqPxEmUOdcL4ye1OOYupxXetaOrKVstGgLgSxtlsF4JihH8mF79vn6YdguJ_r9tCd5Ng-TaC3tIZ38Ry-JKnWPMan1Tr2mGG/s1600/DSCF6090.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisx2gGDxPjvCKc0hiQkinQX0qKYC3Zlq6manJ0V2FpyyL6vqPxEmUOdcL4ye1OOYupxXetaOrKVstGgLgSxtlsF4JihH8mF79vn6YdguJ_r9tCd5Ng-TaC3tIZ38Ry-JKnWPMan1Tr2mGG/s400/DSCF6090.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Mezarlarda ölen kişinin adı, yaptığı mesleğe dair bir tasvir ve kişinin mezarında yazmasını istediği şeyler ahşaptan yapılan mezar anıta işleniyor ve sonrasında fotoğraflarda göreceğiniz üzere boyanıyor. Yani anlayacağınız hepsi el emeği, göz nuru...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7rPvhpNv1rlBhhCj2PFu3dwO4yYsV0L8jqRIIMqwHlgegtfiFS6NUoGCrdqX0-lA6tHssVomMW95S_Z4s9_1oSLWGFMzmzgBsKRHrEj1IypwQr6ABSBujvuI7HqBR8BL4AivHNRbdf0D3/s1600/DSCF6095.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7rPvhpNv1rlBhhCj2PFu3dwO4yYsV0L8jqRIIMqwHlgegtfiFS6NUoGCrdqX0-lA6tHssVomMW95S_Z4s9_1oSLWGFMzmzgBsKRHrEj1IypwQr6ABSBujvuI7HqBR8BL4AivHNRbdf0D3/s320/DSCF6095.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Bu mezarlığa girmek ücretli ama oldukça cuzi bir miktar. Biraz turistik bir yer ama öyle korkulacak kadar değil. Biz çok rahatça gezindik ve fotoğraf çektik.<br />
<br />
<span style="color: purple;"><b>2-Breb-Deseşti-Ieud Köyleri</b></span><br />
<span style="color: purple;"><b><br /></b></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjwjeMJBtUPT2Mf_Vu4UwS_d-7yW8UatLV4ls1BS-63KztifvdzpdI8t_vikqOdsBZ6mZMfsxh7q6gMecxkqSrWaR6OqyE8jLzeLvVA4faM6SH8s-0qRWs6Jxld1ZatjqHfXKkc0Ag3I3y/s1600/DSCF6004.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjwjeMJBtUPT2Mf_Vu4UwS_d-7yW8UatLV4ls1BS-63KztifvdzpdI8t_vikqOdsBZ6mZMfsxh7q6gMecxkqSrWaR6OqyE8jLzeLvVA4faM6SH8s-0qRWs6Jxld1ZatjqHfXKkc0Ag3I3y/s400/DSCF6004.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyVJMVLch7wlqzRzAP0VtngsWzZk5hDkGsesYY4qvd122V0O4YcUWs7Vf5dgvbIbt9GUrbO4Rh4Ft0Son2hUprzf-1Ocs_LsU0fg9EQ8cIjGHV0KgghV70KfhB6q0os2wsvYbOvw9GCUXg/s1600/DSCF6248.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyVJMVLch7wlqzRzAP0VtngsWzZk5hDkGsesYY4qvd122V0O4YcUWs7Vf5dgvbIbt9GUrbO4Rh4Ft0Son2hUprzf-1Ocs_LsU0fg9EQ8cIjGHV0KgghV70KfhB6q0os2wsvYbOvw9GCUXg/s400/DSCF6248.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiG5H3v6Nbtw6QddVGVkY84h7oG8RHZ9BYgZH-OoB5nro0tbqTW9VnBhzQ74rp2eJbO-S-BR_E1j7mfbPeTPqWmyJMzOeeuFo6d1LAmAWnVP2MV8zF9MTaFZoTXo2iQDQAvO4JViEHTnsum/s1600/DSCF6241.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiG5H3v6Nbtw6QddVGVkY84h7oG8RHZ9BYgZH-OoB5nro0tbqTW9VnBhzQ74rp2eJbO-S-BR_E1j7mfbPeTPqWmyJMzOeeuFo6d1LAmAWnVP2MV8zF9MTaFZoTXo2iQDQAvO4JViEHTnsum/s400/DSCF6241.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Bu köyler güzel bir rota oluşturularak gezilebilir. Ana yollar asfalt o yüzden araçla rahatlıkla gezebilirsiniz. Doğa ananın muhteşem sunumu, 14. yy'dan kalma ahşap kiliseler, hemen hemen her evin girişinde ahşap dev kapılar, daracık toprak ve yer yer taşlık yollar, ağaçlar, ormanlar, bomboş yollar, evlerinin önündeki banklarda gelen geçeni izleyen yaşlılar, güler yüzlü ve sıcacık insanlarıyla ve bu kadar güzelliğin yanında çok da turistik olmaması nedeniyle buralara yolları düşürmek gerekiyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPGM4zn7eToUsr8qckh7whH8_2QJPfaY8Y9kzgEtoMWsyfjgX0TLvoOru8swBgeFZBtteivydd0QZmQiN5hqJ5IqaEPR-UuFSLQuVsLuOFgOtfLqe32rl_Cxvef_ubkRDGXm73IQlmVNzN/s1600/DSCF6010.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPGM4zn7eToUsr8qckh7whH8_2QJPfaY8Y9kzgEtoMWsyfjgX0TLvoOru8swBgeFZBtteivydd0QZmQiN5hqJ5IqaEPR-UuFSLQuVsLuOFgOtfLqe32rl_Cxvef_ubkRDGXm73IQlmVNzN/s400/DSCF6010.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyRk5J0NUE2_Vt5EOXbJHTlOP3fdTKY6jbAp10v_mnN0u1C5vn2rTAY1asvXEB_Z8GtxqoTWORmMcVbRmFuCbhiOSmexNca1ci2-NS3u85UI-ABD6OuYYey-LngfFGLB-3u7c0VeA6MhQX/s1600/DSCF6016.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyRk5J0NUE2_Vt5EOXbJHTlOP3fdTKY6jbAp10v_mnN0u1C5vn2rTAY1asvXEB_Z8GtxqoTWORmMcVbRmFuCbhiOSmexNca1ci2-NS3u85UI-ABD6OuYYey-LngfFGLB-3u7c0VeA6MhQX/s400/DSCF6016.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Kiliselerin içini ise gezmek biraz zor. Çünkü sadece köyde yaşayanlar tarafından Pazar günleri kullanıldığı için kiliselerin papazları da özel rica dışında kiliseleri açmıyorlar. Biz breb köyünde günü batırmaya yakınken Fransız turist çift tarafından açtırılan kilisenin içini gezme fırsatı bulabildik. Sanırım şimdiye kadar gördüğüm en güzel dekora sahip kilise bu bölgedeydi. İçerisindeki bir çok eşya ve ahşap duvardaki tasvirler orjinal.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiG_pxm7rdVZvxG50AIFvtnNeen5BOvRg9bMh_1KdjZhi93PEh7Yp6_f2LgimH0RxXSnQf1mMTfc4gjHiwc-La1DiShOCwj_4xgYCoaTjj-LCafEIT1QF6yV-LZYRmyRdf9qcRvWnFFmOQh/s1600/DSCF6018.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiG_pxm7rdVZvxG50AIFvtnNeen5BOvRg9bMh_1KdjZhi93PEh7Yp6_f2LgimH0RxXSnQf1mMTfc4gjHiwc-La1DiShOCwj_4xgYCoaTjj-LCafEIT1QF6yV-LZYRmyRdf9qcRvWnFFmOQh/s400/DSCF6018.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<b><span style="color: purple;">3-Barsana Köyü</span></b><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPZECz_0S3hSLu5SYzZWqGOKSKQ3O6uOwt7Mn69-t1PLbRBg_vBQlOciCzYdLhHPVtGKGkpGT4Kma74jhV5LB3dM0X1SwYus2VVewmXAL5Ksy4lk_L1ftlT6jVHaSzW2UARiZqxMEyrtD_/s1600/DSCF6008.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPZECz_0S3hSLu5SYzZWqGOKSKQ3O6uOwt7Mn69-t1PLbRBg_vBQlOciCzYdLhHPVtGKGkpGT4Kma74jhV5LB3dM0X1SwYus2VVewmXAL5Ksy4lk_L1ftlT6jVHaSzW2UARiZqxMEyrtD_/s320/DSCF6008.JPG" width="320" /></a>Bu köyden geçerken hiç beklemediğim anılara sahip olacağımı düşünmezdim...<br />
Araba ile geçerken ufak bir kapı önünde bir çok insanın bekleştiğini gördük ve hadi bakalım ne varmış dedik.<br />
<br />
<br />
İçeriye girmemiz ile adeta 70'li yıllara döndük. Burası bildiğiniz bir köy barı çıktı! İçeride bir sürü amca toplaşmış kağıt oynayarak bira içiyorlardı. Önce bir çekindik ama sonra hepsinin ''gel gel'' işareti ile kendimizi onların masasında bulduk. Fotoğraf çekmek isteğimizi belirttiğimizde ise çoktan poz vermeye başlamışlardı :) Daha sonra bir amca her ne kadar aynı dili konuşmasakta eline kağıt kalem alarak adresini yazdı ve fotoğraflarını istediğini belirtti :) Sonra bize bira ikram ettiler ama maalesef araba kullanacağım için bu teklifi geri çevirdik :) Bardan çıktığımızda adeta zaman tünelinden çıkmış olduk :( Sonrasında teyzeler bize el sallayarak, bizleri uğurladı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWQQqusnDvVbA35bLB4_ZG-Q9p7IV6qK_mtfrTVTGqdxnVdL_GuEkpCOH9FLVULBB5OPz-y_Voqhapr_KAP0f08EpIbX9VfnBtt3_2ARBaUt0AUpP__0Ad_20E1jtKtIY8qnSiBfEyB0Hm/s1600/DSCF6146.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="989" data-original-width="1600" height="246" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWQQqusnDvVbA35bLB4_ZG-Q9p7IV6qK_mtfrTVTGqdxnVdL_GuEkpCOH9FLVULBB5OPz-y_Voqhapr_KAP0f08EpIbX9VfnBtt3_2ARBaUt0AUpP__0Ad_20E1jtKtIY8qnSiBfEyB0Hm/s400/DSCF6146.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgDWno6BH85I8Lx1eGDAU0YZR6vmoND8zspp9iOvj3yfzqpmGGw31Q5t_J655jjX9Y4gsRxRJNXLoG5ZZE0PZ0iZFzoe7DbV8NqGp5KobvjzdGcPyjdqD6z7oZhOL0L1MslV0gZ2H38Bzt9/s1600/DSCF6138.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgDWno6BH85I8Lx1eGDAU0YZR6vmoND8zspp9iOvj3yfzqpmGGw31Q5t_J655jjX9Y4gsRxRJNXLoG5ZZE0PZ0iZFzoe7DbV8NqGp5KobvjzdGcPyjdqD6z7oZhOL0L1MslV0gZ2H38Bzt9/s400/DSCF6138.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5mFuBKfjEgXZhmW6IKozOhu3GxNDiFUdfdfl-MkkBMVB7xA1juGtU9SzttXMAGYiefdVL9SQKbawNYQic1qZOn9RNTMMMJYWFsEmvxDv-mO6QuUek72_a8CeLdbQ8RdC3BvjDqtI_0CY7/s1600/DSCF6137.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5mFuBKfjEgXZhmW6IKozOhu3GxNDiFUdfdfl-MkkBMVB7xA1juGtU9SzttXMAGYiefdVL9SQKbawNYQic1qZOn9RNTMMMJYWFsEmvxDv-mO6QuUek72_a8CeLdbQ8RdC3BvjDqtI_0CY7/s400/DSCF6137.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMVSGJBzEtGdhdEjkkgrDW9y65JV1PLwGIwFPlt1u8GelYTCPpg_2XtvFtSYlJ4HBz3f2YBhDfBfoI21-j_fHD-5SAV8opPKhvu6PV_2xPZGADCgq7SfXiIgNAJGUVWMBJaBC2YyUPgzYP/s1600/DSCF6207.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMVSGJBzEtGdhdEjkkgrDW9y65JV1PLwGIwFPlt1u8GelYTCPpg_2XtvFtSYlJ4HBz3f2YBhDfBfoI21-j_fHD-5SAV8opPKhvu6PV_2xPZGADCgq7SfXiIgNAJGUVWMBJaBC2YyUPgzYP/s400/DSCF6207.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Sonrasında Barsana'ya bağlı Barsana Manastır Kompleksi görülecekler arasında yer alıyor. UNESCO Dünya Mirası Listesinde olduğu için de oldukça popüler ve turistik bir kompleks burası . İçerisinde 14., 18. ve 20. yy'a ait yaklaşık 12 adet ahşap kilise var. Bir çoğunun içi ziyarete açık değil. Bu kompleks günümüzde aktif olarak da kullanılmakta ve bir çok rahibe burada yetişmekteymiş. Giriş ücretsiz, yeme-içme için de oldukça sınırlı bir kafeteryası var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXF-B8zk5n1UqJ_FD2RhjNitmfnitwBPBn_bT6Dd7cDGvpjYl__Ug1e_PCvW9Ptv_fmNHQVwdeengPKsjoy0W4fhQFoaPBoWbgZ5KDBMS94UkmnybTfrOyd_QscJWH-dZhyphenhyphenxDXTl313g87/s1600/DSCF6218.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXF-B8zk5n1UqJ_FD2RhjNitmfnitwBPBn_bT6Dd7cDGvpjYl__Ug1e_PCvW9Ptv_fmNHQVwdeengPKsjoy0W4fhQFoaPBoWbgZ5KDBMS94UkmnybTfrOyd_QscJWH-dZhyphenhyphenxDXTl313g87/s400/DSCF6218.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIur9e6FWNIGg76SS-_2Z2_8R5yRGVQOJupVN4JetT-1SEeEF6BlR6jrW_-7hwwyGHdCqr-Mqa77M9PqBac60AKMxHohNf3g_0IsuGukOvEypnvCIy_0vUF9rssoZ9VIkl0LyC1uvkWsWJ/s1600/DSCF6231.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIur9e6FWNIGg76SS-_2Z2_8R5yRGVQOJupVN4JetT-1SEeEF6BlR6jrW_-7hwwyGHdCqr-Mqa77M9PqBac60AKMxHohNf3g_0IsuGukOvEypnvCIy_0vUF9rssoZ9VIkl0LyC1uvkWsWJ/s320/DSCF6231.JPG" width="213" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4hBPzdRRVlfbq-EjXi77fRj97nn7jSR6rD3R9VRJM2L5qzEMpr6_le7ezPQKBMboHymOCyj1XS5dMLoOhtK6CSw8bj7tQR0UzjC3QQ17tvXrvULDXqvp5Q92U0bRII4jZDl3GF3KlpnlS/s1600/DSCF6202.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4hBPzdRRVlfbq-EjXi77fRj97nn7jSR6rD3R9VRJM2L5qzEMpr6_le7ezPQKBMboHymOCyj1XS5dMLoOhtK6CSw8bj7tQR0UzjC3QQ17tvXrvULDXqvp5Q92U0bRII4jZDl3GF3KlpnlS/s320/DSCF6202.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Pazar günümüzü bu bölgede geçirdik ve aynı gün içerisinde 2 ayin, 1 evlenme seromonisi, 1 adet de düğün yakalama şansına eriştik.<br />
<br />
Artık dönüş yoluna geçmiştik ve Barsana'yı geçtikten sonra bir evin önünde böyle çiçekli, böcekli giyinen kızları gördüğümüzde arabayı park ettik ve gerçekten orada neler olduğunu merak ediyorduk. Ne görelim, meğersem bir köy düğünü imiş!<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-eRBqnUTkLZ7Ui2OXDsmNAOxSiMjbBe61ItxEYlT2PcIsUCBSMFyKHZz_lAq64pNjRjg6NdFWI5Zxch8frvQKVHzZ1GwemLLI7gmlYnRdlOutC607u_2ausVDDNbRgrVj_TsWKjUEHHQm/s1600/4555.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1574" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-eRBqnUTkLZ7Ui2OXDsmNAOxSiMjbBe61ItxEYlT2PcIsUCBSMFyKHZz_lAq64pNjRjg6NdFWI5Zxch8frvQKVHzZ1GwemLLI7gmlYnRdlOutC607u_2ausVDDNbRgrVj_TsWKjUEHHQm/s400/4555.JPG" width="392" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjM7wIT2EMSxaXalRPJbmjWLLNELdtfnh3DZh_zHxdlYIVJwyJROkWCKDlj6Y9VrXow7GHtHhJZtrAi5djExG8_O5vOCz2SNgii4R7GrLtGf7Zxx8V6LxsOh-KbVIwi2ew7SMgkxo1IuLBh/s1600/DSCF6293.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjM7wIT2EMSxaXalRPJbmjWLLNELdtfnh3DZh_zHxdlYIVJwyJROkWCKDlj6Y9VrXow7GHtHhJZtrAi5djExG8_O5vOCz2SNgii4R7GrLtGf7Zxx8V6LxsOh-KbVIwi2ew7SMgkxo1IuLBh/s400/DSCF6293.JPG" width="266" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Kızlar yerel kıyafetler giymişlerdi fakat oldukça bakımlı ve topuklu ayakkabıları ile geçmişi ve günümüz modasını güzel kombine etmişlerdi :) Fotoğraf çekmeye başladığımda ise yavaş yavaş beni evin bahçesine doğru çağırdılar ve bahçede 2 koca masa insan manzaralarına şahit olduk. Bir masada teyzeler, diğer masada abiler, amcalar. Sonra çocuklar dikkatimi çekti... Hepsi birbirinden minnoştu.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh8d7aiTy6_KoeXqI91n5tIlb7lEJ7UOOCwstE3plzZ5OxWHLXsKhbndESzBN63faE_X_CFzfh2d1I_JcMMV3_whtJghmOmuhQ3ZQ0C9KxsnLUCGtxoOi7uJOk6Z9kHl22_zbTvuh1mQiys/s1600/DSCF6303.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1025" data-original-width="1600" height="256" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh8d7aiTy6_KoeXqI91n5tIlb7lEJ7UOOCwstE3plzZ5OxWHLXsKhbndESzBN63faE_X_CFzfh2d1I_JcMMV3_whtJghmOmuhQ3ZQ0C9KxsnLUCGtxoOi7uJOk6Z9kHl22_zbTvuh1mQiys/s400/DSCF6303.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjRmJsoe8IcjSt6h1Xqj_iFGquas4V560J-ug0G2QZ1GMRGLa9o7HTuJNbBAtgf5rQpKN_ivLythT1x483CSGT748Z_Jp_S7ZHFb8jBWs4MqBKZh4y863_U7CuxjnzvBQdWmESjXIPOsReD/s1600/collage.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjRmJsoe8IcjSt6h1Xqj_iFGquas4V560J-ug0G2QZ1GMRGLa9o7HTuJNbBAtgf5rQpKN_ivLythT1x483CSGT748Z_Jp_S7ZHFb8jBWs4MqBKZh4y863_U7CuxjnzvBQdWmESjXIPOsReD/s400/collage.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Evin içine götürüldüm sonra. Gelin ve damatı gördüm, tebrik ettim. Sonrasında ise bahçeye tekrar çıktım ve bize ikram edilen şekerlemelerden biraz tattım. Teyzeler beni ve arkadaşımı masaya davet ettiler fakat zamanımız olmadığı için maalesef kalamadık. Ama aklım ve kalbim o insanlarda kalmıştı bile...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAbPZCH0jvPfjWAHvkETQ0mpTwDyPaOXq03BnjtoHCvXodXhoxVkGFPV5z9hp9bbPU6iivWDdrdcCbehdjoxdC9JTsA2EjOjxC3VOqdUMU3rvxdfjDzs9i4qYi1bFhoAd5EgOuuQ-gesLK/s1600/DSCF6259.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAbPZCH0jvPfjWAHvkETQ0mpTwDyPaOXq03BnjtoHCvXodXhoxVkGFPV5z9hp9bbPU6iivWDdrdcCbehdjoxdC9JTsA2EjOjxC3VOqdUMU3rvxdfjDzs9i4qYi1bFhoAd5EgOuuQ-gesLK/s320/DSCF6259.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Dönüş yolunda maps.me uygulamasına güvenerek bizi Cluj'a götüreceği yolu takip etmeye başladık. Biraz maceralı başlayan kestirme köy yolları sonrasında havanın kararmaya yüz tuttuğu anlarda korkutucu bir hal aldı. Çünkü bizi ıssız, kimsenin olmadığı toprak dağ yollarından götürmeye başlamıştı uygulama. Aklımıza binbir türlü senaryo geldi.''Ya lastiğimiz patlarsa, ya araba çamura saplanırsa, ya dağda mahsur kalırsak...''<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLZ-Di1z7_F3rSwm7MhEsmdhGNOZhIaSJCDRXN0MIOuGLtm8myHG8VTPTAdq-2pthf6MKjk8-Af9Ey9ZxRd1Xzx0FhqJ_b6luyjAbuUgrhpxu42_C13cDBWSDg3K3tv_5L6G9UK9isfBu1/s1600/DSCF6224.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLZ-Di1z7_F3rSwm7MhEsmdhGNOZhIaSJCDRXN0MIOuGLtm8myHG8VTPTAdq-2pthf6MKjk8-Af9Ey9ZxRd1Xzx0FhqJ_b6luyjAbuUgrhpxu42_C13cDBWSDg3K3tv_5L6G9UK9isfBu1/s320/DSCF6224.JPG" width="213" /></a>Daha fazla risk almayıp geldiğimiz 1 saatlik yolu tekrar dönerek ana yoldan tabelalar vasıtasıyla Cluj'a dönmeye karar verdik. Ana yola girdiğimizde başlayan ve 4 saat boyunca hiç dinmeyen sağnak sayesinde tüm araç kullanma becerilerimi geliştirdim diyebilirim :)<br />
<br />
Cluj'a döndüğümüzde gece 23.00 olmuştu bile ve yine çok tatlı diyebileceğim kaldığımız pansiyonun işletme sahibi tarafından odamıza yerleştirilmiştik bile.<br />
<br />
<br />
Uyumaya çalışırken dolu dolu geçen ve hiç bir zaman unutmayacağımız Maramureş anıları ise bizleydi...<br />
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-27692973782891019022018-02-06T08:03:00.001-08:002020-06-14T11:04:39.829-07:00Romanya'da araç kiralamaUzun zamandır blog yazılarını ihmal ettiğimin farkındayım. Siz iş güç deyin, ben üşengeçlik diyeyim...<br />
<br />
Son bir yıldır o kadar üşengeç oldum ki ne seyahat, ne blog yazıları ne fotoğraf... 2017 yılı bu konular için oldukça zayıftı benim dünyamda. Geç olsun güç olmasın dedim 2018 yılına güzel girme niyetindeyim, eski seyahatleri ve yeni seyahatleri bol bol yazmayı hedefliyorum. Umarım gaza gelmişken hemencecik vazgeçmem :)<br />
<br />
<br />
2017 yılında giderek gerileyen ve Avrupa'ya göre oldukça küçülen bir ekonomiye sahip olduğumuz için bir uçak biletini artık kırk defa düşünerek alıyorum... Eskiden uçak biletini ucuza hallettim mi gerisi kolay diyordum ama artık nafile... EUR olmuş 4,7 TL. İki sene önce gezdiğim yerlere şimdi gitsem iki katı bütçe ile gitmem gerekiyor maalesef. Devir tasarruf devri dedim ve 2017 yılında sadece üç ülkeye gittim. Ekonomileri bize yakın veya gittiğimde cebimi üzmeyecek ülkeleri tercih ettim. Bunlardan birisi de Romanya idi.<br />
<br />
Neden Romanya derseniz öncelikli seçimim para biriminin EUR olmaması ve de gezilecek coğrafya bakımından oldukça zengin bir ülke olması beni fazlası ile ikna etti.<br />
<br />
Plan, program ve gezdiğim yerlerin detaylarını bir sonraki postta paylaşacağım ama size araç kiralama maceramı aktarmak istedim öncelikle :)<br />
<br />
Romanya için gezilecek yerleri araştırıyorken Kuzey bölgesi oldukça ilgimi çekti. Köy köy gezmek gerekiyordu buraları. Planımızı güneyden kuzeye doğru yaparak ülkenin ortasına kadar tren+otobüs ile gitmeyi planladık.Dönüş uçağımız Cluj şehrinden olacağı için 2-3 günlük zaman zarfında da araba kiralayarak iki bölgeyi istediğimiz gibi görmeyi planladık.<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGH0fCJCyfVldXB_Vmq33b0Jqb4jtgityd71NZGeeuVUdTqu8TdRIICnY5L6dS9hyphenhyphenwDZUspv_Qa8tIABk5KHirgebrE0ZILHWA4UO6CJCN1ZV8-cSJAZDZ95GdpONF20Qy0h5POdiPq3cT/s1600/transfagarasan-otoyolu-romanya.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="399" data-original-width="600" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGH0fCJCyfVldXB_Vmq33b0Jqb4jtgityd71NZGeeuVUdTqu8TdRIICnY5L6dS9hyphenhyphenwDZUspv_Qa8tIABk5KHirgebrE0ZILHWA4UO6CJCN1ZV8-cSJAZDZ95GdpONF20Qy0h5POdiPq3cT/s320/transfagarasan-otoyolu-romanya.jpg" width="320" /></a>1.Transfagarasan Yolu<br />
<br />
<br />
1974 yılında Ceauşescu tarafından 90 km uzunluğunda bol virajlı, varmanın değil yolda olmanın güzelliğini doyasıya yaşayacağınız bir parkur.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
2.Maramureş Bölgesi<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyQWSSOnyhWWO7iECm5sUroCPk3Sb-mKpRj9T0KynhhRz3yz_oqUuxYk4xd-q-R9upIZvAbb_39a8Qw-kv1XyFQQ_vhh0cIcmCP3Zeb61S9SJ6btWjXYhyphenhyphenRDbzblHQPLWDBOUsXklbpsi7/s1600/DSCF6202.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyQWSSOnyhWWO7iECm5sUroCPk3Sb-mKpRj9T0KynhhRz3yz_oqUuxYk4xd-q-R9upIZvAbb_39a8Qw-kv1XyFQQ_vhh0cIcmCP3Zeb61S9SJ6btWjXYhyphenhyphenRDbzblHQPLWDBOUsXklbpsi7/s320/DSCF6202.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
Ukrayna ve Macaristan sınırında bulunan bu bölgede köy köy, kapı kapı gezmek gerekiyordu. Bu bölge için bir yazı hazırlayacağım, takipte kalınız :)<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
Bu iki bölge için de araba kiralamak şarttı. O yüzden Sighisoara şehrine kadar toplu ulaşım araçları ile gideriz, arabayı da orada olacağımız güne göre ayarlarız diyerek gitmiştik.<br />
<br />
Ama efendim yanılmışız...<br />
<br />
Ben plan-programcı biri olarak bu seyahatimde bazı konularda ''anı yaşa, plan yapma'' kavramımın ne kadar geçersiz olduğunu gördüm...<br />
<br />
<u><span style="color: red;"><b>1. deneme!</b></span></u><br />
<br />
Sighisoara'ya geldiğimizde 1-2 saat gezer sonrasında araç kiralama opsiyonlarına veya hangi şehre geçeceğimize karar veririz demiştik arkadaşımla. Turizm ofisini bulduk ve internetini kullanmak için izin aldık. Rentalcars sitesi benim her gezimde araç kiralama için kullandığım bir site. Sitede arama yaptığımda araçlar şehre en yakın havalimanlarında var olarak görünüyordu. Turizm ofisindeki yetkiliye şehir merkezinden kiralayabilir miyiz seçeneğini sorduk. O da bize iki firmanın telefonunu verdi. İki firma ile de telefonda görüştüm ve ikisi de aracının olmadığını, beklersek bir sonraki gün olacağını söyledi. Fiyatı sorduğumda ise internette çıkan fiyatların neredeyse iki katını söyledi biri. Teşekkürler diyerek telefon konuşmasını sonlandırdım. Turizm ofisindeki kişiden yardım istedik ve o da bize Sibiu şehrine geçmemizi hem gezmek açısından güzel bir şehir olduğunu hem de havalimanı olduğu için araç kiralamayı oradan yapabileceğimizi söyledi. Ben de internetten baktığımda Sibiu havalimanında araçlar gayet var görünüyordu. Tamam dedik, hemen Sibiu şehrinden otel ayarladık ve adamcağıza minnettar kalarak tren istasyonunun yolunu tuttuk. İstikamet Sibiu idi. Yaklaşık 1,5 saatte ulaşabileceğimiz bir şehirdi ama gelin görün ki o gün ne tren ne otobüs vardı o saatlerde. Her ikisi de akşam saatlerinde ve aktarmalı olarak vardı. Resmen o günümüz çöp oldu Sighisoara'da. 3 saat tren istasyonunda boş boş bekleme, aktarmalı tenle de 2,5 saat yol gitme, sonrasında oteli bulabilme adına kaybedilen 1 saat. Sonunda Sibiu'ya gece 22.00 gibi vardık...<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>2. deneme!!</u></b></span><br />
<br />
Efenim güne güzel ve moralli başladık. Kahvaltıyı yaptık ve hemen internete girip 3 günlüğüne araba kiralayalım dedik. Enem bir de ne göreyim bir gün önce baktığım hiç bir opsiyon çıkmıyor! Araba yok değil var fakat fiyatlar 2 katı neredeyse çünkü ekonomi sınıfında otomatik araba seçeneği tükenmiş görünüyor. Sinir kat sayımız tekrar nüksetti.. Defalarca odada bağlantıyı sıfırlayıp, farklı uygulamalardan ve tarayıcılardan girerek tekrar denediğimizde olumlu sonuç alamadık. Aklımıza alternatif seçenek olarak şehir merkezindeki kiralama ofisleri geldi. İnternetten adresleri kontrol ederek doğruca ofisleri ziyaret etmeye başladık.<br />
<br />
İlk ofiste araç yoktu. İkinci ofiste araç vardı fakat söylediği fiyat bizim bütçemizi oldukça aşıyordu. Bir de adamlar aracı tekrar ofislerine bırakmamızı talep ediyorlar ek olarak sigorta kapsamında bir günlük araç kirası kadar kasko bedeli talep ediyorlardı. Dedik bu bize uygun değil. Odaya tekrar dönüp şansımızı deneyelim dedik ve araç alış saatlerini bir kaç saat ileriye aldığımızda bütçemiz dahilinde araçları önümüze çıkardı. Bu arada Sibiu'da saat 13.00 olmuştu bile. Planımız 08.00 gibi arabamızla hareket etmekti ama umduğumuz gibi gitmedi bu durum :(<br />
<br />
<b><u><span style="color: red;">3.deneme!!!</span></u></b><br />
<br />
Evet aracı bulmuştuk! Akşam 16.00 gibi aracı teslim alacaktık. Nasılsa Transfagarasan yolunu o gün yapamayacaktık ama en azından başlangıcı olan köye o gün 1-2 saat içerisinde varabilirdik. Tamam bir gün dinlemiş olduk aman bir şey olmaz canım dedik ve havalimanının yolunu tuttuk.<br />
<br />
Araç için beklemedeyiz. Klass Wagen adında Romanya'da epey geniş ağı bulunan ve yorumları güzel olan bir firmadan kiralamaştık. Öncelikle havalimanına geldiğimizde firmanın bankosunun olmadığını ve aramamız gerektiğini öğrendik. Neyse dedik sevinçliyiz, aracı alınca bütün bu çile bitecek. Tel paketimiz olmamasına rağmen 1 dakikalık görüşmeden bir şey olmaz deyip, aradım ben.<br />
<br />
Yetkili yarım saat içinde geliyorum dedi ve geldi. Ve ne dedi biliyor musunuz? ''Hanımfendi sizin rezerasyonunuz bize yarım saat önce ulaştı ve elimde hiç araç yoktu. Araç bulmakla uğraştım 1 saattir, lütfen kusura bakmayın. Sistemde sorun oluştu sanırım.'' Ben şok tabi :S ''Nasıl olur biz öğlen yaptık rezervasyonu işte kanıtı burada, bakın mailim burada'' vs. derken ''Özür dileriz hadi gidelim aracı size teslim edeyim'' dedi.<br />
<br />
Evet araç oradaydı. Allahım bende bir sevinç, bir coşku anlatamam. İki gündür sürünüyorduk ve tüm dertlerimiz bitecekti.<br />
<br />
Nırınınrınırınırnııı<br />
Bitmedi!<br />
<br />
Kontratı imzalamaya yakın ''Dur şu çantaları bir arabaya atayım'' dedim ve gözüm vitese takıldı. Ne göreyim; Düz vites!<br />
<br />
Yıllardır otomatik vites kullandığım için düz vites arabanın nasıl kullanıldığını gayet unutmuştum ve yetkiliye ''bakın ben otomatik araba kiraladım ve siz düz getirdiniz, ben bunu kulanamam'' dedim. O da tekrar elinde araç olmadığını ve bunu bile zor bulduğunu belirtti. Ek olarak mevsimlerden yaz, yüksek sezon ve araç bulmak bu yüzden de oldukça zormuş. E mağdur olan bizdik. Zaman yanında bir de para kaybı eklenmişti bu çileye.<br />
<br />
''E ödeme ne olacak?'' dedim. Çünkü karttan çoktan çekilmişti bile... Rezervasyonu yaptırdığınız siteyi arayıp, durumu aktarabilirsiniz gerçekten ben bir şey yapamam dedi...<br />
<br />
<b><span style="color: red;"><u>4.deneme!!!!</u></span></b><br />
<br />
Moraller tükendi bitti bizde...<br />
<br />
Son çare havalimanındayken araç kiralama firmalarına tek tek gidip fiyat sormak oldu ama nafile.. Çoğunun elinde otomatik araç yoktu... Var olan ise 700, 800 EUR gibi depozito talep etti...<br />
<br />
Aklım çalışmıyor, ne yaparız, nereye gideriz bilmiyordum ama moraller sıfırdı. İşte bu anlarda seyahat partnerinizin olması güzel bir duygu. Siz çıkmazdayken o size yol gösterebiliyor ya da onun kafası karışmışken siz başka bir açıdan konuya yaklaşarak durumu toparlayabiliyorsunuz...<br />
<br />
Aklına gelen alternatif ise Transfagarasan yolundan sonra bizim gideceğimiz şehre o gün otobüsle gitmekti... Hay yaşa dedim. Karpatlar artık yalan olmuştu biz yolumuzda devam etmeliydik... Ve o gece Turda'ya otobüs ile gitmeye karar verip otogarın yolunu tuttuk.<br />
<br />
<b><u><span style="color: red;">5. deneme!!!!!</span></u></b><br />
<br />
İlk arabalı rotayı maalesef pas geçmiştik, gidemedik. Bari kuzey sevdamız sekteye uğramasın nasılsa Cluj'a yakınız ve dönüşümüz oradan olacak diyerek Kuzey için kiralayalım dedik. Turda'da iken rezervasyonu yaptık ve her şey süper görünüyordu, kiralayabilmiştik. Ama yine de içimden bir ses ''araç kiralamada kesin bir şey çıkacak'' diyordu :)<br />
<br />
Cluj'da yine Klass Wagen firmasının ofisini ara tara bulduk. Neden klass Wagen çünkü fiyatlar diğer firmalara göre oldukça uygundu.<br />
<br />
Neyse efenim ofisteyiz. Araç kiralama için gereken evraklar istedindi, imzalar atıldı. Ödeme kısmına geldik ben zaten ödediğimi söyledim. Ekstra araç kaskosu için ödeme talep ettiklerini söylediler. ''Neden ki?'' dedim. Çünkü kiralarken sigortalı olarak kiralamıştım. Romanya araç kiralama kuralları burada devreye giriyor arkadaşlar:<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYJdqEOVOKcfIuDnFH1dcrouaBSiGpuB6IHUsNPSZ9gqXuOjUnzBoLKGtfkm8eK9sHZxeGQz-aYbQOEDeBAoClm7_n3zStjpCp9KfBzsMnM8p_umXamvT96zvvoPzIJ2Rjdb3975fa0N91/s1600/DSC_0979.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYJdqEOVOKcfIuDnFH1dcrouaBSiGpuB6IHUsNPSZ9gqXuOjUnzBoLKGtfkm8eK9sHZxeGQz-aYbQOEDeBAoClm7_n3zStjpCp9KfBzsMnM8p_umXamvT96zvvoPzIJ2Rjdb3975fa0N91/s400/DSC_0979.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
1. Araç kiralarken normalde Avrupa ülkelerinde sizden bir miktar depozito talep ederler. Bu ülkeden ülkeye değişiyor ama 200-300 EUR filandır normalde o da bir haftalık meblağ. Aracı teslim alırken bakarlar bir sorun yoksa bir kaç gün içinde o depozito tekrar iade edilir. Romanya da sadece bir gün için istenilen rakamlar korkunç. 500 EUR, 700 EUR, 800 EUR bile isteyenler oldu!!<br />
<br />
2. Depozitoyu kabul etmiyorsanız sizden sigorta ücreti alıyorlar. Araç kiralama günlük 150 TL iken sigortasının 200 TL olmasına ne diyorsunuz?<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Arabayı teslim almak için bu iki seçenekten birini seçmem gerekiyordu. Kartım öyle çok limitli olmadığı için sigorta ücretini ödeme seçeneğini tercih ettim. Aklımda da rental.cars sitesine şikayet mesajı yazmak vardı. Belki dedim kartımdan çekilen ücreti dönünce iade alabilirim... (Dönünce aldım :) )<br />
<br />
Efenim sonrasında arabayı nihayet teslim aldık! Bu sefer de kafam rahat değil. Bu kadar sancılı geçen bir süreçte hala ''kesin başımıza bir şey gelecek hadi hayırlısı'' deyip durdum. Neyse ki kazasız belasız çok güzel anılarla geçen 2 günlük Kuzey keşfimiz bonus oldu :)<br />
<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<span style="font-size: x-small;">Maramureş'teki Merry Mezarlığı. Sadece Sapanta Köyü'ndeki mezarlık böyle özel ve güzel :)</span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf5wjRxAq2Dl6YepfveV9pIpC292skeHQFqsszTiNG19aJNHUny67Kn2iXKbOqmsO3sV2dOFz7TBMluPb1jtnoooFiDyo7fyjnRF_8Fc7CulqpqRukoWtdvudfvToN2wXtfHmdcr4b8oqV/s1600/DSCF6090.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf5wjRxAq2Dl6YepfveV9pIpC292skeHQFqsszTiNG19aJNHUny67Kn2iXKbOqmsO3sV2dOFz7TBMluPb1jtnoooFiDyo7fyjnRF_8Fc7CulqpqRukoWtdvudfvToN2wXtfHmdcr4b8oqV/s400/DSCF6090.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Son olarak siz siz olun, bir ülkeye giderken araba kiralamayı düşünüyorsanız planlarınızı önceden yaparak, uygun fiyatlarla halletmeye, son ana bırakmamaya çalışın. Romanya için ise ekstra dikkat edin!<br />
<br />
Seyahat dolu bir yıl olsun efenim :)<br />
<br />
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com9Romania45.943161 24.96676000000002240.289182000000004 14.639611500000022 51.59714 35.293908500000022tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-68742138674859479112016-11-04T04:37:00.003-07:002016-12-01T03:34:46.577-08:00Bilinmeyen İranEvet İran'a sonunda gidebildim. Hem de 3 senedir ''Acaba tek başıma gidebilir miyim, kadın başıma gitsem başıma bir şey gelir mi, korkuyorum galiba'' iç sesleri ile bu sene zincirlerimi kırdım ve çok görmek istediğim İran'a bir kız arkadaşımla gittim.<br />
<br />
Kurban Bayramının 1 hafta tatil olacak olması nedeniyle biz de kendi izinlerimizden bir hafta katarak İran'ı şöylece bir güzel gezelim dedik. Rehber kitaplar, okunacak bir sürü siyasi, dini, kültürel, fotoğraf içerikli kitap alarak planımızı oluşturduk ve 12 gün boyunca zamanımızın yettiği kadarıyla İran'ı gezdik. Genel olarak İran'da ne yaptık, ne ettik, nelerle karşılaştık, ne gibi ön yargılarımız vardı ve neleri kırdık onlardan bahsetmek istiyorum bu yazıda.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3KEGk1zaoEwoF5dSz0MEUCWtHFND_rG3meVL7aVlJmyK8Fr-_-n3H9RZ8eqh8jD0shb1V6bT0VgNLtjpYaCXwx3rORXgZ-Ollzo1D4I9BXnJ1uJgZwMqnK3LCNC2JF0wthieGeOZD6pQq/s1600/DSCF3951.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="243" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3KEGk1zaoEwoF5dSz0MEUCWtHFND_rG3meVL7aVlJmyK8Fr-_-n3H9RZ8eqh8jD0shb1V6bT0VgNLtjpYaCXwx3rORXgZ-Ollzo1D4I9BXnJ1uJgZwMqnK3LCNC2JF0wthieGeOZD6pQq/s400/DSCF3951.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Neden İran?</b></u></span><br />
<br />
Bu soru bana oldukça soruldu arkadaşlarım, çevrem, tanıdıklarım tarafından. Neden klasik bir Avrupa rotası değil de İran! Çünkü beni çeken bir kültüre sahip. Yıllardır izlediğim sineması ile, dinlediğim müzikleri ile beni kendine çeken bu medeniyet, çok yakın tarihte geçirdiği devrimle de kendini iyice merak ettiriyor bir yandan da beni ürkütüyordu. Takip ettiğim sayısız İranlı fotoğafçılar nedeni ile de o sokakları iyice merak ediyor, kafamdaki fotoğrafları çekmek, ordaki hayatı görmek için can atıyordum. İşte gitme nedenim bu.<br />
<u><b><span style="color: red;"><br /></span></b></u>
<u><b><span style="color: red;">İran'a ilk adım</span></b></u><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7BQHLzJYV1HBmoBVcaiz2Pghg156Fw6LJuPThje-5oi_-sLh0u5HtxpZlIvlBDl6I6s6xEnLxfWEk-Mn8cO-o9g5BMJh-vcJov2Jb1O9fPdVQMHYbVwkwvqcC1iGQXIAvnN891y2FSFGo/s1600/iran.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="343" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7BQHLzJYV1HBmoBVcaiz2Pghg156Fw6LJuPThje-5oi_-sLh0u5HtxpZlIvlBDl6I6s6xEnLxfWEk-Mn8cO-o9g5BMJh-vcJov2Jb1O9fPdVQMHYbVwkwvqcC1iGQXIAvnN891y2FSFGo/s400/iran.JPG" width="400" /></a></div>
İran bizden 90 gün kadar kalış için vize istemiyor. Pasaportunuzla İran'a rahatça gidebilirsiniz. Tek bildiğim şey daha önce pasaportunda İsrail damgası olanlara epey sorun çıkardıkları.<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">İran'a Ulaşım:</span></b></u><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPRNz4lEcMUHSkNeZwWe9NLI1dbe_BaniRKuMptVgNRtYQWAydcc81pbJZdr-enal_CPf6TYnrrCMoxp1YKyC_iqyh4EFXHpOPCyVUQZPiZqimfRUIoHVj6sptxqgvpI7iHl-SkXtPzUy8/s1600/DSC_1769.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPRNz4lEcMUHSkNeZwWe9NLI1dbe_BaniRKuMptVgNRtYQWAydcc81pbJZdr-enal_CPf6TYnrrCMoxp1YKyC_iqyh4EFXHpOPCyVUQZPiZqimfRUIoHVj6sptxqgvpI7iHl-SkXtPzUy8/s320/DSC_1769.JPG" width="240" /></a>İran'a kara ve havayolu ile ulaşım TR'den mümkün. En çok tercih edileni ağırlıklı olarak doğu illerinden özellikle Van'dan Tebriz'e otobüslerle gitmek. Bu bizim yolumuzu uzatacağı ve zamanımızın az olması nedeniyle tercih etmeyeceğimiz bir yöntemdi. O yüzden baştan itibaren havayolu ile gitmeyi düşünüyorduk.<br />
<br />
İstanbul'dan Pegasus'un, THY'nin direk uçuşları var fakat benim normlarıma göre oldukça yüksek fiyatlardaydı. Ben de skyscanner sitesinden fiyat alarmı kurup gitmek istediğim tarihlerdeki bilet fiyatlarını izlemeye başladım. Sonunda Nisan ayında Azerbaycan'a ait AZAL havayollarının kampanyası ile minimum 700-800 TL olan Tahran bilet fiyatlarını 300 TL olarak gördüm ve tereddütsüz aldım. Benim aldığım bilet Bakü aktarmalıydı ve giderken 1 günde dönerken ise gece yola çıkacağım için 6-7 saat sürecek bir yolculuktu. Bilet fiyatı ucuz olunca 320 TL'ye aldım.<br />
<br />
İst Atatürk->Bakü>Tahran şeklinde olan rotada Bakü'de transit yolcu olsanız dahil 10 USD 90 günlük olan vizeye tabisiniz ve bu hemen havalimanı kapısında bir form doldurularak alınıyor.<br />
<br />
Ve sabah başlayan yolculuğum gece 24.30'da Tahran'da sona erdi. Sorgusuz, sualsiz gümrük polisinden de geçtim ve artık hayalimdeki ülkedeydim.<br />
<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">İran'da Ulaşım</span></b></u><br />
<br />
Şehirlerarası yolculukta en çok tercih edilen yöntem otobüs. Gece yolculuğu yapacaksanız özellikle uzun mesafede tercih edilen VIP otobüsler var. Hafif yatak olacak kıvamda. Mesafeler sizin gözünüzü korkutuyorsa uçakta kullanabilirsiniz. İran'ın bir çok şehrinde havalimanı var. İran'da otobüsle seyahat edecekseniz mutlaka bir gün önceden kaldığınız otelden veya acentalardan otobüs firmalarına rezervasyon yaptırın. Gittiğinizde bilet bulamayabilirsiniz ve planlarınız alt üst olmasın.<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg87Mrj5aU1LSkSx64LcvVqPFnjGU8H3s1gM16uDmadWDyOp3lZoZDVg12EIg1EgNL7OdcMoF7N4OQoE3T44L_LAUs3qKfZd76OeMlXc7ysMMlDBevE9ylJmKaVlBuqOulDaqjwjneYBhKJ/s1600/DSC_1849.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg87Mrj5aU1LSkSx64LcvVqPFnjGU8H3s1gM16uDmadWDyOp3lZoZDVg12EIg1EgNL7OdcMoF7N4OQoE3T44L_LAUs3qKfZd76OeMlXc7ysMMlDBevE9ylJmKaVlBuqOulDaqjwjneYBhKJ/s400/DSC_1849.JPG" width="400" /></a><br />
Bazı şehirler arası yolculuklarda tren tercih ediliyor. Biz bir kere denemek istedik ama zamanı uyduramadık.<br />
<br />
İran'da benzin oldukça ucuz bildiğiniz üzere petrol ülkesi. Bizim ülkemizde 200 küsür TL'lere dolan depo orada 30-40 TL'ye doluyor. O yüzden taksiler esasında oldukça ucuz. Hele gaz kullanıyorsa taksi sudan ucuz. Deposu 10 TL'ye doluyor. Mutlaka taksicilerle binmeden önce pazarlık edin. Kendi halkını 100.000 Riyal'e götürdüğü yer için size 400.000 Riyal diyebilir. O yüzden her zaman ne fiyat söylüyorsa epey düşüğünü söyleyin, kabul edeceklerdir. Biz şehirler içinde çok fazla taksi kullandık açıkçası. Belediye otobüsleri hep farsça olduğu için ve halkta ingilizce bilmediği için sıkntı çekmeyelim diye bir kaç bölge haricinde hep taksi kullandık.<br />
<br />
İran'da çok fazla otomobil mevcut. İran'a özgü epey otomobil markası da var. Otomobil ucuz, benzin de ucuz olunca herkeste araba var. Arabaların çoğu eski ve çevreye zarar veren araçlar. O yüzden çevre kirliliği oldukça fazla İran'da.<br />
<br />
Tahran'da metro var. Her tarafa tek biletle gidebiliyorsunuz. Biz epey metro kullandık Tahran'da. İlk iki ve son iki vagon kadınlara ait. Diğer vagonlar karışık ama o kadar kalabalık ki nefes almak bile zor olduğu için kadınsanız, kadınlara ait vagonları kullanmanızı tavsiye ederim.<br />
<br />
Otobüslerde de durum farklı değil. Tahran'da herkes önden binip, öne kadınlar arkaya erkekler oturuyor. Ufak şehirlerde ise sadece kadınlar için otobüsler olduğu gibi, önden erkeklerin, arkadan kadınların bindiği otobüslerde gördüm. Orta kapı itibari ile otobüsler ikiye ayrılmıştı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<span style="color: red;"><u><b>İran'da Kadın gezgin olmak;</b></u></span><br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8gVw36bGK9hp73unJFvtuM7l1huTLljulBTZ47IwUT_qrL7ntVHNyPDRuzfGtdmSW3jm59eQ45GcrN6UiYHDpTE2WkzLSJw6lyRq7TY9QMU7o9GHWtTDvqjdKa0DDGdWOOeZM4rIOlDdL/s1600/DSC_2010.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8gVw36bGK9hp73unJFvtuM7l1huTLljulBTZ47IwUT_qrL7ntVHNyPDRuzfGtdmSW3jm59eQ45GcrN6UiYHDpTE2WkzLSJw6lyRq7TY9QMU7o9GHWtTDvqjdKa0DDGdWOOeZM4rIOlDdL/s320/DSC_2010.JPG" width="240" /></a></div>
Bu konunun üzerine saatlerce konuşabilirim. Gitmeden önce çok kaygılarım vardı. Oraya gidince hepsinin yersiz olduğunu anladım.<br />
<br />
Öncelikle şunu söylemeliyim ki korkulacak hiç bir şey yokmuş! Senin benim gibi ülkede oldukça fazla turist var. Zaten her yer kadınlarla dolu. En fazla sizi, yabancı olduğunuz için dikkatle inceliyorlar o kadar. Erkekler de bazen tanışma amaçlı gelip sohbet etmek istiyor, fotoğraf çekmek istiyor.Yani taciz boyutunda herhangi bir şey olmuyor. Siz istemediğinizi söylerseniz de mahçup olup geri çekiliyorlar.<br />
<br />
