Kayıtlar

Temmuz, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Gürcistan Kiliseleri Bölüm 1

Resim
Bu gezide inanılmaz derecede kilise gezdik, papaz gördük, ayinlere şahit olduk, bir çok kişiyi de evlendirdik. Gürcülerin %95'i ortodoks hristiyanı.Ve gerçekten dinlerine çok bağlı bir millet.Mutlaka ibadet etmeye gidiyorlar kiliseye.Kiliselerdeki dua etme biçimleri de çok farklı.Her yerini kutsal gördükleri için taşını, toprağını, köşesini, kenarını, camını, tavanını artık Kilisede ne varsa her şeyi öpüyorlar ve saygı gösteriyorlar.Kısa kısa kiliseler hakkında size fotoğraflarla birlikte bilgi vereyim. 1-Metekhi Cathedrali-Tiflis Tiflis'e gittiğinizde, meydana inin ve karşınızda halkı atı ile selamlayan Kral  Vakhtang Gorgasali'yi göreceksiniz.İşte arkasındaki kilise Metekhi Kilisesi.Biz gittiğimizde tadilatta olmasına rağmen içerisi faaliyette idi.Bir toplu ayine şahit olduk.Herkes dua etmeye, şarkı söylemeye gelmişti.Biraz fotoğraf çektik, insanları dua ederken rahatsız etmemek adına çok fazla fotoğraf çekmeden kiliseden ayrıldım.Mtkvari nehrinin hemen üzerinde

Gürcistan Kiliseleri Bölüm 2

Resim
Birinci bölümde şu kiliselerden bahsetmiştik.Şimdi ikinci bölüm ile devam edebiliriz. 5-Gelati Manastırı-Kutaisi 12. y.y. civarında Kral IV. David tarafından Bagratlılarn şehire hakim olduğu zamanda yaptırılmış.Ortada Ana kilise, çevresinde çan kulesi, rahiplerin ikamet ettiği evler, ve bir de akademi binası yer alıyor.Bu arada bu kilise de şehre biraz uzakta, (çok değil 10 km kadar) ormanlık bir alanda yer alıyor.Yeşillikler içerisinde olan kenti buradan izlemek de çok güzel.Bahçesinde kuzu, at gibi hayvanlar vardı.Burdaki papazlar biraz sertti, fotoğraflarını çektirmediler.Ayin sırasında bir kaç tane çekmeyi başardık ama.Burası zamanında Gürcistan'ın en önemli eğitim merkezlerinden birisiymiş.Şu an ise inzivaya çekilebileceğiniz bir yer gibi duruyor. 6-Ananuri Kilisesi Ananuri Kalesi olarak da geçen, 17. yy'dan kalan bu kilise, Tiflis'ten yaklaşık 40-50 km uzaklıkta.Kazbeği'ne doğru giderken bu kilisenin önünden geçiyoruz.Muhteşem güzellikte

Kazbeği, Muhteşem Güzellik

Resim
Gürcistan gezimizin en güzel durağı olan Kazbeği ile seyahati anlatmaya başlayayım dedim. Bu gezide beni en çok heyecanlandıran, o kadar yolu göze almamı sağlayan, hatta bu seyahati yapmamda önemli bir yeri olan Kazbeği bölgesidir. Kazbeği, Kafkaslar'ın en yüksek noktalarından birisidir.Kazbeğine gitmek için uzun ve dar yolları yukarıya doğru aşmanız gerekiyor.Bazı yerlerde asfalt bile yok.Epey uzun ve yorucu bir yolculuk sonrasında Kazbeği bölgesine varıyorsunuz.Virajları döne döne gittiğiniz için başınız, beyniniz dönebilir.Uyaralım şimdiden. Yalnız o yollara rağmen o muhteşem manzara karşısında insanın nutku tutuluyor.Kocaman dağlar arasında ilerliyorsunuz.Yeşil'in bin bir tonunu görerek, o dağlara hayran kalıyorsunuz.Dağların zirvelerinden yamaçlara kadar inen kaynak sularını da gördükçe o sıcak havada ''bir atlasak da gelsek'' hissi bünyeyi kaplıyor.Dip not; Kazbek Dağı, dağcıların uğrak bir noktası.Kamp yapan, zirveye tırmanacak olan dağcı gördük