İran'a ayak basmadan önce örtünmeniz gerektiği uyarısı uçakta başlıyor. Herkes kafasına bir şal/başörtü, üzerine de uzun bir şey giyiyor. Genel olarak turistler biraz daha rahat bu konuda. Hatlarınızı örten bir tunik veya uzun bir hırka yeterli esasında. Ahlak polisleri geziniyor sokaklarda ama hiçte uyarı alan görmedim.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMxiZz61F8pys7hkEKMRcHb4DgDhY0aMHKnlA5Tzffz9OnGU_D0q-9i1PkD1srlFVHYZeYh8U0orSJBJn1qWh0Sku1hN7cZQasraNsPdPlyRrlsdyM8m2VR83V7Mqlw7ZdU5INAaKQVIdE/s1600/DSCF1557.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMxiZz61F8pys7hkEKMRcHb4DgDhY0aMHKnlA5Tzffz9OnGU_D0q-9i1PkD1srlFVHYZeYh8U0orSJBJn1qWh0Sku1hN7cZQasraNsPdPlyRrlsdyM8m2VR83V7Mqlw7ZdU5INAaKQVIdE/s400/DSCF1557.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWr4ir8edj71sw6ZowuOZMQDsty8zeecATYdNAkAmel0aEjhmw-bo4BnpdGUHq1jM9IAlv_JXYBxVxt-YSTI7v5pxjLnn1Oq9hvsPGCF_tzyvi5gTmv6OQV-yqDH-4XBSlrMQRHI-50VdX/s1600/DSCF3321.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWr4ir8edj71sw6ZowuOZMQDsty8zeecATYdNAkAmel0aEjhmw-bo4BnpdGUHq1jM9IAlv_JXYBxVxt-YSTI7v5pxjLnn1Oq9hvsPGCF_tzyvi5gTmv6OQV-yqDH-4XBSlrMQRHI-50VdX/s200/DSCF3321.JPG" width="133" /></a>İran'da gezmeye başladığınızda aslında kafanızdaki önyargıların yersiz olduğunu görecekseniz. Çok renkli giyinen kadınlar var. Tabi bir yandan çarşaflı olan kadınlar da bir hayli fazla. Kadınlar Tahran'da daha modern. Saçlarının neredeyse yarısı açık şekilde başörtüsü takıyorlar ve havalı şekilde rengarenk giyiniyorlar. Saçların ön tarafları genelde yapılı oluyor. İran kadınları kozmetiğe, estetiğe oldukça düşkün. Neredeyse burnu, kaşı veya dudakları yapılı olmayan kadın yok. Özellikle Tahran'da bol estetikli ve makyajlı hatunları göreceksiniz. Markete bile 20 kg makyaj yaparak gidiyorlar.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglhlLv20j28bBKUyTIAPcPNHlMxFE4joJwQYHP7zm11ygkhiSvjr3pZhWTLu1FHHcPGkHkgG5AxkLLV2h6XwcLLss8HmHsRGwqfhohvR0G8H38soNXQ5OFuwVK0nv6S5ofABUb9YstCm7z/s1600/DSCF3929.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglhlLv20j28bBKUyTIAPcPNHlMxFE4joJwQYHP7zm11ygkhiSvjr3pZhWTLu1FHHcPGkHkgG5AxkLLV2h6XwcLLss8HmHsRGwqfhohvR0G8H38soNXQ5OFuwVK0nv6S5ofABUb9YstCm7z/s400/DSCF3929.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjcQcdbPdNeTZmH_Mv5qrsBAheN3mZakuPVSPW-RH2N-5TffN1uxdz6m8bQgey2GwNS7DjU6Pl7MXoX0iYElLg_S5E2hkK6AF2P2N23gKgZaAj_HmqD87BnJONsabe5sgnl68hoQ7cut5up/s1600/DSCF1243.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjcQcdbPdNeTZmH_Mv5qrsBAheN3mZakuPVSPW-RH2N-5TffN1uxdz6m8bQgey2GwNS7DjU6Pl7MXoX0iYElLg_S5E2hkK6AF2P2N23gKgZaAj_HmqD87BnJONsabe5sgnl68hoQ7cut5up/s400/DSCF1243.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQOXV3w3PHIViXBXLd8ZgZTSDrJvk8y6OtI78Rbi6qI6kv29_ofYGyLwAb3bJPl-W1uQD7BMl9TpUg_jyDj99AK9h-7S0VLHSUWd8QaXkB8GryHbeuj6bURRe7-hobShEEPRuSqRaNRx69/s1600/29957451805_c7c75ec9b2_o.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQOXV3w3PHIViXBXLd8ZgZTSDrJvk8y6OtI78Rbi6qI6kv29_ofYGyLwAb3bJPl-W1uQD7BMl9TpUg_jyDj99AK9h-7S0VLHSUWd8QaXkB8GryHbeuj6bURRe7-hobShEEPRuSqRaNRx69/s400/29957451805_c7c75ec9b2_o.jpg" width="303" /></a></div>
<br />
Tahran'dan diğer bölgelere doğru gittikçe muhafazakarlık oranı da artıyor. Kadınları daha çok siyah çarşaflar içinde görebiliyorsunuz. Bazı dini şehirlerde (mesela Qom gibi) hemen hemen herkes çarşaflar içinde.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4JC-z5qMIXvnqQ_pbTmoQxvobrOqO30rLUEVMIGYlFWwsHWq3fmbBca1XZNjpRVbvimNfcYrBHbMvApMGDoJ4eMzfsjhk_DKI7gXydwDZql8nsEFl7_Ek_W6fvfVvMhmxLuQ2BzpS6Yva/s1600/DSCF3360.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4JC-z5qMIXvnqQ_pbTmoQxvobrOqO30rLUEVMIGYlFWwsHWq3fmbBca1XZNjpRVbvimNfcYrBHbMvApMGDoJ4eMzfsjhk_DKI7gXydwDZql8nsEFl7_Ek_W6fvfVvMhmxLuQ2BzpS6Yva/s320/DSCF3360.JPG" width="213" /></a></div>
Kadınlar rahatlıkla gece bile dışarı çıkabiliyorlar. Kadın kadına gecenin bilmem kaçında bile gezen, kadın başına taksiye binebiliyorlar.<br />
<br />
Kadınlar araba kullanıyor aktif şekilde. Yani bir Suudi Arabistan değil. İsfahan'da kadın taksici bile gördüm.<br />
<br />
Kadınların çalışma oranı da oldukça yüksek. Gittiğiniz bir çok mekanda kadın çalışan görebilirsiniz. Zaten ülkede oldukça fazla üniversite var ve gençler genel olarak kültürlü.<br />
<br />
Bir kadın olarak İran'ı gezmek oldukça rahat ve keyifliydi. Turist olduğumuz belli olduğu için bazen çok fazla ilgiye maruz kaldığımız yadsınamaz ama açıkçası bir kez bile tedirgin olduğumuz bir durum söz konusu olmadı. Dediğim gibi turistlerle gelip tanışıp, fotoğraf çektirmek isteyen oluyor sadece. Türkiye'den oldukça güvenli olduğunu söyleyebilirim.<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>İran'da para birimi</b></u></span><br />
<br />
Gelelim en karışık mevzuya.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQt9x9icFXXEhoLJkH8RY2Ua-w25sWav4a5FYz4xqpu7etKZj2IaQz192xTRz9MxnxQDrXI1gjzReojutSum5IbFDlvek9ejBgg-AJs4-MQe1bfje4kZIuOCDT0FCJv6uIQRsbtCbXsMSW/s1600/2.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQt9x9icFXXEhoLJkH8RY2Ua-w25sWav4a5FYz4xqpu7etKZj2IaQz192xTRz9MxnxQDrXI1gjzReojutSum5IbFDlvek9ejBgg-AJs4-MQe1bfje4kZIuOCDT0FCJv6uIQRsbtCbXsMSW/s320/2.JPG" width="320" /></a></div>
İran'da resmi olan para birimi Riyal. Yani bol sıfırlı. Ama halk arasında bir sıfır atılan versiyonu Toman yani Tümen kullanılıyor. Kullanılan para aynı sadece siz bir şeyin fiyatını sorduğunuzda satıcı toman olarak cevaplıyor ama verdiğiniz para Riyal oluyor şöyle ki bir su alacaksanız fiyatı 1.000 toman diyor satıcı. Elinizdeki paraya baktığınızda 10.000 Riyal veriyorsunuz. Biz bu duruma iki günde anca alıştık :D<br />
<br />
<br />
Burdan USD ile gitmeniz mantıklı. Büyük şehirlerde kuyumcularda veya çarşı içinde olan dövizcilerde bozdurabilirsiniz. Bazen çarşılarda karaborsacılar da olmuyor değil.<br />
<br />
Önemli bir not vereyim. Hiç bir şekilde kredi kartı veya ATM kartı İranda geçerli değil. Çünkü ambargo var ve dünya bankaları ile anlaşmalı değiller. O yüzden bu durumu göz önünde bulundurarak ne kadar harcayabileceğinizi kestirip yanınıza nakit döviz alarak gidin. Orada hiç bir şekilde kartlarınız geçerli değil. Kendi halkı ise banka kartı kullanıyor, kredi kartının bile geçen ay hizmete yavaş yavaş gireceği duyuruldu.<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Rota Önerisi</b></u></span><br />
<br />
İran'da hiç bir şey için acele etmenize gerek yok. Çok önceden ince planlar yapmaya da gerek yok. Gitmeden önce kabaca bir plan oluşturursanız gittiğinizde hep bir sonraki gününüzü planlayarak rotanızı oluşturabilirsiniz. İran büyük bir ülke. Yollar çok iyi durumda olmadığı için mesafeleri de göz önünde bulundurarak planlarınızı yol durumuna göre yapın mutlaka.<br />
<br />
Genel olarak tercih edilen rota Tahran-Qom-Kashan-İsfahan-Yezd-Şiraz rotası.<br />
<br />
Bizim rotamız ise şu şekilde idi;<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgO6rDWRi6blkbf6OFZbggk6dlyvyjyUo3LJPbLFQxrZcw04eKzHcfBDRPYEQf57jdkMrx8X8ta4HvdE6UfMiOcStauq0RSyjmUMcMGJUzp7-V9O4FV1PTlxKtOSzHEqDXBpGzSlEAFThDV/s1600/Capture.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="307" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgO6rDWRi6blkbf6OFZbggk6dlyvyjyUo3LJPbLFQxrZcw04eKzHcfBDRPYEQf57jdkMrx8X8ta4HvdE6UfMiOcStauq0RSyjmUMcMGJUzp7-V9O4FV1PTlxKtOSzHEqDXBpGzSlEAFThDV/s320/Capture.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<b><u><span style="color: red;">Konaklama</span></u></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKkRvq-RF9Dj_ja4GXZYZ1COMIWXfvBDt9eOy8jn3YsbABC068XPnk6fkH8Y0tT53apuM4g7bCdg80voZ7LCPqjNEDs6qtavN1iGk2FAwCj7-86EMnoI_8xvVVcJWn2kQaXI3kiVzpaz2Z/s1600/DSC_1786.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKkRvq-RF9Dj_ja4GXZYZ1COMIWXfvBDt9eOy8jn3YsbABC068XPnk6fkH8Y0tT53apuM4g7bCdg80voZ7LCPqjNEDs6qtavN1iGk2FAwCj7-86EMnoI_8xvVVcJWn2kQaXI3kiVzpaz2Z/s320/DSC_1786.JPG" width="240" /></a></div>
İran'da oldukça fazla otel, hostel, konuk evi mevcut. Her ihtiyaca göre konaklama şekli var. Henüz hizmet sektörü çok gelişmemiş o yüzden büyük beklentiler içine girmeyin. Yalnızca otellerin veya hostellerin İran ekonomisine göre oldukça pahalı olduğunu söyleyebilirim. Hostellerde kalabalık odalarda kalma fiyatı 10-15 USD/EUR arası değişiyor. Özel odada kalmak isterseniz fiyat 25-30 USD'lere çıkıyor minimum. Orta karar bir yerde kalacaksanız 50-60 USD civarında gecelik fiyatlar. Daha lüks bir şeyler arıyorsanız 100 USD'den fiyatlar başlıyor.<br />
<br />
<br />
Couchsurfing diye bir sistem var Dünya çapında kullanılan. Başka yazılarımda bahsetmiştim. Ücretsiz olarak insanların evinde konaklayabildiğiniz ve kültür alış verişi yapabildiğiniz bir platform. İran kapalı bir ülke olduğu için bir şekilde bu sistem keşfedilmiş ve halk tarafından aktif şekilde couchsurfing kullanılıyor. Ben referansları iyi olan kişilerle yazıştım ve 5 gece couchsurften bulduğum insanların evinde kaldım. Tahran en geniş kitleye sahip şehir. Diğer şehirlerde daha az kullanılıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKhOuHvLk8IbABHwDBGl8psnPXL1qVV9Ac9e7ZmpFMiORe-b83d4WS9B6YxtBqMAXayooY9T5i0bMeYhjw7BIe5gSBgu0wx5-46uIXnSAihsmkIgd8FGa9h4JSNj8c-iY7Q2TcZTUZv_k_/s1600/IMG-20160915-WA0000.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKhOuHvLk8IbABHwDBGl8psnPXL1qVV9Ac9e7ZmpFMiORe-b83d4WS9B6YxtBqMAXayooY9T5i0bMeYhjw7BIe5gSBgu0wx5-46uIXnSAihsmkIgd8FGa9h4JSNj8c-iY7Q2TcZTUZv_k_/s400/IMG-20160915-WA0000.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Tahran'da kaldığım CS üyesi tanıştıklarımız ve evinde kaldıklarımız arasında en iyisi ve en iyi anlaştığımız kişi oldu. İran halkının misafirperverliğini gitmeden önce çok duymuştum ve ziyadesiyle bize bunu gösterdikleri için Amir ve Emin'e çok teşekkür ediyorum. Güzel bir dostluk başlangıcı oldu aramızda. İran'dan döneli iki ay olmasına rağmen arada mesajlaşıyoruz ve birbirimizi merak ediyoruz:)<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>İran Halkı</b></u></span><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj0dn26Q7GddOBqGR6lZblTtGQ51N4WOfgzo00CMYKRZRggb00x8MrDjgve1RH705T326rfgf_OrkeKzVv-sWN1_0Yab0eZMGqDp5bu_RWvxtdgzqlg5n2wuJKmXudvQes2Lp7lH-EjBiQe/s1600/IMG-20160918-WA0004.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj0dn26Q7GddOBqGR6lZblTtGQ51N4WOfgzo00CMYKRZRggb00x8MrDjgve1RH705T326rfgf_OrkeKzVv-sWN1_0Yab0eZMGqDp5bu_RWvxtdgzqlg5n2wuJKmXudvQes2Lp7lH-EjBiQe/s320/IMG-20160918-WA0004.jpg" width="320" /></a>İran halkı inanılmaz misafirperver ve hatta bazen abartıyorlar. Sokakta yürürken gelip sizinle konuşuyorlar, fotoğraf çekerken gülümsüyorlar ve hatta poz veriyorlar. Birden yanınıza gelip sizinle konuşmak isteyip, fotoğraf bile çektirebiliyorlar. Hatta sadece fotoğraf çektirmek isteyen bile oluyor. ''Neden?'' diye sorduğumda instagrama koyup arkadaşlarıma göstereceğim diyen bile vardı :) Açıkçası ''hayır'' dediğim tek kişi oldu çünkü resmen bizi takip etti ve rahatsız oldum. Fotoğrafımın da onda olmasını istemedim. Onun dışında diğer fotoğraf isteklerine her zaman evet dedik ve çok keyifli anlar yaşadık :)<br />
<br />
Sokakta yardımcı olmaya çalışan da çok oluyor. Adres sorarken, çarşıda pazarda gezerken gelip hal hatır soran, bir şeyler ikram eden insan da çok :)<br />
<br />
Turistik bir şey söz konusu olduğunda aman dikkat! Olabildiğince pazarlık yapın, fiyatı düşürmeye çalışın. Gerçekten kazıklamak için can atıyorlar.<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>İran'da Yeme&İçme</b></u></span><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0Gk-45LFs0SFoiTrWATg5zTrbrUQ3e3akzWZ7oZLUdc3SUsy9DhgJOmFEk8Shq5IgYBTlSAeTBHLuTmHH9D2NQEwAm2by6hmdw7kRNvx14cq5yRWH3QvwKbo9YlAqADadD_zRv9ocVq1u/s1600/DSC_1815+-+Copy.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0Gk-45LFs0SFoiTrWATg5zTrbrUQ3e3akzWZ7oZLUdc3SUsy9DhgJOmFEk8Shq5IgYBTlSAeTBHLuTmHH9D2NQEwAm2by6hmdw7kRNvx14cq5yRWH3QvwKbo9YlAqADadD_zRv9ocVq1u/s200/DSC_1815+-+Copy.JPG" width="150" /></a>Sıkıntı çekmeyeceğiniz yegane şey! Bol bol küçükbaş hayvan tüketiliyor. Kebap ve pirinç pilavı olmazsa olmazları. Epey pilav çeşidi mevcut. Kuzu eti oldukça yaygın şekilde yemeklerde kullanılıyor. Safran ise yemeklerin baş tacı. Safranı her şeyin içinde görebilirsiniz. Bize yakın bir yemek kültürü olduğu için her şeyi deneyebilirsiniz.<br />
<br />
Abgusht, Ash-e doogh çorbaları en meşhurları. Fesenjan diye tatlı soslu bir tavukları var. Bunları bir çok restoranda bulabilirsiniz. Tabi şehirden şehre de farkeden yemek kültürü mevcut tıpkı bizdeki gibi.<br />
<br />
<br />
Esnaf lokantası tadında olan mekanlarda yemek yemek ucuz. Ama turistik restoranlara gittiğinizde fiyatlar 3 veya 4 katına çıkıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-lZ_sa2bhKIgMRFv0L4hkKBWZRpdEfA1ONzQ_mK2CMLy7ru32o8zr99dpzoqld57qzKgLJ3AINEhlUnSoZg89Z7tZ1Xg7a8rVSPYRjrgLuOaMQQspSpX4woHBvpeu6MNg-e95dVCFRR_B/s1600/DSC_2159.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-lZ_sa2bhKIgMRFv0L4hkKBWZRpdEfA1ONzQ_mK2CMLy7ru32o8zr99dpzoqld57qzKgLJ3AINEhlUnSoZg89Z7tZ1Xg7a8rVSPYRjrgLuOaMQQspSpX4woHBvpeu6MNg-e95dVCFRR_B/s320/DSC_2159.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
İran'da porsiyonlar çok büyük olduğu için tavsiyem 2 veya 3 kişiyseniz farklı yemeklerden birer porsiyon söyleyip, arkadaşlarınızla bölüşebilirsiniz. Biz ilk yemek yediğimizde porsyionları görünce şok olduk. Sonra nereye gitsek bir yemek söyleyip hep bölüştük. Hem daha hesaplı oluyor hem de yemekler ziyan olmuyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaPYOj6GoogJpEJlrjQuDj7CVqzcim5QY41KGty0cGUNR6yKCo3XIWGU6_6BOmJoyStsbrHXXUbQz3kDIgAyBD0tWq7rY17td-9p4KFyGjybIr1GmVTkXnKy_rsTvhOw-W34NJIVmEJL0c/s1600/DSC_2264.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaPYOj6GoogJpEJlrjQuDj7CVqzcim5QY41KGty0cGUNR6yKCo3XIWGU6_6BOmJoyStsbrHXXUbQz3kDIgAyBD0tWq7rY17td-9p4KFyGjybIr1GmVTkXnKy_rsTvhOw-W34NJIVmEJL0c/s200/DSC_2264.JPG" width="150" /></a></div>
<br />
Ziyan demişken İran'da bir de şöyle bir kültür var. Yemeğiniz fazla geldi, bitremediğiniz hemen paket yapabiliyorsunuz. Köpük kaplar var her restoranda ve insanlar kaplara kalan yemeklerini koyup, eve götürüyorlar. Lüks restoranlarda bile böyle. Yemeği tabakta bırakmak veya çöpe dökmek israf olarak kabul ediliyor.<br />
<br />
İçecek konusuna gelirsek yoğun olarak çay ve ayran tüketiliyor. Ülkede içki satılması ve tüketilmesi yasak ama el altından herkes içkiyi çok kolay şekilde bulabiliyor. Restoran veya marketlerde alkolsüz bira veya meyveli malt içecekler bulabiliyorsunuz. İçki için tabi ki lokal insanlarla iletişime geçmek gerekiyor.<br />
<b><br /></b>
<u><span style="color: red;"><b>İran'da Fotoğraf çekmek</b></span></u><br />
<br />
Gitmeden önce bu konu kafama takılan hadiselerden biriydi. Biraz fazla araştıran biri olarak bu konudan muzdarip birileri olmuş mu onu araştırdım. Bir kaç fotoğrafçının makalesini bulup, okumuştum. İlk bir kaç gün zorlandıklarını yazmışlardı. Bu arada konu sokak fotoğrafı. Turistik yerlerin fotoğrafları değil :) O konuda problem yok. Bir kaç saray dışında çoğu turistik yerde fotoğraf yasağı yok.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq8eNjqqfLaHD67QNViirk2YDbmmlTSQlWxBF9vFFpd87i4PVQ4OMpmIogcPl2PWVI38f453J1gQl3b8_MdY5BkyHj-6Q7NgkPqadRnlet7WUGQBaT_Uz0B64JscE2BDyXvdp3r3CrhqfN/s1600/29974668966_e1ec7c2d6d_o.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq8eNjqqfLaHD67QNViirk2YDbmmlTSQlWxBF9vFFpd87i4PVQ4OMpmIogcPl2PWVI38f453J1gQl3b8_MdY5BkyHj-6Q7NgkPqadRnlet7WUGQBaT_Uz0B64JscE2BDyXvdp3r3CrhqfN/s400/29974668966_e1ec7c2d6d_o.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2-UWtj_ItrUo_6oQUTSgXKmEzAevxea8pQPTOPon4VGYqIc7VCFoa6RPjR3i63Fob3MxomBbrtFNZjVuHPKT5qjYr-7zSR_QSUf1BV_eThXwIxNvj5Zob6ErR1mI7xoDEkmIftcomlCS8/s1600/DSCF4019.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2-UWtj_ItrUo_6oQUTSgXKmEzAevxea8pQPTOPon4VGYqIc7VCFoa6RPjR3i63Fob3MxomBbrtFNZjVuHPKT5qjYr-7zSR_QSUf1BV_eThXwIxNvj5Zob6ErR1mI7xoDEkmIftcomlCS8/s400/DSCF4019.JPG" width="396" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuQlDWs_VVgOFpK_CqsXSPkcdFd3FS1-KkFEGPFciZ3-wID2GcoKAqjWEHYmo5zDaPx8PXWQKQTot9dgd2WQ-s6mtitsZxaFUfzSePwjqCCPEHKMhvQ_U35aIwycJBoWOQrJ7_IT2fS3D_/s1600/DSCF3957.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuQlDWs_VVgOFpK_CqsXSPkcdFd3FS1-KkFEGPFciZ3-wID2GcoKAqjWEHYmo5zDaPx8PXWQKQTot9dgd2WQ-s6mtitsZxaFUfzSePwjqCCPEHKMhvQ_U35aIwycJBoWOQrJ7_IT2fS3D_/s400/DSCF3957.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiA_HOvG_RdTN7NW3nhSDV3BMf146OR6UGHKULWaefvDQY9_gAHRSUbXU3SIbE-BonYrQJ9jf6edm_CqUElM_K0IKUf40TfSkqepgQk7rt5vVMzq_o4WUtdQV_QCfFDUgkapIs9FTAWORKe/s1600/29380848484_ac7d520108_o.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiA_HOvG_RdTN7NW3nhSDV3BMf146OR6UGHKULWaefvDQY9_gAHRSUbXU3SIbE-BonYrQJ9jf6edm_CqUElM_K0IKUf40TfSkqepgQk7rt5vVMzq_o4WUtdQV_QCfFDUgkapIs9FTAWORKe/s400/29380848484_ac7d520108_o.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgrrvY9Uw30tWFMw4Cj66crVdHYMF4UZl_bxsD1IvyVyUYKriJ6_uf8KgxqRCuHJodQbEzh0wkKEdZjkOPLsFgo_JwfftLbwyDLTMCswaZ9cJrJYBUgezkc2-FC0_qTnqKXICxqG7dKFRZj/s1600/DSCF4008.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="257" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgrrvY9Uw30tWFMw4Cj66crVdHYMF4UZl_bxsD1IvyVyUYKriJ6_uf8KgxqRCuHJodQbEzh0wkKEdZjkOPLsFgo_JwfftLbwyDLTMCswaZ9cJrJYBUgezkc2-FC0_qTnqKXICxqG7dKFRZj/s400/DSCF4008.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjemEl0zOjqAPnzlhGEjJn5fcGL5EYi5brEJlczmdr7Ce2f_BlmZspagr6qQEhcMm4M8sjtkGP8BL1PsVm6cgnCXW0WFmkwDvivFlGhNaCSvNUsXj-3W_wqo7eLTwOLisH61yz8hPlkso9X/s1600/DSCF3928.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="261" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjemEl0zOjqAPnzlhGEjJn5fcGL5EYi5brEJlczmdr7Ce2f_BlmZspagr6qQEhcMm4M8sjtkGP8BL1PsVm6cgnCXW0WFmkwDvivFlGhNaCSvNUsXj-3W_wqo7eLTwOLisH61yz8hPlkso9X/s400/DSCF3928.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Konu sokak fotoğrafına gelince gitmeden önce bir kaç arkadaşımız tarafından da uyarılmadık değil. ''Dikkatli olun, her yerin fotoğrafını çekmeyin. Bilmeden askeri veya siyasi önemi olan bir binayı çekerseniz, başınıza iş alırsınız.'' gibi uyarılar kafamızda, makinalar elimizde gördüğümüz veya ilgimizi çeken nesnelerin fotoğraflarını çekmeye başladık. Açıkçası hiç bir sorunla da karşılaşmadık. Bazen kadınlar azcık rahatsız olup kafalarını önlerine eğdiler, bazı kadınlar ise tam tersi kameraya gülümsediler. Erkekler genelde selam verdi, el salladı :) Bazen sokaklarda bir noktada durup, gölge fotoğrafı yakalamaya çalışırken halkın ''bunlar napıyor ya'' şeklinde önce bize sonra kompozisyon oluşturmaya çalıştığımız boş duvarlara bakması oldukça komik anlardı :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqk5hsqHZpkO1JRmvXX_p3h8K8y7DWSNM_yMBCT62QfGhbI76UA4ZRFcjptCi9585fbZfisGy-GaCdQpH237HU5-G7faIXQSnB5vnbUiefej77EIMFq4-8kqE3uaAvL7ARktIeNZ8EpYK9/s1600/DSCF1387.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqk5hsqHZpkO1JRmvXX_p3h8K8y7DWSNM_yMBCT62QfGhbI76UA4ZRFcjptCi9585fbZfisGy-GaCdQpH237HU5-G7faIXQSnB5vnbUiefej77EIMFq4-8kqE3uaAvL7ARktIeNZ8EpYK9/s400/DSCF1387.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuXLn7gSmibQCTb2ykVNyESPq4-ESQGIUZ0n2rDUiyzUNEXroG-03FG6hyphenhyphenXACXTNdotsvL6-pVFMsharu1k5bPYBpRHzO5rDYYVXbs4olQGILzOJ9wwGTJklTeFEBt-ci5SSQQFVmO30D0/s1600/DSCF4029.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="316" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuXLn7gSmibQCTb2ykVNyESPq4-ESQGIUZ0n2rDUiyzUNEXroG-03FG6hyphenhyphenXACXTNdotsvL6-pVFMsharu1k5bPYBpRHzO5rDYYVXbs4olQGILzOJ9wwGTJklTeFEBt-ci5SSQQFVmO30D0/s400/DSCF4029.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf-IoccN1Wf0JFfNoD5w8H-Z2kSdE0Tw5FRnBaxEvDURLjRUk0M8r4LHFw_hVyumzrZpW8RXsNVH6s-nYv1S3mBJHOS3jZgl6-PvGTwA-bEtsBk-LVBxhzX1UPfhGuaVTYZzW81fT-GWcg/s1600/DSCF1388.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgf-IoccN1Wf0JFfNoD5w8H-Z2kSdE0Tw5FRnBaxEvDURLjRUk0M8r4LHFw_hVyumzrZpW8RXsNVH6s-nYv1S3mBJHOS3jZgl6-PvGTwA-bEtsBk-LVBxhzX1UPfhGuaVTYZzW81fT-GWcg/s400/DSCF1388.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Velhasıl fotoğraf çekerken hiç zorlanmadık, kötü veya sevimsiz bir durumla da karşılaşmadık.<br />
<span style="color: red;"><br /></span>
<b><u><span style="color: red;">Kaç para harcadım?</span></u></b><br />
<br />
Her şey dahil 13 günde 1.600 TL harcama yaptım. Doya doya da gezdim, yedim, yapmak istediğim bir çok şeyi yaptım.<br />
<br />
<br />
Son olarak İran'da pers kültürü hakim. Araplarla kıyaslamayın, çok içerliyorlar bu duruma :)<br />
<br />
<a href="https://www.fujifilmshop.com/" target="_blank">Fujifilm Türkiye</a> çalışanlarına bana bu gezimde sağladıkları fotoğraf ekipmanları için ayrıca çok teşekkür ederim. Sayelerinde gezilerimde farklı ekipmanları deneyerek fotoğraf çekme keyfine daha fazla varıyorum.<br />
<br />
Kullanılan ekipman:<br />
<br />
Fujifilm X-T10<br />
35 mm, f 1:4 lens<br />
10-14 mm, f 4 lens<br />
<br />
İran hemen yanıbaşımızda, keşfedilmeyi sonuna kadar hak eden bir kültür ve coğrafya. Ön yargılarınızı bırakıp, bir bilet alın lütfen :)<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgum1mmVCGowaG2_SzA6921AYOOCN-HOeKnTIwaNKfc691fNmdQ_RK0lo4-ehWjWU1bbPXGaBs4etf4TYd9U0sizubI1EpYqc0rOAfeJ0G7WaitFiM0ULyWv3lMuhyphenhyphenbmN1uIQYc0opPvJem/s1600/DSCF3298.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgum1mmVCGowaG2_SzA6921AYOOCN-HOeKnTIwaNKfc691fNmdQ_RK0lo4-ehWjWU1bbPXGaBs4etf4TYd9U0sizubI1EpYqc0rOAfeJ0G7WaitFiM0ULyWv3lMuhyphenhyphenbmN1uIQYc0opPvJem/s400/DSCF3298.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com12Iran32.427908 53.68804599999998618.781547500000002 33.033748999999986 46.0742685 74.342342999999985tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-80453627124432775962016-08-03T10:39:00.003-07:002020-06-14T11:11:36.935-07:00Norveç Gezisi Tüyoları ve MaliyetleriEvet efendim bu sene Norveç'e ikinci defa ayak basma şansına layık oldum. Bu şansı ben yarattım tabi ama evren bu sefer benim yanımdaydı :)<br />
<br />
Bu ülkeye aşığım. O kadar yer gezdim. Gerçekten kendimi ait hissettiğim başka bir ülke olmadı. Kış mevsiminde de gittim, yaz mevsiminde de. Evet belki uzun süreli kalmak ya da orada yaşamak bir süre sonra sıkıcı veya depresif olabilir. Özellikle kış aylarında ama bunu yaşamadan bilemeyiz. Şunu söyleyebilirim kısa süreli de olsa gezmek için ideal bir ülke. Her anlamda!<br />
<br />
Ben planımı geçen seneden yapmıştım zaten. Geçen sene gidemeyeceğince bu sene mutlaka gitmeliyim dedim. 1 haftalık Ramazan bayramı tatilini de hesaplayarak biraz fazla kaldım. Aslında amacım 15 gün kalmaktı. Gel gör önceden aldığım shengen vizem erken biteceği için geziyi 9 günle sınırlı tutmak zorunda kaldım. Neler yaptım, nereleri gezdim, ne kadar harcadım, nasıl bir maceraya doğru gittim, gelin size anlatayım.<br />
<br />
Daha önceden yaptığım araştırmalarla Norveç nasıl ucuza getiriliri yazmıştım; <a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/04/norveci-ucuza-ckarmann-yollar.html" target="_blank">Norveç Planı</a><br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Harita'da benim gezdiğim yerler yıldızlı olanlar:</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSIiUuxEPMJn8LC9z9PK9wS4uP9tsDfqwkecJxG7hNTR3QcAYU_dXPy3TlwWkrrhnHawC11gIE1BWXS8Shk0c-gGQlHwsBk_ulArtMF69gila-5AswggWb7bhi14yBufbca3b4vYDyigjw/s1600/map.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSIiUuxEPMJn8LC9z9PK9wS4uP9tsDfqwkecJxG7hNTR3QcAYU_dXPy3TlwWkrrhnHawC11gIE1BWXS8Shk0c-gGQlHwsBk_ulArtMF69gila-5AswggWb7bhi14yBufbca3b4vYDyigjw/s400/map.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Plan&Program</b></u></span><br />
<br />
Norveç haritada ufak gibi görünüyor olabilir ama araştırmaya başlayınca görülecek çok fazla yer olduğunu ve çoğu şehrin de birbirinden farklı özellikleri olduğunu öğrenmeye başlayınca hesaplayacağınız günler yeterli gelmemeye başlıyor. O yüzden kesinlikle aç gözlülük yapmayarak güzel bir rota oluşturup, planınızı esnek tutun. Sindire sindire, anın keyini çıkartarak gezmenizi öneririm. Çünkü coğrafya açısından da zor bir yere gidiyorsunuz. Yollar dağlar, Norveç denizi ve fjord oluşumları nedeni ile sürekli kesildiği için, hava şartlarını da göz önüne alırsak an be an planladığınız rotaya uyamayabilirsiniz, aksilikler çıkabilir, hava şartları etkileyebilir. ''Şu gün şurada olmalıyım kesinlikle'' dememelisiniz. O yüzden tavsiyem kaba bir planınız olsun ama kesinlikle uğramak istediğiniz, görmek istediğiniz yer/yerler için biraz esneklik payı olsun zamanınızda.<br />
<br />
Öncelikle Norveç'te Kuzeye mi, Güneye mi yoksa orta kısımları mı gezmeliyime karar vermelisiniz. Bunun için https://www.visitnorway.com sitesi gerçekten çok faydalı. Gitmek istediğiniz bölgelere dair bir çok tüyo, bilgi mevcut. Zaman/maliyet hesapları için harita ile bol bol vakit geçirmenizi öneririm. Araba kiralayıp, yol planlaması yapacaksanız da aşağıdaki linke göz atmanızı tavsiye ederim. Norveç'te birbirinden farklı bir sürü turist rotası mevcut. Yollarda da turist rotasına ilişkin tabelalar var, sistem süper!<br />
<br />
https://www.visitnorway.com/plan-your-trip/travel-tips-a-z/national-tourist-routes/<br />
<br />
Benim rotam orta kısımlar ve çok az da olsa güney bölgesini kapsıyordu. Önce biletimi Oslo'ya aldım. Sonrasında görmek istediğin bir kaç şehir dışında, yapmak istediğim aktivitelere karar verdim. Önce tektim bu gezide. Ona göre bir rota çizecektim. Sonrasında arkadaşım dahil olduğu için rotayı biraz değiştirdik ve araba kiralamanın daha uygun olacağına karar verdik.<br />
<br />
<span style="color: red;">Rotam ise şöyle idi:</span><br />
<br />
Oslo-Bergen-Voss-Gudvangen-Flam-Odda-Trolltunga-Hardengerfjord bölgesi-Norheimsund-Haugesund- Skudeneshavn-Bergen-Oslo<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_mOF2VrGztZGz-wlmbfnKPg9MVvEMs7SdNLjvlMYrg2Qng65I22Xn9EZ126mv24SAcnDovpWj0EkjIz9B2Ayz_zZtC3RBV8eOB8Nw8hoOM3eiF865u1RVG7NpMmZMKDiB911AoHp3yvj1/s1600/20160707_160648.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_mOF2VrGztZGz-wlmbfnKPg9MVvEMs7SdNLjvlMYrg2Qng65I22Xn9EZ126mv24SAcnDovpWj0EkjIz9B2Ayz_zZtC3RBV8eOB8Nw8hoOM3eiF865u1RVG7NpMmZMKDiB911AoHp3yvj1/s320/20160707_160648.jpg" width="179" /></a></div>
<u><b><span style="color: red;">Norveç'te araba kiralama</span></b></u><br />
<u><b><span style="color: red;">Kişi başı maliyet: 910 TL</span></b></u><br />
<br />
Eğer Norveç'e birden fazla kişi ile gidiyorsanız, kesinlikle araba kiralayın, başka alternatiflere hiç bakmayın diyeceğim.<br />
<br />
Öncelikle araba kiralayarak gitmek istediğiniz her yere hem kolay hem de daha uygun şekilde ulaşmış olacaksınız.<br />
<br />
Norveç'te araba kiralama bir tık daha pahalı avrupa ülkelerine göre. Ama planlamanızı önceden yapar ve arada kampanyaları takip ederseniz mutlaka bütçenize uygun bir şey uydurursunuz. Farklı araç kiralama sitelerinden dönem dönem gitmek istediğiniz tarihleri araştırabilirsiniz.<br />
<br />
<span style="color: red;">*Araç Kiralama: </span>Ben 5 günlük araç kiralamayı 1.100 TL'ye hallettim. Otomatik ve kurşunsuz benzin seçeneği ile hybrid bir araç kiraladım. Benzin&manuel seçenekleri tabi ki daha uygun. 2 kişi olduğumuz içni maliyeti yarıya böldük ve böylece 5 gün boyunca tüm gezeceğim yerlere 550 TL vermiş oldum.<br />
<br />
Size bir örnek vereyim araç kiralamanın neden faydalı olduğuna dair.<br />
<br />
Biz Trolltunga tırmanışını yapmak istiyorduk. Buraya ulaşım Bergen yönünden oluyor genelde. Eğer aracınız yoksa önerilen rota Oslo'dan Bergen trenine binerek, Voss'ta inmek. Bunun bedeli 100 TL civarında. Voss'ta ise Odda yönüne giden otobüslere biniyorsunuz. Bunun bedeli ise yaklaşık olarak 340 TL civarında. Sadece trolltunga gidişi için 440 TL harcamış oldunuz bile. Bir de bunun dönüşü ve 3-4 gün de farklı şehirlere geçişi var. Ben ise 5 günlük ulaşım için 550 TL vermişim bakın.<br />
<br />
Araç kiralayabileceğiniz siteler:<br />
<br />
http://www.rentalcars.com/<br />
http://www.carhire-norway.com/<br />
<br />
Norveç'te yerel olarak kullanılan başka bir sistem daha var. O da aşağıdaki siteye kayıtlı olan Norveçlilerin araçlarını kiralayabilme seçeneği. Burdaki fiyatlar genel araç kiralama fiyatlarından bir hayli ucuz. Ama site Norveççe ve çok önceden ayarlamanız lazım. Çünkü belli şehirlerde az kullanıcı var bu sitede.<br />
<br />
https://www.facebook.com/nabobil<br />
<br />
<span style="color: red;">*Araç sigorta:</span> Kiralarken de yaptırabilirsiniz, TR'de çalıştığınız herhangi bir acenta ile de veya gittiğinizde aracı teslim alırken de kiralayabilirsiniz. Ben her şey dahil sigorta yaptırdım. 100 TL tuttu 5 gün için.<br />
<br />
<span style="color: red;">*Benzin: </span>Benzin fiyatları bizimle aynı. 730 km yaptık toplam ve sadece 200 TL'lik bir benzin harcamış olduk. Hybrid olukça düşük yakıt harcıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiMFeicabgm_jwCdeablMVKqWgwRsWw9hWpyqPgN6V-pNOaD6XqEHA6VtzLDBibuhezSZGV8PaC-R8OkZ6gc_Yv4RzygsAlG6JES0x5nTHs2qukEjQfum-kHqKQgEEEKn0zibaNIWTOf-ge/s1600/20160710_142422.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiMFeicabgm_jwCdeablMVKqWgwRsWw9hWpyqPgN6V-pNOaD6XqEHA6VtzLDBibuhezSZGV8PaC-R8OkZ6gc_Yv4RzygsAlG6JES0x5nTHs2qukEjQfum-kHqKQgEEEKn0zibaNIWTOf-ge/s400/20160710_142422.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;">*Otopark:</span> Turistik rotalarda genelde otopark paralı. Saatine göre 6-20 TL arası değişiyor. Otomatlardan bir bilet alıp aracınızın ön camına iliştiriyorsunuz. Okuduğum yorumlarda arada görevliler gelip, araba camlarını kontrol ediyormuş. O bileti göremediği araçlara ceza kesiyormuş. Açıkçası kurallar ülkesi olduğu için biz de bu kurala uyalım dedik ve otopark parası alınan yerlerde gidip paşa paşa bilet aldık. Onun dışında süpermarket önü, doğal alanlarda öyle bir durum yok zaten. İsteyen, istediği yere park ediyor. Paralı yerlerde de gece ücret alınmıyor. Ben 2 defa otopark ücreti verdim. biri tüm gün olduğu için pahalıydı. Toplam 80 TL.<br />
<br />
<span style="color: red;">*Otoyol ücretleri: </span>Norveç'te çok fazla tünel, köprü, feribot geçişi ve paralı yol mevcut. Coğrafya nedeni ile mecburi kullanmanız gereken paralı yollar var yani başka alternatifleri yok. Bu yolları google maps veya maps.me'den görebilirsiniz. Araba kiralarken bu maliyeti de göz önünde bulundurun.<br />
<span style="color: red;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5KUe9geffEG-RkvTYGAZXvElCjTkEgDhuxvTp701A7hyphenhyphenpzffQAbBY_q7YOYkX-5Mj4VgPNy0hojNd0LU3RL2oHFrmbxgQ_B7X6sKHY2XIpuoFdOdk0UkhpeEnM7gN3MuioVM-tWI3pOXg/s1600/IMG-20160709-WA0252.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5KUe9geffEG-RkvTYGAZXvElCjTkEgDhuxvTp701A7hyphenhyphenpzffQAbBY_q7YOYkX-5Mj4VgPNy0hojNd0LU3RL2oHFrmbxgQ_B7X6sKHY2XIpuoFdOdk0UkhpeEnM7gN3MuioVM-tWI3pOXg/s400/IMG-20160709-WA0252.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="color: red;"><br /></span>
<span style="color: red;"> Bizim 5 günlük otoyol masrafımız </span>210 TL tuttu. Burada 2 defa köprüden ve bir kaç tane uzun tünelden geçtik. Araç kiralarken otomatik olarak kart araca tanımlı. Kredi kartınızı sisteme kaydediyorlar ve yollardan geçtikçe o masraflar kartınızdan çekiliyor. Bazıları 5-10 gün sonra kartınıza yansıyor. Hiç bir yerde gişe vs. yok her şey otomatik.<br />
<br />
<span style="color: red;">*Feribot geçişleri:</span> 2 defa feribot kullandık. 130 TL verdik toplam. Bazı feribotlarda araç+araçta kaç kişi varsa o kadar bilet tahsil ediliyor.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.blogger.com/video.g?token=AD6v5dzFRtNoULJQxLVST4KMhIzQ0qzyPSSkjkKDDOOL1IgAO9L6dhFMwXgfki9uM2uE35qGXZByKyqJPyvOe1yW' class='b-hbp-video b-uploaded' frameborder='0'></iframe></div>
<br />
<span style="color: red;">Norveç'te yollar: </span>Norveç'te yollar nasıl derseniz genel olarak asfalt, güzel. Ama oldukça dar, kıvrımlı. Şehir içinde 40-50 km hız sınırı, şehir dışında ise 70 km. Boş yollarda gazlayayım demeyin, bir çok yerde fotoğraf çeken kameralar var ve şak diye cezayı kesiyorlar plakaya aşırı hız yaparsanız. Yollarda kurallara uygun gitmekte fayda var. Norveç'te herkes birbirine saygılı. Kimse kimsenin önüne geçmeye, sollamaya çalışmıyor. Sollamak boş yollarda mümkün. Bu arada belirteyim hemen hemen her yol gidiş ve geliş olmak üzere tek şerit. Yani aynı yönde hiç çift şerit yol görmedim. O yüzden dikkatli kullanın. Sollamak istediğinizde karşı yönden araba gelmediğine emin olun.<br />
<br />
Yollar dağlar, fjordlar tarafından kesildiği için yolların çoğu virajlı ve zaman zaman tek şerite düşüyor özellikle dönüşlerde. Karşıdan gelen araç sizi bekliyor, ya da siz onu bekliyorsunuz. Karavanlarla karşı karşıya gelirseniz dikkat. Mutlaka öncelik verin, ya da onlar size veriyor. Sonra selamlamayı eksik etmeyin. Dediğim gibi herkes biribine saygılı.<br />
<br />
Norveç'te araba kullanmak çok güzel bir his. Trafik yok, hız yok, saçma sapan araç kullananlar yok. Muhteşem manzaralar eşliğinde tin tin gidiyorsunuz. Kötü yanı tek şerit gidiş ve dönüş olduğu için aracınızı şöyle durdurup şu manzaranın tadını çıkarayım, iki fotoğraf çekeyim diyemiyorsunuz. Öyle aracı hooop diye durdurabileceğiniz cepler maalesef yok.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>Konaklama</u></b></span><br />
<span style="color: red;"><b>Kişi başı maliyet: 270 TL</b></span><br />
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bergen'de bizi misafir eden Amerikalı ev sahibimiz :) Çoook ilginç bir karekterdi :)</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioA0H_UlVDdk_eBwJ_jer-8dbh1itDxZaoxJNqNLETchdCJV74cC2NOhRN4RQYOwUZ-5ZfOrkj6sBWDBKbbO8n0fiZg6cyK1IK3DhimjBvzVUTnvqErUYq_ku8yzkZ2LbQVmuZVS-OiViF/s1600/IMG-20160709-WA0085.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioA0H_UlVDdk_eBwJ_jer-8dbh1itDxZaoxJNqNLETchdCJV74cC2NOhRN4RQYOwUZ-5ZfOrkj6sBWDBKbbO8n0fiZg6cyK1IK3DhimjBvzVUTnvqErUYq_ku8yzkZ2LbQVmuZVS-OiViF/s400/IMG-20160709-WA0085.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Araba kiraladıktan sonra açıkçası konaklamayı pek düşünmedim. Daha önceden araç ile gezen ve aracında veya kamping alanlarında kalan arkadaşım çok olmuştu. O yüzden bir kaç konaklama yeri ayarlayıp kalan günlerde orada bakarız ya da en kötü arabada kalırız demiştik. Bir gün zaten zorunlu olarak arabada kalacaktık. O yüzden gidip uyku tulumu aldık arkadaşımla. Zaten bundan sonra hayatımda biraz daha kamp hayatına önem vereceğim için almam gerekiyordu.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkk7-Cb_8XZntBGOKxopf2ZHMvr2r3wU9WXmBV86UUO2_UfuUSAiR0XR3jQEIO3mtqv1rLZ4HuZZ8W1YXU34-VKFKcf4DHI85JHMXODMsCr0IXEPm35tq47WV9gzwPfHhABWZdglqkVriC/s1600/IMG-20160712-WA0011.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkk7-Cb_8XZntBGOKxopf2ZHMvr2r3wU9WXmBV86UUO2_UfuUSAiR0XR3jQEIO3mtqv1rLZ4HuZZ8W1YXU34-VKFKcf4DHI85JHMXODMsCr0IXEPm35tq47WV9gzwPfHhABWZdglqkVriC/s320/IMG-20160712-WA0011.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bir gece yine arabada yatarken :)</div>
<br />
Norveç'te konaklama oldukça pahalı. Ortak yaşam olayı çok fazla gelişmediği için konaklamalar ağırlıklı olarak ya Otel ya da ev kiralama üzerine. Yani biraz daha ''özel'' yaşam alanına saygı var. Hostel kültürü, Oslo'da çok yaygın. Kalabalık odalarda 80-90 TL'ye yatak bulabiliyorsunuz. Bergen'de bir tane karışık odada kalabileceğiniz hostel var. Onun dışında hostel kültürü çok gelişmiş değil ülkede.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg-m-aRbS5RDoNxgy7dI2T9Tff2_68LT11M5lEnFiZxh4O4R9paek6jPp9ohsVrMQbQhZU1E3g6cvovxTXBRDc3t6gWjugfq33Xr67u1uoR-VcWY9d9Xxv1nI-YLG323HJlwKWTjTElJReF/s1600/20160711_200042.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg-m-aRbS5RDoNxgy7dI2T9Tff2_68LT11M5lEnFiZxh4O4R9paek6jPp9ohsVrMQbQhZU1E3g6cvovxTXBRDc3t6gWjugfq33Xr67u1uoR-VcWY9d9Xxv1nI-YLG323HJlwKWTjTElJReF/s320/20160711_200042.jpg" width="179" /></a></div>
<br />
Uygun konaklama için kamping alanlarındaki kabinleri önereceğim. Yine bu yerlere rotanızı oluşturduktan sonra haritayı inceleyerek ulaşabilirsiniz. Maps.me sağolsun her şeyi bize gösterdiği için ne kaybolduk, ne benzinsiz kaldık, ne otelsiz, ne de yolsuz. Her şeyi gösteriyor. En ucuz bulabileceğiniz odalar 170-200 TL'den başlıyor gecelik olarak. Biz 2 defa konuk evinde kaldık, bir gece couchsurf'ten tanıştığımız Amerika'lı bir kadının evinde kaldık. 2 gecemiz trende geçti ve 3 gece de arabada konakladık. Konaklamaya sadece kişi başı 270 TL verdik. Eğer her gece bir yerde kalsaydık minimum 800-900 TL konaklamaya gidecekti maalesef. Eğer araba kiraladıysanız bence tüm kamp malzemelerinizi götürün. 2 veya 3 günde bir konaklama tesisinde konaklayıp, kalanı çadırda ve doğada geçirdiğinizde maliyetlerinizi bir hayli indirmiş olacaksınız. Norveç'te karavan kültürü çok yaygın olduğu için çok sık şekilde kamping alanları mevcut. Burada kendi çadırınızı cüzi bir miktar karşılığında kurabilir ve duş&wc imkanlarında da yararlanabilirsiniz. Olmadı özel mülk haricinde doğal alanlar zaten insanların. İstediğiniz yere (özel mülk bahçeleri hariç) çadır kurabilirsiniz. İnsanların yaşam alanlarına saygı göstermeniz gerekiyor. En kötü ev sahiplerinden izin alarakta çadırınızı bahçelere kurabilirsiniz.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>Yeme&İçme</u></b></span><br />
<span style="color: red;"><b><u>Kişi başı maliyet: 400 TL (TR'den yapılan alışveriş dahil)</u></b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdoKXYpCxcDeg64z448rw6vG3brWb0FK7dr5uWzM8C95rcL9v4t3bkxWA5ntIes1iyTDY-0bgSUoxgZRE-B3WrxucDB4t__D-qMSmnRac7npCg2CSsfpuwMyiC9wVcjJb4_DZ4MTF7RhnN/s1600/20160704_170331.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdoKXYpCxcDeg64z448rw6vG3brWb0FK7dr5uWzM8C95rcL9v4t3bkxWA5ntIes1iyTDY-0bgSUoxgZRE-B3WrxucDB4t__D-qMSmnRac7npCg2CSsfpuwMyiC9wVcjJb4_DZ4MTF7RhnN/s320/20160704_170331.jpg" width="249" /></a></div>
<br />
Kanayan diğer yara Norveç'te yeme&içme çok pahalı, aşırı pahalı. Kış mevsiminde gittiğimde bunu tecrübe ettiğim için arkadaşımla konuşup 1 bavul sadece hazır yemek götürmeye karar verdik. Araba da kiralayacağımız için 1 hafta boyunca o bavulu taşımak zorunda kalmayacaktık O yüzden aklımıza ne geldiyse yükledik bavula. Buradan 17 kg ağırlığında içinde sadece yiyecek dolu bir bavul götürdük. Havayolu şirketinde bagaja verdiğimiz için bir sorun da yaşamadık.<br />
<br />
Ne götürdük derseniz;<br />
<br />
<span style="color: red;">Kahvaltı:</span> 3 kalıp peynir, 1 hafta yetecek kadar zeytin, acuka, kaşar peyniri, bal, 2 büyük boy ekmek.<br />
<br />
<span style="color: red;">Öğün:</span> Bol ve envai çeşit konserve, makarna, hazır çorba, noodle.<br />
<br />
<span style="color: red;">Ara öğün:</span> Bol kuruyemiş, maraş sucuğu, enerji bar, sallama çay&kahve, grisini, bisküvi vs.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEia-DTUE1ZktX_9PMUfSk_KTdb79eY0lemUeHKjEF3eCsGvdypVBD9kxxwyr0SUso5qA4oV1f1ODrevf9P79gPLTYf84Os4ofXcxWKV0MvEQiGDZSAqQacJEHrT952IiR1RDQH22rTIFSdO/s1600/IMG-20160709-WA0073.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEia-DTUE1ZktX_9PMUfSk_KTdb79eY0lemUeHKjEF3eCsGvdypVBD9kxxwyr0SUso5qA4oV1f1ODrevf9P79gPLTYf84Os4ofXcxWKV0MvEQiGDZSAqQacJEHrT952IiR1RDQH22rTIFSdO/s400/IMG-20160709-WA0073.jpg" width="400" /></a></div>
<b><span style="color: red;"><br /></span></b>
<span style="color: red;">Su: </span>Kesinlikle suya para vermeyin. En ucuz ufak bir su 6-7 TL'den başlıyor. Suluk veya termos getirin ve bulduğunuz herhangi bir çeşmeden (umumi tuvalet dahil) doldurun. Bu kadar güzel su içtiğimi hatırlamıyorum hiç bir yerde.<br />
<br />
Dışarda sadece 2 defa yemek yedik ve bir çok yerde dinlenme amaçlı kahve tükettik.<br />
<br />
<span style="color: red;">Kahve:</span> Genelde 20-30 kron (6-10 TL) arası değişiyor. Bu fiyat benzincilerde olan kahve<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhzYuenI9K3IBUqGHNcNHLhEELujRQooMGpDfsq7md_0CuA75dW3FoBe1QIjrgxsmudMy5Bi0glYsG769ziULUPwVhMntiwI4c9-MVuunrgs9kb-XmVknLpLRHEqoDkgqnpffZfxrqtqkDR/s1600/IMG-20160712-WA0012.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhzYuenI9K3IBUqGHNcNHLhEELujRQooMGpDfsq7md_0CuA75dW3FoBe1QIjrgxsmudMy5Bi0glYsG769ziULUPwVhMntiwI4c9-MVuunrgs9kb-XmVknLpLRHEqoDkgqnpffZfxrqtqkDR/s320/IMG-20160712-WA0012.jpg" width="256" /></a></div>
makinalarında geçerli. Bir yere oturup tüketmek istediğinizde 60-80 kronlara (15-25 TL) arasına çıkıyor.<br />
<br />
<span style="color: red;">Mcdonalds:</span> Menüler 25-40 TL arası.<br />
<br />
<span style="color: red;">Bira: </span>Mekanda oturup içtiğinizde 25 TL'den başlıyor. Markette ise 10 TL civarında bir kutu bira.<br />
<br />
Deniz ürünleri meşhur Norveç'te. Benim aram olmadığı için hiç gidip bir balık türü yemedim. Getirdiklerimle gayet doydum hatta o kadar fazla almışız ki bazılarını geri götürdüm :)<br />
<br />
Norveç'teki en ucuz süper market Kiwi ve Rema 1000. Süpermaket sorunu hiç çekmezsiniz oldukça sık var. Fiyatlar ise Tr'ye göre her üründe 4-5 katı en az :(<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Şehir içi ulaşım</b></span><br />
<span style="color: red;"><b>Kişi başı maliyet: 485 TL</b></span><br />
<br />
Araba kiralamadığımız 2 gün vardı bizim. Araba kiralamaya çok sonradan karar verdiğimiz için hem şehir içi ulaşım hem de Oslo'dan Bergen'e gece treni ücreti ödedik. Norveç'te şehir içi ulaşım da pahalı. Tek yön bilet yaklaşık 10 TL. Oslo-Bergen arası çok güzel manzaralar olmasına rağmen uyguna getirmek için gece trenini tercih ettik. 2-3 ay önceden ucuz bilet alabiliyorsunuz. Minimum 120 TL'den başlıyor tek yön tren bileti bu hatta.<br />
<br />
Tramvaylarda kontrol oluyormuş ama hiç denk gelmedik bir kaç defa bilet almamıza rağmen :S Otobüslerde de kimisi bilet okutuyor kimisi okutmuyor. Anlamadım vallahi ama dürüst gezgin olarak biletlerimizi genelde hep aldık :D<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_5ZSM8Ldn4YxeJHXySK2Z8FjhmSShm09NjPAwEAd3MlAfqRzwYhGTT4rGDMY1wnArsmXCJX3Xj9CjEk2zo8EirMvW4XYAe-eUAPEWj3QQ6j2cX84LgWDLWoLqRDpp30LBl3MH9pbw9Xe4/s1600/IMG-20160709-WA0273.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_5ZSM8Ldn4YxeJHXySK2Z8FjhmSShm09NjPAwEAd3MlAfqRzwYhGTT4rGDMY1wnArsmXCJX3Xj9CjEk2zo8EirMvW4XYAe-eUAPEWj3QQ6j2cX84LgWDLWoLqRDpp30LBl3MH9pbw9Xe4/s320/IMG-20160709-WA0273.jpg" width="240" /></a><span style="color: red;"><br /></span>
<span style="color: red;">Şehir içi ulaşım: </span>Bir defa Oslo'da, bir defa da Bergen'de kullandık tramvay ve otobüs. 45 TL ödemişim:/<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;">Havaalanı-Merkez ulaşım:</span> Oslo'da şehir merkezine ulaşmak için normal tren kullanıyorsunuz ve en ucuzu bu. Gidiş ve dönüş için toplam 60 TL ödedim. Bir de biz arabayı Bergen havalimanından kiraladık. Aracı teslim almak ve teslim ettikten sonra şehir merkezine dönmek için de yine 75 TL civarı para ödedik. Vallahi şehir içi ulaşımlar inanılmaz pahalı gördüğünüz üzere.<br />
<span style="color: red;"><br /></span>
<span style="color: red;">Oslo&Bergen ve Bergen&Oslo tren biletleri: </span>Bu da en düşük ücreti ödediğimiz halde toplam 300 TL'ye mal oldu.<br />
<br />
*Not: Baştan karar vermiş olsaydık arabayı Oslo'dan kiralardık. açıkçası daha rahat olurdu ve bir kaç yer daha gezmiş olurduk. O yüzden size tavsiyem Oslo'dan araç kiralayarak rotanızı oluşturmanız.<br />
<br />
<span style="color: red;">Müze:</span> Oslo'da ve de Karmoy bölgesinde 2 müzeye girdik sadece. Müze girişleri de biraz pahalı. birinde 50 NOK diğerinde de 150 NOK verdik. 50 NOK'luk yer aslında 100 NOK'tu ve biz müzenin kapanmasına yarım saat kala girdiğimiz için çocuk bize indirim yaptı :)<br />
<br />
<br />
<br />
Velhasıl 1 haftalık gezi maliyetine baktığımızda bu gezi bana aşağıdaki şekilde mal oldu:<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>Toplam:3.180 TL</b></u></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgu7C66UKnTDVZ4e8qeVeGNHB6LZnel0M058Mvjp4yNLPCfX21igHslIhAKj-A-jef3Jgyh6YCBznUHN3dVFK2Yu2WFp6rqKyRwfG4MKi-K128CG0S7ZvWHrY8svKsnjbFN2e-LHaZMADiF/s1600/20160706_122046.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgu7C66UKnTDVZ4e8qeVeGNHB6LZnel0M058Mvjp4yNLPCfX21igHslIhAKj-A-jef3Jgyh6YCBznUHN3dVFK2Yu2WFp6rqKyRwfG4MKi-K128CG0S7ZvWHrY8svKsnjbFN2e-LHaZMADiF/s320/20160706_122046.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Uçak bileti:740 TL (aylar öncesinden almamıza rağmen dönüş bileti bir türlü ucuzlamadı en son almak zorunda kaldık)<br />
Araç kiralama:1200 TL (kişi başı maliyet 600 TL)<br />
Benzin: 200 TL (kişi başı maliyet 100 TL)<br />
Otoyol Masrafları: 340 TL (Kişi başı maliyet 170 TL)<br />
Otopark: 80 TL (kişi başı maliyet 40 TL)<br />
İç ulaşım:485 TL (Bu kişi başı maliyettir)<br />
Yeme&İçme: 260 TL (Tr'den yaptığımız alışveriş dahil kişi başı harcamadır)<br />
Konaklama: 270 TL (Kişi başı harcamadır)<br />
Müze: 65 TL (Kişi başı harcamadır.)<br />
Diğer: 100 TL (Ivır, zıvır, tuvalet, locker vb.)<br />
Hediyelik: 350 TL( Magnet, kupa, çakı ve çok kral bir mont aldım kendime indirimden)<br />
<br />
<br />
Son olarak minik tüyolarımı özetleyeyim:<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_hZvIjrKenN22bUFuBs-UaY2O9km8-wLs7jwVW7oADU5r_Kw3cYIFXRq-ZxcjQHpom1sPemYgkU6R1tN_clDZn11KmkoexM1R3s7dtuwxVQTKrRzRzxVZrRDpmnny8q0l0K-VG9CUmdOz/s1600/20160705_160240.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_hZvIjrKenN22bUFuBs-UaY2O9km8-wLs7jwVW7oADU5r_Kw3cYIFXRq-ZxcjQHpom1sPemYgkU6R1tN_clDZn11KmkoexM1R3s7dtuwxVQTKrRzRzxVZrRDpmnny8q0l0K-VG9CUmdOz/s320/20160705_160240.jpg" width="180" /></a></div>
*Tek kişi iseniz planınız 4 ve daha fazla günü kapsıyorsa en güzeli ülke içinde 1 hafta veya 10 gün geçerli olan interrail yani tren bileti almanız.<br />
<br />
*2 veya daha fazla kişiyseniz araba kiralayın.<br />
<br />
*Bir yere gitmek için hiç bir şekilde acele etmeyin. Yollar o kadar güzel ki, hiç bitmesin istiyorsunuz.<br />
<br />
*Planınızı mutlaka yapın, haritalar üzerinde çalışın. Alternatif rotalar oluşturun.<br />
<br />
*Tren&uçak&otobüs bileti alacaksanız son ana bırakmayın mutlaka önceden kampanyalı biletleri edinmeye çalışın.<br />
<br />
*Norveç'te şehirlerden çok kırsallar, köyler güzel. Araba kiraladıysanız, bilmediğiniz yollara girin :)<br />
<br />
*Konaklama opsiyonlarında mutlaka kampingleri değerlendirin.<br />
<br />
*Doğa'yı sevin ve koruyun.<br />
<br />
*Pahalı ülke ama gündelik yaşantınızdaki harcamalardan biraz kısın ve birikim yapın. Seneye bir bakmışsınız Norveç'tesiniz.<br />
<br />
Ve son olarak gerçekten İnsan olmanın keyfine varın ;)<br />
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-20703053548938128162016-07-18T10:40:00.000-07:002016-07-18T10:54:27.562-07:00Trolltunga TırmanışıVallahi ne zamandı hatırlamıyorum ama internette bir yerde Norveç'in güzelliklerine yer verilmişti. Tavsiye edilen yerlere baktığımda bir fotoğraf beni benden almıştı. ''Ne imiş burası, neredeymiş, nasıl gidilirmiş?'' derken TROLLTUNGA adında bir kayaya ait olduğunu öğrenmiş, akabinde ''bir gün buraya gideceğim.'' demiştim.<br />
<br />
Kaç yıldır Norveç'e gittmek istiyorum, inanın ben de sayamadım. Şeytanın bacağını bu kış kırmıştım hatırlarsanız, <a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2016/03/kuzey-isklarna-dogru-yolculuk.html" target="_blank">Kuzey Işıkları</a> tecrübesi ile. Pegasus Havayolları, Oslo'ya oldukça uygun fiyatlara uçmaya başlayınca ''Artık beni durduramazsınız!'' dedim ve geçen sene içimde patlayan rotayı ''muhakkak bu yaz yapmalıyım!'' diyerek Oslo'ya uçak biletimi 125 TL'ye almıştım bile. (Heyecan yapmayın arkadaşlar bu tek yön bilet fiyatı. Dönüş baya pahalıya patladı :D )<br />
<br />
Şimdi 9 gün boyunca Norveç'in bir kısmını gezdim. Tabi ki YETMEDİ! Ben var yine defalarca gelecek Norveç'e, hatta yerleşecek :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKrFVSLC450p_Bwn6ojVgNrOeTYiPC7t3RX5uYRpmrzv-8Sk2h4OdYfWJSLoEfqrVyd_ipAc_EZ8ZOm1BLj64DUzV3odps15Xa6MJmyS4NpiW__QRmupAWZpwnTREpSwaQOYaQdNHx88lJ/s1600/IMG-20160709-WA0049.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKrFVSLC450p_Bwn6ojVgNrOeTYiPC7t3RX5uYRpmrzv-8Sk2h4OdYfWJSLoEfqrVyd_ipAc_EZ8ZOm1BLj64DUzV3odps15Xa6MJmyS4NpiW__QRmupAWZpwnTREpSwaQOYaQdNHx88lJ/s400/IMG-20160709-WA0049.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Sadede geleyim bu geziyi gerçekleştirmemdeki ana unsur TROLLTUNGA kayası idi. Öncesine ve sonrasına ''Norveç'e gidince bakarız.'' dedim. Ama Trolltunga çıkışı önemliydi. Çok zordu, kendinle mücadele etmen gerekiyordu, kendini hem psikolojik hem de fiziksel olarak hazırlaman gerekiyordu. Aylardır ufak çaplı diyetler, sporlar, yemelere&içmelere dikkat ediyordum zaten. Ne kadar az yük o kadar kolay geçecek bir yürüyüş demekti benim için. Hava durumu önemliydi, zamanı iyi kullanmak önemliydi. Tecrübeli, daha önce bu deneyimi yaşamış arkadaşların notlarını tekrar tekrar okumak önemliydi. Daha gitmeden bir kaç hafta öncesinden instagrama #trolltunga etiketi ile koyulan tüm fotoğraflara, Norveç'i gezen insanlara ulaşmak, yürüyüş yolu hakkında güncel bilgilere ulaşmak önemliydi.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Trolltunga nedir?</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2RB8OL8UOpPSbP81EDPcjIkiC1Uf3FnE45wz0PSj8yEtoT0HBPZ2uKKpkFpMA1E6ZS7bLPfFk3dq5hyQNJS9ona89pE7th09Z1AkyqO0Mbqh0L7XN9eiiJxXnFMrbqPEhNX9R9Fcjhtwh/s1600/DSCF9984.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2RB8OL8UOpPSbP81EDPcjIkiC1Uf3FnE45wz0PSj8yEtoT0HBPZ2uKKpkFpMA1E6ZS7bLPfFk3dq5hyQNJS9ona89pE7th09Z1AkyqO0Mbqh0L7XN9eiiJxXnFMrbqPEhNX9R9Fcjhtwh/s400/DSCF9984.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Trolltunga, Norveç'in Hordaland bölgesinde Odda'ya bağlı olan bir tırmanış rotası, o uzayan kayanın adı. 10.000 yıl önce buzul zamanında oluştuğu düşünülüyor. Denizden yüksekliği 700 metre bu kayanın. Norveç'in efsanesi olan Troll adını verdikleri yaratıklar var. Efsanelerine göre insana benzeyen, kocaman kulakları ve burunları olan bu yarataklar dağlarda yaşarlarmış. Norveç'in simgelerinden olan bu kayaya da Trolltunga yani Troll'un dili adı verilmiş.<br />
<br />
Ben bu geziyi planladığımda tek başımaydım, sonrasında çok sevdiğim bir arkadaşım dahil oldu. Ama plan ve program bana ait oldu. Epey araştırdım, ettim. Topladım, çıkardım, çarptım. En mantıklı olayın araba kiralama olduğuna karar verdim. Hem rahat edecektik, hem rezil olmayacaktık hem de zamanı çok iyi kullanacaktık. Şimdi size tüyoları vermeye başlayayım.<br />
<br />
Öncelikle Norveç'i iki ve daha fazla kişi olarak gezmeyi düşünüyorsanız kesinlikle araba kiralamanızı önereceğim. İstediğinizi arabaya doldurur, kamp yapmayı seven de biriyseniz istediğiniz yerde durur, kampınızı yaparsınız. Hem zamanı hem de bütçenizi böylelikle korumuş olursunuz.<br />
<br />
Tek başına gezecekseniz ve rota da Trolltunga varsa o zaman Trolltunga'ya ulaşacağınız Tyssedal şehrine bir gün önceden gelmenizi tavsiye edeceğim. Çünkü bu zorlu yürüyüşe sabahın erken saatlerinde başlamak en mantıklısı. Öbür türlü var olan otobüs saatleri ile yürüyüşe anca öğlen başlarsınız ve yukarıda kamp yapmayacaksanız sizin için dönüş sıkıntıya girebilir.<br />
<span style="color: red;"><b><u><br /></u></b></span>
<span style="color: red;"><b><u>Nasıl gelinir?</u></b></span><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh05st356HY9c2QQ5kOREsukgY0zr7lJPoxa2r13SVN3sWv-6lU7XoICEKy2bvga0e_x5Ix8-XujNZKXLjyzqOU5aJFHVrKNuoVyhqGvTgR4obzOk7726WdAUEusWDznObRn9CsMTwmEzqk/s1600/DSCF9981.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh05st356HY9c2QQ5kOREsukgY0zr7lJPoxa2r13SVN3sWv-6lU7XoICEKy2bvga0e_x5Ix8-XujNZKXLjyzqOU5aJFHVrKNuoVyhqGvTgR4obzOk7726WdAUEusWDznObRn9CsMTwmEzqk/s400/DSCF9981.JPG" width="400" /></a>1-Araç ile geliyorsanız, genelde Bergen yönünden buraya geliniyor. Kısmen otoban, kısmen köy yollarından, dap daracık ama muhteşem manzaraya sahip nice yollardan Tyssedal'a kadar gelmeniz gerekiyor. Bu da yaklaşık 3 saat sürüyor. Tyssedal'a geldiğinizde yolda Trolltunga tableasını göreceksiniz. Sola dönüp, sonrasında 15-20 dk kadar araçla yine dar ve virajlı bir yolu tırmanmanız gerekiyor. Bu yolda dikkatli araç kullanın. Yol tek şerit, yukardan da araba geldiği için yavaş ve dikkatli kullanmakta fayda var. Yürüyüş bölgesine başlayacağınız yerde ufak hediyelik eşya satan bir kafe, otopark alanı, tuvalet mevcut. Tüm gün park parası 200 NOK( Yaklaşık 70 TL). Bir gece önceden gelip arabalarda kalan, ya da kamp yapan insan çok var. Biz de o gece Tyssedal'e çok geç geldiğimiz için ve hiç otel filan bakmadığımız için uyku tulumlarımızı açarak aşağıda arabada uyuduk. O yorgunlukla bir güzel uyumuşuz. Sabah saat 07.00'da kalkıp, yukarıya otopark alanına geçtik. Sonrasında hazırlık, kahvaltı, yanımıza alınacakları ayıklama derken saati 09.30 yaptık. Aslında amacımız 07.00'da yürüyüşe başlamaktı ama nasılsa hava 24.00 civarı kararıyor, zaman bizim dedik ve biraz geç başladık yürüyüşe. Yaz aylarında buraya geliyorsanız yürüyüşe saat 10.00'a kadar başlayabilirsiniz. Ama Eylül civarı geliyorsanız muhakkak sabahın erken saatlerinde başlayın.<br />
<br />
2-Kendi başınıza geliyorsanız takip edilen rota Bergen treni ile Voss, sonrasında istasyon civarından kalkan Odda otobüsüne binmek. Bu otobüsle yukarıda bahsettiğim Tyssedal durağına gelebiliyorsunuz. Bu yolculuk yaklaşık 7 saat sürüyor. Bakın kendi arabanızla gittiğinizde 3 saat demiştim. Olay toplu taşımaya geçtiğinde maalesef süreler ve mesafeler uzuyor. Tyssedal'e geldiniz ama yol bitmiyor. Araçla 20 dk yukarıya tırmandığınız rotayı çıkmanız lazım ve burada yapılacak tek şey otostop çekmek.Yürümeyin yoksa asıl yürüyüşe oldukça yorgun başlarsınız. Çıkan araba çok, mutlaka sizi birileri alacaktır. Bu arada yukarıya çıkarken arada bir otopark daha var. Oradan da meğersem yürüyüş noktasına ücretli otobüsler kalkıyormuş. Bu bilgiyi de dönüş yolunda Norveçli bir çifti arabaya aldığımızda öğrendik :) Bu yöntemin ücreti ise yaklaşık 400 TL ( Tren bileti: 200 Nok, otobüs bileti 990 Nok güncel 2016 fiyatlarıdır)<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>Nasıl bir rota bu?</u></b></span><br />
<span style="color: red;"><b><u><br /></u></b></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgLv5KmiM-2EEfgkWt64saIbu1qQYjPgyf8SX9VuBruXXJe3cp6fek_90v9NAJtDG-NIbcdM9D4l4O-ua7rsZ4pWhHunRl6HVAvG8_z6cZuuEKPnyl83avMH86GO4NlMqSftCgM00T6nMe/s1600/DSCF9987.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgLv5KmiM-2EEfgkWt64saIbu1qQYjPgyf8SX9VuBruXXJe3cp6fek_90v9NAJtDG-NIbcdM9D4l4O-ua7rsZ4pWhHunRl6HVAvG8_z6cZuuEKPnyl83avMH86GO4NlMqSftCgM00T6nMe/s320/DSCF9987.JPG" width="213" /></a><br />
İşte geldik asıl meseleye. O kadar video izlememe, çıkanların deneyimlerini okumama rağmen düşündüğümden de oldukça zor bir rota olduğunu çok net söyleyebilirim. Rotaya ulaşmadan önce aklımda deli sorular, çekinceler vardı. Maps.me sağolsun beş günlük araba yolculuğunda bizi her yere sorunsuzca ulaştırdı. Sayesinde şıp diye gitmek istediğimiz her yeri bulduk.<br />
<br />
<br />
Evet şimdi yürüyüşe başlangıç noktasına geldik. Kahvaltıyı yaptık, yanımıza lazım olabilecekleri aldık. Önerilen yürüyüşe başlangıç noktasına doğru yürüyerek hadi bismillah diyerek yürüyüşe başladık. Bol ahşap merdivenli bir yer var. Oradan yürünmüyor zaten, nostaljik kalan bir giriş olmuş orası. Sola doğru zaten sizi tabelalar yönlendiriyor. Bir de o kadar çok çıkan var ki kalabalığı takip etseniz de olur.<br />
<br />
Şimdi aşağıdaki grafiği iliştireyim öncellikle, yürüyüşün zorluğunu kestirebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiEmq01llCRMzrWz47sLi9FcZqJ68dJuVuWrunwaF4NVa0EufBsxbB_vrkg39aBy7kGMeq-ffR91vOoIpriAFeTsmO6208sspiIQZw27QdFg5OqOzgDqMD5NML-lqdN5BLXqUCHYwm1SgwS/s1600/DSCF0040.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="151" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiEmq01llCRMzrWz47sLi9FcZqJ68dJuVuWrunwaF4NVa0EufBsxbB_vrkg39aBy7kGMeq-ffR91vOoIpriAFeTsmO6208sspiIQZw27QdFg5OqOzgDqMD5NML-lqdN5BLXqUCHYwm1SgwS/s400/DSCF0040.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Rota boyunca kayalarda bulunan kırmızı renkli ''T'' işaretlerini takip etmeniz gerekiyor. Zaten bir çok insan da yürüdüğü için yönünüzü kaybetmeniz pek olası değil. Ayrıca her km başında aşağıdaki gibi bilgilendirici tabelalar mevcut.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmQ8P99wBKDI_OomnSFQ89LOazidQZuiXSVX5tz6f7aCEvYnClerKILp9acQPTXTZIggVNt6EZMk7PocTwvnJzUX9dnpDvF2yqAkeBM3Mwik9dJMEKHU4AZ1hc8USRQOqcPO77syEAMQTm/s1600/IMG-20160709-WA0026.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmQ8P99wBKDI_OomnSFQ89LOazidQZuiXSVX5tz6f7aCEvYnClerKILp9acQPTXTZIggVNt6EZMk7PocTwvnJzUX9dnpDvF2yqAkeBM3Mwik9dJMEKHU4AZ1hc8USRQOqcPO77syEAMQTm/s400/IMG-20160709-WA0026.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgE9qFdDwMiwcrLK42-qxqaujZxY5ltSED3OjGMELxB_mBCJgR-zipwWnAxNVGh5VDRkvOl_oqFz1Az_9qTEsXGsYYjbTmMNXRwcpxU9FhffW6BHczLDLcNcEW6hLLeq31h-BpqDQ7jxeWI/s1600/DSCF0023.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgE9qFdDwMiwcrLK42-qxqaujZxY5ltSED3OjGMELxB_mBCJgR-zipwWnAxNVGh5VDRkvOl_oqFz1Az_9qTEsXGsYYjbTmMNXRwcpxU9FhffW6BHczLDLcNcEW6hLLeq31h-BpqDQ7jxeWI/s400/DSCF0023.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Bu rota gidiş 11, dönüş 11 olmak üzere toplam 22 km. Yürüyüş süresi hava koşullarına ve çıkan insanın kondüsyonuna göre değişiyor. Genelde dört-beş saat civarında sürdüğü yazılıyor çıkışın. Ama dediğim gibi bu kişiden kişiye değişen bir süre.<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfmwwZA-2gFM2V9a20lz385Rj9uTcURM_cSEvIaWJ0h0EP1S5qHdWDdJK6O4UjD0OhAGCIeqp1MbsP95k2ydzBBVFojRPGvtVJiF3ZFdvy0S0yI4ApOb9iEmsc1EnhgVNKHwGQOtGxC8-c/s1600/DSCF0008.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfmwwZA-2gFM2V9a20lz385Rj9uTcURM_cSEvIaWJ0h0EP1S5qHdWDdJK6O4UjD0OhAGCIeqp1MbsP95k2ydzBBVFojRPGvtVJiF3ZFdvy0S0yI4ApOb9iEmsc1EnhgVNKHwGQOtGxC8-c/s200/DSCF0008.JPG" width="133" /></a>İlk iki kilometre kırkbeş derecelik dik bir yokuştan oluşuyor. Ağırlıklı taşlardan oluşan dik merdivenlerden çıkıyorsunuz, yer yer iplerle de bu dik yokuşu tırmanıyorsunuz. O iki kilometrelik yolu biz bir buçuk saatte yol aldık bol bol dinlenerek. Ayaklarım daha birinci kilometrenin içinde iken ağlamaya başlamıştı. Sırtımdan terler boşalıyordu, nefes nefese kalmıştım bile. Ama kendime güveniyordum, inanmıştım ve bunun için o kadar planlar yapıp, kilometrelerce yol gelmiştim. ''Yapacaksın bunu!'' dedim. ''Dört-beş saatte çıkamazsam altı saatte çıkarım.'' dedim. '' Zaman var nasılsa!'' dedim aralarda kendimi gazlayarak.<br />
<br />
Evet efenim ikinci kilometreden sonra bir kilometre kadar düz bir alan geliyor. Lay lay lom şeklinde yürüyebiliyorsunuz. Böyle uçsuz, bucaksız bir arazi ile karşılaşıyorsunuz. Beş, altı tane kabin evler var. Herhalde kiralanıyor mu yoksa orman efendileri mi kalıyor, ne oluyor anlamadım.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4xr2aEn6SLi88hMHqtXM-nq7TltecvFCyr84pKH-XXA9gL1wIxxEtFepv6jqSylrhttTlh2KgJwEH3VuVUd5MamZSZGbUmu80JjySz4Fy0DFgEQ03_zhcyV92O26QDXMN52cd8n8wjl1g/s1600/DSCF0046.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4xr2aEn6SLi88hMHqtXM-nq7TltecvFCyr84pKH-XXA9gL1wIxxEtFepv6jqSylrhttTlh2KgJwEH3VuVUd5MamZSZGbUmu80JjySz4Fy0DFgEQ03_zhcyV92O26QDXMN52cd8n8wjl1g/s400/DSCF0046.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh6JV0zB6KCUX8jy_7petx25QHMuWCgUJ7ysEqoB08cP_a5jCK320KMNRUkeZgcvkL66L_-kGOVYLqg4_804-fuFVzM254DSrffAEh_Lz_bTlu0DRSOsQZ1f5duVc5okEpQ_FV9ZSU0WnpM/s1600/DSCF0014.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh6JV0zB6KCUX8jy_7petx25QHMuWCgUJ7ysEqoB08cP_a5jCK320KMNRUkeZgcvkL66L_-kGOVYLqg4_804-fuFVzM254DSrffAEh_Lz_bTlu0DRSOsQZ1f5duVc5okEpQ_FV9ZSU0WnpM/s400/DSCF0014.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhFN5GwBHykm8IzaS2Zja9GMLQshUAS-7qIcIcHevQMKdHh02wPkrK1wbi6kWXfix184OCVPz4JIw0Qc7gMQRbQaoR7h-EORfzbd1326fhXzGvx5f8XUh2SAhJ4-ULV79taEAL1hyJTGhZu/s1600/DSCF9992.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhFN5GwBHykm8IzaS2Zja9GMLQshUAS-7qIcIcHevQMKdHh02wPkrK1wbi6kWXfix184OCVPz4JIw0Qc7gMQRbQaoR7h-EORfzbd1326fhXzGvx5f8XUh2SAhJ4-ULV79taEAL1hyJTGhZu/s320/DSCF9992.JPG" width="213" /></a>Kabin evleri geçince önünüzde bir dağ beliriyor. Baya ''işte şimdi bana tırmanacaksın'' diyor. Haşmetli, korkutucu, yorucu. Yaparız diyorum. Ama beş dakikada bir mola veriyorum arkadaşımla. Nefes nefeseyim, kalbim ağzımda atıyor resmen. Hani kendimi yere mere atmak istiyorum o derece. Arada kafamda dönüyor ''napıyorum ben ya, niye eziyet ediyorum kendime'' Sonra ''saçmalama'' diyorum. ''Kendi sınırlarını keşfediyorsun, zihnini boşalt ve hedefe odaklan.'' diyorum. Yürümeye daha doğrusu TIRMANMAYA devam ediyorum :) Arada arkadaşımla ''beni şurada bir çeksene'' moduna girerek kafamızı da dağıtmaya çalışıyoruz.<br />
<br />
<br />
Yol boyunca güzel manzaralar bizi karşılıyor. Çıkacağımız günü özellikle seçiyoruz çünkü havanın açık ve yağmursuz olması lazım minimum seviyede sorun yaşamak için. Ama yolda iken arada yağmur da yağıyor, fırtına da çıkıyor. Birden buz gibi rüzgar da esiyor, on dakika sonra bakmışsınız güneş yakmaya bile başlıyor.Dağ havası bu belli olmuyor işte.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCHmPo212v_3p_QFogfzb1nriI5vIzKsoZ2SMtDu2kOGisEMsXm0xXTQZt2w20vgp7mATzeBKjjyEmAaL2R6iw-BfXH74Q7266cnwC11a1Lxy0be5Jq4qI9w1qmMXtPhjjbtO_64l98Rja/s1600/DSCF0091.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiCHmPo212v_3p_QFogfzb1nriI5vIzKsoZ2SMtDu2kOGisEMsXm0xXTQZt2w20vgp7mATzeBKjjyEmAaL2R6iw-BfXH74Q7266cnwC11a1Lxy0be5Jq4qI9w1qmMXtPhjjbtO_64l98Rja/s400/DSCF0091.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgeDcJRIT-dw4rENp_YtMIn5VvKF2hlniOUnNBQklULl3rTu7SjHuNuxxqpLrhhrGTmaQsdOcCy8ilZ8S-qKR_fY1IFMr-nO51vNPFpc61MQGLfcRyHQ8n-bS560A9yv-lIw53qir4p0Od/s1600/DSCF0036.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgeDcJRIT-dw4rENp_YtMIn5VvKF2hlniOUnNBQklULl3rTu7SjHuNuxxqpLrhhrGTmaQsdOcCy8ilZ8S-qKR_fY1IFMr-nO51vNPFpc61MQGLfcRyHQ8n-bS560A9yv-lIw53qir4p0Od/s400/DSCF0036.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Bu dağı aştıktan sonra bol bol çıkışlar sizi bekliyor. Bazı yerler tehlikeli, kayalıklar yağan yağmurla birlikte balçığa bulandığı için kaygan olabiliyor. O yüzden dikkatli olmakta her zaman fayda var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEb2XGkEoacoBdu-h377CAL3lqAnCwAPi9GCxXL1ji8bEvIpxvBhuTZtBrthAZSdSgExSuZqDTdP9piRBsUix-kxVkQOIy3eHa3NIOVvXeVyu4yAl6lMkNS5UHNg1U88pGitrbIHitKdOZ/s1600/DSCF0078.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEb2XGkEoacoBdu-h377CAL3lqAnCwAPi9GCxXL1ji8bEvIpxvBhuTZtBrthAZSdSgExSuZqDTdP9piRBsUix-kxVkQOIy3eHa3NIOVvXeVyu4yAl6lMkNS5UHNg1U88pGitrbIHitKdOZ/s400/DSCF0078.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDNWXs_-XoM8sZw_8e5SQClmf2WPRlWro2fkq3VW10q3byNYVswFT6HJgcSNJtpml63Z-9ESYC2ykyk_WWsxXd7f_Tk-oAKUxAVZ5q_Z278Za971YIc9KV1Gg2ADQaxkR8OIzOaloqFHpN/s1600/IMG-20160709-WA0029.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDNWXs_-XoM8sZw_8e5SQClmf2WPRlWro2fkq3VW10q3byNYVswFT6HJgcSNJtpml63Z-9ESYC2ykyk_WWsxXd7f_Tk-oAKUxAVZ5q_Z278Za971YIc9KV1Gg2ADQaxkR8OIzOaloqFHpN/s400/IMG-20160709-WA0029.jpg" width="400" /></a></div>
Biz çıktığımızda dağdaki karların çoğu yürüyüş yolunda eriyip, gitmişti bile. O yüzden karlı yol korkusu bir anda geçip, gitti. Akan sular üzerinden bazen gidiyorsunuz ama ayağınızı ıslatacak düzeyde sular değil.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwPQbVbUaJCJfuQti3c7qyWk5suUXPZyzewDCq90TWJssLbq1SDE4RksPGUFWiCJsHKI1i8eWs5hhhMWJwKufvWHZYGuYJRg8aTj25v9qpcBjXrg67mfW1KVbxiCX0pdyeL0z-Y2Ibqn7M/s1600/DSCF0105.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwPQbVbUaJCJfuQti3c7qyWk5suUXPZyzewDCq90TWJssLbq1SDE4RksPGUFWiCJsHKI1i8eWs5hhhMWJwKufvWHZYGuYJRg8aTj25v9qpcBjXrg67mfW1KVbxiCX0pdyeL0z-Y2Ibqn7M/s400/DSCF0105.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Yol üzerinde bir çok şelale ve akan su göreceksiniz. Suluğunuzu bu akan sulardan doldurabilirsiniz. Hiç öyle litrelerce su taşımanıza gerek yok.<br />
<br />
Arada inişleri ama çoğunlukla çıkışları yaptıktan sonra bizim hedefe ulaşmamız tam tamına altıbuçuk saat sürdü! Okuduğum yazılarda ağırlıklı olarak dört-beş saat olduğu belirtiliyordu. Ama kesinlikle kondüsyonunuz sağlamsa, zorlu doğa yürüyüş tecrübeleriniz varsa (sürekli yapıyorsanız) zorlanmayacaksınız. Ama kesinlikle düz yol yürüme ile eş değer değil, onu belirteyim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjP8AQ-DSm7k3wcyKQePh7f-2o-XxNswxC2NDQbqGddyYaUQLSgOlEre-LBgnFKqmnBwQUnzln0QN8Sv0EFs0-Kk3qH4GmiV4RaKila9_2hUqUAfFs-eQGjFNztWYTEsBbv_t3NF7UUAmDm/s1600/DSCF0140.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjP8AQ-DSm7k3wcyKQePh7f-2o-XxNswxC2NDQbqGddyYaUQLSgOlEre-LBgnFKqmnBwQUnzln0QN8Sv0EFs0-Kk3qH4GmiV4RaKila9_2hUqUAfFs-eQGjFNztWYTEsBbv_t3NF7UUAmDm/s400/DSCF0140.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Nihayetinde hayalimdeki o kayaya, o mükemmel manzaraya, yani hedefime ulaştım. Hem de kendimle mücadele ederek, sınırlarımı zorlayarak, belki çoğu insana anlamsız gelecek bir zahmete girerek. Ama ben bunu, yani kendimi zorlamayı seviyorum. Belki de kendimce ''imkansızı becerdim'' duygusunu tatmak beni tatmin ediyor, bilmiyorum tam olarak. O anda da zaten ne hissettiğimi tam olarak bilmiyordum. Zaten çıkarken kendi kendime ''Trolltunga kayasını görünce hiç bir şey yapmadan bir yarım saat oturacağım.'' dedim. Çünkü çıktığımızda saat 15.30'du ve ben ölmüştüm :D<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqHFwcbInHPW_s6Lm3z0wn5TGayvstIhxfcrBF5ySFjaJyiQt3LEklexRn2bkcpFOrhB7p5oaTGBeUOHJrcmunlcCBwHlyRZib6uDj1IIrHangbx6qip5YZzXO88AK73ZAg69b7nLrg95G/s1600/DSCF0117.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqHFwcbInHPW_s6Lm3z0wn5TGayvstIhxfcrBF5ySFjaJyiQt3LEklexRn2bkcpFOrhB7p5oaTGBeUOHJrcmunlcCBwHlyRZib6uDj1IIrHangbx6qip5YZzXO88AK73ZAg69b7nLrg95G/s400/DSCF0117.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Yemek yedik, isanların poz vermesini izledik o mükemmel manzara karşısında. Şanslıydık hava güzeldi, açıktı. Son 1 saatinde yağmur atıştırmıştı ama dağ havası bu anı anına uymadığı için hemen güneş açmıştı bile.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqtdE-oKO0iIkRYQ-rgkFoI_SCRayG5ZLINBw5jDOMR0iheGiKNzNy1iZeec-J34fE6tmYTbX_2bcW5Zw4H2hCuwQ-4YzNq9F3EfgsJ9myUTtJASHfELZCjK1CcvQD71M-HSYASoUGl0iH/s1600/IMG-20160709-WA0039.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqtdE-oKO0iIkRYQ-rgkFoI_SCRayG5ZLINBw5jDOMR0iheGiKNzNy1iZeec-J34fE6tmYTbX_2bcW5Zw4H2hCuwQ-4YzNq9F3EfgsJ9myUTtJASHfELZCjK1CcvQD71M-HSYASoUGl0iH/s400/IMG-20160709-WA0039.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Çıktığımız saat biraz geç olduğu için çok kalabalık değildi. Toplasanız 10 kişi anca vardı. Tabi yeni insanlar da geliyordu bir yandan. Çünkü burası turistik açıdan oldukça popüler bir yürüyüş rotası. Yolda epey insanla karşılaşıp, selamlaşıyorsunuz. Çünkü herkesin amacı aynı, duyguları benzer. Yolda insanlar birbirine laf atıyor, hadi az kaldı bak dayan diyor :) Ayrıca koca çantaları ile kamp yapmaya çıkan insanlar da o kadar fazla ki, hayret ve takdir ettim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGBSEmR6h_p6B9sJXFlXFTv_cZ80OzeRXCJIuKL8hBf7AFzyen_-Z3hYKWTE5YE8bdhC0idxosrOQnGf2V7ebuQXhCz10YOy2c9NdOgcy3o-NOZfBuZQTS6WGWkWrmwxoyiFMaed5fWOlo/s1600/DSCF0113.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGBSEmR6h_p6B9sJXFlXFTv_cZ80OzeRXCJIuKL8hBf7AFzyen_-Z3hYKWTE5YE8bdhC0idxosrOQnGf2V7ebuQXhCz10YOy2c9NdOgcy3o-NOZfBuZQTS6WGWkWrmwxoyiFMaed5fWOlo/s400/DSCF0113.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgi9CipIIb-RqrWyEc_Jd8DdJp05DRcc5D071M3E3uSqQfoT4bo53ESX7IqoL5MYDhQJPjZcZQYfs49rifnVnvbGUVu0o4j6iV8h60RC8aIkhvwqsUQesRUqpSJepReRYdKmeCgrGIr3m0t/s1600/IMG-20160709-WA0034.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgi9CipIIb-RqrWyEc_Jd8DdJp05DRcc5D071M3E3uSqQfoT4bo53ESX7IqoL5MYDhQJPjZcZQYfs49rifnVnvbGUVu0o4j6iV8h60RC8aIkhvwqsUQesRUqpSJepReRYdKmeCgrGIr3m0t/s400/IMG-20160709-WA0034.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Neyse efenim Hardanger Fjord'un bir parçası olan Sorfjord manzarasını izleyerek biz de arkadaşımla önce tek tek sonra birlikte o meşhur Troll'un dilinin üzerine çıkıyoruz. Uzaktan korkunç görünüyor gibi ama üzerine çıktığınızda hiç de öyle değil. Benim öyle yükseklik korkum filan da yoktur zaten. Gayet kayanın üzerine çıkıp, uca kadar gidip oturdum. Kaya çok geniş ve oldukça kalın. Korkulacak bir tarafı yok. Tabi dikkatli olmanızda fayda var. Dikkatsizlik anına denk gelip kayadan düşen turist durumları geçtiğimiz dönemlerde oldukça yaşanmış.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGSkmF0O1Nb45kNuyATCKPHtuLxTsr1nmEZwsl_j1SnRSa85mtX8M80lyEwRTHsOHX_-ganu4QEaPxmgK4ux4fHwFeoHU6U1C1JHbNwFKZRHM6z4senBF2PXQpV9jKuKDB0SMsRJzZ1YUw/s1600/DSCF0167.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="288" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGSkmF0O1Nb45kNuyATCKPHtuLxTsr1nmEZwsl_j1SnRSa85mtX8M80lyEwRTHsOHX_-ganu4QEaPxmgK4ux4fHwFeoHU6U1C1JHbNwFKZRHM6z4senBF2PXQpV9jKuKDB0SMsRJzZ1YUw/s400/DSCF0167.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPkm_FHH5887CG1mxeLcKIesfVAKJ5TLgLVqtlEdnKgmIo3m6U-rJ5rSfIukWeIsrrdP87qSRJGZMWolceH_kInAEQYl_2PLtKCo6D_s-y6Pq1ZyeXXi6ukyIXDXDecO_SF1e6KxzV-eq4/s1600/IMG-20160709-WA0004.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPkm_FHH5887CG1mxeLcKIesfVAKJ5TLgLVqtlEdnKgmIo3m6U-rJ5rSfIukWeIsrrdP87qSRJGZMWolceH_kInAEQYl_2PLtKCo6D_s-y6Pq1ZyeXXi6ukyIXDXDecO_SF1e6KxzV-eq4/s400/IMG-20160709-WA0004.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
O güzelim manzaraya veda edip acı gerçeği yani DÖNÜŞ YOLU gerçeğini kabul etmek istemiyoruz ama saat olmuş 17.30 artık dönmemiz gerekiyor. ''Ya sanırım 5 saatte filan ineriz'' diyorum arkadaşıma. Yine derin nefes alarak iniş yoluna geçiyoruz. İniş yolunda iken epey çıkan insanlarla karşılaşıyoruz. Çoğu o saatte kamp yapmaya çıkıyor zaten. Dönüş yolunda beni hayrete düşüren iki şey oldu arkadaşlar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiMQzcJlFMfhXFUbTOfED_iqEuVxhnZ20EvHAp7_fVBxF-tOvHxvfgfDNenskhwc8UhjolbdYEepoHXwAxuxW8R9LnilHX1A87FekUcFCJAgRABCdk7rW7fGugp2F3_5zk9_lR1nJIBZ8OM/s1600/DSCF0110.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiMQzcJlFMfhXFUbTOfED_iqEuVxhnZ20EvHAp7_fVBxF-tOvHxvfgfDNenskhwc8UhjolbdYEepoHXwAxuxW8R9LnilHX1A87FekUcFCJAgRABCdk7rW7fGugp2F3_5zk9_lR1nJIBZ8OM/s400/DSCF0110.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj51aUuha7lKgMl2NnttiMOblEIR4zuZg7QpM_JUNpYn64upX-ylpxAjcVnFsc1nrBzpDU_sEWhlkXKhzmM7eUcaqkJCrkiIUAB4P6bB1Fh7Nsh9hNvn5QZVc46-gBH1QvR7Hutv0lCkss6/s1600/DSCF0091.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj51aUuha7lKgMl2NnttiMOblEIR4zuZg7QpM_JUNpYn64upX-ylpxAjcVnFsc1nrBzpDU_sEWhlkXKhzmM7eUcaqkJCrkiIUAB4P6bB1Fh7Nsh9hNvn5QZVc46-gBH1QvR7Hutv0lCkss6/s400/DSCF0091.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Birincisi, bir çift. Adamın sırtında bebeklerin taşındığı sırt çantalarından var erkek çocuğu maksimum iki yaşında. Kadının da elinden tuttuğu yaklaşık dört yaşlarında güzel mi güzel bir kızı var.<br />
<br />
BU YOLA İKİ ÇOCUĞU İLE ÇIKMIŞLAR! Gözlerime inanamadım. İşte kültür farkı yahu.<br />
<br />
İkincisi ise iki baba ve yanlarında yine dört-beş yaşlarında olan çocukları ile kampa çıkıyorlardı. Gözlerim yaşardı, gülümsedik, selamlaştık. Hayran hayran baktım ve yollarımızı ayırdık. ''İnsan bazen hayret ediyor.'' diye çok güzel bir cümle var. İşte o anda onu hissettim. Bizimkiler de aman çocuğa bir şey olur diye düşünerek evden çocuğu çıkarmasın, ya da ''hava soğuk AVM'de buluşalım çocuk hasta olmasın'' demeye devam etsin :S<br />
<br />
Onun dışında köpeği ile bu yürüyüşe çıkan çok vardı. Millet enteresan :) Köpekler de sanırım yorulmuyorlar anlamadım vallahi.<br />
<br />
Yukarıya ulaştığımızda da çok fazla çocuklu ve bebekli çift gördüm bu arada. Bravo hepsine :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjobF-JYaNLQ_IThTVr93QgcS2-8auKs5Crcoo9Dbk5iJm-onsba8OU2JsdMYoJe8rSE1Dc9ZsxVDwRqQ7r3CGgTI2ksbnXsQ8GGBMrn7IGJdSzMnEMRgeQ3sJN8pu6lJMmbEPw9fcHfPAV/s1600/DSCF0004.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjobF-JYaNLQ_IThTVr93QgcS2-8auKs5Crcoo9Dbk5iJm-onsba8OU2JsdMYoJe8rSE1Dc9ZsxVDwRqQ7r3CGgTI2ksbnXsQ8GGBMrn7IGJdSzMnEMRgeQ3sJN8pu6lJMmbEPw9fcHfPAV/s320/DSCF0004.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Evet arkadaşlar dönüş yolu tam bir eziyetti. Çünkü iniş düşündüğüm gibi değil daha da zordu. Kısmen aynı rotadan dönüyorsunuz, bazı yerlerde dönüş rotası farklı ama inerken ''yahu biz buraları nasıl çıktık ki?'' dedim. Ayak parmakları inişte epey ezildiği ve baskı altına girdiği için bir süre sonra acı dolu saatler sizin için başlamış oluyor. İnerken çok az çıkış var. Ağırlıklı olarak hep inme modundasınız. O ilk başta çıktığınız kırkbeş derece diklikte iki kilometrelik yol var ya. İşte o kısım en tehlikelisi, en dikkat edilmesi gereken yer. Çünkü üç-dört saattir acı içinde olan parmaklarınız artık iflas ediyor ve vücutta saatlerdir var olan yorgunluk da eklenince iniş tehlikeye girebiliyor. O taşları tek tek inmeniz gerekiyor. Mazallah bir takıldığınızda kafa, gözü yarabilirsiniz. Dikkatli ve temkinli olmakta fayda var.<br />
<br />
Velhasıl altı saatte inerek bu rotayı on iki buçuk saatte tamamladık ama ben de artık ölmüştüm. Ruhumu o başlangıç noktası başında bulunan piknik masasında teslim edebilirdim. Saat olmuş 23.30, hava kararmaya yakın. Ama bizim için gün daha bitmemiş çünkü daha rezervasyon yaptırdığımız otele gitmemiz gerekiyordu.<br />
<br />
Yarım saat dinlendikten sonra Norveçli bir çift aşağıdaki park alanında bulunan arabalarına kendilerini bırakıp, bırakamayacağımız sordu. ''Elbette!'' dedim ve 15 dakikalık bir muhabbetle biraz yorgunluğu hafifletmiş oldum. Çok ilginç zorla bize 100 NOK bıraktılar yaptığımız iyilik için. Halbuki biz karşılık beklemeden nasılsa o yoldan geçeceğimiz için onları bırakabileceğimizi söylemiştik. Israrlarımıza rağmen parayı almadılar, garip şekilde ilginç insanlar :)<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXuzMAdwI9_lG_WK8szN9WVxGUOTgxyNDFu1LRV5itEK80nCZ37ZBxRFMswZ0iqs-ZKeUn8fIFFWv21MbuYB8LYjUKVvjnxpnyFTa7qW_FYSleFuK-hgKVFxJTPnEVVKNFjHwKNRq_f5-U/s1600/DSCF0019.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXuzMAdwI9_lG_WK8szN9WVxGUOTgxyNDFu1LRV5itEK80nCZ37ZBxRFMswZ0iqs-ZKeUn8fIFFWv21MbuYB8LYjUKVvjnxpnyFTa7qW_FYSleFuK-hgKVFxJTPnEVVKNFjHwKNRq_f5-U/s320/DSCF0019.JPG" width="213" /></a>Evet asıl macera bundan sonra. Gün bir türlü bitmedi!<br />
<br />
Otelin yerini Tyssedal'a gelirken görmüştüm. Aklımda kalmıştı tabela. Maps.me'ye konum girdim ve otuz dakikalık bir mesafe göstergesinden sonra ''artık ulaşsak da gitsem yatsam'' diye düşünürken otelin konumunu bulana kadar saat 00.30 olmuştu bile. Acı gerçekle o anda yüzleştik. Otel 23.00'da tamamen kapanıyordu. İletişime geçebileceğiniz hiç kimse otelde bulunmuyor yani. Bu da Norveç'in ayrı bir özelliği. Henüz hizmet sektörü gelişmediği için büyük oteller dışında pansiyon vs. gibi ufak şehirlerde ufak yerler ayarladıysanız hepsi belli bir saate kadar hizmet veriyor.<br />
<br />
E ne oldu kaldık kapıda, rezervasyonumuz yandı, tek özlemim bir yataktı, o da o gece olmadı. Arabaya tekrar binip hemen en yakın park alanına gittik. Arabayı çektik ve uyku tulumlarına sarılarak ağlaya ağlaya uyumaya çalıştık.<br />
<br />
Ertesi gün hiç bir şey yapmak istemiyordum. Çünkü hem yorgunluktan ölüyorduk hem de temizlenmemiz lazımdı. Her yerimiz ter, çamur, pislik içinde kalmıştı. Tekrar aynı otele gidip oda ayarladık. Güzel güzel duşumuzu aldık, kahvaltımızı yaptık ve tüm gün ayakları uzattık. Bir daha akşama doğru dışarı çıktık. Yüzümüzde güzel bir tebessüm, vucudumuzda tatlı bir yorgunluk, bacaklarımızda bir önceki günün hatırası, yüzümüzde soğuk yanığı.<br />
<br />
Sonra dönüp birbirimize dedik ki ''İyi ki yapmışız be!''<br />
<br />
Trolltunga öncesi ve sonrası konaklama ihtiyacınız varsa önerebileceğim iki yer var.<br />
<br />
1-<a href="http://www.booking.com/hotel/no/trolltunga-guesthouse.tr.html?label=gen173nr-1DCAEoggJCAlhYSDNiBW5vcmVmaOQBiAEBmAEouAEGyAEM2AED6AEBqAID;sid=f6897d07d90585aa3aca1ca13c359d38;dcid=12;all_sr_blocks=171507602_92041479_0_0_0;checkin=2016-09-10;checkout=2016-09-11;dest_id=-284866;dest_type=city;dist=0;group_adults=2;highlighted_blocks=171507602_92041479_0_0_0;room1=A%2CA;sb_price_type=total;srfid=ca1f026c6e24acfe5eeff81bb46687049ee00f99X1;type=total;ucfs=1&" target="_blank">Trolltunga Guesthouse:</a> Burası tırmanış noktasına çok yakın. Araba ile çıkacağınız 20 dakikalık yokuşun hemen başlangıcında. Önceden rezervasyon yapmakta yarar var çünkü her daim dolu bir yer ve burası geç saatlere kadar açık. Odaların geceliği 200 TL'den başlıyor.<br />
<br />
2-<a href="http://www.booking.com/searchresults.tr.html?label=gen173nr-1DCAEoggJCAlhYSDNiBW5vcmVmaOQBiAEBmAEouAEGyAEM2AED6AEBqAID;sid=f6897d07d90585aa3aca1ca13c359d38;dcid=12;checkin_monthday=10;checkin_year_month=2016-9;checkout_monthday=11;checkout_year_month=2016-9;city=-284866;class_interval=1;dest_id=4146;dest_type=region;group_adults=2;group_children=0;hlrd=0;label_click=undef;no_rooms=1;review_score_group=empty;room1=A%2CA;sb_price_type=total;score_min=0;src=searchresults;src_elem=sb;ss=hardanger;ssb=empty;track_sas=1&;;highlighted_hotels=353544;sr_soc=1;srfid=17f4e7ca70977d30447a021b6da152d596ace184X3;highlight_room=" target="_blank">Hardanger B&B:</a> Trolltunga'ya yaklaşık 40 dakika uzaklıkta bir konaklama yeri. Biz burayı tercih ettik. Norveç normlarına göre oldukça uygun fiyatı var. Ayrıca konumu, manzarası çok güzel. Güvenli ve temiz bir konaklama tesisi. Banyo&Mutfak ortak, odalar 2-3-4 kişilik olarak değişiyor. Odaların geceliği 200 TL'den başlıyor.<br />
<br />
<b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b>
<b><u><span style="color: red;">Ne zaman tavsiye edilir?</span></u></b><br />
<br />