Gürcistan'dan Kısa kısa

Resim
Sonunda planladığım geziyi yapıp, geldim. Bir haftadır ciddi anlamda yollardaydım.Yaklaşık 5-6 şehrini gezdim Gürcistan'ın.Kısa kısa aklımda kalanları bu yazıda aktarayım.Sonra şehir şehir ele alacağım. *Geçen sene giden arkadaşların yaptığı yoruma göre çok hızlı gelişen bir ülke.Turizm açısından oldukça büyük bir potansiyel var.Bunu da hızlı bir şekilde değerlendirmeye başlamış Gürcistan.Sanırım önümüzdeki 5 yıl içerisinde inanılmaz derecede büyüyen ve gelişen bir ülke olur.Tabii tek gelir kaynağının Turizm olmaması şartıyla. *Gürcüler biraz kapalı yabancılara karşı.Hanımlar bir nebze daha sıcak kanlı fakat erkekleri gerçekten inanılmaz kaba. *Ülkede kesinlikle güvensizlik namına bir şey görmedim, duymadım, hissetmedim de.Ortalık turist kaynıyor zaten. *Gittiğimiz hemen hemen tüm şehirlerde giriş güzel, restorasyon yapılmış yerlerle dolu, hemen bir arka sokaklar ya da 5 dakikalık mesafe sonrasında varoşlar başlıyor.Aslında asıl dokusu oralarda saklı. *Halk gerçekte

Gürcistan'a kaçtım, döneceğim!

Resim
Gürcistan'a planladığım gezi için bu akşam yola çıkacağız. Ufak bir fotoğraf grubu ile gerçekleştireceğimiz bu gezi için oldukça heyecanlıyım. Bu benim ilk yurtdışı deneyimim olacak.(Ne kadar yurtdışı sayılırsa artık:) ) Onun dışında gerçekten keşfetmek istediğim yer olması ise ayrı bir şekilde cezbediyor beni.Doğasına hayran kalacağımdan adım gibi eminim.İnternet'te yaptığım araştırmalar, okuduğum yorumlar sonucunda Gürcistan için ''nereye baksan fotoğraflık'' denmesi bile tatmin olmama yetiyor. Tam bir hafta Gürcistan'da olacağız.Bir aksilik olmazsa ben 1-2 gün kadar da Artvin'e geçmeyi planlıyorum, hayırlısı olsun diyelim:=) Gezi için sadece büyük bir sırt çantası getiriyorum.Günübirlik gezilerde de kullanacağım ufak sırt çantasını da yanıma alacağım.Ne kadar az eşya, o kadar güzel gezi diyorum her zaman. Gezeceğimiz yerler ise Tiflis, Adjara Köyleri, Batum, Kutaisi, Gori, Uplistsikhe mağara şehirleri, Kazbeği, Sighnaghi şehri. Yanıma

Bir hafta sonu kaçamağı, İğneada

Resim
Doğa hayranı bir insan olarak geçen elime aldım tüm gezi kaynaklarımı.Nereleri gördüm, nereleri görmedim diye ayırdım.Listeyi de ''görülmüş'' etiketi ile tez zamanda tamamlamak için, İstanbul'a yakın yerlerden başlamayı uygun gördüm. Şanslıyım ki şirkette, departman arkadaşım Çorlu, Tekirdağ'lı.Uzun zamandır da yazlık evlerine davet edip duruyordu.Ben de kendisine erken yola çıkarak civar yerlerdeki yerleri geze geze Çorlu'ya gitmeyi önerdim.Bizim ekip güzeldir.Şirketten 2 arkadaşı da gezi planına dahil ederek yola çıktık Cumartesi sabahı. Çorlu'ya yakın neresi olabilir diye düşünüyorken İğneada ve Kıyıköy programımıza dahil oldu.Fakat Kıyıköy bir derece daha yakın olduğu için biz İğneada'ya öncelik verdik.Kıyıköy'e yine her zaman gidilebilir. Araba ile saat 07.00 gibi yola çıktık.Otoban'dan Çerkezköy sapağına kadar hiç sapmadan gidebilirsiniz.Sonra sırası ile Saray/Vize/Demirköy/İğneada rotası ile yaklaşık 3, 3.30 saatte İstanbul