Haziran-Eylül arası tavsiye edilen tarih aralığı. Sonrasında hava erken kararmaya başladığı ve de soğuk havalar birden dağa indiği için tehlikeye girebildiği için önerilmiyor. Ama ekimde o rotayı yapan insanlar da mevcut. Hava muhalefeti nedeni ile Temmuz ayında yapamayan insanlar da var. Yani aslında tamami ile şans ve doğanın sizden yana olması gerekiyor :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWUGoL_gF7bbhY5kNP-D00guyuMaainL8-4bv3DqH8eMj_jXDPei9aWEGm21pDfFKLWGhyexqgRnJxD-H0cUMDHFVZ83RbW48RpsBGz-Ly2SshyphenhyphenEkZhHfvc43aY8z09NbsMEs4rutEV0XP/s1600/IMG-20160709-WA0042.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhWUGoL_gF7bbhY5kNP-D00guyuMaainL8-4bv3DqH8eMj_jXDPei9aWEGm21pDfFKLWGhyexqgRnJxD-H0cUMDHFVZ83RbW48RpsBGz-Ly2SshyphenhyphenEkZhHfvc43aY8z09NbsMEs4rutEV0XP/s320/IMG-20160709-WA0042.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;"><b><u>Ne götürülmeli?</u></b></span><br />
<br />
Asla kocaman sırt çantaları ile çıkmayın. Kendinize iyice işkence etmiş olursunuz. Yanınızda bulundurmanız gereken şeyler enerji veren yiyecekler, sizi idare edecek sandviç, konserve ve ekmek, suluk, yedek çorap, t-shirt yeterli. Çok kalın giyinmenize de gerek yok. Bence ter emici bir t-shirt, bir yağmurluk ve polar yeterli. Ayakkabı önemli ve su geçirmez olmasına dikkat edin.<br />
Yürüyüşün çoğunu t-shirt ile yapıyorsunuz zaten. Arada teriniz üzerinizde soğumasın diye de polar giymeniz yeterli. Gidiş-dönüş yapacaksanız aşağıda mutlaka yedek bir ayakkabınız olsun. Siz çıktığınız zaman belki karlar tam erimemiş olabilir ya da yeni bir kar yağışı olabilir dağda. Bizim kuru kuru yürüdüğümüz yollarda sizin ayaklar ıslanabilir. O yüzden tedarikli olmakta fayda var.<br />
<br />
Geçtiğimiz sene eylül ayında yapacağım bu rotayı geçirdiğim bisiklet kazası nedeni ile gerçekleştirememiş, bir çok biletimin yanmış olması ve de en önemlisi hayallerin zorunlu ertelenmiş olması nedeni ile çok sıkıntılı bir dönem geçirmiştim. Her şeyin başı sağlıkmış bunu da yaşayarak öğrendim.<br />
<br />
İşte bir sene sonra kendimi fiziki açıdan toparlayarak hayalimi gerçekleştrdim. O yüzden siz de bahaneleri kenara atıp, şartlarınızı kendiniz yaratın ve bir an önce yola çıkın.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs0vushsxzYmDNJHIcDRAU-uxFG3Sp__oDfixp_oOrzuY-Ble-uNY0jOteXDbl94Q8fhmhtsPrYnqHuBeB_dn-8Ss9XNSiMm0TCDCuIeer0vIqIq0WV3Yyy6QrpBXMhHljUNpjP1-XMueZ/s1600/IMG-20160712-WA0001.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs0vushsxzYmDNJHIcDRAU-uxFG3Sp__oDfixp_oOrzuY-Ble-uNY0jOteXDbl94Q8fhmhtsPrYnqHuBeB_dn-8Ss9XNSiMm0TCDCuIeer0vIqIq0WV3Yyy6QrpBXMhHljUNpjP1-XMueZ/s320/IMG-20160712-WA0001.jpg" width="273" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Korkmayın, kendinize güvenin. Doğa sizi çağırıyor.</div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-25732070052929077572016-05-27T01:21:00.003-07:002016-05-27T01:21:54.307-07:00Kahramanmaraş Keşfi<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoEGH4WISEqQe6jy4uXnIbW5vlsT70jnUCftMk_2JX5sgT0AdFTVVApPlJ4IUrSWpzBm3xoN22uxlpeYecbEIxcKlhCM3hH7KnVC4NkIHbYnT9ueIjyJabUocIQqVxTY55g6kZxNk8Aouv/s1600/Gezginler+Afis%25CC%25A7.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoEGH4WISEqQe6jy4uXnIbW5vlsT70jnUCftMk_2JX5sgT0AdFTVVApPlJ4IUrSWpzBm3xoN22uxlpeYecbEIxcKlhCM3hH7KnVC4NkIHbYnT9ueIjyJabUocIQqVxTY55g6kZxNk8Aouv/s320/Gezginler+Afis%25CC%25A7.jpg" width="213" /></a>Türkiye'nin hala öğrenmediğimiz gelenekleri, hiç tatmadığımız yemekleri, görmediğimiz o kadar çok güzel yerleri var ki. Kahramanmaraş son dönemde bu anlamda gezdiğim en güzel örneklerden biri oldu.<br />
<br />
<a href="http://www.dogaka.gov.tr/" target="_blank">Doğaka </a>sponsorluğunda, <a href="http://gezgininayakizleri.com/" target="_blank">Gezginin Ayak İzleri</a> organizatörlüğünde Kahramanmaraş'ı doya doya 3 gün boyunca keşfettim. Gerçekten sadece dondurması ile tanıdığım bu şehir hakkında şu an o kadar bilgi ile doluyum ki, paylaşmadan edemeyeceğim :) Aklımda hep ''Ya Adana'ya gittiğimde bir gün gidip bir günübirlik gezer, dondurma yer dönerim.'' fikri vardı hep. Yok arkadaş ne bir günü, üç gün de yetmedi ili gezmeye, keşfetmeye. Olur da yolunuz o civara düşerse, mutlaka 1-2 gününüzü Kahramanmaraş'a ayırın. Ya da ucuz uçak bileti buldunuz, atlayın gidin Maraş'a. Gezilecek bir sürü yeri olduğu gibi, mutfağı da çok güzel. Pişman olmayacağınıza eminim.<br />
<br />
Not: #maraştazaman etiketi ile sosyal medyada gezi boyunca ve gezi sonrasından paylaştığımız fotoğraflara ve bilgilere ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<br />
<b><span style="color: red;"><u>Kahramanmaraş'ın Tarihi</u></span></b><br />
<b><span style="color: red;"><u><br /></u></span></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpIj4Vhkqsu6BJQOKTpjzM90v-ggI3HIuaTF2ZIsaeeJC7k3RF08xLOsHawcsIcf708mp6QFgop-43ExVwYaUPx6TNeZwZUPmzQ89B_gvf7F35d7nD7RKuRyEbj5C17Kr-UWyvhHayd7fs/s1600/Mara%25C5%259F.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="258" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpIj4Vhkqsu6BJQOKTpjzM90v-ggI3HIuaTF2ZIsaeeJC7k3RF08xLOsHawcsIcf708mp6QFgop-43ExVwYaUPx6TNeZwZUPmzQ89B_gvf7F35d7nD7RKuRyEbj5C17Kr-UWyvhHayd7fs/s400/Mara%25C5%259F.JPG" width="400" /></a></div>
<b><span style="color: red;"><u><br /></u></span></b>
Hepimiz tarih kitaplarından Kurtuluş Savaşı sırasında Fransız işgaline karşı direnişi ile biliriz Kahramanmaraş'ı.<br />
<br />
Hititlerin bölgeye ilk yerleşen uygarlık olduğunu ve şehrin adının Hitit Komutanı Maraj'dan geldiğiniz biliyor musunuz?<br />
<br />
Sonrasında sırası ile Medler, Persler, Makedonyalılar, Kapadokya Krallığı, Romalılar, Bizanslılar, İslam Medeniyetleri, Anadolu Selçuklu İmparatorluğu, Dulkadiroğulları, ve son olarak Osmanlı Devleti bu bölgeye hükmetmiştir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh672NLccQpi4vKxM-6IRJf2Uv1PYKBJJxMXLKImYyKcW_tLSbH8Mosv7erOZSe5QX8N64Cg7UhkTkMob0c6EA0KWBPdVhCPKdRZCxzbx31y94T5QD1TrUlacb4W9_X7AZuhX3-qbIoAqjw/s1600/DSCF7824.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh672NLccQpi4vKxM-6IRJf2Uv1PYKBJJxMXLKImYyKcW_tLSbH8Mosv7erOZSe5QX8N64Cg7UhkTkMob0c6EA0KWBPdVhCPKdRZCxzbx31y94T5QD1TrUlacb4W9_X7AZuhX3-qbIoAqjw/s400/DSCF7824.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Kurtuluş savaşı sırasında halkın birliği ve beraberliği ile savaşı kazanmaları en güzel direniş örneklerinden biri olarak gösterilir kitaplarda. 1973 yılında ise Maraş'ın adı Kahramanmaraş olarak değiştirilmiştir.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Kahramanmaraş'a Ulaşım</span></b><br />
<br />
Kahramanmaraş'ta havalimanı mevcut ve şehir merkezine ise 5 km. uzaklıkta. Thy'nin direk uçuşları bulunuyor İstanbul'dan. Bunun dışında Güneydoğu veya Akdeniz'e bir gezi planlıyorsanız karayolu ile de kolaylıkla ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Gezilecek Yerler</span></b><br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">1-Kahramanmaraş Şehir Merkezi</span></b></u><br />
<br />
Şehir merkezinden gezinize başlarsanız, merkeze 1 gün gibi bir süre yeterli olacaktır.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Kahrama</b></span><b style="color: #e06666;">nmaraş Müzesi:</b><br />
<span style="color: #e06666;"><b><br /></b></span>
Modern müzeciliğin en güzel örneklerinden biri olan bu müzede Maraş'ta faaliyet göstermiş tüm uygarlıklara ait kalıntıları inceleyebilirsiniz. Özellikle dikkat edeceğiniz eserler Antik Fil, Maraş Aslanı, Genç Hitit Eserleri olsun.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKvArtlgR0SaAfoFkq9QHGFeUFbOB9B5zgmJ-H2hf1wFPwZ9JXp0fepsvAb3qTOe6hji8Ly6JZ7jrqInCqDWhNQ0bBaUZL1cHk7tC_mrGGA9vfvepnO1gTH2vNj3mCofNYf4ykuCx_aFgk/s1600/DSCF7731.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKvArtlgR0SaAfoFkq9QHGFeUFbOB9B5zgmJ-H2hf1wFPwZ9JXp0fepsvAb3qTOe6hji8Ly6JZ7jrqInCqDWhNQ0bBaUZL1cHk7tC_mrGGA9vfvepnO1gTH2vNj3mCofNYf4ykuCx_aFgk/s400/DSCF7731.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Kahramanmaraş'ta 2000 yıl öncesine kadar, Gavur Gölü çevresinde fillerin yaşadığını bu müzeyi gezerken öğrendim. Asya fil ailesinden olan bu filler, Anadolu'da yaşadığı bilinen en büyük canlı türü. Türkiye'de çıkan salgın hastalıklar nedeni ile buradaki yaşamları son bulmuş. Yıllar sonra tarlalarını süren çiftçiler tarafından bulunan fosiller, bugünkü sergilemede kullanılan kalıntıları oluşturuyor.Aşağıda gördüğünüz iskeletin çoğu gerçek fil fosili, ayaklandırmak için ise bazı parçaları orjinaline yakın inşa edilip, şekildeki fil maketi oluşturulmuş.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjvTb9Y-_dnV55Q9NFaqEY5l8ZpEgmVnRka54QWdxjhnryS-TV0CwguSg2O8_jnRf6j4TTZinCd_1eSYykW9ev3WSdbT6hQNHd0LmRa01VYmgEgmBm_UsrsTuWeHAanQVwPRaMabGo2X8e/s1600/DSCF7719.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjvTb9Y-_dnV55Q9NFaqEY5l8ZpEgmVnRka54QWdxjhnryS-TV0CwguSg2O8_jnRf6j4TTZinCd_1eSYykW9ev3WSdbT6hQNHd0LmRa01VYmgEgmBm_UsrsTuWeHAanQVwPRaMabGo2X8e/s400/DSCF7719.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
Hititlerden kalan Maraş Aslanı</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsnYbJUgyzKN3lsM8dKuJbN3_ZDx_6sfmFh_VIU8ITv3F01fZGA-cK6bW0Q9nuQS0ufnyM_-wz_kRAC_i7ePI8NC4pQemC-RTZci8PN6hVs_f1jaAhikYXxP1KQRzzqWqk5L8FMCaDhOk1/s1600/DSCF7736.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="293" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsnYbJUgyzKN3lsM8dKuJbN3_ZDx_6sfmFh_VIU8ITv3F01fZGA-cK6bW0Q9nuQS0ufnyM_-wz_kRAC_i7ePI8NC4pQemC-RTZci8PN6hVs_f1jaAhikYXxP1KQRzzqWqk5L8FMCaDhOk1/s400/DSCF7736.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Müze girişi 5 TL, Müzekart ise geçerli.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Kahramanmaraş Kalesi ve Kurtuluş Müzesi</b></span><br />
<span style="color: #e06666;"><b><br /></b></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_AhbAAOXiaTyC0544zLrmLr1ZE1xsaGXZRr65oKCDqco0f7PCOiaGYGGiz7bRsa0IvwaqitZhdKENRB4EX-d75khd4simR1TcgKTgZO1SucTNo8iQtiUb1DGuZrgFoxlpD9gZ4YRYZ7H-/s1600/DSCF7814.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_AhbAAOXiaTyC0544zLrmLr1ZE1xsaGXZRr65oKCDqco0f7PCOiaGYGGiz7bRsa0IvwaqitZhdKENRB4EX-d75khd4simR1TcgKTgZO1SucTNo8iQtiUb1DGuZrgFoxlpD9gZ4YRYZ7H-/s400/DSCF7814.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Hititler döneminde inşa edilen kale Kahramanmaraş'ın seyrine varılacak en güzel nokatalardan biri. Şehre bu kadar hakim olabileceğiniz başka bir alan yok.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBwYkoQ2qenPJkLBz5heQqiye-E7XExVCYU9uwpJEtl0JsEf-iW7TtxSbzZqrWgVp9cmhkte-hpnnPVNdZCgeMC7159wlqBmuLQ08t0t3jDBsgCBqRrptUu7Fvc7D_PbT6Fh1ZYe4lMPwn/s1600/DSCF7813.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="90" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBwYkoQ2qenPJkLBz5heQqiye-E7XExVCYU9uwpJEtl0JsEf-iW7TtxSbzZqrWgVp9cmhkte-hpnnPVNdZCgeMC7159wlqBmuLQ08t0t3jDBsgCBqRrptUu7Fvc7D_PbT6Fh1ZYe4lMPwn/s400/DSCF7813.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Kale içerisinde bulunan müzede ise Kurtuluş Savaşı dönemindeki olaylar minyatür maketlerle canlandırılmış. Bu müzeyi gezmek ücretsiz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj9LuZy4OEfSEyOOXKRcb2j60J6H3dneZmdAUBXuKeNo9z0yZsQwHqZEnOo2kqcfc6Fpcww1vocimiG63SS2JRyeVoFsMGIBR0OKE9nwSbwIpzQKsFOIbiFONR4RmjLFF8x3w8HyykSrUQn/s1600/DSCF7804.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj9LuZy4OEfSEyOOXKRcb2j60J6H3dneZmdAUBXuKeNo9z0yZsQwHqZEnOo2kqcfc6Fpcww1vocimiG63SS2JRyeVoFsMGIBR0OKE9nwSbwIpzQKsFOIbiFONR4RmjLFF8x3w8HyykSrUQn/s400/DSCF7804.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Kale içerisinde ufak bir park ve kafeler bulunmakta.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Ulu Cami ve Taş Medrese</b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbeeTJj1YBdo5n1JL1hqDCTSpjpR5qOTSpy8X1pXXGTsP9lkUC2pAMqy_x2aZxote7UM8ioWKCIuZOkLr-VVp4Ap6VxHww-zWQGwauNGsmIciI0aNKRpJ2eZhn78y6mLlQzPXl7WY9ojXt/s1600/DSCF7916.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbeeTJj1YBdo5n1JL1hqDCTSpjpR5qOTSpy8X1pXXGTsP9lkUC2pAMqy_x2aZxote7UM8ioWKCIuZOkLr-VVp4Ap6VxHww-zWQGwauNGsmIciI0aNKRpJ2eZhn78y6mLlQzPXl7WY9ojXt/s320/DSCF7916.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
<br />
Dulkadiroğlu Beyliğinden kalan inanç turizmi adına faaliyet gösteren ve özgünlüğünü yitirmemiş yapılardan birisi. Minaresini incelerseniz, muazzam bir işçilik göreceksiniz. Ulu Cami, günümüzdeki kesme taş örneklerinin hala en güzellerinden birisi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9c8SJy2PPiwt25sskZjCcA8sXe1FMSR3vnOFVygmYOEBb04tMwB4m_e0MdXaJF73iKY8O7Bae_9O4QCa1-lH2AI0P-Qx54XbmXh9nt6k7odXCtuF3qDuR6CTGxZBmjmN-rn22l_Z8Tc9X/s1600/DSCF7910.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="293" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9c8SJy2PPiwt25sskZjCcA8sXe1FMSR3vnOFVygmYOEBb04tMwB4m_e0MdXaJF73iKY8O7Bae_9O4QCa1-lH2AI0P-Qx54XbmXh9nt6k7odXCtuF3qDuR6CTGxZBmjmN-rn22l_Z8Tc9X/s400/DSCF7910.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Tarihi Konaklar </b></span><br />
<span style="color: #e06666;"><b><br /></b></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgJYfelQDKgDmOd_x-FLMbK1pP2DMlZLf31u5yOPecVEIzjw4WZi0ja2Ev_A-yjAwvf87Ze3zOtz20riobbLgw4fAiLxxaGAeTl3CPj9Y0GlYs1ZOzgIV4VPWe_NR45Yv3YSFBDqeIzZlm/s1600/DSCF7922.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgJYfelQDKgDmOd_x-FLMbK1pP2DMlZLf31u5yOPecVEIzjw4WZi0ja2Ev_A-yjAwvf87Ze3zOtz20riobbLgw4fAiLxxaGAeTl3CPj9Y0GlYs1ZOzgIV4VPWe_NR45Yv3YSFBDqeIzZlm/s400/DSCF7922.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="color: #e06666;"><b><br /></b></span>
Şehir merkezinde eski dönemlerden kalan bir kaç yapı restore edilerek günümüze kadar ulaşmış. Bunlardan en önemlileri Dedoğlu, Kocabaş, Mahmut Arifi Paşa Konağı (Etnografya müzesi olarak faaliyet gösteriyor). Günümüzde restoran&kafe olarak hizmet veren Kocabaş Konağı'nı gezme fırsatım oldu. Yöresel yemekler adına uğramanız gereken bir mekan yaratılmış.<br />
<br />
<b><span style="color: #e06666;">*Kapalı Çarşı ve Hanlar</span></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAI1Akw9z86xOQxINJKebA181BP2H_9HVQJVlq7J-fOJ0fsQ4Wd-9I-YldiR2nwKfqA2gwuu6xac-rH5lr8V54tHUC1u_B9TC-cKO01hND37EnBdJIQnFQ7kYy5pLuVF5hleJ8MOfiIBnN/s1600/DSCF7826.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAI1Akw9z86xOQxINJKebA181BP2H_9HVQJVlq7J-fOJ0fsQ4Wd-9I-YldiR2nwKfqA2gwuu6xac-rH5lr8V54tHUC1u_B9TC-cKO01hND37EnBdJIQnFQ7kYy5pLuVF5hleJ8MOfiIBnN/s400/DSCF7826.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Kapalı Çarşı'yı gezerken aynı zamanda tarihi özelliğini hala koruyan Katip ve Taş Han'ı göreceksiniz. Kapalı Çarşı gezisi sırasında Kahramanmaraş'a özgü Ahşap Oymacılığı, Yemenicilik gibi el sanatlarının en güzel örneklerini de inceleyebilirsiniz. Kapalı Çarşı tam bir alışveriş merkezi. Eşinize, dostunuza güzel hediyelikler götürebileceğiniz bir yer.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Germanicia Antik Kenti</b></span><br />
<br />
İşte Maraş'ta beni en şaşırtan yer burasıdır. Bir mahalleye girdik, etraf çevrili, barikatlar var, her yerde kamera ve uyarıcı pankartlar, levhalar. Bir an kendimi tedirgin hissettim. Meğersem geçmişi bir hayli sorunlu olan ve geleceğe taşınabilmesi için uğraşılan bir tarihin üzerinde geziniyormuşuz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb3q1ck3W3DK6ET4yaNa8IMRgHYxyGx2jJjLpxYarRztOWVhEGJeDxyFRmXTfQ7W5dgARfffWjz6Iy8BnPECnHIqwvmfkbA5qyYxThTqkDaNMCM9nuYpICIhyphenhyphenu0dzzVUkOHN6bjd4l8ffh/s1600/DSCF7696.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb3q1ck3W3DK6ET4yaNa8IMRgHYxyGx2jJjLpxYarRztOWVhEGJeDxyFRmXTfQ7W5dgARfffWjz6Iy8BnPECnHIqwvmfkbA5qyYxThTqkDaNMCM9nuYpICIhyphenhyphenu0dzzVUkOHN6bjd4l8ffh/s400/DSCF7696.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Romalılar döneminden kalan mozaiklerin üzerinde resmen bir hayat kurulmuş. Peki bu mozaiklerin nasıl keşfediliğini biliyor musunuz?<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvYUhLhlGFjuekGHfkiWzF3_tdCwySIFe-hBG1f4otyyM5cxoBsGEFNk4GGQ37RQPSiawVtlhgOPurkjqcZiRjk8qSHjnUfjgjc2IbEWBgy67v46RNQ-6btu4NL3Mpxqjv_U5Pm1Xlqncp/s1600/DSCF7703.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvYUhLhlGFjuekGHfkiWzF3_tdCwySIFe-hBG1f4otyyM5cxoBsGEFNk4GGQ37RQPSiawVtlhgOPurkjqcZiRjk8qSHjnUfjgjc2IbEWBgy67v46RNQ-6btu4NL3Mpxqjv_U5Pm1Xlqncp/s400/DSCF7703.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Mozaiklerin var olduğu düşünülen bölge neredeyse 3 mahalleyi kapsıyor. Aktif olarak yaşamın olduğu mahalleler buralar. Yıllar önce evinin altında mozaik olduğunu keşfeden bir vatandaş gizli gizli her akşam evinin yatak odasında kazı çalışması yaparak, çıkan mozaikleri satmaya yeltenirken yakalanmış. Bu arada zamanında mozaikleri keşfedip, yakalanmadan satanlar da var. Bu vatandaşın yakalanması üzerine yetkililer bölgede bir tarih yattığını farkediyor. 2009 yılı itibari ile bölgede yapılan keşifler sonucunda, mahalleler koruma altına alınıp, sit alanı olarak ilan ediliyor.<br />
<br />
Bu fotoğraf kazı yapan vatandaşın yakalandıktan sonra yatak odasındaki durumunu özetliyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgMsoyrusYG6UJr5JRkQPqkb-v8Z4pOqJtYIomXHbJnaR2RLONCmtOE-6z3_826J38R4pogIsZG0X_xIM4fPRMLqzNZ4RpqtDTtfgjBOvd9uKcTP9ZCsOcE7M3_rKjquSVPZ9bglXIu4m-H/s1600/DSCF7690.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgMsoyrusYG6UJr5JRkQPqkb-v8Z4pOqJtYIomXHbJnaR2RLONCmtOE-6z3_826J38R4pogIsZG0X_xIM4fPRMLqzNZ4RpqtDTtfgjBOvd9uKcTP9ZCsOcE7M3_rKjquSVPZ9bglXIu4m-H/s400/DSCF7690.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Şu an mahalleler kamu alanı olmayı bekliyor, daha sonra evler tek tek boşaltılıp, yıkılacak ve kazı çalışmaları başlayacak. Şu an sadece aşağıda görmüş olduğunuz mozaikler çıkartılabilmiş. Burada 7/24 güvenlik görevlileri duruyor ve mahallede de dahil her yer kamera ile izleniyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-IHVSJ4Wbda0zC5vhCzHOhw9tDoJAmM3LPuDgwnL7mB_OVzgtrxJVkDnKnGB30FCypAf66mGeLoq4EfgZh8_NJ3Ooajpi1DnwmwyFo7M1P-X8mTEpsF09_R7E29DhLVi7J0mJ2SOHqasK/s1600/DSCF7685.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-IHVSJ4Wbda0zC5vhCzHOhw9tDoJAmM3LPuDgwnL7mB_OVzgtrxJVkDnKnGB30FCypAf66mGeLoq4EfgZh8_NJ3Ooajpi1DnwmwyFo7M1P-X8mTEpsF09_R7E29DhLVi7J0mJ2SOHqasK/s400/DSCF7685.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyybWfm53lT8pWujmjC3Y0bzUveJ9zkHGadE8KqbvGyp2yxLstKh0UPQiws_VrrLImnW29C37brx2zH7JEioXLuIeHv1NzA2PVgNLk7aoxs_zXJMlM-YMXmRUigZ9d1B_rxqSLMvcN8SLP/s1600/DSCF7713.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyybWfm53lT8pWujmjC3Y0bzUveJ9zkHGadE8KqbvGyp2yxLstKh0UPQiws_VrrLImnW29C37brx2zH7JEioXLuIeHv1NzA2PVgNLk7aoxs_zXJMlM-YMXmRUigZ9d1B_rxqSLMvcN8SLP/s400/DSCF7713.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Gelelim ziyaret olayına. Maalesef şu an burası ziyarete açık bir alan değil. Biz Kültür Bakanlığından özel izin ile ziyaret edebildik. Maraş'ın turizm adına gelişmesinde katkı bulunacak en önemli değeri bence burası. Güzel bir turizm projesi ile umarım kısa sürede ziyarete açılır ama daha yapılacak çok şey var bölgede.<br />
<br />
<b><span style="color: red;"><u>2-Kahramanmaraş Doğası</u></span></b><br />
<br />
Ne yalan söyleyeyim beni ve gezdiğimiz ekibin ağzını açık bırakan Kahramanmaraş'ın doğası oldu. Ben orda ne yayla olduğunu, ne de güzel dağlarının olduğunu düşünmüştüm. Son gün doğada bol bol vakit geçirince açıkçası dibimiz düştü. Doğa düşkünü iseniz gezinizi biraz daha uzatmak isteyeceksiniz.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b><br /></b></span>
<span style="color: #e06666;"><b>*Elbistan Pınarbaşı</b></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEizWchd_PmuusjSr_Wioh6V71wU74Do28TyBX_pgBOSGYhZvftBJGDa5Tt778Em0ChQyBlZqWympypz0uzta47tNLo0ocr8gQ20wpk-IW_iBVG5tMFBjqD-roV-32IhHAG6kLbEOp2UVM59/s1600/DSCF8069.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="278" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEizWchd_PmuusjSr_Wioh6V71wU74Do28TyBX_pgBOSGYhZvftBJGDa5Tt778Em0ChQyBlZqWympypz0uzta47tNLo0ocr8gQ20wpk-IW_iBVG5tMFBjqD-roV-32IhHAG6kLbEOp2UVM59/s400/DSCF8069.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Elbistan, Kahramanmaraş'ın bir ilçesi fakat oldukça büyük bir ilçe Ceyhan Nehri'nin doğduğu yer olması nedeni ile de bilinir. Dulkadiroğullarına yıllarca Başkentlik yapmış bir şehir. O yüzden döneminin parlak yıldızlarından birisiymiş.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsBym2e8RvTaoS2PzKspSr3LAW_2gf25rECQxXbaMfnzFPQeQibzR6Tc31L71gGbaxGkD-0w-yqqvzZpU3Byxz5jlVFbQx95995a-ovBdL5c8ZPoPjH0QsGQx7TUDSQ5W029kXBkWF4YS0/s1600/DSCF8050.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsBym2e8RvTaoS2PzKspSr3LAW_2gf25rECQxXbaMfnzFPQeQibzR6Tc31L71gGbaxGkD-0w-yqqvzZpU3Byxz5jlVFbQx95995a-ovBdL5c8ZPoPjH0QsGQx7TUDSQ5W029kXBkWF4YS0/s400/DSCF8050.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Pınarbaşı ise özellikle ailelerin vakit geçirdiği bir yer. Gösterişli kayıklarla nehir gezintisi yapmak, nehir kenarında bulunan kafelerde oturup bir şeyler içmek, bulunan yeşillik alanlarda mangal yapmak yöre halkının sevdiği faaliyerlerden bazıları. Pınarbaşındaki suyun çok berrak olduğu güne denk gelirseniz, nehrin içine doğru bakın. Adeta cam gibi, dibi baya görebiliyorsunuz.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Başkonuş Yaylası</b></span><br />
<br />
Kamp yapmaya bayılan ya da doğada vakit geçirmeyi seven biriyseniz burası tam size göre. Aslında modern doğal alanlardan birisi Başkonuş yaylası. Kahramanmaraş merkeze yaklaşık 45 dk uzaklıkta, 1850 metrelik rakımda. Yolu asfalt olduğu için rahatlıkla yaylaya ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKBc_LIBRqluXKk75sk2VfPaJ91yAPtlj1e2VfJCjq69ZxP_NtfwDgqlHBL2IF_A4IrXIRHT7e8cO7uGMgnaN6KN3yeRIFv2F7tAG68fcA7S9NULf0CddPpCP_Xo0UmKy8zXkBmL2njYRi/s1600/DSCF8125.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKBc_LIBRqluXKk75sk2VfPaJ91yAPtlj1e2VfJCjq69ZxP_NtfwDgqlHBL2IF_A4IrXIRHT7e8cO7uGMgnaN6KN3yeRIFv2F7tAG68fcA7S9NULf0CddPpCP_Xo0UmKy8zXkBmL2njYRi/s400/DSCF8125.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Yayla modern dedim çünkü bu yaylada yaşam faaliyeleri yok. Aslında korunmuş bir doğal bölge olarak düşünebilirsiniz. Girişte camisi, geçen sene yapılan bungolovları, marketi, restoranı sizi karşılıyor. Geniş piknik alanları, piknikçiler için koyulmuş masalar, gelen çocuklar için parklar,açık hava spor aletleri ve umumi tuvaletler mevcut. Hem Kahramanmaraş'tan hem de çevre illerden ( Gaziantep, Şanlıurfa) aileler günübirlik gelip, burada vakit geçiriyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGo5zlmPn-gdocpX5a2oWhu8qDZJUhp0G-PqxPXx6AMO5mopGPrG2cv4SmpLwKZQfdO-T-W1v6jw08Ky_zNTjcEHdR8OUNwZyx_uhE5UPw-jox_39WRrSsdR7xylCzqwk8XfkpS5ZStjlz/s1600/DSCF8092.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="265" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGo5zlmPn-gdocpX5a2oWhu8qDZJUhp0G-PqxPXx6AMO5mopGPrG2cv4SmpLwKZQfdO-T-W1v6jw08Ky_zNTjcEHdR8OUNwZyx_uhE5UPw-jox_39WRrSsdR7xylCzqwk8XfkpS5ZStjlz/s400/DSCF8092.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrsKiYRCYJrG6QLDi1yMmECXRMr8whGOGS8QpQ_VWxPmiaDXFDco_K_JOfPzL0A1XBlJPNhx_q-Ge08zw_i4CZy8nPKbIM5OEoCWPpw9B6fbZC1cTkZ_xmHO4enbdcNM96ou9RqWq8iYOG/s1600/DSCF8109.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrsKiYRCYJrG6QLDi1yMmECXRMr8whGOGS8QpQ_VWxPmiaDXFDco_K_JOfPzL0A1XBlJPNhx_q-Ge08zw_i4CZy8nPKbIM5OEoCWPpw9B6fbZC1cTkZ_xmHO4enbdcNM96ou9RqWq8iYOG/s400/DSCF8109.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Bizim yaylaya çıktığımız gün KADAK'ın (Kahramanmaraş Dağcılık, Arama ve Kurtarma) düzenlemiş olduğu bir kamp faaliyeti vardı. Daha önceden kendilerinin de burada olacağı öğrenildiği için bizim için de bir kamp faaliyeti ayarlanmış ve kendilerinin değerli katkıları ile çadır ve tulumlarımız biz geldiğimizde hazır şekilde bizleri bekliyordu.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs1YEmnGDUhmoTPEh5OR5WCZD6DjQSHOvl6k7BojI5pKGn4uCfCUyplJk6a47jf30AqbTyA5bUhHhDl7_Jx1Yo-zhoheagwusT2dmoKtRoOYNyIzBisSRhyphenhyphenaJ1OiauA-0MGsRS7wrtj9I_/s1600/DSCF8106.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs1YEmnGDUhmoTPEh5OR5WCZD6DjQSHOvl6k7BojI5pKGn4uCfCUyplJk6a47jf30AqbTyA5bUhHhDl7_Jx1Yo-zhoheagwusT2dmoKtRoOYNyIzBisSRhyphenhyphenaJ1OiauA-0MGsRS7wrtj9I_/s400/DSCF8106.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWaL91ogXYW45nVnwA3IHozwbRJ2ouQVs8acAVF4X9iEpvnTHmXhQy55Q6BQ9hOis7HohMILyeVN0X8S8uTDzYYVFwwcJZ_uknNUp2AGfLG-j3FDHC7-fK05PK7xyietIxPi7ptHjJthjK/s1600/DSCF8097.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWaL91ogXYW45nVnwA3IHozwbRJ2ouQVs8acAVF4X9iEpvnTHmXhQy55Q6BQ9hOis7HohMILyeVN0X8S8uTDzYYVFwwcJZ_uknNUp2AGfLG-j3FDHC7-fK05PK7xyietIxPi7ptHjJthjK/s400/DSCF8097.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Yaylada vakit geçirmek istiyorsunuz ama çadır size göre değil. (bana göre de değil bir türlü alışamadım) Bungolovlar bu anlamda oldukça yeterli. Yaylada yaklaşık 6-7 tane Bungolov var. Geçtiğimiz sene tam donanımlı olarak inşa edildiği için oldukça bakımlı ve temiz. 2 oda+1 salon şeklinde genel olarak. Tuvalet&banyo ve mutfak mevcut. Ayrıca hepsinde bir de teras var. Rahatınıza düşkünseniz Bungolov kiralayabilirsiniz. Geceliği 250 TL. Önceden yerinizi ayırtmakta fayda var. Kabalık grupla gidiyorsanız gecelik ücreti oldukça uyguna denk geliyor. Detaylı bilgiyi <a href="http://www.baskonusyaylasi.com/" target="_blank">şuradan</a> alabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVKhVdNRZ8AUIhGgAIO_fWLlh0xhhRecFDUOoOAgK2vvodBpCafZGfOFxFLJweXgmclrlIyk_q5sBWFZfQtQQP7w_ToaHxDYM6V1QcYc9LuIR-CEqbvICatwNpCTSoPbONf8_lHkGyvsmm/s1600/DSCF8096.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVKhVdNRZ8AUIhGgAIO_fWLlh0xhhRecFDUOoOAgK2vvodBpCafZGfOFxFLJweXgmclrlIyk_q5sBWFZfQtQQP7w_ToaHxDYM6V1QcYc9LuIR-CEqbvICatwNpCTSoPbONf8_lHkGyvsmm/s400/DSCF8096.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimYUgXZ26x7kXVykXPsSmGgwcnogcFTBEQ3GqnQKsjr-ohNMOujQu6uTXtWlhqGtr9vCodFFj4L9qnVqU6VJ9xH6Zrddw8tTjzLVbsY1YicIM5KSN7y0wrEJoxsS1ZFotQGLsdki4VbzyC/s1600/DSCF8114.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimYUgXZ26x7kXVykXPsSmGgwcnogcFTBEQ3GqnQKsjr-ohNMOujQu6uTXtWlhqGtr9vCodFFj4L9qnVqU6VJ9xH6Zrddw8tTjzLVbsY1YicIM5KSN7y0wrEJoxsS1ZFotQGLsdki4VbzyC/s400/DSCF8114.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Başkonuş'ta mangal faaliyetine ek olarak yapılabilecek faaliyetlerden birisi trekking. Başkonuş'ta Sır Barajını görebileceğiniz bir zirve tırmanış rotası mevcut.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>Ali Kayası</b></span><br />
<br />
Sanırım gezinin en güzel ve herkesi şaşırtan bölgesi burasıydı. Buluoğlu Köyü'nde bulunan Ahrazlar Mezrasında başlayarak yaklaşık 1,5 saatlik bir yürüyüşle Menzelet Barajı manzarası sizi karşılıyor. Sol tarafta ise meşhur Ali Kayası var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhncwgCK_PxF6Hr5nJ641rdW1wVvj6xW7Vdlx-YX7iqUJmbcfLZ-kF7Azl3gbfewcSPc-oFjO2ujbG7GcBhXOd-buuZ3ckM1LIem7PUOSbNpmyYPsowxZLqPOorgZ-VcRTtCh_CUXFzWq3Z/s1600/DSCF8171.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="90" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhncwgCK_PxF6Hr5nJ641rdW1wVvj6xW7Vdlx-YX7iqUJmbcfLZ-kF7Azl3gbfewcSPc-oFjO2ujbG7GcBhXOd-buuZ3ckM1LIem7PUOSbNpmyYPsowxZLqPOorgZ-VcRTtCh_CUXFzWq3Z/s400/DSCF8171.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Neden Ali Kayası?<br />
Rivayete göre Hz. Ali atı ile birlikte seyahat ederken Kahramanmaraş- Göksun arasında kalan bir dağda konaklamış ve atının ayak izi bir kayada kalmış. Rivayetten esinlenilerek bu kayaya Ali Kayası denmiş. Ali Kayasına çıkarken dikkatli olmak lazım.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGMazxcxwxAfNuNCwSElISTX_L_y2PmuNFIdLCzLeOLhfvj2a_Lp7STPOgDqqjIis3FGPTTuifcJtF-shF5yiLuiX8-OXtSYO-tJ3n9ukXRuSwHUbz4oAxRfOK_nikJfz6WoAyAIplY5_M/s1600/DSCF8186.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGMazxcxwxAfNuNCwSElISTX_L_y2PmuNFIdLCzLeOLhfvj2a_Lp7STPOgDqqjIis3FGPTTuifcJtF-shF5yiLuiX8-OXtSYO-tJ3n9ukXRuSwHUbz4oAxRfOK_nikJfz6WoAyAIplY5_M/s400/DSCF8186.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Baraj inşaatı olmadan önce buradan Göksun-Kahramanmaraş yolu geçiyormuş. Şimdi ise o yol sular altında kalmış. Bu bölge ise şimdi dağcıların, doğa sporlarını sevenlerin uğrak noktalarından birisi. Baraj gölünün görüntüsü çok şaşırtıcı.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Güneydoğu bölgesinde çokça tüketilen Menengiç Kahvesinin çiçeği</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivbaeS1og7mI9miwBf262L_3Dk3bz1rfi3jNRAkx9ZqG9OHs-Vl25Hikiyv1Z1OU1_qN1e6jNRTik1QJloFQBubL08CD8NCVogAXUkg7MufE6YIy9ZvFkI7egIusRa4suSdLjpueKegzHP/s1600/DSCF8151.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivbaeS1og7mI9miwBf262L_3Dk3bz1rfi3jNRAkx9ZqG9OHs-Vl25Hikiyv1Z1OU1_qN1e6jNRTik1QJloFQBubL08CD8NCVogAXUkg7MufE6YIy9ZvFkI7egIusRa4suSdLjpueKegzHP/s400/DSCF8151.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj3x1Z7DWBeYhb50uEO2Kq86YeR0h-1Okhyk2kzdQbSoMr4FGqpxAUIr7YaitPujWIt_KpYtG1Zs5lLn31zNWwKZOyvgv-ZrLN7LVunVfmj_irVU7waFeiSI_3g5TIlaDe1MnLfHFSJmX6C/s1600/DSCF8147.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj3x1Z7DWBeYhb50uEO2Kq86YeR0h-1Okhyk2kzdQbSoMr4FGqpxAUIr7YaitPujWIt_KpYtG1Zs5lLn31zNWwKZOyvgv-ZrLN7LVunVfmj_irVU7waFeiSI_3g5TIlaDe1MnLfHFSJmX6C/s400/DSCF8147.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Ali Kayasına rehbersiz çıkmak biraz zor gibi. Ahrazlar mezrasında bulunan bir kaç köy evine danışılarak yol tarifi alınabilir, onun dışında hiç bir yönlendirme yok bölgede. Ya önceden google mapsten işaretleyip gideceksiniz, ya da yöreyi iyi bilen birinden yardım alacaksınız.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Maraş'ın ünlü ahşap oymacılığından örnekler</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgMKV8_iiJ27iW66xSwYHp5bkipqJWicqSdM3HjUi3YKsFZoRZvlx9EqqnL0uPslQa4UYaJaoqjkn0laHzXx5-WDIeEPZkyN1pgbkeaTEsqyCV4i0X5ZMx9UepCfGn5o2fLK1FVRgakHHoC/s1600/DSCF7772.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="244" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgMKV8_iiJ27iW66xSwYHp5bkipqJWicqSdM3HjUi3YKsFZoRZvlx9EqqnL0uPslQa4UYaJaoqjkn0laHzXx5-WDIeEPZkyN1pgbkeaTEsqyCV4i0X5ZMx9UepCfGn5o2fLK1FVRgakHHoC/s320/DSCF7772.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<b><span style="color: red;"><u>3-Diğer Bölgeler</u></span></b><br />
<br />
<b><span style="color: #e06666;">*Göksun</span></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjj-yeYQDbWivtwNFSlAs8oNQIqNu2qkV8VadZkyXfyG8yerSOCxkErVXkFJ-pyLP4jxAUV5WBTsVeoc3Vb261k63O-z5PyJg7C8csOXFPRWt88aM7pTig19FWSYaVU-BlTy8vTrHPBBKLN/s1600/DSCF7945.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjj-yeYQDbWivtwNFSlAs8oNQIqNu2qkV8VadZkyXfyG8yerSOCxkErVXkFJ-pyLP4jxAUV5WBTsVeoc3Vb261k63O-z5PyJg7C8csOXFPRWt88aM7pTig19FWSYaVU-BlTy8vTrHPBBKLN/s320/DSCF7945.JPG" width="320" /></a></div>
Afşin'e doğru giderken Göksun'da bulunan Çardak Köyüne uğradık. Bu köyün özelliği Çeçen Köyü olması ve fırınları yıllardır kadınların işletmesi.Köyde 6 adet faaliyet gösteren fırın var.<br />
<br />
Güneş Fırınına konuk olduk. Kadınlar yıllardır burada çeşitli ekmekler, börekler yapıyorlar. Fırınlar da biraz ev vari. Önceden sipariş verilebildiği gibi günlük olarak halkın tükettiği ekmekleri pişiriyorlar her gün.Öğrendiğimize göre çevre ilçelerden de sadece ekmek almaya gelenler varmış. Patatesli börekleri enfesti. Hoo dodduruk (Yumurtalı ekmek) yöresel ekmekleri en çok tercih edilen ürünlerden birisi.<br />
<br />
Çeçen Köyünün nüfusu ağrılıklı olarak 50 yaş ve üzeri. Köy kahvesinde çay içip, soluklanalım dedik ve kahveci abiden öğrendiğimize göre köylünün nüfusunun genç kesimi büyük şehirlerde yaşıyormuş. Yaz aylarında herkes köyüne gelip, vakit geçiriyormuş. ''Asıl siz yazın görün burayı'' dedi :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrx0aMx7ntWRjmGsvijKYOHJsC7KTOjRwdqc9hSAvB31XDCUFdpTeU1ooPw-rYqHHYIgl2p6SDtUeEsfhH1rOBMuv6lfqst9h_YRKZ-KRpGQL55h2KAC8EAR_PBKwNhQL8vDpcMpx3_ShH/s1600/DSCF7965.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="270" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrx0aMx7ntWRjmGsvijKYOHJsC7KTOjRwdqc9hSAvB31XDCUFdpTeU1ooPw-rYqHHYIgl2p6SDtUeEsfhH1rOBMuv6lfqst9h_YRKZ-KRpGQL55h2KAC8EAR_PBKwNhQL8vDpcMpx3_ShH/s400/DSCF7965.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmIHXlV7jLFahTV75tdjbNLPKp4gWzcr0ND-fAVp9xKoJ8hu_avl6k-6nwsdQvRlmwIpN4I7svbpV6ggS11Et1IxMt9pLt_ZnoI-7xew4cfGeggIYf85gBE-JdUMZjRu-NNmNjEZLWXFYm/s1600/DSCF7986.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmIHXlV7jLFahTV75tdjbNLPKp4gWzcr0ND-fAVp9xKoJ8hu_avl6k-6nwsdQvRlmwIpN4I7svbpV6ggS11Et1IxMt9pLt_ZnoI-7xew4cfGeggIYf85gBE-JdUMZjRu-NNmNjEZLWXFYm/s400/DSCF7986.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>*Afşin</b></span><br />
<br />
Afşin denilince akla ilk gelen ve inanç turizmine hizmet eden en önemli uğrak noktası <span style="color: red;">Eshab-ı Kehf Külliyesi</span>. İlçeye yaklaşık 6 km uzaklıkta ufak bir tepede bulunan Külliye'yi, Rehberimizin verdiği önemli bilgiler neticesinde gezdik. Buraya özel araçla ulaşım mümkün.<br />
<br />
Eshab-ı Kehf ya da diğer ismi ile Yedi Uyurlar nedir derseniz kısaca hikayesini anlatmak isterim.<br />
<br />
Dünyanın farklı kültür ve dinlerinde izlerine rastlanan ve halkını terkeden bir topluluğun hikayesi esasında. Hristiyanlıkta ve İslam'da adları geçiyor. Hristiyanlığın ilk devirlerinde önemli bir hikaye olarak anlatılıyor Bu yedi kişi, peşlerinde olan bir köpek tüm halkına, Dünya'ya yüz çevirmişler.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqRV3lBND8EgmgkedFHFE_G2G-OQ7Tu3odbgCzB4PoKSa4JCVfz9LYXzSz2-F1zmHEo8-988DQruPIGK0raHRiIGReQ3PQXuTrvlSrKl328BsutU4mx3_a1ASp841qPXZNK2viS-u3huZS/s1600/DSCF8011.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqRV3lBND8EgmgkedFHFE_G2G-OQ7Tu3odbgCzB4PoKSa4JCVfz9LYXzSz2-F1zmHEo8-988DQruPIGK0raHRiIGReQ3PQXuTrvlSrKl328BsutU4mx3_a1ASp841qPXZNK2viS-u3huZS/s400/DSCF8011.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
İslam'da ise Kuran'da tefsirlerde geçmektedir. Ne zaman yaşadıklarına dair kesin bilgiler yoktur. Tefsire göre Takyanus adında bir krallıkta, hakın putlara tapmasına karşılık bu yedi genç bir mağaraya çekilir. Rivayete göre adları ise Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Debernuş, Şazenuş. Hükümdarın bu gençlerin putperest olmadığını öğrenmesine rağmen gençlere inançlarından vazgeçmeleri için zaman tanır. İnançlarını savunan bu 6 genç şehre yakın bir dağa doğru yola çıkarlar. Yolda karşılaştıkları Keşeftetayyuş ismindeki çoban ve köpeği Kıtmır da onlara katılır. Dağda çobanın bildiği mağaraya doğru yol alırlar. Bu haberi alan hükümdar adamlarını da yanına alarak mağaranın ağzını kapatır. İnanca göre gençler ölmez, derin bir uykuya yatmışlardır. Kuranda Kehf suresinde bu süre 300 veya 309 yıl olarak geçmektedir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1RnnKQuZC_S-ti5Q_xDhNd8EYEw3z3YdJC3B5hHYVfttWpUnGRgjIEQEhz9niTxOErjCtz_i6SVXnexxMXyprsLyl04ihISIjqk0dWSDU45BV0a3JtMwFc8yorb64lyD6EbDj3k7TNiU2/s1600/DSCF8026.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1RnnKQuZC_S-ti5Q_xDhNd8EYEw3z3YdJC3B5hHYVfttWpUnGRgjIEQEhz9niTxOErjCtz_i6SVXnexxMXyprsLyl04ihISIjqk0dWSDU45BV0a3JtMwFc8yorb64lyD6EbDj3k7TNiU2/s400/DSCF8026.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Kuranda geçen bu tefsir ile birlikte Dulkadiroğulları ve Osmanlılar gerçek Eshab-ı Kehf'in burada olduğuna inanarak, Mescid, Cami, Han ve medrese yaptırmıştır.<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjaztXPYQ2tnT9pshLzc60NkEAAkEwRoSc-YZfDaQex5YFtpjZAx0ufpa-KINg8fclXrcgP7SfepefSYK24e3h2IwS7YgwnWW3itKZBy7x7W_myiOLz40TZbBEXAB6curmnodqeKazM1j5S/s1600/DSCF8001.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjaztXPYQ2tnT9pshLzc60NkEAAkEwRoSc-YZfDaQex5YFtpjZAx0ufpa-KINg8fclXrcgP7SfepefSYK24e3h2IwS7YgwnWW3itKZBy7x7W_myiOLz40TZbBEXAB6curmnodqeKazM1j5S/s320/DSCF8001.JPG" width="278" /></a>Hristiyanlara göre ise asıl Eshab-ı Kehf Efes'tedir. Efes'i gezdiyseniz hemen Efes Antik Kentine girmeden önce solda bulunan 7 Uyurların mağaralarını görmüşsünüzdür.<br />
<br />
<br />
Buraya Dünya'nın dört bir yanında turist gelmekte. Külliyeyi gezerken hem Osmanlı hem de Dulkadiroğullarına ait yapıları bir arada görebilirsiniz.<br />
<br />
Biz gittiğimizde ise bizim için 7 Uyurları tekrar canlandırmışlardı :)<br />
<br />
<br />
Geziden sonra biz daha çok çoban köpeği ile haşır neşir olduk. Kangalları çok severim. Bu da o kadar şekerdi ki, insanın yavrusunu alıp yetiştiresi geliyor :)<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdvX_JCjXuCO9GR4GwpBx_DLjUEzKdmVjf3u7Mgc4w4baMO3W3B8hYPI0N4JVrmUnMVroLdH7eUseu82YRhYHdzaSwtEUPNR-5mtieYB10BtjmtZbwCwH3mFpRQvK9NkSL0IPaQ-Kxj0lh/s1600/DSCF7821.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="317" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdvX_JCjXuCO9GR4GwpBx_DLjUEzKdmVjf3u7Mgc4w4baMO3W3B8hYPI0N4JVrmUnMVroLdH7eUseu82YRhYHdzaSwtEUPNR-5mtieYB10BtjmtZbwCwH3mFpRQvK9NkSL0IPaQ-Kxj0lh/s400/DSCF7821.JPG" width="400" /></a></div>
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>Ne Yenir, ne içilir?</b></u></span><br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b>Tarhana</b></span><br />
<br />
Biz baba tarafından Adana'lıyız. Ben ufakken babaannem sürekli ev tarhanası yapardı. O tarhanadan da bir güzel çorba yapardı ki, Allah derdiniz. Ben onu yıllar boyunca Adana'ya özgü bir yiyecek sanıyordum :d Meğersem Maraş'a özgü bir yemekmiş. Bir çok da çeşidi var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEie-TcZ1ZtEBGrRXcZTbgMVtowlIBLef7aCvbVSrmtrZXTyFTb0h-aebHKEjGuhhv_yRf3qQCweAAPr4Jhiy9i3TNSMHigsSjk3Bplmgmv43D2Gdxms1eFOEFrSXND3yUu2kX5Bc1erH4Ft/s1600/DSCF7640.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEie-TcZ1ZtEBGrRXcZTbgMVtowlIBLef7aCvbVSrmtrZXTyFTb0h-aebHKEjGuhhv_yRf3qQCweAAPr4Jhiy9i3TNSMHigsSjk3Bplmgmv43D2Gdxms1eFOEFrSXND3yUu2kX5Bc1erH4Ft/s400/DSCF7640.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Tarhana üreticilerinin büyüklerinden biri olan Sarıgül'den Yılmaz Bey, Kandil Bağlarında bulunan üretim yerini sağolsun gezdirdi bizlere. Tarhana'nın geçmişini, Sarıgül'ün bugünlere nasıl geldiğini, Tarhana yapımını ve nasıl pazarladıklarını anlattı. Biraz da elecek planlarından bahsetti.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgv_hVR8EXen2B_-cFXokbqyJpksey_DycgXnD_uqCtG3dpeaYXbz0Xwp-XbMmOCyqdmj3PI5c3jvN0fLapKFooV7xplT5MpD4oe23ekSOYZbUBLv1JjWjk3zd6nuHZueFRZX4LsLYxdJwx/s1600/DSCF7675.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgv_hVR8EXen2B_-cFXokbqyJpksey_DycgXnD_uqCtG3dpeaYXbz0Xwp-XbMmOCyqdmj3PI5c3jvN0fLapKFooV7xplT5MpD4oe23ekSOYZbUBLv1JjWjk3zd6nuHZueFRZX4LsLYxdJwx/s400/DSCF7675.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Şimdi Tarhana dediğimiz şey kekik, ekşi yoğurt ve dövme buğdayın karışımı ile hazırlanıyor. Bu genel olarak herkesin bildiği turuncu renkli olan Trakya tarhanası gibi değil :) Modern üretimde kamış şiltelere makina yardımı ile ince tabakalar şeklinde seriliyor ve güneşte kurutulmaya bırakılıyor. Yarı kurumuş haline firik deniliyor. Kahramanmaraş'ta tarhana daha çok firik halde tüketiliyor ve firik dediğimiz şeyi aslında çok sağlıklı cips gibi düşünebilirsiniz. Tüketilme şekli ise badem ve cevizle birlikte. Tam kurutulmuş hali ise Tarhana oluyor. Bu da firik gibi cips halinde tüketiliyor, çorbası yapılıyor, mangalda közleniyor ve zeytinyağında kızartılarak da tüketililiyormuş. İşte bunu çok merak ettim :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh17MlGAAj38pFeMxMxkKypkMNqxB1_yq9lSRICpBlhWtWlTtNJYbZWDBYgRuXyO95Ad99EsvMzr4CsKy_fcJ-uxSpZ8CTSaU2bB0QBNtjkVcvf9h_TXt9EXk3sYTcTyE6UCFwtDjU0L-ly/s1600/DSCF7679.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh17MlGAAj38pFeMxMxkKypkMNqxB1_yq9lSRICpBlhWtWlTtNJYbZWDBYgRuXyO95Ad99EsvMzr4CsKy_fcJ-uxSpZ8CTSaU2bB0QBNtjkVcvf9h_TXt9EXk3sYTcTyE6UCFwtDjU0L-ly/s400/DSCF7679.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Tarhana'yı Kahramanmaraş'ta marketlerde, Kapalı çarşıda bulabilirsiniz.<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b><u>Dövme Dondurma</u></b></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkC9gRPQB-fHCfiwRwtqofYap9tb_67XTvJKFeS6G9c1V_6JeePOn7UoybCyO4MTnxtns4WWWUBhuwBD0ioW7FUBknWR3Wb2eF2LwEsntxEnUcYwga46J4k9yvTYvmrfww4I6WQj94ms84/s1600/DSCF7744.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="301" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkC9gRPQB-fHCfiwRwtqofYap9tb_67XTvJKFeS6G9c1V_6JeePOn7UoybCyO4MTnxtns4WWWUBhuwBD0ioW7FUBknWR3Wb2eF2LwEsntxEnUcYwga46J4k9yvTYvmrfww4I6WQj94ms84/s400/DSCF7744.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Maraş'ın en güzel olayı bu dondurmayı her köşede gördüğünüz dondurmacıda yemek. İstisnasız hepsi mi güzel olur arkadaş. En meşhuru tabi Gaziantep yolu üzerinde Maraş çıkışında bulunan Mado. Burası Mado'nun esas yeri. Bir dövme dondurma yemeden gitmeyin.<br />
<br />
<br />
<span style="color: #e06666;"><b><u>Yöresel Yemekler</u></b></span><br />
<br />
Ekşili Çorba, Sömelek Köfte, Mumbar dolması, Ekşili Kebap, Eli Böğründe (bir çeşit et yemeği) Maraş'ın ünlü yemeklerinden.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuKndULC9rR7dKr_vLHBZReLCWPCEIYbt2H1kPKUDwQ5VSFv0kY4PQqluKIbO2iDJj_kjDAWr-Mim_qkK1Pui0Xg8MUfzrlmQbqQZWfud8nOy46cvGK2xI8xhq7fHwypJxHlGpy8wZABvX/s1600/20160429_210039.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuKndULC9rR7dKr_vLHBZReLCWPCEIYbt2H1kPKUDwQ5VSFv0kY4PQqluKIbO2iDJj_kjDAWr-Mim_qkK1Pui0Xg8MUfzrlmQbqQZWfud8nOy46cvGK2xI8xhq7fHwypJxHlGpy8wZABvX/s320/20160429_210039.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
Restoran tavsiyesi isterseniz, Maraş merkeze çok yakın olan Pınarbaşı'nda bulunan Belediye tarafından güzel bir ormanlık alanda işletilen Çamlıca Restoran'ı tavsiye ederim. Hem doğa ile iç içe olan bir restoran hem güzel, hem temiz, hem de uygun fiyatları ile tüm yöresel yemekleri tadabileceğiniz bir yer.<br />
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX0yZ0t0NABZp-2v96nG__BY722eVJ2TnHAzO8SErH2N5pHYKD9L0fvKwDFHUGKHARUVizICBRTe-82bY_U9407wKKrtuLxlyZ8c4-BFmxrvCj9nnKiq3VXN4UdaWHmB2pZlUwpEEYfW0T/s1600/DSCF7743.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX0yZ0t0NABZp-2v96nG__BY722eVJ2TnHAzO8SErH2N5pHYKD9L0fvKwDFHUGKHARUVizICBRTe-82bY_U9407wKKrtuLxlyZ8c4-BFmxrvCj9nnKiq3VXN4UdaWHmB2pZlUwpEEYfW0T/s320/DSCF7743.JPG" width="320" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<b><span style="color: #e06666;"><u>Alabalık</u></span></b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yolunuz Afşin taraflarına düşerse Akçırı taraflarında Alabalık oldukça meşhur. Alabalık çiftliklerinde yetiştirilen balıklar taze taze size servis ediliyor. Akçırı Gülpınar Alabalık Tesislerini öneririm. Yaklaşık 400 gr büyüklüğündeki alabalıklar sizi şaşırtmasın :) Çok güzel manzara eşliğinde karnınızı doyurabilirsiniz.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8lFKVNrFk5xe6gf6CHASJdzt1_vuQhd0rLjZmEm1W-yzvN2Y3mjBrdjf5B87B2j7m3TamEn9xZx9vZtI_2TAKMBNX6FEj3z0OsIYZRrTvUAOsZvFX5dyEfjqWX6k7bGYm8tmSbFWbyJr0/s1600/20160430_135729.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg8lFKVNrFk5xe6gf6CHASJdzt1_vuQhd0rLjZmEm1W-yzvN2Y3mjBrdjf5B87B2j7m3TamEn9xZx9vZtI_2TAKMBNX6FEj3z0OsIYZRrTvUAOsZvFX5dyEfjqWX6k7bGYm8tmSbFWbyJr0/s400/20160430_135729.jpg" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<b><u><span style="color: #e06666;">Çemen</span></u></b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Anadolu'nun bir çok yerinde tüketilen Çemen, Maraş'ta da oldukça yaygın. Benim damak tadıma uygun değil ama Afşin'in Çemeni oldukça meşhur. Seviyorsanız, epey acılı olduğunu belirteyim :)</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><u><span style="color: #e06666;">Kahve</span></u></b></div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj23XlRCdvdLggp3VVnC1-0-j08B0E2JQOaGteNfM2cmytNLtsuKJlflui_w5FvYmP8HihXGQWDt9-YibYe2HExxOMv15jJZuycMj_UYdo22Xh9cnLCROv44KUhBrHyESTvejcT6IfJwlA8/s1600/DSCF8055.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj23XlRCdvdLggp3VVnC1-0-j08B0E2JQOaGteNfM2cmytNLtsuKJlflui_w5FvYmP8HihXGQWDt9-YibYe2HExxOMv15jJZuycMj_UYdo22Xh9cnLCROv44KUhBrHyESTvejcT6IfJwlA8/s320/DSCF8055.JPG" width="213" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Geçen sene yaptığım, Konya gezimde mistik Elbistan kahvesi olarak gördüğüm bir kahve satın alıp, denemiştim. Yumuşak içimli olan bu kahve meğersem Maraş'ın Elbistan bölgesine ait olan bir karışımmış. Sert kahve sevmeyen, sütlü kahveleri sevenler için ideal. İçinde 7 tane farklı tad var ve değişik bir aroma oluşturmuşlar. Büyük şehirlerde kuruyemişçilerde veya aktarlarda mutlaka denk gelirsiniz.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwYsHfkTAmvVjdFeE1753JlUS2qwMk6Aa1JB1DuCIhqqVCE2toauDZYfL9J5ZRthhtrW0JitNEz6PGTHiMjES5tKkeAeegP8AyJxHoLN2XrBWB9HBuK2W2yqnqT8UwlWnJbOjspP2kjNtg/s1600/DSCF7856.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="271" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwYsHfkTAmvVjdFeE1753JlUS2qwMk6Aa1JB1DuCIhqqVCE2toauDZYfL9J5ZRthhtrW0JitNEz6PGTHiMjES5tKkeAeegP8AyJxHoLN2XrBWB9HBuK2W2yqnqT8UwlWnJbOjspP2kjNtg/s400/DSCF7856.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Velhasıl dolu dolu 3 gün geçirdim ve genel hatları ile Kahramanmaraş'ı tanıdığıma çok sevindim. Bu gezide emeği geçen başta Doğaka çalışanlarına, Kahramanmaraş Valisine, Belediye Başkanına, bizimle ilgilenen, 3 gün boyunca yanımızda olan, detaylı bilgi birikimini bize aktaran Yusuf Bey'e, gezide A'dan Z'ye bizi mutlu etmekle uğraşan ve böyle güzel 11 tane gezen arkadaşı toplamayı başaran arkadaşım Cüneyt'e, gezi sırasında gerek sohbetleriyle, gerek şakaları ile, gerek yardımlarıyla, bir bütün olduğum ve tanımaktan tek tek keyif aldığım aşağıdaki tüm blog sahibi arkadaşlarıma tek tek teşekkürlerimi iletiyorum. Hepsi çok özel İnsanlar, ve bu kadar uyumlu bir ekip mi olur arkadaş, hepsi çok tatlıydı :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuJNs6PelSHkrRkW4i29MvI_rHzuu29sSnwN7rjTT05QeaFztbFmOe4e1s0uZ6KPKHaaamCissjef-mUwYXE4Y4-6jXF6tj_7nqXL6x3eHxVgdwNT8k834CZZwLYrIkWiVJDfyvV_XWet7/s1600/IMG-20160429-WA0000.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="247" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuJNs6PelSHkrRkW4i29MvI_rHzuu29sSnwN7rjTT05QeaFztbFmOe4e1s0uZ6KPKHaaamCissjef-mUwYXE4Y4-6jXF6tj_7nqXL6x3eHxVgdwNT8k834CZZwLYrIkWiVJDfyvV_XWet7/s320/IMG-20160429-WA0000.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<a href="http://gezgininayakizleri.com/" target="_blank">Gezginin Ayak İzleri</a><br />
<a href="http://gezginyogini.com/" target="_blank">Gezgin Yogini</a><br />
<a href="http://www.yoldaki.com/" target="_blank">Yoldaki</a><br />
<a href="http://plansizgezgin.net/" target="_blank">Plansiz Gezgin</a><br />
<a href="http://www.celebialper.com/" target="_blank">Çelebi Alper</a><br />
<a href="http://marasavucumda.com/" target="_blank">Maraş Avucumda</a><br />
<a href="http://www.tatligezgin.com/" target="_blank">Tatlı Gezgin</a><br />
<a href="http://bilinmeyenrota.com/" target="_blank">Bilinmeyen Rota</a><br />
<a href="http://drummerlizard.com/" target="_blank">Adım Adım Seyahat</a><br />
<a href="https://sirtcantalilar.com/" target="_blank">Sırt Çantalılar</a><br />
<a href="https://postcardsfromtheglobe.com/" target="_blank">Yolculuk Notları</a><br />
<a href="http://www.kendingez.com/" target="_blank">Kendin Gez</a><br />
<br />
<br /></div>
<div>
<br /></div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-84606730835442647132016-03-24T12:19:00.002-07:002016-04-07T13:14:42.246-07:00Kuzey Işıklarına doğru yolculuk2015 yılının Eylül ayında planladığım Norveç seyahatine gidemeyeceğimi doktordan öğrenince adeta yıkılmıştım. Ne hayaller kurup, planlarımı yapmış ve alınması gereken bir çok biletimi almıştım halbuki. ''Kısmet değilmiş'' diyerek köşeme çekiliyordum ki <a href="http://www.azgezmis.com/" target="_blank">Azgezmiş</a> olan Zehra'nın ''Şubat'ta kuzeye gidiyoruz, gelmek isteyen var mı?'' konulu mailini görene kadarmış.<br />
<br />
Zehra ve Hakkı yıllardır gezen ve fotoğraf çeken bir çift. Ben de onları fotoğraf temalı gezilerinden tanımıştım ve kendileri ile dört, beş defa seyahat gerçekleştirdim. Ama son üç, dört yıldır kapalı grup yapıp böyle pahalı ülkelere tur şeklinde değil de arkadaş grupları ile ucuza gittiklerini biliyordum. İzlanda kısmet olmamıştı iki yıl önce ama bu sefer Norveç beni kabul edecekti:) Hemen detayları konuştuk ve yıllardır istediğim iki şeyi bu gezide birleştirecek olmamın sevinci ile Pegasus'tan Oslo biletimi Şubat 2016 için hemen aldım :=) Tek başıma değil de neden grupla gittiğimi anlatayım.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuvZwihzsmzDifepkM0c_pv08U3pqN-_wDmQrO6WJpGYqVLfKv1DkNhw8eMG-Q8UZme51IUEBTiHLM2aB1o07uNewFwyN1YunpJZNTgCOf7t428sl3NPYqJD-RC7dFz78oEIqMcPoNy9X9/s1600/DSCF3617.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuvZwihzsmzDifepkM0c_pv08U3pqN-_wDmQrO6WJpGYqVLfKv1DkNhw8eMG-Q8UZme51IUEBTiHLM2aB1o07uNewFwyN1YunpJZNTgCOf7t428sl3NPYqJD-RC7dFz78oEIqMcPoNy9X9/s400/DSCF3617.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Neden Norveç?</b></u></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Neden Norveç'e bu kadar takığımı açıklayayım. Lise yıllarındayım. Müzik ile haşır neşir olmaya yeni başlamışım. Rock/metal türevlerini dinlerken buldum kendimi. Dinlediğim gruplar hep ne hikmetse Kuzey ülkelerinden çıkıyordu. O dönem öyle araştırmaya başladığımda Norveç'in bu konuda cennet bir ülke olduğunu farketmiştim. Yıllardır dinlediğim ve benim için çok özel olan grupların/albümlerin geneli Norveç'tendir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAWna1oIczf5hy5yt2PkQRdLgyBizFfIAM9p8mbZ2xJPKN2skKgWYTwk0fleClhse6dtiqKU7Nx8M2HXyHDz_ymaUhyxeD6kUG5gprF0P1QsB572x8j2oHpkS2SGgv46POD9khu9DxfUlI/s1600/DSCF4284.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAWna1oIczf5hy5yt2PkQRdLgyBizFfIAM9p8mbZ2xJPKN2skKgWYTwk0fleClhse6dtiqKU7Nx8M2HXyHDz_ymaUhyxeD6kUG5gprF0P1QsB572x8j2oHpkS2SGgv46POD9khu9DxfUlI/s400/DSCF4284.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
İkinci sebep ise o yıllarda izlediğim bir belgesel ile Norveç'in yalın, ıssız, vahşi ve ilginç doğasını yakından tanıma fırsatı bulmuş olmamdı. O kadar ilginç gelmişti ki bana zaten dinlediğim grupların çoğunun klipleri de karlarla kaplı ormanlarda filan oluyordu. (Hayır black metal dinlemiyorum!! :) ) Böyle iyice moda girmelik ülkeydi yani bana göre.<br />
<br />
Üçüncü sebebim ise 5 yıl önce bir National Geographic sayısında ''Northern Lights'' (Yani kuzey ışıkları) konulu bir makale ve fotoğraflar görünce gözlerime inanamadım. Hatta renkli gökyüzünü ilk gördüğümde Photoshop sandım ve ''Natgeo da photoshoplu fotoğraf mı kullanıyor yahu!'' dedim :S Makaleyi okuyunca bunun harika bir doğa olayı olduğunu ve asırlardır özellikle kuzey ve güney kutbuna yakın ülkelerde görüldüğünü öğrenmiş oldum. O zamanlar da fotoğrafla yeni haşır neşir olan bir insan olduğumdan çekti de çekti beni bu olay.<br />
<br />
Norveç'e yazın değil de kışın gidişimin iki ana sebebi;<br />
<br />
Kış memleketini kışın görmek,<br />
Kuzey Işıklarını yakalamak.<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Nedir bu Kuzey Işıkları?</b></u></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjDTf1U_NykYFoAbbxXuTCB_cxEseQFGekfDgt0-7UHYGJXmaZQHZhOeYPf7WpPqy4kidTpq6dBxptDgwuOhm_WzfHyt0TnhZIDOitJcazM_rHLkMYLYr-c5HHFIs8BYpESTLJ9RE9VB7n8/s1600/DSCF4527.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="282" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjDTf1U_NykYFoAbbxXuTCB_cxEseQFGekfDgt0-7UHYGJXmaZQHZhOeYPf7WpPqy4kidTpq6dBxptDgwuOhm_WzfHyt0TnhZIDOitJcazM_rHLkMYLYr-c5HHFIs8BYpESTLJ9RE9VB7n8/s400/DSCF4527.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Aurora Borealis ya da bilinen diğer adı ile Northern Lights, yeryüzünün manyetik alanı ile Güneş'ten gelen yüklü parçacıkların etkileşmesi sonucu gökyüzünde oluşan muhteşem ışımalardır. Kuzey ve Güney Kutubuna yakın bölgelerde görülür. Kuzey kutbundakilere Aurora Borealis, Güney kutbundakilere de Aurora Australis adı verilmiş. Farklı renklerde görülebilir. Oksijen ile karıştığında yeşil veya kahverengiye yakın bir kırmızı, Nitrojen ile karıştığında ise mavi ya da kırmızı renkte görülüyor. Ben Oksijene karıştığı şekli gördüm. Önce yeşil sonra mor&pembe karışımı renkler gözümüzün önünde dans etti :)<br />
<br />
Tromso Bilim Müzesinde Kuzey ışıkları ile ilgili bir belgesel izledik. Bilmem kaç yıl önce görülmeye başladığında halk çok tedirgin olmuş, evlerinden dışarıya çıkmıyorlarmış hatta. Tanrının bir cezası olarak nitelendiriyorlar ve o ışığın çocuklarını alacaklarından korkuyorlarmış. Bilimsel veriler bulunmadan önce geceleri beliren Kuzey ışıkları, inanca, hurafe şeylere bağlanmış ve bunlara bağlı olarak Tanrının insanları cezalandırması şeklinde yorumlanmış genelde.<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>Ne zaman görebiliriz?</b></u></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgw14V14XyhR1_lVvGapYACUuISOYWtLILGex5pufbt8w8AOVy_anfbRdZynptkVieFSMD2vf1gSQJy2scEO9NK1NqsGkgDg1qLmZ8ISfBFnTG1bFDRi1iILgWTX0UBAZ-aaaGTxUzvVmxM/s1600/DSCF5005.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgw14V14XyhR1_lVvGapYACUuISOYWtLILGex5pufbt8w8AOVy_anfbRdZynptkVieFSMD2vf1gSQJy2scEO9NK1NqsGkgDg1qLmZ8ISfBFnTG1bFDRi1iILgWTX0UBAZ-aaaGTxUzvVmxM/s400/DSCF5005.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
En yoğun görüldüğü aylar Eylül-Nisan ayları arası. Ama Kuzey Işıklarını görmek büyük bir şans olduğu için kesin şu zaman gidin diyemem. Örneğin takip ettiğim bir sürü Norveçli fotoğrafçı geçtiğimiz sene Ağustos ayında Tromso civarında Kuzey Işıklarını görüp, fotoğraf paylaşmıştı. Ha süper görülen Şubat-Mart aylarında hiç bir şey göremeden dönen arkadaşlarım da var. Dediğim gibi bu bir doğa olayı olduğu için görmeniz büyük bir şans olacaktır. Çok soğuğu seven biri değilseniz o zaman sonbahar ya da ilkbaharda şansınızı bir deneyin derim. Çünkü Aralık-Mart arası dondurucu soğuklarda ışık avı pek insani bir olay değil :) Mutlaka planınızı en az 3-4 gün şeklinde yapın. Gündüz gezer, akşam ışık kovalarsınız.<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">Nerelerde görülür?</span></b></u><br />
<br />
Görüldüğü ülkeler Norveç, İsveç, Finlandiya, İskoçya, İzlanda, Kanada'nın Kuzeyi, Yeni Zelenda, Avustralya. Tabi ülke genelinde görülüyor demiyorum. Kutba yakın olan bölgelerde özellikle görme şansınız var. Bizim tercihimiz Norveç'in Tromso bölgesinden yana oldu. Daha da kutba yakın yerlere gidebilirsiniz elbet. Ne kadar yakın, o kadar iyi bence :)<br />
<br />
<b><u><span style="color: red;">Kuzey ışığını kovalamak zor mu?</span></u></b><br />
<b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b>
Her güzel şeyin tabi ki zor bir kısmı da var. Kuzey Işığını kovalamanın da bir bedeli var elbet. Bana göre Dünya'ın en zor olaylarında birisi. Neden mi? Hemen anlatayım;<br />
<br />
Öyle sen evinde otururken, ''hadi bu gece çıksın da izleyeyim biraz'' şeklinde pek olmuyor. Olan evler var elbet. O zaman evden çıkmadan çekim yapabileceğiniz ya da bu doğa olayını görebileceğiniz bölgeleri/evleri araştırabilirsiniz. Hoş bizim ev şehirden çok uzaklarda olduğu için güzel bir konumdaydı. Nitekim son gün evin önüne tezgahı kurduk ve 1,5 saat bu doğa olayını izleyip, fotoğrafladık çığlık çığlığa :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgojdYtvEjmqQ4FtJbiolz1XT_PSM5RfK96YeMRFZ-rnrgOzap1SY2WYS9iqqccQG8vU4jKMq0pwhZJZguRkqrJyLh8R6VlMDctCj33hE5RDZCMPlkvuS675m9PlzJK7VikaJ8aLlmGNnUu/s1600/DSCF4956.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgojdYtvEjmqQ4FtJbiolz1XT_PSM5RfK96YeMRFZ-rnrgOzap1SY2WYS9iqqccQG8vU4jKMq0pwhZJZguRkqrJyLh8R6VlMDctCj33hE5RDZCMPlkvuS675m9PlzJK7VikaJ8aLlmGNnUu/s400/DSCF4956.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
1-Öncelikle havanın tertemiz, bulutsuz, yağmursuz, pırıl pırıl olması gerekiyor. Bulutlu günlerde de görülüyor elbet bir sürü bulutların arasından fışkıran Kuzey ışığı fotoğrafı görebilirsiniz ama o fotoğraflar ışığın güçlü şekilde yansıdığı gecelerdir yine şans üzerine çekilmiştir.<br />
<br />
2- Işığın güçlü geldiği bölgeler ve o bölgeye ulaşacağı tahmini saatleri gösteren telefon ve web uygulamaları var. Bunu da hava durumu ile birlikte her gün takip etmek gerekiyor. Biz bir haftada manyağa bağladık. Işıkları gördükten sonra, Oslo'ya döndüğümüz gün bile hala bakıyorduk telefondaki uygulamalara :D<br />
<br />
Önereceğim site: <a href="http://www.aurora-service.net/aurora-forecast/">http://www.aurora-service.net/aurora-forecast/</a><br />
<br />
3-Işık kirliliği olmayan bir bölgede olmanız gerekiyor ki Kuzey ışıklarını daha kolay, net şekilde görebilesiniz ve kusursuz şekilde fotoğraflayabilesiniz. Hoş bazı fotoğrafçılar yaşanan şehrin üzerine düşen Kuzey ışığını şehrin görüntüsü ile birlikte fotoğraflamayı seviyor. Örneğin gündüz vakti gezerken, evimize çok yakın aşağıdaki fjordu gördük ve ''muhteşem ışık yakalarız burada'' dedik. Fakat gece oraya gittiğimizde manzara bize pek iç açıcı gelmedi. Çünkü bir çok yerden ışık yansıyordu ve bu da istediğimiz gibi fotoğraflar çekemeyeceğimizi gösterdi.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Balsfjord</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigzmEKgmv-_8qM5CoTEMYQQVIj4Xca9P_KoSabn8ckdFGtXNDOZIn182NRV3oq2x7xk3bGRJWkl3g_y2MwngDh9EhKiO6_0IS3-sseForyI2MN9vaCyXF0W0RDaj2-x6lDtDkt7Ct2cALS/s1600/DSCF4699.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigzmEKgmv-_8qM5CoTEMYQQVIj4Xca9P_KoSabn8ckdFGtXNDOZIn182NRV3oq2x7xk3bGRJWkl3g_y2MwngDh9EhKiO6_0IS3-sseForyI2MN9vaCyXF0W0RDaj2-x6lDtDkt7Ct2cALS/s400/DSCF4699.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhapxiiWdbcmXJVQOFzZ6INR7aWQp0PruDHqbAdGCnkkvZb4_aQSM-ATb0oO_KrtNXEzauMzRs7wzqMoLmftb6_u2g7bJ_FlOj-nDAQmi1fqQ-JVTFMQ95fKeTFZdQGiMq75ET6lFtT0kuf/s1600/DSCF4901.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhapxiiWdbcmXJVQOFzZ6INR7aWQp0PruDHqbAdGCnkkvZb4_aQSM-ATb0oO_KrtNXEzauMzRs7wzqMoLmftb6_u2g7bJ_FlOj-nDAQmi1fqQ-JVTFMQ95fKeTFZdQGiMq75ET6lFtT0kuf/s400/DSCF4901.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Gözle görülmeyen yeşil ışığı gören makina. Gördüğünüz üzere çok zayıf iken.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
4-Kış mevsiminin en güçlü yaşandığı ülkeye/şehre gitmişsiniz. Bir de böyle Aralık-Mart arası gittiyseniz donmaya hazır olun. -9 ile başlayan ilk geceki maceramız, 4. yani son gecemizde -22 ile son buldu.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhH_tPp9jTOoj1QlfDHmDQDYOdon1mpjbQeSMnfIGyZS345TFKxZhWFPekkEYEk-g0a0NDoouiGJDSyblx78f6LrOfICmA7b3EgBkoMfThZDRfRKfyryg0DfuwL5hdwXi__1im51Wrc3h0U/s1600/DSCF4993.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhH_tPp9jTOoj1QlfDHmDQDYOdon1mpjbQeSMnfIGyZS345TFKxZhWFPekkEYEk-g0a0NDoouiGJDSyblx78f6LrOfICmA7b3EgBkoMfThZDRfRKfyryg0DfuwL5hdwXi__1im51Wrc3h0U/s400/DSCF4993.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
5-Hava karardıktan sonra görüldüğü için bilmediğiniz ıssız, karanlık yollarda araba sürmeye hazırlıklı olun. En güzeli gündüz vakti görülebilecek yerleri saptayıp, gece direk olarak oraya gitmek. Güzel kompozisyonlar yakalayabilmek için güzel bir manzara bulmakta şart. Kuzey Işığı avcısı boşuna denmiyor :) Gece ise süpriz vahşi hayvanlarla yol ortasında karşılaşabilirsiniz, korkmayın! :)<br />
<br />
6-Uykusuz kalmaya da hazır olmalısınız. Kuzey ışığının tam olarak ne zaman çıkacağı belli olmadığı gibi, tahmin edilen saatlerde ekipmanlarınızı kurup beklemeye başlayacağınız için gecenin 02.00'ında ya da 03.0'ında eve doğru dönüş yoluna geçebilirsiniz.<br />
<br />
7-Evet beklemeye kesinlikle hazır olun. Saatlerce bekleyebilirsiniz. Bu ışıklar bekleyince, soğukta donmak üzere iken çıkıyor hep :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3HTron6QIQtncglnTncu7AyLiKPqXC-fbbk0JZ5pJkDVrHOt_dlUTIAlh0ZSKROiJPY9cmtry5nCxGeQ6HQtBI5n-1i6RQNPflj2wCBXwvXgyOD1p363D-38lr64Ghfz5MpOigCAMecDJ/s1600/DSCF4988.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3HTron6QIQtncglnTncu7AyLiKPqXC-fbbk0JZ5pJkDVrHOt_dlUTIAlh0ZSKROiJPY9cmtry5nCxGeQ6HQtBI5n-1i6RQNPflj2wCBXwvXgyOD1p363D-38lr64Ghfz5MpOigCAMecDJ/s400/DSCF4988.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
8-Fotoğraf çekmiyorsanız, turistik gezi peşindeyseniz sabrınız bir süre sonra tükenebilir. O zaman sizi tur firmalarına yönlendireyim. Onların sıcak bekleme alanları var. Makinaları dışarıya kurup ara ara ışık çıktı mı diye bakıyorlar sadece, onun dışında çadırlarda/ kabinlerde oturuyor millet:S<br />
<br />
9-Son olarak hiç akıl işi değil. 4 gece boyunca çetin şartlarda fotoğraf çekmeye çalıştık ve ''Annem beni böyle görse var ya sen kafayı yemişsin'' derdi cümlesi aklımdan çıkmadı hiç :D<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Gecenin üçünde tezgahı kurmuş deliler işte!</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgg4wl2MVzdrR0OZdkdlhjGeX_Sa5YBebQn-5JYlmMTFJFZyzaVDoTYx_LPUCXClPGP-xu1lcmvnvhVj1ura8-Zezmc80X3c2440c0PVwWVfH_jY4j6TNVeOfb-lAAdmyQMg9mPs7oAdJB4/s1600/12742648_10208843056336022_7332525212267257326_n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgg4wl2MVzdrR0OZdkdlhjGeX_Sa5YBebQn-5JYlmMTFJFZyzaVDoTYx_LPUCXClPGP-xu1lcmvnvhVj1ura8-Zezmc80X3c2440c0PVwWVfH_jY4j6TNVeOfb-lAAdmyQMg9mPs7oAdJB4/s400/12742648_10208843056336022_7332525212267257326_n.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<b><u><span style="color: red;">Gerçekten ışıklar öyle dönüyor mu?</span></u></b><br />
<b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgnmYMRmSzTjqYLgBb-K1D_NcjF9fRnvdnKbDNPZzWwHWlnQneTuuAAF8QzQZVIDC6e0Xc3w1YEtUWAuCOWFb9bV09_XUH32aCXRVAd6MzlGImw0J-NdqKaRuHFF7_SGqdftESz1znEPIcw/s1600/DSCF4989.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="236" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgnmYMRmSzTjqYLgBb-K1D_NcjF9fRnvdnKbDNPZzWwHWlnQneTuuAAF8QzQZVIDC6e0Xc3w1YEtUWAuCOWFb9bV09_XUH32aCXRVAd6MzlGImw0J-NdqKaRuHFF7_SGqdftESz1znEPIcw/s400/DSCF4989.JPG" width="400" /></a></div>
<b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b>
Evet vallahi dönüyor. İlk iki gecemizde 5-10 saniyeliğine beliren ve sönen çizgiler halinde gördük. Son iki gecemizde ise dans eden, dönen, patlayan ışıkları gördük. Size youtube'un güzel videolarından bir kuple örnek;<br />
<br />
<a href="https://www.youtube.com/watch?v=hsMW7zbzsUs">https://www.youtube.com/watch?v=hsMW7zbzsUs</a><br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Kuzey ışıkları nasıl fotoğraflanır?</b></u></span><br />
<br />
Öncelikle öyle telefonla filan yakalayabileceğiniz bir şey değil bu. Çünkü hareket ediyor! Telefonla yakaladığınız şey bulanık bir renk şeklinde olur o kadar.<br />
<br />
1-Manuel modu olan bir makine şart. Tam profesyonel olmasına gerek yok. Temel manuel ayarları yapılabilen (enstantane&diyafram) bir makine yeterli. Makineye hakim olmalısınız, nasıl fotoğraf çekileceğini bilmeniz o anı ölümsüzleştirmeniz için güzel olacaktır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjAA3-XBj7roUKbkZnBqsf8JvSi1mQzyJwIGlBW-s_xJb2jbJ1CHP_w_pMFkJk96g2dOWMj__UpgoEVJij5w3pM5140LHF3vRrpNJrvLyODFTUqkD22eQTbkTEFCq2EFrOFibl1Wolk2jF/s1600/DSCF4942.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjAA3-XBj7roUKbkZnBqsf8JvSi1mQzyJwIGlBW-s_xJb2jbJ1CHP_w_pMFkJk96g2dOWMj__UpgoEVJij5w3pM5140LHF3vRrpNJrvLyODFTUqkD22eQTbkTEFCq2EFrOFibl1Wolk2jF/s320/DSCF4942.JPG" width="191" /></a></div>
2-Geniş açı lensiniz varsa pek şükela olur. 8-10 mm civarı gayet iyi iş görür.<br />
<br />
3-Bizim gibi doğanın kucağında, sessizliğin ve ıssızlığın ortasında iseniz 600-1000 ISO arası değerlerle güzel sonuçlar alırsınız. Çevrede ışık varsa ISO değerini düşürmek lazım.<br />
<br />
4-Diyaframınız en açık ne ise ona getirin. f2/8 çok başarılı ama benim Fujifilmtr'den ödünç aldığım 10-24 mm lens f/4 olduğu için diyaframı f/4 kullandım.<br />
<br />
5-Hareket eden bir cisim yakalamaya çalıştığınız için uzun pozlama yapacağız. Işığın ve bulunduğunuz ortamın durumuna göre enstantane ayarını 5 sn.'den başlayarak 15-20 sn. arasına kadar pozlama değerlerini deneyerek çıkan sonuca göre oynamalar yapabiliriz. Bu konuda epey araştırma yapmıştım ben, önceden çekilen fotoğraf değerlerine de bakabilir, ekipmanı kurduktan sonra o değerler etrafında en güzel sonucu deneme yöntemi ile alabilirsiniz.<br />
<br />
6-Makineyi manuel de kullandığımız için tüm ayarlarımız manuel. Doğal olarak netleme de manuel ayarda olmalı. O yüzden ışıklar belirmeden önce netlik ayarlarını yapmanız lazım. Yoksa tüm ayarlar doğru iken netlik işini çözemezseniz, tüm fotoğraflar flu yani net olmayacaktır.<br />
<br />
7-Tripod şart!<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMku87nQwMZUGprTUOiQKmLFNHWxthqquzvr_MHyN_Y3uGqtFEY8Wtq1WIT5fBXiXzJLKFU4_2ZSYjA9tNqvN8e8FWeu615P-qW6YZ8NbX0Ow6Bfba1CDT7fsDTgvt6oFDqjOacb2qjOfj/s1600/DSCF5028.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMku87nQwMZUGprTUOiQKmLFNHWxthqquzvr_MHyN_Y3uGqtFEY8Wtq1WIT5fBXiXzJLKFU4_2ZSYjA9tNqvN8e8FWeu615P-qW6YZ8NbX0Ow6Bfba1CDT7fsDTgvt6oFDqjOacb2qjOfj/s400/DSCF5028.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
8-Saatlerce bekleyin, yılmayın, mücadele edin!<br />
<br />
9-Denklanşöre basıp, saniyelerin dolmasıın beklerken koşun, halay çekin, horon tepin. Hareket şart. Yoksa el ve ayaklar ilk üşüyen, uyuşan ve bir süre sonra hissetmediğiniz yerler oluyor.<br />
<br />
10-Çektiğinizde eve gidip bir kahve için. Ya da bizim gibi gecenin 02.00'ında zafer çorbası için! :=)<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Kuzey ışıklarına giderken ne götüreyim?</b></u></span><br />
<br />
Dediğim gibi kış mevsiminin çetin aylarında yolculuk yapıyorsanız sıkı bir ekipmanla gitmeniz gerekiyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_DN6U74Mi4QrNT-xZgt4_GJ6PSCD0Vpdr5E5RHqNuiM5gD-45LJofj9nK_d1BGPpDvDZoACeckrVgBuKjpeh2wEQCoejvnsN4X_meDJgvCQwtlpI3OsM8wWRQY2Copo1xzBKurPzS7Vsr/s1600/20160219_213503.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="295" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj_DN6U74Mi4QrNT-xZgt4_GJ6PSCD0Vpdr5E5RHqNuiM5gD-45LJofj9nK_d1BGPpDvDZoACeckrVgBuKjpeh2wEQCoejvnsN4X_meDJgvCQwtlpI3OsM8wWRQY2Copo1xzBKurPzS7Vsr/s400/20160219_213503.png" width="400" /></a></div>
<br />
1-Sağlam bir kış botu/ayakkabısı,<br />
2-Termal çoraplar/kalın veya yün çoraplar,<br />
3-Alt ve üst termal içlik. Feci hayat kurtarıcı!<br />
4-Güzel bir kar pantolonu<br />
5-Güzel bir kış montu.<br />
6-Bir kaç kazak,<br />
7-Makina ile sürekli haşır neşir olacağınız için dokunmatik eldiven + sıcak tutan kar eldiveni öneririm. Bende 3 tane eldiven vardı. Bir gece normal polar olan eldivenimi giydim ama inanılmaz üşüdüm. Ellerim hiç ısınmadı. Sonraki gece bir arkadaşım tavsiyesi ile satın aldığım şu eldivenlerimi giydim ve gerçekten sıcak tuttu. Bu eldivenin de sıkıntısı hiç bir şeyi bu eldivenle yapamamanız. Bir şey yapmak istediğinizde çıkarmanız lazım. Böylece de el sürekli soğuğa maruz kalıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0syJwgek5mXrWFAZygV7_tfSixziB9-pI7ZumPWZyLAEZxI0SivJO_ixWww3fQ_jdY0LjcDNy_nL4taOPW_0V_npmaOkZiextIcNEmffUb22vf-nqQshzPe06O8-u2wkWYz-RUv5gsySG/s1600/zoom_2fbd19c1586a4495a7b30e1ee4398d1c.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi0syJwgek5mXrWFAZygV7_tfSixziB9-pI7ZumPWZyLAEZxI0SivJO_ixWww3fQ_jdY0LjcDNy_nL4taOPW_0V_npmaOkZiextIcNEmffUb22vf-nqQshzPe06O8-u2wkWYz-RUv5gsySG/s200/zoom_2fbd19c1586a4495a7b30e1ee4398d1c.jpg" width="200" /></a></div>
8-Kar maskesi. Gözlerim bile görünmüyordu vallahi genelde.<br />
9-Boyunluk, atkı, sıcak tutan, hem boynunuzu hem yüzünüzü sarabileceğiniz bir şey.<br />
10-Bere<br />
11-Kafa feneri<br />
12- Fotoğraf makinesi<br />
13-Geniş açı lens<br />
14-Tripod<br />
15-Varsa makina için uzaktan kumanda.<br />
16-Üşenmezseniz polar battaniye, ya da kaldığınız evde battaniye varsa yanınıza almanız süper olur.<br />
<br />
<u><span style="color: red;"><b><br /></b></span></u>
<u><span style="color: red;"><b>Norveç'te Kuzey Işıkları için nereler tavsiye edilir?</b></span></u><br />
<br />
Öncelikle Norveç'in başkenti Oslo'ya oradan da kuzeye aşağıdaki bölgelere uçak ile gitmenizi tavsiye ederim.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwZS8r2aK5xEpUo1hBeGlmtDR8uGADmT2ppUiDJqHS1MUhPOFnyx7tZXqzoSvClewzOZIZiLtBVas5NVf3JN254q-4Su8ZVytlEpFv2Xjh4NzZ7MT19VJ3l07vj77cmNbg7vY05Qb0Xm4D/s1600/Capture.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="231" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwZS8r2aK5xEpUo1hBeGlmtDR8uGADmT2ppUiDJqHS1MUhPOFnyx7tZXqzoSvClewzOZIZiLtBVas5NVf3JN254q-4Su8ZVytlEpFv2Xjh4NzZ7MT19VJ3l07vj77cmNbg7vY05Qb0Xm4D/s400/Capture.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Kış şartlarında Oslo'dan Tromso'ya kara yolu ile gitmek pek akıl karı değil. Yorucu ve maliyetli olur. Planınızı çok önceden yapabiliyorsanız Norveç Havayolları yani Norwegian Airlines'ın çok önceden duyurduğu kampanyalı biletleri kovalayarak uygun fiyatlarda uçakla kuzeye gidebilirsiniz. Norwegian Airlines, Norveç'in Pegasus'u bu arada.<br />
<br />
Güzel manzaraları olan ve ışığın bol görüldüğü lokasyonlar ise şöyle:<br />
<br />
Oslo'dan uçakla;<br />
<br />
-Tromso<br />
-Alesund<br />
-Alta<br />
-Narvik<br />
-Harstad<br />
-Hammerfest<br />
-Lakselv<br />
-Svalbard<br />
-Lofoten Adaları<br />
<br />
Buralara indiğinizde ise araba kiralamanız çok iyi olacaktır. Hem gündüz kış manzaraları olan yerleri gezer akşam için güzel yerler bakarsınız. Böylelikle 3-4 gününüz var ise hem gündüzü, hem de geceyi iyi değerlendirirsiniz.<br />
<br />
Biz Tromso'yu tercih ettik. Çevresi oldukça fotoğraf açısından zengin. Tromso civarında ise Kuzey ışığı için gidilecek yerler aşağıdaki gibi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOoPvrYhegY4JQQ0E0yaCcHCQtXpi1TY_MmWQGoLWSZcI6COzmY10fTpiljsvyPFd3iGx79UcKaD4eE45_keKjz_BP_YRPbQKxH2hellElDjAXuCDnAqvaN0Ug0I75T97kMpk3BsMFTCQT/s1600/3.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="270" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOoPvrYhegY4JQQ0E0yaCcHCQtXpi1TY_MmWQGoLWSZcI6COzmY10fTpiljsvyPFd3iGx79UcKaD4eE45_keKjz_BP_YRPbQKxH2hellElDjAXuCDnAqvaN0Ug0I75T97kMpk3BsMFTCQT/s320/3.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
1-Kvaloya bölgesi<br />
2-Ersfjord<br />
3-Kaldığımız bölge Lakselvbukt<br />
4-Senja<br />
5-Sommoray adası<br />
<br />
Sarı ile işaretlediğim alan çok büyük bir alan bu arada. Fjordları gezip, istediğiniz manzara fotoğraflarını yakalayabilirsiniz. Kuzeydeki fjordları araba ile gezebiliyor olmak çok güzel. Ama tek sıkıntı öyle istediğin yerde durup fotoğraf çekemiyorsun. Yollar bir şerit gidiş ve bir şerit geliş olduğu için oldukça dar. Arabanın durabileceği cepler çok fazla da yok. Kış mevsiminde kar kalınlığı da 1 metreyi genelde geçtiği için inip fotoğraf çekebileceğiniz alanlar, fjordlar çok ender. Kuzey ışığı turunu kendiğiniz yapacaksanız hazırlıklı olmakta yarar var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlFjYSpFYtZuVsUX_pLhKBDJ6imxqvxYV18scyABZi77mmHAC1v4X9TAuuyMNkiYwY3toku7ZTcpfzwLTMFCV87Bt5dqUnoVCexvKUIEHYOxI9Lqd9AHEBcShJltfiYk3spXX-Lxy9Elqd/s1600/20160224_155610.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlFjYSpFYtZuVsUX_pLhKBDJ6imxqvxYV18scyABZi77mmHAC1v4X9TAuuyMNkiYwY3toku7ZTcpfzwLTMFCV87Bt5dqUnoVCexvKUIEHYOxI9Lqd9AHEBcShJltfiYk3spXX-Lxy9Elqd/s400/20160224_155610.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;"><u><b><br /></b></u></span>
<span style="color: red;"><u><b>Peki Kuzey Işıklarını görmeye tek başımıza gitsek nasıl olur?</b></u></span><br />
<br />
Olmaz mı olur tabi ama nasıl yöntemlerle seyahat ettiğiniz, bütçeniz nedir ne değildir önemli konular bunlar. Ben farklı farklı seyahat gruplarına üyeyim. Kış aylarında tek başına gidip, çadır kurup, ışık kovalayanlar da var. Hikayelerini dinledim, okudum. Macera dolu, enteresan anıları var :) Ama belli standardlarınız varsa tek başına Norveç maliyetli olacaktır. Araba kiralayamam, bilmediğim yerde kullanamam diyorsanız Kuzey Işığı turu yapan firmalar/fotoğrafçılar önerebilirim. Norveç'te her şey pahalı. Günübirlik Kuzey ışığı turları 1000 NOK'tan yani 300 TL'den başlıyor. Adınızı yazdırıyorsunuz size bilgi veriyorlar ışığın çıkabileceği geceye dair. Ona göre tur düzenleniyor ya da hava birden kapadıysa turu son anda da iptal edebiliyorlar. Otellerde oda ücretleri ise 150 TL'den başlıyor. Ben geçen sene kış için epey araştırma yapıp, tur yapan fotoğrafçılarla yazışmıştım. Zaten fotoğraf turlarına katılmak isterseniz 2-3 gecelik paketlerde 1500 TL'den başlıyor ve buna sadece fotoğraf çekme zamanı, fotoğraf çekilecek yerlere götürme ücreti ve fotoğrafçının rehberlik bedeli dahil. Konaklama veya yeme&içme yok.<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">Kış mevsiminde gittik, Kuzey Işığı haricinde başka ne gibi aktiviteler yapılabilir Norveç'te?</span></b></u><br />
<br />
Eğer bütçeniz varsa, bir kere geldim bir daha nerede göreceğim de yapacağım diyorsanız alttaki etkinlikleri araştırabilirsiniz. Minimum 300 TL'den başladığını da belirteyim.<br />
<br />
1- Gemi ile Balina turu<br />
2-Husky tipi Köpeklerle kızak turu<br />
3-Donmuş gölde balık avlama<br />
4-Trekkni turları<br />
5-Kayak<br />
6-Günübirlik gemi ile fjord turu<br />
7-Sami Kültür Turu (buna başka bir yazımda değineceğim)<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Peki maliyetler nasıl, nerede konaklanır, ne yapsak güzel olur?</b></u></span><br />
<br />
Norveç gerçekten PAHALI bir ülke. Burada bir abartı yok. Adamların gelir seviyesi çok yüksek olduğu için dışarıdan gelen insanlara çok pahalı. O nedenle bir şekilde en az 3-4 kişilik bir ekip oluşturup Norveç planı yapmanızda fayda var.<br />
<br />
Norveç, Avrupa'nın aksine hostel hayatı olan bir ülke değil. Oslo haricindeki diğer şehirlerinde tek tük bir tane filan anca vardır. Norveç'te konaklama olarak oteller ve ev kiralama yöntemi yaygın.Fakat Oteller çoook pahalı gerçekten. Tromso'da geceliği 150 TL'den başlıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihtu60hJqzfyUE2VHPfTfkVF2a7YzdOCqcFCq_9kUO4fUKaJ6RdZlIrJxWTbLwFdAwh4lPvx3VsPINzh_unU3RRTygEwGUi_2LESu84WHMYYmlMokezzk2lFPizZ2IAWc0la1FU94TdkRI/s1600/DSCF4996.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihtu60hJqzfyUE2VHPfTfkVF2a7YzdOCqcFCq_9kUO4fUKaJ6RdZlIrJxWTbLwFdAwh4lPvx3VsPINzh_unU3RRTygEwGUi_2LESu84WHMYYmlMokezzk2lFPizZ2IAWc0la1FU94TdkRI/s400/DSCF4996.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Lakselvbukt bölgesinde kiraladığımız 10 kişilik, 2 katlı, 2 tuvaleti ve banyosu, saunası olan evimiz.<br />
<br />
Bizim gibi ev kiralayıp, günübirlik gezilerle çevrenizi gezebilirsiniz. Böylelikle her imkanı sağlayan bir ev kiraladığınızda 3/4'e böldüğünüzde maliyetler epey düşecektir. Ev kiralama sitesi olarak önereceklerim:<br />
<br />
www. airbnb.com<br />
www.booking.com<br />
www.visitnorway.com<br />
www.vikinghotell.no<br />
www.tromsocamping.no<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjrLHxVlFpT-paqbgahT-Ar58wbvwv6dG78D7GH-VmS7Gh6yYzxCm1BMICJ_9z6lnvs4tKPferhishu0S9AYAxDWJ4Et1xWekkwjQtz9WG0fnOVx2ZyiXjvo2BM_Kh_V4QJVx497W8KHQo/s1600/DSCF3779.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjrLHxVlFpT-paqbgahT-Ar58wbvwv6dG78D7GH-VmS7Gh6yYzxCm1BMICJ_9z6lnvs4tKPferhishu0S9AYAxDWJ4Et1xWekkwjQtz9WG0fnOVx2ZyiXjvo2BM_Kh_V4QJVx497W8KHQo/s320/DSCF3779.JPG" width="320" /></a>3/4 kişi iken araba kiralayarak gezmek en mantıklısı olacaktır. Çünkü her yere ulaşım maalesef yok ve toplu taşıma ile hem zaman kaybı, hem de para kaybı yaşarsınız. Araba kiralarına ise şu sitelerden bakarak kıyaslama yapabilirsiniz. Bu arada bir endişeniz olmasın kış memleketi olduğu için yollar her daim açık, kayma, buzlanma olayı yok. 7/24 kar küreme araçları çalışıyor. Evlerin önüne kadar girip temizliyor. Zaten araçların çoğunda çivili lastik var. Böylelikle kayma riski ortadan kalkıyor. Ayrıca Norveç tam bir kurallar ülkesi olduğu için şehirlerarası hız limiti 90 KM, geçerseniz anında ceza gelir çünkü her yerde fotoğraf çeken kameralar mevcut.Bu arada sürücüler de kurallara çok uyuyuyor. Yani sorunsuzca araba kullanabilirsiniz.<br />
<br />
www.kayak.no<br />
www.visitnorway.com<br />
www.skyscanner.com<br />
www.rentalcars.com<br />
www.norwegian.com<br />
<br />
Velhasıl inanılmaz bir deneyim Kuzey Işıkları. Kış mevsiminde gezmeyi sevenler için güzel bir lokasyon Kuzey ülkeleri. Şimdiden diğer hayalim olan İzlanda'ya çalışmalara başladım ve kısmet olursa önümüzdeki kış mevsiminde 1 hafta kadar İzlanda düşünüyorum bakalım.<br />
<br />
Bu gezimde bana fotoğraf ekipmanı konusunda destek olan <a href="https://www.fujifilmshop.com/" target="_blank">Fujifilm Türkiye</a> ekibine çok teşekkür ederim. 10-24 mm'in lezzetini oldukça tattım sayelerinde :)<br />
<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Ben bir hayalimi gerçekleştirdim. Umarım siz de hayallerinizin peşinde koşarsınız.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
(Evet 15 sn boyunca hareketsiz durdum :-) )</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjd2m6RZx_U4jGloXSNv4Sc1Dh9uuE8e1eoeNkY0-abCUwbAnQS4Xib_1aj47wcNleHWiACxfo7incM45MHlKpHdNEGAkN9xuHNjT1xqDZQe4I-JLJXVZjA42oyUDpfyr12IafkwOqrMqxi/s1600/DSCF5015.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjd2m6RZx_U4jGloXSNv4Sc1Dh9uuE8e1eoeNkY0-abCUwbAnQS4Xib_1aj47wcNleHWiACxfo7incM45MHlKpHdNEGAkN9xuHNjT1xqDZQe4I-JLJXVZjA42oyUDpfyr12IafkwOqrMqxi/s320/DSCF5015.JPG" width="213" /></a></div>
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com4Tromsø, Norway69.6492047 18.95532379999997469.5609177 18.632600299999975 69.737491699999993 19.278047299999972tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-49140362002711477022016-02-04T01:32:00.001-08:002016-02-04T03:16:50.687-08:00Bolonya2015'in son demlerinde, 2016'da gezeceğim yerlere karar verirken vizemin bittiğini ve Şubat ayında yapacağım gezi için Shengen vizesi almam gerektiği gerçeği ile karşı karşıyaydım. Nereden en kolay vizeyi alırım, hangi ülke beni uğraştırmaz diye düşünürken Pegasus beni düşünmüş olacak o haftasonu mobile özel İtalya kampanyası yaptı. En ucuz bileti 170 TL olarak gördüm ve Bolonya'ya ocak ayı için bilet aldım. Yani tamamı ile ucuz bilet bulduğum ve vizemi İtalya'dan çok kolay yenilebileceğim için bu geziyi gerçekleştirdim:) Yoksa Bolonya'ya gitmek hiç aklımda yoktu. Gezmiş olan arkadaşlardan ufak ve keyifli bir kaç gün güzel vakit geçirilecek bir yer olarak aklımda kalmıştı sadece.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7GZGXnPWwnmH3mNiyEAkyaAm4Sj12crLHbaVmNUdcJAWJ5ore5USY9dMv88wPgrZVRLv0Y7IC8C-ww2Ncehyphenhyphen8GZ3Tqf1q2H4yVxWlo3XWAXK3G0DxL_yTpgOMyot-0e4peG5pjKf_Ftk/s1600/DSCF2790.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7GZGXnPWwnmH3mNiyEAkyaAm4Sj12crLHbaVmNUdcJAWJ5ore5USY9dMv88wPgrZVRLv0Y7IC8C-ww2Ncehyphenhyphen8GZ3Tqf1q2H4yVxWlo3XWAXK3G0DxL_yTpgOMyot-0e4peG5pjKf_Ftk/s400/DSCF2790.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Bologna Hakkında</b></u></span><br />
<br />
Bologna, İtalya'nın kuzeyinde Emilia-Romagna bölgesinde ve Orta Çağ mimarisinin örneklerini günümüze kadar en iyi korumuş şehirlerden birisidir. Bologna'da bulunan binalar ağırlıklı olarak kızıl renk tuğlalardan inşaa edildiği için kızıl şehir olarak da bilinir. Aynı zamanda solcu şehir olarak bilindiği için gönderme yapılmıştır. Meşhur Bolonez sosu buradan doğmuştur. Avrupanın en eski Üniversitesi buradadır bu nedenle şehrin dinamik bir popülasyonu var.<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">Bologna Ulaşım</span></b></u><br />
<br />
Bologna'da havalimanı olduğu gibi ayrıca şehir merkezine oldukça yakın büyük bir tren istasyonu da mevcut. Farklı bir İtalya şehrinden de çok kolaylıkla Bologna'ya gelebilirsiniz.<br />
<br />
Bir İtalya turu düşünüyorsanız TR çıkışlı uçuşlarda mutlaka Bolonya üzerinden bilet bakın. Roma ve diğer şehirlere göre daha ucuz bilet bulmanız yüksek olasılık. Rotanızı da ona göre çizebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdVUwbJ8JiIWOsqJIettDoOFSrdyVkUtpXJMZaCh0u4tZgtnWVfG47DCMNIx7t_DT3l9a40IWrJdGr1viuIkuw83wXI7wD60ReeF5CNVAUsXsugIn3Tax1l17UXt5yy9mdlHXmPoUoskU/s1600/DSCF3091.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdVUwbJ8JiIWOsqJIettDoOFSrdyVkUtpXJMZaCh0u4tZgtnWVfG47DCMNIx7t_DT3l9a40IWrJdGr1viuIkuw83wXI7wD60ReeF5CNVAUsXsugIn3Tax1l17UXt5yy9mdlHXmPoUoskU/s400/DSCF3091.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Havalimanı-Merkez ulaşım için en ideal yöntem otobüs. Havalimanı çıkışında hemen göreceğiniz BLQ kodlu otobüslerle yarım saat içerisinde Bologna Tren Garı önünde oluyorsunuz. Ücret 6 EUR ve otobüs için makinelerden bilet alınabildiği gibi, otobüsün içerisinde şoförden de temin edilebiliyor. Tren Garından sonra ise şehir merkezine 10-15 dk.'lık bir yürüyüş ile ulaşabiliyorsunuz.<br />
<br />
Bologna içerisinde ise yürüyerek gezebilirsiniz. Ulaşım aracı kullanmanıza gerek yok. Hatrı sayılır bir biçimde bisiklet kullanımı yaygın şehirde. Bisiklet kiralayarak da gezebilirsiniz. Bir çok sokak trafiğe kapalı olduğu için bisikletle ulaşım çok kolay ve rahat.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdpOvIGQdlGZEShBYpL9WhWPeKL0rUjxOeqOSl3rTWQa5MMmGwF6SXEuuFMslBxu3RPk-c8SqEjdgEOYwR6FYjbRRvoAsWJseDCUGiS_CTF3LYvsZK3k-Fy6UUxoU7jnl9tRDS7YuyJII/s1600/DSCF2635.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdpOvIGQdlGZEShBYpL9WhWPeKL0rUjxOeqOSl3rTWQa5MMmGwF6SXEuuFMslBxu3RPk-c8SqEjdgEOYwR6FYjbRRvoAsWJseDCUGiS_CTF3LYvsZK3k-Fy6UUxoU7jnl9tRDS7YuyJII/s400/DSCF2635.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnhBJeSX5u35qEtQW0uh6DQM4xwYyOooNfL9wghvTo4csYkcWVcpMiZyqLW4Xj3P7uQn1bwv7sYom1XJmGCJZF8CfMPnZ9rGWg-roy8X_YaMA5847LTHmZKQopbFW3PSYlVoowEmImwDs/s1600/DSCF3022.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="295" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnhBJeSX5u35qEtQW0uh6DQM4xwYyOooNfL9wghvTo4csYkcWVcpMiZyqLW4Xj3P7uQn1bwv7sYom1XJmGCJZF8CfMPnZ9rGWg-roy8X_YaMA5847LTHmZKQopbFW3PSYlVoowEmImwDs/s400/DSCF3022.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<u><b><span style="color: red;">Konaklama</span></b></u><br />
<br />
Bologna'da çok fazla Hostel seçeneği yok. Daha çok B&B dediğimiz pansiyon formatındaki konaklamalar ağırlıklı. İki ve daha fazla gün kalacaksanız zaten ev kiralamak ya da bu B&B dediğim yerlerden oda kiralamak daha mantıklı. Ben farklı yerlerden fiyat kontrolü yaparak en yeri booking üzerinden buldum. <a href="http://www.booking.com/hotel/it/al-centro-di-bologna.tr.html?label=gen173nr-15CAEoggJCAlhYSDNiBW5vcmVmaOQBiAEBmAEouAEEyAEE2AED6AEB;sid=9444bfebcfedf4543db01bac1d182c11;dcid=1" target="_blank">Al Centro Di</a> adındaki bu pansiyon eski bir İtalyan binanın en üst katında faaliyet gösteriyor. Merkez olarak kabul edilen Piazza Maggiore'ye 5 dk uzaklıkta, meşhur alışveriş caddesi Indipendenza üzerinde yer alan bir sokakta. Oldukça temiz, güvenli, ferah ve sessizdi. İşleten kişi ise oldukça güleryüzlü ve yardımsever bir İtalyan amca idi. Biz sormadan gerekli tüm önerileri, bilgileri, tüyoları bize verdi. 2 kişilik odada kişi başı 25 EUR'ya konakladık. Kahvaltı yok çünkü genel olarak bölgedeki B&B'lerde pek kahvaltı verilmesi tercih edilmiyormuş çok merkezi olduğu ve İnsanlar dışarda yemeyi sevdikleri için.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNPyN0s0b_3nQf55e9Nf8ujw2spZg-pLkKPLfbW5zZGxIZB0zF17Fini7N8hXDTqbSOxlY91JyRJYrxKcyYPaH715VHkI1sNRHhhJW3zgW7OXPMd7E4RZ9_EYbinp5KPQLvqpgNVeiWv0/s1600/DSCF2664.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="277" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNPyN0s0b_3nQf55e9Nf8ujw2spZg-pLkKPLfbW5zZGxIZB0zF17Fini7N8hXDTqbSOxlY91JyRJYrxKcyYPaH715VHkI1sNRHhhJW3zgW7OXPMd7E4RZ9_EYbinp5KPQLvqpgNVeiWv0/s400/DSCF2664.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<b><u><span style="color: red;">Gezilecek Yerler</span></u></b><br />
<br />
Tarihi yerleri bir gün gibi bir sürede gezmeniz mümkün ve hepsi birbirine yakın olduğu için kolaylıkla gezebilirsiniz.<br />
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEicziZhkjIaKeWgTu94LXYT2X78jIDOSG0M2ZBpVZzqy4bU6mN2rXLfbzaS870svNRkFEI9c6NXTPd1oBVbBWHxaHtWirCjskcQoykFy9OKZf4inH0E9lnfLusoMMBZ-SoTVzNOR3lic6Y/s1600/DSCF2943.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEicziZhkjIaKeWgTu94LXYT2X78jIDOSG0M2ZBpVZzqy4bU6mN2rXLfbzaS870svNRkFEI9c6NXTPd1oBVbBWHxaHtWirCjskcQoykFy9OKZf4inH0E9lnfLusoMMBZ-SoTVzNOR3lic6Y/s400/DSCF2943.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg12T2yH1QmahT0gN-tCBfWzwx-4Ir_rgCWy1Si_4qzY1ONwXjQ78UJNA9MNkC6v9TMb67VQhi6ad3iFNfvGg-r3hCmFBiHdyhO2HmZc_r7R02US3iPB6LGZMMVLMao2hALBqjQWsbvWrg/s1600/DSCF2670.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg12T2yH1QmahT0gN-tCBfWzwx-4Ir_rgCWy1Si_4qzY1ONwXjQ78UJNA9MNkC6v9TMb67VQhi6ad3iFNfvGg-r3hCmFBiHdyhO2HmZc_r7R02US3iPB6LGZMMVLMao2hALBqjQWsbvWrg/s400/DSCF2670.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: left;">
Şehir merkezi Maggiore Meydanında görecekleriniz:</div>
<br />
<div style="text-align: center;">
Neptün Çeşmesi</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiI3DvmzeRzkJg2c2i82EGGmLT4y3M4q_g7vyzYmqVqcc3sXkh9GJDXTq8AwIEsuBIbdCVk82EUJ1TU0oeHdBDq6tphVsFP7GoYp2T5jhGRVApvF8WSNARtHjgYlwFBU_addUSc5Yt4dfU/s1600/DSCF2540.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiI3DvmzeRzkJg2c2i82EGGmLT4y3M4q_g7vyzYmqVqcc3sXkh9GJDXTq8AwIEsuBIbdCVk82EUJ1TU0oeHdBDq6tphVsFP7GoYp2T5jhGRVApvF8WSNARtHjgYlwFBU_addUSc5Yt4dfU/s400/DSCF2540.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyOo3mAFwEqT4P9nYHLAx_C21jbY6P4lSPYL8qw98TdpBqgjpUGGHAyorHU67hwMpvVFEs6aE4hos68gQjqZj7t2uF5Dq_HmZ3BANKDs8lO4BO-7woGD5EzfbDrYUZYStWbvzyNfbwJHI/s1600/DSCF3004.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiyOo3mAFwEqT4P9nYHLAx_C21jbY6P4lSPYL8qw98TdpBqgjpUGGHAyorHU67hwMpvVFEs6aE4hos68gQjqZj7t2uF5Dq_HmZ3BANKDs8lO4BO-7woGD5EzfbDrYUZYStWbvzyNfbwJHI/s400/DSCF3004.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
San Petronio Kilisesi</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBrUJ5wT7maXRmwTW3r9VAtoPZHSawKsYPChl6pSPX3KSBuWdYjAFZe6OsTlRBsHg8Kr3og_qosdo94Prknzg5LxnyI2VRmUtfk_gusLhzXlr4MH7AzeScwS1O8QG1_4UngOfeZYSYn5w/s1600/DSCF3047.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBrUJ5wT7maXRmwTW3r9VAtoPZHSawKsYPChl6pSPX3KSBuWdYjAFZe6OsTlRBsHg8Kr3og_qosdo94Prknzg5LxnyI2VRmUtfk_gusLhzXlr4MH7AzeScwS1O8QG1_4UngOfeZYSYn5w/s400/DSCF3047.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0x1HrjBqS-cS2-mZr_aMoWeM8ENGVUeirVQ-8JAbQAtXAfzLtCLBZJd_ko-uGK6Hso8vG2QNYSgJMN_etQ8JLHAi4CYXtQLkgQp_fQlWJZOnovcfWkQZCc0yYgdoaDETfv1D7sKe9crc/s1600/2014_0102_224047_006.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0x1HrjBqS-cS2-mZr_aMoWeM8ENGVUeirVQ-8JAbQAtXAfzLtCLBZJd_ko-uGK6Hso8vG2QNYSgJMN_etQ8JLHAi4CYXtQLkgQp_fQlWJZOnovcfWkQZCc0yYgdoaDETfv1D7sKe9crc/s400/2014_0102_224047_006.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6ggiGoGu2pQ3WAePVFUn86iUGjD20WE6WtG91A5Q0ULZ-kj6yupeAV2vbY3Zw_-SXB4aLUe-QvJRSsEoLuadL9-hDIt1oPhPTc_Wx0MM_zZugD66FO9yC1ctzaFrOtqg3PmXiph2Rpuc/s1600/DSCF2675.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6ggiGoGu2pQ3WAePVFUn86iUGjD20WE6WtG91A5Q0ULZ-kj6yupeAV2vbY3Zw_-SXB4aLUe-QvJRSsEoLuadL9-hDIt1oPhPTc_Wx0MM_zZugD66FO9yC1ctzaFrOtqg3PmXiph2Rpuc/s400/DSCF2675.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnSohX4Lf82n_yzw32Pkqd3rIjCjpMHTlZ1KweMom0RHUq9hwFyrPgm5KH7bMQpnGcF5hyr5an5bmJbrciOUSTTRlWfZd8_AxW8As3Oun0jWLhy-ORYwxw5plWcN0z-6LDLskcUs8vvew/s1600/DSCF2666.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="285" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnSohX4Lf82n_yzw32Pkqd3rIjCjpMHTlZ1KweMom0RHUq9hwFyrPgm5KH7bMQpnGcF5hyr5an5bmJbrciOUSTTRlWfZd8_AxW8As3Oun0jWLhy-ORYwxw5plWcN0z-6LDLskcUs8vvew/s400/DSCF2666.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Sonrasında ise hemen hemen her yerden görünen Orta Çağ'da inşa edilen eğik kuleler Asinelli ve Garisenda. Asinelli kulesine çıkıp şehir manzarasını görebilirsiniz. Ama öncelikle 500 basamak çıkmak her yiğidin harcı değil onu belirteyim :) Çıkış 3 EUR.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQW7_iEhSx5s1tWyWmZn0gDerVILurCRFoHcgusxbt6NMJx5aqQAGJvLO3VUA6XAMlnWMWFRaOAyBlvRHN1i6jC7My1hLms4y02_Qc840Z6M7J0ExCK-mAisdWh6cXwh1pMXbpZRAjSgc/s1600/DSCF3142.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQW7_iEhSx5s1tWyWmZn0gDerVILurCRFoHcgusxbt6NMJx5aqQAGJvLO3VUA6XAMlnWMWFRaOAyBlvRHN1i6jC7My1hLms4y02_Qc840Z6M7J0ExCK-mAisdWh6cXwh1pMXbpZRAjSgc/s400/DSCF3142.JPG" width="266" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdO9vCb4wO_8UxU7Kp5mqI_t2KOv43nnn4aUmy7dBi_9zgHZhRLmOHKWJwFNKhxIIZi-yNffnE1X18RUjKr4oo4aCuPOqNIJT11SOD317JW81Vh078a19S2JXw4DANszErt65oK9ctHrQ/s1600/DSCF2773.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhdO9vCb4wO_8UxU7Kp5mqI_t2KOv43nnn4aUmy7dBi_9zgHZhRLmOHKWJwFNKhxIIZi-yNffnE1X18RUjKr4oo4aCuPOqNIJT11SOD317JW81Vh078a19S2JXw4DANszErt65oK9ctHrQ/s400/DSCF2773.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgcWIswz4gutiSdQi1mECAoTh904LB6qEG4Deu6pNiZj5-zGp7bAwbGktVOJe1nOXaLU8NHeLKcbzaB5L3TGd25RpttSloFEB2a7o_Cgzm_wJRUNgQPoQzIxKGzCyYTXkXT32Co8fJE8Og/s1600/DSCF2619.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgcWIswz4gutiSdQi1mECAoTh904LB6qEG4Deu6pNiZj5-zGp7bAwbGktVOJe1nOXaLU8NHeLKcbzaB5L3TGd25RpttSloFEB2a7o_Cgzm_wJRUNgQPoQzIxKGzCyYTXkXT32Co8fJE8Og/s400/DSCF2619.JPG" width="266" /></a></div>
<br />
Şehir, kuleden böyle görünüyor:<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgoe1PO0GmfPVKl0-r_cHX3JnkkPFQ52Cc839415NFa1NI0kve30Iy52EDcAp7_pwl5JVJAyzF1MQpY4EAnQmNeQEQKiGWk5xKu1iv9cVg_uoW_N_UgH5JZQS5sIMDeQXhrBgdJu8ES2XA/s1600/DSCF2793.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgoe1PO0GmfPVKl0-r_cHX3JnkkPFQ52Cc839415NFa1NI0kve30Iy52EDcAp7_pwl5JVJAyzF1MQpY4EAnQmNeQEQKiGWk5xKu1iv9cVg_uoW_N_UgH5JZQS5sIMDeQXhrBgdJu8ES2XA/s400/DSCF2793.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgLKboMyU5AxXpR-QhJB2BFYQvhswpew3j7jVbbkFlCM2OGjUjPKC-eSOdG-FsG2Xcvbk7-ojKfmfRHG2YfPV63i8UW4c6nCF_ToX6ic7AvXCCmIy0wI1XUwgCoQbWK6UI-CFMcQLy3wy0/s1600/DSCF2788.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgLKboMyU5AxXpR-QhJB2BFYQvhswpew3j7jVbbkFlCM2OGjUjPKC-eSOdG-FsG2Xcvbk7-ojKfmfRHG2YfPV63i8UW4c6nCF_ToX6ic7AvXCCmIy0wI1XUwgCoQbWK6UI-CFMcQLy3wy0/s400/DSCF2788.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Hemen kulelerin arkasındaki sokaktan gittiğinizde benim en sevdiğim Santa Santo Stefano Meydanı geliyor. Buradaki aynı isimli Kiliseyi ziyaret edebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjj_Ww_jYThamtNQBeZ8SpipnCa2Vzqed02pcA3dA24Ew-wEdanMF6DGdHaMp_jOcEGM6ClN3uUSGypVDLbtAwRVwZQmGv3nokKpBlV7CoVmTzatCOjtEZ1-rEGL3iaKclfgoy7Rey1M1c/s1600/DSCF2910.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjj_Ww_jYThamtNQBeZ8SpipnCa2Vzqed02pcA3dA24Ew-wEdanMF6DGdHaMp_jOcEGM6ClN3uUSGypVDLbtAwRVwZQmGv3nokKpBlV7CoVmTzatCOjtEZ1-rEGL3iaKclfgoy7Rey1M1c/s400/DSCF2910.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Bir de yine bu bölgede bulunan Dünya'nın en eski Üniversitesi olan Bologna Üniversitesi var.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZDpWyVzuqlbAtZUTKw8QRkjgSYy2VjHZ4ry4zzNvDVCxyWu9mzqgH7N3zGXIREjE0R6YQmX7Rvo8jpNui2wtfUTtM0FS4J9RFhpap5sVvmLnAcF1hxw4LD0qZUCZUJRC0gS4s2yVF1RQ/s1600/DSCF3061.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="298" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZDpWyVzuqlbAtZUTKw8QRkjgSYy2VjHZ4ry4zzNvDVCxyWu9mzqgH7N3zGXIREjE0R6YQmX7Rvo8jpNui2wtfUTtM0FS4J9RFhpap5sVvmLnAcF1hxw4LD0qZUCZUJRC0gS4s2yVF1RQ/s400/DSCF3061.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Indipendenza caddesi üzerinde bir sürü alışveriş yapabileceğiniz dükkanlar mevcut. Ve yine bu cadde üzerinde San Pietro Katedrali görülebilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguYC2L9XsuRYUvvftVbfJ01tK-ZTvhYdhYAlU7J7-NtVpb7fKmK9HBvLc98sK_AHWzYuIi2b-pROKZhmxFVhYePuTfOuuHjFi17v1iZ4QUA5eoIDqBGe4KNqGeL8eFy1P6Y40UjJFAMdAF/s1600/DSCF2993.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="347" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguYC2L9XsuRYUvvftVbfJ01tK-ZTvhYdhYAlU7J7-NtVpb7fKmK9HBvLc98sK_AHWzYuIi2b-pROKZhmxFVhYePuTfOuuHjFi17v1iZ4QUA5eoIDqBGe4KNqGeL8eFy1P6Y40UjJFAMdAF/s400/DSCF2993.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNQXAuQaPS0L1xuLThsrlFxI-xUy8syZC6jivyApk-zDhT_c_F_uLl7YdecGdWm45DL6SEhTxOEGv0a4ITtelsRacdT6wbGNM5-X6kCyr7nNGEPgdaAoHw4qQ2nFTi76aoOp7ZCd63Xg4/s1600/DSCF3059.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNQXAuQaPS0L1xuLThsrlFxI-xUy8syZC6jivyApk-zDhT_c_F_uLl7YdecGdWm45DL6SEhTxOEGv0a4ITtelsRacdT6wbGNM5-X6kCyr7nNGEPgdaAoHw4qQ2nFTi76aoOp7ZCd63Xg4/s200/DSCF3059.JPG" width="133" /></a></div>
<br />
Ve tabi Bologna'nın müthiş güzellikteki sokakları sizleri bekliyor. Gezerken farkedeceksiniz şehirdeki binaların alt kısımları revak veya sundurma denilen mimari özellikteki yapılardan oluşuyor.<br />
<br />
Antik Yunan ve Roma İmparatorluğu döneminde çok fazla kullanılan bir yapı. Bu nedenle Bologna'da dolaşırken yağmurlu veya çok güneşli bir gün ise korunmanın yolu çok basit! Bazı revaklar çok güzel, tavanlar sanat eseri niteliğinde. Sokaklarda gezerken tavanlara ve binalara bakmayı ihmal etmeyin.<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNnx4NNfw_KoSwgP8OuL_NV7MMeFvqpEcvus1MiCpgc1bGWtlHcJtWBvZQQCSJcDQKrrWlCsOq7dc49B6bw8h3OOLT5qsRNwZkE5n1mkg4nzbW129xkO25yFgpMrGu1pKBBRyfsSx2KsI/s1600/DSCF2897.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNnx4NNfw_KoSwgP8OuL_NV7MMeFvqpEcvus1MiCpgc1bGWtlHcJtWBvZQQCSJcDQKrrWlCsOq7dc49B6bw8h3OOLT5qsRNwZkE5n1mkg4nzbW129xkO25yFgpMrGu1pKBBRyfsSx2KsI/s200/DSCF2897.JPG" width="133" /></a>Bologna'da turistik gezi yaparken pek para harcamıyorsunuz. Bir Roma veya Floransa'daki gibi şu müzeye gideyim, şu sergiyi de gezeyim onun girişi ne kadarmış, ay müzeler çok pahalı, bütçenin %50'si oraya gitti gibi bir olayımız yok. Açık hava müzesi gibi şehir mübarek, tabanlara kuvvet.<br />
<br />
Sanat severler için de ideal bir şehir Bologna. Ara sokaklarda gezerken bir sürü Sanat galerisi ile karşılaşacaksınız. Benim şansıma Milano'da yaşayan arkadaşımın da Bolonya'da bir sergiye gideceği tutmuş, sosyal medyadan haberleşerek buluştuk ve Frida Kahlo'nun fotoğraflarının sergilendiği Sanat Galerisine gittik.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3cwsQGDXqJchWmnyJaN-8dRpPvpot8OfiJWNUwyOqencwjSpotQGFilttdteGScBIIgvRbL-kIBk1mS0tbfEcPkqDSshWaZ-DkY7w3Jm6khpNzSunn3s4qrHFH5P8jD3E3C82V-r4WvM/s1600/DSCF2975.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3cwsQGDXqJchWmnyJaN-8dRpPvpot8OfiJWNUwyOqencwjSpotQGFilttdteGScBIIgvRbL-kIBk1mS0tbfEcPkqDSshWaZ-DkY7w3Jm6khpNzSunn3s4qrHFH5P8jD3E3C82V-r4WvM/s400/DSCF2975.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Tarihi güzellikler yanında alışveriş meraklıları için de güzel bir alternatif Bologna. Çok tatlı kendine has butikleri mevcut ama oldukça pahalı olduğunu belirtmem gerek.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>Ne yenilir, ne içilir?</u></b></span><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfBu2IHMqFZvY_VlkkRYYPFf55DT-ka0eewi6zt7H8Kpah4VWW2hfqbsWYTGULKtjyBoFR0q9X_GdE6PzyxEJEFUruJEcE0NZ8AdolVQWLYqiwKCVitFZEk3VuLAjLkPdDjdh7xWw5sDrY/s1600/DSCF2713.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfBu2IHMqFZvY_VlkkRYYPFf55DT-ka0eewi6zt7H8Kpah4VWW2hfqbsWYTGULKtjyBoFR0q9X_GdE6PzyxEJEFUruJEcE0NZ8AdolVQWLYqiwKCVitFZEk3VuLAjLkPdDjdh7xWw5sDrY/s320/DSCF2713.JPG" width="320" /></a><br />
İtalya'nın yemek açısından en ilginç ve şahsına münhasır yerindeyiz. Pizza&Makarna gibi klasik İtalyan lezzetleri dışında Bologna'da şarküteri kültürü oldukça yaygın. Quadriatero bölgesini bulun ne demek istediğimi anlayacaksınız.<br />
<br />
Bologna'da İnsanlar özellikle akşam yemekleri saatinde bu Şarküterlere gidip açık büfe olarak adlandırılan bir sistemde yemek yiyorlar. Peynir&Et çeşitleri, Salata türü şeyler hakim. Bir de yanına sarap alıyorsun oh mis!<br />
<br />
<br />
Eataly ve ona benzeyen bir kaç mekanda da istediğiniz, damak tadınıza uygun bir şeyler bulup yiyebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgYKpiOZVJq2FkUrxWgo7Yk34IJUm2y3iLaBis1zcskYsDe99if_DZcrytx8GaPQlK4_hA41limbivfNyyeOTiqUH3z9AIDXo9-1mrSy4hN944EM8vmSVOObbXtVJKQ6XpuCwPaTaGaaeg/s1600/2014_0102_011718_001.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgYKpiOZVJq2FkUrxWgo7Yk34IJUm2y3iLaBis1zcskYsDe99if_DZcrytx8GaPQlK4_hA41limbivfNyyeOTiqUH3z9AIDXo9-1mrSy4hN944EM8vmSVOObbXtVJKQ6XpuCwPaTaGaaeg/s400/2014_0102_011718_001.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Domuz eti oldukça yaygın olarak tüketiliyor. Bu konuda hassassanız et haricinde domuzun kullanıldığı bir çok yemek var. Yemeden önce sormanızda fayda var.<br />
<br />
Genel olarak fiyatlar fena değil. Ucuz yerler olduğu gibi pahalı yerlerde mevcut.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7PpRoYZwJeRZLqP0mjACcQT3lYXICzO2DxOma0e64GCZ0fNiGFoal6GdyJ82phRZ6VA86J8TQaLBl_PRUqdhdMq4SoytpeqlEZLMOBU4hpIndbQ-635wvrm4JHGzAmQyq7-3r11hYiKHs/s1600/20160115_181302.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7PpRoYZwJeRZLqP0mjACcQT3lYXICzO2DxOma0e64GCZ0fNiGFoal6GdyJ82phRZ6VA86J8TQaLBl_PRUqdhdMq4SoytpeqlEZLMOBU4hpIndbQ-635wvrm4JHGzAmQyq7-3r11hYiKHs/s400/20160115_181302.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
Espresso: 1-3 EUR arası<br />
Latte ve benzeri kahveler: 2-5 EUR arası<br />
Pizza: 8-10 EUR<br />
Tortellini: 6-8 EUR<br />
Kadeh şarap: 3-4 EUR'dan başlıyor<br />
Bira: 4-5 EUR<br />
Karnınızı güzel bir yerde 8-10 EUR arasında doyurabiliyorsunuz.<br />
<br />
Bunlar yanında dilim pizza satan yerler de mevcut. 1-3 EUR arasında karnınızı doyurmak da mümkün.<br />
<br />
Belirtmek isterim ki Bolonya'da bulunan marketlerden alışveriş yaparak da yemeklerinizi daha uyguna getirebilirsiniz. Sabah kahvaltınızı ya da bir öğün yemeğinizi marketten aldığınız yiyeceklerle geçirerek bütçenizi koruyabilirsiniz.<br />
<br />
Bize önerilen ve beğendiğimiz yeme içme yerleri ise şöyle idi:<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>1-Cafe Gamberini</u></b></span><br />
<span style="color: red;"><b><br /></b></span>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiHxMCRHoR-8lMoL-C6yaXH6BggY6zKv0FCtBNhbkYnsVq3a0W4oHkgErFUDHXkrgahSErIOSVYv0EDJZPrB15BHbL_H8oXBUYn2XHXk1MajarLAueYtgFzQF0y5b2QEYP-vdItLH0OBRQ/s1600/2014_0102_233301_001.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="150" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiHxMCRHoR-8lMoL-C6yaXH6BggY6zKv0FCtBNhbkYnsVq3a0W4oHkgErFUDHXkrgahSErIOSVYv0EDJZPrB15BHbL_H8oXBUYn2XHXk1MajarLAueYtgFzQF0y5b2QEYP-vdItLH0OBRQ/s200/2014_0102_233301_001.JPG" width="200" /></a><span style="color: red;"><br /></span>
İtalya'nın herhangi bir şehrine gittiğinizde mutlaka yıllardır ayakta kalan bir pastanesi&kahvecisi vardır. Bologna' nın da meşhur ve eski pastanesi burası. Bir espreseo+Kruvasan: 3 EUR, Bir tatlı+espresso: 5 EUR gibi rakamlarda. Akşamları ise içki içebildiğiniz bir yer. Sabahın köründe insanlar pasta ve espresso için sıradaydılar vallahi :)<br />
<br />
<br />
<br />
<span style="color: red;"><b><u>2- Cafe Terzi</u></b></span><br />
<br />
Burası da envai çeşit kahvesi ile meşhur. Ayak üstü kahve içmek için ideal bir yer. İlginç kahve çeşitlerinden espressolar yapıyorlar. Bir de uzakdoğu çayları sunuluyor mekanda. Ama kahve dururken İtalya'da ne çayı! Aşağıdaki kahve ilginçti mesela. Latte tarzında üzerine çikolata rendeliyorlar. 2-5 EUR arası değişiyor fiyatlar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhYdy1EF1qqgMxo6eL_sqqdzD37POYQm5XstS9JJwWD0U9TNK7hXHakxdUn5hAYC2NSaObH_0OTwPInyikZdsPt9S_wbPVYQmJR5lTr4KF47V5fJD59eGjXMqDbsVjipBYzXuk0oSclbYY/s1600/Capture.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="306" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhYdy1EF1qqgMxo6eL_sqqdzD37POYQm5XstS9JJwWD0U9TNK7hXHakxdUn5hAYC2NSaObH_0OTwPInyikZdsPt9S_wbPVYQmJR5lTr4KF47V5fJD59eGjXMqDbsVjipBYzXuk0oSclbYY/s320/Capture.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKEKApm5SNYmUgrVtssNjkinODt9QABI-ZmJc6SWz6wqz6NfRW7E8egdA75qmALZYP9d0YAbETMyg4aw1O3O62K8uk0poY8HOFC-Ts6lNq0wzRdrGUcV4mZ11Eb6sHd5Zc2Mv0y5Fj6Lc/s1600/2014_0102_055639_003.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKEKApm5SNYmUgrVtssNjkinODt9QABI-ZmJc6SWz6wqz6NfRW7E8egdA75qmALZYP9d0YAbETMyg4aw1O3O62K8uk0poY8HOFC-Ts6lNq0wzRdrGUcV4mZ11Eb6sHd5Zc2Mv0y5Fj6Lc/s320/2014_0102_055639_003.JPG" width="320" /></a></div>
<b><u><span style="color: red;">3-Eataly</span></u></b><br />
<br />
Her çeşit yeme&içme bulabileceğiniz mekan. Benzeleri de yine aynı yerde mevcut. Ortada masalar, kimse birbirini tanımıyor ama aynı masalara oturuyor. Deniz ürünleri, et, sebze, pizza, makarna vb. gibi her damak tadına hitap edecek uygun yemek yiyebileceğiniz yerler.<br />
<br />
<br />
<u><b><span style="color: red;">4-Tamburini</span></b></u><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTmljsk-1NU0iH-I74XGZGEdEEd9lXyt3rvEM8_KZCY8nZfVQbsN9fFJBNWujoPggVxxT3j20hwi2QdfdKOf_ha5wk7qydKUZ1qg2Nsve0nL900MRXJjeTJUjGDDNHtEhR5M9I9lgMmYY/s1600/DSCF2722.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTmljsk-1NU0iH-I74XGZGEdEEd9lXyt3rvEM8_KZCY8nZfVQbsN9fFJBNWujoPggVxxT3j20hwi2QdfdKOf_ha5wk7qydKUZ1qg2Nsve0nL900MRXJjeTJUjGDDNHtEhR5M9I9lgMmYY/s320/DSCF2722.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Burası bir şarküteri cenneti. Aynı zamanda Şarap bölümü de mevcut. Öğle ve akşam saatlerinde yemek yiyebileceğiniz, şarküteri alışverişlerinizi yapabileceğiniz güzel bir yer. Ev yemekleri yapılıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgggUXBicPNaZrpPDX7PNdyapwo2SB3cgqMa0h4r0thx2Py1qGoQh8SV_HJF1IB8cgP29LBVr3FV8_Af3974HUqCy0D-fVI-Hr7ZF2xaiN24xOwlEAiwjNIR-LSL8RbqksXW2Uy66zHjpY/s1600/DSCF2717.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgggUXBicPNaZrpPDX7PNdyapwo2SB3cgqMa0h4r0thx2Py1qGoQh8SV_HJF1IB8cgP29LBVr3FV8_Af3974HUqCy0D-fVI-Hr7ZF2xaiN24xOwlEAiwjNIR-LSL8RbqksXW2Uy66zHjpY/s320/DSCF2717.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Akşamları ise bir çok kokteyl barına gidebilirsiniz. Biz gezerken oldukça soğuk akşam olduğu için bir yere gidip soğuk bir şeyler içmek yerine sıcak şeyler içmeyi tercih ettik :) Bologna sokaklarının tadına bir de gece vardık.<br />
<b><u><span style="color: red;"><br /></span></u></b>
<b><u><span style="color: red;">5- Osteria dell Orsa</span></u></b><br />
<br />
Burası Bolonya'nın meşhur lokal restoranlarından biri. İçerisi büyük olmasına rağmen öğle saatlerinde yemek için çok tercih edildiği için sıra oluyor. Kapıda görevli isminizi alıp sizi listeye yazıyor. Sizin gibi bir çok kişi sokakta yer beklediği için şimdiden 15-20 dk sıra beklemeye hazırlıklı olun :)<br />
<br />
Bu mekanda hemen hemen her şeyde domuz kullanıldığı için ben biftek yemeyi tercih ettim. Güzel bir biftek ve içeceğe 15 EUR verdim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGOosA5LwbdJD9XThgEGLxlK30elLlUBvYfo9AMUATPl_BxSOUak6oqZILCQsmv-K4WAZFHF474zIdsmwvqJD6Jfd0AaVB8roqlTPUUg00Jvh2lsIj4JqIPOIwClU8U8ECW5vFYCloTbfu/s1600/20160116_151423.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGOosA5LwbdJD9XThgEGLxlK30elLlUBvYfo9AMUATPl_BxSOUak6oqZILCQsmv-K4WAZFHF474zIdsmwvqJD6Jfd0AaVB8roqlTPUUg00Jvh2lsIj4JqIPOIwClU8U8ECW5vFYCloTbfu/s320/20160116_151423.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<b><u><span style="color: red;">Ne alınır?</span></u></b><br />
<br />
Makarna, taze yapılmış tortellini (bizdeki mantı gibi), şarküteri ürünleri, şarap.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUWW9wFh0fG5wfa1-ZE1GNQxNp_ovvvHe3sJREqXYjem5Ichw0SRxkBU8HfM_liHGkJFzDIO6YN_4NY4QUoYTgVY4aEauBNxdDkmt3YtcttaKkxKILvWxJjqaBa6YFaCfuCZcNV7ZY7Fhf/s1600/DSCF2716.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUWW9wFh0fG5wfa1-ZE1GNQxNp_ovvvHe3sJREqXYjem5Ichw0SRxkBU8HfM_liHGkJFzDIO6YN_4NY4QUoYTgVY4aEauBNxdDkmt3YtcttaKkxKILvWxJjqaBa6YFaCfuCZcNV7ZY7Fhf/s320/DSCF2716.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXhhQ_-qk9l2yGXi7-jdaggjC0tO0G3xMIaiOC5eXb1Fiei_ljaYa-is6ZLN-NXu0qOFTsbuSwEtU7zm77vUG0ZZwcMojoWrCWQnD76-cp4gAuT1kulw66cIrtSc3EwRzdcCxD1Ds0QUc/s1600/DSCF2923.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="237" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXhhQ_-qk9l2yGXi7-jdaggjC0tO0G3xMIaiOC5eXb1Fiei_ljaYa-is6ZLN-NXu0qOFTsbuSwEtU7zm77vUG0ZZwcMojoWrCWQnD76-cp4gAuT1kulw66cIrtSc3EwRzdcCxD1Ds0QUc/s400/DSCF2923.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Son olarak bir haftasonu kaçamağı olarak Bolonya'yı planlarınıza alabilirsiniz. Gerçekten İtalya'yı doyasıya yaşayacağınız şehirlerden birisi. Nufus az, Roma veya Floransa'daki gibi turist ve göçmen kalabalığı yok. Sürekli peşinizde dolaşan satıcılar yok. kendinizi güvende hissedebileceğiniz bir şehir. Öğrenci şehri de olduğu için şehir oldukça aktif.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt7Kq981yiaS6MEFNcbDN8gcF7je93V8KKlYRUouhx6eb7PJV8iKVpCctYPZO6bX8CWGkp2g_aWXbjmiAxwXKX6HU60YG9DTxzCeDw6Py7DZfdGTb3Mg_bFMFlw-xu8d8hZszsyIFh2n4/s1600/DSCF2609.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt7Kq981yiaS6MEFNcbDN8gcF7je93V8KKlYRUouhx6eb7PJV8iKVpCctYPZO6bX8CWGkp2g_aWXbjmiAxwXKX6HU60YG9DTxzCeDw6Py7DZfdGTb3Mg_bFMFlw-xu8d8hZszsyIFh2n4/s400/DSCF2609.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
İtalyan insanı çok sıcak ve konuşkan. Bir dükkana giriyorsunuz yüzler gülüyor, selam veriyorlar. Önce italyanca bir şeyler söyleyip yabancı olduğunuzu anladığınızda çat pat İngilizce'ye dönüyorlar. Her şekilde anlaşıyorsunuz :) Ayrıca Bologna'daki italyanlar çok tarz ve bakımlılar. 7'den 70'e herkes oldukça şık giyiniyor, İtalyan erkeği diye bir gerçek olduğunu tekrar görmüş oldum Bologna'da :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0TNHVHxmVGYb5gkbwh_yptjOBXgxdxDXRqoRqUlE3FWIlu6Pp7dZeZPy8infVu6oZHsr6m84Kf5_ElQfXDKHQQUCG2oFjDhRvqHBBqGQ7NHMYCW37AP0K9xyy3HtrQsiwOFMrPPswUk8/s1600/DSCF2882.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0TNHVHxmVGYb5gkbwh_yptjOBXgxdxDXRqoRqUlE3FWIlu6Pp7dZeZPy8infVu6oZHsr6m84Kf5_ElQfXDKHQQUCG2oFjDhRvqHBBqGQ7NHMYCW37AP0K9xyy3HtrQsiwOFMrPPswUk8/s400/DSCF2882.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS8bqD1CBDfBP7AQR4qM8-E49RKaU3fOzRKteCRX6UN9sizO9ZtnqGXb-zYdpv6js1lgN99O5vuu9bjDJPWYo2hDeeRu_qTBdcxYDnyBb2ZDOays12VpoxLQr6HgfMHsQ8d0A_GrNlAviN/s1600/DSCF2870.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS8bqD1CBDfBP7AQR4qM8-E49RKaU3fOzRKteCRX6UN9sizO9ZtnqGXb-zYdpv6js1lgN99O5vuu9bjDJPWYo2hDeeRu_qTBdcxYDnyBb2ZDOays12VpoxLQr6HgfMHsQ8d0A_GrNlAviN/s400/DSCF2870.JPG" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
Fotoğraf severler için ise mükemmel bir şehir! Bir de güzel güneşli bir gün size denk gelmişse harika sokak fotoğrafları çıkacaktır, emin olabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwpbB9MquXtQipC0qidQuYxETjVz8DbWoPHVPpDMIvvn_bQrxj542qRg6GKBYrftOSX2yAoGNrYFSzPRbnLHcEqez5eq0VSKIMYGzsHuAFb2U27EnbLy9SKKfqwpG1h_mpoM1V5M5nxQqz/s1600/DSCF3105.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwpbB9MquXtQipC0qidQuYxETjVz8DbWoPHVPpDMIvvn_bQrxj542qRg6GKBYrftOSX2yAoGNrYFSzPRbnLHcEqez5eq0VSKIMYGzsHuAFb2U27EnbLy9SKKfqwpG1h_mpoM1V5M5nxQqz/s400/DSCF3105.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com1Bologna, Italy44.494887 11.34261630000003244.3136765 11.019892800000031 44.6760975 11.665339800000032tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-31869841780951772552016-01-12T02:57:00.000-08:002016-02-04T01:40:39.060-08:00Denizli Gezisi2015'in Haziran ayında Denizli'nin bir kısmını gezmeme rağmen yazısını daha yeni yazabiliyorum :/<br />
<div>
<br /></div>
<div>
Yine kampanya bilet bulduğumda yaptığım planlardan biriydi Denizli. İş arkadaşım ve onun arkadaşlarının da katılması ile 6 kız kendimizi Denizli'de bulduk bir hafta sonu.<br />
<br /></div>
<div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgL4-UoweouFV2Dp6ISAsLJTS8B42Hb9oqriqCldE9spYLq4KQbPGaf-LpzF1f9DDF0GCfSDbypiQJHB93pl7o_uB_9exHMez-O3kMgl2nYvlH7ie0taI0guwQhGdoo-lE7FdWuGeTxOas/s1600/DSC04871.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgL4-UoweouFV2Dp6ISAsLJTS8B42Hb9oqriqCldE9spYLq4KQbPGaf-LpzF1f9DDF0GCfSDbypiQJHB93pl7o_uB_9exHMez-O3kMgl2nYvlH7ie0taI0guwQhGdoo-lE7FdWuGeTxOas/s400/DSC04871.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Bu sefer bir gezi için pek hazırlanmadığımı itiraf edeyim. Kendimi grubun akışına ve spontane olaylara bıraktım. Araba kiralayalım daha rahat gezeriz dediler, kabul ettim. Planı rotayı onlar çizdi eyvallah dedim. Benim aklımda sadece bir kaç görülecek yer vardı o kadar. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Uçak biletini git gel 110 TL'ye almıştık. Denizli Çardak Havalimanına uçuş yaklaşık 1 saat 10 dk. kadar sürüyor. Havalimanından merkeze ulaşmak için otobüsler mevcut. Biz 6 kişi olduğumuz için araba kiraladık ve 2 gün boyunca her yere araba ile gittik. O yüzden gayet ekonomik ve zamanı iyi kullanabildiğimiz bir gezi oldu fakat yanlış günde yanlış yerleri gezince bazı tadları tadamadan Denizli'den ayrıldık.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Size tavsiyem bir hafta sonu gezisi planlıyorsanız kesinlikle Cumartesi gününü Denizli merkez ve çevresine ayırın. Pazar günü ise Pamukkale ve çevresini gezmenizi öneririm. Denizli'nin merkezi ufak olduğu için Anadolu'nun bir çok yerinde olduğu gibi Pazar günleri dükkanların %95'i kapalı oluyor. O yüzden hediyelik bir şeyler alacaksanız ya da Denizli'nin tadlarını denemek isterseniz Pazar günleri dükkanların kapalı olduklarını unutmayın.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimM5sOeGj3XxTXO4haP0wH80mnYcBL9oLMEb3JJhdTtugjD2hOxZi3AGzsQ4owyqlkSgyrST4DcFUpWXbzi2INLoebrogU35zMPbDMNrDgPoOJ7emH9lOOE_6CaAVPLkWjl6UtKpbkLVA/s1600/DSC05146.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimM5sOeGj3XxTXO4haP0wH80mnYcBL9oLMEb3JJhdTtugjD2hOxZi3AGzsQ4owyqlkSgyrST4DcFUpWXbzi2INLoebrogU35zMPbDMNrDgPoOJ7emH9lOOE_6CaAVPLkWjl6UtKpbkLVA/s400/DSC05146.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<b><span style="color: #cc0000; font-size: large;">Denizli'de gezilecek yerler;</span></b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Denizli denilince akla ilk gelen bölge Pamukkale ve meşhur travertenler. Pamukkale turistler tarafından çok ziyaret edilen bir turizm noktası. O yüzden özellikle yaz aylarında gidecekseniz kalacağınız oteli önceden ayarlamanızı tavsiye ederim. Pamukkale çevresi çok fazla otel ile çevreli. Ağırlıklı olarak pansiyon görünümde ufak ufak oteller mevcut. Biz Melrose Viewpoint Otel'de kaldık. Gayet temiz, sessiz ve güzeldi. Traverten manzaralı terasta kahvaltı ve yemeğinizi yiyebiliyorsunuz. Geceliğine 105 TL verdik kişi başı. Daha uyguna da yerler bulursunuz mutlaka.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Denizli iki günde gezilebilecek bir şehir.Doğal alanları da gezeyim, trekking yapayım diyorsanız ebette daha fazla zaman gerekiyor. Kabaca görülecekleri özetlersek gezi planını ise şöyle yapabilirsiniz;</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdBg991wq8IbJDG8XHhrNWBwDOW4A7g952ueNO9s6506mP5GrnEDEuGiNFQitWZUZNJZiPj6fy1SiomtYcoTOqFzZ8bMIpvnHV1C2HKYWXn6V4UpZpUi46nx6vnGDZ-vs2Iy3F3I-P42I/s1600/DSC05129.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdBg991wq8IbJDG8XHhrNWBwDOW4A7g952ueNO9s6506mP5GrnEDEuGiNFQitWZUZNJZiPj6fy1SiomtYcoTOqFzZ8bMIpvnHV1C2HKYWXn6V4UpZpUi46nx6vnGDZ-vs2Iy3F3I-P42I/s400/DSC05129.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<u><span style="color: red;">1. Gün</span></u></div>
<div>
<u><span style="color: red;"><br /></span></u></div>
<div>
Havalimanından şehir merkezine ulaşarak şehir merkezini gezebilirsiniz. Burada meşhur Denizli Horoz heykeli ile karşılacaksınız.Burası Çınar olarak bilinen semt. Hacı Şerif tatlıları ile ve de Kebapçı Enver ise meşhur kuzu kebabı ile bilinen yerler. Pazar günü kapalı oldukları için Cumartesi gitmenizi tavsiye ederim. Biz maalesef tadamadık ama lezzetlerinin çok güzel olduğunu bir hayli duyduk. Buralar da et bittiğinde dükkanı kapatan yerlerden o yüzden öğle saatlerinde gitmenizi tavsiye ederim.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Burada meşhur Denizli havlularının satıldığı Babadağlılar Çarşısı var. Kat kat yan yana aynı şeylerin satıldığı dükkanlar bulunuyor :)</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Çamlaraltı bölgesinde de meşhur Özkaymak Dondurmacısı var. Ordan sonra göreceğiniz cadde üzerinde binbir çeşit kafe&restoran bulunuyor. Denizli ayrıca bir öğrenci şehri olduğu için özellikle bu bölgede Üniversite mekanlarını göreceksiniz.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yine Merkeze çok yakın Kaklık mağarasını ziyaret edebilirsiniz. Bizim buraya Pazar günü dönüşte zamanımız yetmediği için gidemedik. Çok erkenden kalkıp iyi plan yaparsanız Acıpayam ilçesinde bulunan Keloğlan Mağarasını da gezinize sıkıştırabilirsiniz Antalya yolu üzerinde olduğu için biraz uzak bir yer. Git gel yaklaşık 3-4 saat sürüyor. Biz pazar günümüzü bu mağaraya ayırmıştık mesela. Yol üzerinde de bir sürü Leblebici göreceksiniz. O bölgede oldukça meşhurmuş.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhfRzh302hsaCDfuAx-psPbKxU0hGU6TEGOTT8UrgDGjmNYkt6mvhV15alXsLK9K1R4nEH1h9PeLB4kNNFVQLqQIB3bjLUAiEl8l56eq58CSqqRv4RSkrr9gWXEQnkSjAvqmt6PTreC2c/s1600/DSC05229.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="90" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhfRzh302hsaCDfuAx-psPbKxU0hGU6TEGOTT8UrgDGjmNYkt6mvhV15alXsLK9K1R4nEH1h9PeLB4kNNFVQLqQIB3bjLUAiEl8l56eq58CSqqRv4RSkrr9gWXEQnkSjAvqmt6PTreC2c/s400/DSC05229.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Acıpayam- Dodurgalar Kasabasındaki mağara 1990'lı yıllarda keşfedilen ve turizme 2013 yılında açılan bir yer. Mağara yolu biraz bozuk ve virajlı. Ama mağaraya çıktığınız zaman muazzam bir manzara var. Mağara girişi 3 TL. Ufak bi mağara olduğu için 10-15 dk. da gezebilirsiniz. İçeride çok sayıda yarasa yaşıyor, korkanları uyarayım :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9fD7d0zkI6Ul7wdL3vJ6pYlXPpwBlULWtWQNnduuJ52cIZYGJPmI3ttbUXDyVKadFyLVWZhMPFKrVRGLT7Whlzr0QMsiuJUJ8qpaSeQdSOjXejwy-hnLpgk-gvj4YTIiVme4mK2O2tOY/s1600/DSC05239.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9fD7d0zkI6Ul7wdL3vJ6pYlXPpwBlULWtWQNnduuJ52cIZYGJPmI3ttbUXDyVKadFyLVWZhMPFKrVRGLT7Whlzr0QMsiuJUJ8qpaSeQdSOjXejwy-hnLpgk-gvj4YTIiVme4mK2O2tOY/s400/DSC05239.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhqQYNd3koOtMumnkS4o3CJRKmavaEXhyoUR2pP_1VvXb5h9RqEKFEV99iZPJmy98-phKcISamYyf7x5HVIJPNZaFsiczHWynz0DPj18XpY-ITIM3q-w55j5Li5WWpDzt1H-19mtWQypwI/s1600/DSC05274.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhqQYNd3koOtMumnkS4o3CJRKmavaEXhyoUR2pP_1VvXb5h9RqEKFEV99iZPJmy98-phKcISamYyf7x5HVIJPNZaFsiczHWynz0DPj18XpY-ITIM3q-w55j5Li5WWpDzt1H-19mtWQypwI/s400/DSC05274.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<u><span style="color: red;">2. gün</span></u></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Pazar gününüzü Pamukkale yolunda bulunan Laodikya Antik Kenti ve sonrasında Pamukkale'ye ayırabilirsiniz.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ben Pamukkale'yi yıllardır merak ediyordum okuduğum yazılardan, izlediğim programlardan ve de gördüğüm fotoğraflardan. Travertenlerden oluşan doğal su havuzlarına vuran akşam güneşi ile mükemmel görüntüler sunan Pamukkale'ye gittiğimde biraz hayal kırıklığı ile geri döndüm.</div>
<div>
<span style="color: #e06666;"><b><br /></b></span></div>
<div>
<b><span style="color: #8e7cc3;">Laodikya Antik Kenti</span></b></div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjseBnKBimJO4ICPqU38muWhkE38e-Mpd6ypRMK7ywvlA_2KA_7tBLwAtBPGujgXZKRJrcDH1cujQtbH48k3T7ZDys6nu4m_8PrP26Nq4nUORpbQLttO1I0D2AxB4p9-9nh3FdNBRbXESM/s1600/DSC05192.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjseBnKBimJO4ICPqU38muWhkE38e-Mpd6ypRMK7ywvlA_2KA_7tBLwAtBPGujgXZKRJrcDH1cujQtbH48k3T7ZDys6nu4m_8PrP26Nq4nUORpbQLttO1I0D2AxB4p9-9nh3FdNBRbXESM/s400/DSC05192.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQSa9DEoVAisAqZE30KrJo6njwDQC3GS8cjsdHHWYPnEPxxvbONNrh6pM3DQSC2tfrpbe-P-d_ROQNoFod-2-rcT8Uzr1Kfm7IFssKvM-c-ZHVhQMmIAWFsXMveIpYz78fVaCde6GsKY4/s1600/DSC05224.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQSa9DEoVAisAqZE30KrJo6njwDQC3GS8cjsdHHWYPnEPxxvbONNrh6pM3DQSC2tfrpbe-P-d_ROQNoFod-2-rcT8Uzr1Kfm7IFssKvM-c-ZHVhQMmIAWFsXMveIpYz78fVaCde6GsKY4/s400/DSC05224.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Pamukkale yolu üzerinde göreceğiniz tabelalar ile kolayca bulabileceğiniz bir Antik kent. Arabanız yoksa ulaşım maalesef bu bölgeye yok. Girişte müze kart geçerli. Daha yeni turizme kazandırılan bu antik kenti görmenizi tavsiye ederim. Kazı çalışmaları ise devam etmekte. Yakın zamanda oldukça önemli bir tıurizm merkezi olabilir.<br />
<br />
Yaz sıcağında kesinlikle gezmenizi tavsiye etmem.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjH6XEWRu_V3U9yeY5MmxLmNV4wwGNBlrjanAqfNiDbKXJs1QHHho031tJ_6k4Pk4OUBAjsU3XRlDZqieYykq1XrYR83X5WhyphenhyphenlAxpcl5SNQ1tuMMpvU5i52j4EtEwURlqhYEGf6ENZHRvs/s1600/DSC05214.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjH6XEWRu_V3U9yeY5MmxLmNV4wwGNBlrjanAqfNiDbKXJs1QHHho031tJ_6k4Pk4OUBAjsU3XRlDZqieYykq1XrYR83X5WhyphenhyphenlAxpcl5SNQ1tuMMpvU5i52j4EtEwURlqhYEGf6ENZHRvs/s400/DSC05214.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1yz4f0NB3_vfBv5fZzdoQSmt_XnKF_ORgkDvlUCT_urfcglRQtlsVmNKfWMlHxTzEQbBK2xBShbmcM0m8awKIEOoVGgL8_f8JGsoph0Bb7VHJ6_ZEJVVgEqfHhQ6lX-u3OdBasIQHAIM/s1600/DSC05221.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1yz4f0NB3_vfBv5fZzdoQSmt_XnKF_ORgkDvlUCT_urfcglRQtlsVmNKfWMlHxTzEQbBK2xBShbmcM0m8awKIEOoVGgL8_f8JGsoph0Bb7VHJ6_ZEJVVgEqfHhQ6lX-u3OdBasIQHAIM/s400/DSC05221.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Daha detaylı bilgi için; <a href="https://tr.wikipedia.org/wiki/Laodikeia" target="_blank">Laodikya</a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><span style="color: #8e7cc3;">Pamukkale Travertenleri ve Hierapolis Antik Kenti</span></b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Travertenleri gezmek için müze kart almanızı tavsiye ederim. Normalde tek giriş ücreti 25 TL. Girişten sonra ayakkabılarınızı çıkararak travertenleri tırmana tırmana geziyorsunuz. Rahat bir şeyler giyin mutlaka çünkü paçalar ıslanıyor ve travertenlerin doğal oluşumu nedeni ile tırtıklı zeminde çıplak ayak yürümek bazı bölgelerde zor olabiliyor. Fotoğraf çeken biriyseniz nereden baksanız tüm gününüzü bu bölgede geçireceğinizi söyleyebilirim.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq2UwLUoPEngJvT7v1XYA7_TJDQEAxM77rQQTK8c3McMDy80DSks7AwnJLuGFQ2KwdAf8IyqNT8NwpsZB3UFaBOQGifRP-ZdeoNbQ7q7X67gJHyu2sBW3SJJPyXFlx3LA5F5cvqPArdvw/s1600/DSC04884.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq2UwLUoPEngJvT7v1XYA7_TJDQEAxM77rQQTK8c3McMDy80DSks7AwnJLuGFQ2KwdAf8IyqNT8NwpsZB3UFaBOQGifRP-ZdeoNbQ7q7X67gJHyu2sBW3SJJPyXFlx3LA5F5cvqPArdvw/s400/DSC04884.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Travertenlerdeki doğal havuzlarda suya girmek isterseniz mayonuzu mutlaka getirin. Burada oluşan doğal çamurun da cilde ve bir çok hastalığa iyi geldiği söyleniyor. Gittiğiniz mevsim yaz ayları ise çok kalabalık olduğunu göreceksiniz. Biz Haziran'da gittik ve zaman zaman kalabalıktan yürüyemediğimiz anlar olmadı değil.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiHVLEaTchSwDNHOMhbHyHKew4irhmyLL3IQaJg4hhM6pCKufghMHW0ST4bp9YfzvZ83aSpfb0xuSNPXBRn0rY-OBq9als6Q3Rz4M9LwrhDmadoYgzT3ai5KI0sMHvpSEOdxmVApYkKSFI/s1600/DSC04918.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiHVLEaTchSwDNHOMhbHyHKew4irhmyLL3IQaJg4hhM6pCKufghMHW0ST4bp9YfzvZ83aSpfb0xuSNPXBRn0rY-OBq9als6Q3Rz4M9LwrhDmadoYgzT3ai5KI0sMHvpSEOdxmVApYkKSFI/s400/DSC04918.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEge7lAgj355cO4kVdLBWuM_9bGYG7Sy_e3cJmqz4_Equv7-6pheHAu-PiQq443mu6qiTN9HnbXtROGD9bALqRpsEGC22RaKt-9s7qwM-0G3ymhC9wvJ_a3wyvdr4EK8IgroZfbYIFfmsls/s1600/DSC05156.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEge7lAgj355cO4kVdLBWuM_9bGYG7Sy_e3cJmqz4_Equv7-6pheHAu-PiQq443mu6qiTN9HnbXtROGD9bALqRpsEGC22RaKt-9s7qwM-0G3ymhC9wvJ_a3wyvdr4EK8IgroZfbYIFfmsls/s400/DSC05156.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br /></div>
<div>
Travertenlerden akan doğal sıcak su eskisi gibi artık yok. Çoğu havuz kurumuş durumda. Araştırmalarıma göre çevrede bolca yapılan oteller nedeni ile su idareli kullanılıyormuş ve doğal kanak suyunu kaçak olarak kullanan çok işletme varmış. O yüzden suyu bazı aylarda çekip, bazı aylarda tekrar travertenlerden akıtıyorlar. Yakın zamanda da bir restorasyon geçirmiş. Bazı bölgelerde doğallığın yok olduğunu göreceksiniz.</div>
<div>
<br />
<div style="text-align: center;">
Kurumuş Travertenler</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIh2DngsieYd3faehmok2gXZssr7ABUT2NX22sC78Jh1onD4VZMsMELqKezpn1b9ZvaPpEaQOUabxEtajfzKWRNG6ULkToCcPdHl0PsFh45NCBLkPXcnuEIXQX3Z3P4KUPhJFIzCVa1Us/s1600/DSC05061.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIh2DngsieYd3faehmok2gXZssr7ABUT2NX22sC78Jh1onD4VZMsMELqKezpn1b9ZvaPpEaQOUabxEtajfzKWRNG6ULkToCcPdHl0PsFh45NCBLkPXcnuEIXQX3Z3P4KUPhJFIzCVa1Us/s400/DSC05061.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjv40TAZS9ca_gYjj0bMaylDeoOGtQlDDXTDmyC0B3dahxBlC80QsVdJNPbGFC2mtS0kgTOvHMHyba87fR_nQ7aJUgoUUcFaWszQ6xHCRT1iMe1s8xXwOlpJDK2LjJbg6Db6zWvnfiK0Bk/s1600/DSC04956.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjv40TAZS9ca_gYjj0bMaylDeoOGtQlDDXTDmyC0B3dahxBlC80QsVdJNPbGFC2mtS0kgTOvHMHyba87fR_nQ7aJUgoUUcFaWszQ6xHCRT1iMe1s8xXwOlpJDK2LjJbg6Db6zWvnfiK0Bk/s400/DSC04956.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Tepeye ulaştığınızda sağ tarafa doğru giderseniz Antik Havuz ve Hierapolis Antik kenti girişi, sol tarafa doğru devam ederseniz Travertenlerin bir kısmı ve de Hierapolis'in diğer kalıntılarını gezebilirsiniz. </div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjnPPktPEeibln2XbXcgGVPEmaIGgdRrxCLI_AZk6cNBVKkark5xdQkaZnBmqNNnbLY55zsIIKXDU5OTzlgX_TEOOSLylwF4voqxsPICT9JIUewdhgBM7hW0IQSUQazsueIUzAMGgiK9E/s1600/DSC04973.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjnPPktPEeibln2XbXcgGVPEmaIGgdRrxCLI_AZk6cNBVKkark5xdQkaZnBmqNNnbLY55zsIIKXDU5OTzlgX_TEOOSLylwF4voqxsPICT9JIUewdhgBM7hW0IQSUQazsueIUzAMGgiK9E/s400/DSC04973.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhFqMrDmajnRPlHfP0iGI2oJ4thLdnVx6gO8b3Ydy5Hr5MylAtDxjS-02knPZcYDib1M6Je6l4n8PRHL1pfmJajDsfilWqXprtgzOf8xZ8_INgeuQkfoAkTuaKvqA1rNpgy-4DpQdzdyo4/s1600/DSC04963.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhFqMrDmajnRPlHfP0iGI2oJ4thLdnVx6gO8b3Ydy5Hr5MylAtDxjS-02knPZcYDib1M6Je6l4n8PRHL1pfmJajDsfilWqXprtgzOf8xZ8_INgeuQkfoAkTuaKvqA1rNpgy-4DpQdzdyo4/s400/DSC04963.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Antik kentte herhangi bir ücret girişi yok. Ama Antik Havuz'a girmek isterseniz ekstra 32 TL vermek durumundasınız. Yemek yiyebileceğiniz tek alan ise burası. Eğer tüm gün burada olacaksanız tedarikli gelmenizi tavsiye ederim çünkü buradaki işletme oldukça kötü. Her şey hazır gıda. Döner, köfte, hamburger gibi şeyler var sadece ve de hepsi dondurulmuş gıdaların pişirilmesi ile yapılıyor. Fiyatlar ise oldukça yüksek. Böyle güzel bir turizm kaynağın var ve insanlar gerçekten orada tüm gününü geçiriyor, üstelik alan da müsait. Güzel bir işletme neden yapmıyorsunuz diye içimden geçirmedim değil. Oldukça amatör bir yaklaşım olmuş buradaki işletme. Biz turizmi gerçekten beceremiyoruz.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEibaSnm-5QtCof_L0DbJTQHp3uRXMiNqVJDLg6q3CHw_Rc96XSLp3QtWqSq6MOpCt-5YL-_bnbJ6OvAk3bz4wQpaSXtevYUsdFW_7QsnIcWf_fYJ1HTtB-mr-8ct8t2fNRzgUUdEbt9pZQ/s1600/DSC04964.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEibaSnm-5QtCof_L0DbJTQHp3uRXMiNqVJDLg6q3CHw_Rc96XSLp3QtWqSq6MOpCt-5YL-_bnbJ6OvAk3bz4wQpaSXtevYUsdFW_7QsnIcWf_fYJ1HTtB-mr-8ct8t2fNRzgUUdEbt9pZQ/s400/DSC04964.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRM2EncYy2LnS1-YGXb1sVqvKRmloY6bqTksxc6UnmiTLW_MgJheAbHXRUpk9KRlDzJ5O6DeBymSQhTefElqMlEO8RXz1g5XPC18KrGoqQUOiEh0aXuR6bFx52hyphenhyphenVICroG8f43s4CK34E/s1600/DSC04966.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRM2EncYy2LnS1-YGXb1sVqvKRmloY6bqTksxc6UnmiTLW_MgJheAbHXRUpk9KRlDzJ5O6DeBymSQhTefElqMlEO8RXz1g5XPC18KrGoqQUOiEh0aXuR6bFx52hyphenhyphenVICroG8f43s4CK34E/s400/DSC04966.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2szSbkIw-QqEmB3nBA5OmMCNOXbnAaUZREka3Ow37eysSVAh1i_Raxxjcn4xHb0Ag2MxFGkDPwavWHX7130DfiTkqjKUeENeWQvAi8FdGK54gQkR4yDqEhVdn8FJJOGkODs8a1Nniw7c/s1600/DSC05033.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2szSbkIw-QqEmB3nBA5OmMCNOXbnAaUZREka3Ow37eysSVAh1i_Raxxjcn4xHb0Ag2MxFGkDPwavWHX7130DfiTkqjKUeENeWQvAi8FdGK54gQkR4yDqEhVdn8FJJOGkODs8a1Nniw7c/s400/DSC05033.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivwJxrNqjoapk-BOpD-2GYUzU3CiJ01zVJBhXRmwVTdNJk9-hJWRIcIH24fFYyPoEM0U87dlRgs0KTGUegzmt9-BG5R5psf6ttR2hkY5Rlboj3MyGbHwjMnc39AVUC3Dy9mYnNrMvd9CE/s1600/DSC05114.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivwJxrNqjoapk-BOpD-2GYUzU3CiJ01zVJBhXRmwVTdNJk9-hJWRIcIH24fFYyPoEM0U87dlRgs0KTGUegzmt9-BG5R5psf6ttR2hkY5Rlboj3MyGbHwjMnc39AVUC3Dy9mYnNrMvd9CE/s400/DSC05114.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
Hireapolis Antik Kentini kesinlikle gezmenizi öneririm. Bölge gerçekten çok dağınık ve büyük olduğu için gezmesi uzun sürüyor. Büyük ve Küçük Tiyatro, Stadyum, Meclis Binası, Tapınak, Büyük Kilise gibi bölümler mevcut. Muazzam bir bölge gezmek için. Güzel bir gün batımı görmek için de beklemek lazım ki bizim gittiğimiz gün gün batımına doğru fırtına çıktı :/ Kimbilir belki bir gün bir gün batımı için tekrar bu bölgeye gelirim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPYGFPIsc-9rTP_OJJX9XgHg8sOn0ivVO4_BDGGwFJ4hmWR6ASNUvdoVz43DujxYwGelX_6KjsFOa43OeqT4vePFEubBmt1WME8dAVfo9hTWAjbaaPOmT3_mNzyEKaBVfzXyDGvB-2EJU/s1600/DSC05010.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPYGFPIsc-9rTP_OJJX9XgHg8sOn0ivVO4_BDGGwFJ4hmWR6ASNUvdoVz43DujxYwGelX_6KjsFOa43OeqT4vePFEubBmt1WME8dAVfo9hTWAjbaaPOmT3_mNzyEKaBVfzXyDGvB-2EJU/s400/DSC05010.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDRQF1lMdXO0CmTFDhAS7zdDZdPTA2duO3q1ZA-iKOl9scyjWuj6l7KiuPkS5QtgmJCBaaNW2YiZ1RTj3ZiCc6LKwlX4nWbwRiA2_eqTr4x9xdkB12WAv9xaZnR62JjeyOYT0JvCME2FQ/s1600/DSC05050.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDRQF1lMdXO0CmTFDhAS7zdDZdPTA2duO3q1ZA-iKOl9scyjWuj6l7KiuPkS5QtgmJCBaaNW2YiZ1RTj3ZiCc6LKwlX4nWbwRiA2_eqTr4x9xdkB12WAv9xaZnR62JjeyOYT0JvCME2FQ/s400/DSC05050.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheFTjPhJN55pI9vwKlxqkuaey40J4JrZF2QgqFUVjU_g0TQi6rejMe5UOL8Tc4ArunOL8oWiBabYaSUmxg_RWjBfW746Mih1ribqHn0L92XKKM8QeqfTNsqP-oQHdILS_GGBP_-1wKsjE/s1600/DSC05016.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheFTjPhJN55pI9vwKlxqkuaey40J4JrZF2QgqFUVjU_g0TQi6rejMe5UOL8Tc4ArunOL8oWiBabYaSUmxg_RWjBfW746Mih1ribqHn0L92XKKM8QeqfTNsqP-oQHdILS_GGBP_-1wKsjE/s400/DSC05016.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgnmp-b6St9EAvXcaMzTlF8_Dahrlp-MhhpIPH1cfgMSuMKeH_jg2EZdlJKG2vF7gjY-4O_yzY7wFzDkuZi6PuMZ0QAesat9dKnXMUzyF3SjFEx_fGypQLP4cjAfLFbjh9_rVnorpNHSYI/s1600/DSC05136.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgnmp-b6St9EAvXcaMzTlF8_Dahrlp-MhhpIPH1cfgMSuMKeH_jg2EZdlJKG2vF7gjY-4O_yzY7wFzDkuZi6PuMZ0QAesat9dKnXMUzyF3SjFEx_fGypQLP4cjAfLFbjh9_rVnorpNHSYI/s400/DSC05136.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Pamukkale hakkında daha detaylı bilgi için; <a href="http://www.pamukkale.gov.tr/tr/Antik-Kentler/Pamukkale-Hierapolis" target="_blank">Pamukkale</a><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgY7v07eE81-5M42MMpMuJHF84enbx0EjDjNknf3PyaXTjNgGvh9h3YL8lvdur5-3T5ioJ-8knbBj2AtiJTsMzjX-TPG3GM3pr0OZewCoFD4t8RORcbfW9zXV0GPsGlrIXt2KpbEMvKK58/s1600/DSC05058.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgY7v07eE81-5M42MMpMuJHF84enbx0EjDjNknf3PyaXTjNgGvh9h3YL8lvdur5-3T5ioJ-8knbBj2AtiJTsMzjX-TPG3GM3pr0OZewCoFD4t8RORcbfW9zXV0GPsGlrIXt2KpbEMvKK58/s400/DSC05058.JPG" width="400" /></a></div>
</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsI6HSzoJ5K9NFuAKear8xLHaDcQTszo-S_cqajzxf-rtULDatRAxtsu7xg5e8iLGqYTaPF18NBFbd5BesjMnVMFCj_coZ8TvLRrS2gLlk4DHPK9raM5QM942scMSG3RK2p3FSOEQidG4/s1600/DSC04976.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsI6HSzoJ5K9NFuAKear8xLHaDcQTszo-S_cqajzxf-rtULDatRAxtsu7xg5e8iLGqYTaPF18NBFbd5BesjMnVMFCj_coZ8TvLRrS2gLlk4DHPK9raM5QM942scMSG3RK2p3FSOEQidG4/s400/DSC04976.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg486A1bS9k7PpLKDZBPwdjvhtAucwLuUTUfzrpXZIqOk7znUSPxuOoW72Y_xndBEwU_DULL_h0jEpNaRBVd1UhmUW8ncZAvGQkzzVwk4Crzn6YHcMu88zerhmoznoRb_g7_GLTZNy2oD4/s1600/DSC05126.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg486A1bS9k7PpLKDZBPwdjvhtAucwLuUTUfzrpXZIqOk7znUSPxuOoW72Y_xndBEwU_DULL_h0jEpNaRBVd1UhmUW8ncZAvGQkzzVwk4Crzn6YHcMu88zerhmoznoRb_g7_GLTZNy2oD4/s400/DSC05126.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Travertenlerden giriş yaptığınız yerden çıkıyorsunuz yani tüm gün yürüdüğünüz yeri tekrar geri dönüyorsunuz. Sonrasında travertenlere çok yakın olan Karahayıt bölgesi var. Buradaki doğal oluşum Pamukkalenin aksine beyaz değil kırmızı. Ve burada akan suyun da oldukça şifalı olduğu söyleniyor. Burada da oteller ve içlerinde doğal kaynak suyunun olduğu havuzlar var. Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz havuz ücretsiz.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpaR-9sKxXFv07Oe6cF_DmuNtFnNDd4_ozacAoHCg_JDGJnkNsV_z_VPt1sW3qIgwfR9aJTnkBsc7ZvIft05hyT6ui7F3OhVft60tti1odOC7zqe_WfHxgHwLxoe5n5TBp0J65bu9kQmE/s1600/DSC05188.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpaR-9sKxXFv07Oe6cF_DmuNtFnNDd4_ozacAoHCg_JDGJnkNsV_z_VPt1sW3qIgwfR9aJTnkBsc7ZvIft05hyT6ui7F3OhVft60tti1odOC7zqe_WfHxgHwLxoe5n5TBp0J65bu9kQmE/s400/DSC05188.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRzu_pYR9hFhKYThiexFGLaq9PR7wUFvSbiwEcxvxutESQV6gLkcs0ANXF2Ntt-3z324Fo0mFzarOOXtoVFs6J4DEu-rYzdbFDYbV43TLlqYP9rhN2ipLaLAqUdUB1-Hcn5rXIyirOwqs/s1600/DSC05183.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgRzu_pYR9hFhKYThiexFGLaq9PR7wUFvSbiwEcxvxutESQV6gLkcs0ANXF2Ntt-3z324Fo0mFzarOOXtoVFs6J4DEu-rYzdbFDYbV43TLlqYP9rhN2ipLaLAqUdUB1-Hcn5rXIyirOwqs/s400/DSC05183.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Velhasıl hafta sonu kaçamağı için ideal bir bölge Denizli. Daha fazla zamanınız varsa Güney Şelalesi, daha yerel hayata inmek isterseniz Budan ilçesi diğer görülecek yerler arasında.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ha unutmadan bir Zafer Gazozu içmeden de dönmeyin ;)</div>
<div>
<br /></div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com13tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-57754229759118514722015-12-22T02:58:00.001-08:002015-12-22T02:58:36.109-08:002015'te neler oldu?Yıl sonuna doğru yaklaşırken her sene olduğu gibi bu sene de ''nereleri gezmişim, neler yapmışım, önümüzdeki sene nerelere gideyim'' derken buldum kendimi.<br />
<br />
Bu sene güzel başlamışken, tüm planlarımı ileriye dönük tarihlere dağıtırken talihsiz bir kaza sonucu bazı hayallerimin ertelenişini izlemek kötü oldu. Fakat çabuk toparlamamla birlikte kendimi yine yollara atmam uzun sürmedi :)<br />
<br />
Bu yıl, hazır vizem varken tüm havayolları kampanyalarından faydalanmaya çalıştım ve görmek istediğim yerlere bilet aldım. Gelin bakalım bu yıl neler yapmışım :)<br />
<br />
<span style="color: red;">ŞUBAT</span><br />
<span style="color: red;"><br /></span>
<u><b><span style="color: #cc0000;">Ağrı</span></b></u><br />
<br />
Ben hep Doğubeyazıt'ta bulunan İshakpaşa Sarayı'nı karlar altında görmek istemişimdir. O yüzden THY'nin tek yön 50 TL olan kampanyasından faydalanarak Şubat'ta Ağrı'ya gittim. Karayolu ile de Doğubeyazıt'a ulaştım ve görülecekler listeme bir çizik attım :)<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjWHSjaFTk6rGROklXLHBc58f1LZlkpX55zJdSF1E80p9RlsiUeClRsh99LuzNNB6k9SHp_6mI9JQtS8YSgKOUA3pHAalyy-NzhVyqwkH1djS13V0z2pF1MIzehyeOlWGf5_SfRk9r9kg/s1600/DSC01047.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjWHSjaFTk6rGROklXLHBc58f1LZlkpX55zJdSF1E80p9RlsiUeClRsh99LuzNNB6k9SHp_6mI9JQtS8YSgKOUA3pHAalyy-NzhVyqwkH1djS13V0z2pF1MIzehyeOlWGf5_SfRk9r9kg/s320/DSC01047.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
Doğubeyazıt yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/02/dogubeyazttan-izlenimler.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/02/dogubeyazttan-izlenimler.html</a><br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Roma</span></b></u><br />
<br />
İtalya'yı çok severim. Her sene gidip bir kaç şehrini gezmeye çalışıyorum. Bu sene de durağım Roma idi. Beklentimin çok altında bulduğum bir şehir oldu ama İtalya sokaklarında olmak yine de güzeldi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOFspCd9CwfqlpJydRLE_33-GnJSVFg49paklZGFv_OaddFM4DG7jvMGUlA2J9fXKn2mh3JUXY0Gap5C-rK2_9ISq8XfHDhlSugOqE9w47yDsuFeM1i5Jh5tZLiayjbPuBPLvYZRYsgM8/s1600/Kale2.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOFspCd9CwfqlpJydRLE_33-GnJSVFg49paklZGFv_OaddFM4DG7jvMGUlA2J9fXKn2mh3JUXY0Gap5C-rK2_9ISq8XfHDhlSugOqE9w47yDsuFeM1i5Jh5tZLiayjbPuBPLvYZRYsgM8/s320/Kale2.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
Roma yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/03/roma-rehberi.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/03/roma-rehberi.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">MART</span><br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Kayseri</span></b></u><br />
<br />
Kışın gezmek güzel. Bir yanda karlar altında Erciyes, bir yanda Kayseri mutfağı. 2 günlük kaçamak güzeldi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhy0FduchELyJ7HjPfN0VNPw4KQhxNlXWTIT3fb9mjq7UMQyccXfUSZsYNazWDZwbdhySlYhlhVC-2OPgDZOhfABSoHuCdDO1JQyAMZJ9w2KI4Nr5c8GK9M1rxKUIhuQuSlseIwfooM0-k/s1600/DSC02474.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhy0FduchELyJ7HjPfN0VNPw4KQhxNlXWTIT3fb9mjq7UMQyccXfUSZsYNazWDZwbdhySlYhlhVC-2OPgDZOhfABSoHuCdDO1JQyAMZJ9w2KI4Nr5c8GK9M1rxKUIhuQuSlseIwfooM0-k/s320/DSC02474.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Kayseri yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/06/kayseri.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/06/kayseri.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">NİSAN</span><br />
<span style="color: red;"><br /></span>
<b><u><span style="color: #cc0000;">İzmir</span></u></b><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh98yIEKGwGkTfSzw9d7hY0ZwzlTA436Vdul16p3aOCLsICGoe9CLOADDNHvqyDoASo_fwN6NN9V1K7orpBu1gh7LblcbJBHAKFgcEmG9qxMRlF33ay_sTSN9RwWL1hmJaiLkc8VThQc4I/s1600/20150426_154437.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh98yIEKGwGkTfSzw9d7hY0ZwzlTA436Vdul16p3aOCLsICGoe9CLOADDNHvqyDoASo_fwN6NN9V1K7orpBu1gh7LblcbJBHAKFgcEmG9qxMRlF33ay_sTSN9RwWL1hmJaiLkc8VThQc4I/s320/20150426_154437.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
İzmir'i çok seviyorum ve her sene mutlaka bir kere de olsa giderim. Ahbap, eş, dost oldukça fazla. İzmir'in de gezilecek çok yeri varken niye yerimizde duralım:) Bu sene gezdiğim yerleri yazamadım ama geçmiş yıllarda gezdiğim yerleri yazdığım yazıları iliştireyim şöyle.<br />
<br />
İzmir yazılarım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2014/07/efes-antik-kenti.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2014/07/efes-antik-kenti.html</a><br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2014/06/sirince.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2014/06/sirince.html</a><br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2012/06/aklm-urlada-kald.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2012/06/aklm-urlada-kald.html</a><br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2012/06/alacatnn-ardndan.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2012/06/alacatnn-ardndan.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">MAYIS</span><br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Çek Cumhuriyeti</span></b></u><br />
<br />
Orta Avrupa'nın en güzel şehri olan Prag'ı en güzel mevsiminde gezdim, parklarında, bahçelerinde bol bol oturup, müzik dinledim. Kafamın estiği yere gittim, istediğim saatte çıktım fotoğraf çektim. Benim için çok güzel bir seyahatti.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb-mLbqOo93Hqme2DMqvtJYkuw1JcVi43hNbxexwA-zDeYCUwopZlwfn5_A3jChA6ZnY81a7lT-msm2eq4_AaQnp0gOCFhnWtuxbrsezqCQWIJVjFuTj8Va3D5fG61qJqC-N7mKzVbZf0/s1600/DSC04184.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb-mLbqOo93Hqme2DMqvtJYkuw1JcVi43hNbxexwA-zDeYCUwopZlwfn5_A3jChA6ZnY81a7lT-msm2eq4_AaQnp0gOCFhnWtuxbrsezqCQWIJVjFuTj8Va3D5fG61qJqC-N7mKzVbZf0/s320/DSC04184.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
Prag yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/06/masallar-sehri-prag.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/06/masallar-sehri-prag.html</a><br />
<br />
<br />
<b><span style="color: #cc0000;"><u>Kıyıköy</u></span></b><br />
<b><span style="color: #cc0000;"><br /></span></b>
İstanbul'a yakın yerleri gezmeye devam diyerek Kırklareli'ne bağlı olan bu ufak sahil kasabasına gitmek güzeldi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisiuTi25mz3BAO9Y1nnNVw-cia82t0V8SBjLDmRZwZ0GGptaZl2I-40rQPGwzLh-loOnKSz03eq_HKf3L80nT46uJmekBBTvMboxtWU1pjJxMd7um_NL2XC3Zwwhn9geyvFSvhj8MVe2o/s1600/DSC04585.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEisiuTi25mz3BAO9Y1nnNVw-cia82t0V8SBjLDmRZwZ0GGptaZl2I-40rQPGwzLh-loOnKSz03eq_HKf3L80nT46uJmekBBTvMboxtWU1pjJxMd7um_NL2XC3Zwwhn9geyvFSvhj8MVe2o/s320/DSC04585.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Bodrum</span></b></u><br />
İş vasıtasıyla Bodrum'a gitmiştim. TR'de en sevdiğim yer Gümüşlük'te olmak ise harikaydı.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8NPcyqaUfFaleom9-bd9SKKsLNqhmTopwlrglvYzoVWCqFvmhI6Zxhdml58SUdUI_Bl_ft1BqLYJJE0KQ26azyW5k-ocauL8X9JE0DemAyT8wowD_4eD60DxCp-ZI2BucaPViJdv1610/s1600/DSC04393.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8NPcyqaUfFaleom9-bd9SKKsLNqhmTopwlrglvYzoVWCqFvmhI6Zxhdml58SUdUI_Bl_ft1BqLYJJE0KQ26azyW5k-ocauL8X9JE0DemAyT8wowD_4eD60DxCp-ZI2BucaPViJdv1610/s320/DSC04393.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Yıllar önce yazdığım Bodrum yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2011/06/bodrum-gunleri.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2011/06/bodrum-gunleri.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">HAZİRAN</span><br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Denizli</span></b></u><br />
<br />
Pamukkale yıllardır ''görülecekler'' listemde duruyordu. Kampanya'dan yararlanıp ucuza bilet almışken 2 günlük bir gezi yaptık arkadaşlarla. Şansımıza hava kötü olduğu için çok güzel fotoğraflar çekemedim. Güzel bir günbatımı izlemek için yolumu oralara tekrar düşüreceğim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCKq7m40WUgXkfpzdo8lVmh9u0hFqK74Omt6SkXUmJ1JlgO9BsjOCmyc6zYhaz-WpMU8ekEgFBA755RE2Ok88H_6g9u3Yob4mKrjCvFLN-2Wts3MNHY7GaS2rWiLzE-p8sm_D_wEVz1kQ/s1600/DSC05166.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCKq7m40WUgXkfpzdo8lVmh9u0hFqK74Omt6SkXUmJ1JlgO9BsjOCmyc6zYhaz-WpMU8ekEgFBA755RE2Ok88H_6g9u3Yob4mKrjCvFLN-2Wts3MNHY7GaS2rWiLzE-p8sm_D_wEVz1kQ/s320/DSC05166.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Gezi yazısını hala üşengeçlikten dolayı yazamadım :/<br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Trakya</span></b></u><br />
<br />
<a href="http://www.gezgininayakizleri.com/" target="_blank">Gezginin Ayak İzleri</a> sağolsun onun önderliğinde bir grup gezgin olarak Trakya taraflarını güzelce gezdik. Edirne'yi de sayesinde görmüş oldum. Neden bu zamana kadar gitmemişsem :/<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsCi9jF2h5-nwVZs5vI6kdphhPlncUcWyJQpaQjawBaLKyoG3RVjJezi_obiuBbyGOQ_ow-RIYDe2taV0CF785Ac-DoNnykacZpTAUmYuWp9XqnmNvXhY_DBHSVwWoFmvIsqpbthyZjxo/s1600/IMG-20150627-WA0019.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsCi9jF2h5-nwVZs5vI6kdphhPlncUcWyJQpaQjawBaLKyoG3RVjJezi_obiuBbyGOQ_ow-RIYDe2taV0CF785Ac-DoNnykacZpTAUmYuWp9XqnmNvXhY_DBHSVwWoFmvIsqpbthyZjxo/s320/IMG-20150627-WA0019.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
Trakya yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/07/trakya-gezisi.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/07/trakya-gezisi.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">TEMMUZ</span><br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Loreley</span></b></u><br />
<br />
Beni bilen bilir. Sıkı bir rock/metal bunun yanında dünya müziği dinleyicisiyimdir. Yıllardır yurtdışında olan festivallere katılan, TR'ye uğramamış bir çok müzisyeni canlı izlemek istiyordum. 1970'lerde popüler olan ve efsane albümler yapmış olan Camel'ı izlemek için kalktım Almanya'ya festivale gittim. Konserin bulunduğu alan da UNESCO tarafından koruma altına alınan bir vadi olunca 2 gün de oraları gezeyim dedim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfoT3alxypfFEgnIzorLOBqRRSPBx2Y84VdCpLTVx6W6ged40L76RAPb8uXFJj82_MUnMhUkltST2UYX6YrX-GWSLn9-QT2nQTWWawZSeSVnMyEuxkZk0Bt-xUA190hAyF4mU9fv_d0fc/s1600/20150716_145754_4.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfoT3alxypfFEgnIzorLOBqRRSPBx2Y84VdCpLTVx6W6ged40L76RAPb8uXFJj82_MUnMhUkltST2UYX6YrX-GWSLn9-QT2nQTWWawZSeSVnMyEuxkZk0Bt-xUA190hAyF4mU9fv_d0fc/s320/20150716_145754_4.jpg" width="180" /></a></div>
<br />
Loreley yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/08/bir-hayalin-pesinde-loreley-hatras.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/08/bir-hayalin-pesinde-loreley-hatras.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">AĞUSTOS</span><br />
<br />
Gürcistan'ın Kafkasya bölgesini ne güzel gezecektim fakat kaza nedeni ile nasip olmadı.<br />
<br />
<span style="color: red;">EYLÜL</span><br />
<br />
1 yıldır hazırlandığım İskandinavya rotası da iptal olan seyahatlerden. Hayallerimi 2016'ya erteledim şimdilik.<br />
<br />
<span style="color: red;">EKİM</span><br />
<br />
Lizbon'a gerçekten çok uyguna bilet bulmuştum ve benim hayallerimi süsleyen şehirlerden birisidir. Maalesef iyileşme sürecim biraz sürdüğü için bu da iptal olan gezilerden oldu. Bir de Hatay gezimi iptal etmek durumunda kaldım.<br />
<br />
<span style="color: red;">KASIM</span><br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Yedigöller</span></b></u><br />
<br />
Türkiye'de en sevdiğim hatta bayıldığım doğa alanıdır Yedigöller. Üçüncü defa oradaydım ama ben böyle bir kalabalık görmedimbu sefer :S Asfalt yapılan yol nedeni ile artık herkes rahatlıkla gidebiliyor. Önerim hafta içi bir gün gitmeniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzZ3YxJz2fb9GeIROzzHdIODQq0IiN-hUtLuT2jPbf7jvmjkMsi76nzvZCvTLtC-FGaryQg94Qi2eAYg3UDK8oBiQ6K9XoDMOKGkbUdC20AUNKibU41JIKxj0p4h-P8KK70SxSzCt1j1Y/s1600/DSCF0689.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzZ3YxJz2fb9GeIROzzHdIODQq0IiN-hUtLuT2jPbf7jvmjkMsi76nzvZCvTLtC-FGaryQg94Qi2eAYg3UDK8oBiQ6K9XoDMOKGkbUdC20AUNKibU41JIKxj0p4h-P8KK70SxSzCt1j1Y/s320/DSCF0689.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Yedigöller yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/11/yedigollerde-nerede-kalnr.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/11/yedigollerde-nerede-kalnr.html</a><br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2014/11/yedigoller-bolu.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2014/11/yedigoller-bolu.html</a><br />
<br />
<br />
<u><b><span style="color: #cc0000;">Viyana</span></b></u><br />
Madem bu kadar seyahat iptal oldu, biriktirdiğim paralar elimde kaldı. Vizem de bitmeden ve de iyileşmişken şöyle bir yerlere gideyim dedim ve kendimi Viyana'da buldum :) Az beklenti ile gittim, harika bir şehir ile karşılaştım.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaF27yZjL9EgcTQaA8VYMRFe392J0dEc3b0wYMc36FW_s0FsZ5xgVFPsyYAgl2G9Vq_tBxJQ78-gyUrMGk_fxLgeEjl00Uz5hCwIxQerxvBg8lWMA7JI3yq9sZRxzJzVP0J80FadC2ppc/s1600/2014_0101_022134_001.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="218" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaF27yZjL9EgcTQaA8VYMRFe392J0dEc3b0wYMc36FW_s0FsZ5xgVFPsyYAgl2G9Vq_tBxJQ78-gyUrMGk_fxLgeEjl00Uz5hCwIxQerxvBg8lWMA7JI3yq9sZRxzJzVP0J80FadC2ppc/s320/2014_0101_022134_001.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
Viyana yazım için;<br />
<a href="http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/12/viyana.html">http://gezmeninsonuyok.blogspot.com.tr/2015/12/viyana.html</a><br />
<br />
<span style="color: red;">ARALIK</span><br />
<br />
<span style="color: #cc0000;"><u><b>Konya</b></u></span><br />
<br />
Veee yılın bitişini Konya ile yaptım. Ya Konya ile ilgili çok ilginç bir kısmetsizliğim var. 3 kere gitme teşebbüsünde bulundum ve üçünde de sürekli seyahate engeller çıktı ve gidemedim. En son 2 hafta önce Pendik'ten treni 1 dk ile kaçırmam ile birlikte her şey iptal oldu. Azim ettim bir sonraki hafta gittim :D<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjmruNMTWH2U68bbZJ33lCwrez9iaNqRixeH3XtbrP4AT-Qsa7WnP_f8GwymXNiSnvZjtiyJgZIzzyxjWPfHZaKpeWHy_8JHvFN9x_e3zPeaDfaeGpL6f83WfHABkGhQ-JCn8X6wRRQuyg/s1600/2014_0108_031356_006.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjmruNMTWH2U68bbZJ33lCwrez9iaNqRixeH3XtbrP4AT-Qsa7WnP_f8GwymXNiSnvZjtiyJgZIzzyxjWPfHZaKpeWHy_8JHvFN9x_e3zPeaDfaeGpL6f83WfHABkGhQ-JCn8X6wRRQuyg/s320/2014_0108_031356_006.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Konya yazısını da haftaya umarım yazmış olacağım.<br />
<br />
<br />
Bu sene yaşadıklarım, tecrübelerim, tanıştığım insanlar, yaşadığım taihsizlik bana çok şey öğretti. Farkındalıkları yakalamak güzel bir şey. Geleceğinde neler yapmak istediğini, nasıl bir hayat yaşamak istediğini kavrarsan hayat daha da güzel oluyor. O yüzden yaşadığımız her anın kıymetini bilmek lazım.<br />
<br />
2016'da daha fazla yollarda olmak, farklı memleketlerde bulunmak, hayallerimizi gerçekleştirmek en önemlisi sağlıklı olmak dileği ile.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYwJUASrf0ZD0yKevakWvosVIKg6Q-FBhM9ugQ-4pESsPg4B3f-6OFNnimL2ojn6vHUTj6C98S2AIrndzDthkFNG6sZsLFg0wKEd06eeKtDI_2tQ24kskCHGTQ8d-uIMYEdOuSjkSnYew/s1600/DSCF9782.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYwJUASrf0ZD0yKevakWvosVIKg6Q-FBhM9ugQ-4pESsPg4B3f-6OFNnimL2ojn6vHUTj6C98S2AIrndzDthkFNG6sZsLFg0wKEd06eeKtDI_2tQ24kskCHGTQ8d-uIMYEdOuSjkSnYew/s400/DSCF9782.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
<b><span style="color: #e06666;">Sağlıklı ve mutlu yıllar dilerim.</span></b></div>
<br />Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-8998001800018277890.post-34631096094852448172015-12-02T05:50:00.002-08:002015-12-02T06:15:56.290-08:00Viyana Ağustos ayında geçirdiğim talihsiz bisiklet kazası sonrası 3 aylık bir iyileşme sürecinde kendimi yine planlar yaparken buldum. 3 seyahatim kaza nedeni ile iptal olmuştu ve hayalini kurduğum İskandinavya topraklarına başka bir mevsimde buluşma sözüyle elveda demiştim bile.<br />
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitClUhITXVJPhI0Z9AAxaP3BeLsWCOv5zzjWdNj3zhdwonyhFm80en4OfMT5b2WtkFmFwCDmApBT2dtYNBoJPYkJDC_mjzYaayGh58F4CpsIKhkr_hpwZqPB7aw7zsbU2X1iao5FfcYG4/s1600/DSCF1330.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitClUhITXVJPhI0Z9AAxaP3BeLsWCOv5zzjWdNj3zhdwonyhFm80en4OfMT5b2WtkFmFwCDmApBT2dtYNBoJPYkJDC_mjzYaayGh58F4CpsIKhkr_hpwZqPB7aw7zsbU2X1iao5FfcYG4/s400/DSCF1330.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Viyana planlarımda yoktu bu sene, açıkçası bir kaç sene içerisinde de hiç yoktu. Çevremde giden bir kaç arkadaş hiç bir şey olmadığından, 1 günde bittiğinden filan bahsetmişti. O yüzden pek çekici gelmiyordu bu şehir bana. İptal olan seyahatler yerine, iyileşmişken ve hala vizem varken uygun uçak biletini Viyana'ya buldum ve bir haftasonu kaçamağı yaparız diyerek arkadaşımla biletlerimizi aldık. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Seyahat yaklaştıkça, araştırmaya başladım ve 2 günün kesinlikle yetmeyeceğini kendi gözlerimle gidince de görmüş oldum. Viyana kesinlikle 3 hatta 4 günü hak eden bir şehirmiş arkadaş! Şehre beklentim düşük olarak gittim ve hiç ummadığım bir mutlulukla geri döndüm. Hele benim gibi sanat severler için biçilmiş kaftanmış bu şehir!</div>
<div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCLXh-Tjii8bKozQ93yAelJz3N6xubTb3Z_HBpWXl3PVSZSw4LUegF_-WWBrEFF3B3JvczZDFkwCYSEtAYrJdIYTdst9JSa0gt7rRxIIrlBnP1n7fAdI973rz_Y3-uJThq1U7t3B0Nb9w/s1600/DSCF0830.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCLXh-Tjii8bKozQ93yAelJz3N6xubTb3Z_HBpWXl3PVSZSw4LUegF_-WWBrEFF3B3JvczZDFkwCYSEtAYrJdIYTdst9JSa0gt7rRxIIrlBnP1n7fAdI973rz_Y3-uJThq1U7t3B0Nb9w/s400/DSCF0830.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
2 günlük Viyana Maliyeti her şey dahil: 820 TL</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Uçak bileti: 308 TL</div>
<div>
Harç Pulu: 15 TL</div>
<div>
Otel: 2 kişilik odada kişi başı 2 gece toplam: 43 EUR (130 TL)</div>
<div>
Müze: 51 EUR ( 155 TL)</div>
<div>
Yeme&İçme: 30 EUR (90 TL)</div>
<div>
Ulaşım:20 EUR (60 TL)</div>
<div>
Çikolata& Gofret Alışverişi: 20 EUR (60 TL) </div>
<div>
<br />
<br /></div>
<div>
<b><u><span style="color: red;">Viyana Hakkında:</span></u></b></div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN8BWwDToYPVgm-i0ljzPhKdzGyG5qIVMoejcXORy1rztYiuEgdAprqMguGbHojn4w8bhfTcSn-NDpc28OqzA6mm4MeXblRZwDu-jYpJ8PSb9KQ4pKo_4rAe7D2QeiO3qaKNSX-wxol_w/s1600/DSCF0805.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN8BWwDToYPVgm-i0ljzPhKdzGyG5qIVMoejcXORy1rztYiuEgdAprqMguGbHojn4w8bhfTcSn-NDpc28OqzA6mm4MeXblRZwDu-jYpJ8PSb9KQ4pKo_4rAe7D2QeiO3qaKNSX-wxol_w/s400/DSCF0805.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Avusturya'nın başkenti olan Viyana, Avrupa'nın refah seviyesi en yüksek olan şehirlerin başında yer alıyor. Ayrıca sanatın başkenti olarak da bir çok kaynakta lanse ediliyor. Avrupa ortalamasına göre oldukça pahalı bir şehir. Her müzeye gireceğim derseniz oldukça yüksek bir bütçe ile gitmeniz gerekiyor. Genellikle Orta Avrupa turlarında Budapeşte ve Prag'tan sonra ziyaret edilen bir şehir Viyana. Yaşam oldukça güzel ve huzurlu. Caddeler, sokaklar tertemiz. Bir çok yere yürüyerek gittiğimiz için insanların nasıl yaşadıklarını da gözlemlemiş olduk. İnsanlar oldukça medeni ve modern. Sokakta yürürken bir şey sorduğunuz zaman hemen yardımcı oluyorlar. İnsanlar oldukça bakımlı ve tarzlar. 7'den 70'e oldukça şık giyiniyorlar. Evsiz insan çok az gördüm. Pahalı olması nedeni ile çok turistik değil sanırım. İtalya-İspanya veya en yakın komşusu Prag misal oldukça turistik ve turist akınından şehirleri pek gezemiyor, şehirlerin keyfine varamıyorsunuz. İşte Viyana bu konuda oldukça sakindi.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQWP_moeVeNziJgo0YbQkVqPk-ZxfdUiaio4PJ8Iit9IO_9S-XpAYQDzkOeDTpqpia8S-cIPReCRtG9kS8iSCFyeR0yf-4yis0DKG6wJLJqfHd9MVq5nj6VjRY-JZh1cH6jan2AgKnwJI/s1600/DSCF0856.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQWP_moeVeNziJgo0YbQkVqPk-ZxfdUiaio4PJ8Iit9IO_9S-XpAYQDzkOeDTpqpia8S-cIPReCRtG9kS8iSCFyeR0yf-4yis0DKG6wJLJqfHd9MVq5nj6VjRY-JZh1cH6jan2AgKnwJI/s400/DSCF0856.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHMNvJMDs2oCHqmbBCZ1ixaceVyWfzAaXjUCLwkvhwk8jCkEzkvQ9zSlz5ex8RAJA846zoqthCNSc-kegd9ten6KYm6fXiHAMfpQIIzMDHwV0ZN5GOTuCoNw8tk43Z_niAig0k40qD-Mc/s1600/DSCF0816.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjHMNvJMDs2oCHqmbBCZ1ixaceVyWfzAaXjUCLwkvhwk8jCkEzkvQ9zSlz5ex8RAJA846zoqthCNSc-kegd9ten6KYm6fXiHAMfpQIIzMDHwV0ZN5GOTuCoNw8tk43Z_niAig0k40qD-Mc/s400/DSCF0816.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Ulaşım ağı şehir içinde oldukça sistemli ve gitmek istediğiniz her yere metro&tren veya tramvay ile zaman kaybetmeden, beklemeden gidebiliyorsunuz. Bu konuda çok sistematik her şey.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Türk gurbetçilerle de karşılaşmanız çok olası. Almanya'dan sonra sanırım Avusturya'yı da kuşatmışız. Biz epey Avusturya'da yaşayan&çalışan türk ile karşılaştık. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ülkenin para birimi EUR. Ama dediğim gibi Avrupa'nın ortalamasının biraz üzerinde hayat. Yeme&içme oldukça pahalı. Ucuz yemek alternatifi metro&tramvay duraklarındaki dönerciler, hot dogcular. 3-4 EUR'dan başlıyor menü fiyatları da.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Uçak ile 2- 2,5 saat kadar bir uçuş süresi ile Viyana'ya ulaşabiliyorsunuz. Avusturya saat olarak bizden bir saat geride.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"><b><u>Havalimanı-Merkez ulaşım:</u></b></span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Havalimanı (Flughafen Wien) - Merkez arası yaklaşık 16 km. Bir kaç alternatif var merkeze ulaşım koNusunda.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg3C_ZUFSKWQWb8FJuNklA7jrgdHbkDygYCnKPFjH4FOacYcjCq1xxjP3I_liDQIBvs87wnfPuzi0fVgS-OFs0-rRufgPZRLWn1DbRGt3OM4Un6heC5cqPW2DMW-uky8DfMjqg7lvA9nWU/s1600/DSCF0885.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg3C_ZUFSKWQWb8FJuNklA7jrgdHbkDygYCnKPFjH4FOacYcjCq1xxjP3I_liDQIBvs87wnfPuzi0fVgS-OFs0-rRufgPZRLWn1DbRGt3OM4Un6heC5cqPW2DMW-uky8DfMjqg7lvA9nWU/s400/DSCF0885.JPG" width="400" /></a></div>
<br /></div>
<div>
1- S Bahn Hattı (Banliyö): En ucuz ve güzel yöntem bu. Havalimanı çıkışından tren hattına yönlendiriliyorsunuz zaten. Sağda solda LCD ekranlar var ve hangi trenin hangi perondan kaçta kalkacağını yazıyor. Önce biletinizi makinalardan 4,40 EUR karşılığında alıyorsunuz ve S7 treninin kalktığı perona giderek önce S7 trenine binip Wien Mitte/Landstrabe durağında iniyorsunuz. Daha sonra yine tabelalar sizi U-Bahn yani metro sistemine yönlendirecek. Ordan U3 hattına binerek şehir merkezine aktarma yapabilirsiniz. Unutmayın aldığınız bilet metro-tren ve tramvay hatlarında geçerli. Bu yöntemle indi, bindi, bekleme süreleri ile 1 saat gibi bir sürede merkezde veya havalimanında oluyorsunuz. S7 hattı yarım saatte bir var çünkü. Bileti mutlaka alın, trende kontrol mevcut. Metrolar da ise nadir kontrol var ama yakalanırsanız cezası bir hayli fazla.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Şehir merkezi olarak tabir edilen yerler: Stephanplatz, Volkstheater, Karlsplatz bölgesi. Artık oteliniz nereye yakınsa ona göre hareket edersiniz. Aşağıda metro haritası mevcut.</div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEbX-bAirXyNzfYSSelNEHEZh6WucwiLFl8jPK4laa9_7p4lcDJLvtGbBP6ztRk6lLFtqTmMpNu7ozagzApKSIKbovM_ytrcI9muyS2sshA8FrYPjTqbgLzrT2APaEpKGEscCoK0WroYE/s1600/mapa-metro-viena.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="204" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEbX-bAirXyNzfYSSelNEHEZh6WucwiLFl8jPK4laa9_7p4lcDJLvtGbBP6ztRk6lLFtqTmMpNu7ozagzApKSIKbovM_ytrcI9muyS2sshA8FrYPjTqbgLzrT2APaEpKGEscCoK0WroYE/s320/mapa-metro-viena.png" width="320" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
2- Hızlı tren CAT: Bu da havaalanı çıkışında bulunan bir hat. Tek yön 12 EUR, Gidiş dönüş alırsanız 19 EUR'ya 15-20 dk gibi bir sürede havalimanından merkeze ulaşabilirsiniz. Uçağı kaçırma gibi durumlarda güzel ve pahalı bir alternatif :)</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"><u><b>Konaklama:</b></u></span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Konaklama için tercih edilen bölgeler ana tren isasyonu olarak kabul edilen WESTBANHOF veya MUSEUMSQUARTIER olarak tabir edilen müzeler bölgesi. Biz müzeler bölgesine 10 dklık yürüme mesafesinde bulunan oldukça temiz ve güvenli bir hostelde kaldık. İki kişilik bir oda kiraladık. Zaten yatmadan yatmaya kullanacağımız için temiz ve sessiz olması yeterliydi. Personel oldukça ilgili ve güleryüzlüydü. Biz bölgeden de, hostelden de memnun kaldık. Geceliği kişi başı 22 EUR idi. Kahvaltı dahildi bu arada bu fiyata. Daha merkezi bir yer tercih ederseniz fiyatlar artacaktır. Bu hostel gayet lokal bir bölgede olduğu için tercih edilebilir. Dediğim gibi metroya, müze bölgesine 10 dk yürüme mesafesinde.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<a href="http://www.hostelworld.com/hosteldetails.php/Hostel-Wien-Myrthengasse-HI/Vienna/53031?sc_sau=sfab&sc_pos=17" target="_blank">Hostel Wien</a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><u><span style="color: red;">Şehir içi ulaşım:</span></u></b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Viyana esasında yürüyerek gezilebilecek bir şehir. Zamanınız da varsa sindire sindire gezmenizi, yürüyerek şehrin tadını çıkarmanızı öneririm. Sadece Belvedere ve Schönbrunn Sarayları biraz şehir dışında. Onlara da metro hattı ile gidebilirsiniz. Ama dediğim gibi zamanınız varsa buralara yürüyerek bile gidebilirsiniz.</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqKbygwCNGLxPHl85uC_2luWKstszeMWzYOinu-Tk_SOI4ttPzFWPN631_GYjgomgapBfkMhhgjDcoxZlkYUQ1HXOyW7EUq3ZztupzFnEquDpCaCemdUS-4h7x3yJbWGr7ce87hpod-TA/s1600/20151125_075204%255B1%255D.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgqKbygwCNGLxPHl85uC_2luWKstszeMWzYOinu-Tk_SOI4ttPzFWPN631_GYjgomgapBfkMhhgjDcoxZlkYUQ1HXOyW7EUq3ZztupzFnEquDpCaCemdUS-4h7x3yJbWGr7ce87hpod-TA/s320/20151125_075204%255B1%255D.jpg" width="320" /></a></div>
<br /></div>
<div>
Şehri keşfetmemiz için sadece iki günümüz olduğu için biz 48 saatlik ulaşım bileti aldık. 24-48-72 saatlik bilet seçenekleri olduğu gibi, haftalık/aylık bilet seçenekleri de mevcut. Tek yön bilet fiyatı ise 2,2 EUR. Zamanınız kısıtlı ise metro güzel bir alternatif. 48 saatlik biletler 13,30 EUR. Ve bu biletle istediğiniz kadar metro-tramvay hatlarına binebiliyorsunuz. Sadece yetkili biri geldiğinde biletinizi göstermeniz yeterli. Biz oldukça fazla metro kullandık ama hiç de kontrol eden görevliye denk gelmedik. Bileti aldığınızda metroya inerken okutacağınız ufak aletler var. Orada biletinizi okutun. Tarih ve saat basıyor. Böylelikle kontrole gelen memur biletin ne zaman alındığını ve ne kadar geçerli olduğunu kestirebiliyor. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Metrolar ve tramvaylar oldukça güvenli. Yine de siz temkinli olun ama tedirgin edecek bir durumla hiç karşılaşmadım. Metro istasyonları oldukça temiz. Hiç kimseye sormadan yönlendirme tabelaları ile kullanacağınız hattı şıp diye buluyorsunuz. Metro istasyonlarında dikkatimi çeken bir nokta da duvarlarda hep sanatla alakalı afişlerin olmasaydı. Güncel oyunlar, filmler, gösterilerin boy boy afişleri mevcut. Alışveriş adına bir reklam dahi görmedim.<br />
<br />
Bisiklete elverişli bir şehir ama çok yaygın olarak bisiklet kullanımı yok. İstanbul'a göre fazla yine de tabi :)</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"><b><u>Gezilecek Yerler:</u></b></span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Viyana tam bir sanat cenneti. İstemediğiniz kadar etkinlik, müze, sergi, mevcut. İlgi alanınıza ve zamanıza göre önceden araştırıp gitmek şart bence. Bizim zaman kısıtlı olduğu için modern ve tarihi müzeleri es geçerek saraylara ve meydanlara yöneldik. Ama kısaca bahsedecek olursak gezinize Müzeler bölgesinden başlayabilirsiniz. Haritada işaretli olan her yere yürüyerek gidebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhslfWDXiBJ0952SgJGcVr-VKPLitUdlnIFvsOaHt95i54ZFqzsWtai1OV8PCac6FuH19e16pzXQJ5SY9sSv077eTx5Duxf60Ng6p_TsEnxYNWr4JostTPsLYXhznz2K-IZ53WgmuGE7JU/s1600/wien.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhslfWDXiBJ0952SgJGcVr-VKPLitUdlnIFvsOaHt95i54ZFqzsWtai1OV8PCac6FuH19e16pzXQJ5SY9sSv077eTx5Duxf60Ng6p_TsEnxYNWr4JostTPsLYXhznz2K-IZ53WgmuGE7JU/s400/wien.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
1- MusemsQuartier<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkn7orHT3yXooLTW-NJbHRmT-hWHVnFY_0MJBYzTo5xHN9CE-HKamPgDsaZxN2VVT4iy199IwYOlkklUpEEM1TqTwzP5fdKcBEELdagCtaduXewwV80LaNK7J4SQXxHbN6ahk0NpyVtbU/s1600/DSCF1367.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="265" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkn7orHT3yXooLTW-NJbHRmT-hWHVnFY_0MJBYzTo5xHN9CE-HKamPgDsaZxN2VVT4iy199IwYOlkklUpEEM1TqTwzP5fdKcBEELdagCtaduXewwV80LaNK7J4SQXxHbN6ahk0NpyVtbU/s400/DSCF1367.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Burayı Müzeler bölgesi olarak düşünebilirsiniz. Modern Sanat müzeleri, sergi alanları, mekanları mevcut. Detaylı bilgiye <a href="http://www.mqw.at/en/" target="_blank">şuradan</a> ulaşabilirsiniz.<br />
<br />
2- Rathausplatz<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijWgXoi4VxAsUiCM8J0GAjgeVSPib7VPnfGRI7P2GQuQq04RMU-o62hm3GLsA-J6FFs_7UPhw7wQZUr3H_VJfDPrX7uqfIpNPMteZkH4Wuh03oqfJwxp4id3kJSVRUfnO-cbsHj_FIf3Y/s1600/DSCF0802.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="251" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijWgXoi4VxAsUiCM8J0GAjgeVSPib7VPnfGRI7P2GQuQq04RMU-o62hm3GLsA-J6FFs_7UPhw7wQZUr3H_VJfDPrX7uqfIpNPMteZkH4Wuh03oqfJwxp4id3kJSVRUfnO-cbsHj_FIf3Y/s400/DSCF0802.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Belediye Meclisine ve Parlemento binasını görebilirsiniz. Az ilerde Viyana Üniversitesi var. Merak ediyorsanız, içine girebilirsiniz. Kimse ''hop kardeşim ne işin var burada'' demiyor. İçi oldukça güzel.<br />
<br />
3-Burgtheater<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrQoq2bCNVDPzC3JUIq56VXYZBr8D8W0-cBZ3PaRN7Kc3zbh0JKtkWutd1u0Uuaqo8g1FT3qVVblX0ayXOMNVxZDz11ksBhbI33GCb9eHdMv_-B7XP4-tYCGQuh9T2qnf9HRcOl7h9F5o/s1600/DSCF1123.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjrQoq2bCNVDPzC3JUIq56VXYZBr8D8W0-cBZ3PaRN7Kc3zbh0JKtkWutd1u0Uuaqo8g1FT3qVVblX0ayXOMNVxZDz11ksBhbI33GCb9eHdMv_-B7XP4-tYCGQuh9T2qnf9HRcOl7h9F5o/s320/DSCF1123.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Avrupa'nın ikinci en eski Tiyatro binası. Hala aktif olarak oyunlar sergilenmekte.<br />
<br />
4-Aziz Stephan Kilisesi<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjx21Q_FcKvAasYyqqam0PV73cv6TUWuGtL9PkFECXSOBG3HnAcO8da6RokcKfito5R9rfMxUl-MuRsDYi_Hy6AcoIN8Sg2re1ElYwgNFw1aPqlSneXYWXGUHhGQh6MffOfesjoMAn9FoE/s1600/DSCF0849.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjx21Q_FcKvAasYyqqam0PV73cv6TUWuGtL9PkFECXSOBG3HnAcO8da6RokcKfito5R9rfMxUl-MuRsDYi_Hy6AcoIN8Sg2re1ElYwgNFw1aPqlSneXYWXGUHhGQh6MffOfesjoMAn9FoE/s320/DSCF0849.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Stephanplatz'a doğru ilerleyerek Viyana sokaklarını gözlemleyebilirsiniz. Aziz Stephan Kilisesi, Viyana'nın en ünlü simgesi. Gotik mimari akım çerçevesinde 1365 yılında inşa edilmiş. Günümüzde akşamları klasik müzik konserleri için ev sahipliği yapıyor. Kiliseye giriş ücretsiz lakin kulesine çıkıp şehir manzarasını izlemek istiyorsanız 4,5 EUR, mezar odalarını ziyaret etmek isterseniz de 5 EUR vermek durumundasınız. Biz gezerken hava oldukça gri olduğu için hiç yüksek yerlere çıkıp şehri izleyelim isteğine kapılmadık.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEia8MivhvyrFjYFYU603FxfL01Z_HuchkcvSzmDmfArGwBT2Yn0g8jup090DRy2doh81eTwluOEouDAedXA3VAOiFtXROupjSH-zJgda3ER3ArWsZj_pOEcNEo-d8dnWcmXIeBjPhgRQB4/s1600/DSCF0893.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEia8MivhvyrFjYFYU603FxfL01Z_HuchkcvSzmDmfArGwBT2Yn0g8jup090DRy2doh81eTwluOEouDAedXA3VAOiFtXROupjSH-zJgda3ER3ArWsZj_pOEcNEo-d8dnWcmXIeBjPhgRQB4/s320/DSCF0893.JPG" width="204" /></a></div>
<br />
<br />
5-Hofburg Sarayı<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjUQZD7QGfcYXrgoqNcXRtTq-IfTfjzN7DZ8yBFvXviyHT3d_1PXcgxQag-QCRDVlijnrp4NMi71hTtULS18no9kCEiIZMppLqLgOrKLBMLS0EZSIJLWtGR19Nr0viGRJmzOXn_c3mZPFw/s1600/DSCF1017.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjUQZD7QGfcYXrgoqNcXRtTq-IfTfjzN7DZ8yBFvXviyHT3d_1PXcgxQag-QCRDVlijnrp4NMi71hTtULS18no9kCEiIZMppLqLgOrKLBMLS0EZSIJLWtGR19Nr0viGRJmzOXn_c3mZPFw/s320/DSCF1017.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Biraz Stephanplatz'ın bulunduğu meydanı, mağaza dolu sokakları gezdikten sonra Hofburg Sarayı'na doğru gidebilirsiniz. Hofburg Sarayı, Avusturya tarihinde oldukça önemli bir yere sahip. Habsburg Hanedanlığına kış mevsimlerinde ev sahipliği yapmış bu sarayı gezmek nereden bakarsanız 2-3 saati buluyor. Sadece bu saraya girmek isterseniz giriş 12,5 EUR ve Hofburg Kompleksinde yer alan Sisi Müzesi, Gümüş Koleksiyon ve İmparatorluk Apartmanı bölümlerinde geçerli. Zamanında sarayda kullanılan mutfak eşyalarını, tabak&çanak&bardak koleksiyonlarını, dönemin en zengin hanedanlığının nasıl yaşadığını gözlemlemiş oluyorsunuz. Hanedanlığa ait odalar, dönemin en meşhur kraliçesi Sisi'nin hayatı, kişisel eşyalarını görebileceğiniz bir Kompleks, Hofburg. En güzel tarafı girişte türkçe sesli rehberi ücretsiz olarak temin edebilmeniz. Normalde bu hizmet çoğu müzede ekstra ücrete tabidir. Türkçe bulunması oldukça sevindirdi beni :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjL8q-JP2AS3znbhJIJy1t-g0CpoAGjmDXtUgn58Vpl6oLltpnyiLMLXPGzy52rhh9QnkaRU4Or58MgGKS58Oz6KS5BWBRJy6lLaeBYtKpDuLQhkZuVDI8SgDBwrxR3EwJ5tO4bs9narB0/s1600/DSCF0978.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="296" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjL8q-JP2AS3znbhJIJy1t-g0CpoAGjmDXtUgn58Vpl6oLltpnyiLMLXPGzy52rhh9QnkaRU4Or58MgGKS58Oz6KS5BWBRJy6lLaeBYtKpDuLQhkZuVDI8SgDBwrxR3EwJ5tO4bs9narB0/s400/DSCF0978.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgDtLg1nVyBM7MwRJYAyYZ5BelQsDYXIKD2LbVC42lXENuI5y7PjN_GSW3Uo5PMX8EduKHwVTSdBWQ5kC2SHz61_0prYoPUFeUqP5MsjmG06ks3OlpeCeUQajVMNb2yOSSeeVqwoPm9M0/s1600/DSCF1005.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgDtLg1nVyBM7MwRJYAyYZ5BelQsDYXIKD2LbVC42lXENuI5y7PjN_GSW3Uo5PMX8EduKHwVTSdBWQ5kC2SHz61_0prYoPUFeUqP5MsjmG06ks3OlpeCeUQajVMNb2yOSSeeVqwoPm9M0/s400/DSCF1005.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Hofburg Sarayı için önerim Schönbrunn Sarayının da dahil olduğu Sisi Ticket adındaki bileti internetten satın alarak tek biletle 4 mekana girmeniz. Hiç kuyruk beklemeden, aldığınız bileti A4 formatında yazdırarak, müzelerin girişinde hemen Online kısımlardan geçebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEinavTxJG5epsHt3wCHsV5-9LsT-oceEX6ybILszt9TonCUNMjanRd0rWlv3PYIZJvJC1wz92tVxBbJ1hUKfsRkdaVHmNEQY3hpe856HTfzIjirX4MwXJBBX690cYDgYxPbGjsvjGEsUEs/s1600/DSCF0969.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEinavTxJG5epsHt3wCHsV5-9LsT-oceEX6ybILszt9TonCUNMjanRd0rWlv3PYIZJvJC1wz92tVxBbJ1hUKfsRkdaVHmNEQY3hpe856HTfzIjirX4MwXJBBX690cYDgYxPbGjsvjGEsUEs/s400/DSCF0969.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Saraylar hakkında geniş bilgi ve bilet bilgisi için: http://www.imperial-austria.at/</div>
<div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhN0hMs3kPXZ77xeWOO-Bq4u2RDXkaFwFd6yIYZg3CDHmj_QN5n2XQysFl1Cb64fTBCszaNmTrC244JHDisUoLL_k-vHrpCXCftiRp9AS0RecgyJyr4pld94E0ZIQ6uOfrGBXZZIWXwQLs/s1600/DSCF0986.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="286" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhN0hMs3kPXZ77xeWOO-Bq4u2RDXkaFwFd6yIYZg3CDHmj_QN5n2XQysFl1Cb64fTBCszaNmTrC244JHDisUoLL_k-vHrpCXCftiRp9AS0RecgyJyr4pld94E0ZIQ6uOfrGBXZZIWXwQLs/s400/DSCF0986.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Hofburg Kompleksinde Sisi müzesinin Silver collection bölümünde fotoğraf çekmek serbest ama diğer bölümlerde fotoğraf çekmek maalesef yasak. Ama ufak kameralarınız (gopro, sjcam gibi) varsa bulunmaz nimet. Gizli gizli çekim yapabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhW5KxV-5U8kTQSwDggD85PAatWcZgeKzF00az280hfrNKEA5G6ImELHwva8xDoxxA2EAaE6u4mNpdAavneAWjhyB7bXpH6OlYiNIYVwKzGMAfSfHtqBrbjSnOtqf6FQIVlAWt5TKNmkI/s1600/DSCF0949.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhW5KxV-5U8kTQSwDggD85PAatWcZgeKzF00az280hfrNKEA5G6ImELHwva8xDoxxA2EAaE6u4mNpdAavneAWjhyB7bXpH6OlYiNIYVwKzGMAfSfHtqBrbjSnOtqf6FQIVlAWt5TKNmkI/s400/DSCF0949.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvfjaisNJvLMSNOEjXpyNFqXDMQEKvRcWm7aRpAn-ShyphenhyphenqHKho2IK24UL6d9VsB8Sm1tZC3uc5r2K53VA4saIHtUPLcRu-WzIMsX6PzAqr0u8avO4bIiZF6eAK_VAqwAQAMui8y9kqUsIo/s1600/DSCF1352.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvfjaisNJvLMSNOEjXpyNFqXDMQEKvRcWm7aRpAn-ShyphenhyphenqHKho2IK24UL6d9VsB8Sm1tZC3uc5r2K53VA4saIHtUPLcRu-WzIMsX6PzAqr0u8avO4bIiZF6eAK_VAqwAQAMui8y9kqUsIo/s400/DSCF1352.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Bu saray Hanedanlığın kış mevsimlerinde kullandığı saray imiş. Hofburg Sarayı önünde Ortaçağ dönemini hala yaşatmaya çalışan atlı arabalar mevcut. Bunlarla eski şehir turu yapabilirsiniz eğer bütçeniz yüksekse.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDxNX1pmQ4j_3osdXpygPUcN1RxeJghiiwM8zQnDhDsY20OfV7wr5UbFndcHPQiqzl5vtb1MLJoZfmMfHCrb44wX1r600vjX4OUwd0dhvseI7eVwNna7MvWBR34-Rxpbncl2RnOsE88vY/s1600/DSCF1018.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiDxNX1pmQ4j_3osdXpygPUcN1RxeJghiiwM8zQnDhDsY20OfV7wr5UbFndcHPQiqzl5vtb1MLJoZfmMfHCrb44wX1r600vjX4OUwd0dhvseI7eVwNna7MvWBR34-Rxpbncl2RnOsE88vY/s400/DSCF1018.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br /></div>
<div>
6-Doğa Tarihi Müzesi<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiy1ba24t9YhPwu7P6loZR-OSAZCz8tVCX2vtfefquWzSCop1ypg45ig_8uZqHggTJHlsblQEsWUh5q6Gz4612hbo1gfc1vBxknz_q147hPXKyuFdswZeoWNk6BOFDQPPX_DFesS0jIk4A/s1600/DSCF1096.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="228" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiy1ba24t9YhPwu7P6loZR-OSAZCz8tVCX2vtfefquWzSCop1ypg45ig_8uZqHggTJHlsblQEsWUh5q6Gz4612hbo1gfc1vBxknz_q147hPXKyuFdswZeoWNk6BOFDQPPX_DFesS0jIk4A/s400/DSCF1096.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Hemen Hofburg Kompleksinden çıktıktan sonra göreceksiniz. Açıkçası zaman ve bütçe çok olmadığı için biz bu müzeyi es geçtik.<br />
<br />
7-Albertina Müzesi<br />
<br />
Yine es geçtiğim bir modern sanatlar müzesi.<br />
<br />
Buradan dümdüz yürüyünce yine Museumsquartier bölgesine geri dönmüş oluyoruz.<br />
<br />
8-Karlsplatz meydanı<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpeK8V2zUveqzCwwy-osbaPK41QDBMgI-6-QEec8cJqFx0qmE0bJxYoMMEgQtcfMgW8LNfKdnYkk2ezWmkSd794qYDYObOWxpwR9yuKO5CprU4NcPPLckvw595xNMZeDg9SLS8Dvb7134/s1600/DSCF1100.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpeK8V2zUveqzCwwy-osbaPK41QDBMgI-6-QEec8cJqFx0qmE0bJxYoMMEgQtcfMgW8LNfKdnYkk2ezWmkSd794qYDYObOWxpwR9yuKO5CprU4NcPPLckvw595xNMZeDg9SLS8Dvb7134/s400/DSCF1100.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Geldik Viyana'nın en ünlü meydanlarından birine. Bu civarda görecebileceğiniz yine bir sürü müze, kilise mevcut. Viyana Teknik Üniversitesi de burada bulunmakta. Hemen karşıya geçerek 19. yy'da inşa edilen ve hala ayakta olan Viyana Devlet Opera binasını görebilirsiniz. Opera/Bale/Klasik Müzik dinletisi için önceden bilet alabilirsiniz. En ucuz bilet 50 EUR'dan başlıyor. Zaman ve bütçe varsa tabi ki kaçırmayın. Ayrıca önceden araştırmalarımın sonucu gidince de gördüm insanlar oldukça şık şekilde geliyorlar. Öyle ben turistim kotum, kapşonlu sweatshirtümle giderim diyemiyorsunuz. İnsanlar gerçekten özenerek en şık halleri ile geliyor. Artık bir sonraki Viyana seyahatimde kesin yapacağım şeylerden biri olacak.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5ZkQlwcJvEGcrfR5H8zW0VaPLqQwtpd31nM0JakgwBy2oeJll7hbgBDKxNe3exjrhQzPijceVW3glp6LCaxfuwjUHJ1OIUBJPTjoqXyS-Y5XtNEdnu8JfqEIJ5M-4QNHiH4yZ4-NtWww/s1600/DSCF1358.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="226" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5ZkQlwcJvEGcrfR5H8zW0VaPLqQwtpd31nM0JakgwBy2oeJll7hbgBDKxNe3exjrhQzPijceVW3glp6LCaxfuwjUHJ1OIUBJPTjoqXyS-Y5XtNEdnu8JfqEIJ5M-4QNHiH4yZ4-NtWww/s400/DSCF1358.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<a href="https://www.viennaclassic.com/" target="_blank">https://www.viennaclassic.com </a>sitesinden detaylı inceleyebilirsiniz.<br />
<br />
Ve bu şekilde gezdiğiniz zaman buraları 1 günde gezebilir ve yorgunluktan ölerek günü tamamlayabilirsiniz. Önerim yukarıdakileri 1,5 günde halletmeniz :)<br />
<br />
9- Belvedere Sarayı<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiMEnyJ1kO3BJApGWZwARYWbNR_or8nwXu1LUjOjrUX0mwYXqg1rDMupgElAfxrYlF7Fw3La0W6Ir_eRlGBBmYFPCZGUJtrjBJGhsinAxja0Kaly4FDJACpjtsKgqinX9YfzCekAo0V_HE/s1600/DSCF1067.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiMEnyJ1kO3BJApGWZwARYWbNR_or8nwXu1LUjOjrUX0mwYXqg1rDMupgElAfxrYlF7Fw3La0W6Ir_eRlGBBmYFPCZGUJtrjBJGhsinAxja0Kaly4FDJACpjtsKgqinX9YfzCekAo0V_HE/s320/DSCF1067.JPG" width="242" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4PDp-YPkfwDyVzAOOiiI6DXxN7Q-rOic27yeCNqqn80AtQNXtcEw7DiDOtlNw7EYPwK2zyFMCLWjuwlRFxOS5hcXr37iIPzmPv_EMyVeVtGkVHVi371_CZrfkeOzQ666bilNsRv16Ark/s1600/DSCF1057.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4PDp-YPkfwDyVzAOOiiI6DXxN7Q-rOic27yeCNqqn80AtQNXtcEw7DiDOtlNw7EYPwK2zyFMCLWjuwlRFxOS5hcXr37iIPzmPv_EMyVeVtGkVHVi371_CZrfkeOzQ666bilNsRv16Ark/s320/DSCF1057.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Burası biraz şehirden uzak. O yüzden en güzel tramvay ile ulaşım. D numaralı tramvaya bindiğiniz zaman Belvedere durağında ineceksiniz. Bu saray Yukarı ve Aşağı Belvedere diye ikiye ayrılıyor. Saray günümüzde sergi mekanı olarak kullanılıyor. İçeride barok döneme ait yağlı tablolar mevcut. Ayrıca özel koleksiyon sergileri de dönem dönem sergilenmekte. Gittiğiniz dönemde http://www.belvedere.at/ sitesine göz atıp, hangi serginin olduğunu öğrenmeniz mümkün.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGX1pPk6_ZpCTg-TISX9lEHFxmSGtX8QVhBYspvkXpysbfObvIgxFEH8wg4RSmIE67kaRsFb7Kmcv8tbr-F3Cnw1bQPYk3MaXom0DEuSqKlelEjUfCjcoc4GBl3qaMva0SMy2t_eTtSOc/s1600/DSCF1063.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGX1pPk6_ZpCTg-TISX9lEHFxmSGtX8QVhBYspvkXpysbfObvIgxFEH8wg4RSmIE67kaRsFb7Kmcv8tbr-F3Cnw1bQPYk3MaXom0DEuSqKlelEjUfCjcoc4GBl3qaMva0SMy2t_eTtSOc/s400/DSCF1063.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh_SqCeq4w8dJOGb_ojDuwD0C_wxw2T1Fnbd_CiAuY0Y_CQPt_5ImHL4PpWHggDKvX-vLyyWvoCNchroXfnWNJ9RhKTmM2m9qPmyK2xSjVbpqNPjYTEUkTFxrzoWF3pFp_G6mPKE7B74bk/s1600/DSCF1079.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh_SqCeq4w8dJOGb_ojDuwD0C_wxw2T1Fnbd_CiAuY0Y_CQPt_5ImHL4PpWHggDKvX-vLyyWvoCNchroXfnWNJ9RhKTmM2m9qPmyK2xSjVbpqNPjYTEUkTFxrzoWF3pFp_G6mPKE7B74bk/s400/DSCF1079.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Çeşitli bilet kombinasyonları ile yine biletinizi internetten almanızı tavsiye ederim. Ben 23 EUR'ya yukarı-aşağı Belvedere bir de 21er Haus adlı salonda geçerli olan 3'lü kombinasyonlu bilet aldım. Sanata meraklı iseniz bu saray tam size göre. Gezmek ise Kışlık Saray da dahil 3-4 saat sürer. O yüzden zamanınızı iyi kullanmanız gerekiyor. Mesela bizim 21 Haus ve Kışlık Saray zamanımız yetmedi, gezemedik.<br />
<br /></div>
<div>
10-Schönbrunn Sarayı<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguJ8Xp1T2F1cLVoRQF2sVAJePUzdqo-9lUhfCoDN0W8_6oZhaIBESLM2sPmywInLW89l22iKaANhC7vROSBx1Y8dqWP-Ei-EO4PWFZbQ0GGKxAa5uspLId_mM7MNSsC1BdEug7LSv1xR8/s1600/DSCF1312.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguJ8Xp1T2F1cLVoRQF2sVAJePUzdqo-9lUhfCoDN0W8_6oZhaIBESLM2sPmywInLW89l22iKaANhC7vROSBx1Y8dqWP-Ei-EO4PWFZbQ0GGKxAa5uspLId_mM7MNSsC1BdEug7LSv1xR8/s200/DSCF1312.JPG" width="138" /></a></div>
Evet geldik Viyana'nın en güzel tarihi yapısına. Schönbrunn Sarayı için en az yarım gününüzü hatta güzel bir mevsimde gitmişseniz tam gününüzü ayırmanızda fayda var. Saraya ulaşım U4 metro hattı ile mümkün Müze bölgesinden yaklaşık 20-25 dk sürüyor.<br />
<br />
Schönbrunn Sarayı giriş ücreti 15, 90 EUR. Hofburg Sarayı dahil Sisi Biletinden bahsetmiştim. O biletle buraya girebilirsiniz. Yine girişte sesli türkçe rehberinizi alarak sarayı bilinçli bir şekilde gezmeniz mümkün. Önerim sarayın ilk açıldığı saatlerde giriş yapmanız. Saraya ilgi oldukça yoğun. Odaları gezerken kalabalık nedeni ile rahat gezemeyebiliyorsunuz. Büyük Tur yaklaşık 1 saat sürüyor.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYzYRf06SWOlf2LtfoVxxsAd8N0MpNLwgsbsxscgcFvt58vJRl0bPHuJMJBYMG97fMYmUYjhgJGgUhP9ayePmKE39aoHEJH13dN52Vu5XfBuDMdJC2g7hKQK9f2gnm2OhM2bF4oR49-BI/s1600/2014_0101_014127_003.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="273" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYzYRf06SWOlf2LtfoVxxsAd8N0MpNLwgsbsxscgcFvt58vJRl0bPHuJMJBYMG97fMYmUYjhgJGgUhP9ayePmKE39aoHEJH13dN52Vu5XfBuDMdJC2g7hKQK9f2gnm2OhM2bF4oR49-BI/s400/2014_0101_014127_003.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwWnyvrCosjVoCN-YUAW6Ocbyi_gG5n9UR9Xk43vdrjxOUoiPUbFgW9XqBSe_CDOsJnP-zKj1YLOAQcBlX0ncVRMyEHgc2l4AGoLU-hTq0PlEFYiq6MSIvEpdRfGcPZ-47ver_SVePHw4/s1600/2014_0101_015218_001.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="273" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgwWnyvrCosjVoCN-YUAW6Ocbyi_gG5n9UR9Xk43vdrjxOUoiPUbFgW9XqBSe_CDOsJnP-zKj1YLOAQcBlX0ncVRMyEHgc2l4AGoLU-hTq0PlEFYiq6MSIvEpdRfGcPZ-47ver_SVePHw4/s400/2014_0101_015218_001.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYupDMdayjI3xKNTkdDy5sW_QkZ0_u8gt5s_2E4YCzII2eSXTGtbA__tEY32ZT62UX4OPbuIxPSQz3o5nPjl8zYURAIVVMHxRA85zxBQSAirBpwNIH-i9wA0Zb_Xw8Ui8Zk4i8vHVRVzY/s1600/DSCF1247.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYupDMdayjI3xKNTkdDy5sW_QkZ0_u8gt5s_2E4YCzII2eSXTGtbA__tEY32ZT62UX4OPbuIxPSQz3o5nPjl8zYURAIVVMHxRA85zxBQSAirBpwNIH-i9wA0Zb_Xw8Ui8Zk4i8vHVRVzY/s400/DSCF1247.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUQ3Kp6lbglpLTESOmUB0UFoJcZVIvXmSqBbMG_rRLBQmJ8GGPQ6BYV4sxVF4XAFanx75Eg_ghHOOwuX9xZEal6zZlOoRWcdgXqlYlR0PldRMZo_JoDsYeKHeDkDurGmnEeqEX14qQ9jw/s1600/2014_0101_015243_002.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="272" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUQ3Kp6lbglpLTESOmUB0UFoJcZVIvXmSqBbMG_rRLBQmJ8GGPQ6BYV4sxVF4XAFanx75Eg_ghHOOwuX9xZEal6zZlOoRWcdgXqlYlR0PldRMZo_JoDsYeKHeDkDurGmnEeqEX14qQ9jw/s400/2014_0101_015243_002.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Habsburg Hanedanlığının Yazlık Saray olarak kullandığı bu görkemli Saray, Avrupanın en güzel Saraylarından birisi. Sisi olarak bilinen Franz Joseph'in eşi Elisabeth'in de en sevdiği mekan olarak biliniyor. Saray'ın tüm görkemini odalarda gezerken görüyorsunuz. Her oda birbirinden farklı ve ihtişamlı. Yine Saray içerisinde fotoğraf çekmek yasak.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4PN6k05WXtzXFPbS32W0_o2btCyl7x0LegRupLW5GqF1X-JSNao9LOir8ttCQ2pgOLVkFS_FSjWOwBUQXJ7bRUtMAdLrhW7dbZIC55A036td0p6ozADujkOqQR_6yuxFm8Po1FRMjGBU/s1600/DSCF1284.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4PN6k05WXtzXFPbS32W0_o2btCyl7x0LegRupLW5GqF1X-JSNao9LOir8ttCQ2pgOLVkFS_FSjWOwBUQXJ7bRUtMAdLrhW7dbZIC55A036td0p6ozADujkOqQR_6yuxFm8Po1FRMjGBU/s400/DSCF1284.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6pQxdkwi3tw30O9bx_ncW2pfIBfZDA20GnjrABNLYP88ag-zAWejrPAMFvlPWcYX7G4HQn0F6ng5uW2fa83JGLarI_Gu7_g82t4u4GWnj-spxFAAh5pdyEagG45TxkzA4ykgbYWaZO30/s1600/DSCF1255.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6pQxdkwi3tw30O9bx_ncW2pfIBfZDA20GnjrABNLYP88ag-zAWejrPAMFvlPWcYX7G4HQn0F6ng5uW2fa83JGLarI_Gu7_g82t4u4GWnj-spxFAAh5pdyEagG45TxkzA4ykgbYWaZO30/s400/DSCF1255.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Gelelim sonrasında Schönbrunn bahçelerine ve hayvanat bahçesine. Hayvanat bahçesi ekstra ücretli. Bahçelerde yürümek, fotoğraf çekmek ise başlı başına zaman gerektiriyor. O yüzden bence buraya koca bir gününüzü ayırmakta fayda var. Özellikle bu sarayın bahçelerini bahar veya yaz aylarında gezmek lazım. Bu arada sarayın ana kapısında güvenlik, giriş ücreti gibi bir şey olmadığı için Avusturyalılar saray bahçesini spor mekanı olarak kullanıyor. Bahçeler gerçekten çok büyük ve görkemli. Sürekli karşınıza bir yol ayrımı çıkıyor ve her biri de başka bir yere götürüyor. İnsanların saray bahçesinde koşuya çıkması oldukça ilginç bir görüntüydü :)<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNHsZ7jtV0Im1Ybhynhoxkvuus6aKOD7AFIe_AyBmgE3knVo7E7hp2XyRJghX3ijVjZ6f5-sI5fmbieRvOfkfODNsGqDs565jkj9JhVcWaXUQga-sS-js1F1Rk6ckDp2CoiilFoTCTGXo/s1600/DSCF1276.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNHsZ7jtV0Im1Ybhynhoxkvuus6aKOD7AFIe_AyBmgE3knVo7E7hp2XyRJghX3ijVjZ6f5-sI5fmbieRvOfkfODNsGqDs565jkj9JhVcWaXUQga-sS-js1F1Rk6ckDp2CoiilFoTCTGXo/s400/DSCF1276.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggAMterud7bNmV5JbjAzudOzDcFc1dlaGfeXSeBHJ3GHY7nzmiPREMHj1qndU2kY1IUfEYbLYci3m6GKDraLHHrgMRkEttdY_7g0pQ0p_QGUIYO-RMot8yyxWWuaYEhARBGlKe8f4w684/s1600/DSCF1286.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggAMterud7bNmV5JbjAzudOzDcFc1dlaGfeXSeBHJ3GHY7nzmiPREMHj1qndU2kY1IUfEYbLYci3m6GKDraLHHrgMRkEttdY_7g0pQ0p_QGUIYO-RMot8yyxWWuaYEhARBGlKe8f4w684/s400/DSCF1286.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
11- Hundertwasser Evi<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5t-XMawwvf2GRTfZhkfBlXBp10WTRR4-7xIhPJy3dPMPqKCDgRLfQ2wtncALwwS86edrhCni4PJ8gjLXM2johunmWYv18dnz1DyIEJUYA05J0UiWJpp99RjIwXCrq6q872C2VBRNueOs/s1600/DSCF1137.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5t-XMawwvf2GRTfZhkfBlXBp10WTRR4-7xIhPJy3dPMPqKCDgRLfQ2wtncALwwS86edrhCni4PJ8gjLXM2johunmWYv18dnz1DyIEJUYA05J0UiWJpp99RjIwXCrq6q872C2VBRNueOs/s400/DSCF1137.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghD_k2YfJBOCl7YhZM6QPil3PUF_0IAsETlzlpjM-jli_9zNKEy0ZIcdUQ8P7tk74my05Ng2F9Si7xr7IcFqCTXhClTED8Em8iLc6OfRZAzBIYA_37Q3TjAXLFp-u_iFxQN1RnugJrXcE/s1600/DSCF1191.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghD_k2YfJBOCl7YhZM6QPil3PUF_0IAsETlzlpjM-jli_9zNKEy0ZIcdUQ8P7tk74my05Ng2F9Si7xr7IcFqCTXhClTED8Em8iLc6OfRZAzBIYA_37Q3TjAXLFp-u_iFxQN1RnugJrXcE/s400/DSCF1191.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Viyanalı Friedensreich Hundertwasser tarafından tasarımı yapılan belediyeye ait toplu konut apartmanı burası. Diğer toplu konutlardan ayıran özelliği ise dış cephesinin ilginç bir tasarıma sahip oluşu. Bu da apartmanı turistik bir çekim noktası yapmış. Çevresinde ise bir sürü cafe, turistik eşya satan dükkanlar mevcut. Buraya ulaşım ise en kolay şu şekilde:<br />
U1 metrosu ile Schwedenplatz'da iniyorsunuz daha sonra yönlendirmelerle yukarı çıkıp, 1 numaralı Prater Hauptallee yönündeki tramvaya aktarma yapıyor ve Hetzgasse durağında iniyorsunuz. Duraktan 1 dk kadar yürüdüğünüz zaman binayı solunuzda göreceksiniz.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilGOoBGa57Mmnnk5fjkjHeQYwT2OYb2iIsEAYXMbVb7QnRIjSkSFIivk93TYt9yGGOElof-JLpbHCoKUJfGq-JQEiwObDCipLMaRNVl1MsZV4mJi7HHKNu6zCS_YdiYMF0IEisNQO_3qc/s1600/DSCF0790.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="326" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilGOoBGa57Mmnnk5fjkjHeQYwT2OYb2iIsEAYXMbVb7QnRIjSkSFIivk93TYt9yGGOElof-JLpbHCoKUJfGq-JQEiwObDCipLMaRNVl1MsZV4mJi7HHKNu6zCS_YdiYMF0IEisNQO_3qc/s400/DSCF0790.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0pIoXoZcyzEjRmoi9-BVOhCpcqin1BPbIVmvmIBgkwWoLkhEZXJmpfyPbyiWSlRwQc-bw84QrjPDupBZX3tbAsCJnXyuBXMRYNna8FDhaOcsvM4NQ3Yf7U8Nye95LLR-QknWLt61Yls4/s1600/DSCF0840.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0pIoXoZcyzEjRmoi9-BVOhCpcqin1BPbIVmvmIBgkwWoLkhEZXJmpfyPbyiWSlRwQc-bw84QrjPDupBZX3tbAsCJnXyuBXMRYNna8FDhaOcsvM4NQ3Yf7U8Nye95LLR-QknWLt61Yls4/s400/DSCF0840.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: red;"><u><b>Ne yenir, ne içilir, ne alınır?</b></u></span><br />
<br />
<span style="color: purple;">Şinitzel:</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtDNY70Rx0yyTo8HlmZtdwuM5IU-gnoi4UAePhRXtPFR32tQREp4YRtZmitYLG7cagBlAdu-CQITx8q7AgxTSGAmEzX1uHrYkHFb77bGWtlNTuMMrRdxP7X7A0B4fUvRT6XDbu-sgxmLI/s1600/2014_0101_032516_001.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="257" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtDNY70Rx0yyTo8HlmZtdwuM5IU-gnoi4UAePhRXtPFR32tQREp4YRtZmitYLG7cagBlAdu-CQITx8q7AgxTSGAmEzX1uHrYkHFb77bGWtlNTuMMrRdxP7X7A0B4fUvRT6XDbu-sgxmLI/s400/2014_0101_032516_001.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Viyana denilince akla Şinitzel gelir dediler. Lakin biz zamansızlıktan gerçekten yemek yiyemedik bırakın şinitzel yiyelim. İlk gün metro durağında öyle ayak üstü bir şeyler yedik. İkinci gün ise kurulan noel marketlerde satılan şinitzel görünümlü patates kroket yedik :/ Eğer benim gibi Kasım Ortası-Aralık sonu arasında gitmiş olursanız bir çok noktada kurulan Noel marketleri gezebilir, yerel lezzetleri tadabilir ve hediyelik eşyalara gömülebilirsiniz. Ama hediyelikler oldukça pahalı oluyor TL'ye vurduğunuz zaman.<br />
<br />
Şinitzel için Figlmüller ve Einstein tavsiye edilen yerler. Figlmuller için rezervasyon özellikle akşam saatleri için şart.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdvxFfVQNGDNo1Ju1dQIvDtaa0AG4P9wmyLaoc8lqHqOND5itodA1ZoRlMmZknujjvmKgaJlf4UnioQckjLVzlYdVWqyOGHdTsdpbB8YgEwnT9A9Hs5IvGSfwJkE84AgY7gXhfq-0-s-c/s1600/DSCF1049.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjdvxFfVQNGDNo1Ju1dQIvDtaa0AG4P9wmyLaoc8lqHqOND5itodA1ZoRlMmZknujjvmKgaJlf4UnioQckjLVzlYdVWqyOGHdTsdpbB8YgEwnT9A9Hs5IvGSfwJkE84AgY7gXhfq-0-s-c/s400/DSCF1049.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<span style="color: purple;">Kebap:</span><br />
<br />
Adım başı Kebapçı görebileceğiniz bir şehir Viyana. Bir de türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelere giderseniz KONYALI ETLİ EKMEK tabelalarını görmeniz zor olmayacaktır :)<br />
<br />
<span style="color: purple;">Çikolata:</span><br />
<br />
En ünlü çikolatası Mozart. Canım Mozart'ı turistik amaçlı her şeyin üzerine basmışlar zaten bir de çikolata markası yaratmışlar ama ben tadını beğenmedim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmYASOs9rZiaHJ7msSs3TdtNA4Oab5rf3iU-kje-dpMgRR0GrSluwpiuTZVfTGVTL2yuTAkDXguM5gUYdhgMT98fI8VvqMR6TJzDRMufKgQ69K9n3YkeP25EIo3eGW5sFoD9E6CPIeykk/s1600/DSCF1346.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmYASOs9rZiaHJ7msSs3TdtNA4Oab5rf3iU-kje-dpMgRR0GrSluwpiuTZVfTGVTL2yuTAkDXguM5gUYdhgMT98fI8VvqMR6TJzDRMufKgQ69K9n3YkeP25EIo3eGW5sFoD9E6CPIeykk/s400/DSCF1346.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Stephanplatz'ın hemen ilerisinde olan tarihi Demel Pastanesine giderek hakiki Viyana çikolatası alabilirsiniz. Ayrıca buranın pastaları oldukça meşhur.<br />
<br />
<span style="color: purple;">Manner Gofret:</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2LrInbi3O_LCCr-0tetPswhw8ob9lLpwjJJCBpSVlYaFyLfwkYXa6e-tJcLxEhKxbGWtd0Ms_8Ujf5OqJ_zCgbXUyRmZp5w6QuTmPFWEYeA64JcltT-W-of32m9adrjQ72rifn8T2BsM/s1600/DSCF1044.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2LrInbi3O_LCCr-0tetPswhw8ob9lLpwjJJCBpSVlYaFyLfwkYXa6e-tJcLxEhKxbGWtd0Ms_8Ujf5OqJ_zCgbXUyRmZp5w6QuTmPFWEYeA64JcltT-W-of32m9adrjQ72rifn8T2BsM/s400/DSCF1044.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs797bVKaU1If83GnzE3e8pRR81fxYLW9bYMazWmPKEO7wZLFDHZ0-r7xVuZuPwYhTvrG938JjwoQjrjZGXb0TAtYmZ3OIzfDZ4x1d2iSerhMS9Upu-sTv204ulbMulRmwkCA_j0HA-E4/s1600/20151121_123758%255B1%255D.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhs797bVKaU1If83GnzE3e8pRR81fxYLW9bYMazWmPKEO7wZLFDHZ0-r7xVuZuPwYhTvrG938JjwoQjrjZGXb0TAtYmZ3OIzfDZ4x1d2iSerhMS9Upu-sTv204ulbMulRmwkCA_j0HA-E4/s320/20151121_123758%255B1%255D.jpg" width="180" /></a></div>
<br />
Aha işte Viyana adına keşfettiğim en güzel şey buydu. Evet görüntü bir 9 kat olabilir ama bunu yiyince 9 katın çok çakma olduğunu anladım. Böyle bir gofret yok gerçekten! Stephanplatz'da, Kilisenin sağ tarafında bunun bir mağazası var envai çeşit gofret mevcut. 8'li gofret kombinasyonunu 3 EUR'ya aldık. Bu dükkana girince elinizi korkak alıştırmayın. Direk tüm gofret çeşitlerini alın.<br />
<br />
<span style="color: purple;">Cafe Hawelka</span><br />
<span style="color: purple;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTpJm6qXKtiYu1GXhjVEL-aBRuNVTN7dldY69b4UtVBaZPm5Elzf3y8V5yaDTlfaXwAh8KhBzLc6aGYQywSJsCvW0FcrwkB3Wr7Im8uIo2r-mswYitTG-FonoMd_T24o1a-nNVuJ6AtsY/s1600/DSCF1343.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTpJm6qXKtiYu1GXhjVEL-aBRuNVTN7dldY69b4UtVBaZPm5Elzf3y8V5yaDTlfaXwAh8KhBzLc6aGYQywSJsCvW0FcrwkB3Wr7Im8uIo2r-mswYitTG-FonoMd_T24o1a-nNVuJ6AtsY/s320/DSCF1343.JPG" width="213" /></a></div>
<br />
Yine Stephanplatz civarında iken gidilecek mekan. Elmalı turta ve kahveleri meşhur. Turistik bir mekan ama kendine has bir tarzı var ki hiç rahatsız olmuyorsunuz. 1936 yılından beri kafe hizmet veriyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuafmuo6L2NBzRJmjyU_OBQF-3B3299HEYfGhwqsTMI44zO3oCOYR9CQesn7DQGgtYhLZPdDtxQ0MwuOimEXLdw0h6eFxgc1kOguu7eM_boHYr3dPHuLmU2mc-t2IGQ3KmaNdeik2GFKY/s1600/2014_0101_033549_004.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuafmuo6L2NBzRJmjyU_OBQF-3B3299HEYfGhwqsTMI44zO3oCOYR9CQesn7DQGgtYhLZPdDtxQ0MwuOimEXLdw0h6eFxgc1kOguu7eM_boHYr3dPHuLmU2mc-t2IGQ3KmaNdeik2GFKY/s400/2014_0101_033549_004.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0HmbRNaBYzxp6v4ltobjyNF_wvMrhUtYmysfg-ZOT2DwQHTMyzPAEANCuaaD296NOMzrD7YukUDBoBbcS43LSPuiADdJt2EHw2L5PvMv2lP7CSur_OF05XyMpeijex_20SEq0FTuch8o/s1600/DSCF0879.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh0HmbRNaBYzxp6v4ltobjyNF_wvMrhUtYmysfg-ZOT2DwQHTMyzPAEANCuaaD296NOMzrD7YukUDBoBbcS43LSPuiADdJt2EHw2L5PvMv2lP7CSur_OF05XyMpeijex_20SEq0FTuch8o/s400/DSCF0879.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Ayrıca Kasım ortası-Aralık sonu gibi gitmiş olursanız, noel marketlerde satılan Punch'ı soğuk günlerde içinizi ısıtması için deneyebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJUhk5y1ItZr-xwt44deizupiDeN38APupivKTsyWLX2_Q0n2kZ-5QBcUBYvUSGg6k13D4hMhAiAwALQFMRxmzTh-RWVHmSyAUq4PqBG9s-i0utM4tZIiPJkZrtCTO9YAd7BF5MHAVYgM/s1600/DSCF1113.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJUhk5y1ItZr-xwt44deizupiDeN38APupivKTsyWLX2_Q0n2kZ-5QBcUBYvUSGg6k13D4hMhAiAwALQFMRxmzTh-RWVHmSyAUq4PqBG9s-i0utM4tZIiPJkZrtCTO9YAd7BF5MHAVYgM/s400/DSCF1113.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlhA9hyUaCNYIft0UrH5oMPp6wxYYLzVjy1f7WFH4ZccaP3XbvDLrx6A_bnMCxJ3XhJGpH5SmhFKMJazLDzS2MPjKvoQArUmUEy9IkhTJO-ra-W_TteNt8lhzV7qC7uZ2ijO_ULKJUUzY/s1600/2014_0101_033809_007.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlhA9hyUaCNYIft0UrH5oMPp6wxYYLzVjy1f7WFH4ZccaP3XbvDLrx6A_bnMCxJ3XhJGpH5SmhFKMJazLDzS2MPjKvoQArUmUEy9IkhTJO-ra-W_TteNt8lhzV7qC7uZ2ijO_ULKJUUzY/s400/2014_0101_033809_007.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Zamansızlıktan çok lokale inemedik o yüzden güzel kafe&restoranları deneyimleyemedik. Mesela bizim kaldığımız bölgede çok fazla kafe&bar mevcuttu ama hiç gidemedik.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEif4vgiTAmzuiTeIB50_AfXq3BDcRPHXC5cRqSrz6p0OakisIxcgHSYTYkkhYMZua6BxmuubLLCmBzfIcoLsumh8Ww8JRUeloMlWPRVURAAOs7qiRu9tSXk2nxbSJohxGbABT0KpDSA8b4/s1600/DSCF0876.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEif4vgiTAmzuiTeIB50_AfXq3BDcRPHXC5cRqSrz6p0OakisIxcgHSYTYkkhYMZua6BxmuubLLCmBzfIcoLsumh8Ww8JRUeloMlWPRVURAAOs7qiRu9tSXk2nxbSJohxGbABT0KpDSA8b4/s400/DSCF0876.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8Lo8S4RaFp9VhwhblwmOE8pjOrpTpmI5PJkInUpZKd1svtXgcl0tCT4oQbczjKJIOIG2IiaTs85Eq-7DpqwrMQJoRtsHvk4r8y6lTNjLPlSiB5tV1RsNvuXX-mTLgtRmLA_HYDRzHulc/s1600/DSCF1033.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8Lo8S4RaFp9VhwhblwmOE8pjOrpTpmI5PJkInUpZKd1svtXgcl0tCT4oQbczjKJIOIG2IiaTs85Eq-7DpqwrMQJoRtsHvk4r8y6lTNjLPlSiB5tV1RsNvuXX-mTLgtRmLA_HYDRzHulc/s400/DSCF1033.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
Son olarak Viyana'ya bayıldığımı ve mutlaka 2016 yılında 1 haftalık bir Avusturya planı yaparak Viyana'da göremediğim, yapamadığım şeyleri yaparak bir kaç güzel şehrini daha gezeceğimi belirtmek isterim. Avusturya gerçekten çok güzel bir ülke. Salzburg, Halstatt'ı da eklemek lazım bir sonraki sefere.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhULq-xVxwydV4b-WK2n-1r-k3-BOajtp8-M07gqKjs9bLUOtVh9ki8ZuK-zeVNz1Of5HnUaKk21P8bghSL-YzpI3EA1q7qebYqcZZhZ3ujjMpbBuEZr8oXmzsBXAp76x3qiLuyGy0k7c/s1600/DSCF1227.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhULq-xVxwydV4b-WK2n-1r-k3-BOajtp8-M07gqKjs9bLUOtVh9ki8ZuK-zeVNz1Of5HnUaKk21P8bghSL-YzpI3EA1q7qebYqcZZhZ3ujjMpbBuEZr8oXmzsBXAp76x3qiLuyGy0k7c/s320/DSCF1227.JPG" width="196" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
2016 yazında Schönbrunn bahçelerinde görüşelim :)</div>
</div>
<div>
<br /></div>
Dreamtimehttp://www.blogger.com/profile/00385822219092876894noreply@blogger.com0